K Nasıl islivor ? lrf Memlelfî( _R i Kayseri: 17 Eylül K ayseri mensucat fabrikası, nasıl bina, vesait, Makine itibarile tamamile yeni ise, onu iş- letenler, teknisiyenler, hulâsa kafa bakımmdan da baştan aşağı mo - derndir, Bütün iş, genç Türk mülşendizle- rinin elinde ve kafasında hazmol - muştür. Bundan ' dolayıdır ki, fab- rika yalnız memleketin dokuma ih- tiyacmı temin etmekle kalmamış, milyonlara baliğ olan bir sermaye- nin Türk bilgisi, Türk çalışması ve Türk kafasile nasıl verimli bir ha- le geldiğini de ispat etmiştir. Ta - savvur edin ki daha birkaç ay evvel fabrikanın aylık istihsalâtı 900:000 metre kumaşken bugün bu miktar 2 milyonu bulmuştur, Şimdi yeni bir program tanzim edilmiştir. Bu programa nazaran aylık imalât iki milyon 130 bin metreye yüksele- cektir. Bu, memleketteki doku- ma ihtiyacınm yüksek bir miktarı- nı temin edecek derecede mühim bir yekündur. ylül aymda tesis edilen fabri- ka bir yıl içinde 13 milyon metre kumaş imal etmiştir. Bu ku- maşların kıymeti 2 milyon 200 bin liradır. neticesinde — binlerce vatandaş iş bulduğu gibi bu kadar para da memleket dahilinde kalmış ve tedi- ye muvazenemizin lehine hizmet etmiştir. Adananm beyaz altmı pamuk, dahili piyasada bir istihlâk sahası bulmuştur. Bütün bunlar memleket hesabma az kazanç mıdır? Ah, bir de şu bağ meselei mü - himmesi olmasa da Kayserili ame- le, kadım, erkek ve çocuklar bile- fabrikaya rağbet gösterseler ne iyi olur. Koca bir şehir birdenbire kalkınmır ve hareket haline geçen bir vücut olur. enç mühendislerden Güher ile beraber fabrikayı dolaşryo - ruz. Bana hiç üşenmeden, yorul - madan pamuğun — nasıl iplik olup sonra kumaş haline geldiğini dev gibi makinelerin etrafmnı dolaştıra- rak anlatıyor. Evvelâ hallaç dai- resine giriyoruz. ! Gözüme bir ilân çarpıyor: l başladı. Hergün kinin almız.” Sıtmaya karşı fabrikada esaslı bir mücadele açıldığı her tarafta görülüyor. Fabrikayı zaman bu ilânım muhtelif şekilleri- ne her yerde tesadüf ediyorsunuz. Bağdan sonra sıtma da ayrıca bir dert. İşçi adedinin azalmasın- da da mühim bir amil bu oluyor. Hastalanan amele işine gelemiyor. Sıtma öldürmüyor amma süründü- Tüyor Nitekim — seyahatimin — bundan /| #onraki kısımlarımda srtmanm bü- Kayseri fabrikasında iğler YAZAN Mümtaz Faik ç KA ARE AA S b | tün mücadele!ere rağmen birçok | mıntakaları nasıl kemirdiğine, iktı- sadi faaliyet Üüzerinde nasıl menfi bir tesir yaptığına bütün delilleri- le şahit oldum. Bu fabrikada gör- düğüm sıtma mücadelesinin ehem- miyetini o zaman anladım. Sıtma üzerinde yaptığım tetkikler ayrı bir fasıldır ki, bunları daha sonra- ları uzun boylu izaha çalışacağım... ddi M V © Y Mühendis A fabrikayı Hâllâğ dairesinden itibâ- ren kumaşların otomatik surette paket olduğu daireye kadar bera- berce gezdirirdim. Bu suretle ham pamuğun o yüzlerce makinelerde on binlerce masuraya nasıl incele incele sarıldığını, bu pamukların muhteşem merdanelerde nasıl ge- rilip kolalandığını, boyandığını, ku- ruduğunu ve nihayet dokunup öl- çüldüğünü görürdünüz. f Fakat fabrikanm azametini gör - , Mmeden ve dairelerin içinde dolaş- madan bu teknik tafsilâti vermek het zor, ve hem uzundur. Tasavvur edin ki ben bile bu fab- rikayı ancak üç saatte gezebildim. İçinde görmediğim daha birçok «yerleri de kaldı... Fabrika. bütün teknik vesaitle , beraber, içinde çalışanların medeni ihtiyaçlarını ve eğlenceleri- ni temin edecek birçok şeyleri de ihtiva ediyor. Bir tarafta büyük bir yüzme havuzu yapılmış, Kayse- rinin bu