ŞE İŞ Veee Ve EN << N-.6.gap TAN Gündelik Gazete BAŞMUHARRIRI t Emin YALMAN AN» b İKTİBASLAR a e) İspanya İşleri i Karşısında dahili harbin, beynermi- tesiri, günün en Meselelerinin başında geliyor. muhtelif devletlerin ta selerini büytük bir dik- *tmekte olan Fransa Ha» » dün, Alman sefiri Kont Miri ii i ğ İ | yisile zuhur etmiş hâdiseler mevzuuba- ii) yyiji “a suretle kadmlarm, ço - Wi; Mtiyaçların bir muhasa- hücumun faciasından kur emin etmiye çalışmakta - Ef f i 1 / iş iş İp Hil fi 1 bir mütalân di Ve ne de böyle bir hükü. mevcudiyetinin kabul 'unduğunu tazammun »6 olursa olsun, İn - Basyonalist bir İspanyol cut bulunduğunu fuen mu anlatır, İİ FEgf jr 4 TAPE. i Otomobil Kazası Bin bi * 18 (TANI ) — Evvelki Bein, obİl kazaar olmuştur. Şo- ya Maya ettiği otobüsü yı. A İehmet, arabayı kul- hay Pit 8 caddede iki kadı. Mata ## r. Muavin Mehmet kaç - Karaca sehirde Simi. - İgalışma sahaların- » | dan bazılarına nis- - |betle daha cömert “İvaziyette girmiş- İdi ürk Cilmhuriyeti, Türkiyede | yeni hayat henüz on dört yaşında... Memleket bu kısa devir. | de her sahada, hayatım her tara- fmda, en ileri hareketlerle yürüdü, endüstri hamleleri yaptı, bunları azami muvaffakıyetle başardı, Kül- tür sahasındaki inkılâplardan yüz- de yüz neticeler almdı. Sosyal ha» yat bakımından başarılan işlerin, şu kısacık devre ye nasıl sıkıştır dığma her kes hayret ediyor, Hu lâsa her şeyi yâp- tık, bir çok $€Y- lerde muvaffak olduk ve oluyoruz Yeni "Türkiyede güzel sanst haya- ti da, inkılâplar silselesi arasında bir dağ değilse bi- le, hatmi sayılır bir heybetindedir. Hattâ güzel sanat- lar hareketi, Diğer olmuştur. Bilhas- sa yeni Türk re- sim ve heykelciliği yüz ağırtıc, gö - İğüs: kabartıer bir tir Hatırlıyorüz ki bir zamanlar bazı kimseler arasın» da: “Türk resmi var roldır, yok mu .. mevzuu et rafmda münaka - şalar olmuş, mülâ» hazalar yürütül - müştü. Biz şimdi hiç (çekinmeden söyliyebiliriz ki Türk resmi var- dır ve bu varlık şahsiyetini isbat etmiştir. Güzel Sanatlar Akademisi pro. fesörlerinden Bay Leoport Levi bir münasebetle Türk resmi hak, kındaki kanaatlerini şöylece hülâ- sa etmişti: e «.- Türk resmi bugün başir ba. ıma bir kıymettir, O, artık çocuk. luk devresini çoktan aşmış ve ke- malini bulmuştur. Yarın içinde büyük ümitler vadediyor.» Kıymetli profesör doğru söylü- yor. Türk resmi hakikaten kemal İ yolunu bulmuştur ve ilerlemek - tedir. Sanatkârlarımızın bu me » sut ilerleyişleri, bizim kadar biz- İ den başkalarının da dikkat ve tak- dir hislerini çekmekten uzak kal. miyor, Moskovada, Bükreşte, Atinsda ve son günlerde Belgradda açılan sergilerde Türk resmine karşı gös- terilen alâka ve takdir, bu sahada hayli yol almış olduğumuza gü- #el bir delildir. Bu sergiler müna- sebetile bu memleketlere mensup gazetelerin neşriyatı çok hoşa gi- decek ve göğüs kabartacak şekil- dedir. Meselâ Atinadaki Türk re- sim sergisi münasebetile Yunan gazetelerinde resimlerimizden &i - tayişla ve bahseden yüz yirmi yedi makale çıkmıştır. #ngüterede pek meşhur Vik. İÜ tarya Albert müzesi iki defa üstüste mektupla Güzel Sa- nalar Akademisine müracaat © - derek 50 senelik Türk resim ser. gisinin kataloglarını istemiştir. Son on sene içinde İstanbulda üç büyük Atatürk heykeli yapıldı. Bunlardan ilki olan Sarayburnun- daki heykeli Kripel adi bir Ai- EĞ SANAT VARLIĞINI YÜRÜTMEK İÇİN DERİN ALÂKA VE YARDIM LÂZIM man, ikincisini, Taksimde Cümhu- riyet âbidesi olarak Italyalı hey» keltraş Kanonika ve son üçüncü" sünü de geçen devrede Yedek Su- bay Okulunda talebe bulunan, Gü- zel Sanstlar Akademisi heykelcilik hocası genç Türk heykeltraşı Hadi yaptı. Bu işten çok iyi anlıyan salâhi- Yet sahibi kimseler