2 Şubat 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

2 Şubat 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İ — e . o —T No, 29 Muaviye: “ Hakkın var Hüseyin, fazilet itibarile Yezit sana tercih edilemez. Ne çare ki..,,diyordu Diye cevap vermişti. lniş; m;;lâkğt, böylece hitama er - “ayeğ' gt İ";“_Vl_yeı_'Ayşenin tavsiyesine züta K '-ıgın_ı göstermek için, o dört Bun;, / Metli hediyeler göndermişti. vİYenaınmm»ı- (İmamı Hüseyin), Mua - Mişti, gönderdiği şeyleri reddet - Hüseyinle Muaviyenin mülâkatı lvîm“l"ihin bu barit muamelesi, Mu . etin kalbine yeniden birtakım en ler vermişti. Bahusus Ayşenin meleyme karşı iltizamkârane mua - leniç, ttmesi, Muaviyenin vesvesele - bir kat daha tezayüt eylemişti. ka Ya birtakım ricacılar koyarak bir İste .de_ Hüseyin ile mülâkat etmek ti. Hüseyin, ancak (Ibni As) nvişuçiııüklğ ikna etmesi üzerine Mu- Mişti, e bir mülâkata rıza göster - Müaviye, Hüseyini, büyük bir me- Amar: d;eşrifat ile istikbal etmişti. Tişti: » Şöyle bir muhavere geç mMen,, & Hüseyin!.. Bizler, (Abdül- .ütn:“? Oğullarıyız. Bir memeden üzer dik; ve bir bahçenin çimenleri baîhlde yetiştik... Vakıa, aramızda hâdx;;î“h&lefetler girdi, Bir takım biğ çok" Zuhura geldi. Bu uğurda da büleki kanlar heder edildi.. Bu mu- Ce ı?;t.ı böylece sürüp gitmek, gerek l'emıanı Hakkın ve gerek Resulü Ek- dee y Tızası hilâfmadır.. Tali ve ka- ük lğün bana teveccüh etti. İslâm “meıünin seririne geçirdi. Artık, olan şudur ki; ortadan nifakı kudf'mak. elele verip çalışmaktır... Pie Resulü Ekremin torunu — oldu- FirE İÇin; ben saha karşı borçlu ol Uğum hürmet ve riayeti bilirim. Ve, nda da kusur etmemek İsterim. “albuki sen bana husumet ve huşu- :":t gösterirsin. Buna sebep nedir?.. ğ Hasanı sen zehirletmedin mi?,, — Ya, Muaviye!.. Sen, Resulü Ek- Temin torunu olduğum için bana hürmet ve riayet borcundan bahse - dersin, Halbuki, biraderim (Hasan)ı Sen zehirletmedin mi?.. — Haşaaa.. yüz kere, bin kere ha- Balll.. Bu faciaya ben herkesten zi- Yadelteessüf ettim. Şamda, günlerce Matem tutulmasına emir verdim... ttâ, (İmam Hasan) 1 zehirliyen Zevcesi olacak o melün kadın Şama İr gelmez enu tevkif ettirdim. Hattâ, başımı kesip halka ibret gös- Tecektim... Lâkin, ulema, buna ce- Vaz vermedi. Onun için o melüneyi Badece nefyettirdim. — Pekâlâ, Bunu da böylece kabul edelim. Şu hajfle, gimdi ihenden ne tersin ?., — Senden istediğim, büyük bir şey değildir.. Ulema ve rüesanm reyile Ezidi veliaht tayin ettim. Bunu tas- etmeni isterim. -— Evvelâ; veliaht tayin etmek, bid'attir. Kitapta ve sünnette, böyle Sey yoktur... Sonra, veliahtliğe, ni - Çin Yezit tayin edilmiştir. Bu maka- Ma ondan daha lâyık olan, şerafet Ve fazileti ile senin oğluna müreccah ğ:l'ulan bir kimse mevcut değil mi- ? y — Bu sözlerinle, kendini mi kas - tmek istiyorsun 7... — Farzet ki, öyle olsun. Fazilet itibarile... (İmam