Nasıl doğdu ? - Nasıl yaşadı 7?- Nasıl battı? Demokratla ok yük liyeti gösteren « (Muhlis Sabahattin Bey) ve Darülfünun hu kuk şubesinin en güzide tale der (Suphi Nuri Bey) gibi yaset Aşıkla; mühi #rünüyordu. Daha ki; gerek anbulun eski n basit züm rile yanyana ve omuz omuza çalışmaktan zevk duyuyorlardı. rat firkasr, mühimi bir inkişaf eseri gösteriyordu. Bu variyet, İttihat - Terakki cemi- Yeti merkezi umumisinin nazarı dik katinde ,çmıyordu. Hükümet ma kanizması ellerinde bul <ılar, herşeyden evvi Tın güzetelerini 5 lar; mütemad (Selâmeti umumiye) gazetesi de (Hâki « Fakat hir 1. Onun yerini Tabildir ki, o da yaşıyamamıştı Onun arkasından da, siras (Türkiye), (Yeni Ses) derim ki, birk, Tılmıştı. Ve onlar da Bi âkibete uğramış! Matbuat mü Yın bu Üzerinde (Demok Kençi gazete daha - ti Demokratla- 1 yenmek için, t) markası © ti. Fakat Demokratlar, bundan d Mmamışlarâr. Hiç Ümit edilmiyen Belere, gazete imtiyazları aldırmış- Tardı. Hattâ; bu yüzden, çok tuhaf bir bidise cereyan etmişti... Dx lar gazetesiz kalınca, fırka larından Haydar (ve yı fa) isminde bir bozacı Arnavuda, gazete imtiyazı aldırmışlar; onu da Sıkarmışlardı. Aradan birkaç gün sonra, o gazete de ta imti; binin tevkifi i- le, derhal divanı harp riyasetine sev ki için emir verilmişti. Polisler; Demokrat k Pacaat ederek, gazetenin Sahibini istemişlerdi. da, o bozacıyı gösteri ne mü- imtiyaz Demokratlar memurları, evvelâ buna i- Manmamışlardı, Kaka ticesinde, hakikaten gazet di. Ve o adamı; elinde be leri, öntinde, bir 8 ?a berdaklarile divanı Hurşit Paşanın karşısına day lardı, Hurşit Paşa bunu bir yanlış harp reisi miş- mn, bu zavallı adamı ne ge Biz, gazetenin imtiyaz 'mıştı. Fakat: — İşte etendim., gazetenin sahi- bi budur. Cevabinr almıştı Bu cevap, Hurşi lere garketmişti. Elindeki gazeteyi zacıya göstererek — Bu güzete senin mi?.. Demişti, Bozacı, bilâterede — Evet. Cevabmı vermişti, Mahmut Şevket Paşa ha a arak: — Al ş birkaç sat oku bakalım, almıştı. Fake okumak bilmediği bakmıya başlamıştı... Huryit Paşa dayanamamıştı. Hem; güzeteyi ters tutu- kes okur Marifet, okumalı, onu tersinden smokratlar,. Adanasur) da da bir şube açmışlar; (Hu- kuku İbat) isminde bir gezete çi- şlardı, İttihatçılar, bu gazete yi de kapamışlar.. sahibini de, ke- leb olmak üzere (Rados) a yol- lardı. İttihatçılar istiye a dalkavuklük etmek nlar, fırka merkezine tehdit mektupları gön- dererek, neşriyatı durdurmak ist yorlar; bazıları de, iğrenç iftirala. yorlardı. okra n bütün mi tanda b eti esi tarafında, ri çıka Türk kanma mürteti batıran vatan hainlerinden miyorlardı. (İttihatçı gazete sakin davran aki ler) in ağır başlı v malarma rağmen, Rumelide çıkan (Top — Tüfek — Süngü — Kur- şun — Hançer — Bıçak — Kasa tura — Bomba bi bir takım şar demok- iyatta bulunan- ntarlarla küfürler savuru- yorlar p (Bunlarm hepsini; bir çirpida, köprünün direklerine a: , barbar Demokratlar, bütün bunlara gö ri uğrunda 1 göstermişlerdi. birtek gazeteleri k mıştı (Hukuku Beşer) ismini taşi- yan bu gazetenin çazmı da, Sabahattin Bey) (maruf ve güzide bestekârrmiz Muhlis Bey) almıştı, in neşrine gel- mişti, Bu gazete de, (Demokrasi- nin hâdim ve müdafii) diye bir meslek çerçevesi içinde intişar Fakat bu gazetenin aki- öteki gazeteler gibi netice- rtık, demokratların elinde, bir tek gazete imtiyaz kal- atm böylece dur A lardı. Bu sirada; fırka ile