10.1-037 KUMANDANLA RIN TAN. -AARERP HÂT RALAK İz general Ali Sait, tarihi ta. T O RG ENE vam etti: i — Yemendeki kolordunun se - ferberliğe iştirak etmediğini söy. , Yak etmemek, vatan hizmetleri, e .,. .. e he karşi alâkasız davranmağı icap ingi IZ mus em e esi ettirmezdi. Türk ordusu, cepheler- . . Yemende kollarımızı bağlayıp © hudutları ; in turamazdık. Her halde, bir canlı. de ik, bir o yarık göstermeliydik. sum kırk ay çarpışltık! rafında toplamıya bazladım. Bun < in muh lit er Yazan: ir mebattır. Yemenliler, 5 n silpürge tanelerini an - dıran çekirdeklerinden bir nevi un Salâhattin Güngör daha uzattıktan sonra sözüne de- Hü Sait anlatıyor : lemiştim. Fakat seferberliğe işti. X de, var kuvvetiyle çarpışırken, bİZ ” Men ları 4220) yeli geçmiyen lerini rica ettim. Dura, Yemende telif yerlerinde ve dağmık bir hal. deydiler. Böyleee ( Pir çıkarır ve bu undan yapılmış ek - yandan ( fırkamı meği yerler . ini teşkile ii ser bir * mam Yahya, ğım te, ışırken, İ gebbüse ilikin muvafakat yandan da Ye- mendeki kabile re. İslerini “Cihad,,8 davet (o etmekten geri kalmıyordum. Bir çok kabile ler, takım takım gelip, itaat ettik » lerini ve düşman - la harbe hazır ol - duklarını bildirdi - ler. Bunlar, ben - den silâh ve cep” cevabı verdi. Fakat benim Lâhiç, Aden üzerine hareket edeceğimi öğrenince, durayı vermekten vaz» geşti . Kolordu kumandanı Tevf'k Pa- şa da Yemen İmamı ile ayni'fikir. deydi, Eldeki kuvveti meçhul bir di runa sürüklemeği doğru Tevfik Paşaum kanaatine göre, (Aden) e doğru yapılacak ileri ha- » roket, mutlaka bozgunla neticele- necekti, Böyle bir bozgun ise, hane (istiyorlar. 1 : dr. İtaat etmiyen fırkamın tamamiyle mabvi demek. kabileler ise, di N i. Halbuki ben böyle düşünmüyor. vetimizi kabul et- in. ç medikten (o baş Harp ilân edildiği gündenberi, aradan 8 ay geçmişti. Frkam ef- radınm iaşe ve giyim masrafma karşılık olarak kolordu kumanda. ufak bir para yardımı Bu vaziyette, ku - mandanm emrini ka bize şu cev. nından en görmemiştim. kümeti, © bizden topladığı vergiyi ii Orgeneral / Ali Sait, senelerce evvel, dağrtıyor. m eraş ergi veririz, 'ne de hükümetin emirlerini dinleriz! Vân ettiğiniz cihadın da meşru olduğuna inan - mış geğiliz!. Bylelikle, memlekete el a- B tan kuvvetli düşmandan başka, gerilerde de bir takım eski ve yeni dişmenlarit | Kargılaşmış oluyorduk, O güne Keder Osman. k m karş, hmçlarını içle- rinde saklıyan AT8P reisleri, Ye- edilmiş vaziyete geç, lerek İtaatsiz. enin tecrit Mesinden iinde — Uklerini açığa vur Fakat ne olursa çizi, bis Sari Dlşman, “A. giğimiz için ik el- de, kendi i iz altındaki âsi ve, is ve şeyhleri itaat gitne e Tözumlu bulduk. Udey? Kazasında ALB ler, ortalığı haraca kesiyorlardı. BuJarmı Üzerine, imlihimce bir kuvvet? yürüdüm. c kiinde, bizim aslan Saya e kuvvetleri a- Mehmetçiklere Ar8P rasnda cereyan #değ bi miside- Meler neticesinde fazla zayiat ve - Ten #ziler, derhal MARA düştüler, arın müracaatlarını zamanda Udeyn ve pevelisindeki aşiret jeyhlerinde? en | dehalet etmelerini temir vir Bağdan cebelindeki 799 a retleri de baş kaldırmışlardı. Bu arada onları da tepeleği * inde, Hubera geyhi Ole kazasının Aden Türeyi yi aşireti - Dİ tecavüzlerine karsı da ei ler alarak onları da Marek miyecek bir hale getirneö vaffak oldum « i Bütün bu işlerin bitirilmesi a m. Hç aylık bir zaman kâfi gelmis” O günden sonra; bu isyan ” Gi deki aşiretlerle bir daha WS karşıya gelmedik. Hattâ en müşkül âlzin garbi cebeli Huceriye hududuna yakın Yaktile 39 uncu Fırka Kumandanı General Ali Saidin Yemen çöllerindeki silâh arkadaşları bize yardımları dokunanlar, ita - âtlerini tam bir sadakatle hizmet etme derecesine vardıranlar oldu. Serab nahiyesinde Şazeli Mehmet Hasan, kandırabildiği bir takım 8- damları etrafına toplamıştı. Fa - kat ben kendilerine büyük bir e bemmiyet vermedim. o Üç sene #ohra, onları da tedip etmek mec- buriyeti hasıl oldu. 1915 senesi Haziran ayının ilk günlerinde, Taizden (Aden) e gi - den yolun en mühim hudut nokta- 8: olan Maaviyede, iki bin Türk askeriyle bir o kadar gönüllü Ye- men askerini toplamış bulunuyor. dum . Sür'atle Aden istikametinde ha- rekete geçtik. Vaziyet, hiç te lehi- mizde değildi: Fukamın ancak on günlük yiyeceği kalmıştı. Sanada oturan Yemen valisi Mahmut Ne. dim Beyle kolordu kumandanm - dan, İmam Yahya nezdinde tâ- vassut ederek fırkamın birkaç ay« rk ihtiyacmı karşılayacak mik- tarda ekmeklik dura unu isteme ine bir hareket olurdu . Esasen aç kal mak tehdidi al, tında id&. Mer- kezde kalsaydık. ne olacaktı ?. Her- halde, kat'i bir 4 karar almak mev kiinde idim. Aldı- ğım karar, müs- © bet oldu: Düşman üzerine atılarak, şerefli bir ölümü tercih ettim, Tevfik Paşaya verdiğim cevap» ta, harekâtm bü- tün mes'uliyetini deruhte ettiğimi bildirerek, ask İ rimi ve gönüll lerimi derhal A - den istikametinde tahrik ettim. İn- gilizler, Lahiç sul- tanlığı arazisine, ehemmiyet ver - dikleri için bura- ya bir çok kabile kuv vetleri gönderdiler. Adende bu lunan yedi tabur meveytlu liva - larni da kuvvetlerimizi karşılamı- ya memur ettiler, Hareketimizin üçüncü günü İn- gilizler ve İngiliz kuvvetlerinin em ri altmdaki Arap kabileleri ile â- ramızda çarpışmalar başladı . Karşımıza çıkanları mağlüp € - derek ilerliyorduk. Nihayet bir , Lahiç sultanlığının merke - zi olan Lâhiç kasabasını, bir bas- km neticesinde raptettik , Önümüzden © kaçan Araplarla İngilizleri, Aden kapılarma kadar takip ettik. Aden berzahının dr. | şımdaki 10 bin nüfuslu şeyh Osman kasabası da bu arada bir hafta kâ- dap elimizde kaldi. Fakat sonra - dan, İngilizler. Süveyş ve Bas- ra cephelerinden ayırarık gön - derdikleri ihtiyat kuvvetlerini ka- raya çıkardılar. İleri #ıt'alarımızı ihata edebilecek bir vaziyet hasıl oldu. Burun üzerine (Lâhiç) e çekilmiye ve harbi orada kabul et- akl pi mz Hademe etmiş bir kadın anlatıyor: ocum zerzevatçı idi. Büyük sefi re aldılar. ta yattı. Yirmi bir ay onu tedavi olmadı, olmadı. Ve işte bu uzun hastalıktan sonra bir gün çocuklarını ve beni kimsesiz çaresiz, parâ- İ sız bırakarak öldü, gitti. Hava İle yaşanmıyor. bii ben de çocuklarımı büyütmek, başımı kur aradım. tl İş aradın? — Nasıl olacak? Annem zaten bir için i | ca İ söyledi, Gittik oraya. Müdür bana bir baktı. Beni bir süzdü: “Çık kızım sen dışarı, dedi çıktım, An- hem şişmandır. On yedi erkeğin maz.""'Daha o zaman kafalar böyle idi, Evet beni kabul etmedile bekledim, bir iş çıkar elbet diye... geçmiş oraya bir hademe bulamamışla kalmca müdür beni yeniden çağırttı: Çanakkale harbinde bulunmuş < tu, Harpten malül olarak döndü. Yirmi bir ay has. O mektepte bir hademelik boş kalmış, bana iş ki: “Bu kadın hem genç, hem (güzel, Nihayet üç ay görünme gizli çalış,, dedi. Bön de orada gizli çalışmıya başladım... Biz bir