* Ömer Rıza DOĞRUL iş tedbirlere rağmen Fi “mey, karışıklıklarını ber. hapy İmkân hâsıl olmadığı Akdep, si tethiş cereyn- yay aplara münhasır gi m Araplar bu hareketle aki, “Yasetine mühalefetleri- Mahiye >*Ojesini kabul edilmez tay bs *aydıklarını göstermek Yasir duyurmak istiyor. ett, ye“ Şekilde uzun zaman i * mütemadiyen Arapla #reketinden © bahsedildi. Vaziyet değişti, Yahudi- bil tethiş hareketine l Arapların mak ai hâdiselere Yahudile- il, kabil Yahudilerin mak Ni Hanı,» Yerde Arapların tethiş Staj hükmedilir. oldu. Filis. mai, tam münasile bir cidal Yeti, , Yetini aldı. Ve hükümet “ mücadelenin umumi. in işini gücünü hi. y " ) abiygy, endelere karışmasına bir rol alabildi, mdilerin de işe karış in bir m, tethiş cereyanının iki iet yı ahiyet almasmdan son. ay Me bir safhaya girdi. An. © Üzerine” İşlerin bu mahiyeti ma, daha geniş bir mü- taş Ya ve Çfj r *Y, dan, büyük mikyast. kil z vera ama pderek Yahudi kolonile- Tİ aş Bn vermişlerdir. alime bu münasebetle ie göre Filistin Arap- miş 'arını yeniden tan- kin, Punların hareketlerini Yöyla, > Böyetine tevdi etmiş de Müği ğer taraftan Yahu- m re karşı daha iyi rı için iki tavaf . muharebeler vu- el, EŞ a la teçhiz VE diğer otomatik siz m Koriş edilmiş bulundukları UN yersiz olmadığı dilerin bu vaziye ayl. ya hi iş Olmajga a mukabil, Arap. Tete te vi Pig tana genişletmiş ol. Metni karışıklıklarının önü. İyeş Si büsbütün şiddetli Yüzdey yermi göstermekte. tn Pilişiy,, *£iltere hükümeti, iş ”* üz, Yeni kuvvetler g le karşılaşacak. tey, PU : By Belki sne evvelki li, bütü aha fenadır. Çün » halku yayılmış. . Ja konuşürken ©r yerde tecaviize Yet vardır. Hayfa. pg FER. Ortalık ke. or, ve Kaklarda hiç kim. ki inemalar ancak ia Araplar arasındaki ii dan sonra, daha faz mai vaziyetin ne RM *tmek kolay. laç, ile bie muha- vi, Yitik Ve Yahüdilerle örile bir hayat ve ii - ei Birişeceklerdiz. Sey mâni olabilir; Proj. iş b İ€sihden, vazgeçe. a Kay halile bir bü. | Ni Magi etmek y, | iç mi © orada ya, | larını temin e i zail olur. Kâreni TENİN hangisi kabul pe Küçlülgek ve inzibati sının refakatiyle Manş denizi Avustralyalılar âbidesinin küşadı Bugünün en mühim hâdisesi A - vustralalılara sit âbidenin küşat resmini yapmaktı. Abidenin üzerine 10,000 kişinin ismi yazılmış ve li bin kişinin ismi yalnız Allaha malüm olduğu kaydolunmuştur. Merasim - de İngiliz harbiye nazırı da hazır bu Yunmuştur. Kral ve kraliçe sabahleyin tren - le, âbidenin bulunduğu yere gitmi cümhurrelsi ile karısı'da ayni treni takip etmiş, bir çok Fransiz ziyaret- çiler de ayni yere gitmişlerdir. İn - giltere harbiye nazırına İngiltere or dusu erkânı harbiye reisi Gor ve İki muayini refakat ediyordu. Hepsi de âbidenin bulunduğu Viller Bertona ya gitmişler, merasime general Ga - melin iştirak etmiş ve İngiliz erkânı harbiye röisi ile Fransa erkânı har - İbiye reisi gayri resmi surette görüş - meler yapmışlardır. Fransız Cümhurreisinin nutku Abidenin küşat resmi son derece mahip olmuştur. Fransa cümhürre - İsi uzun bir nutuk söylemiş ve İngil #aranin Heaman #m arma kahrı ten sonra şu sözleri söylemiştir: “— Haşmetmaap, evvelce dediği - FRANSA Haydutluk