A 1.2.8517 KUMANDA! MLA RIN ZAP RP HATIRALARI General Hicazda isyan hareketleri artık başlamıştı maret, paranm behemehal aaldırılmasında 15- rar ediyordu. Ben de, nihayet Mekke kul danmü teslimini rica etmiye u p dana da; 7 teslim almasın! etirettim. MRS Kana nöaı, parayı alırken, bunun Türk al- tm olmayıp, İngiliz Jirası olduğunu görmüş. Bana telefonla haber verdi. Şerife, bu paranın neden kâr olsun diye, Osmanlı altınile Sözleri, biraz müstehziyane anlamamazlığa geldim. Bu tarihten kısa bir zaman evvel, Şerif Hüseyinle Aramızda geçen bir muhavereyi de kaydetmek iste- Tim, Hiç unutmam; bir cuma gilnü idi. Şerif Hüse- Yinle Haremişerifte cuma namazmı kılmıştık. Emi. Tin medresesinde, karşılıklı oturuyorduk. Şerif, elle, Tini havaya kaldırarak dua eder gibi bir vaziyet al. Ğıktan sonra bana Şi — Galip Paşa! Diyorlar ki, ben Hi bazırlıyormuşum. Işte şu Beytimuazzam, Allah hu, Zurunda şahidim olsun ki ben hilâfet makamma kar- & sadakat ve itaatimi bozmadım, gene de bozmtya, cağım, Size karşı olan bağlılığını da asla elden bırakmıyacağım! Ben, bu yalancı yemine inanmış Börünerek, kendisine karşı, büyük İtimadımız olduğundan bahseder - ken, içimden de: — Bu adam, isyan taraf taraf başlamışken nasıl bu yemini ede- « biliyor? diye dügünüyordum. imdi tekrar emaretin Mekke kumandanma İngiliz altını Yermek isteyişine geçiyorüm. Bun- da şöyle bir maksat olmalıydı: O Künlerde ortada bir şayia dolaşı. Yordu. i Emaretle vilâyet sözde el bir- liği ederek Ingiliz müzaheretii kabul etmişler. Hükümeti, Ingili lerle münferit sulh aktetmesi için icbar edeceklermiş. Ingilizler (Ode bu fanliyete mukabil gimdiden, pa- Tâca yardıma başlamışlar. Hicaz halkını muzayakad. o kurtarmak için böyle bir tedbir almak zarure- ti hâsıl olmuş! Bu gayiaları teyit için, vilâyetin ©cnebi parası serfetmiye başlama- 8, güzel bir vesile olacaktı. Bu paranm kat'iyyen sarfedilme - mesini, derhal Mekke kumandanı- na tembih ettim, Ancak, bu arada tamamile anlamıştık: . Ingiliz ha- tinesile emaret kasası arasında bir altın oluk husule gelmişti. aifte bulunan Arap ileri ge- lenleri, bugünler içinde, bi- ter ikişer civar köylere çekilmiye başlamışlardı. Müftüler de bu arada, Tsifi ter- kediyorlardı. Tam bu sırada idi ki, “Emin” imzalı 25 veya 26 mar Yıs tarihli bir mektup aldım. Hatırımda kaldiğma göre, için- de aynen şu cümleler vardı: “Hanefi müftüsile köye gidiyo- Tum. Veda için bizzat gelemedim. Allah yardımcınız olsun duasında- yım!” Imza sahibi, eski Haremişerif Mü dürü Emin Efendi idi, Bu zat, 18- tanbullu olmakla beraber, Hicazda Yerleşmiş ve şerifin en has bende leri sirasına geçmişti, Damarlar - rında bir damla Türk kanı kalmış Olmalı idi ki, bana bu kadarcık bir İma ile halin vahametini anlatmak istemişti. Cidde kumandanmn 27 mayıs tarihinde çektiği bir telgrafta da unlar bildiriliyordu: “Mekkeden Ciddeye giden bir çük mifrezemize urban tarafım dan tecavüz edilmiştir. Cidde el - İngiliz lirası olduğunu Sordum, Şerif Abdulluh, telefonda karşıma çıkt —- Piyasad