m 4 Mahkermelerde O kehle değil “Bekâr kuşu, dur! Kavga Beyazrtta bir bekâr odasında geçiyor. Ayni odada otu- tan 21 yaşmdaki Cumal oğlu Sait, arkadaşı kırk yaşındaki Salih oğlu Emine: — Üzerinde kehle var, yanıma çok sokulma, demiş. Emin: *Benim üzerimde kehle filân yok,, diyerek bu ithama cevap ver- mek istemiş. Fakat Sait ayağa kalkmış ve Eminin yakasında yürüyen uzun! kuyruklu bir mahlüku yakalıya-| rak arkadaşının avucuna koy- muş. Emin, bu cürnmü meşhut vaziyetinden evvelâ sıkılmış ve| aldırmamazlığa gelerek: — Ona bekâr kuşu derler ciyanım, ne yapalım, demiş. Fakat Sait cevap , vermiş: Başkâtıbe işten el Çektirildi Adli Tıp işleri müessesesi doktor. larının imzalarını taklit etmek sure. tile sahte.rapor hazırlayan müesse- senin başkâtibi Ralf hakkndaki tah kikat bugün tekemmül edecektir, Adliye V leti, dün telgrafla Raife Bundan sonra dil kavgası yerini | işten e milini yi bugün sopaya terketmiş, Emin yerden bir |90'#U bâkimliğine verilerek tevkif, sopa kaparak Bil la başla, | imes 0 henriee mış ve bu tecavüzünün hesabımı ver. mek üzere de dün meşhut suçlar müd deiumumiliğine gönderilmiştir. Sul- cü ceza mahkemesi bu gün bu davaya bakacaktır. Gülizar hakkındaki karar Hemşerisi Kâzımı, Galatada taban- ca ile öldüren Gülizar hakkındaki ka- rar, dün ağır ceza mahkemesinde tef him edilecekti, o Bunu bilen merak . lılar erkenden mahkeme koridorları. nı ve salonu doldürmüştu. Muhake- me esnasında salona fazla dinleyici girmemesi için polis ve jandarma ka- pıları tutmuştu. Mahkeme tetkikatmı bitiremediği için mubakemeyi 6 nl. Bana talik etti. Dün ağır ceza mahkemesi, ihtilâs — Sen o kuşlarin haşır, neşir ol, fakat rica ederim benim yanıma 80 kulma, Benim uyuz gibi kaşmmağa vaktim yok. Yeniköy Mahkemesi | Başkâtibinir. Muhakemesi Asliye üçlneli ceza mahkemesi tdün ihtilâs ettiği ve zimmetine para geçirdiği iddiasile işten el çektirilen Yeniköy mahkemesi başkâtibi Kâm-| ranm muhakemesini neticelendirdi. İddiaya göre, Kâmran 143 lira 34 kuruşu zimmetine geçirmiştir. Mah- keme bu iddianın tesbiti için iki bag- | kâtipten müteşekkil bir ehli vukuf heyeti seçmiş ve raporlarını da al - muştır. Bu rapora göre, Kâmran baş- köâtiplik yapannir maolari, smalimakı hüiz değildir. Bunun için hesap def- terlerini karıştırmıştır. Mülddeiumu- mi Feridun iddiasını söyledi ve: ! “ — Kâmranm mesleki bilgisi az olması itibarile idareten başkâtiplik. | te kullanılmıyabilir, Fakat, kadro za- | rureti yüzünden başkâtip olmuş ve hesapları karışmıştır. İhtilâs ve zim. | Yarm akşam Sa ari W sineması gecikmiş bulunması hasebile gösterilmesi teehhür eden Marie Stuart (Kraliçe Meri ) Fransızca sözlü san'at şaheserini göstermeğe başlıyor. Baş rollerde: Katherine Hepburm ve iç March Kraliçe... Aşk... ve Muztarip olmuş kadının muhteşem ve şayanı hayret büyük aşk romanı... sam # Yarın akşam M ELE K Sineması İsmine, şerefine, şöhretine lâyık £ bir şaheser takdim edecektir. Renate Müller - Adolf Wohlbruk, Jenny Jugo ve Heiz Ruhman “gibi en büyük sinema artistleri tarafından