Dünkü maçta Melih Romanyalı sayı hesabiyle dövdü boksörü ROMANYALIMEYDANOKUYOR Melih ve Yorgos bunu kabul ettiler, haftaya Romanyalı da, Romanyalı profesyönel ! boksör T. Mihailesko ile Ga- iatasaraylı amatör boksör| Melih arasında yapılması mukarrer olan maç yapıldı ve Melih sayı hesabile galip | geldi. Bu maçın tafsilâtını ver - meden evvel yapılan diğer dört başlangıç maçın kısaca! bir hesabını verelim: İlk maçlar İlk olrak ringe Avadis İle İzak çık- tılar. 53 er kilo olan bu iki boksö - rün maçını, boksör Yorgo idare etti, Izak'ın daha teknik dövüşmesine ve hafif faikiyeti olmasma rağmen ne - tice berabere ilân edildi. Maç üçer da- kikadan üç ravunt sürdü İkinci maçı 57 kilo gelen ve birisi- nin ismi Muvaffak olduğunu öğrendi- ğimiz İki genç yaptılar. Öteki gencin ismini duyamadık. Bu maç da üçerİ dakikadan üç ravunt idi. Neticede| Muvaffak, muvaffak olamadı. Sayı hesabile yenildi. Bu arada stadyoma Adliye Vekili Saraçoğlu Şükrü ile General Fahret- tin geldiler, ve üçüncü maç başladı. Biri Zenci biri beyaz olan iki bok- sörden Zenci Sabri 61 Ali de 57 kile geliyordu. Dört kilo hafif've Hasmı Zenci 'ölinasma rağmen AH güzel bir dövüşten sonra maçı sayı hesabile ka» zandı. Bu maç olurken ring etrafm- daki seyirciler arasında “oturan bir Zenci bayan fevkalâde heyecanlan - mıştı ve sol yumruğunu, mütemadi- yen havaya vuruyor, böylece Sabri- Ye yardım ediyordu. Dördüncü maça 72 kilodan Haşim ile Hıristo çıktılar. (o Haşim heniz müptedi. Hıristo ondan olgun. Uç ravuntluk maçı, Hıristo kazandı. Ha- sim çok dayanıklı bir boksör. Son ravuntu tamamen grogi olarak ge- girdi. Büyük maç Evvelâ Mihailesko ringe çıktı. Gü- neş ringin yarısını kaplıyor. Roman- yalı boksör güneş olan köşedeki san- dalyaya ilerledi. Fakat Melih daha yok. o Mihailesko gölgeye giderek bekledi. Melih de alkışlar arasında ve yanımda Eşref Şefik ile Yorgos olarak geldiler. Mihatlesko, gidip Me- Tihin ellerindeki bandajları muayene ediyor. Bu hareketi mukabele ola- rak Eşref Şefik, solgneur sıfatile gi- dip onun bandajlarmı muayene edi - yor. Bir müddet bekleniyor. Mihai-- Vesko, güneş olan köşesindedir. Her iki boksör, asabi, ayaklarile yere vü- ruyorlar. Beklenilen hakem : vazife. #ini görecek olan Küçük Kemaldir. 'Aranıp bulunuyor. Geliyor, Ringe $i- kıyor, Orta hakemi odur. Vazelinler siliniyor Mihaileskonun yüzü parlıyor. Eş - ref Şefik onun yüzündeki vazelini sildiriyor. Sonra Romanyalının ağ- zinda dişleri muhafaza için lâstik var dır. Boks nizamnamesine uymadığı Bi söyliyerek Eşref Şefik bunları da cıkartıyor.. Romanyalı itiraz cdocek cadele, halkm heyecanını arttırıyor. verebileyim. ile Yorgos ringe çıkacaklar Dün Taksim stadyomun -| z lar oluyor. mıyan maçı görmek üzere sandalya - sının üzerine çıkmış, Affedilebilecek olan bü heyecana, bazi gençler itiraz ediyorlar. Polis müdahalesi var.Eş- ref Şefik, maç