kavuran günlerinde bol su” içinde vücudu dinlendirmek me iyi bir şey... Saatlerce fabrikayı dolaştıktan sonra benim bile nezleme rağmen bu su içine gömüleceğim geliyor. Bir tarafta muntazam bir tenis kortu ve güzel bir patinaj yeri gö- zümü okşuyor. / Genç mühendise sordum: — Boş zamanlarmızda ne il& va- kit geçirirsiniz? Gülerek cevap verdi: — Pek boş zamanımız yok. Çün- kü akşam geç vakte kadar çalışı- yorüz. Sabahleyin de erken kalk - .mak lâzım, — Ya şu yüzme havuzuna?.. — Bazan... Görüyorum ki, bu mühendisler en büyük zevki çalışmadan altyor- lardı. : Bu koöskoca, bu milyonlarca met- Te kumaş dokuyan, içinde binlerce amele çalıştıran fabrikanın teknik kadrosunu merak etmiştim. Meğer bu fabrika, bir işletme direktörlü- ğüne merbut altı şef tarafından idare ediliyormuş. O zaman fabrikada neden her öportajla a eirameeana iı7 " - dır, Esas işletme üç kısımdan iba- ha e ee üher ile beraber — ge ea rı | | dolaştığım dairede şef bolluğuna tesadüf etmediğimi anladım. Mühendis Güher izah etti: — İşletme Direktörü Bay Os- mandır. Ve buraya merbut bir e- sas işletme, bir de tâli işletme var- rettir: İplik, dokuma, boya. İplik kısmının şefi benim. Dokumanın şefi Mühendis Nuri, boyanın şefi Mühendis Mehmettir. 'Tâli işletme, santral, su ve yan- ginm ve tamirhane kısımlarından ibarettir. Santralım gefi Mühendis Zahit, su ve yangının şefi Mühendis Şadi, tamirhanenin şefi Mühendis Hayridir. MÜYTDGİ di UMOLSÜ “_/ p İtı şefle ayda iki milyon met- re-dokumar dıkârmak, hakiz 5| katen mühim bir meseledir. Beu hem şeflerin bilgi ve dirayetlerini, gösterir, hem de bir işin şef bol- luğu ile değil, belki şef bilgisi ve idaresi ile nekadar iyi randman verdiğini ispat eder. Halbuki tesis kıymeti 7 milyon Türk Hrasımdan fazla olan bu fab- rikaya mukabil memleketimizde ni- ce nice müesseseler vardır ki bun- ların sermayeleri bu miktarın yüz- de biri olduğu halde içinde şef ve direktörden geçilmez. Hesap edil- se iki memura bir direktör veya bir şef isabet eder, bunların ayrıca muavinleri vardır. Birinin verdiği emri diğeri nakzeder, Meratip sil- silesi yoktur. Memur veya işçi, kimden emir alacağını bilmez. Her- kes işi oluruna bağlar, işler arasın- da bir ahenk, bir rabıta yoktur. Netice itibarile de müesseesenin içinde garip bir büro zihniyeti, bir kırtasiyecilik hüküm sürer ve rand- man da azalır. Modern sanayide, büyük sanayi - de, sermaye, makine ve işçi kadar teşkilât (— organisation) da mü- him bir iştir. Ve hattâ randmanın fazlalaşması ve çalışmanın düzenle yürümesi için, sermaye, makine ve işçiden de evvel gelir. Bu teşkilât meselesi çalışmadan ve sermaye - den muayyen bir zamanda azami verimi temin etmek bhakımmdan baslıbasıma avrı bir ilim subesidir. asyonel bir tarzda işlemek için, insan ve makine endüs- trisinin, zamanm heder olmasının önüne geçmek için bu (organisa- tion) bilgisine şiddetle ihtiyaç var- dır. Bunun için evvelâ birinci de- recede şef olacak adamm idâre kabiliyetini, şeflik evsafmı bihak- km haiz olup olmâdığını tayin et- mek ve sonfa teşkilâtı yapmak lâ- zımdır. İşte Kayseri fabrikası bu — ba- kımdan da iftihara şayan bir mü- essesemizdir. Fabrikanın en son sistem makineleri kurulurken, şef- leri, idaresi bakımından da en mo- dern, en rasyonel bir tarzda işle - . mesini temin için bütün teşkilât YAN yseri Kombinası ,|tafa karısı Ulfet ve manifaturacı Sü Izmirde Hiç Yok- tan Bir Cinayet “Narlhıdere ,, Muhtarı Bir Aile Husumetine — Kurban Gitti Ça - MA İ plysde ı Yukarda: Öldürülen