alâk; olan, darüilfümun hukuk şubesi ta- —. Sakir Rav) in ters tutarak, rın Çıkardığı zezeteler Kapatı'ıyordu minde bir Bunu İv- kir vası- hibine haber r değildi, etperver olduğu için, itemayildi. Fakat, Ek yüzünden omemlek rafı saran felâke şısımda, o d akla beraber; gaz an, katiyen si- dece Türk karar vermişti. Ve o: ham eden de, o tarihte Zade İzzet Fuat Pa tenin, kısa bir müddet, demokrat kasma terk istemişlerdi. (Arkası var) Bir Çatı Altında 9 İki Yeni Eser Jandarma Yüksek Subay Okulu ve Polis Enstitüsü (Başı 1 incide) y Zeki Erkmen ve polis ens. ıh Adil Ba — Adliyeye girin gö rü Saraçoğ sini rica etti. Şükrü çoğlu zifeyi yaptıktan sonra, mihm, darların letile Poli; titüsü, sonra jandarma subay « veli Kadın kıyafetine girmiş bir ilerin takdirleri yüz hetlar k bile is temediler. Jandarma oku'u kumandanın nutku Jandarma subay okulu küma nı kurmay albay Zeki Erk | kun ları gedikli tan polis, komiser ni rbaşlar eknik ve Wi edecek olan E nun kendi nizam diği ve m yledi. Jandarm: lime ile ifade ediln zabrtasının bu çatı altında mü tatbikatma ver Kulağimizın Sağlığı bakı, ahtiyarlık sayılabilir: nsan rulyo sesinden rahiitsiz olmaz... Za» ten sağırlık hiçbir zaman, körlük gibi, büyük bir eksiklik sayılma mıştır. Her memlekette ve her de- Sağırlık bu zamanda, bir ma, virde sağırlardan büyük adamlar —dir rivayete göre meşhur Kom- pozitörler bile— yetişmiştir. Fakat ne de olsa yine can sıka- cak bir şeydir. Sağır olanlar, ken- dilerine lüzumlu olan sözleri de işi- temezler, sağır olmıyanlar da on- larla konuşmaktan azap duyarlar, Onun için, kötü şeyleri de işitmiye dalma maruz kalmak tehlikesiyle beraber, sağır olmamıya, kulağı- mızın sağlığını korumıya mecbu- ruz, Sonra da kulağımızın işi bize yal- mz iyi veya fena sözleti İşittirmek değildir. Muvazenemizi temin et tiren de odur. Kulağımızm bu işi bozulunca yalnız gözümüzle muva- zenemizi bulmıya mecbur kalırız, &öz kapanmea muvazenemiz bozu lar. Şu kadar ki, kulağın işittirmek İşİ bozulmadan, muvszaneyi temin İşinin yalnız başına bozulması pek az vaki olduğundan, onun sağlığını korumak bakımından yalnız sağır- Uığı düşünmek yetişir. Sağırlığın birdenbire gelmesi pek nadirdir. Hemen her vakit yava$ yavaş gelir. Hattâ pek çok- ları sağır olmıya (o başladıklarmın farkma bile varmazlar da ancak İşitmeleri pek azaldığı vakit işi an- larlar, Kimisi o vakit bile bu ek sikliği meydana çıkarmayı onuru- na dokundurur, Bir de kulağın iki olması büytük bir iyilik olmakla be- raber, bir taraftan da, sağırlığın meydana geç çıkmasına sebep 0- lur: Kulağın biri bozulduğu hslde sağlam kaldığı için insan s0 Fırlığınm farkma yaramaz, Bu hal en ziyade çocuklukta olur, Küçük Yaştanberi kulaklarının biri işitme- diği halde bunu ancak büyüdükten sonra anlamış kimseler epeyce var- dır, Bundan dolayı, kulağın sağlığını korumak işi daha çocukluktan baş” lamalıdır. Yeni doğan çocuk üç ay kendine gelen sesleri ayırt edemez, dördüncü ayda insan sesini anla- dıktan başka, etrafında kimselerin seslerini farketmiye başlar. On iki aylık ol. duğu vakit birkaç kelime tekrar et tiği için, kulak hafızası demektir. Iki yaşında ler, Çocuk dört aylıktan sekiz aylık oluncıya kadar etrafındaki sesle hiç alâka göstermezse kulağı he men mütehassıs hekime muayene ettirmekte ihmal göstermemeliğir. Bu yaşta sağırlık doğuştan olabi- lir, bunu meydana çıkarmak hel min