21 Mayıs 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10

e 0 | Millet Meclisinde Münakaşalar Dün inhisarlar bütçesi konuşulurken Masrafın çokluğu üzerinde duruldu Ankara; 20 (Tan muhabirinden) — Millet Meclisi, bugün B. Refet Canıte- zin reisliğinde toplandı. Düyunu U - mumiye 936 mali yılı bütçesine mun zam tahsisat konulmasına dair olan kanun projesi kabul edildikten sonra inh_isarlar umum müdürlüğü 937 büt- çesinin müzakeresine geçildi. B, Ziya Gevher Etili hükümetin teklifile büt çe encümeninin kabul ettiği tâhsisat arasında 200 küsur bin liralık bir fazlalık olduğunu söyledi ve bunun Bebebini sordu. — - vBütçe encümeni namma B. Raif (Karadeniz, inhisar - maddelerinin “Batışmın arttığını stokların azaldığnıı bu stokları yerine koyabilmek için a- tölyelerde, tuzlalarda imalâtı biraz daha artırmak lâzım geldiğini, bunun için de ayrıca memur kullanılacağını söyledi ve satış merkezleri çoğaltıla. cağından memur sayısınım da arttırıl- dığı cevabını verdi. B. Kemal Kusun sordu: “— Bu teşkilâtı bütçe encümeni mi yapar?,, : B. Raif Karadeniz şöyle dedi: “— İnhisarlarda çalışmakta olan. lar kâmilen ücretlidir. Her sene büt- çe kanunile bunların kadroları tesbit olunur. 936 senesinde inhisarlarda ça lışan memurların sayısı 5230 du. Bu sene 5310 dur. Aradaki farktan do layı tahsisatı hükümetin teklifinden ayrı olarak değiştirmiş bulunuyoruz Diğer taraftan hükümet bu bütçeyi tetkik ettiği zaman ancak 6-7 aylık satış miktarlarını ele alabilmişti. En- cüînen bütçeyi müzakereye başla dığı zaman inhisar idaresinin 11 ay- lik vaziyetini elde bulunduruyordu. Bu hesaba göre varidat kalemlerin - de ayrıca artırılmaları yapılmıştır. Binaenaleyh bu tahsisat fazlalığı icap etttiren miktarı, hükümetin teklifin- den fazla olarak encümen ona göre *tesbit etmiştir.,, Masraf Varidatın Yüzde n 17 sinden Fazla? Afyon mebusu B. Berç Türker, in. hisarmım 45 milyon lira varidatma kar- gı 7 milyon 800 bin lira masraf tah- Bisatı verildiğini, buna göre gelirin yüzde-17 si nisbetinde masraf yapıl- dığmı söyledi ve şunları ilâve etti: “—. Bütçe encümeni bu masrafı boyuna kapatmak yoluna mı gidiyor? (Yoksa tahdit ve tenzile imkân mı gör müyor? Demek istiyorum ki, inhisar. lada masraf yüzde 10-12 yi tecavüz etmemelidir, halbuki burada yüzde 17 yi aşmıştır. Bünun için malümat verebilirler mi?,, B. Raif Karadeniz, varidat çoğal madıkça masrafm çoğaltılmıyacağı - | ©7 nın prensip olduğunu söyledi. Bu memleketin, inhisarlar gelirinin artması için her türlü fedakârlığa katlandığını, hattâ bunun yiyecek, i- çecek üzerine konulmuş bir vergi ol- duğunu söyliyen B. Ziya Gevher Etili, înhısarlarda görülen varidat fazlalı - Bmın birtakım masraflarla giderilme- mesini söyledi ve dedi ki: “— Evvelâ stoku yapalım, memu- ru sonra alalım.., İnhisarların güzel mamulâtı kar - şısında piyasadaki kötü içkilere işa- ret eden B. Ziya