Marsilya, 22 (A.A.) — Bugün maş- keli ve silâhlı beş şaki, memurların İmsaşlarını vermek üzere bankadan para #lmış olan Nafia işlerine git bir idarehaneyi basarak yüz bin frank almış ve otomobille kaçmışlardır. Alman Elçisi Londra, 22 (Hususi) — Ar manyanm Londra sefiri Von Dirksen, mezimiyetini geçirmek üzere Londraya hareketinden evvel Başvekil Mister Cham- berlain ile görüşmüştür. Görüş- mede İngiltere ile Fransanın Çekoslovakya. meselesi üzerin- deki noktai nazarlarının bahiş mevzuu olduğu anlaşılıyor. Von Dirksen'in bu noletai nazarı he- men Hitlere anlatması beklen- mektedir. Kuntan beyanatı Bugün Südetlerin parlâmen- todaki lideri Kunt beyanatta bulunmuş pe Südetlerin harp Ür oynadiklerım anlatmıştır. Kunt daha sonra bir harbin, her yerden fazla Çekoslovakya olan memleketlerine zarar vereceği. ni söylemiş ve sulk ile anlaşma- nin mümkün olduğuna inandı. ğına ilâve etmiştir. Çekoslorakyadan alınan en #oh haberlere göre milliyetler meselesini hal için düşünülmüş çare Çekoslovakyay: teşkil eden dört ülkede ayrı ayrı: diyetler (parlâmentolar) vücüde getir- mektir, Diğer toraftan Südet partisi Fransız Cümhurreisi Başında Londraya Gidecek , Paris, 22 (Hususi) — İngiltere Kral ve Kraliçesi, bugün fev- kalâde merasimle memleketine dönmüştür. Kral Avustralyalıla- ra ait âbidenin küşat resmini yapmış daha sonra Kale'ye hare- ket etmiş ve orada İngiliz bahriyesi yatıyla ve Fransiz donanma- İngiliz Başvekili İle Gör TAN Sene iş ve Duvr limanına çıktık- tan sonra trene binerek Londraya hareket etmiştir. Teşyi mera- simi, istikbal merasimi kadar parlaktı. niz gibi iki milletin dostluğu ve a - dalet ideallerindeki müşareket, el « han sulhünün en İyi zâmanlarını teş kil etmektedir. Akisleri pek o kadar çabuk bir surette ortadan kaybolmı- yâcak olan dünkü şenlikler esnasın- da bü cihetin teyidi, Bu ânda aktün- lite mahiyetini ve kuvvetini muha- faza etmektedir. Bu teyidin mllletle- rimiz arasında icraat sahasında bir rehber ve itimada bir davet gibi a- kisler uyandırması temenni olunur. İngiltere kralı nutkunda şunları miştir: — Bu asil âbidenin küşat resmi « İni icra etmek ve buğün toprakların- da bulunduğumuz ve kendisine tesit İ ettiğimiz hatıraların senelerin aşın - dıramıyacağı bağlarla beğlâmış oldu Bu büyük milletin reisi Fransiz Re- isicümhürurün afamızda bulunma - sını selâmlamak benim için büyük bir şerefti Kral daha sonra Avustralyanın bugün imparatorlukta - işgal ettiği mevkli anlatmış ve ölüleri mehip ve vakur bir lisan ile taziz etmiştir. Vedalaşma Daha, sonra kral ve kraliçe Cüm- ) burralelke Keritii! yedin ikisi, tekrar, görüşeceklerdir. Çünkü Fransa Cümhurreisi kralın davetini ALMANYA Fransız Generali | Berlin, 22 (A:4J — | küvetleri Fransız hava kurmay röisi general Vuilleminin yakında Almanyoyı zi - yaret edeceğini D. N. B. ajansı res- men bildirmektedir. Südet İşi İçin üştü a Südetlerin Reisi Henlayn reisinin gizli bir tamim neşret- tiği ve bu tamimde şunları söy- lediği bildiriliyor; “Yakında ağır tin mücadelelerle | karşılaştca- ğiz. Binaenaleyh teşkilâtları- vuzdan azami faaliyet isteriz. “Aza soyisinin mühim suret. te ârtması ve yeni zarüretler