son heykeli di- ğerlerine nazaran daha fazla mu- vaffak bir eser olarak kabul edi yorlar, Bunun böyle olması tabii ve lâzımdı. Çünkü bu genç biz“ dendi, bu vatanın evlâtlarından bir fertti. Bu genç Atatürkü bizim gi- Di, hepimiz gibi görmüş, bizim gi- bi tanımış ve bizim gibi sevmişti. Ona ait duyguları bizimkilerden hiç farkir değildi. Duygu tarafın da muvaffak olduğunu herkes ko- laylıkla anlıyor. Sanat tarafındaki Mmuvaffakıyetini de bu işi bilenler söylüyorlar. Hâdi gibi daha bir- gok kudretli heykeltraşlarmız bü” lunduğunu hepimiz biliyoruz. ğ tavanın en büyük gazete lerinden biri olan Gazet del Popolo'nun ayda bir çıkan resimli ilâvesi son nüshularından birinde “Modern Türk Resmi" başlığı al- tında uzun ve etraflı bir makale ile birlikte tanmmış ressamlarmı: zın birkaç tablosunun U klişelerini neşretmiştitr. Gazete bu yazınında 'Türk res - minin olgunluğundan bahsetmekte ve Türk ressamlarının Garp mes lekdaşlarmdan hiç te geri olma - dıklarını tebarüz ettirmektedir. Bütün bunlar, bize gösteriyor ki, 'Türk resmi ve heykeli, bugün her bakımdan bir varlıktır, memleke- Atatürkün Sariybanmle ve Taksimdeki heykelleri tin ilerleyiş savaşma tam bir ahenk ve vuzuhla ayak uydurmuştur. Hariçte ve dahilde lehimizde bu kadar alâka uyandıran bu sanat şubemizi artık tam manasile hi - mâye etmek samanı gelmiş bulun- maktadır. Bu himaye genç Gsti. datlarımızın daha ziyade inkişafı. pa, medeniyet Alemine şaheserler hediye etmemize yardım edecektir. Bu himaye bütün memleket için çok vazih bir propaganda olacak- tır. Çünkü Unutulmamalıdır ki resim her dili konuşan ve okuyan ber insanm anlıyabileceği beyne- milel İsanla yazılmış bir kitaptır. Bütün bunları gözönünde tutan devlet bu işe lâyık olduğu ehem - miyeti vermekte büyük bir hassa- siyet göstermekte ve bütün icap- ları yerine getirmiye mümkün ol- duğu şekilde ça- uşmaktadır. Za. man geçtikçe da- ha bir çok geyler yapacağı muhak « kaktır. Bu cümleden ol. mak Üzere, Ata türkün e. mirlerile Dolma- bahçe saraymın veliaht (o dairesi isim! bir resim müzesi vücüde ge- tirilmesi için Gü- zel Sanatlar aka- demisine verilmiş - tir. Pek yakında burada ilk resim müzesi kurula - caktır. Bizim kanaati - nizce, alâkadar ve mutahassıs bir komisyonun dim temin ederek onların inkişafla- rın tacil etmek zamanı gelmiş bu- lunmaktadır. İşte © zaman Türk res- minden ve heyke- Ünden bizi pek fazla sevindirecek neticeler bekleye. biliriz, Fakat bu işte hükümetin yap- makta olduğu ve yapacağı yardım. larda asi bekle diğimiz neticeyi vermiye kâfi değildir. Biraz da münevver ve zengin halkım bu işe lâyık olduğu ehemmiyeti vermesi ve bununla yakından alâkadar ol- ması lâzimdır. e Türk ressam ve heykeltraşları, asıl bunu gördük. leri zaman en mesut günlerini ya- şıyacaklardır. Hülâsa Türk resmi beynelmilel bir kıymet halini almıştır. O bu - gün kükümet ve halk tarafından daha fezla himaye edilmiye hak kazanmış bulunmaktadır. RT Ul Gi Maaş Alamıyan Mülâzim Kaptanlar İmzaları matbaamızda mahfuz, mü lâzım kaptanlardan şu mektubu al. dık: “.- Yüksek deniz ticaret mektebi- nin 934.935 senesi mezunuyuz. Bun - dan bir müddet evvel, askerlik hizme timizi yapmak Üzere çağırıldık, Hiz - metimizi bitirerek, tekrar eski vazife mizin başına avdet etmek istediğimiz zaman garip bir muamele karşısında kaldık: 3 Mayısta, liman İdaresine müracaat eden 24 arkadaşımızdan bir kısmı Akay idaresi, diğer bir kısmı Şirketi Hayriye emrine verildi. Geri- ye kalan arkadaşları da Liman idare- »i Denizyollarına gönderdi. Bu sefer Denizyolları idaresi; ken- di emrine verilen mülâzim kaptan arkadaşlarımız için kadrosunda yer olmadığın: ileri sürerek, listeyi tek - rar liman idaresine