Gevher: “— Hükümet mademki inhisar ya- pıyor. Acaba hepsini birleştirerek bü tün bu mamulâtı kendisi sayıp vari datmı çoğaltamaz mı? : Geçenlerde lâzım oldu. Küçük bir sişe konyak aldım. Satıcıdan istedim. Tabil inhisar konyağından başka bir &îy aklımdan geçmezdi. Adam verdi. Pis, murdar, bulanık, hattâ etiketleri bile ele almmıyacak kadar kötü bir şey. Üzerine baktım. Sun'i Eskişehir konyağı. Ne demektir bu? Bu mem- leket ki bu kadar güzel mahsul verir, Büurada sun'i konyak ne demektir? Bunun önüne geçmek acaba müm kün değil midir? Bunlara müsaade etmek, bilmiyorum amma, meselâ ra kı gibi derecesi fevkalâde yüksek olan bazı içkileri memleketin umumi sıh- hati için indirmek ve hepsini tevhit ederek biraz daha halkımızım sıhhati ni düşünmek imkânı yok mudur ve memleketin sihhati acaba bunu icap ettirmiyor mu? Bunu hiç Vekili muh teremimiz düşündüler mi? Yüksek Dereceli İçkiler ve Kolonya ; > B. Ziya Gevher daha hararetle dı vam etti: “— Sonra içimizde birçok doktor : Köylüye Ucuz Tütün Kütahya Ankara, 20 (Tan muhabirin- - den) — Millet Meclisinin bu- günkü toplantısmda inhisarlar bütçesi konuşulurken Kütahya b B. Hacı Mehmet Soner, söz almış, köylü tütününün nim- takavi olmaktan çıkarılarak bü- tün Türkiyede satılmasını, köy- lüye ucuz sigara verilmesini ve bir mıntakaya mahsus köylü si- garasmıalarak, diğer mıntaka - lara geçen köylülere kaçakçı mu amelesi yapılmasını samimi bul- madığını söylemiştir. Bu müna . sebetle B. Ali Rana Tarhan ile B. Hacı Mehmet arasında şu mü nakaşa olmuştur: Vekil: İnhisarlar Vekilile -Arasında Münakaşa Mebusu Affedersiniz, kelime ağır - te- lâkki olunabilir. Ne vekâletin vekili, ne hiçbir memuru samimi yete muhalif hareket etmezler. Köylü, nasıl mevcut ahkâma Ti- ayete mecbursa, memurlar da mevzuatı tatbike mecburdurlar. Herkes kendi vazifesini yapıyor. Bu vazifeyi yapmakta hepimiz de samimiyiz.,, B. Mehmet Suner: «— Rica ederim, tütün üze - rinde yapılan bu muamele doğ- ru bir şey midir?,, Vekil: “— Kanun böyle emrediyor.,, B. Mehmet Suner: “— Kanun böyle demedi.,, “— Muhterem — arkadaş samimiyet kelimesi üzerine tek- rar tekrar avdet ettikleri için rahatsiz ettim. Bundan sonra müzakeratın ki fayeti hakkında verilen takrir kabul edildi. Meclis, yarın topla- nacaktır. arkadiaşlarımız var. Şimdiye kadar bundan hiç bahsetmediler. Bu ka - dar yüksek dereceli içkileri halkımı zın içmesine nasıl müsaade ediyor - lar? Sonra arkadaşlar, kolonya zan nederim ki, rakıdan, şaraptan daha çok mühimdir. 300 kuruşa, 400 ku- ruşa alıyoruz. Kolonya temizlik i- çin lâzımdır. yolda lâzımdır, kırda lâzımdır, dağda--lâzımdır, zengine, fakire Jâzımdır. Lâzımdır, lâzımdır. Bu kadar lüzumlu olan madde, daha çok ucuza yapılmak imkânı varken 400 kuruşa nasıl olur? Bunun çares acaba şimdiye kadar düşünülmüş mü dür. Ve ne gibi tedbir almmıştır?,, Yine Masraf Fazlalığı , Meselesi B. Ziya Gevherden sonra, masraf- larm yüzde 18 i bulduğunu. bunun doğru olmadığını sövliyen B. Ahmet Ihsan Tokgöz de dedi ki: “.