Hüseyin) in, bu kısa ve kat'i cevabı Muaviyeye acı bir darbe Bibi tesir etmişti. Derhal mülâyimet- k Cevap vermişti: — Hakkın var; Ya Hüseyin!... Şe- tafet ve fazilet itibarile, hiç şüphesiz İ Yezit sana tercih edilemez.. Fakat he çare ki, bu iş yalnız benim reyim- olmadı. Ulema, rüesa, ve halk, böyle istedi. Tabiidir ki ben de mu - efet edemedim. — Ya, Muaviye!.. Ben, Resulü Ek- torunu, ve zühtü takva ile ma- Fuf olan (Ali) nin oğluyum... Senin ©ğlun gibi, fâsik, fâcir bir sarhoşa, a "iyyen biat edemem.. Bü uğurda - tatâ.ca kart. zerre kadar perva etmiyorum. Cena- bı hakkın hüküm ve iradesi ne ise; onun yerini bulmasını bekliyorum. (Hüseyin), bu sözleri söyler söy- lemez, mülâkata hitam vermiş ve Mu aviyenin nezdinden kalkıp, evine gel- mişti. (Hüseyin) in bu kısa ve kat'i red cevabı karşısında, Muaviyenin endi- şesi bir kat daha tezayüt eylemişti. Sırasile; Abdurrahmana, Abdullaha, İbni Zübeyre müracaat etmiş; — hiç olmazsa onları elde etmek istemişti. Fakat bütün bu teşebbüsleri, akamet le neticelenmişti. Bir talih tecrübesi daha... Muaviye, taliini bir de başka su - retle tecrübe etmek istemişti. Bu dört zata, halk karşısında mülâyi- metle hitap ederek, onların göstere- cekleri huşunetle efkârı umumiyeyi kazanmıya karar vermitşi. Bunun için ertesi gün bu dört zat ile bütün halkı davet etmiş, kendisi de minbe- re çıkarak şöylece hitap etmişti: — Ey nâs!.. Ben, şu dört zata, Hakkın ve Resulün rızasma uygun bir surette, teklifatta bulundum. On- lar, reddettiler. Ben, bundan - dolayı münkesir değilim, Nitekim, bundan sonra da onlara rifk ile muamele e- deceğim; ata ve ihsanlarımı da keg- miyeceğim.. İşte, halk huzurunda, (Hüseyin) e hitap ediyorum.. Ya, Hüseyin!.. Biz, kardeş çocuklarıyız, benim hatırim için oğlum Yezide, za- hiren olsun biat et. Aradan şu zıddi- yet ve muhalefet kalksın, Demişti. Muaviyeye üç teklit Muaviyenin bu teklifine, — (Huse- yin) den evvel İbni Zübeyir cevap vermişti: — Ya Muaviye!.. Biz de senden Üç şey isteriz. Ü YAZAN: ZIYA ŞAKIR — Nedir?. — Birincisi; Hilâfeti terket. Çün- kü sen, o makama halkın intihabile değil; hile ve cebir ile geçtin. — İkinci talebin nedir, ya İbni Zübeyir?.. — Eğer, Hilâfeti terketmem. Her ne suretle olursa olsun; ben buna istihkak kesbettim.,, Dersen, şu hal- de oğlun Yezidi veliaht etmekten vaz geç... Çünkü; ne Resulü Ekrem, ve ne d& onun dört halifesi, veliaht gös- termemişler.. İslâm hükümetinin ri- yasetini, halkın rey ve arzusuna ter- keylemişlerdir. — Üçüncüsü.. Mutlaka bir veliaht tayininde ısrar ediyorsan, öyle birini intihap et ki; bu zat, (Haşimi) ve (E- mevi) olmasın.. Eğer, İslâm camiası- na zerre kadar hürmet ve muhahbe- tin varsa, Bu suretle bitaraflık gös- ter. Muaviye, fena halde bocalamıştı. Bu darbenin verdiği sersemlikle düş. memek için, minberin iki tarafından yakalamıştı... Muaviyenin