hal Mo, 12 Padişah bu fikrini evvelâ Sadrâ- Âli Paşaya açmıştı. Fakat: — Ferman, efendimizin... Ancak N var ki; bu mesele ortaya atıldı zün, hem memleket dahilinde ve İk de hariçte çok fena cereyanlar İni olur. Kulunuz, bu bapta hiç mesuliyet kabul etmem. Diye, şiddetli bir itiraz karşısın- ta kalmıştı. Sultan Aziz, Ali Paşanın sözleri ehemmiyet verdiği için bu iti- karşısında duralamıştı. Fakat a İlan çok zaman geçmeden, Âli Pa A vefat ederek yerine Mahmut Ne Paşa gelir gelmez, Padişah bu T de fikrini ona açmış ve on - > Şevketmeap!.. Mübarek fikri- her ne ilham vuku bulursa; met ve isabet andadır. Siz, bu ve milletin sahip ve maliki- tiz. İradenize muhalefet etmek kitin haddine düşmüştür. Kulu- 2 bugünden itibaren, bu ferma- hıza zömin hazırlarım. İşe evve- #efirlerden başlarım. Avrupa etlerinin muvafakatini aldık- sonra, keyfiyet derbal resmen olunur. Cevabını almıştı. İrtesi gün, gizli müzakereler ıştı. Fakat Rusya sefiri (Ge- | İğnatiyef) ten başka hiç bir bu meseleye taraftar olma- ; kendi hükümeti nezdinde te- üste bulunmamıştı. Sultan Aziz, Murat Efendiyi 1s- PİR ersin lek linea, -işim- şeklini değiştirmişti. İ *fenini cebir ve tazyik ederek ve- tlikten istifa ettirmek istemiş- mun İçin de en evvel onu pa- zlığa mahküm etmişti. Murat Efendi, amcasından gele- * her sadameye göğüs germeye 4P vermişti, Nitekim kendisile İCe münasebette bulunan Mitat #8 ile diğer Meşrutiyet taraftar- ,' da sık sik el altından haber İererek katiyen istifa etmemesi Mvsiye etmekte idiler, sirada, Sultan Azize husu- ,, besliyenlerin adedi bir hayli ilmişti. Bunların bazıları da, Sim ve kudretli şahsiyetlerdi. “mle, sabık serasker ve Sadrâ- «Hüseyin Avni Paşa, uğradığı areti bir türlü unutmamış ve , İnemişti, Sultan Azizden feci İstikam almak için teşebbüse işti. Paker kayrnakamlığında bulu , Serdarı Ekrem Abdi Paşa, Hü- İN Avni Paşanın en sadık dos. © müttefiki idi. Bu iki mühim başbaşa vermişler; Sultan 8 mükemmel bir suikast plân P P stmişlerdi. İk “dişah, sık sık Alemdağındaki Bidiyor. Orada bazan üç beş ay vakit geçiriyordu... İşte sui- * bürada yapılacaktı. Padişah 0- ig Salunduğu bir gece Hüseyin Nesi Selimiye kışlasında bü- Süvari topçularla köşkü ba- » Sultan Azizi kılıç darbeleri İ “2 parçalıyacaktı. Ve o par- İip* parçalanmaz; veliaht Mu- diye biat olunacaktı, İyice tertip edilmiş; emni- birkaç zabit te, Selimiye oha gönderilmişti. Ve tam bu i F biter bitmez, Sultan İyi Alemdağ köşküne gitmişti. iğ ünklirın hayatı, kıl üzerin Fakat öyle bir hâdise ol , SüSultan Aziz orada bir ge Ni la kalmamış, sanki, ma- ilhamın tesirile ertesi gün N. Sarayına avdet etmişti. “rl: Prens Mastafa Xi, Fazıl Paşaya Ben ondan (yani, Sultan A- ew Ki RAN CIRASAN SARAYINDA9SYIL NI MURADIN HAYAT | — Ben zizden) intikam almadıkça, Allah canımı almasın, Diye ahd ve şart eden Hüseyin Avni Paşa, derhal plânını değiştir- mişti, Evvelâ Hünkârın Kilerciba- şısını elde ederek onun vasıtasile Sultan Azizi zehirletmek istemişti. Fakat Padişahın ihtiyatlı hareketi, bu plânı da alt üst etmişti. Sonra Mısırlı Prens Halim Paşa- ya müracaat etmiş; padişahı öldürt mek iğin bir fedai istemişti, Fakat Halim Paşa, böyle kanlı bir işe gi- riğfnek istememişti, Daha sonra Adliye Nazırı Akif Paşanın vasıtasile Arnavutluktan bir adam getirtmeye teşebbüs et- mişti. Bu da müsbet