—. Ben tetkik ettim. Dünyanm hiçbir yerinde inhisar idarelerinin masrafı vüzde ön besten vüukart çık- maryor. Bizde ise yüzde 18 Üç çeyrek Evet, hizmetleri coktur. İyi şevler cıkarıyorlar. Bu noktada nazarıdik - katlerini celbederim. Cömertlikten bi raz daha vaz geçsinler de dünvanım inhisarda takip edilen bareminden avrılmasımlar.,, Tahsisat Ne Zaman Konuldu? Bütçe encümeninin koyduğu tahsi satm hükümetin projesinin görüşül- mesi sırasında yapılan bir teklifle ko nulduğunu encümen namına söyli - yen B. Raif Karadeniz dedi ki: “— Diğer taraftan bir noktayı da- ha arzetmek istiyorum. Buyurdular ki, niçin masraf artıyor? Çok satış olduğu için çok masraf yapmak lâzımdır. Meselâ tütünde, a- tölyelerin miktarmı artırmak icap eder. Bunların miktarı artınca da 0- rada bulunacak memurlara ihtiyaç vardır. Onun için masraf artıyor. Şark mmtakasında havalar müsait gitmedi. Bu yüzden tuzlardan tuz is tihsalâtı yapılamadı. Yapılamayınca da Şark mmtakasına bu sefer, daha uzak tuzlardan tuz sevketmek zarure ti hâsıl oldu. Ve bu yüzden masraf yapmak lâzımgeldi. İnhisarlara Teşekkür Izmirin müstakil saylavı Bay Hüs- nü Kitapçı inhisar imalâtının çoğal- masının bu kadar fazla memur kul- lanılmasını icap ettireceğini, niha - yet inhisarların toptancı olduğunu ve: « — Varidat çoğaldı diye sarf im. kânları bulmak doğru değildir. O va- ridatı bütçeye kâr olarak kaydetmeli yiz.. İnhisar idaresine bu vesile ile de teşekktir edecektim. Çünkü inhisar i- daresi, hakikaten tasarrufu kendisine şiar edinmiştir. — Varidatta görülen yüksekliklere karşı masrafı artırma- mış, bilâkis aynen muhafaza etmiş - $ tir. Ve hattâ fedakârlık dahi yapmış- . tır. Nasılsa bütçe encümeni buna dik kat etmemiştir.,, Bir Misal Bay Ziya Gevher Etili söz aldı ve: « . Geçenlerde bir şarap aldım, de. di, Bakkal fenadır almayın dedi. İn- hisar şarabı biliyorsunuz ki, son za- manlarda çok aranılan ve bir Avru- pa sofra şarabından daha kuvvetli bir maldır. Geldim, Vekil arkadaşıma söy toplattı. Ve yerine yenilerini göndert- ti. Bu kadar itina eden bir Vekilin bütçesinde masraflarda hassas olaca- ğma kaniim. Kendisinin getirmediği birşeyi bütçe enclimeninin bütçeye koymasma razı değilim, Eğer Bay Ra na, 3 . 4 ay içinde “vaziyet böyle ol- du” derlerse asla hayret etmem. Çün- kü metotla ça-an bir müessese ve bir insan böyle birşey getirmez. Bay Rana da bunu getirmez. (Gülüşme- ler). Çünkü onun plânları bir aylık, iki aylık, üç aylık değildir. Onun plânla- rı, 5, 10 senelik plânlardır. İnhisarlar Vekili İzahat Veriyor Bütün mütalealara Gümrük ve İn- hisarlar Vekili Bay Rana Tarhan şun ları söyledi: « . Bazı arkadaşlar inhisar mas- rafmın yüzde nisbetini söyliyerek çokluğundan bahsettiler, Şunu arzet- mek isterim ki, masraf