ERBAADA: Bu Sene Tütün Fiatları Çok Düşkün Erbaa, (TAN) — Tütün satışları is- tenildiği derecede iyi gitmektedir. “Şimdiye kadar 1100 ekici 6200 denk tütünü ambar.etmiş ve bunlar 1 ku- ruşlan 111 kuruşa kadar muhtelif fi- yatlarla satılmıştır. Piyasada geçen ve daha evvelki senelere nisbetle yüzde otuz nisbetinde bir düşüklük vardır. Bu vaziyet zürra tatmin et- mekten uzaktır. Taşovanın yüksek kaliteli mahsu- Yünü yetiştiren Yaka köylüleri, piya- sa düşük olduğu için, mal getirme mektedirler. Bü ekicilerin adedi do- kuz bin kadar olduğu tahmin edili- yor. Derambar sonuna üç ay kaldığı için bu vaziyet normal değildir. Ni- tekim geçen sene mart sonunda 2500 ekici mahsulünü derambar'etmişken bu sene o adede varilamamıştır. Ge- çen sene alıcıların çok olmasına mü- kabil şimdi yalnız İnhisarlar idare- si, Ostror Türk şirketi ve Osman Mirs za oğlu firmasile birkaç yerli alıcıdan başka piyasaya gelen yoktur. Tokat, Niksar mıntakalarında da derambar başlamıştır. Alıcılar, ayni alıcılardır. Taşova tütünlerinin orta ve engin kısımlarının dalmi bir müşterisi o- lan Almanya için mübayâstta bulu- nan görülmemiştir. Bu da mahsulün | atla gitmesine sebep olmak-! tadır. Erbaa, Niksar, Tokat mıntakaların- daki iki milyon liralık tütünün 7—8 yüz bin İiraya elden çıkarılması ih- timali herkesi üzmektedir. Bu tak-| dirde, yegâne geçim vasıtası tütün bisküvi gibi yutan bu makinelere a-| içinde | olan Taşovahlar çok sıkıntı kalacaklardır. —— Boluda çalışan yeni orman meki emma cev: Girilmemiş Burada Açılan ormanlarını lu beş yüz bin metre murabban bi İyüklüğünde bir sahada 240 bin nü- fuslu bir vilâyetimizdir. Merkezin 7 bin nüfusu vardır. Birinci tearet maddesi kerestedir. Kazsları Zongul- dak kömürüne amele göndermekle yurda büyük hizmet ederler. Birkaç fabrika Ankara ve İstan- bulun inşaat kerestesini durmadan İtemine çalışırlar. Kocaman ağaçları İbir £ü oburluğu ile h ırdanarak ğaç yetiştirmek için orman dairesi İhem yeniden orman üretmek, hem NAZİLLİDE RU ir i muhtarları bir toplantı yapmışlar, köyleri vasiyeti üzerinde Boluda Henüz tebi bu mıntakanın esaslı bir fhtiya- vermiştir. Bu resim, mektebin cepheden görünüşünü gösteri- | İçine Orman Var Orman Mektebi Çok Yerinde Hizmetlere Başladı | Hareketlerine Bolu, (TAN) — Yurdun en büyük! rı içine alan Bo-| de mevcudu bir plân dairesinde or- manlara zarar vermeden Kestirmek- İtedir. Orman umum müdürlüğünün pek isabetli bir kararile burada açılan orman mektebini gördüm. Mektebin direktörü Salih Evren hakikaten bü- Yük bir titizlikle tertip edilmiş olan müesseseyi gezdirdi. Yeni olmasına rağmen yatakhanesini, dershaneleri- İni, müsamere salonunu, hastanesini İbeğenmemek elden gelmez. Bolunun şimalinde bulunan Ka- radere ormanları şimdiye kadar içi- he girilmemiş, keşfedilmemiş büyük rmanımızdır. Gerçi İngliizler mü him para “sarfederek ormanı gez: İ mişlerse de pek ince ülfyememişıer- dir. Mektep direktörülüğü bu 'söne şimdiden ırladığı seyahat progra- mı ile bu ormanda iki, üç aylık bir gezinti tertip ederek ormanın kiyme- tini tesbit ile bu koca ormanın fa- tihdi İltir, Bu suretle bakir bir ormanın rüz- gârdan devrilen, çürüyen ağaçları- İni fabrikaların doymak bilmiyen sar orman mektebine verecek- fiyatına