Fransız mektebinde dik. Fransızlar o İstanbulun işgalinde mekteplerini geri aldılar. Ben de ortaya çıktım. İşte o tarihtenberi açık olarak kâh mek melik ederek, kâh ri kâh evlerde h ederek vaktimi geçirdim. Sonra bir Okaç sene evvel evlendim de arlık işten elimi eteğimi çektim. ordum: Ss — Bu kadar çalıştığınız için herhalde bir çok tecrübeniz birçok hikâyeleriniz vardır. — Hayır, benim başımdan hiçbir hikâye geçmedi, Kendi halinde na musile, iffetile çalışan kadının ba- şindan hiç bir şey geçmez. — Biz duyuyoruz ki, memur ba, İl iin — 10 e çalışarak, Resim» Fıkra: 10 Hocadan bir dostu ödünç pa vermiş; miye mecbur kaldık . (Arkas rvar) ceğim amma altı ay vade veririm. lik 'erberlikte aske» çalıştık, Ta armak mektepte ho. sında çalışa» r. Eve döndüm Hademesiz “Müfetişlere ML. yanlara patronları veya müdürle ri sarkıntılık ederler, onları rahat. sız ederlermiş. bilir. Fakat bu sar- r rahatsızlık o verecek dereceye geliyorsa çalışan kadının Mdaresizliği yüzündendir. Bir kadın bir kere çalışmıya başladı mr, şu, nü aklma koysun ki, beraber ça- lıştığı veyahut yanında çalıştığı insanların hepsi onun bir kere ne tiynette bir kadın olduğunu dene. yetektir. Ona ya sözle, ya bakişli ya ilisişle —artık terbi: re— bunu ânlataca daha İlk imada sert bulunması lâ. zımdır. Anlamamazlığa gelmek ba. kişa karşı ölür. Fakat bir hizmetçi kada meselâ efendisi ilişmiş.. Daha elini sürer sürmez, eğer ken. di bunu istemiyorsa gayet yüksek sesle onu terslemesi lâzımdir. istemiş; — Hocam pek sıkıştım. Bana on akçe ver. Fakat hemen borcumu ödiyemem; bana altı ay da vade ver!. dei Hoca sakalını eline alıp bir lâhza düşündükten sonra şu cevabı — Vallahi birader. Ben fakir bir adamım. Sana verecek on akçem | yok! Lâkin arkadaşımsın! Seni de kırmak istemem; on akçeyi veremiye- fukarıda bir fabrikada çalışan ka- İn işçileri erkek amele ile bir ara- la görüyorsunuz. Aşağıda: Bir cam imalâthanesinde çalışan kadınlar S özünü kestim? — Yahut ta onun yüzüne gülmek. — Bu da boş bir fikir... İş haya- tında kendine sataşmalarına mi saade eden kadınlar içinde kaç tai nesi yükselmiştir... Hiç bir tanesi,. Böyle bir şeye imkân yoktur. Br. kek bir kadına karşı muhabbet veya herhangi bir alâka duyduğu zaman bir dakika İçi n yüzü. ne güler. Çalışan bayanların bir çoğu yanlış fikre saplanırlar, “Patron yahut müdür beni bu. gün yemeğe davet etti. Beraber gis dersem aylığıma zam olur. Gitmez sem atılırım... diye düşünür ve gi. der. Halbuki bu gidiş onu hiç bir zaman daktiloluktan müdürlüğe çıkarmaz., Çalışan kadınm ilk yapacağı $ev, en evvel buna dikkat etmi eğer tynetinde hafiflik bile varsa bunu çalıştığı yerde göstermemek, gönül eğlencesini çalıştığı muhit ten dışarda aramaktır, Bunu yap » muyan kadın, iş hayatında barına» maz... — Kadınlar elddi kalırlarsa mu, hitlerinde düşmanlık topladıkları» nı söylüyorlar, alan... Böyleşey olmaz. Ciddi bir kadına her zaman ber yerde, herkes hürmet gösterir. Er. kek kendine yüz vermiyen kadmı sayar ona kızmaz, ız onu © kek bulunan bir dairede çalışıyor da bu erkeklerin dokuzuna o YÜZ vermeyip birine yüz veriyorsa © zaman bütün diğer erkekler ona kin bağlarlar, Şurası muhakkak ki, namusile karete uğramaz. Ben senelerce ça lıştım ve daima yanlarında calrstı. Zım insanlardan bir kız, bir kız. kardeş muamelesi gördüm. Suot DERVİŞ Müsabaka kuponu No. 10 çalışan bir kadın hiç bir yerde ha.