netice verme- mişti. Kayser kinci papa e izli 5 Jâl Paşa vasıtalarile evvelce getir- tilen bir fedai Arnavutla yeni bir teşebbüse geçilmişti. Fakat, bu Ar- nayut ta Sirkeci taraflarında serse riyane bir surette gezerken zabıta tarafından derdest edilmiş, Zapti- ye Müşiri Hüsnü Paşa tarafından bizzat isticvaptan geçirilmiş, ahva - li şüpheli görülerek imemleketi o- lan (Mat) a sürgün edilmişti. Bil. hassa bu suikast için İstanbula ge- tirtilmiş olan bu Arnavuda, yapa- cağı iş hakkında heniz hiç birşey söylenmemişti. Eğer söylense ve o da İsticvap esnasında bunu itiraf etseydi; hiç şüphesiz ki, müteşeb- bislerin âhır ve âkıbetleri, feci bir netice verirdi. Hüseyin Avni Paşa, artık bu kan. h teşebbüslerden vazgeçmiş; mak- sadını siyasetle husule getirmek is temişti, Avrupa seyahatinde, veli- sht Murat Efendinin İngilizlerin hoş lârna giderek Londrada beğeni. lip sevildiğini işitmişti. Bunu ha- tırlar hatırlamaz; derhal bu vazi- yetten istifadeye karar vermiş; Av rTupada bir tetkik seyahati bahane- sile Londraya kadar gitmişti. Orada yaptığı temaslar o kadar İyi bir netice vermişti ki; görüş- tüğü İngiltere hükümet ricali ; — Murat Efendinin Saltanat ma kamına gelmesine itiraz etmek su tarafa dursun; hattâ bu meseleye taraftarlık bile ederiz. ii Demişlerdi. Şunu da kısaca kay dedelim ki; İngilizlerin Murat E- İendiye gösterdikleri bu temayül, veliaht efendinin kara gözlerinin hatırı için değildi. Doğrudan doğ- ruya bir siyaset meselesi idi. Çün kü o tarihte Osmanlı hükümeti, â- deta (Çarlık) ın nüfuz ve tesiri al tına girmişti. Padişah, Sadrâzam Mahmut Nedim Paşa, Şeyhislâm Hasan Fehmi Efendi, Çarın İstan- buldaki sefiri General İğnatiyefe dalkavukluk etmekte idiler. Çar; sefirine, senede iki milyon Tüble (yani, iki yüz bin altın lira) tahsisat veriyordu. Genç ve yakı- şıklı sefir de bu parayı İstanbulda Bu casus şebekesi, çok genişti, ondan intikamımı almadıkça, Allah cantmı almasın Yazan : ZİYA ŞAKİR ultan Aziz, Veliahtlıktan Muradı Atmak Istiyordu İçlerinde, Osmanlı hanedanının en güzide bir rüknü addedilen bir sul tan da dahil olmak üzere her sinif halka mensup, yüzlerce kişiden mürekkepti. Bu sulten; sefirden aldığı muayyen ve yüksek bir ay- lık mukabilinde, sarayda cereyan eden hergünkü hâdissleri, ayni gü nün akşamı bir raporla sefire bil- dirmekle mükellefti. General İğ- natiyef, sonraları bu mesele otra- fında yaptığı ifşaatta; yalnız Mahb- mut Nedim Paşa ile familyası efra dına verdiği para, kürk, Rus at ları vesairenin, senede (on bin al- tan lira) yı tecavüz ettiğini söyle- mekten çekinmemişti İşte, bu va- ziyete vâkıf olan İngilizler; başta Padişah Sultan Aziz olmak'üzere bu ihanete iştirak eden Osmanlı 'nukümeti erkân ve ricalinden nef ret ediyorlar; derin bir uçuruma doğru kayan Osmanlı hükümetini bu acı felâketten kurtarmak isti- yorlardı. Fakat sözlerini dinlete- miyorlardı. (Devamı var) LOKM 5 ©ĞGĞÜ'T AÇ MI, Güneş banyosu, ne büsbütün aç karnına, ne de hemen yemek üs- tüne yapılır. Onun İçin, yemekten veya kahvaltıdan bir sanat kadar so! yapmayı tavsiye ederler. Güneş banyosundan sonra acıkan- lar da, banyadan çıktıktan sonra yarım saat geçince yemeklerini veya kahvaltılarını yiyebilirler. Bu kaide, tabii, mideleri nazik ve güneş banyosuna pek alışık ol- miyanlar içindir. Eğlence için plâj- lara giderek