karşılık göstererek seneler denberi kesilen ormanları himaye et- mek, memlekete büyük hizmet ola caktır, Bunlardan başka mektebin önün - deki vâsi arazide büyük orman fidan- Komisyonundan : reden yedi bin met kumaş 5—$ alınacaktır. treye kadar ye girmek isteyenlerin de yazılı be ar komis Kardeşini ve Karısını Ağır Surette Yaraladı Iğdır, (TAN Başköy , merkezinde bir aile kavgası olmuş, üç kişi ağırda yaralanmıştır. Nerkis isminde bir karısı, ve bun- dan da çocuğu olan 26 yaşlarında Rahim oğlu Mehmet, iki kocadan dul kalmış ve 15 yaşında bir de çocuğu olan ikinci bir kadını metres olarak D — Keşif cetveli evine almıştır. 4 — Isteklilerin Ticaret Odası Buna hem Nerkis, hem de Neri den alınmış fenni ehliyet v. sin erkek kardeşi ve metresinin kızmışlar, aralarında sık sik kavga- lar başlamıştır. Nihayet bir gece Mehmet, taşçı keserile iki kadını ve metresinin oğlunu ehemmiyetli şe-| kilde yaralamış ve öldüklerini sana- | rak kaçmıştır. İki gün sonra teslim ol- muş ve tevkif edilmiştir. NAZİLLİDE Kocaeli âyeti Daimi nah 2 Tkale N fnında yapılaca 3 — Bu işe ait evrak şunladır! uç B — Hususi şartname | C — Mukavelename Ba nun 32 nci maddesine tevfi evveline kadar vilâyet an zi Posta ile gönderilece! Nafia Bai meliirlüğimle piüiğeeeli.*|<< 0, müracaatları. İstanbul Beşinci Icra Bal Beşi Mei göklerileni çüytldenkül ük Terli ğundan Ismail Hakkının Ömerden borç aldığı paraya mukabil ipotek göster- miş olduğu Bakırköyünde Kalitarya nahiyesinde Bağlar mevkiinde (2) numaralı gayrimenkulün namına eh- li vukuf tarafından (1425) bin dört yüz yirmi beş lira kıymet takdir e- dilmiş olup na dahi karar ve rilmiş olduğundan evsafı aşağıya ya- almıştır. Şöyle ki: Binanın saç de mir kapısından içeri girildikte ze mini renkli çini döşeli bir koridor üzerinde bir oda, bir kilar ve zemi- ni çimento bir yıkanma mahalli ve Köy Kalkınması Nihayet Başlandı Nazilli, (TAN) — Birçok kasaba- lardakinden daha geri kalmış olan Nazillide de nihayet harekete geçil- miş, halkevinde bir muhtarlar top- lantısı yapılmıştır. Köy bürosu şefi, Nedimin teşebbüsile tertip edilen bu toplantıya ilçe ve kamunların bütün | muhtarları, köy kâtipleri ve bazı ü- yeler iştirak etmişlerdir. Toplantıda köy bürosü şefi, köy gelirlerinin artırılması, - köyün mâ- nevi şahsiyetine ait arazi ve akarla- rın hüsnü idaresi, köy birliklerinin ne yolda teessüs edeceği ve diğer köy İş- leri hakkında izahat vermiştir. Mıntaka köylerin! Hakkındaki müşahedelerini ve alına- İcik tedbirleri anlatmiş, bilhassa sağ. lık cihetinden köylerimizin çok geri İolduğunu, köy temizliği için muhtar. İların çok faal olmalarını ve köy sağ- ık koruculuğu için bir kurs açılaca- ğım izah etmiştir. Kamun köy kâtibi Nuri de, köy kuyularının ağızlarına beton bilezik- ler yapılarak İyi muhafazası, oköy çeşmelerinin temizliğine ve içme #u- larına dikkat edilmesi gibi işler hak» nvir etmiştir. ga ocak ve altında yine alafranga bir fırını bulunan mutbah, bir helâ mevcut olup mutbahtan bahçeye çı- kılır. Bir kuyusu vardır. Bu katın pencereleri demir parmaklıdır. Birinci kat: Kenarları demir par- maklıklı somaki” merdivenden birin- ci kata çıkıldıkta bir sofa üzerinde iki oda vardır, Ve burada camekân kapılı ve etrafı demir korkuluklu