li i e — MİLLET MECLİSİNDE MÜZAKERELER Bir Sıtma Memurunun Sekiz Aylık Mahkümiyeti Mecliste Affedildi le. mir goşpkara, 7 (Tan muhabirinden) — Millet Mecsinin buç okü sında bir çok mevzular üzerinde mü n oldu. Önce üç ölüm cezasının tasdiki e mine yeli m sekerülee iki mazbatası kabul edildi, son- ra bir sıtma mücadele memurunun ffedildi W da bir hâkim hakkındaki af takriri ak Bela Bugünkü müzakerelerin tafsilâtımı göyle bildiriyorum: Ölüm cezaları tas dik edilenler şunlardır: Ayancığın Hürremşah köyünden Tütüncüoğullarından, (o Şükrü oğlu Ahmet, Keskinin Mazmatlı balâ kö. yünden Osman oğlu Ömer ve Yeni: | gehirin Kızıl köyünden Ahmet, oğlu Hüseyin. SITMA MEMURU Bu sirada Samsun sıtma sıhhınt me murlarmdan Abdüssamedin sekiz ay lık cezasının affı için, Meclise ver. diği istida ile arzuhai ve adliye encü- menlerinin mazbataları okundu. Hâ- dise şudu! Samsun gıtma mücadelesi memur - larmdan Abdüssamet, Çarşamba köy lerinde sıtma mücadelesile meşgulken dört yaşındaki bir çocuğa kinin ver. miş, çocuk Küçük olduğu için, ihtimal dâhâ kolay içsin diye burnunu tıka- miş, Yere yatırmış, ağzına bir bardak Sü dökmüş, hap çocuğun hançeresine kaçarak ölümüne sebebiyet vermiş. Çarşamba ağır ceza mahkemesi, Ab- düssamedi sekiz aya mahküm etmiş, fakat Abâlssamet, kendisinin bu işte bir hatası olmadığını, iddin ederek Büylik Meclisten affını istemiştir. Bay Mehmet (Samsun), Çarşamba. kı olduğu için bu meseleyi yakmdan takip ettiğini, Abdüssamedin yedi se- hedenberi orada sthhiye memuru bu- landuğunu ve bütün doktorların tak- dirini kazanmış olduğunu söyledi, — Ben, dedi, Ölen çocuğun babasi- Ie de konuştum, Bana şunları söyledi: Ben çocuğumun ölümünden müteessi- ren mahkemeye müracaat ettim. Bu &damın kabahati yoktur.,, Bundan sonra Adliye Vekili Şük- rü Saracoğlu kürsüye gelerek Ab- düssemet hakkında yapılan takipleri anlattı ve verilen cezanın henüz in- faz edilmemiş olduğunu söyledi. Bay Saracoğlunun ahlarından #onra, reis, arzuhal encümeninin mazbatasını reye koydu. Reis: — Bu mazbata kabul edildiği tak- 'dirde, esas itibarile mahkümun affi tensip edilmiş olacaktır. dedi. Reye konan mazbata kabul edildi ve Abdüssumedin cezası bu suretle affedilmiş oldu. . BİR TAKRİR Bunu müteakıp Yozgat Mebusu Sır “rı İçözlin, Yozgat Asliye âzalığından tasfiyeye uğrıyan bir hâkim hakkım. daki takriri görüşüldü. Sırrı İçöz, tak ririni şöyle müdafaa etti: “— Dürüst bir hâkim olan bu zatın hiç olmazsa avukatlık yapabilmesi için şahsme münhasır olmak üzere bir kanun çıkarılmasını rica ederim., Fakat reye konan takrir kabul e. 63 NUMARALI OCAK Bundan sonra Yozgat Mebusu Bay Emin Dramanm Zonguldaktaki 68 numaralı ocağs taallük eden bir me. sele hakkında verdiği takrir görüşü, dü. © — Emin Draman, hükümetin 63 numa ralı ocağa vaz'iyet etmesinin sebeple rini öğrenemediğini, bu işin gayrimü badillerin malları için çıkarılan ka , “nunlara göre mi