7 Kasım 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

Jehdit Suçluları Para Mukabilinde Bir Kadını Yüzünden Jiletle Yaralamış Dün Ağırceza mahkemesinde bir tehdit davasma devam edil miştir. * Suçluları, Lâz Abbasla arkadaşı İlyastır. İddia edilen hâdise, iki ay evvel Tepebaşı tramvay tevakkuf mahallinde geç- miş bir cürmü meşhuttur: Abbas ile İlyas otel sahiplerinden Ömer Lütfiye tehdit mektupları yazarak 850 lira istemişlerdir. Abbas daha evvel Ömdr. Lâtfinin yanında çalıştığı için çıkarılmasından muğber olarak bu mektubu gönder - miştir. Ömer Lütfi, mektupları alm- Ga para tedariki için kendilerinden müsaade İstemiş ve bu sırada vaziye ti polise haber vermiştir. Polis verile- cek lirsların numaralarını tespit et- tikten sonra bir gün Tepebaşında câr mümeşhut yapılmıştır. Dün mahke- mede Ömer Lütfi şahit olarak dinlen miştir. Hâdiseyi şöyle anlatmıştır — Bon Abbastan teh. rı aldım. Takiplerinden kı çin kendilerine 150 lira ve ra işi azıttıl ler, tehdit ettiler. Ben de pol ber vermek mesburiyetinde kaldım. Abbas, Ömer Lülfinin şehadetine itiraz ederek: — Hayır Bay rels, hayır, o bize 1150 lira değil tam 450 Jira verdi. Fa- kat, bunlarm bir kısmını inkâr edi - yor, yalnız 150 lirasını kabul ediyor. Ömer Lütfi, evvelce otelinde çalışan ve hernedense arası açılan * Madam Firiğmanın vücudünü kaldırmak İs- tedi Bana şöyle bir teklif yaptı: “Bu- nu öldürürsen sana para veririm., dedi Buna itiraz ettim: “Ben adem öldürmem Fakat yaralarım., dedim. Bin Uraya pazarlık ettik. Ben bir gün Madam Firidman bir tatlıcıda otu -| Türken yavaşça yanma sokuldum ve | İleti yüzünü. burnunu kestim. Bu İşte arkadaşim da bana yardım etti, tulmak i- © Bir Tebliğ Memuru Tecavüze Uğradı Galata maliye şubesi tebliğ memur larından Ömer, dün sabah kazanç vergisinden borcu olan manav Mus- tataya tebligat yapmak üzere dükkâ nma gitmiştir. Manav dükkânmı Ga latada kahveci Mahiddine sormuş fakat Muhiddin her nedense birdenbi lamıştır. Karısı da kahvehaneden kap tığı iskemleleri Omerin üstüne #tnuş tır. Bu sırada yetişen polis memuru mi umumtlik re muayene et muru, Muhit eskiden tanrmadığı halde böyle vüze uğramasını şu gekilde izah miştir; — Muhiddin kahvehanesinde gizli- ce esrar ve eroin satıyormuş. Tebliğ memurunu polis zannetmiş ve bilmi yerek üstüne hücum etmiştir. maa Reis, Ömer Lütfi sordu şöyle bir anal tehdit et, öyle mi? işsiniz, dm temin ediyormus. Ben biran bar “Sonra 150 lira, 850 ve 50 lira olarak | © Ülş defa dn bize beşytiz lira verdi. Mü | © tebaki 500 Jira daha vardı. Onu ver- | miyordu. Biz kendisinden bunu İste- dik. Tehdit etmedik. Madam Firld -| manı yaraladığım için üçüncü ceza| mahkemesinde bu ayın dokuzunda mühakememiz vardır. İnsan alacağı- MI İsterse tehdit mi olur? Fedaileri varmış? Abbastan sonra söz alan diğer suç Yu İlyas ta- — Bay rels, Ömer Lütfinin yanım da böyle fedailer vardır. Onun bu şe kilde yaptığı iş bir değildir. Avukat Enis Tahsinin kayın biraderi Hüseyin Avni isminde birisini daha yaralattı. değildir dedim ve Kendisini otelden gikardım, Bundan muğber olmuştur. isini tehdit ettirmedim, Ab- basın bu kadın yaralamasma gelince; Abbas, yine bir kadın temini için ken dizine para vermiş, istediği olmayın ca da yaralamıştır, , Muhakeme gelmiyen şahitlerin ça- gırılması için başka bir güne bırakıl- miştar, — Madam Firidmanı siz telefonla | 7.11. 