ve yermi “TERK Şıh GOŞETT DIY BALKON vardır. Bahçe: Tuğladan yapılmış bir 0- dunluk ve kömürlük ve onun İttisa- linde yine taştan yapılmış bir ufak kömürlük ve mutbah kapısı önünde yere gömülü büyük iki su küpü var- İ dir. Bahçede müteaddit ufak meyva» fidanları ve gü! ağaçları vardır. Kay den tarla olarak mukayyet bulunan bahçenin etrafı kısmen demir kazık lı tel ile çevrilmiştir. Hududu: Şarkan Mehmet Çavuş, cenuben ve gerben Filorya arazisi, şimalen bahçe ile mahduttur. Sahası: (2668) metre murabba olup bundan 54,75 metre murabbaı ve 10,40 metre murabba: kömür- Zonguldak Refikimiz “Zonguldak, refikimiz 15 yaşına Jandarma Genel Komutanlığı Ankara Satınalma 1 — Bir metresine İki yüz doksan ve ötneğine uygun k 938 Perşembe günü sant onda kapalı zarf 2 — Şartnamesi parasız komisyondan alınabilecek olan bu-eksiltme- “1622” lira elli kuruşluk ilk teminat ve ri muhtevi teklif mektuplarını belli gü: a vermiş olmaları 1 — Adapazarı — Hendek yolunun 3 ilâ 5m da yapılacak 5716 lira 80 kuruş keşif bedelli Moloz taşı ihzarı işl kı Zörl usuliyle eksiltmeye konulmuştur. ıyısın ikinci pazartesi günü saat A — Bayındırlık işleri genel şartnamesi sı ve 428 lira mektubu veyabanka makbuzu ile teklif mektuplarını 2490 sa amma vermeleri lâzımdır. mektuplarda vaki o edilmez. Bu işe ait şartname ve diğer evrakı gör İremizde s zemini renkli çini döşeli ve alafran- | İ meleri lâzımdır. Aksi 19-4-938 fat biçilen Altı bin met- elbiselik wliyle satın uş şarina- sast doku- (1122) (2186 Encümeninden : kilometreleri arasın palı de vilâyet maka- vesikası, vilâyet Nafin müdürlüğün- muvakat temi- li kanu- dilen günde ihale saatinden bir saat gecikmeler kabul ek istiyenlerin vilâyet “2180, gösterilen gayrimenkul açık arttır- mıya vazedilmiştir. Arttırma peşindir, Arttırmıya Iş- tirak edecek terilerin kıymeti muhammenin 567,5 nisbetinde pey akçesi ve; It bir bankanın temi- nat mektubunu hâmil olmaları icap eder. > akim v ittir. Arttırma şörtnamesi 18.4938 tarihine müsadif pazartesi günü da- irede mahalli mahsusuna talik edi- lecektir. Birinci arttırması 195.938 İ 8 tarihine müsadif perşembe günü dai- (e at 14 den 16 ya kadar icra edilecek birinci arttırma bedel, kıy- meti muhammenenin $e 75 ini bul duğu takdirde üste bırakılır, Aksi takdirde son arttıranın taahhüdü bas ki kalmak üzere arttırma on beş gün $ih daha temdit edilerek 3.6.933 tarik j ne müsadif Cuma günü saat 14 den, 16 ya kadar dairede yapılacak ikin- ei arttırma neticesinde en çok arti” ranın üstünde bırakılacaktır. 2004 pumaralı icra ye İflâs kanununun GA 126 ncı maddesine tevfikan haklarıf Xi tapu siciilerile sabit olmıyan ipotek” Wi alacaklarla diğer alâkadarane v€ fek hakkı sahiplerinin bu hakls” rını ve hususile faiz ve masarife Ca ir olan iddialarını ilân tarihi “l » » aden iti” baren yirmi gün zarfinda evrakı müs bitelerile birlikte dairemize bildir Şi akdirde bak” ları tapu sicillerile sabit olmuyanlaf satış bedelinin paylaşmasından hari$ kalırlar, Müterakim vergi, tenvivriy ve tanzifiyeden ibaret olan belediy* rüsümu ve vakıf icaresi bedeli mü” zayededen tenzil olunur. 20 senelif taviz bedeli müşteriye aittir. Dab* fazla malümat almak istiyenler? 