iade etti. Liman idaresi, şimdi İktisat Ve - kâletine bizim hakkımızda yapılacak muameleyi soruyor. İstanbulla Ankara arasında mun » tazam telefon servisi varken bizim müracaatımızın neden dolayı uzun muhabere yollarma dökülerek gecik tirildiğini anlıyamıyoruz. On beş gündenberi, bu yüzden ma- aş alamamktayız. Hepimiz de yüksek tahsil görmüş gençleriz. Mesleğimizde çalışmak ar susu olmasa,birer birer dağılıp ken- dimize başka sahalarda iş bulabili - riz. Hakkımızda şeri ve âdilâne bir karar verilmesi alâkadarlarm nazar dikkatini celbetmenizi rica eoğriz.” . Affedilen Vergiler Gemlikteki okuyucularımızdan mi teaddit imza ile aldığımız bir mektup ta deniliyor kl; “— Yurtta iskân edilen mühacir - Bir Prens Aşk İçin Hakkından Vazgeçiyor Stockholm'den alman haberlere göre, İsveç kral #ilesinden genç bir prens, sevdiği kadınla evlene - bilmek için, tahtındaki ve hanedan. daki haklarından vazgeçmektedi Bununla, şimdi 80 yaşında bulu » nan yaşlı kral Gustave, beginci de. fa olmak üzere ailesinden hir gen- ein tahttaki haklarından aşk y zünden vazgeçmesile karşılaşıyor. Hem bu seferki şahsiyet kralın ye» geni, evvelki sene bir otomobil ka“ zasmda ölen Belçika kraliçesi As- tride'in kardeşi Prens Charles gibi mühim bir kimsedir. Prensin sevdiği kadın, İsveç &- sil ailelerinden birine mensuptur, Von Rosen adlı güzel bir kontes. tir. Kontes, 28 yaşında bulunan Prens Charles'dan 7 yaş daha bü- yüktür ve üç çocuğu vardır. Buna rağmen, ancak yirmi yaşlarmân gö rünen bu güzel kadın, ayni zaman da şimdiki Prusya Başveklli Gene- ral Goering'in eski karısının yeğeni, dir ki, bu münasebetle Prens Charles, şimdi, General Goering'e de uzaktan akraba olacaktır. Dolaşan rivayetlere göre, artık bu gibi vakalara alışmış olan İsveç kralı Gustave, Prens Cherles'in bu kararını öğrendiği zaman, ancak gülmekle iktifa etmiş. ANTEPTE ÇOCUK BALOSU Gazlantep, (Tan) — Halkevi se lonlarında Çocuk Esirgeme Kurumu menfaatine bir çocuk balosu veril « miştir, Pek parlak olan baloda da - vetliler ve sevimli yavrular saat 12 ye kadar neşeli vakit geçirmişlerdir. Çocukların dansları, oyunları çok beğenilmiş ve alkışlakmıştır. Yapı - lan gürbüz çocuk müsabakasında birinciliği bir yaşındaki Oral kazan- mıştır. Balıkesir Halkevinde İbnirrefik Gecesi Balıkesir, (TAN) — Halkevi, ti- yatro müellifi üstat merhum İbni Refik Ahmet Nuri için bir gece ter tip etmiştir. 22 mayıs gecesi Üstat» ların Sekizinci piyesi temsil edilecek, ayrıca eserlerinden bahsolunacaktır. Temsil kolu, “Baba” piyesini tem- sil için de hazırlıklara başlamıştır. Milâsta Yıldırım Bir Atı Öldürdü Milâs, (TAN) — Çenik köyünde yağmur yağarken düşen yıldırım, bir atı öldürmüştür. Selimiye nahiyesinde de İsmaile İait bir boğa azmış, ahırdan kaçarak İsokakta rastgeldiğine saldırmıştır. Bu arada bir erkekle iki kadın yara lanmıştır. Çarşambalılar Bafrada Bafra, (TAN) — Halkevimiz ta- rafından yapılmış olan ziyareti iade maksadile, Çarşanba halkevinden o tuz kişilik bir kafile buraya gelmiş, ve bir gece kaldıktan sonra dönmüş, tür. Çarşambalılar burada “Kahra- man" piyesi ile “Zoraki Tabip" ko- medisini muvaffakiyetle temsil etmiş lerdir. İki ev sporcuları arasında ya- pılan voleybol müsabakasını Çar. şambalılar kazanmışlardır. — lere emvali metrukeden tahsis edile « dek evlerin 931 senesine kadar olan bakaya vergilerinin yüzde otuzu de » faten verildiği takdirde geri kalan İ70 şi terkin ve affedilecektir. Ha'bu- ki, Gemlikte bakayanm $6 30 unu ve ren mühacirlerin bakiye vergileri ter kin edilerek ellerine ilmühaberleri ve rüdiği halde terkin olunan vergilerin tekrar tahsili cihetine gidiliyor. AJ&. kadarlarm nazarı dikkatini çekmeni- zi rica ederiz.,,