No. 52 | İki dakiks sonra Anskar masaya *ğilmiş elindeki kaz tüyünden kale. | Mi tahtadan oyularak yapılmış olan | dir hokkaya batırıyor, fakat bir tür- | di yazısma başlıyamıyordu. Nasıl Li Yazısının da belli olmaması ge « bekti, ği Kalemi sağ elinden sol eline (aldı | Ye yine bir kaç dakika düşünerek ya- Xacağı şeyleri kafasında tasarladı. Yazısının belli olmaması için en iyi Sare olarak sol elle yazmayı bulmuş- Ynde güçlükle ileriiyordu. Zira elle Wiiştırılarak yapıldığından yer yer kabarcıklar vardı. Ancak yirmi dakika kadar sonra Üitirebildi ve bir defa gözden geçir Ğİ. Başta Izlanda Valisi Halger Ro- tenkrans'a hitap edildikten sonra Sunlar okunuyordu: “Limanda Balina hanında Dani Markalı kılığına girmiş olan bir Türk Vardır. Bu adam geçenlerde buraya Zelmiş olan Türk korsanlardan bi- Pisidir, Adı Hasandır. Kendisini İs mnişti. Anskar bir kenara çekildi ve ge- miyi gözetlemeğe başladı. Gemiden bir sandal indirildi ve is- keleye doğru gelmiye başladı. Anskar orada eski: patronu Lau- ritz Bagge'yi gördü. Sağdan nal sesleri duydu ve dö- nüp oraya baktı. Vali Halger Rozenkrans ile Estrid birer at üstünde ve arkalarında bir- kaç atlı ile yaklaşıyorlardı. Anskar'm: kalbi korku ile çarptı ve yüzü sarardı. Gerek valinin ve gerek genç kı- zin yüzünde büyük bir sevinç vardı. Anskar kendisini çabuk toparladı ve hemen hâna girdi. İçerden ve kil- çük, tozlu pencerenin ardından gö- zetlemiye başladı. Halk ta deniz kıyısma ve iskeleye toplanıyordu. Atlılar hanm önünden geçip gitti- &irlarm elinde iken bu Türk Bardiyanlığını yapmıştır. Estrid onu $ok iyi tanır, Ona da sorabilirsiniz!,; Henüz imzasını atmamıştı. Kendi İmzasını atamıyacağına da şüphe Yoktu. Bunun için mektubun altına Ingiliz balıkçısı” demekle kal- Yazdığı mektubu ve İmzayı be * © Anakar eğer genç kir tarafından görülmüş olaydı hiç şüphesiz bura- da, ininde yakalanan bir porsuk gibi enselenecekti. Hanm yalnız bir kapı- sı olduğundan ve etrafı da hemen sarılacağındah kurtuluş imkânı yok- tu. Geniş bir'nefes aldı ve yeniden kapının önüne çikti. Vali ile genç Kız tüccar Bagge'yi iskelenin ucunda karşıladılar. Genç kız babasını boynuna atılmış, onun Levent Hasan ortadan Ronra meydan büsbütün ona kalacak- & Genç kızm arkasını birakmıya- tak ve bir defa ele geçirdikten son- İM onunla evlenmek için razı olma- Mar, bir kilisede nikâh kıyılmasmı beklemiyecekti. Geçen sefer ka- İkinci şarabı da son damlasına ka- Ür içti, Parasmı verdi ve şapkasmı Sözlerine doğru eğerek dışarı çıktı. merkezinde yapılacaktır. verilmektedir. (1411) dır, ilân olunur. (1422) Demek ki şimdi kızmı almaya ge- Yordu. mektepte bulunmaları. olunmıyacaktır. (1446) Levent Hasan ortadan kalktıktan sonra meydan büsbütün ona kalacaktı Izlânda Krah, açık hava Parlâmentosunu açıyor yüzünü steak gözyaşlarile sslatıyor- |ettiği dairelerle evvelden görüşmele- du. Vali Halger bu manzarayı gurur | rini ve mülslea toplamalarını, hulâ- ile seyrediyordu. İşin aslını bilmiyen- | sa, iş birliği lâzımgelen noktalarda ler genç kızın ancak onun kahraman- | biribirlerile anlaşarak çalışma husu- Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Merkezinden Ankarada Çocuk sarayı caddesinde yaptırılacak apar- tıman, sinema kapalı havuz ve garaj binaları inşaatı kapa lı zarf usulile eksiltmeye konmuştur. , Keşif bedeli 204550 liradır. İhale 1 Birinciteşrin 936 Perşembe günü saat 15 te çocuk esirgeme kurumu genel Eksiltme şartnamesi, mukavelename, fenni şartname, kalorifer sıhhi tesisat ve elektrik şartnamesi ile proje ve keşif