başlamadan tavsiye- lerde bulunuyor. Gong. Maç başladı. Birinci ravunt Romanyalı alçak dövüşüyor. Me- lih ayaklarının üzerinde fevkalâde müteharrik dönüyor. İki boksör 80l- Ilarile tecrübeler yapıyorlar. Roman- yalıya, Kemal (tutmaymız) diye ih - tarda bulunuyor. Bir iki vücut vücu- da ile tecrübe devresi geçiyor. Ro- manyalı burnundan solurken Mel'hin mideye güzel bir solu, Melih açık dö-| vüşliyor.. Yine vücut vücuda. Meli - hin vücudü beyaz, Romanyalınm buğ- day rengi. Tam Romanyalı ipler üze- rinde İken birinci ravunt bitiyor. Bu ravunt, deneme İle © geçmiştir. Her iki boksör çekingen. Tefavvuk yok. İkinci ravunt Melih Romanyalıyı iplere dayayor. Romanyalmın şimşmek (gibi solları var. Birkaçmı Melih alıyor. O da sol- dan, mideden, kafadan ve iplerde çalı- şıyor. Romanyalı, Eok balığı gibi bur nundan soluyor. Ayrılırken şakağını gelen bir yümrük Romanyalmın sol gözünün üstünü açıyor. Romanyalı duruyor. Hakem (dövüşün) diye ba- ğirıyor. Dövlişe devam ediliyor. Me- Hih ravundun sonlarma doğru hâkim, ! Gong. Halk Melih için bağırıyor. Ra-| vünt onun. İ Üçüncü . ravunt ruklarla Mirlih, Foniinyalıyı sıkıştırıyor Bir kadın, daha basla - |Melih açık dövüşüyor ve Romanyalı TAN Rusyada bisiklet-|/” çilerimiz de kazanamadı Orhan dünkü müsaba- kada ik rci oldu Moskova, 20 (Radyo - TAN) — Bu. gün Türk bisiklet takımı Sovyet bi- #ikletçileriyle 100 kilometrelik - bir mesafe üzerinde ilk müsabakalarını yaptılar. Moskova ile Leningrad Ars sında elli kilometrelik mesafede gi- dip gelme olarak tertip edilen müsa- bakaya saat 11 de başlandı. Müsaba- kaya Türk sporcularmdan Orhan, Talât, Eyüp ve Hakkı iştirak etmiş. tir. Yarışın yarısı sert bir rüzgâra karşı. yapıldı. Türk ekibi yanlış bir | taktik tatbik ederek Rusların çok ya vaş olan suratlerine kendisini kaptır | mıştır. İ Yarışın 25 inci dakikasında nefes darlığına uğrayan Eyüp çekil. meye mecbur olduğu için geri kalan yedi koşucu arka arkaya beraber git tiler kendini yormamak fikri ile hiç | kimse ileri atılmıyor. Bu ağır yürü - yüşle 50 kilometroluk bu mesafe iki sanat, altı daikada katedildi. Dönüm yerine geldikleri vakit vaziyet bir - denbire değişmişti. Artık rüzgâr ar- kadan şiddetli esiyor, Türk ekibi de hatasını kısmen tashih etmek is- ter gibi tam süratle müvasalat yeri- ne doğru koşuyordu. Ekibimizin bu taktiği derhal tesirini gösterdi. 65 inci kilometroda iki Rus koşucusu bu sürati takip edemiyerek geri kal dılar. 10 kilometro sonra üçüncü Rus Orhan ve Hakkı ile bir tek Rus ko şucusu #on süratlerile müvasalAt ye- rine doğru koşuyorlardı. Geri kalan İ Rus koşucularından birisi büyük güytetler göstererek bir iki defa baş takilere yetişti ise de aradaki mesafe yi tamamen kapayamadı. 