zekâ — ve dirayeti, Araplar arasında büyük bir şöhreti haizdi. Fakat Muaviyenin bu parlak zekâsı, İbni Zübeyrin son tek- lifi karşısında, birdenbire iflâs edi- vermişti. Muaviye, şaşkınlıkla başını (Hü- seyin) in ve Abdurrahman ile Ab- dullahın bulundukları tarafa çevir- — Siz,'ne dersiniz?.. Demişti. Üçü birden. — Biz de, İbni Zübeyrin teklifine iştirak ederiz. Cevabını vermişlerd. , O zaman Muaviye, artık söyliye- cek söz bulamıyarak: (Arkası var) SAGLIK ÖGÜTLERİ — LOKMAN HEKIM ea Az Avfeşîi Hastalıklar Meselâ, akşamları 37,5, hattâ 38, belki biraz daha yüksek 38,2 ya- hut 38,3. Bunun ne ehemmiyeti 0- lur, dersiniz. Kırk derece değil ya! Hafif bir rahatsızlık demek. Hekim de, zaten, hemen bunun aksini söylemez. Yalnız ihtiyatlı bulunmanizı tavsiye eder. Bir kere ağır hastaların birdenbire yüksek ateşle başlamaları nadirdir. Yük - sek ateş olunca vücut galebe eder ve sağlık çabuk gelir. Halbuki ateş az olunca ve bu hal de bir kaç günden ziyade devam edince vücudun bir tarafında, bir diken gibi, gizlenmiş bir hastalık var demek olur. Bu diken ilk Za- manlarda büyük bir rahatsız ver- mez, fakat gittikçe büyür ve sonun- da tehlikeli olur. Hafif bir boğaz ağrısı, nezleden burunun tıkanması, barsaklarda küçük bir bozukluk o az ateşi ya-. pabilirler. Fakat bunlar iki günde, nihayet üç günde geçerler, ateş te kaybolur. Az ateş devam edince, ateşle birlikte gelen başka hâdiseleri de düşünmek lâzımdır: İnsan zayıf- lar, iştahı kaçar, deri üzerinde le- keler bulunur, uykusuzluk - gelir, sıkıntı basar, huyu değişir. Bunla- rın hepsi birden bulunmak şart de gildir, bir tanesi bile işe ehemmi- yet vermiye yetişir. Az ateşle birlikte zayıflık, hele gençlerde, çocuklarda olunca — gö- güs içerisindeki bezlerin şiştiğini hatıra getirir. Sıkı bir muayehe, göğsün Röntgen ışıklarile fotoğra- Kızıl hastalığı bir çok defa az a- teşle devam eder; 37,7 yahut 38. Çocuğun ailesi de bu kadarcık şeyi merak etmez. Halbuki çocuğu büs bütün soyarak vücuda bakınca has- talığın kırmızı lekeleri meydana çıkar. Kızıl hastalığı en ziyade ya- yan şekilleri de böyle hafif olanla- rıdır. Deri üzerinde küçük çıbanlar de vamlı cerahat çıkardıkları vakit O az ateşi hâsıl ederler, kulak ağrıla- rı da öyle. Bunlarda ateşin sebebi- ni çok defa sancılar haber verirler. 'Ancak her vakit değil, Onun için az ateş devam edince ateşliyi büs- bütün soyarak her tarafına bak- mak lâzımdır. Bayanlarda az ateşle birlikte vü cutta bir ağırlık, rahatsızlık, kar- nın aşağı kısmında çimçim eden ağrılar bulunur. O vakit mütehas- sıs muayehesi lâzım olur. Bazılarında az ateş müzmin a - pandisit hâsıl eder. Onlar da za- yıflıkla birlikte karnın sağ tara - fında sancılar olur, iştah kaybolur. Ameliyat yapılınca bunların hepsi geçer. Kimisinde safra kesesinde ilti- hap bulunur da az ateş ondan ileri gelir. Bir ateş, az olsa da, üç