cetvelini ihtiva eden münakasa dosyaları 30 zar li- ra mukabilinde çocuk esirgeme kurumu muhasebesinden ihracatçıların nazarı dikkatine Istanbul Ticaret ve Sanayi Odasından: 3018 numaralı kanun mucibince ihracatçı ruhsatname- si almak isteyenlerin istidalarını ve vesikalarını beheme hal Eylül ayı içinde İktısat Vekâletine takdim etmeleri Talimatnamesi mucibince daha evvel odadan tasdik- name almak için alâkadarların her gün saat ikiden beşe kâdar Odamız Muamelât Müdüriyetine müracaatları | Maltepe Askeri Lisesi Direktörlüğünden: .1 — Kadronun tamamlanması için almacak talebele- rin imtihanları Eylülün 23 üncü Çarşamba günü mektep- te yapılacaktır. Şartları haiz namzetlerin o gün saat 8 de 2 — İmtihana gelmiyenler girme haklarmı kaybede - ceklerinden sonradan vuku bulacak müracaatlar kabul TAN , Nafıa teşkilâtı . . gaya : ve işbirliği Nafıa Vekâleti mühim bir tamim gönderdi Ankara, 19 (Hususi muhabirimiz. den) — Nafın Vekâleti daireleri a- rasında sıkı bir iş birliği temin et - mek için yeni kararlar almaktadır. Bu sayede doğrudan doğruya Vekâ- letin bünyesini teşkil eden veya bu vasıta ile idare olunan yol, köprü, demiryolu, bina, su, elektrik, şehir ve imar haritaları işleri ile münaks- le ve muhabere vasıta ve mücsscse- leri arasında ve iş sahasmda biribir- lerine daimi yardım temin edilmiş bulunmaktadır. | Gaye olarak yurdun imarmı göz jönlinde bulunduran her teşebbüs bi- ribirile alâkalı veya biribirini ta - mamlıyacak hal ve vaziyettedir. Bu- nun içindir ki bu mühim hizmetler- den herhangi birisini derühde eden İidare derhal yanıbaşında ayni kabil- İden diğer bir mühim hizmete temas etmektedir. Vekâlet, alâkadar makamlara yol- ladığı bir tamimde, bu nokta Üzerin- de bilhassa ısrar ederek yaptıkları işlerin iyi ve güzel eserler balinde tecelli etmesi için merkez ve taşra teşkilâtlarınm işin temas ve taallük Yasan : Eadircan Kaf — lığı sayesinde kurtarıldığını #anacak- | sunda birleşmelerini lardı. tavsiye etmiştir. Halk onları alkışlıyordu. Bazı kadınlarla genç kızların, hat- N Mr irisi gözlerinde yaşlar EÖ-| gz, konferanslar serisine bu yıl da â devam edecektir. Vekâlet daireleri - Baler amiz imei Ki nin, iştigal ettikleri işler üzerinde , yle 5 i. ma görülmüştü. Genç kızm korsan. | verdiği DU e ei ların ellerinden kurtulması ancak |/ot© BÖN? Ma Ml Allahın büyük bir lütfundan olabi. | 8Kti Ve örer e içişleri ira lirdi. Bunun için ellerini omuzları- belin 5 Merin yapı na, almlarma ve karmlarma götüre- | AKtAĞIR. rek haç yapıyorlardı. Konferanslar, cumartesi ve paz& Tüccar Bagge'ye de bir at verildi|"a tesadüf etmiyen her aym ortasın- ve her geçtikleri yerde alkışlanarak: |da saat 16'da Vekâletin konferans — Yaşa! salonunda verilmektedir. Nafia Ve- Sesleri arasında uzaklaştılar. kâleti memurlarının konferansta bu- Anskar düştünceliydi. Biraz önce - |lunmaları mecburi tutulacaktır. Bu ye kadar kaptan Voney gittikten |Y'lm konferans serisine birinciteşri- nin on beşinde başlanacak ve 937 sonra da buradi kalmayı ve genç kı- » ee bil tstemişir, | yim on beş haziranma kadar de- işi e la vam edecektir. Bu müddet içinde on e konferans verilecektir. Konferans- alna. n e tüccar PBıgge- larm mevzuları şunlardır: Demiryol- nin gemicileri de birer ikişer iskeleye |lar! ipşaatı hakkmda, ye 5 çıkarak şehire giriyorlardı. Hanlara, |:5d4 nakliyat, yol veya köprü, su - Var, şebireltik, elektrikçilik, hava nak meyhanelere uğrıyacaklar, her tara.) MS fi gezecekler, içecekler ve şundân|liYat, mafia hukuku, muhteli£ mem bundan konuşacaklar. Bu