Muhtar Hüseyin, altta: Katillerden Lisan İzmir (Husüsit muhabirimizden) — lâ amele galıştırlmak lâzımgeleceği|-ları zannediliyorsa da fiatlerin:-di farlıdere köyünde bir | Jayet ol - muş ve köyün muhtarı Hüseyin, iki akrabası tarafından ailevi bir husumet yüzünden kutuğu altıma biçak sokulmak suretile öldürülmüş tür. Katilleç cinayeti müteakip kaç- mışlardır. Zabıtaca takip olunmakta- dırlar. Hâdise şöyle olmuştur. Mu” tar lü seyin, köy kahvesinde birkaç arka- daşile oturmakta iken geç vakit ak- rabasından Kırlı"*Ali Oğlu Lişan ve arabacı Hasan gelmişler, sarhoş ol- dukları için etrafa küfürler savur - majya başlamışlar ve Muhtar Hüse- yinle Lisanm hemşiresi yüzünden mevcut bir aile husumetinden beh - setmeye başlamışlardır. Hüseyin bu tü Üzerine dışarıya çıkmış ve bunlara sükünet tavsiye etmiştir. Bunun üzerine Lisanla Mustafa ani olatrak Muhtarın üzerine iki iskemle savürmuşlar ve akebinde de biçakla rın! Çekerek var kuvvetlerile zavallı mühtarın vücudüne saplamaya baş- lamışlardır. Muhtar, Lisan tarafın- dan koltuğu altına saplanan şiddetli bir bicak darbesile esasen yere yı- kılmış bulunuyordu. Aldığı diğer ya- raların da tesirile kendini kaybet - miştir. Yaralı, kaldırıldığı memleket has- tanesinde 'az sonra ölmüştyr. Katil- ler hâdiseyi müteakip Urla cihetine doğru kaçmışlardır. Zabrta izleri ü- zerindedir, » Ödemişte Yedi Ev Yandı İzmir (Husust muhabirimizden) — Dün Sâat 15 raddelerinde Odemişin Meşrutiyet mahallesinde bir yangın çıkmıştır. Yangın, arabacı paşa Mus Jeymanın evinden çıkmıştır. İki saat içinde yedi ev yanmıştır. Bu sırada hava çok rüzgârlı olduğu için yan - gin çok zorlukla söndürülebilmiş, Ö- demişliler müthiş bir tehlike atlat - mışlardır. Bu yangından .husule gelen zarar miktarı on bin lira tahmin olunmak ilminin koyduğu kaidelere riayet çıların satışa istekli bulunmaları şar 4 - 10 - O2R Uzüm ve Incir Piya- * sası Yükseliyor nıt İzmir, (Hususi muhabirimizden)—.. Almanyada ürünlerimizin son hafta piyasası hakkımda Berlin Türk Tica- ret odası tarafından buradaki alâ - kadarlara bir rapor gelmiştir. Bu ra pora göre, İzmirde ve Egenin muh - telif yerlerinde yağan son yağmurlar yüzünden gerek üzüm ve gerek incir piyasalarında yüksölmeler kaydcdil- miştir. Hamburg kuru üzüm piyasa- sı bu hafta içinde yeniden ehemi - yetli nisbette kuvvetlenmiştir. Ha - ber verildiğine göre gerek Hamburg tan mevcut 1935 mahsulü partiler, gerek yeni mahsul üzerinden ehem- miyetli sayılacak işler yapılmıştır. Piyasanın bu suretle inkişafı üze rine fiatlarda dahi yeniden bazı yük- selmeler kaydolunmuştur. lâ 9 için yüz kilo başına sif Hamburg 17,5 liraya kadar fiat istendiği haber a- lmmıştır. Buna karşı - tabil ihracat- |. M #özlüml tile - bilfiil satışlar 9 numaralı için 16,5 lira üzerinden yapılmaktadır. Dikkate değer ki, İzmir piyasasımnda dahi kurum, fiatlerin düşmesine meydan vermemek için kat'i karar al mıştır. Zaten dış piyasalardaki itha- lâtçı firmalarda üzüm fiatlerinin düş mesine imkân bulunmadığma kani ol muş bulunmaktadırlar. Üzüm kurumu imalathanesinde çok temiz bir şekilde hazırlanan muh telif (Tariş) üzüm - tipleri ile Istan- dardizasyona doğru ilk adımlar a - tilmiş olüyor. Diş piyasalarda kısa bir zamanda çok tutunan “Tariş,, tipleri hakikaten nefis Ve bazi ihra- ve bu suretle maliyet fiatinin yüksel mesine sebebiyet verileceği iddiasını dış piyasalarda fazla tutunmasınd İ kuvetlenmiş ve bazı tiplerin fiatlerİlkry de yeniden hafif yükselmeler kay geçen haftaki 9,5 lira yerine bu hal ta on liraya kadar fiyat istenmişti Ancak ithalâtçılarm bu fiati ödemi - ı'Ege,, nin Muhtelif Yerlerine Yağan SeK Yağ murlar Alman Üzüm ve İncir PiyasasınıYükselt İ me' İ | | | “İzmir,, in nefis üzümlerindett Hi Bir salkımın güzel tablosu - Babn serdetmektedirler. Bundan başli Bi bu şekilde hazırlanan Tariş tiplerini da şikâyete başlamışlardır. © İncir piyasası (attı İncir piyasası bu hafta biraz dahi — dolunmüştur. 