haf- tadan ziyade devam eder ve onun- la beraber safra kesesi hizasında sanci olursa ciddi bir tedaviye lü- zum gösterir. Nİ Sözün kısası, az ateş, ehemmi- yetsiz, deyip geçmemeli, Ateş de- vam edince ehemmiyetli olur. Za- ten az ateş getiren hastalıklar bu EKOÖOÖNOÖMİ Boynuz ve Kemik İhracatı Almanyanın kemik ithalâtı için tüc carlarımızla yaptığı angajmanlar ü- zerine dün son parti kemik Aya Yor- gis Yunan vapuruna yüklenmiştir. 36 yılında yalnız yedi ay içinde ihraç et- tiğimiz kemiklerin miktarı 1,345,730 kilodur. Bu miktar 43365 liraya satıl- mıştır. Ayrıca 182,515 kilo boynuz ihraç edilmiştir. Boynuzların bedeli de on bin küsur lira tutmaktadır. Limon ithaline Müsaade Edilmedi Hariçten limon ithal etmek için Zi- raat Vekâletinden müsaade istiyen it- halâtçıların talepleri kabul edilmemiş tir, Mevsim itibarile limon mıntaka- larmda döküm zamanı olduğundan ve şimdilik memleket ihtiyacına kâfi derecede limon bulunduğundan itha- lât müsaadesi verilemsine lüzum gö- rülmemiştir. | BORSA 1 ŞUBAT PAZARTESİ Paralar — âlış Yatış Sterlin 616.— 620— 1 Dola, 123.— 126.— 20 Fransıaz 117.— 20 Liret 125,— 20 Belçika fr. Gire 20 Drahmi 22.— 6 lsviçre t B3 20 Leva - 1 Florum 6 66 — 20 Çekoslevak kro B0.— * Sıling $ 1 Mark 28.— Pı Zloti 22.— 'engo 23— 20 Ley f Diınar S$S2— veveç kurona üğa Altın 1030.— 1032.— Banknot e 246.— Çekle, Londra $17.— 17.— Nevyork 0.79345 0.79345 Paris 17.02 7.02 Milano 4.6993 4.7058 Brüksel 4.6993 4.7058 Atina 88.5725 — 88.5725 Cenevre 3,4675 3.4663 Sofya 64.83 64.83 Amsterdam 1.4490 14490 Prag 22.76 22.76 Viyana 4.2544 4.2544 Madrid 11.345 11.345 Berlin 1.9716 1.9725 Varşova 4.7025 4.7025 Budapeşte 4.4570 4.4570 Bükreş 108.59 103.5;25 Belgrad 34.5225 34.;85 Yokohama 2.785 2. $ Moskova 1404 244”“ Stokholm 31434 5.) Tahvilât — Anadolu T ve Ii kupon kesik — 39-50 Esham Merkez Bankası Seş3 İstikrazlar Türk Borcu zg';; Etgani A B C 95.50 Sıvas - Erzgrim I — BORSA DIŞINDA Borsa dışında madeni paralarn T- kincikânun sonuna kadar olan kıy- metleri şunlardir- Çil Türk altmı 1030 — 1032, Ingiliz Jirası 1140 — 1142, Fransız lirası (Napolyon) 935 — 937, Rus altmı 1160 — 1162, Al- man altını 1050 — 1055, Osmanlı Bankası baniknotu 245 — 216, Kalm beşi birlik Türk (cümhuriyet) 5l — 51,25 lira, Mecidiye altını S1 — 51,25 lira, Aziz 51 — 51,25, Hamit 52 — 52,25, Reşat 56,50, 56,25; Vahit 5l — 51,25 liradır . ç e Dün Borsada geniş ve canlı mua- meleler yapılmıştır. Alrcılar faaliyet- te devam etmişlerdir. Anadolu tah - villeri 39,70 liraya yükselmiştir. Merkez Bankası 97 lira idi. Paris- ten Türk borcuna dair telgraf gelme- miş olmasıma rağmen bu tahviller 22,80 liradan muamele görmüştür. Aslan çimento hisseleri 14,65 liradır. Fiyatların artacağı ve daha yüksek fiyatlarla iş olacağı tahmin olunmak- t 4a da dağildir. tadır. 