087 Yakalanan Dilenciler Polis dün. Fahri m adlı üç kadını Watih tara lencilik ederken yakalamış ve midde iumumiliğe vermiştir. Müddelumumi. uçluları Fatih sulh mahkemesine «göndermiştir. FİLMİ | $arı Esirler Fransızca Sözlü PAY, MUNİ Bugün İPEK LUZRAYNER Sinemasında SENENİN EN MUAZZAM — EN MÜDHİŞ ve EN GÖZE, ve 20 bin Figüran 4,15 — 630'e 9 da 11 mat Seanslar saat 1 — 2 nesi tenzilâtlıdır. TEKDÜĞME sizin için düşünen bir öyar olomaliğidir PHILIPS Ankarada Cümhuriyet Bayramı Münasebetile yapılan bütün merasim, Atatürk huzurunda yapılan büyük geçit rökiblüri. Bel an İttihadı Devletleri Genel Kurmay Başkanları, hükümet erkânımız, izcilerimizin geçişleri ve sair muhteşem merasim e BuyiniPEK v SARAY göstermenin yi mi . Saat 20,30 da Bu muazzam film pek yakında Ankarada YENİ ve HALK, İzmire ELHAMRA Beyoğtanda SIK ve AL- I N i tapınıyal Bahçeleri KAZAR, İstanbulda HILAL, MİLLİ ve ALEMDAR, Bursada TAYYARE, Bekişehirde YENİ ve sair. büyü Kl ll 3 Pürde sinemalarda gösterilecektir. uğ OPERET KISMI rm Saat 20,30 da ii NR ATEŞ BÖCEĞİ nh 4 perde komedi sın | NOVOTNI'de SURPRİZ Budapeşte Opera Şantözü RUDOLFFY Tamamen yeni bir repartuyarla ve Yunan Opereti artisti ARIS HRYSOMOOS'un ve sevimli tenor YUNKA'nın iştirakile eğlenceli numerolar Bugün, kahkaha ile gülmek... Hoş ve neşeli iki saat geçirmek istiyenler Büyük komiklerin E z R N A N D E L'i En son komiği temsilleri Gör!,.. işit!... Söyleme!, Emsalsiz filminde takdim eden INA SÜMER SiNEMAS gitmelidirler, Bu filmde: PARİS'in en güzel kadınları. En lüks ve muhteşem dekorları... ve şen, neşeli bir mevzu görecek ve LA MEXİCANA şuh, neşeli şarkı yı dinliyecek ve dansmı seyredeceksi niz. Velhâsıl her seansta salonu baştan başa dolduran film. Bugün saat 11 de tenzilâtlı mat ———> “SARAY SiNEMASININ» Bu hafta parlak bir muvaffakıyetle göstermekte olduğu miithiş KORKUSUZ ADAM| Şaheserini yaratan, dehakâr artist HARRY BAUR Savanı hayret-hi» hakikak Hela ateelebadir.iktile Hailrani-— bein cla sari selman, Biz kalma olan aşkı Uğrunda en geni mezelletlere Sinemaclığın icadındanberi hiçbirfilmde beraber oynadıklarını görme. diğiniz HARRY BAUR - MARİW BELI.RAİMU.PİERRE. RİCHARD WİLLM-PTERRE BLANCHAR.FERNEDEL YRANÇOISE ROSAY LOUIS JOUVET gibi müazam bir beyeti temsiliyenin birleşti. Zi ve temsil ettikleri BİR BALO HATIRASI şaheserini görmek Üzere bugün İ BDCiks Lal: ZA Sineması SEZARE; Gü hvet, aşk ve kan memleketi r , la ray yeme iz havadisleri İ tahtr muhasaraya almacaktır. Seans saatleri; Metineler. 