işidir, Fakat o küçük çocukta sağırlık birçok defa orta kulakta bir iltihaptan ileri gelir ve tedavi ile İyi edilerek çocuk büsbütüm sa- gir olmaktan kurtarılır. bulunan de ayrı ayrı başlamış aşından sonra çocuğun söy- lemesi lâzımdır. Söylemiyorsa, ya- hut ancak anne, baba gibi yalnız dudak hareketinder de öğrenebile. ceği sözleri söyliy ebiliyorsa sağır gocuk dilsiz de oluyor demektir. Söz mek hassasann inkişafı işitmiye bağlı olduğundan çocuk e- sasen dilsiz olmadığı halde, yalnız sağırlıktan pek kolay dilsiz de olu- bilir, Altı yaşma kadar söz söyle dikten sonra, sağırlıktan dolayı dil siz olan çocuklar bile vardır. Çün- kül 0 yaşa kadar çocuk öğrenmiş olduğu söz söylemeyi de kaybeder, Dilsiz dediğimiz zavallılarım bir ço Xu da böyle, çocukluklarında ihmal edilmiş bir kulak hastalığın kur- banlarıdır, Çocuk mektepte iken kulağı da, bilhassa nezaret aitmda bulundu Tulmak lâzımdır. Çünkli fikrinin a- çılması sağlığına bağlıdır, çıktıktan sonra bir meslek seçmek için kula- Zum muayenesi yine zaruridir. Ba zi meslekler yalnız sağırlık değil, az işitmekle bile iyi ifa edilemez. Bundan dolayı öyle mesleklere girmiş olanları, büyüdükten, yas- landıktan sonra bile her yıl kulak muayenesine tâbi tutarlar, Bütün kulağımızın sa rumak için, onun dışındaki, orta- sındaki ve içerisindeki kısımlardan her birine ait ayrı ayrı kaideler vardır. artık söz söy- J intizam haklarına daha lu birer jera vasıtası ın tekâmülü için mü him bir adım sayılabilen iy tebini y İst kabul edilmiş oldı ğundan Ka: ekte Jun: m 938 yılı ıbay camiasına almakla idrak etmiştir. Bu subaylar harbiyenin iki smıfin- il ve 1 könd olduktan sonra atış okulun- » ordu am ve ay-| ni değerli profesörlerin dersle | n sonra geçen | ndarmadeki ve görmek okulumun | adan da or | yetiştir ktedir keri bil gilerini Meltepe gedikli erbaş okulun da tamamladıktan sonra buraya geli- Jar ve bu binada meslek kursu gö- üyorlar. Şimdiye kadar gedikli erbaş yetiştir Sayın büyük! 905 yılınd. Talebe & im, bugüne kadar geçen şartlar için 1 yetiştirildiğ t ve ek tin bi mak üzere 930 yılında kabul ed 06 ve 1861 sayılı kanuni bir gesi anm muayyen Ankaranın bir tepe: bina Atstürk devrinin emniyet ve ır telkin eden bir âbidesi cak buradan feyiz alacak zabıtası, memleketin rinde hukkın ve adı sözlerimin « heye ken jandarın rin camasır sek huzur oluyorum. , Enstitü Direktörünün sözleri | erstitüsü direktörü de nut etin Türk zabıtası evi müze ve| Emine Tokat, (TAN) — Hali sergi kolu azasından Bayan Gürge ri sergisi, nde yükselen | devrin rin ememiş oldugunu bu â8 or atı gibi zabi nd sseseler ketlerin Bizde göstermemi k Cümburiyet ve r. Cümh ane gösterebilmi; kın dah mayan bu yül azimle yar Kıymetli dahili kilimizin p hi #rile Cümhuriyet zabı bütün kadroları e duhul için büt i ve teknik po- e teşekkililerini, polis a diyen tetkik ve ta kip edecek ve faydalı ve kiymetli g düğümüz bü n ri tatb mekten bir a bu kıymetli müessesenir masına âmi) n büyüklerimize namına Belediyeler Bankasının yeni binası açıldı Anka bir c ttan son- Abdülhalik Ren kurdeleyi v daire- miş, 1 ve modem bir dolayı erinden ba: naş şehre bö bina | banka »zandırmış olduğundan ektörü tebrik e »kat, Muzaffer Özüpek Yıldırım Tokat, Ad- kat, Nazire Burak Te- Tokat mezun ok mezunlari ile v örüy bende çkin T e Ünalır Yukardaki mua'limle kat musiaı ve yü Ha'kev talebelerini erkânile bir arada