oynanan : (Bitmemiş Senfoni ve Mazurka'yı yaratan) WİLEY'FORST Ayrıca Paramount dünya haber- leri - İspanya harbinin feci tafsi-? lâtı — Madrit'in bombardıman G edilişi vesaire... " (a 5 da Yerlerinizi evvelden temin edin. “ Telefon: 40868 s UY M E R SİNEMASI Sinema âleminde unutulmaz bir sahife bırakacak olan KADINLIĞIN SIRRI Fransızca sözlü şaheseri BÜYÜK GALA ölarek talim odişDe. Ami, Robert Taylor m e mkrenider ve candan alkışlıyacaklardır. Yerlerin evvelde aldırılması. Telefon: 42851 Küçükpazar Gençlerinin e FER AHSINEMADA Kongresi Kücükpazar Gençler birliği bastan Münir Nürettin KONSERİ BU AKŞAM Baş rollerde: Jönprömyelerin en bığından: Cemiyetimizin kongresi 14 mart 1037 pazar günü saat 14 te C. — 10.3.9837 Yeni Evlenenler Bayan Jorjiye ile makineci Bay © Behar'm evlenme merasimi, Fatih ©“ lenme memurluğunda yapılmıştır. Yukarki resimde Bayan Jorjiyeyi evi me akdini imzalarken görliyoreunuz. Her iki tarafa saadet temenni ederiz. /—ÇAĞLAYAN 11 Mart Perşembe akşamı wwe RAMAZAN Gecesi Fevkalâde program ve musiki sürprizleri ŞEHİR TİYATROSU DRAM KISMI LL Bu akşam saat | ; " İM Sy Yazan: HANRY| Türayeye çeviren: Halit Fahri YENİ NEŞRİYAT amaaan PUŞKIN Geçende 100 üncü yıldönümü kut lanan büyük Rus şairi Puşkinin b#” yatı ve eserleri hakkmda Kâzim N8” mi Duru tarafından bir kitap neşr© dilmiştir. Bernistein ŞEHİR TİYATROSU öneret kısmi Bu akşam v ai ALTIN YAPRAK — Bafra halke" Yamayı 2030 da vinin bu aylık kültür dergisinin DELİDOLU İ N ni il Incl sayısı çıkmıştır. lt VI | iii baru! yenii M4 te DENİZ — Denz mecmuasının 3İ DOGANLA SELMA inci sayısı çok mltekâmil bir half8 ile münderecatı pek #öhgindir. Yeşilay Cemiyeti Toplantısı Yeşilay cemiyetinden: Her ayın Ikinci cumartesi yapılsf aylık toplantılarımızdan ikincisi 18 mart cumartesi günü saat İdi” * 2800 Krx. 1990 ©. vo . ittikadma 1406 Krş. 1 Sene 150 « 6 Ay W. 3Ay 150. JAy Milletlerarası Posta ettiği iddissile tevkif edilen Galata belediye tahsildarı Halidin muhake- mesini bitirdi ve kendisini 3 sene meti sabit olmamıştır... dedi ve bera. | H. P. Küçükpazar kamunkurağında etini istedi. Mahkeme de, ekseriyetle yapılacağından cemiyetimize bağlı | di. ları, Kmran hakkında beraet kararı ver- | arkadaşlarım o gün hğzır mi 13 Mart Cumartesi Yerlerinizi almakta acele edini 30-16.9. 3,5 dahil olmıyan memleketler içim Cağaloğlunda Eminönü halkev tonunda yapılacaktır. Yeşilay ve Ye şilay gençler birliği üyelerinin gel “ melerini dileriz. liradır, O tekrar sarmıya başlıyordu ki doktor içeri girdi. Kır bıyıklı baba bir kaymakam. Ferihayı görünce: — Hayır ola evlât, dedi. Bana haber göndermiş- sin. Feriha yerinden fırladı. Ona koştu: — Büyük bir tesadüf doktor bey. Nişanlım yaralı olarak bize geldi. Kaymakam bana döndü: — Geçmiş olsun evlât, aslan gihi maşallah. Bak. sana yüzü gülüyor. Böyle yaralı olur mu, Nişanlısını görünce acısını unuttu galiba. Ferihan herkesin içinde nişanlı olduğumuzu söy- lemesi bang doktorun dediği gibi hakikaten acımı unutturdu. Güller yüzlü kaymakam lâtife eder gibi: — E, dedi, nesi var bakalım? — Derince bir sıyrmtı. Fakat kemikte bir şey var mı, bir kere de siz muayene etseniz... Kaymakam üçüneü defa yarayı gözden geçirdi. Biraz da canımı yaktı. Fakat müjdeyi de verdi: — Kemikte bir şey yok. Yalnız sıyrıntı çok acı ve. Tir. Yarayı kapatmak için bir merhem vereyim, de. poda vardır. Hemen aldırıp sürünüz. Hem acıyı alır, hem yarayı çabuk kapatır. Fakat istirahat etmesi de lâzım. > Gülümsedim. — Ne o, ne güldün. - — Nerde istirahat edeceğim doktor? Oda güldü: — Öyle ya.. Ordu ilerliyor. Ağır olsan seni Afyo- na yollardık, Amma ne olursa olsun bizimle beraber gidersin. Ne kadar olsa müşahede altında olursün! Sonra Ferihaya döndü: — Bundan küçük hanım da meninun olur sanırım. Feriha kıpkırmızı oldu. Ben lâkırdı karıştırdım: — Benim vazifem o kadar ağır değildir doktor, Karargâhta çalışıyorum. — Ne olursa olsun, hiç olmazsa üç dört gün pan- Sıman yapmak lâzım, — O halde İzmire seyyar hastane kadrosu ile gi. teceğiz. z Doktor başmı salladı: — Olabilir, düşman tavşan gibi kaçıyor. Peşini bi- yakmıyacağız. Fena 'm.. ikinizin de ordudaki vazi. pa # ek İNKILAP ROMANIJ Eseri hazırlıyan: feniz hafif. EL ele verir, İzmire öyle girersiniz, Ferihaya baktım. Gözleri parlıyordu. Neşeli doktor tatlı tatlı anlatıyordu ki seyyar has. tanede bir faaliyet başladı. Yeni emirle ileri hareketi başlıyordu. Çadırlar sökülüyor, çantalar mekârilere yerleş tiriliyordu. On dakika sonra hepimiz hayvanlara binmiş, ka. file halinde Akbayırdan iniyorduk. Bu yol artık İzmir yoludur. Bizim karargâhın yirmi kilometre İlerimizde oldu- ğunu haber aldık. Orada, arkadaşlarımla bulunamadığıma çok ca « nım sıkriryor. Fakat burada Feriha ile beraberiz. Düş manın yeni bir mukavemetine tesadüf ihtimali ol. madığna göre eğer yeni hâdiseler bâşgöstermediği takdirde müharebe sahası temizlenmiş ve harp fi- len nihayet bulmuş olacak. Bunun için geride kaldı. ğıma gam yemiyorum. Şimdi ordu ağırlıkları, mekkâriler kafilesi arasm- dan ilerliyoruz. Yanımızdan mütemadiyen geriye doğru İsera ka. fileleri geçiyor. Yüzlerine bakıyorum. Esir olmaktan duydukları sevinci saklıyamıyorlar, Mukavemet ettikleri takdirde Türkün o merha- metsiz hmcına kurban olup gideceklerini bilecek kadar zeki olan dilşman bu sevincinde haklı. Bizim mekâreciler bir ağızdan şarkı okuyorlar. İzmir, Uşak, Güzel Aydın Geliyoruz gözün aydm. Artık bu bir sel ki durması için ancak onu ka. bartmasını bilen Başbuğun emri gerek. Yollar mahşer yolu. Silâhımın hakkını veren kah. ramanların süngüleri güneş altında parıldarken ge- niş göğüslerden fışkıran zafer sesleri milli marşları okuyor. Düşman işgalinden kurtulan mübarek top. raklarm dağına, taşına aksediyor, di m Mahmud Afillâ AYKUT Akıncı süvarilerin yalın kılıç düşmanın kaçan kıt'alarını doğradığını haber alıyoruz. Fakat düşman gider ayak son hıyanetini yapmak. tan geri kalmıyor, Rüc'at yolu üzerinde tesadüf et tiği köylere, kasabalara ateş veriyor. Süvarilerimiz. buna fırsat vermemek için yıldırım Sİbi peşlerini takip ediyor. çi Yolda