937/2883 numaralı dosyada meve evrak ve mahallen haciz ve takdi görüşmüşlerdir. Nazilli köy kalkınması için bir progrâ simde muhtarları toplu bir halde görüyorsunuz. Doktor sakindi, soğukkanlılığını muhafazaya ça- hışıyordu, fakat merakın gölgeleri gözlerinden oku- nuyordu. Cephedekilerin bakışını takınmıştı. Hasta- lardan birine bir bomba isabet etmişti. — Çocukları yarın tahliye edeceğiz. dedi. Top ateşinin az zaman sonra bu kadar İtinanın, bu rr sıhhi plânların, fenni çalışmaların meyda- na getirdiği neticeleri mahvedeceğini hissetmek ne hazindi. Sanatoryomda ölen olup olmadığını sordum. — Bir doktor, bir hastabakıcı, ve bir hasta cevabı nı verdi. Ölen hasta, çocuk değildi. Ameliyat odasında bu hastanın göğsünde bir ameliyat yapar- lsrken pencereden bir bomba girmiş ve patlamış. Bomba ameliyat odasının tavanını uçurmuş, üzerin- deki oda çocukların yatakhanesiymiş, bereket ver- sin o sıralarda içinde kimseler yokmuş. Hasta da #- meliyat esnasında korkudan ölmüş. Sanatoryom, temiz orman kokusunu, havayi nesi» misini kaybetmişti. Doktorun yanından ayrılınca ameliyat odasın görmiye gittim. Ameliyat masası kırılmış cam par- ar kırılmıştı. Şişeler, a- erde, ameliyat odasile rontken ©- ayıran paravan devrilmiş, bütün teçhizat yer- lerde darmadağın olmuştu. Duvarlar sanki lâstikten Aşağı indiğim zaman erkânı harbiyenin yerini öğ- remek emeliyle tekrar direktörü gördüm. * — Bursda herhangi bir erkânı harbiye var mı? diye sordum. O, acı acı güldü: — Biliyorum, siz yukarda dağda idiniz. dedi. Fa- kat burası bir mahşerdir. Hava karardı. Bataryalar susuyor, yalnız silâh ve mittalyöz sesleri duyuluyordu. Sokaklar bomboş- tu. Her taraf pislik içindeydi. Karanlıkta bir çöp- Möğü içine £ görmemek için ayaklarımı sürterek ve eme Bin elenen vaktim. Arasıra m çizilmiştir. Re- |liğı yapılarak Bolunun fidan ihtiya- cı da karşılanacak ar başımın üstünden geçiyordu. Karanlıkta bir ses duydum: — Arkadaş, sigaranı söndür. Bir kavga çıkmasına mâni olmak için sigaramı he- men söndürdüm. (herhalde sigaramın ateşi elli met- Te uzaktan görülemezdi). Zabitlerin oturduğu otelde kumandanları yoktu. Kumandanın Madride gittiğini söylediler, Bazı ameleler telefon tesisatı yapıyorlar- dı. Zabite: — Kumandanınız kimdir? dedim. Kaymakam N. midir? Zabit askeri bir hürmetle Kaymakam N. nin bir gün evvel öldürüldüğünü, yerine Guadarrama'da Korgeneral R. nin tayin edildiğini, ve'yirmi dört sa- attenberi vazifesine başladığını söyledi, — Fakat simdi Madrittedir. Dedi, Bunu öğrendikten sonra, içinde uyuyabileceğim bir ev aramak üzere dışarı çıktım. Bunu hemen bul- dum. Çünkü evlerin çoğu terkedilmiş, kapıların ki- Neleri zorlanarak açılmıştı, Bunlardan birisine gir- dim, içerisine hiç girilmemiş br yatak odasında iki kişilik bir yatak buldum. Sular kesilmiş, elektrikler yanmıyordu. Bunun böyle olması gayet tabiiydi. Kuş tüyü yataklar temiz ve pek rahattı. Burası acele ka- çan bir zenginin evi olduğu âşikârdı. Odaya girer girmez haşmetli bir kurt köpeği gö- ründü. Beni karanlıkta sezince tecessüsle yanıma geldi. Bağırıyordu, fakat korkutacak bir şekilde de- #il kim olduğumu sorar gibi bağırıyordu. Onu ok- girmiştir. Tebrik ve muvaffakıyetin devamını temenni ederiz. şadım, elimi âdeta emniyetle yaladı. O zaman anla- dım ki bağırması