2 4 15—6,30 Nm Bugün saat li de tenzilütlr matine ve suvare 9 dadır. yy ae b Bügün sant İl de tensilâtlı matinc GEMMA IRTUĞRUL SADI TEK TİYATROSU | Aksârayda Bugün (Ço cuk fabrikası) Bu gece SEKİZİNCİ Bir Kadının Feci Ölümü Balıkesir, OPAN) — sinin Nergis köyi müş, Mustafa oğlu İsmailuin hamile olan karısı Hatice altında kalarak öl müştür. b YILBAŞINDA 4 RR 50 kişilik OÇigan Orkestrasını meşhur O STAND Kahvesinde dinlemek için saa Bugün Son Bütün Istanbulu hayran eden büyük film. Bize de Firidmanı yaralattı, demiştir. HACI MURAT (Türkçe sözlü) Senenin en büyük filmi, meşhur Şeyh Şam müzik, balet ve mizansen, Oyniyanlar: VAN MOSJOKIN, LİL DAGOVER ve BETTY AMAN PEŞTE seyahatine yazılırken masalarmızı kapatmız. Müracaat: NA TTA İstiklâl Cad. 176 as ami, fevkalâde k'ası, Kafkasların Çar ordularma karşı kıyami, Telefon: dila Bugün saat 11 de tenzilâti; matine Seniha yüzü hayret içinde dinliyordu. Koltuğa dimdik yaslanmış ve #ki elini koltuğun iki kenarma dayamıştı. Sonra, pek yavaş bir sesle: — Biraderim böyle diyor ha? diye mırıldandı. Bunu © kadar yavaş sesle söylemişti ki, müstanti Ein tem karşısmda oturmuş olmasaydı belki delikan- k sözlerini duyamazdı. — Kendisini yarım saat evvel isticvap ettim ve bu Bekilde izahat aldım. — Müsaade buyurun beyefendi. O halde ben hiç birşey söylememiş olayım. Erkeğin canı sıkılmış, siyah gözlerin demin ver- diği heyecandan da tamamen sıyrılnııştı: — Nasıl olur efendim? Kanunen her bildi doğru olarak tekrar etmek mecburiyetindesiniz. Söylediğiniz biçbir sözü geri almıya sizin hakkmız bulunmadığı gibi sözlerinizi geri almamıza inüsaade etmek salâhiyeti de bende yoktur. Ehemmiyetsiz bir hâdise karşısında değiliz, bir katil vakası önünde bulunuyoruz. Binsenaleyh, çok rica ederim, hususi hiç bir mülâhaza takip etmiyerex bana hakikati beyan ediniz; Biraderiniz bir kaç gecedir niçin yazıhanede keliyor ve evine gelmiyordu? — Karısı ile kavga etmişti. — Münazaanın sebep ve saiki ne İdi? — Ağabeyim Mükerrem Hanımı çok kıskanıyor- du. Fakat tekrar edeyim ki Mükerremin ağabeyimi sldattığına dair ben hiçbir şey, müspet ve kati hiç bir şey bilmiyorum. Ancak arada yirmi sene kadar bir yaş farkı olduğu için belki bu fark kardeğimin batırma türlü ihtimaller getirip duruyor ve âsabını bozuyordu. »sen hiçbir şeyden giphe etmemiş nedim diyemem, ettim. Hem de üç aydan be- t bu şüphelerim kanaat derecesine o varmış vin gp kâsüf ediyordu; hanımefendi ? — Şüphelerim bir tek kişi üzerinde idi, o adam da Nüzhet Beydi. — Şimdi bir noktayı kati olarak tespit edelim; Ci- Dayet gecesi şirketin iderehanesine siz gittiniz mi gitmediniz mi? — Evet, gittim. — Şu halde niçin gittiniz hanımefendi? — Mükerrem Hanım o gece çok kederli idi. “Git ve kendisini getir. Hiçbir kabahatim olmadığına ye- min ederim.,, diyor, yalvarıp ağlıyordu. Dayanama- dım, aralarını bulmak ve ağsbeyimi getirmek için yazihaneye gittim. — Yalnız mr gittiniz? — Yalnız gitmediğimi, hizmetçi kadını yanıma alıp gittiğimi biliyorsunuz. Bir dakika evvel kendiniz #öylediniz. — Hizmetçi kadına bir şey söylemiş miydiniz? — Hayır, ne giderken, ne de dönüşte hiçbir şey söylemedim, — Bunu tabii ayrıca kendisinden de sorarım. Fa» kat siz gece yarısı sokağa çıkmaktan ve boylu bo- Yunca çarşıyı geçmekten çekinmediniz mi? Meyha- pelerin, sarhoşların arasından o saatte iki erkeksiz kadmın geçişi biraz garip değil miydi? Seniha acı ve kinli bir nazarla, sanki bundan © mesulmuş gibi müstantiğin yüzüne baktı: — Genç değilim, güzel değilim, neden çekinecek- tim! dedi, Şerifeye de hemen ayni şeyleri söyle e garliği eve gelirmek için yazıhanesine glt- migsiniz. Şu halde rası etmiye çalıştınız değil mi? .