dolayısile pertide tadilât yap mak elzem olmuştur, Haberlerin şifahen nakli sure- tile göyet seri istihbarat teşki- lâtı vücude getirilmesi bilhassa ehemmiyet almıştır.,, vazife ve çe- 2las Taşlara | kabul etmiştir. ye merasimle teşyi olunmuş ve İngil - tere topraklarında fevkalâde bir şe- vw KOL tderek fevkalâde AMERİKA Meksikanin Notası Vaşington, 22 (A.A) — Meksika &© firi Kastelloye vermiş olduğu çok şid detli bir notada B. Hül, Amerikalıla- Ta ait arazinin İstimlâki meselesini bir hakeme havale etmek teklifinde bulunmuştur. B. Hül, ezcümle şöyle demektedir: Mesele, Meksikanın iktisadi ve içtimai herhangi bir siyaset takip etmesi lâzimgelmekte olup olmad değil, Meksikâ hükümetinin bü siy seti takip ederken munsifane bir ta- viz yapmaksızın Amerikan vatandaş- larının mülklerini abp alamıyacağı- dır.” İTALYA Faşizm ve Irkçılık Roma, 22 A.A.) Giornale d'i - talig güzenesi faşistliğin wk mesele - sinden aldığı vaziyeti mevzuu bah - sederek diyor ki: “Tınparatorluğun tesisinden son - ra, ırk meselesini Italyan milletinin müdafaa ve kudreti meselesi olarak halletmek zamanı gelmiştir. İtalyan ırka diğer ırklardan ve milletlerden tecerrüt etmek istemiyor. Fakat her türlü ecnebi nufuzlarından da kurtul mak ozminded i Mühim Bir Ziyaret | o Cebelüttarık,22(A.A,) — Eski Fas Sultanı Mollai Ahdillâziz, beraberinde haremi olduğu hal- de Napolije hareket etmiştir. Es ki Sultanın Roma ve Berline gi- deceği tahmin edilmektedir. Sul tanın kâtibi, matbuat mümessil- lerine beyanatta bulunarak mi şarünileyhin bu seyahati sıhhi es baplan dolayı yapmakta olduğu İİ Nazırı bulunduğu için harici siy İNGİLİZ KRALI LONDRAYA DÖNDÜ. Kral Altıncı Jorj, Fransadan Ayrılmadan Evvel Avustralyalılar AÂbidesini Merasimle Açtı İngiliz Kral ve Kraliçesi Parise hareket ederken (kilde karşılanmışlardır. Kral ve kra £ 21 de Londraya varmışlar, toplanarak milli marşı terennüm et İmiş ve balkona çıkan kral ve kraliçe İyi şiddetle alkışlamışlardır. ... ....... Stoyadinoviç 50 Yaşında ; ; ; ; ; Dr. Stayadinoviç Yugoslavya Başvekili doktor Sto- yedinoviç, bugünkü (23 temmuzda) ellinci yaşına giriyor. Genç sayılabilecek bir yaşta bulu- nan doklor Stoyadinoviç Yugoslav - yanın siyasi hayatında uzun sene » lerdenberi büyük bir rol oynamak- nesinde, devlet maliye- hranlı zamanında, mali- ye nazırı olmuş, güttüğü-mali siya- setle “Dinarın Halâskârı,, ünvanmı kazanmıştır. 1934 yılında tekrar Maliye Vekili inoviç, $ Mayıs intihabı neticesinde Başvekil olmuştur. memleketin umumi ve şubesinde esash getirmi, lik icraatı milli hayatının ? teceddütler Başvekil; ayni meydana zawanda, te de memleketinin menfaatine par- lak neticeler temin etmiş, bütün hu. İdutlarda sükün ve emniyeti tesis ve komşu devletlerle “dostluk vücüde getirmiştir. Dost ve müttefik Yugoslavyanın kıymetli Başvekili Doktor Stoyadi- nu söylemiştir. hoviç'in yaşının yarım asıra varması nı tebrik ederiz. ? ş Doktor Stoyadinoviçin bü üç sene- | << ETE Yalanın Kuvveti Yazan: B. FELEK Gerçi herkes; filozoflar, ahlâkçı- lar, hocalsr ve hacılar yalanm aley- hinde görünürler. Ne kadarı gerçek- ten aleyhindedir, ne kadarı ona gizli muhabbet besler orası malüm