90 nme kilometroda Hakkınm ve az sonra Sovyet bisikletçisinin makineleri kı rıldığından otomobilden aldıkları ye- dek bisiklerlerle yarışa devam etti - ler. 93 Üreü kilometrede Talâtm zin siri atladı. Yarışın neticesine ancak yedi kilometrelik kısa bir mesafe kal (ağı işik sem sitesi kuvvetli olan Or. hanm Rus koşucusunu gölgesi gibi takip etmesi icap ederken Orhan Ta- Udı da çekebilmek flzere yanlış bir bir | ta ayni akibete uğradı. Şimdi Talât, | yi ikinci defa nakavt etti. Romanya- İr dörtte kalktı. Romanyalı Melihe bir sol vurdu. Tesirsiz. Melih fırsat a- riyor. Açık bir gard ile ve sollala, çalışıyor. İki sağ kroşe yerleştiriyor. Romanyalı dayanıyor. Vücut vücuda giriyorlar. Melih, tam bir sağ sol vurduğrı anda gong. Ravunt Melihin. Beşinci ravunt Romatiyalı vücut vücuda ariyor. Mideye bir sol vuruyor. Melihi bir kontrays aldı. Çok müteharrik ve bülcumlu dövüşen Romanyalıya karşı Melih tetik ve lüzumsuz hareketler- den kaçınarak dövüşüyor. Ve âni bir sağ #ol ile onu şaşırtıyor. Sunra küçük yuruşlarla fırsat bekliyor. Ro- manyalı vücuda bir sol vuruyor. E- hemmiyetsiz. İpler üzerinde bir vü » cut vücuda. Romanyalmın bir serisi göng. Bu ravunt Romanyelmin. Altıncı ravunt Vücut vücüda bir girişten ve hake- min (eldivenleri kapayın) ihtarından sonra Melihin bir hücumu. Melih & taktik tatbik ederek süratini yavaş- lattı. Fakat Sovyet koşucusu bittabi ay- nı fikirde değildi, bu arızadan İsti- fade ederek tam süratle yoluna de vam ediyordu. Muvasalât hattını da diğerlerinden evvel kattetti. Yarışın şeraitine nazaran Türk »- köbi ikinci, fiçüncü ve dördüncü mev. | kileri tutarak 9 puvanla birinci gel- miş, Sovyet ekibi birinci, beşinci ve altıncı mevkleri alarak 12 puvanla i kinci kalmıştır. Yarım teknik neticesi şudur: 1 — Sovyet koşucusu, 100 kilo- metre 3 saat 14 dakika, 27 saniye. 2 — Orhan. 3 — Talât. 4 — Küzm. 5 — Sovyet koşucusu. 8 — Sövyet koşucumu. Yarm (bugün) ikinci futbol maçı yapılacaktır. şa geliyor ve derhal kalkıyor. Roman şa- min ve hâkim dövüşüyor. Ringde en güzel boksör o. Romanyalmm ense- sine kötü bir vuruş yapıyor. Roman- yalı bir sol ile Melihe hilcum ediyor. Melih cevap veriyor. Romanyalı İp - ler üzerinde çırpmarak kendini zor kurtarıyor. Melihin bir sol kroşesin- Nr mükemmel bir seri vuruyor. Ve mü temadiyen hücumda. Melihi haşlıyor. Melih zayıfladı. Vücut vücuda giriş- leri, çıkışları kadar fena. “Melih sar- sıldı. Romanyalı fevkalâde bir kroşe vurdu. Hâkim dövüşüyor. Mükemmel den Romanyalı vücut vücuda girerek Gong. Bu ravunt Meli - kurtuluyor. İbir seri vurdu. Gong. Eğer Roman- yalı bu tarzda baştan itibaren dö - vişse idi, muhakak ki Melih mağlüp hin. Yedinci ravunt Melih müthiş bir hücumla başl'yor. olurdu. Demek nefesi var. Romanyalı cevıp Mükemmel eskivler yapt - Melih yine sollarla hücumda. Ro-| yor. Melih bir sağ kroşe indirdi. Bu oluyor, fakat razı oluyor. Daha bi -| manyalı fırsat bekliyor. Açılan 8ol|darbe Romanyalının çok aleyhine rinei ravunt başlamadan olan bu mü- | kaşını kapıyor. Ikisi de kısa yum -| Bir eşarj oldu. Bir daha. Melih bir çalışıyorlar. o Romanyalı | krose daha vurdu, Romanyalı dayn - Ben de bu âatırları dakikası dakika, | hirçin. Melih mükemmel bir sağ | nıyor. Ve mütemadiyen tutuyor. Ha- sma not ediyorum ki netice ne olursa | SONE vuruyor. Fakat bir sol kontra-| kem ihtar ediyor. Ravundun sonları- olsun, gördüklerimi, heyecanla aynen | ya düştiyör. Iplerin üzerinde tehli»cii | na doğru Romanyalı hücumda. Meli- bir yumruk da aliyor. Melih Rontan- | hin bir sol krogesi. Romanyalı müte- Iki boksörün şimdi ringde fotoğraf | yalıyı iterek dövüşüyor. Melih müt - | madiyen hücumda, Ikisi de kontraya veriyor. ları almıyor, güneş, ringin yalnız bir hiş ve kisa bir #ol yedi. Bu ravınt | düştü. Gong. Ravunt müsavi, kösesinde. Eşref Şefik fotoğrafçıla - va: — Çabuk olunuz, diyor, Melih ü - süyecek ! Melihin. Dördüncü ravunt Sekizinci ve son ravunt Romanyalı kaybettiğini anladığı Kısa bir kroşe ile Melih Romanya- | puvanlarını toplamak için sert ve çok ıyı devirdi. Nakavunttan, Fakat say- | sıkı hücumlara — geçiyor. Melih bir Bu arada halk arasında münakaşa- İmaya kalmadan Romanyalı kalktı. İ kontra ile sendeliyor birdenbire yere Melih tekrar döğüşü kabul ediyor Nitekim maçtan sonra Romaayalı karara itiraz etti ve: — Eğer maç on ravunt olsaydı, mu hakkak kazanırdım. * Dedi. Romanyalının itirazı nekadar haksız ise, Melihin dünkü vaziyetine göre iddiası o kadar doğru idi. Fa - kat Melih namma Eşref Şefik bu id- diayı cevapsız birakmadı, Romanyalı boksörün, Türkiyodeki'her sikletteki boksörlere meydan okuyuşunu Şu şartlarla kabul etti: — Şayet, Melih, adamakıllı hazır. lanmak için biray izin alabilirse. dövüşmeye hazırız. Romanyalı böksörün meydan oku - Vaktile, King — Su hükümetinde, gözleri kamaşır kör olurlardı. diremiyordu. Nihayet, diği meçhul bir fakir ona dedi ki: —Ey semanın runu. Senin kızmi alabilecök olan adam bir vuruşta bir kelle uçurabi- lecek kuvvette olmalıdır. Mandarin derhal münadiler çıkar- dı, hâdizeyi ilân ettirdi ve bir milsa- baka açtı. Ortaya üç talip çıktı. Müsavaka günü, memleketin bü- tün asil aileleri, saraym bahçesine İtoplanmıştı. Halk, dışarda bekliyor” du. Kırmızı, yeşil, mor renkli elbise ler Üzerinde sapsarı altunlar parir İyor, genç asilzadeler, yelpezelerin aralarından bir tebessüm koparabil- mek ümlidile, kadınların önlerinden, küçük adımlarla geçiyorlardı. Mandarin bir taht'a oturmuştu. İ Yanında kızı, kızm yüzünde bir ni- kap vardı. Müsabaka saati yaklaşmıştı. Man- darin hapishaneye adam göndererek üç idam mahkfümu istetmişti, Fakat garip bir tesadüf olarak, o gün İ- dam edilecek mahküm yoktu. Man- darin düşündü, nihayet en ihtiyar- larmdan üç kölenin, müsabaka için getirilmesini emretti, Yirmi yaşlarda, gayet güzel vü- cutlu bir delikanlı ilk müsabik ola: rak ortaya çıktı. Gelip tahtm önün- İde, alamı yere Koydu, Mandarin ile kızını