yapıldığını anlamak istediğini söyledi. Ve bu ocak hakkın. © da bir karar vermiş olan arzuhal en. © cilmeninden izahat istedi. © Bay Ziyaettin Karamürsel (İstan. © bul) encilmen namma Emin Dramana cevap verdi. Bay Cemal Akçın da dü. şündüklerini söyledi. Nihayet İktmat Vekâleti siyasi müsteşarı, bu ocağın hukuki va /e. tini anlatarak sahiplerinin ocağı ter. kettiğini ve o madeni işlertmekten © vazgeçmeleri fzerine hükümete inti. kal etmiş olduğunu, bunda hiçbir ka. ınsuzluk bulunmadığını söyledi. E. min Draman da misteşarm izaha - kendisini tatmin etmiş oldu - unu ilâve etti. YENİLEME BÜROLARI © İstanbul adliye binasınm yanması e teşkil olunan yenileme büro - Jarınm kaldırılması hakkımdaki ka Tâyihasiyle, Rumeli Demiryolları e nizamnamesinin ziya ve hasar eri Bir hâkim hakkında Meclise tak. rir veren B. Sırrı İçöz Salon Projesinden Doğan Münakaşa Mimarlar birliği kongresinde yolcu Salonu projesi-yüzünden bazı müna- kaşelar vldu.“Bir gok'mimarlar, jüri heyetinin raporunu niçin megretmedi. ğini sordular. Bir çokları, yeni bir proje hazırlanması işinin jüriye da- hil bir mimara verilmesine itiraz et. tiler. Gürültülü geçen kongreden sonra bu meselenin Iktısat Vekâletine de aksettiğini öğreniyoruz. Jtirazlarına İcevap alanıyan mimarlar birliği, /8- ziyeti Iktısat vekâletine de bildinriş- tir. Birlik idare heyeti azasından B. Zeki Sayar, dün bir muhârririmize bu mesele hakkmda şu izahatı ver - miştir: iki noktanm meydana Çi- karılmasını istiyoruz. Bunlardan biri müsabakaya sit jüri raporunun neş- ridir. Bütün müsabakalarda bu növi raporların neşri usuldendir. Hattâ bu raporun bir bülten halinde bastır'ıp projelerin teşhir edi'diği sergiye bile astiması İâzimgelirdi. Girenler, böylelikle projelerinin ne- âen seçildiğini ve kazanan projelerin tercih sebeplerini öğrenmiş olurlar - dr. İtiraz ettiğimiz ikinci nokta da jüri heyetinde bulunan bir mimarın esas projeyi yapmak hakkındaki teklifi kabul etmiş olmasıdır, Bu hal, mi mari müsabakaların usul ve kaidele- rine tamâmen aykırıdır. Çünkü jüri- lere iştirak eden azalarm her türlü menfaatlerden tamamile bitaraf kal- maları lâzımdır, Bu hareket, memle- ketimizde bir mimarlık teşekkül ve zümresi bulunduğunu inkâr etmek demektir, Nitekim, Jiman İşletmesi kendisinden evvel #üride bulunan di- ğer bir profesöre bu işi teklif etmiş. fakat menfi cevap almıştır. Liman idaresi, bu mlmarla bera - ber bir Türk mütehaasısının da çe- Tıştığını ileri sürüyor, Bunu münako- şaya meydan vermeden önce isimleri- le meydana çıkarması lâzım gelirdi.,. Meksikoda da Grev Var Meksiko, 7 (A.A) —On günden. beri süren petrol ve benzin amelesi grevi, memlekete birçok zarar ver. miştir. Nihayet hükümetin verdiği bir emirle işe başlıyan ameleler İhtilâfı bir hakem heyetine havale etmiye karar vermişlerdir. ——— 'nin tâdiline dair kanun lâyihası görü. şillerek mazbatalar aynen kabul e. TAN İstanbul - Moskova - Tahran Seyahat Notları (Raşı Yedinelde) kaldık. Yirmi dakika sonra ışıklar açıldı ve ondan beş dakika sonra valizlerim kapandı. Yalnız şunu söyliyeyim, Galiba komşumuz Sov- yetler İçin bir Türk pasaportunun bir “lese pase" kadar itibarı var. Çünkü yanımda bazı kâğıtlar oldu- Zu halde benden alınmadı, Halbu- ki Amerikalı bir yolcunun çanta - | sından çıkan seyahat broşürlerinin bile Sovyet hududundan içeri gir- mesine müsaade edilmedi. grkesten evvel işim bitti Şimdi otomobille, loş ir şehrin ortasından geçiyoruz. Mağmum gehreli, ağır gövdeli bi. nalar, temiz ve geniş caddelerin iki tarafında uyukluyor. Saat sa- bahın üçü... Sokaklar pek tenha. Yollarda görünen kaim paltolu iki üç kişi başını önüne eğmiş yürü. yor. Odesalr hâlâ içinde geçen baile- leri unutmamış, yoksa ben mi Ode- saya ayak bastığım basalı okudu- gum, işittiğim ihtilâl menkıbeleri- nİ, kan ,ateş ve dehşet günlerinin hikâyelerini hatırladım? Bana her şey biraz mağmum, biraz miked- | der geliyor. Geldiğimiz otel kocaman bir bi- na... İyi almanca konuşan bir kon- siyari, odam hazırlanmcaya kadar bir dakika holde oturmam söyle- di. Geniş parmaklıkları yaldızlı mer divenlerin tâ altma konmuş koltuk. lara oturduk, Voks teşkilâtınm mü. messili olduğunu söyliyen zat, uyku gözlerini örttüğü halde, benim oda- mm hazırlanması bekliyor. Odamm hazırlandığını gelip ha“ ber verdikleri zaman ondan ayrıl dım. Ertesi gün için gelip beni bu- lacağını söyledi. Geniş merdivenlerden çıktık, ge niş koridorlardan geçtik, sabah ol- mak Üzere. Otel uyuyor. Uyuyan otel öyle sessiz ki, insan kendini metrük bir sarayda zannediyor. ibah sast dokuzda aşağı lo. kantada o sübahi “Kahvaltı. sı ediyorlar, Ayni, otelde bulun- duğunu bildiğim Türk bayannmn oda numarasını siğem. Onu tele - fonla aradım. Şimdi beraberiz. Bu ar& bizi telfon çağırdıklarnı söylüyorlar. Konsolosumuz tele- fone etmiş. Moskovadaki sefareti- mizde bulunan babasının yanma Ziden genç yol arkadaşım konsolo.. saneye gidecekmiş. Konsolosumu. zun yolladıkları otomobille benim de gelmekliğimi istiyor. Beni da- yet ediyor, Esasen bu ziyareti yap- mak arzusunda olduğum için bu daveti bilyiik bir memnuniyetle ka bul ettim. Bir buçuk saat sonra gelen otomobille şehrin birtakım yollarından dolaşarak ve kabil ol- duğu kadar şehri görmeğe çabalı- yarak (o konsolosanemize (gittik. Konsolosane çok güzel bir bahçe içinde, Bina zevkle döşenmiş. Kon #olosumuz ve bayanının misafirper verliği bize İstanbuldan ve Ankara dan uzak olduğumuzu unutturu. yor. Hele seyahate çıktığımdan beri hasret olduğum Türk kahvesinin en lezizine kavuşmak başka bir onsolosumuzün çok nâzik ve zevk. K lütufkâr eşi bizi yemeğe alıkoymak istiyor. Hemen ben de bu samimi daveti kabul ediyorum. Voks'un mümessili olduğunu söyli, yen altm gözlüklü mihmandarım, beni otelde bulamaymea otomobille buraya gelmiş.Tren saat birde kalkr. yormuş. Saat on İkiye