4 Bu arada sözgelimi kilosu 68-i'di tane gelen ekstra incirler için y kilo başına sif Hamburlt H x yaneşımadiyan şeceği de hemen hiç umulmam fa < tadır. ş ğ dım Malatyada İmar İşleri ... Dördüncü Büyük Doku- ma Fabrikası İçin İnşaat Malatya, (Hususi muhabirimiz - den) — Dördüncü büyük dokuma fabrikasınım 151000 lira keşifli işçi evlerile 20000 lira keşifli hükümet ko nağı temel inşaatı burada teşekkül eden şirkete ihale edildiğinden bu günlerde işe başlanacaktır. Hususi idare tarafından yaptırıl- makta olan hastanenin ikinci kısım inşaatının keşfi de 50000 lira üzerin den ihale edildi. Hastane müteahhit leri ayni zamanda 26000 lira keşifli “Sürgü,, suyu kanalının açılması İ- şini de teahhüt ettiler. Şehir plânınm tatbiki için icap e- den tali plânların hazırlanması bele- diyece 1500 liraya yaptırılmakta ol- duğundan yakında Malatyada çok bü- yük ve kıymetli eserlerin meydana gelmesi beklenmektedir. l— Küçük Haberler * Akhisar, (Tan) — Önemli is- tihsal merkezlerimizden biri — olan ilçemizde bir meteoroloji istasiyonu tesis edilmesi hakkındaki belediye - mizin müracaati kabul edilmiş — ve yapılan tesisat ikmal edildiğinden istasiyon açılmıştır. * Balıkesir, (Tan) — Balıkesir belediye reisliğine yeniden seçilen Naci Kodanazın emri tasdikten çık- mış ve işe başlamıştır. * Merzifon, (Tan) — Spor hare- ketleri ilerlemektedir. Fakat, —maç yapılabilecek muntazam bir saha yoktur. Bu ihtiyaç yeniden Mevzuu- bahs olmıya başlamıştır. i * Yalova, (TAN) — Burada on beş günde bir yeni bir gazete çıka- rılacaktır, İlk nüshası bugünlerde in- tişar edecek olan bu gazete köylüyü alâkadar eden bütün havadisleri tadır. Gebzede Mühirt... Bir Soygunculukr 3 Meçhul Haydut İstan””? bullu Bir Kadının Çantasını Kaptılar Gebze (Hususi muhabirimizden) 5 İIstanbulda Aksarayda Yusuf Pa civarında Kadri Bey sokağında 1/ numaralı evde oturan Bayan Aliyöğu, bura hukuk mahkemesi zabıt kâti bi Bay Akife evvelki gün misafil | gelmiş ve bugün Istanbula dönmelş, üzere Gebzeden ayrılmıştır. Ali istasyona giderken, kasabanm iki lo metro ötesindeki “incirli çeşmem | mevkiinde, çalılar arasında sakla nan üç kişinin hücumuna uğ tır. Bunlardan biri Aliyenin üzeril atılmış ve içinde 15 altın beşibirlil, 30 adet beşer liralık evrakı nakdiyiş,, ile iki adet altın lira bulunan pa nini elinden kapmıştır. Müteca savuşup gitmişlerdir. | Bayan Aliye, ağlıyarak müddel mumi Bay Celâle müracaat etmiştil Müddeiumumilik ve jandarma kuü ; mandanı Bay Kâzım soyguncuları h: ramaktadır. - * Z hu j | Karamanda imar çalışmaları Karaman, (Tan) — Imar için € lışmalar devam ediyor. Parti tara | fiından bir musiki kursu açılmışt, Kurs Ahmet Çavuş tarafımdan id$ re olunmaktadır. Son günlerde hf valar birdenbire soğumuştur. ğ çi, harmanmı kaldırmakla meşguül ' dür. Mahsul vaziyeti iyidir. Yabancı Dil Kursları Akhisar, (Tan) — Halkevimiz bancı dil kursları mevsim dolayıs!? tatil edilmişti. Kurslarda yenid derslere başlanmış ve gençl yabancı diller hakkındaki alâkalf 4 vaktinde verecektir . artmakta olduğu görülmüştür.