selâmladı. Kalktı, kölelerden birini alarak diz çöktürdü, başını dik tutup kıpırdamamasmı tenbih etti. Sonra kimsenin görmeğe bile vakit bulamadığı bir hareketle, kö- lenin kellesini bir vuruşta uçurdu. Vücuttan ayrılan bâş yere düşece ğine, havada zarif bir daire çizdi ve sanki bu halile diyordu ki: —Ne iyi ettin de bu ihtiyar ha- limde beni bir ahır köşesinde tepi- nerek ölmekten kurtardım, san'atkâ- rane ve Üstadane bir vuruşla ve bu kadar büyük bir asilzadeler hey'eti karesamda balans iiAremMeneik eyledin. Her taraftan takdir ve tebrik ses- leri yükseliyordu. Mandarinin kızı dünya güzeli de, nikabmı kaldırımş, çekik badem gözleri le delikanlıyı silzmüştü. İkinci müsabık ortaya çıktığı za- man, hakem heyetini teşkil eden 86 kiz ihtiyardan birisi, en yaşlısı aya- ğa kalkarak ona nasihat etmek iste- di. Rakibinin fevkinde bir harekette bulunamayacağını söyliyerek müsa- bakadan vaz geçmesini teklif etti, Fakat ikinei müsabık itidalini boz: madı, israr etti. 1 Ikinci köleyi getirdiler. onu bağdaş kurarak oturttu, vücu- di. maç yapılması kararlaştırıldı. Nasıl döğüştüler bir Avrupa boksörü gibi, sükünetle, yunlarımı umumiyet düneü ravuntla iki defa makavut e den kısa ve seri yumrukları Blelihin vuruşlarmdaki kudretini gösterdi. 8 ravuntluk maçta dört ravundu Meli hin, iki ravundu berabere iki ravun. Nitekim son üç ravuntta bu belli ol. bük geçti ve tehlike uzaklaştı. değil ra hücuma gecmek üzere kurulu. Ni larm sayısı bitmişti. Gelecek haftaya Yorgos'la yapaca- kendisile bir ay sonrâ on iki ravunt | ğı maçta, Romanyalının maçı ke-sn- mak ihtimali kuvvetlidir. fa, zalim bir Mandarin vardı. Fakat o kadar güzel bir kızı vardı ki, kimse onün yüzüne bakamaz, bakanların Bu sebepten mandar'in kızını evlen nereden gel- ve ejderhanın to-| Müsabık duna tam bir muvszene verdirdi. Geriledi, elindeki ağır kılmer kaldır. dı, havada ateşten iki daire çizdi ve kölenin ensesi hizasmdan bir yıldı- yuşuna, boksör Yorgoö'da cevap ver- Ve önümüzdeki pazar günü dö - vüşmek üzere on iki ravuntluk bir Dünkü mâçtâ Melih birinci smıf itidalle, açıkları görerek ve ayak ©- itibarile ihmel etmiyerek dövüştü. Romanyalıyı dör“ Bir vuruşta.. Nakleden: fa. rım gibi geçirdi. Hazirunun dikka tinden birer ceviz gibi büyüyen bö- dem gözlerine rağmen, kelle yerin- den bile kıpırdamamıştı. Demek mi- sabık acemi birisi idi, Nişan alıp en- se hizasma kılmem salladığı halde vuramamıştı. Etraftan: —Atın dışarı şu herifi... Oldürün! Diye bağrışmalar yükselince, mü- sabık gülümsiyerek Mandarin'e dön- dü, sadece: —Öldü! Diye, kölenin saçlarmı tutunca, bâşi havaya kaldırdı ve o zaman, ct- rafa kanlar , Şimdi, öldürün! Diye bağrışan halk, bu harikulâde vuruşu alkışlı. yordu. Demek başı uçurduğu halde, yerinden bile kıpındamamıştı. Üçüncü müsabik, alkışlar dahâ devam ederken Mandearii nm önüne diz çökmüştü. kalkıp dünya güzelinin huzurunda da