değil. dir amma, umumi manzara dünya ekseriyetinin, yalana karşı olduğunu güsterir. Buna rağmen yalan hergün daha fazla kuvvetli, hergün daha ya- yılmış ve oturaklı olarak akar gider. Bu müşahade bile tek başına yala- nin kuvvetini göstermiye kâ! lâ. kin yalanın hakikate karşı olan üs- tünlüğü burada değildir. e Yalan Frenklerin dediği gibi souple yani yu muşuktır, İstediğiniz kalıba girer, is- tediğiniz şekle dökülür ve nihayet onu dinliyenin veya söyliyenin arzu- sunu giderir; güzel bir İngiliz kuma- şı iyi bir tersi elinde her bedeni bezediği gibi. Hakikat ise kazık gibi durur. Bir yerine ilişemez, şeklini, kalbini değiştiremezsiniz, Çünkü en ufak noktasına dokunursanız mahi- yetini kaybeder. Bir günlük yumur- ia onun yanında ezeli bir tazeliktir, Hakikat daha meydana çıkarken ba- yatlıyan ve onun için bir türlü müş- teri bulamıyan atik, fersude fakat üstelik antika olmıya liyakatsiz toz- lu, topraklı, küflü bir matahtır, Bundan dolayıdır ki onu kimse beğenmez ve kimse tutmaz. Bu rağbetsizlik hakikati o hale getirmiştir ki sırasına göre bir haki- kat anlatmak ve kabul ettirmek için ona yalan çeşnisi vermek ve hakikati istemiyerek ortaya çıkarmak icap et- mektedir. Benim çok bilmiş bir dostum var- dır. Bi aleyhinde bulunmak ister- se fena halde metheder. Tahsilinden, terbiyesinden, zekâsından, becerik- iliğinden, ahlâkından o kadar çok ve o kadar mübalâğalı bahseder ki devan edin o adamın # İeyhinde bulunmuya . başlarlar. Bu suretle kendi. söyliyeceği aleyhteki lâfları muhataplarına söyletir. Bunun aksi de vardır. Lehinde bulunacağı adam için hır- sız, ahlâksız, cahil, kumarbaz, der, hulâsa ne kadar kötülük varsa söy- ler. Dinliyenler işi düzeltirlerse ne âlâ, düzeltmezlerse iki gün sonra he- men hemen ayni mecliste: — Yahu, adamın günahına girmi- şim: Mukaddemesiyle bütün söyle- İ diklerini tekzip eder, İ Onun mülâhazasına göre övme ve- ya yermede en tesirli usul budur. Karpuzu kurabiye, yoğurdu kay- mak, armudu tereyağı, zeytini hav- yar diye satarlarken, kargayı bülbül diye övmek ve bülbülü serçe diye yermek bir ayıp teşkil etmemekte- dir. Vaktiyle şairin; “Bir hakikat kalmasın âlemde Allahım nihan” Duası galiba Tanrı eşiğine: Bir hakikat kalmasın Âlemda Allahim Ayân” etrefiakiler Şeklinde aksetmiş olmalı ki; yalan bu derece revaç bulmuş ve hakikat bu mertebe düşmüştür. Kimsenin arzasuna, düşüncesine ve beklediğine uymıyan kaskatı ha- kikati kim ne yapsın?İpek gibi kay- pak, pamuk gibi yumuşak, cıva gibi parlak, her dile gelen ve her kulağa uyan yalan varken? Hakları da var ya! İspanyada Sivil Halkın Bombardımanı Devam Ediyor Londra, 22 (Hususi) — İsp; gelen en son haberlere göre kuvvetleri ile Frankistler İ Şark cephesi arasında de muharebe devam et | mektedir. İki taraf ta ierlemelerden ve gerilemelerden bahsediyor. Dün sabah Frankistler Vivör — Jirker'i bombardıman ederek 38 ki müne sebebiyet vermişlerdi rin çoğu kadın ve çocuktu; Saat 15 de altı İspanyol tayyaresi Messagalles civarında Fransiz toprak ları üzerinde uçmuştur. Hava müda- nin ölü- Ölenle /faa bataryaları üç obüs atmış ve tay- yareler derhal geri dönerek Lerida istikametinde uzaklaşmıştı”