korkudandı. Biraz ötede patlıyan bir bomba onun daha sert sert bağırmasına sebep ol. du. Köpek muhakkak evsahiplerinindi, Kaçarken o- nu burada bırakmışlardı. Bir müddet kararsız ayak- ta durdum. Burada kalmanın doğru olup olmadığını kararlaştıramıyordum. Yüz metre öteye bir bomba düştü. Köpek bacaklarımın arasına saklandı ve tek- rar bağırdı. Eğer burada kalırsa köpek korkusundan ölecekti. Yatağa girmeye karar verdiğim dakikada diğer bir bomba evin yanına, hemen de bahçesine düştü. Köpek ümitsizlikle bağırdı. Dışarı çıktım, onuda beraber aldım. Bombalar düştüğü zaman evlerin du- varları mukavvadan yapılmış gibi sallanıyorlardı. Rahat uyumak istiyordum, bunu bulabilmek için bek lemiye de hazırdım. Guadarrama'ya üç buçuk mil yakında, yine düşmanın ateşi altında olan diğer bir kasabaya geldim, bununla beraber burada daha emin yerler bulmak mümkündü. Burada bazı arkadaşlar bana bir yatak buldular, iki saat kadar rahât uyu- düm. Üç gün, dört geceyi bir lâhza gözlerimi kapa- madan geçirmiştim. Fakat yorgunluğuma rağmen ya- rım saat kendimi sakin bir istiğrakfan alamadım. Bütün bu hâdiseler karşısında bu istiğrakın da bir zevki vardı. Ne düşündüğümü hatırlamıyorum, fa- kat hâlâ o dakikalarda olduğu gibi, yaralanmış çam- ların ıslıklarını duyuyorum. Harbe rağmen bu yine Tük, kalanı bahçedir. Yukarıda evsafı, hudut ve sahası kıymet raporunu görüp anlıyacakl ru ilân olunu! (9688! sulh zamanındaki köy rüzgârı, bakir Meyremin kar sideleriydi. Ertesi günü Madritten beklediğimiz yar dımın geldiğini, evvelâ çelik kumpanyalarının be şinci alayı teşkilâtlandırdıklarım, Komünist fırka” sının da milisleri teşkilâtlandırdıklarını öğrendim. Korgeneral R. daha Madridden dönmediği için ben beklemiye karar' verdim. Evden çıktığım zaman merkezden ve milis rından bazı arkadaşların kasabanın içine doğru git” tiklerini gördüm. İki gün evvel, Guadarramanın ilk bombardımanında ölen bir arkadaşı gömmeye gidi” yorlardı. Bu, civardaki köylülerden biriydi, Madrid” den gelen ilk kuvvetlere iltihak etmişti. Ben de onlara karıştım, iki kenarı tek katlı evle” le örtülmüş dar bir sokaktan yürüyorduk. Bütün bU evlerin bir kapısı, bir de sol tarafta birer pencereli vardı. Evlerin içleri, kapıya gerilen bir çuvalla gö” den saklanmıştı. Pencerelere asılan küçük kırı? perdeler rüzgürin altında dalgalanıyordu. Sokağın İİ tarafı da kalın giyinmiş köylülerle dolmuştu. EK” dınlar siyahlar giymiş, ihtiyarlar en iyi jsketlerin! omuzlarına atmış, gömlekleri terden ıslanmıştı. Bİ ların yanında da mütecessis, korkak çocuklar vari” Mavi göğün altında, yeni badanalanmış beyaz duvf ların arasında süküt, köy sükütü ne kadar muhie şem olabilirse, o kadar muhteşemdi. Bizim gelişi” köylüleri çok mütehassis etti. Onlara diğer m! kalardaki muhariplerin, belki Madridin, bu böY şehrin kahramanlarının selhmlarını getiçmiştik Sİ kısmımız evin içine girdik. İki milis kız, tereci yazlık kâşanelerin bahçesinden topladıkları kır” çiçekleri kucak dolusu getirdiler i Ölü, boyasız. kapaksız düz tahtadan bir tabu içinde yatıyordu. Tabut, hem mutbak, hem Y“ odası, hem yatak odası olan evin yegâne odasını” tasına konmuştu. Eğilmiş duvarlarda, kırılmı$ dalyelerde temiz ve namuslu bir sefalet oku” du. (Devamı var” ei