leketlerde işletmeler ve televizyon... Balina Hanma da uğramamaları için| , Koneranslardan, kerkealn İs > bir sebep yoktu. desini temin maksadile, metinler kâletin dergisinde neşrolunacaktır. Bayındırlık işleri şartnamesi iyi tatbik edilecek Nafia Vekâleti, Heyeti Vekile ka- rarile tatbik sahasına konulmuş olân baymdırlık işleri genel şartnamesi - nin lâyiki veçhile gözönünde tutul - masını ve yapılan işlerde şartname- den inhiraf edilmemesini alâkadar - lara ehemmiyetle bildirmiştir. Bazı yerlerde yapıldığı anlaşılan şartna - me üzerindeki tadillerin bir daha te- kerrür etmemesi, şartname hüküm - lerini değiştirme, bizzat Vekiâletin (Arkas var) bile salâhiyetli olmadığı bilhassa te- barüz ettirilmiştir. Zührevi ve cilt hastalıkları mütehatsis orHayri Ömet 16609 Oğleden sonra Beyoğlu Ağacamii karşısında 139 No Tel 41586 TAN ABONE VE ILAN ŞARTLARI ehemmiyetle | Yazan: Stephan ZWEİG Sarayda artık Yirmi dördüncü bap Rücu 1789 sönesinde ihtilâl me kadar kuvvetli olduğunu henüz kendi ken- dine anlıyamamıştı. Jelerinde halâ Krala ve krallığa Karşı saygı hisleri besliyen meb'uslar Paris şehrinin i- leri gelenleri Kral'ın böyle ellerine müdafsasız bir halde düşmesine heyret ediyorlardı. Binlerce kadm bu kuvvetli hareketi başarmışlardı. Bunlar şimdi yaptıkları bu hariku- Mâide cür'etten Ürkmüşler, bunu te- vile çalışıyorlardı. Kral'ın sanki ken- di arausile Paris'e gelmiş olduğunu ve Versay yerine Tuilleries sarayını oturmak. için tercih ettiğini söylü- yorlardı Kral'a hey'etler göndererek arzrubudiyet ediyorlar. Meclis otuz azadan mürekkep bir hey'et gönde rerek Krala hürmetlerini arzediyor. Paris Belediye Relsi Mari Antüanet” in önünde eğilerek lütfen Paris'de oturarak ahaliyi memnun etmesini rica ediyor. Üniversite de bir hey'et göndererek dehalet ediyor. Nihayet (20) teşrinlevvel tarihinde Mület Meclisi de resmen Kral'a itaat ye- mini ediyor, Halk her gün seraym önüne toplanarak ( (Yaşasm Kral), (Yaşasın Kraliçe) diye haykırıyor| herkes Kral silesinin kendi arzusile Paris'e yerleştiğini söylüyor ve bu- na da kendi kendini inandırıyor. Hizlerini saklamuğa muktedir ©- lamıyan Mari Antuahet halkm bu haline memnun görünemiyor ve İ- çindeki heyecan ve korkuyu saklıya- mıyor. Her şeye baş eğen nikbin O- naltmcı Lui ise Paris'e kadar nasıl geldiğini unutmuş hakikaten kendi arzusile gelmiş gibi memnun yaşiyor- du. Fakat Mari Antuanet mütema- diyen ona başlarma gelenleri hatırin- tıyor. Paris'e zorla (o getirildiklerini, Versaydan nasıl tahkir eğilerek çı - karıldıklarmı hassa askerlerinin göz- leri önünde-nasil boğazlandıklarını daima tekrarlıyor. Tuillerles, Saray” ımda adeta esir vaziyetinde imiş gi- bi yaşıyorlardı. Ve bu esaretlerini de daha ziyade hissettiriyorlardı. Kra - liçe tiyatroya | gitmiyor, Kral ava çıkmıyor. Hiç bir gin sokağa çika- rak halk ile temasa gelmiyorlar; bu suretle halkın yine teveccühünü kaybediyorlar. Bu istiyerek saraya kapanmaları tehlikeli bir şekil alı- yor, çünkü Kral halk tarafından ha- kikaten esir olmuş gibi hareket e- derek halka ne kadar kuvvetli ol- duğunu hissettiriyor. Kendi zâfmı| ortaya vuruyor. Halk onları saraya | girip çıkmakta, Paris sokaklarında dolaşmakta serbest bırakmıştı. Ken- | di budalaca gururlarile Tuilleries| sarayın bir hapisane haline koydı- lar. Ve kendi kendilerini buraya esir ettiler. Saray, geldikleri zaman bom- boş ve harap bir halde idi. Bundan #onra hapisane addettikleri burasr- nı debdebe İle döşemeğe ve süsleme- ğe başladılar, Versay'dan araba do- lusu eşyalar geldi. Döşemeciler