orada dolgunca yağlı vücütlerini göstermekle iftihar e- denlerden —vaktiyle, Ayasofya hamamı daha antika olmazdan ön- ce, orada gi Tâhana k taşının üzerinde e kaymaklı ekmek kadayıfı yiyenlerin misali — kum- lar üzerinde deniz mayosu ile, pat Ucan dolmasından karpuzuna ka- dar mükemmel taam edenler de görülebilir. Bu manzara, biraz garip gele bile, güneş banyosunun açlıkla veya toklukla dokunmıyacağını is pat eder. Onun için uzunca süren güneş banyosu esnasında, güneş zaten iştah açtığından, pek açlık duyanların —fıstık veya kabak çe kirdeği yemelerini, plâjın kumla- rını kirletecekleri o düşüncesiyle belki plâj sahipleri hoş görmezler- se— gevrek, bisküvi yahut yemiş yemelerinde mahzur ola- maz. Ancak, İstanbulda güneş banyo sunu plâjda deniz banyosu ile hir. likte yapmak âdettir. İlkin deniz banyosu yapılır, sonra günes ban- yosu, Güneşte yatmaktan sıkılın. £a da tekrar denize girip çıkmak iyi olur, Deniz banyosunun açlık. Ia veya toklukla çok münasebeti vardır. O halde yemekten en ar bir saat sonra denize girmek ve iki türlü banyo büsbütün biterek 'n sonra yarım saat ge- AN HEK LE ODADA: Meclis, Üç Tüccara Para Cezası Verdi Ticaret odası umumi meelisi, dün, ikinci rels Ziya Tanerin başkanlığın- da toplanmıştır. Vekâletin tebliği ü- zerine 1938 senesi bütçesinde yapı- lan değişiklik Meclisçe kabul edilmiş- tir. Odanın gelir ve gideri 182220 li- radır. Hesabı kat'iye nazaran vari- dat fazlası 26563,15 liradır. Bunun yüzde onu oda teavün sundığına ay- nlacak, kalanı da Ticaret odası ta- rafından yaptırılacak ticaret saray binası için bankaya yatırılacaktır. Bundan sonra muhtelif kazanç ko- misyonlarına aza seçilmiştir. Bu a- rada hahamların sünnet, düğün, ne- zaret ve okuyuculuk gibi işlerde al- dıkları huzur haklarının kazancını tesbit için kurulan komisyona Feri- dun Manyasla Ahmet Bican aza ola- rak ayrılmışlardır. Borsa nizamname sine aykırı fiyatlarla mal alıp satan üç tüccar para cezasile cezalandırıl- mıştır. Menşe şahadetnamelerinin masrafı alıcı veya satıcı tarafından ve rilmesi lâzımgeleceğine dair müna- kaşalar yapılmış ve neticede umumi kâtip Cevat Düzenlinin verdiği iza- hat üzerine bu masrafın beynelmilel taamül mucibince alıcıya ajt olacağı kabul olunmuştur. Oda azasından Ak Osman zadenin mektupla bildirdiği istifanamesi o- kunmuş ve kabul edilmiştir. Odada Bugünkü Toplantı Fuar komitesile, İzmir fuarına işti- rak edecek tüccarlar bugün ticaret 0- dasında bir toplantı yapacaklardır. Fransızlar Türk dokuma ve yazma larına rağbet gösterdiklerinden do- Kumacı ve yazmacıların da İzmir fün rına geniş ölçüde iştirakleri temin o- Junacaktır, Zelzeleler Oluyor eden zelzeleler olmaktadır. Bunla” rın bazısı hafif geçtiği halde çoğu e-| peyce şiddetli oluyor. Şimdiye kadar fazla bir hasar kay dedilmemiştir. İMİN TOK MU? çince yemek veya kahvaltı yemek doğru olur. Bazıları lâğ üzerinde ilkin güneş banyosunu yaparlar, sonra denize girerler, ondan sonra tek- rar kısa bir müddet günes altında uzanırlar. Güneş banyosu ile deniz banyosu bir araya gelince mide- nin büsbütün aç veya dolu olma- masına dikkat etmek lâzımdır. Güneş banyosunu kararmak ve eğlenmek için yapanların yemek- lerinde ayrıca bir perhize riayet etmelerine lüzum yoktur. Hasta- hk için güneş banyosü yapanların yiyecekleri yemekleri, hastalıkla: rına