eğildi. ismi Alkır olan bu deli- kanlı, uzaklardan gelmişti. Giyinişi İde başka idi. Kimse ona aldırış bile etmiyordu. O, gitti. Uçüncü köleyi ortaya getirdi. O zaman, baş ha- kem; —Evlâdım, dedi, boş yere bir cana kıyma, artık bundan ötesi olmaz. Rakibinin yaptığını görmedin mi? Fakat Alkır gülümsedi: —Şimdi, dedi, benim nelere kadir Olduğumu göreceksiniz. Ve köleyi diz çöktürdü. Başmı u- gurur gibi bir hareket yaptı. Fakat tapkı deminki gibi, baş yerinde du- ruyordu. Seyirciler, her ihtimale karşı susuyorlardı. Ortaya derin bir siiküt çökmüştü. Herkes bekliyordu. Alkır da kılmemı yere dayamış, bir eli kalçasmda, dudaklarında tebes- süm bekliyordu. Müthiş, sinirleri geren bir sessizlik vardı. Bir sinek vızlıyarak uçtu. İhtiyar köle de bek- liyordu. Nihayet: N —Zalim! Diye inledi; ne diye bek- liyorsun, Böyle cehennem azabı çek- tiğimi gördükçe yoksa hoşuna mi gidiyor? Bir an evvel öldür de kur. tulayım! Alkır bu sözlere cevap olarak xt İrak, Koleyi biraktiğini ve müsaba- kadan vazgeçtiğini sanarak sevin- mişti. Lâkin Alkır köleye yaklaştı, kafasına bir fiske vurdu ve kölenin başı yere yuvarlandı. Alkır, kölenin okafasmı o kadar ani bir surette uçurmuştu ki. biz zat maktul bile işin farkma varma mış ve şikâyet etmişti. Seyirciler, bunu görür görmez, korku ile kendi başlarmı yokladı. lar ve etraflarma bakınmadan kaç- tılar. Şimdi saray bahçesinde Üç mü- sabik ile Mandarin, dünya güzeli kizi ve hakem heyeti kalmıştı. Dünya güzeli nikabmı açarak Üüş rakibe yaklaştı. İlk iki rakibin göz- leri kamaştı, kör oldular ve Alkır'ın dünya güzelini kucakladığını" göre- mediler.... Dünkü Atletizm müsabakaları Istanbul atletizm seçme müsabaka- larma dün de Fenerbahçe stadında devam edilmiştir. Alınan sonuçlar 'İşunlardır: 200 metre birinci Melih 28 dakikn Vedat ikinci 23 dakika 2/10, Üçüncü Nazmi 23 6/10. Gülle atma birine: Tbrahim 11,98, ikinci Tevfik 10,80, üçüncü Çubuk dv Romanyalmım lehine olarak Kay. dettim. Melihin eksikliği nefestedir. du Bereket versin bu ravuntlar ça- Romanyalı böksöre gelince, mu- hökkak ki tehlikeli olan boksör, sekiz ravunt gibi bir profesyonel için kisa sayılabilecek maclara fazla alıskm Sistemi, hasmmı ilk ravunt - larda kısa vuruşlarla yorduktan son- tekim bunu altmcı ravunttan sonra tetbiku başladı. Ne çare ki.. ravunt. 10,50. 'Üç adım atlama: Bu müsabakıya iştirak edecek atletler rahatsız ol- duklarından müsabaka yapılama iğ“ tır. 400 metre manialı; Birinci Faik 61, ikinci Tevfik 6$ 1/10, üçüncü Münci 655/10, 800 metre: Birine Galip 2.04, i- kinci Recep, Üçüncü Mehmet. Cirit atmak: Birinci Melih 49.27, ikinci Esref 42,82, üçüncü Merkoris 7,82. Sırıkla atlama: 3,50, 5000 metre mukavemet koşusu: Birinci Riza Maksut 16,48, ikinci 'Te- oharidis 47, üçüncü Ishak. 414X400: Birinci. Güneş takım 3.38 4/10 (Yeni Türkiye rekoru), i* inci Fenerbahçe 3.46 4/10. Birinci Haydar