sa bahlara kadar çalışarak burasmı süslediler, Uşak, hizmetçi, ahçı hor- kes Versay'dan buraya nâkletti, Eski debdebe ve haşmet avdet edi- yordu. ” Tuillerles Sarayı çok büyük oldu- ğu için hepsini döşemek kabil olma. miştı. Artık merasim yapacak ve balo ve eğlence tertip edecek neş'e ve kuvvet kalmadığı için merasim isalonlarını ihmal etmişlerdi. Sadece | ikral ve ailesinin istirahatlerini te imin için birkaç oda hazırlamışlardı. aşağı kattaydı. Bu bir yatak ve bir tuvalet odasmdan ,bir de küçük sa“ merdiven yaptırdılar. Bu merdivenin kapıları vardı ve bu anahtarlar yal- niz mürebbiye ile kraliçede bulunu- yordu. Bu suretle Mari Antunnet istediği zaman kendi dairesinde yal- TMARI ANTUVANET.. ROMaDI 9 a Çöviren: Rezsan 4. B. YALMAN balolar tertip edecek neş'e kalmamıştı nız kalıyor, istediği zaman çocukla rile birleşiyordu. Aşağı katta oldu- ğu için onun dairesine gelecek olan misafirlerin kralın dairesinden geç- melerine ihtiyaç yoktu. Kraliçe ken- di başına odasında kalmak ihtiyacımı hissettiği zaman kapısını kapar ve hiç kimse tarafından rahatsiz edil « mezdi, Kral bile müsaadesiz odasına gelmezdi. Hemen hemen bir hapis hayatı yaşadığı halde yine şahsi hürriyetini muhafaza etmiye muvaf- fak olmuştur.. Karanlık dehlizleri dar merdivenleri ve her dakika içi- ni dolduran muhafızları ile bu Saray, oturması hoşa gidecek bir yer de- Zildi. Buna rağmen kral ve ailesi burada -Versaydaki günlerden daha ziyade biribirine yakın ve samimi bir hayat sürmüşlerdir. Sabahleyin kahvaltıdan sonra kraliçe çocuklari le vakit geçiriyor. Birkaç saat böy» le oturduktan sonra odasına çekili - yor ve öğle yemeğine kadar yalnız oturuyordu. Yemekten sonra koca - sile bilârdo oynuyorlar. Kral ava git- mekten yani başlıca zevkinden mah- Tüm olduğu için bilârdodan pek hoş- Janıyordu. Bunu mütgakıp kral üyu- mak veya okumak Üzere odasma çö- kiliyor. Kraliçe de dairesine giderek samimi dostları İle konuşuyordu. Bunlar, bilhassa Madam De Lam » balle ile Fersen idi. Akşam yemeğin- den sonra bütün aile salona toplanı- yor, kralın erkek kardeşi Provence dükü ve zevcesi, kralın hemşireleri ve birkaç samimi dosttan mürekkep olan bu heyet konuşmakla vakit ge- çiriyordu. Basit ve ortahalli bir aile hayatı sürüyorlar, yeni elbise, #on moda şapka, kıymetli mücevheratın sözü bile geçmiyordu. On Altıncı Lüi siyasi makestlar Için parasını seklıyor, boş şeylere sarfetmiyordu. Eskiden uzun görünen günler şimdi o kadar çabuk geçiyordu ki. Mari Antuanet hiç süküt ve süküneti sevmezken şimdi saatlerce yalnız ka» larak kendi kendine düşüncelere da» lıyor. Sükünet insanm fikirlerin! temiz » liyen ve berraklaştıran bir küvvet- tir, Bir şişedeki mayi sallanmca na- sıl bulanırsa ve yere bırakılınca na - sıl durulursa hareketli ve dağdağalı bir hayat siren İnsan da sükünet içinde öyle durulur > (Arkası var) Bu hafta Yeni çıkan kitaplar Her pazartesi bir liste W.2 Fi, Çocuk hekimi Dr. Münir Ahmet 50 Tarih yılları Fevzi Kurtoğlu 50 Siyasal tarih Şükrü Esmer 200 Ekonomik coğrafya Celâl Yerman 200 T. D. K. Neşriyatı Türk Fonetiği Pr, Bergstrasser - Dr. M.Ş. Akkaya. Güneş - Dil Teori- #ine göre Dil tetkikleri 1/2 50 H. Reşit Tankut Türk Dil Bilgisi Dersleri 1/2 LN. Dilmen Güneş - Dil Teorisi Ders notları 20 Zı5 Kitaplar hakkında mektupla iza- hat verilir, Sipariş üzerine der hal gönderilir. . . Yeni Kitapçı Yeni kitaplar listesi her pazarte- #i bu sütunda çıkacaktır. Bu lis- telerden 4 adet kitap evimize ge- Üren veya gönderenlere 40 ku- ruşluk muayyen bir kitap veri- lecektir.