geliyormuş. Şehri dolaşmak lâzımmış... Bay konsolosla ve eşiyle veda- laştım. Şimdi bizi kapıda e bekliyen oto. mobile biniyoruz. Yağmur yağıyor. Yağan yağmura rağmen denizin karşısındaki kocaman şehir hiç te gece tahmin ve tasavvur ettiğim gibi mağmum değil, İnsanlar baş- Jarmı önlerine doğru eğik tutmu- yorlar ve hâlâ bin bir korkunç hâ- tıranm hayalile bitkin görünmüyor lar... Bilâkis herkes burada başmı dik tutarak neşeli, neşeli yürüyor. Ve şehrin içinde gecenin süküruü değil, tam bir büyük şehrin ateşli kaynayışı var. Fakat Odesayı din. yanın diğer büyük şehirlerinden ayıran şey, Odesa sokaklarında son modaya uygun surette giyinmiş in ce ve zarif kadınların bulunmaina» st, omuzları dik erkeklerin dolaş» İsanlit ve birlik kurulmuştur. Fakat İbunun temeli gerilik ve maziye bağ- İlerini dünyadan ayrı bir saha halin |de görmüyorlar, Bunun tamamile ak- BAŞMAKALEDEN MABAAT Ufuktaki Yeni Birlik propagandalara, politika manevrala- rma atılanlar, bir taraftan da buna medeniyeti tehdit eden bir teklike gö- zil ile bakanlar çoktu. 13 sene içinde İâfet ilga edildiği zaman, Av- Tupada her şeyi boş emperyâ- lizm ölçülerile ölçenler, derin bir gaf let içinde şöyle diigündüler: “Türki- ye yaman bir nüfuz ve kudret silâ- “gr ihr elden kaçırdı. Hilâfetin ilgası hâdisesi Üzerinden geçen zaman yalnız on Üç seneden İ- barettir, Öyle olduğu halde ufukta hiç umulmaz bir manzara belirmiştir. Bütlin dünya, gözleri kamaşmış bir halde, buna bakıyor: Türkiye ile Müs- lüman komşuları arasmda sıkı bir te- ılık istiyen kör taassup değildir. He- definde hiçbir nevi tecavüz emeli yok- tur, Bunun aksine olarak bütün bu memleketler gençleşmişler, asırlarca süren uykudan uyanmışlar ve biribir- lerile sırf sulh ve terakki yollarında | karşılaşmışlardır. Hepsinin müşterek emeli, kaybolan zamanı kazanmak, ye nilik mücadelesinden başka mücade- le tanımamak ve dünyanın sulh ve istikrarına müşterek bir set olmaktır. Bu tesanüdü duyan milletler, kendi- sine olarak Milletler Cemiyetinin bir- liği ve ahengi içine karışmakla ve bu birlik idealinin tekemmülüne ça- tışmakla sulh emellerinin en dürüst ve asil bir şekilde tahakkuk edebile- ceğine kani bulunuyorlar. Cenevrede tezahürler eçen gün Mısırm Milletler Ce- miyetine girmesi bu bakımdan dikkate değer tezahürlere vesile ol- inuştur. Cemiyet toplartığına relslik eden Doktor Tevfik Rüştü Aras, Ce 'müyetin hedefi bütün &lemö şamil ol- mak bulunduğunu "leri sürmüştür. Ts- veç Hariciye Nazırı, Mısrrm Cemiye- te girmesile bu alemşümullüğün ta - hakkukuna doğru mühim bir adım 2- tıldığını anlatmıştır. Ağuhan da de. miştir ki: “Bekiden Milletler Cemi- yetine yalnız bir nevi âlemin ve bir nevi medeniyetin mümessili gözü ile bakılıyordu. Türkiye, Irak, Afganis- tan ve şimdi de Mısır buraya karışın. ca, Cemiyet Garpla Şark arasında | müvazene kuracak Vâziyete gelmiş. tir, Biz, bir noktağa Ağahanm fikrinde