da, dedi, İngiliz altını biraz düştüğü bdil ettik? i, Fakat ben, gene azda bir isyan Her karışında o kahraman Türk erlerinin mukaddes ko- bulunan o Arabistanda bir görünüş ni urban kuvveti Iigiliz donan varında silâhlı toplanmaktadır. sinin sahillari bamhamiman. ada. ceği ve karadan; kuvvetli . Arap müfrezelerinin tecavüze girişecek- leri şayidir. Emirin Ciddedeki me- muru Şerif Muhsin, Ingilizlerin bir ihraç hareketine karşı, müsellâh Arapları sahilleri müdafaa için çağırmıştır!” Bu telgrafı aldığım gin, zaten Mekke ve Taifte halkm heyecanı son dereoeyi bulmuştu. B u vak'adan birkaç gün ev- veldi. Şerif Abdullah evi- me gelmişti. Çok sinirli ve telâşlı idi. Fahri Paşanm şerif ailesini idam etmek üzere emir aldığını israr İle söylüyordu. Ben bu sira- da, bir iş için kapının önünde bu- lunan yaverimi yüksek sesle çağır- dim. Şerif Abdullah, birdenbire ürk- tü ve büyük bir dehşete kapılarak dışarı fırlamak istedi — Belli ki, yaveri çağırışımı, kendisini yaka - | latmıya matuf bir işaret sanmıştı. Derhal temitat vererek korku - sunu yatıştırdım: — Müsterih olunuz, dedim, ha- reketleriniz, vakıâ sizin nereye tiğinizi açıktan açımı gösteriyor. Fakat, sizin tarafınızdan bir teca- vüz yapılmadıkça, fill bir hareke- te geçmiyeceğim! meret, son günlerde ,isyanm mes'uliyetini bizim üzeri - mize atabilmek icin epeyce entri- alar çeviriyordu. 27 Mayıs 332 gününün bir akşam saatinde Mek- ke ile Taif ve Cidde arasmdaki telgraf ve telefon hatlarmn kesil. diği haberi geldi. 20 Mayıs 332 de, Mekke kuman- | danma binbaşı Derviş Beyden hu- sus! neccapla gelen 28 Mayıs tarih. | 1 bir raporda, Mekkenin Cervel ve Ciyad kışlalarile hükümet ko- nağına ve kaleye sabah bedevilerin taarruz ettikleri, kalenin şimdiden fena bir vaziyete düştüğü, taarruz eden bedevilerin miktarı tahmin e- dilemediği, çarpışmaların üç saat kadar devam ettiği, emaretten ge- lecek memurlara intizar edildiği Galip Anlatıyor bildiriliyordu. iddede dahi muharebenin C başladığma (şüphe yoktu. Taifte, sokaklar, çarşılar tenhalaş- miş, endişeli bir sükü ke larıstı. Şerif Abdullah imgelere yemin verdirerek ikıp gitmiş bulunuyordu. etin iözplarmı düz gündüm. Maksatsız ve vatan Için tamamile menfaatsiz bir harp kar şısında bulunacaktık. Burada mil li ve askeri şeref ve haysiyetimizi muhafazadan başka ehemmiyetle telâkki ve himaye edilscek ne bir karış toprağımız, ne de maddi bir ilişiğimiz vardı, Bu sebeple, va- tan çocuklarmın ölümden mümkün olabildiği mertebede korunmasını ana prensip olarak ele aldım. ortalığı 29 Mayıs günü, Kuvvet Şurubu Zaafı umumi, kansızlık ve k mik hastalıklarına şifa tes ri çoktur. Çocuklar, gençler, genç kız - lar ve ihtiyarlar her yaşta isti - mal edebilirler. 