isletme mas- rafından ibaret değildir. Bunun için- de inşaata ayrılmış yüz binlerce Vi- ralar vardır. Bunlar içinde kanunun inhisarlara tahmil ettiği vazifeleri yapmak için meselâ ekilen tütünleri yazmak ve kontrol etmek için gene yüz binlerce liralar vardır. Tütünün ıslahı için de alman tedbirlere karsi konulmuş masraflar vardır. Bunlar çıkarıldıktan sonra — işletmeye kO - nan para ancak işletme parast adde- dilmektedir. Bunun için masrafın pa- rasının hepsini işletme parası addet- mek, muhakeme yürütmek doğru ola- Maz.,, Bay Rana, bundan sonra, geçen S€- neye nazaran memur adedinde yüzde 30, masrafta da yüzde 20 tenzilât ol- duğunu söyledi ve dedi ki: “ —.Bütçe encümeni, bu sene hâsıl olan memur ihtiyacı karsısında kad- ronun artırılmasını haklı buldu. Ha- kikati gördü. Cok rica ederim. Bü- yük Meclis, hakikate uyan bu artır- mayı diriğ buyurmasın. Suni ve Tabit Konyak Meselesi Sun'f konyak için vâki şikâyetler yerindedir. Bir seneden beri tabif kon yak piyasaya çıkarılmıstır.,, Kolonya ve İnhisarlar Vekil rakıların derecesine temas etti ve: - “ — İspirto, dedi, Bir inhisar olmakla beraber, hükümet, varidati ü âç Ha TAN ledim. Derhal o sarapları piyasadan J 21-5.937 yî BAŞMAKALEDEN MABAAT A Dedik, B Demekte Lâzım (Başı 1 incide) Bu gayeye doğru gitmek için mem- lekette fabrikalarım kudreti ve vası- taları haricinde birtakım içtimai te- şekküller ve müesseselere ihtiyaç var- dır. Almanların bir sözü var: “A deyin- ce B de diyebilmeli,,derler, Sanayi ha- yatma girdikten sonra bunları mey- dana getiremezsek mükemmele doğru inkişafm icap ettirdiği elâstikiyeti te- min edemeyiz. İşimiz yarım kalır. Diyelim ki, amele içinde ustalar ye- tişmiye başladı. Bunlardan bir usta Üç veya dört acemi amelenin işini gö- rüyor. Fabrikanın verimli bir surette çalışması için ameleyi gittikçe azalt- mak ve maliyeti indirmek lâzım... Bundan fabrika da istifade edecek,ilk ihtiyaç eşyasını ucuza tedarik ede“ cek müstehlikler de... fakat bunu ya- parken açığa amele çıkarmak lâzım... Bir milli fabrika için bunu yapmak güç gelir. Fazla ameleyi çıkarırsa Sse- falet uyandıracak, fakat çıkarmazsa rasyonel işleyiş şartlarına göre inki- şaf edemiyecek... Düzenli dahili Memlekette kol kuvvetine ihti - yaç var. Açıkta kimse kalmaz, mutlaka iş bulur. Fakat açıkta ka- lan ameleye yeni bir iş bulmıya tavas- sut edecek müesseseler ve birdenbire yeni iktısadi yollara giren bir memle- ket için zaruri olan muvakkat ve de- vamlı dahili muhacerete düzen vere- cek teşekküller yok. İşsiz kalacaklara muvakkat bir za- man bakmak ve bunları yeni sahala- ra yerleştirmek için vücude getirile- cek teşekküller, milli sanayiimiz ba- kımından mutlaka verimli bir teşeb- büs olur. Bu sayede meslek işçisi mey dana çıkar ve istihsal hayatrmızım muhtaç olduğu elâstikiyet temin edi- l # et İşçi ve arkadaşı “*“”e'kinci nokta, işçi ile makine