çok acıklı manzaralara tesadüf ediyoruz. Yanmış, yıkılmış köylerin zavallı evsiz, barksız belki de yiyeceksiz halkı o hallerinde bile İzmire doğru düşmanı tepeliye tepeliye akıp giden ordu cüzütamlarına bardak bardak su ikram ediyor. Ci, ğerleri yırtılırcasma alkışlıyorlar. Bütün bu acıklı ve sevinçli manzarelar arasında artık hiç bir yerde durmadan İzmire iniyoruz, Ko. lumun pansımanını mola verdiğimiz yerlerde Feriha yapıyor. . « « Numaralı topçu alayının nerede olduğunu öğ- renmek .çın istihbarallaki arkadaşlara haber yo. ladım. 7 Onların çeşmeye doğru indikleri söyleniyor, Düşmanım bir kısım kıt'alarının Çeşme yarıma- dasında birikip oradan donanma himayesinde kaç- miya hazırlandıkları söyleniyor. Düşmanı orada top çu ateşiyle imha edilmek İsteniyor. IZMIR: Aylardanberi Sakarya ve Afyon cephelerinde düşmanı yerinden sökmek için fırsat kollıyan Türk ordusu Büyük Başkumandanm emrini yerine ge. tirdi. Akdeniz hedefine vardı. Seyyar hastane kadrosu ile İzmire girdiğimiz za. man şehir muzaffer Türk orduları tarafmdan işgal edileli yirmi dört saat olmuştu. Şehirde çıkan yan- gın söndürülmüştü. İzmir temizlenmişti. Çeşmede sıkışan düşman imha ediliyordu. İzmir sokakları, ilk Ankaraya vardığım zamanki manzarayı hatırlatıyor. Mahşer gibi. Bayrak, mızıka ve coşkun bir sevinç: Menzil teşkilâtının seyyar hastane için Karşıya « kada hazırladığı binaya yerleştik. Kolumun sancısı hafiflemişti. Artık karargâha dönebilirdim. Başdoktorun ver- diği ön beş gün istirahati nasıl olsa İzmirde geçi“ receğim için karargâha gitmeyi ertesi güne bırak. tam. 2 O ilk gece Feriha ile beraber şehirdeki şenliklere iştirak ettik, Bu hakkımızdı. O ve ben bu milli maceranm içinde yaşamıştık. İstanbuldan beraber kaçan, İlgazı beraber aşan, An. karaya beraber ayak basan ve nihayet bu o büyük zaferde kudretlerine göre vazife gören Iki Türk ç0- cuğu için bu gecenin şenliğinden büyük ne bayram olabilirdi. . Bir hafta sonra Ferihanın ... . Topçu alayı ku. mandanı olan babası kaymakam üniformasile İzmi. re geldi. Bu mert ve cesur askerin İlk taarruz gece si Afyon karşısında gözleri yaşsrarak bana kizm. dan, dünyada em çok, asker ocağı kadar sevdiği kızından bahsed işini harbin en müthiş anlarında bile unutmadım. Şimdi artık bütün neşesi avdet eden bu temiz yü- rekli babanın gözleri bir sevinç kaynağı gibi parik yordu. Karargâhtan sonra bizi bulunca tıpkı o eski ka. Tender hâli ile: — Sizi gidi çapkınlar sizi, deği, Benden evvel İz- mire girdiniz ha! Ben de size bir ceza vereyim de aklınız başmıza gelsin. O cezamızı yarın çekeceğiz. İzmire giren ordunun ilk düğün merasimini bi? yapıyoruz. Göztepede bulduğumuz bahçeli bir eve yerleştik. Bütün silâh arkadaşlarımız sâsdetler içinde kut» Tadıkları saadetimizde hazır bulundular. O gece, hatıra defterimin başına koyduğum (S0. leymani Nazif) in Karagün hitabesinin altına şu #k- rayı ekledim! — Büyük üstat, ruhun müsterih olsun, Türk ço cukları yurtlarma çöken kara günü kapadılar, do» ğan ak günden yeni bir Türkiye doğuyor. BİTTİ isa.