1936 - 1937 baş mahsulü Norveç Mori- na Balıkyağı Halis Morinâ balığının ciğer - lerinden çıkarılmıştır. İçmesi ko- lay ve nefistir. Mideyi bozmaz Gayet temiz ve muakkam ve ye- ni Hasan markalı şişelerde satı - lr. Taklitlerinden sakınınız, 1/4 litre 40, 1/2 litrelik 60, 1 litrelik 100 kuruştur. HASAN DEPOSU Ankara, Eskişehir. Beşiktaş, Beyoğlu ve İstanbul merkezi TAN ait kuponları 7,5 kuruş ile bera- İ Kuponlarınızı Değiştiriniz Yeni Çocuk Ansiklopedisine ber aşağıdaki adreslere veriniz ve Ansiklopedinizi alınız. ISTANBUL CİHETİ: : irkeelde: Hüdavendigir caddesi , tütüncü Ziya. Beyazıt: Tramvay durak yerinde köşebaşında tütüncü Hayri, Direklerarası: Sinemalar sırasında İ tütüncü Mahmut. Köprü: Kadıköy iskelesinde gaze i Fatih: Tramvay durak yerinde gâ- zeteci Mehmet, Saraşhanebaşında: Fırın karşısın. da gazeteci Mehmet. Eminönünde: Yenicami arkasında gazeteci Dil . Çemberlitaşta: Cami karşısında Xo, 110 tltüncü Arif, Küçük Mustafapaşada: Tütüncü Zülfikar, Zeyrekte: Tütüncü Ahmet. Karagümrükte: Tramvay durak tütüncü Sadri. Küçükpazarda: Tütüncü Ali Ke - rim, Balatta: Kurukahveci Recep. Defterdarda: Tütüneti Tevfik, Aksaray: Portahâne yanmda tü - Kemal , Topkapıda: Tütüncü Sadık. Şehremininde: Tütüncü İsmail, Sultanahmet: Divanyolu No. 2 tü. ———————— ii Irak kabinesi azalarından birkaçı konuşuyorlar 1 — Boşvelil Hikmet bey Süleyman 2 — Hariciye Veriri Naci Asil bey 3 — Maliye Veziri Cafer bey Türk - Irak ebedi dostluğu için Bağdatta yapılan neşriyat tüncü Arif . Karaköy: Köşebaşmda Bâhtiyar İ gişesi Niko: phase; Boğazkesende No, 1 tü» 1 Bağdasar. tün tüncü Canik. Sirkeci: İstasyon içinde tütüncü Yusuf, Samatya: Tramvay caddesinde tü. nak . asyon civarında tü- tüncü Arm İstasyonda tütüncü Fatma, buyuran. İshele köşselnde tütün. i Nikolakim. Heybetlada: Tütüncü Süleyman. KADIKÖY CİHETİ: Rıhtım caddesi: Raufbey apartı - manı altmda gazete deposu USKUDAR CİHETİ: Çarşıboyu: Tütüncü Cevat İskelede: Gazeteci Saim, BEYOĞLU CİHETİ: Tünelde; Terziyan. Kasımpaşada: Uzunyolda tütüncü Mükrim, Maçkada: Tramvay durak yerinde attar Necati , Nişantaşmda: Tramvay durak ye- rinde tütüncü Yakup » Marbiyede: Tramvay durak yerin- de tütüncü Yervant . Pangaltıda; Tramvay durak ye - rinde tütüncü Artin. Taksim: Tütüncü Süleyman. Galatasaray: Tütüncü Mehmet A- N Tepebaşı: Perapalas karşısında tü. İtüncü AH, BOĞAZIÇİ CIHETİ: Rumelihisarı: Tütüncü Abdullah . Bebek: Gazeteci Vasil. Arnavut : Kuru kahveci Boğos. Ortaköy: İskele başımda tütüncü Al, Boyacıköy: Kırtasiyeci Refik. Beşiktaş: Köprübaşı hamam kar - sısında No, 37 kahvede gazetesi Çe- vuş , Fındıklı: Tramvay durak yerinde No. 91 tütüncü dükkânı Karlar Eriyince Su bastı Eskişehir, 31 (Tan muhabirin - den) — Kar erimiş, sular taşmış - tır. Beylikahır - Sarıköy mıntakasm- da 100 metrelik bir demiryolu su &l- tında kalmış, hasara uğramiştır. Hat Yuşmalaş y mahiolriz k ele ru ti ak ğı ve e unde iş : iasanlık ütlesi in ef adete ve kurtuluşa duğru perv İ sdimleriş Herleme ; Kumkapı: İstasyon civarmda tü. mü fesatçı kaynakların, Türkiyenin r beslediğine dair kasten işza e Şarkı Karip m'mleketlrin em. esiler n garezkür entrikale: ini başı kisi *emiven bir etmişti nak adetini ihlâl etmek ve ket hir rini saçarak uslarmı bozma! went köllemaktadılar. Fakat, defile rasryorlar a ve İurtulansar'tnı vakit & biçbir