a-' rasındaki münasebeti kur- maktır. Bugün pahalı pahalı makine- leri ister istemez acemi ellere veriyo- ruz. Bunlar ancak makineyi az, çok işletmeyi biliyor. Makinenin nasıl iş- lediğini, nasıl bakılması lâzım geldi- ğini bilmiyorlar ve hergünkü dilsiz arkadaşları olan makineyi sevmiyor- lar. En iyi unsurlar gırak olarak itina ile yetişecek olanlardır. Bugün her fabrika az, çok çırak yetiştirmiye ça- lışıyor. Fakat bu iş henüz memleket sanaylin bir meselesi halinde umumi ölçüde ele almmamıştır. Bu sahada O|ilkmekteple iş beraberliği halinde çok esaslı bir harekete ihtiyaç vardır. Sönra İşCİ unsurunu yetiştirmek işi biraz da psikoloji Jâboratuarı işidir. Sanayi işçilerimizi yetiştirmek mesele sinde bir psikoloji lâboratuarmın son sistem araştırma usullerinden istifa- de edecek olursak işlerimizi tesadü- fe göre yürümekten kurtarırız. Dünyanın en tanımmış mütehas- sıslarından birinin idaresi altında Üniversitede kurulmak üzere olan psikoloji — tecrübe lâboratuarı bu sahada çok mühim rehberlik va- zifeleri görebilir. Ahmet Emin YALMAN Edirne Hattında (Başı 1 incide) masraf ediyorlardı. İki sene evvel her iki taraf bu masraftan kurtulma- yı ve Milletler Cemiyeti komiserliği- le bürosunu lâğvetmeyi kararlaştır - dılar.- Karar derhal tatbik edildi. F'a- kat bunun yerine geçecek sistem mu ıllâkta kaldı, Bir müddettenberi şehrimizde hü- kümetimizin murahhaslarile Yunan beyeti arasında bu mesele hakkmda m_üzakereler devam ediyordu. Dün öğleden sonra yapılan toplantıda ihti lâflı noktalarm çoğu halledilmiştir. -| Cumartesi sabahı yapılacak içtimada kat'i bir anlaşmaya varılacağı ümit ediliyor. da icabında feda etmeyi göze almak şartiyle, en şiddetli alkollü müski - mtt?n en hafif alkollü müskirata git meyi esas itibarile kabul etmiştir. Şa rap satışı artıyor. Kolonyayı inhisa. dr;( ;Imayı şimdiye kadar düşünme - 2004 Deli : Arasında Bir Facia " (Başı 1 incide) ,| bancasına sarılmış ve Osman Ratibin üzerine tam yedi kurşun boşaltmıştır. Kurşunlardan birisi Osmanın bel ke- miğinden girmiş, karnmdan çıkmış - tır. Diğer iki kurşun da iki kekırı- na rastlamış ve birisi içinde kalmış- tır. Osman Ratip belkemiğinden gi - ren kurşunun tesirile oracıkta der - hal ölmüştür. Cesedi şimdi Morgda- dır. ç Katille maktul biribirlerini tanımıyorlar Dün bazı gazeteler katille maktu - lün aralarında bir kavga çıktığını yazdılar, Halbuki Osman Ratip Arna- vut Hüseyinle gimdiye kadar hiç ko- nuşmamıştır. Fakat Arnavut Hüse - yin hastalığı dolayısile Osman Ra - tibin kendisile alay ettiğini bir sabit fikir haline koymuştur. Osman Ra- tip öksürürken Hüseyin suratını ga- rip ve korkunç bir şekilde buruştu- rarak : * — Bak.. gene bana öksürdü, de- miş. Evvelki gün de Osman Ratip yeni yapılan kaldırımdan geçerken Hüseyin birdenbire cebindeki taban- casını çekmiş ve müthiş bir sinir az- ginliğiyle haykırmış : — Vay!.. demek