1937 yılında muhtelif memleket- lerde açılacak ulusal ve arsıulusal sergilerin bir listesini aşağıya yazı- yoruz; Ankara, 26 Mart — 26 Nisan Ar- sıulusal Kömür Yakan Vasıtalar Sergisi. İzmir, 20 Ağustos — 20 Eylül Ar- srulusal İzmir Fuarı. Berlin, 29 Sonkâ. — T Şubat. Ber- lin Ziraat Sergisi. Berlin, 7 Şubat — 7 Mart. Arsıulu- sal Otomobil Sergisi. Berlin, 25 Mart — l1 Nisan, Al- manya Mensucat ve Giyinme Sergi- Sİ. Berlin, 21 — 29 Ağustos. Arsıulu- sal Sütçülük Sergisi. Braunschweig 1 — 30 Haziran. Ar sıulusal İskân Sergisi. Braunschweig 2 — 21 Sonteşrin. Arsıulusal Avcılık Sergisi. Dresden Nisan — Eylül. Bahçe ve Ev Sergisi. Düsseldorf 8 Mayıs — 8 İlkteşrin. Şehircilik, iskân, bahçecilik, san'at ve el sana'tı Sergisi. Frankfurt/M 2 — 11 Temuz. Kim ya Aletleri ve Sun'i maddeler Sergi- Si. München 30 Mayıs — 6 Haziran. Almanya İaşe Sergisi ve Buğday Meşheri. Brüksel 9 — 20 Sonkânun. Arsıu- lusal Otomobil Sergisi, | Brüksel 9 — 20 Sonkânun. Arsıu- lusal İnşaat Sergisi. Brüksel 28 Şubat — T Mart. Arsı- ulusal Ziraat Makineleri Sergisi. Brüksel 18 — 30 Haziran. Arsıulu sal Havacılık Sergisi. Helsingfors 10 — 18 Nisan. lândiya Yenilikler Sergisi. Paris 28 Sonkânun — 14 Şubat. Ev İdaresi ve Eşyası Sergisi. Paris, 2 — 7T Mart. Arsıulusal Zi- raat Makineleri Sergisi. Lion, 8 — 14 Mart. Ziraat Maki- neleri Sergisi. Paris, Mayıs İlkteşrin. Arsrulusal San'at, Yenilik ve Modern Hayat Sergisi. Paris, 1 — 30 Mayıs. Arsıulusal A lât ve Edevat Sergisi. Paris 15 — 31 Mayıs. Arsıulusal Paris Panayırı. Paris 19 Haziran — 4 Temmuz Arsıulusal Dökmecilik sergisi. Paris T — 17 İlkteşrin. Arsıulusal Otomobil Sergisi. Selânik 5 — 26 Eylül. Arstulusal Selânik Sergisi, (Yugoslavyada) Ljubijana 1—İ12 Eylül. Arsıulusal Sonbahar Panayırı ve Yugoslavya Avcılık ve Balıkçılık Sergisi, Çekoslovakya: Prag 5 — 14 Mart, Arsıulusal İlk- bahar Panayırı. Reichenberg 15 — 22 Ağustos. Re ichenberg Arsıulusal Nümune — Ser- gisi. Prag 3 — 12 Eylül, Arsıulusal Sonbahar Panayırı, Budapeşte 1 — 31 Mart. Arsıulu- sal Otomobil, Motosiklet, Bisiklet -Sergisi. Budapeşte 22 — 27 Mart. Ziraat Makineleri, Hayvancılık Sergisi. Budapeşte 30 Nisan — 10 Mayıs Arsıulusal Panayır. y Londra, 15 — 26 Şubat İngiliz Sa nayii Sergisi. Londra i4 — 23 İlkteşrin. Arsıulu- sal Otomobil Sergisi, Londra, & — 13 Sonteşrin. Arsı- ulusal Kamyon ve Benzeri Vasıtalar Fin- | Sergisi. Milâno 12 — 27 Nisan Arsıulusal Milâno Sergişi. Bari 5 — 21 Eylül, — Arsıulusal Şark Panayırı. ş Milâno 28 İlkteşrin — 8 Sonteş. Ar sıulusal Otomobil Bergisi. « Lâhey 15 — 80 Mayıs. Gıda Mad- deleri ve Mükeyyifat Sergisi. Groningen 5 — 10 Temmuz Arsı- ulusal Ekmekçilik Sergisi. Viyana, 7 — 13 Mart. İlkbahar Panayırı ve Arsrulusal Otomobil Sergisi. Viyana 5 — 12 Eylül, Sonbahar Panayırı. Bu yıl Avrupada açılacak büyük sergi ve panayırlar ZAHİRE BORSASI 1,2.937 1 İthalât: Buğday 375, yapak 96 1—-4, yulaf 15, tiftif 