acaklardır, olamı İskende s elle parmaklarını uzatarak ihlâl uvaffuk di in meselesi tetamer si i ve kirli etmek için var kuvvetlerile çalışmakla, Türklerin Musulda ve oradaki pet - rol membalarnda gözleri olduğunu söylemektedir. Onlar bu açık ve sarih yalandan ya ve ane ederek BÜYÜK MÜ Müsabaka için neşrine başladığı - mız Nasrettin Hoca fıkraları gxveiki | gün bitti, Halledilmiş müsabaka ne-| ticelerini bugünden itibaren kabule başlıyoruz. Müsabakanın esası şudur: “TAN,, in, İkincikânun birinci gü- nünden otuzuncu gününe kadar çi kan otüz nüshasında her gün bir Nasrettin Hoca fıkrası, bir de Nas - rettin Hoca resmi çıkmıştır. Bu otuz fıkranın mutlaka birer resmi ve her resmin de mutlaka bir fıkrası vardır, Fakat bu resim ve fık- ralar karışık olarak intişar etmiştir. Müsabakamızın esası, işte bu fıkra ları, kendi resimleri ile birleştirmek» tir, Bunun için (Resim ve fıkraların birleştirilip gazeteye gönderilmesine lüzum yoktur) Yalnız resimleri esas olarak alıp sırasile meselâ: 1 inci resim *# 18 inci fıkra: Şeklinde her resmin hizasına ait Bağdat, (Hususi) — Burada intişar eden (Elbilâd) gazetesin- de, Antakya ve İskenderun meselesi dolayısile, bazı garezkâr ve Musul hak'zında istilâkâr &mel ttikleri haberleri mevzuu bahse Je dostluk hareketleri ve müş 1,, boçi.klı b. başmakale çıktı, Kal Feysal'ın heykeli erek İki memleketin ars « istemişlersme de vazi » hor — iki taraftan da atmışlardır. sayetsiz teşekküre wsette sariklik pren asil bir jestle bu iğ - renç yalanı tekzip etmesi müzir pro pagandacılarm katil zehirlerini saç- mak İstedikleri yollarm önüne kuv» vetli setler çekmiştir. | an ola E dayan Ge Y, — SABAKAMIZ Neticeleri 20 Şubata kadar gönderiniz Itişar ettikleri gazetenin tarihine gö» re İkincikânunun gün rakamını vere- rek numaralandırmak ta mümkün - dür, Zaten meselâ (1) numaralı ra « sim ve fıkra İkincikânunun birinci günü ve 19 numaralı resim ve fıkra keza İkincikânunun 19 uncu günü çıkmış olur, Müsabakaya iştirak etmiş olmak için bu verdiğimiz izahat dairesinde numaralanmış 30 resmin ait olduğu 30 fıkrayı gösteren bir listenin otuz günlük 30 müsabaka kuponu ile ve iştirak eden zatın mükâfat kazandı - ğı takdirde neşredilmek üzere bir fo- toğrafisi ve mufassal adresi ile bir « likte “TAN,, gazetesine gönderilme » si ve zarfın sol ve Üst kenarına (Nasrettin Hoca) ibaresi yazılması lâzımdır. Me: , zak köşelerindeki ka- inerek neticelerin kas bulü mühletini 20 şubata kadar u « İzattık. Şubatın 20 inci günü akşam saat altıdan sonra gelecek müsaba - tın bu kısmı, 80 santimetre çök -| olduğu fıkranın numarasını yazmak | ka neticeleri muteber olmıyacaktır. müştür. Bu yüzden nakliyat durmuş- itur. Tamir yapılıncıya kadar seferle- re aktarma suretile devamı edilecek - tir. kâfidir.. Gerçi her resim ve fıkranın Üstünde numaraları yazılı ise de her türlü yanlışlık ve karışıklığın önüne geçmek için bu resim ve fıkraların İn Numaraları eksik olan karilerimiz beş kuruş mukabilinde eksik “TAN,, nüshalarını idarehanemizden alabi - lirler,