benim yaptığım kaldırımları da beğenmiyor hâ.. O - nun için yere bakıyor, demiş, ve son- ra da tetiğe asılmıştır. | Tabibi adli Enver Karan katili de muayene etmiş ve cezaf ehliyeti haiz olmadığı hakkındaki raporunu müdde iumumiliğe vermiştir. Arnavut Hüseyin, dün ilk sorgu - sunda, Osman Ratibe sıktığı yedi pat lar tabancayı hastane civarımdaki ça- yırda bulduğunu söylemistir. Hastanenin bahcesi çok geniş, ve etrafı yalnız telörgülerle çevrilmistir. Elde edilen tabanca tetkik edilin- ce paslı olduğu görülmüştür. Fakat kurşunlar pırıl pırıl ve yenidir. Tah- kikata göre Arnavut Hüseyin tedarik ettiği bu tabancayı toprağa gömer, öyle saklarmış. Fakat kurşunlart ce- binde taşıdığı ve Sakladığı anfaşıl - maktadır. —« Katil Arnayut Hüseyin : — Ben kurşunları şişe içinde top- rağa gömüyordum. Onun için küflen medi demektedir. Bakırköy Jandarma kumandanı ve Müddeiumumi Übeyd dün tabanca ve kurgunların hastaneye nasıl girdi- ğini tetkik etmişlerdir. Hastanenin inzibatı ne halde? Bundan altı ay evvel de hastanede gene - bir cinayet Olmuş, bir de- li, arkadaşmın başını bir kürek dar- besile ikiye bölerek öldürmüştü. Bir ay kadar evvel de bir hasta apdest- Emektar Jîmnas’rîlğfğ. Hocamız 7 B. Faiğin Çok — Hazin Bir Cevabi ) Ankara, 20 (Tan muhabirif” 19 Mayıs münasebetile Ankarâ b tanbul radyolarında konf! M'A* meleri için spor ve gençlik M ları üzerinde salâhiyetle K M cek zevata B. Şükrü Kaya * ga mektuplar gönderilmişti. üf Galatasaraym-caki jimnastik (Ğ limi Bay Faik te memlekete SOf Yıyı genci yetiştirmiş emektar bir g ve sporcu sıfatile İstanbul vti da bir konferans vermiye dâV” — lunmuştu. yi B. Faik, Matbuat Umum N” Xe ğüne gönderdiği bir mektuptâ ’_';9, ri görmediği için bu vazifeyi madığını söylemekte ve şü cümlelerle iztırabmı ifade dir: e #' “Parti Genel Sekreteri W Kayanm evime göndermek g bulundukları mektup, Kadıkö, H yönkurul başkanı tarafından j kundu. Tarumar ömrümün €© # yar bir saniyesini yışnrk&l;j bahtım ki, görmüyor bul ıl Gözlerimin nuru çoktanberi M Onun için Genel Sekreterin y nu yalnız dinledim ve inledim: yi H sporcuyu lütfen M dolayı B. Şükrü Kayaya Tul K 4 larımı sunar ve emirlerini Y'f' ,"'1 tirmekten beni alıkoyan görm gf liğimden dolayı bahtıma isyâf — şprarım, « ’ Saygılarımm kabulünü T8 — rim. İnsan Kurtaraf Köpeğin Vcılı;e*'- 1 ıİ Paris, 20 (TAN) — Bundüf y yıl önce tesis edilen meşhüf Bernard manastırının insan köpeklötinden birisi, bir çoctği dürmüştür. Malfimdür Ki bt " , ler karlar, araşında yolların! “ u ve bayılan !!y'şıahlan ki h”—* - maruftur. Ve şimdiye kadar Saint Bernard köpeği insan gist miş ve öldürmemiştir. Bu rin bir hayret uyandmnıîty hanede kazaen ölmüştür. Ge”’ıl hafta evvel hastane civann::;d t çen bir kadına hastalardan cavüz etmiştir. Jandarma 4 nr ve müddeilumumi? tahkikat İ y) ken bu hâdiseleri de gözününtü Nü maktadırlar. ğ Bakırköy