değiliz. (Garp) ve (Şark) kelimeleri, sır£ coğrafi mâna haricinde kullanı Imca tarihin emperyalist devrelerine ait bir münasebet tarzının ifadesi o- tur. Bugün Şark ve Gatp diye bir far ka yer kalmanuştır. Garbi ilerleten hareketli amillerin hepsi, eskiğen Şark diye Oayrlan sahalarda derin Obir Kök tutmuştur. Ayni medeni kıymetlere dayanmak suretile arada tam bir hedef birliği kurul muştur, Jnsanlık nemma sulh ve an- laşma şeklinde dürüst hedefler bes- liyen her fert bu birliğin tam hazzı- nı duyacaktır. Şark misakı, Milletler Cemiyeti ide. alinin mevzif bir tezahürüdür. Sulh, yenilik ve terakki hedeflerinde birle- şen milletlerin, bu emelleri tecavüze karşı korumak maksadile kurdukları bir sulh ve insanlık blokudur, Eski Ts- lâm birliği fikrinin kara taassup dü şüncelerine dayanan halile bugün bir- takım genç müiletlerin terakki ve sulh üzerine titremeleri arasındaki fark, her hakiki insanı sevindirecek bir manzaradır. İnsanlığın çok hayırlı bir istikamete doğru Yol aldığına bun. dan güzel bir ölçü olamaz, Ahmet Emin YALMAN | Kırım Sahillerirde Portakal Bahçeleri Rusya, Hazar denizi ve Kırım sahil mıntakasmda geniş portakal bahçe- leri vülende getirmek üzere Kaliforni-- yadan yüz bin narenciye fidanı satın almıştır. Polonyanın Bir Kararı Polonya hükümeti, buğday, arpa, Tes'it (Başı 1 ncide) 6 — İsdel müerimin mukavelena. mesi, 7 — Müzahereti adliye mukavelena mesi, 8 — Telefon ve telgraf anlaşması 9 — Havai seyrisefer mukavelesi, 10 — İkamet mukavelesi, birer bi. rer imzalandı. Bu munhede ve mukavelelerin mü. zakere ve tanzimi esnasında iki taraf heyetlerinin göstermiş oldukları fa. aliyet ve gayretleri sitayişle, Şahin şah Hazretlerinin alâkalarını da şük. ranla yağetmeyi vazife bilirim. Bu de Za hukuki bağlarla tarsin edilmiş olan İran ve Türk dostluğu hakiki mâna. snr almış bulunuyor. Bu mukavele. lerin kabulünü Büyük Meclisten rica ederken iki devlet reisi arasındaki şahsi ve sıkı dostluğu saygı e selim larım.,, İKİ BÜYÜK ŞEFİN DERİN DOSTLUĞU Bay Saraçoğlundan #onra kürsü » ye Bay Halil Menteş geldi. Hatip; i- pi büyük Şef arasıyda Daşlıyan, bü 'ük sevgi ve samimiyetin iki mille - tin bütün köylerine kadar yayılma» sile aldığı büyük inkişafı anlattı ve şunları söyledi: — Iran, bizimle bütün Asya Âlemi nin ortasında bir köprü vazifesini görmektedir. İki Büyük Şef arasın. daki samimiyet ve muhabbetin bü- yüklüğü nisbetinde, inkilâp yolun - daki bü yaklaşma ve kaynaşmalar, teokratik ve skolastik bağlarla me- deni savaşta hareket imkânmı kay betmiş olan bir âlimin rönesansı ile netice verecektir. Ve rönesansmı tesri edecektir. Bence İran ve Türk dostluğunun bilhassa inkılâp esas » YILDIRIMLA BİR ÖLÜM Söğüt, (TAN) — İlçemizde yağan yağmurlarla düşen yıldırımlar bazı kazalara sebep olmuştur. Çukurhizar köyünde ocak başmda çamaşır yıkamakta olan beş çocuklu Selime; bacadan inen'bir yıldırım isabetile ölmüstür. Antep Su