— Evet, hattâ o da dönmiye muvâfakat etti ve be- raber eve gitmek için yola çıktık. — Sonra? — Sonra birdenbire yokuşun başında bizden 8Y- rıldı. “Beynim ağrıyor. Biraz yürüyüp hava almak ihtiyacmdayım. Yarım saat sonra gelirim., deyip yürüdü. Başını alıp kapuza gitmiş! Beyaz mendil yanan fakât nemlenmiyen, bulanmı- yan gözlerin kenarlarından geçti, Odadaki mi inüstantiğin kaleminin kâğrt üzerindeki belirsiz, o kadar hafif hışırtısı bozuyor, tâkin, dışarıdan, bi- ribirlerine karısıp artan ve her tarafı kaplıyan bir sürü ses, uğultu geliyordu. Müatantik dedi Ki: — 'Tabil icap edince bu ifadenizi biraderi plinde tekrar edersiniz efendim. Şimdi lütfen İmza ur musunuz? a ayağa kalktı. Dellkanlınm uzattığı köğıtta- ki satırlara süratli bir nazar attıktan sonra İmzasmı EE nebe kalem bay m ae — Beyefendi, hüküm ne Kadar zamanlık bir me- seledir? Bu meçhüliyet her şeyden müthiş! Çıldıra. cağım! — Kendinizi o kadar mustarip etmeyin Hanrme- fendi — Nasıl etmiyeyim ? tada bir katil vakası varı — Evet, lâkin birçok ta esbabı muhaffefe mevent. Ey vela İYİ bir avukatı biraderinizin müdafaasını derihie etti. Her halde böyle maztarip ve nevmit ol- mamallsiniz? R mlm fazla dinlemek istemiyerek ayağa kadin eselli etmiye çalışan sesi ve ümit vermiyo ee Melerile bu adamı karşısında pek mânasız kurtulma, ş, ahlâk bulmuştu. Hatırma birden tilrlü sille. beret ihtimalleri de getiren, bu esbabı Şi ii Sözü İle kendisini avutınıya çalışmasma, irkânma, < evki pek uzak bir ihtimal olarak beraet tada bir se bahsetmesine öfkelenmisti. Bu sdam or- mİyor zy ati) olduğunu, bir insan öldürüldüğünü bil cunu ada 10? Hem bu insanı öldüren katil onun su- durup, şe ralli bilmeden, bir geyini görmeden, âdeta hiçbir ururken öldürmüştü. Bu vaziyetin karşısma hate babe muhaffefe çıkmamalıydı Bu esbab: mu- yakn, sü katili müdafan edecek avukatın oğzna 7 SŞebilirdi. Pakat adliyenin ağzına bile almaması Sap etmez miydi ? k âzik, lâkin soğuk bir baş selâmile müstantiğin Yanından Ayrılmış, merdivenleri inmiş, dışarı çık- yi Halidin müdafaasmı deruhte eden avuk eMİlsihe dün okuduğu iki madde, Ceza Kanumtni ENCİ Ve 448 inci malleri birden hafızasında can- ye Bu iki madde, sanki bir kâğıt Üzerinden bun- Brt okuyormuş gibi bütün kelimelerile, kelimelerinin Sirasinı tamamile muhafaza ederek gözlerinin önüne #eldi ve bütün bu kelimeleri ayrı ayrı düşündü. Göz- *rİNİN önünde evvelâ 448 inci madde canlarmıştı. Ba Madde: (Her kim bir kimseyi kasten öldürürse 15 Bentden 18 seneye kadar hapis cezasına mahküm 0- lur.) diyordu. Fakat asıl mühimmi 51 inci madde, *sbüb: muheffefe maddesi idi, 51 İnel inndde artık beyninin içinden çıkmıyscak, beynini mütemadiyen törpüleyecekti (Arkası var) de bir gey değil ki! Or-