hastanesinin günkü 'N ta mevcudu 2004 idi. _/ İ rüp anlayacakları ilân olunur. Istanbul dördüncü icra memurluğundan * ; İsmail, Ayşe ve Havva Sadiyenin tasarruflarında olup Emni , ğma birinci derecede ipotek olan ve tamamına ehlivukuf A (3440) lira kıymet takdir olunan Sarıgüzelde Çıkrıkçı Kemalettif d# lesinin Zülâli çeşme sokağında eski 1, 1 yeni 16, 16/1 numaralf :ıl | Sağ tarafı 2557 arkası 1915 sol tarafı 1918 numaralı mahaller MM ' Ve mahdut mezkür gayrimenkul caddeden itibaren 2 hane ve bir * 4 sonra gelmekte olup kapısı üzerinde 1 ve 2 numaralar bulunma iki evin satılmasıma karar verilmiştir. “J' #Evsafı: Üst yandaki 1 numaralı kısmm zemin katımda bahçe t ”n* mini kırmızı çini ve kırık malta döşeli koridor üzerinde altında ÖT 4 den girilir bodrumu havi tavanı gayrimevcut bir oda bir helâ Z€ mento :_mıtb&h sokak cihetinde karosimen antre üst katında bir â rinde birinde yük ve dolap ve camlı dolap bulunan iki oda bir belâ Ç W cuttur. 2 m_ıman.h kısım, bir numaralı kısmın ayni olup yalnız Mi tındaki koridor zemini çimento ve tavanları tamam ve bahçe 30 K fında demir parmaklık vardır. Diğerinde bahçe ciheti odasında M A maklık ve her'iki evde elektrik tesisatı vardır. Mezkür gayıduıeul'“lnıı g varları kâgir ve döşemeleri ahşap haricen sıvasızdır. Umum y/ 146 m2 olup bunun 99 m2 bina zemini kalanı bahçedir. Mezkür B& kul tapudaki kaydı mucibince tamamı... açık arttırmaya v M Arttırma peşindir. Arttırmaya iştirak edecek müşterilerin t hammenenin 96 7,5 nisbetinde pey akçesi veya milli bir bankâNif , gf nat mektubunu hâmil olmaları icap eder, Arttırma şartnam' tarihine m'üılşdlf cumartesi günü Dairede mahalli mahsusuna cektir. Birinci arttırması 5-7-937: tarihine müsadif pazartesi mizde saat 14 ten 16 ya kadar icra edilecek birinci arttırmada meti muhammenenin *6 75 ini bulduğu takdirde üstte bıraklIr , takdirde son arttırmanm teahhüdü baki kalmak üzere arttırm3 44 gün daha:temdit edilerek 20-7-937 tarihine müsadif Salı gün t 16 ya kadar Dairede yapılacak ikinci arttırma neticesinde en çok ÜY nm üstünde bırakılacaktır. 2004 numaralı İcra ve İflâs knnun“”::ıı mct maddesine tevfikan hakları tapu sicillerile sabit olmıyaan 1p0»’yf | caklarla diğer alğkadaranın ve irtifak hakkı sahiplerinin bu M ve hususile faiz ve masarife dair olan iddialarını ilân tarihindef "4 |4 20 gün zarfında evrakı müsbitelerile birlikte Dairemize bildirm zımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicillerile sabit olmıyanlar $? pi linin paylaşmasından hariç kalırlar. Müterakim vergi, tenviriy? zifiyeden ve dellâliyeden ibaret olan Belediye rüsumu ve Vakıf bedeli müzayededen tenzil olunur. 20 senelik vakıf icaresi tavizi 'teriye aittir. Daha fazla malümat almak istiyenlerin 934/2705 ? dosyada mevcut evrak ve mahallen haciz ve takdiri kıymet rap”” — (2881) : 'T y ' Kak N kaymtti RARA & K Yi AĞN üsatt K iall