Tesisatı Deçosu Gaziantep, (TAN) —Türktepe mev | kiinde inşasına başlanan su tesisatı 1600 ton su alacaktır. İnşaat başmü- hendis B, Müfit tarafından idare edil- mektedir. Tam tesisatın ikincikânun- da biteceği anlaşılmaktadır. Amerikada Grevler Hâlâ Bitmedi Şikago, 7 (A.A) — Amerika grev. cileri Bay Roozevelt'e bir telgraf çe, kerek yardım istemişlerdir. Dün Republic Stesl fabrikalarda grevcilerle, fabrikaya girmek istiyen ameleler arasında çarpışmalar olmuş yüz el kadar silâh atılmıştır. Bir polis memuru yaralanmıştır. Fakat işçiler, Türk - İran Dostluğu Edildi fil son ilin muhavelel* rin müzakeresini idare edef B. Cemal Hüsnü larında birleşmesinin büyük ve # mil mânası budur. (Bravo 4 Bundan sonra maddelere ve hepsi ittifakla kabul edildi. TAKRİR Bu sırada birkaç mebusuüf” imgssile verilen ve Türk meclis selâm ve muhabbetlerini İran şi Hsine bildirilmesini teklif edef tir okunarak alkışla tasvip olund” Takrir şudur; “Hükümetimizle Iran devleti » nişahisi arasında akdedilen muki' lelerin meolisimizce kabulü Le İran devleti meclisine Türk me nin selâm ve muhabbetlerinin if kamı riyasetince bildirilmesini ederiz.,, Filistinde Tavuk ve Yumurta Gümrüğü Filistin hükümeti yerli tavuk © yumurtaları korumak maksadile z rük tarifesinde mühim bazı değişik ler yapmıştır: N 1) — Tavuk başından alnmaki olan 3 milim. (Filletin firasının bind? biri) gümrük resmi 25 milime Gk” rilmıştır, 2) — Yumurtanın adedinden #19 makta olan 0,2 milim gümrük aylara göre değiştirilmiş ve: Şubat — Haziran ayları için milim, Temmuz, 2 incikânum ayları W 0,2 milim yapılmıştır. Ispanya hükümeti de yumurta halât resmini 100 kilodan 10 5” pesetadan 5 altm pesetaya indiri” tir, Doçentler İçin Zan Lâyihası Ankara, 7 (TAN) — doçentleri hakkında maarif tinin hazırladığı maaş zamm! sı bugünlerde mecliste görüş tir, Kadro on kişiliktir. İardir. Ford müessesesi grevelleri 1 tekrar işe başlamiya karar VE Uy üleci” grevcilerin nöbetçi hattın yararak fabrikaya girmiye muvaffak olmuş. DiK FEVKALADE 2 vet ——— lerdir, EM KAT TENZİLATLI Aylık Kartlarımızın Ikinci tertibi de 11 Hazirandan itibaren geçecektir. İstifade etmek İstiyenlerin Galatada Fermenecil re Merkezine veya Köprü Istanbul ciheti enspektörlük dairesine Askeri Fabrikalar Umum Müdürlüğü SATINALMA KOMİSYONU İLANLARI 60000 metre Hartuçluk Ham ipek Tahmin edilen bedeli 48000 lira olan yukarıda miktarı yazıl! hami ipek kumaş Askeri Fabrikalar Umum Müdürlüğü Setımalma yonunca 24-6.937 Perşembe günü saat 16 da kapalı Kumaş, w Hartuç! Komi3 “ ir, zarfla ihale edilecek Şartname 2 lira 25 kuruş mukabilinde Komisyondan verilir. Taliplerin “a, vakkat teminat olan 3375 lirayı havi teklif mektuplarını saat 15e kadar Komisyona vermeleri ve kendilerinin de 2490sa; yulaf ve unlarının ihracını husus! mü saâdeve tâbi tutmustur. 2 ve 3 maddelerindeki veseikle mezkür gün ve saatte komisyona alama ONAN kanunu? er mürac”