göre, hekimleri tayin eder. Yalnız, çocuklarda kemik has- talığına karşı güneş banyolarının en iyi ilâç olduğu artık halk he- kimliğine kadar girmiş olduğun. dan, kemikleri düzeltilmek üzere denize sokulan ve güneş hanyosn yaptırılan çocuklara verilecek ye- mekleri hatırlatmak lüzumsuz ol. maz. Küçük cocuklara: Sabah yedide sütle ekmek, Dokuz buçukta unlu bir çorba yahut bir yumurla veya bir püre, 100 gram yine süt. Bir hu- çukta ekmek ve reçel, 100 gram tekrar süt. Dört bucukta çorba, Ru makarna ve yine 100 gram Daha büyücek çocuklara: Sa- bahleyin sütlü, unlu ve çikolatalı bir çorba. Öğleyin, çorba (haftada üç defa çerez), et, sebze, tatlı ve yemiş, Akşam dörtte, çukulata, kuru yemiş, reçel, peynir. Yedide çor- , makarna, yumurta yahut ba- erse kaban Şe eks“ Yani Bir Mekfep .. GÜNLÜK PIYASA Dün şehrimize 675 bin kile buğdar gelmiştir. Bir kısım tüccar malı sert. ler allı kuruştan, Ziraat Bankasının sertleri 5.20 ve yumuşük buğdayları 5,28 kuruştur. Kızılca buğdaylar 5.26 den satılmıştır. * Piyasamıza getirilen yirmi bin ye- di yüz elli kilo yemlik arpaların ki- Josu 4.27 kuruştan, yulafların kilosu 3.87 kuruştan, kuşyemleri 6.15 kuruş. tan verilmiştir. * Adapazarının beyaz mısırları kilo #u dört kuruştan ve sarı mısırlar çu- vallı olarak 4,2255 kuruştan, süsam- ların kilosu 17-17,10 kuruş arasında satılmıştır. * Karadenizin iç fındıklarından bir parti kilosu elli kuruştan, beyaz poy- birler kilosu 28.05 « 3231 kuruş a- resında ve kaşer peynirleri kilosu ek. Wi kuruştan toptan satılmıştır. * Dün piyaşamıza 25 bin kilo kuru İssulye, 10 bin kilo beyaz peynir, 14750 kilo kaşer peyniri, 45 bin ki. Vo Bulgur ve altmış bin kila kepek getirilmiştir. ... GİRESUNDA Fındık İstasyonunda Bir Kurs Açıldı (TAN) — Fındıklıkların imar ve ıslahını, harman yerlerinin genişletilmesini, bu mahsule musal- lat olan hayvan ve haşerelerle mü- cadeleyi, fındıkların piyasaya temiz, kuru ve çürüksüz getirilmesini öğ- retmek ve temin etmek üzere, Gire- sun fındık İstasyonunda bir kurs a- çılmıştır. Fındıkçı sayılan kaza ve köylerden on beş kişi kursa çağnl- mıştır, Kursu idare edecek memurlar üc. retlerini köy büdeelerinden alacak- lar ve civardaki köylerin fındıktık- ları ile de alâkadar olacaklardır. Giresun, Binasının Temeli Atıldı Giresun, (TAN) — On dersaneli asri bir ilk mektep binasnın temeli atılmıştır. Bütün memurlarla halk- tan kalabalık bir kütlenin bulundu- ğu merasimde Vali Feyyaz Bosut, maarif müdürü Tevfik Peken ve bir mişler, ilk taşi ve harcı muştur. vali köy- (e ele İ BORSA| i ilkmektepli talebe nutuklar söyle | İC PİYASALAR: Yapak Ithali Şikâyetlere Yol Açıyor Yapak tüccarları bazı yerli fabri- kaların dış memleketlerden yapak it- hal etmekte olduklarından şikâyet et- mişlerdir. 930 senesinde neşrolunan bir kanuna göre, yurdumuzda yeti- şen mahsullerden asgari yüzde yir- mi miktarının yerli mali olarak kul- lanılması mecburi tutulmuştur. Ge- çen seneye kadar kanunun bu hükmü daima sıkı surette kontrol edilmiş, fa İkat bu sene bazı fabrikalar müsaade istihsal ederek dışardan yapak getirt mişlerdir. Bu yüzden yapak fiyatları- nın düştüğü iddia edilmektedir. Ge- çen sene bü «yda kilosu 53 kuruş o- İlan yapaklar bu sene piyasada 43 kuruşa verilmektedir Bu seneki mah sul iki yüz bin balyadır. Geçen sene- den kalan stok 35 bin balyadır. Tiftikçiler Şikâyet Ettiler Piyasamızda birkaç firmanın bir dış memlekete sattıkları Ülftikleri borsada günü gününe kaydettirme- meleri yüzünden zarar gören tüccar- lar, İktisat Vekâletine şikâyette bü- Tunmuşlardır. Vekâletçe bu mesele et rafında tahkikat yaptırılacaktır. İ- talyanların klering hesapları artmış olduğundan piyasamızdan tiftik ah- manı durdurmuşlardır. Almanların kontenjanları dolmuş olmasından tiftikletimize alıcı çık- mamışlardır. Tiftik piyasası gevşek- tir. İpek Kozası Mahsulü Trakyadan gelen mâlümata naza- ran on güne kadar yeni ipek kozası piyasaya getirilecektir. Geçen sene ilk satışlar 66 - 70 kuruş arasında ol- muştur. Bu sene mahsulün bolluğu fiyatların birkaç kuruş daha ucuza verilmesini temin edecektir. Bursa kozaları daha iyi kalite olduğundan geçen seneki açılış fiyatlarını muhafa za edeceği tahmin olunmaktadır. Amasya ve Nallıhanda dahi hava- ların kurak. gitmesinden. mahesl faz. İadır, Bu sene koza satışlarının ge- çen seneye nazaran daha canlı ola- İ cağı şimdiden söyleniyor ! Çikolataların Sürümü İçin Brükselde çikolata ofisinden çiko- lata fabrikatörlerine gelen bir mek- tupta, bütün düya fabrikalarının iş- İtirakile her sene beynelmilel bir çi- kolata günü veya haftası kabul edil- mesi teklif edilmektedir. Fabrikatör- lerimiz bu teklifi kabul ettiklerini 0- İfise bildirmslerdir. Her memlekette senede bir defa /yapılan Iktisat ve tasarrufhaftası gi- bi bir de çikolata haftası yapılması bu maddelerin sürümünü artıracak- tur. Halde Dünkü Meyva Satışları Kiraz kilosu 10-20 kuruş, can eriği 10-15, türbe eriği 12-15, çilek yerli 20-40, kayısı 10-35, zerdali 8-13, viş- ne 12-25, dut 5-7, ecnebi limon 100 adet 250-350, armut kilosu 8-12, şef- tali 16-25, karpuz baş 40-80. karpuz orta 20-35, karpuz ufak 12-15 kuruş- tur. BODRUMDA : Yabani Ağaçlar Aşılanıyor Bodrum, (TAN) — Asırlardanbe- ri devam eden göreneğin tesiriyle kendi hallerine bırakılmış ve büyü- ye büyüye orman halini almış olan delice zeytir! ve uhlatlardan istifade edilmesi düşünülmüştür o Hükümet buraya mütehassıs ve memurlar gön dermiştir. On binlerce zeytin aşılan miş, yine on binlerce ahlata armut lık. Tatlı ve yemiş... Tabii, hepsin- den yaşına göre miktarda. Bunlarla çocuğa lüzumlu © lan vitaminli, madenli gıdalar te- min edilir ve güneş banyosunun İyi tesiri kolaylaştırılır. | 226-938 : ÇEKLER j İ Acil Kapanış | i Londra 82 sm | İNevyoru 1257478. 1287175 | İParis 350 0 | İtilâno 66175 o 66175 çe 28895 28895 İ iAmterd, 60,613 69.615 #Bertin 50.66 s0 | İBrüksel 21.3275- 212075 JAtina 14 Sofya 1.5375 43675 İ hanide 68725 (097251 Varşova 20026 O 24025 | Gapeşte 2402 2492 | Bükreş 08518 omnsj lgrad 2025 o 200255 | 'okohama 3877 3837 || tokholm. 321225 (8212251 | e 288525 236538 | PARALAR : ! Alış Satış | Prank i | üret z İ Belçika Pr, | pese İsviçre Pr. : j pm : İma 5 İ Kron Çek ğ Mark ş İ Zet i Pengo i Ley Dinar ç Kron İsveç aşısı vurulmuştur. Bövle devam e- derse hiçbir tarafta yabani ağaç kal mıyacak, alman mahsulden köylü, hem memleket cektir. hem istifade ede- Eş Heybeli Telefon Santralı Açıldı Heybeliada telefon santrali dünden itibaren açılmıştır. Heybeli, Burgaz ve Kınalı adaları bu santralla muha- bere edebileceklerdir. Bu adalardaki abonelerle görüşmek isteyenler, Hey- belinin gumarası olan 58 i çevirecek- lerdir,