34, kepek 45, arpa GÜ, mısır 52 1—2, çavdar 15, içbadem 1 1—-4, beyaz peynir 34, ka- şŞar 2, un 54, susam 40, K. ceviz 2 1—-4, nohut 11 1—2, iç ceviz, 5, mer- cimen 14, fasulye 89 pamuk 1—2, af. yon 1—A ton. İhracat: Buğday 83, razmol 99 ton. 2 — Satışlar: Buğday yumuşak kilosu 6 kuruş 32 1—2 paradan, buğday sert kilosu 6kuruş 35 paradan 7 kuruş 60 paraya kadar, arpa Anadolu kilosu 4 kuruş 38 1—2 paradan 5 ku- ruşa kadar, çavdar kilosu 6 kuruş « tan, mısır sarı kilosu 5 kuruş 10 pa. radan, beyaz peynir T. Ya, kilosu 44 kuruş 4 paradan 44 kuruş 28 paraya kadar, kedi çifti 200 kuruştan 210 ku ruşa kadar, çakal çifti 200 kuruştan, 230 kuruşa - kadar, kuündüz - çifti 1066 kuruştan, 1300 kuruşa kadar, Porsuk çifti 600 kurustan 630 kuru- şa kadar, sansar çifti 3100 kuruştan 4000 kuruşa kadar, tilki çifti 450 ku. ruştan 730 kuruşa kadar, Zerdeva çifti 4500 kurustan, tavşan adedi 22 kuruştan 24 1—2 kuruşa kadar, . Dün şehrimizde 24 vagon buğday, üç vagon arpa, birer vağon çavdar ve mısır gelmiştir. Piyasa gevşek ve ihracat malı iÇin âltör bülâünmamıştır. Almanyanım tediyede gösterdiği ge. çikme yüzünden Almanya için yeni- — den mal alınmamıştır. Buğday fiyat. — larmda 3 — 5 para kadar bir düşük- — lük görülmektedir . Domuz ve Müstahzaratından Resim Alınmıyacak Yabancı memleketlere gönderilecek domuz ve müstahzaratından munye . ne resmi almmamasına 11 ikincikâ- nunda Kamutayda kabul edilen ka - nun dün vilâyetlere tamim edilmiştir. Dün Gönderilen Mallar Almanya ve Holanda için evvelce — yapılmış anlaşmalar üzerine eski si« — parişlerin arta kalanmı ihracatçılar yüklemiş bulunuyorlar. Dün Ayayor. gis vapuruna dört bin tona yakm mal yüklenmiştir. Yüklenen hububat ara- smda çavdar ve arpa daha fazladır. Bu meyanda 350-ton ve çuvallı ola . — — rak boynuz vardır . — * Tütün Eksperleri Mıntakaya Çıkıyorlar fiki Tütün İnhisar idaresi ve tütün şir. — ketleri bu haftadan itibaren muhte - — lif tütün mıntakalarına eksperlerini — göndermiye başlıyacaklardır. Bir kı- — sım eksperler Bursaya gitmişlerdir. oraplar ni%n çürük çıkıyor ? Istanbulda bulunan çorap fabrika- —— törleri Ticaret odasına davet edilerek yerli çoraplar hakkında devam eden şikâyetler kendilerine anlatılmış, bu — febrikaların mesaisi ile çıkardıkları — çoraplara dair bazı esaslar görüşül-. — müştür. Fabrikatörlerden bir kısmı içtimaa gelmedikleri için toplantı per — şembeye bırakılmıştır. Haber aldığımıza göre, fabrikatör- ler Merserize ipliklerin ithal edileme- mesi yüzünden çoraplarım sağlam çık- — madığı iddiasmdadırlar. Arherikadan — ithal olunan iplik pahalrya mal oldu- Bu için fiyatlarm yüksek bulunduğu — da iddialar” arasmdadır. Fakat ku - — surlu ve sakat malların iplik nevin- — den ziyade işçilerin hatasından ileri — geldiği fabrikatörlerce de kabul edik mektedir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: