——— 7-9 986 Edvard VI deniz yarışlarında bulundu TAN hâlk, yarışlardan ziyade, yarışlara — iştirak eden iki büyük şefle meşgul - Oğl ğini Adada!“ gıe yemeğini AdA| majeste Modaiskelesinde Ertuğrul yatı, demir attıktan bi- rüz sonra, Müjeste Kral, Grsften motörile, yatlarından ayrılarak Mo- da iskelesine çıktılar, Güzergâhla toplanan binlerce kişi, Kralı hara - retle alkışladılar. Majeste, bugün bir spor elbisesi giymişlerdi. Başlarında beyaz denizci şapkası vardı. İstan - buldaki İngiliz kolonisinin mektep çağındaki çocukları İskeleye toplan - bir İngilizin evinde yedi Majeste, Moda deniz klübüne imzalı bir fotoğraf hediye ettiler İstanbulun üç günlük İngilterenin Majeste Kralı Sekizinci Edvard, dün sa- bah, erkenden uyanmışlar, ve kahvaltılarını aldıktan sonra Marmarada bir gezinti yapmak arzusile yatları- na hareket emrini vermişlerdir. Nahlin yatı, büyük misafirimizi hâmil olarak, Adalara doğru açılmış, ve Hayırsız ada önlerine kadar giderek, bütün adaları bi- rer birer dolaştıktan sonra, Büyükadaya gelmiştir. Majeste Kral' burada kara - Ya çıkmış, öğle yemeğini İn- &iliz tebaasından (oMister amsanun köşkünde yemiş- tir, Müteakiben Kral, saat 15,55 te Modada şerefleri ne tertip edilen büyük deniz yarışlarını seyretmek üzere doğruca yarış sahasını teş - rif etmişlerdir. Yarışların büylik misafirimiz ve Şefimiz Atatürkün huzurlarile şeref bulacağı öğrenildiği için Moda sa- hilleri sabahin çok erken saatlerin- den itibaren gerçekten mahşeri bir manzara almıştı Denilebilir ki, şehirde kiralanma - Miş bir tek motör, istimbot, sandal, Tomorkör hemen hemen kalmamıştı. *, yüz, yüz elli lira leri halde motör ba » lamıyarak geri dönmeğe mecbur ol- anuşlardı Erken davranamiyanlar, o Deniz Akay ve Şirketi iye vapurlarında da yer bula- JE zEtee e K tür içinde takip etmekte idiler, Yarışlar, saat 14 te başlayacaktı. Pakat daha saat 10'e gelmeden, bü- tün iskelelerde ns kadar der tası varsa, hepsi tutulmuştu. Kadıköy, Haydarpaşa, Göztepe, Yeneryolu Ye civar sahillerde oturan lar, Modaya ekim etmişlerdi. Moda büne giden bütün yollar, tutul- Tuüş, buralardan araba, otomabil ge <emez olmuştu. Denizin üstü, en büyük deniz şeh- lik günlerinde dahi grülmesine im - kün olmayacak derecede dolu idi. bri güçlükle manevra ede - »iliyorlardı. Hakem dubasında Moda sahilindeki hakem dubası baştan başa bayraklarla süslenmiş Ve üzerine, sesi en uzak mesafelere hakledebilecek iki büyük hoparlör ko- Rulmugtu. Hakem dubasmın etrafmı, yüzler- © sandal, filika, futa, kotra, kik, yo- « Tomorkör, muş, motör ve'diğer de Biz vasıtaları çepeçevre sarılmışlardı. ,, Hakem dubasınm biraz ilerisinde, Akay idaresinin Erenköy, Göztepe Yepurları, “Şirketi Hayriyenin 74 nu- Marslı vapuru ve Liman şirketinin Ört romorkörü duruyorlardı. Karşı tarafta, sıra ile SöğütM ya- & Sakarya denizaltı gemisi, Ege ve ken vaplırları yer almışlardı. Yarışlar başlıyor Saat ikiye çeyrek kala, yarışın baş iyacağı hoparlörlerle bildirildi. Ve ikide, büyük bir intizam içinde slara başlandı. Yarışlar, tüfek Sesiyle ilân ediliyordu. Bu sırada, bir Da fikalar, yarış -sahasma girmiş li .Bunların saha dışına çıkma - TT için tertibata nezaret eden zata, a parürle ihtarlarda bulunuldu. İkt At Vekili Celâl Bayar, ve İş Banka- & €rkânmdan bazı zevat ta duba tüze ade yarışları takip ediyorlardı. Bu yarda, herkesin gözleri, ufukta muh “em misafirimizi Modaya getirecek Nahlin yatmı beklemekte idi. Nahlin göründü Ja Bu İntizar, biraz uzun sürdü ve Ma Yi Kralm yatı, ancak saat dörde kala, arkasında iki İngiliz tor Pi ve Adateme, Kocatepe torpi - vasi- misafiri, büyük dostumuz doları bulunduğu halde Fener açıkla rında göründü. Halk ellerile yatı biribirlerine gös tererek: — İşte Nehlin!.. Kralın yatı! diye bağırışıyorlardı. Binlerce seyirci ile dolu olan vâpurlar, yatın geldiği is ikamete doğru, sa kesimine kadar 6 Zilmişlerdi. Güvertede #apkalar, sal- lamyor; ve sabırsızlanan halk “Ya- ga!” diye bağırışıyordu. Kapalıçarşılılar tarafından tutulan Şirketi Hayriyenin araba vapurun daki caz, bu esnada, birtakım şakrak havalar çalıyor ve bir kısmm halkım içerde dansettikleri. görülüyordu. Mo da sahası, hakiki bir bayram yerine dönmüştü Bir taka içinde bulunan Belçika ko Jonisi, kendi taraflarına doğru ilerli- yen Nahlin yatını heyecanla alkışla - makta idiler, Atatürk geliyor Majeste Kralm hususi yatı, on al uda, kendine ayrılan sahaya gelerek demir attı. Tam bu sırada idi ki, Ata türkün hususi yalı kirtuğrul, bir ge- ereb olarak aka ge.) ründü. Kralın yatı, Moda koyuna girer gir mez, sahayı baştanbaşa doldursi tin deniz vesalti, hep birden çalarak Majesteyi selâmladilar. Düdük sesleri, halkın heyecanmı büsbütün arttırdı, Mühtirdarı kadar uzanan sahayı baştan başa dolduran larm alkış sesleri, ortalığı çım'çın öt. tirtiyordu. Yat, demirledikten sonra, yarış suhasına hususi musiyle gelen İngiliz sefiri Sir Persy Loren, dördü on geçe, Nehlin yatmın motörile, Ma jeste Krala mülâki oldu. Kıymetli misafirimiz Kral Edvard, yatlarındeki mevkilerini beniz alma- mışlardı. Bu esnada, dildükler, yine hep bir ağıslan ölmeğe başladılar. Çünkü, bu sefer de Atatürkün yatı Ertuğrul, geliyordu. Ertuğrul yatı, dördü on geçe, ağır #ğM yaklaşarak Naklin yatınm solunda kendisi için ayrılan yere demirledi. Ertuğrul, Nahline gittikçe yakla- sıyordu. Bir aralık, tesadüfün sev - kile, yatların arkalarında sallanan Türk ve İngiliz bayrakları, adeta bi- ribirlerini okşar vaziyeti aldılar , ya dikilmişti. Bu İki bayrak, Türk ve İngiliz milletlerinin tarihteki rol. lerini hatırlıyarak, yeniden biribirle. rine meyletmiş gibiydiler. Kalabalık arasmda, bayrakların bu telâkisini alkışlıyanlar bile oldu. Yarışlar devam ediyordu. Fekat , | lelerinden Bins, Tobini, mışlardı. Kral geçerken, bu çocuk - lar srksmdan Hayn ve Taker adia- rindu iki küçük mekteplinin, çeneleri- ni okşamışlar ve: — Hangi mektebe gidiyorsunuz? Ne dertler okuyorsunuz? diye sor - muşlardır. Çocuklar. İngiliz mektebine devam ettiklerini söylemişlerdir. Majeste Kral, alkışlar. ara - sında OModa Deniz OKlübü- ner« girerken, kendilerini karşı. lamaya gelen İktısat Vekili Celâl Ba yara iltifet etmislerdir. Moja K'üblinün içi ve dışı Majes- tenin teşrifleri rhünasebetile, İngiliz ve Türk heyraklarile donanmıştı. Klübin ut salonu, İstanbuldum İngiliz ko'onisi erkönma tahsis edil mi; bulunuyordu. Majeste Kral, ilk önce İstanbulun tanınmış İngiliz ai Rasml, Te- ker, Viton ve diğer bazı zatlara İlti- fatlarda bulunmuş, ellerini sıkarak hatırlarını sormurlardır. Moda Deniz Klübünde Muhteram misafirimiz klüpte 20 dakika kadar kalmışlardır. Bu esy4 ör klüp erkânmden Sabur Sami bir altm kalem takdim ederek krala bahriye elhisesile çıkarılmış bir foto- rafisini -klüp hanıma İmzalatmışlar. dir. Kral klüpten çıkarken İngiliz ko lonisi kendilerini üç kere: — Eh .hip buzz! Diyo salâmla - mışlardır. Majeste Kral, maiyetlerinde bula nan Kolonel Vuds'la konüşurkeü: — Dün akşam yediğim yemiğin lezzetini bâlâ unutamıyorum. Bu ak- şam, yine o yemekten isterim! bu yurmuşlardır. Hüyük misafirimi Ce- lâl Bayar, mo'örlerine kadar; büyük bir hürmetle teşyi etmiştir . İstanbul polisine teşekkür Bu sırada İstanbul Emniyet M'i. dürü Salih Kılıç ta, Krala tazimat - larmı arzetmiştir, Majeste, Salih Kılı- «a, kendisine ve İstanbul polisine te şekkürler ederek; “— Sizden ve maiyetinizden çok memnunum!” Gerişlerdir. Majeste Kral, iskr'ede hazır dura motörlerine burmışler, doğruca Er tuğrul yatma zeçersk Atatürke mit lâki olmuşlar ve buradan yarışiaı seyretmislerdir. Nahlin #likaları yarışa giriyor Hüşmetli Krılın yarışlara karşı büyük bir alâka larına mensup iki f *kanın yarışa iş tirak emrini vermelerile çok geçm» den anlaşıldı. Majestenin bu emri derhal yerme| Meraklı gözler, bu güzel manzara- | getirildi ve iki (ika derhal yarış ye | Ev flikaları, biriz rine hareket eti. sonra Modada den ..'ı İngiliz torvi - tolarının iki Merin daha takip ** - mişti, Bu suretle javışa giren İnş liz (likalerı dördü a oluyor'ar. di. Bu dört iüka 2rasında. yapılan vo- Donanma efradı aramada yapılan son sşkampaviye yarışı nihayetlendikten İ iküne hareket ettiler Ta, ıydukları kendi yat | Kral Edvard Modadan ayrıldiklansonra molörle Atatürkümüzün misaf firi olarak Ertuğrul yatına çıkıyorla Misafirimiz dün gece sehrimizden ayrıldı (Başı İ incide) sulıkla Büyük Şefimizi ve kiymetli misafirini bekliyor. Gözler, Sirkecinin Otomobil sesleri baz: de düşürüyor. Halk Şef Atat Majestayi arıyor, görmek istiy Hep beraber bekleğiyoruz , Saat 23,24 de uzaktan otomobiller göründü. Bütün gözler Atatürkü ve aziz misafirini uraştırıyor. Otomobil. ler yaklaşırken bir kaynaşma; bir ha- reket oldu. Hakikaten bir iki dakika sonra Bü. yilk Atatlirkün beşuş bir sima İle o- tomabilden inerek istasyona doğru ilerlediğini gördük, Halk, coşuyor, Büyük Önderini selâmlıyor, alkışk - yor: “Yaşa Atatürk!.. Varol Ata - türk!,,r diye bağlılığını bir kere da- ha teyit ediyordu » Kral istasyonda Atatürk gara teşriflerini müteakip, Majeste Krala tahsis buyurdukları Riyaseti Cumhur İrenini bizzat gez-| mişler ve tekrar gara gelmişlerdir. Bu esnada yüksek misafirimiz Ma- jeste Edvard VII de Sirkecive mu- r ve Atatürk tarafm- dan bizzüt karsılanmışlardır. İki dost devlet reişini birarada gören halk, Lekrar coşmuş, Büyük Şefimize ve muhterem misafire: “Yaşa Atatürk, diye alkışlamışlardır. Reisicumhurumuza, Başvekil İs - met İn Hariciye Vekii Dol Tevfik Rüştü Aras, Dahiliye Şükrü Kaya, İktısat Vekili Celâl Ba- yar, Mit Müdafaa Vekili General Kâzım Özalp ta refukat etmişlerdir. Veda... İstasyonda çok kısa bir tevakkuf esnasında Atatürkümüz, misafir Ma- jesteye üç büyük buket takdim et - mişler, Kral ve refakatindeki seval teşekkürle mukabelede bulunmuşlar - dır. Trenin hareketinden önce, Büyük Şefimizle kıymetli misafirimizin ko- nuşmaları çok samimi olmuş ve asil | İngiltere Kralı, Atatürkümüze, Tür- kiyede bulunduğu müddet zarfmda gösterilen yüksek misafirperverlik - ten dolayı tahassüsünü ifade edecek kelime bulamadıklarını söyleyerek şunları buyurmuşlardır: “— Sizi, en kısa zamanda, Londra- da görmekle son derecede bahtiyar olucağım.,, ik Atatilrk, bundan son derece rışta, birinciliği Majesteye mahave yatm yeşil renkli tiikası, ikinciliği|— torpitudon gelenlerden kırmızı beyaz renkli #lika kazardı Floryaya doğru Başta Ertuğrul ve onu müteakıp Nahliı olmak üzere her iki yat, ya- rışların bitmesine kadar Moda ko - yunda kalmışlar ve tam saat 1730 da, halkın alkışları, yapurlarm dü dük sesleri arasmda hareket etmiş- İlerdir, Yatların dönüsü erasmda, Moda açıklarında yar ajan filomuz, baştar başa donanmış bulunuyordu. Muhterem misafirimizle Atatürk, Modödan doğrura Florya deniz köz- mütehaasis olmuş ve Başvekil Gene- ral «et İnönünü göstererek: “— Yakm zamanda başvekilim memleketimize ziyaret hatıralarını hiç unutamıyacağın ve ilk fırsatla Majestelerine iade ziyarette buluna - caklarmı ilâve etmişlerdir. Tren kalkarken. Majeste Kral, saat 23,40 da tren - dek! hususi kompartimanlarma çık - mışlar ve Büyük Atamiz da bizzat Yağonu giderek Krala hayırlı ve gü- z4l yoleyluklar dilemişlerdir. Bu manzara pek muhteşem omtuş, Majeste, Türkiyenin en büyük şefin: den ve Türkiyeden ayrılmanm © be raktığı teessürü gizleyememiştir. . Süat 23,45 di. Kampana üç defa çaldı Hususi trenin keskin düdüğü, Majestenin şu dakikada uzun bir yol- culuğa çıkmak üzere olduğunu ha- tırlatıyordu Matbuat umum müdürlüğü Sa Majeste Kral Moda Deniz Kiübünde, Kompartimanm penceresinde bu « Hinan Majeste, mütebessim bir ile Büyük Şefimizi selâml: gelecektir. demiş ve ( kendilerinin | tirk, raukabelede bulunuyorlardı. * Tren, İstasyonu dolduran binlerce halkın: “Yaşa Atatürk, Yuşa Kral, sesleri arasında üzakleşirken, Düyük İngillere Kralı Heşmetlü Edvard VEHI in Türkiyenin Büyük Ata» smı selâmladığı görülüyordu Tren, gardan tamamen çıktıktan sonra, Atatürk, Başvekil ve vekiller de kalahalık halk kütlesinin coskun ralı srasında İstas- yonu terketmişler ve otomobillerle Dolmabahçe sörayma avdet buyur - muşlardır . Büyük Atamızm kıymetli misafir. leri, hepimizin içinde dost hatıralar bırakarak ayrılmıştır. Majeste Krala en güzel ve uğurlu bir yolculuk dileriz . Tevfik Necati EOZOL tarafın dan misafir krala La Turkiys Kema list mecmuasından güzel bir cild hediye ve takdim edilmiştir. 39.000 ni Ayrıca : 15.000, 12.000, 10.000 Liralık ikra- miyelerle (20.000) liralık bir mükâfat vardır. Fİ gun. ALANLAR AK EL Türk Hava Kurumu Büyük PIYANGOSU Şimdiye kadar binlerce kişiyi zengin etmiştir 5 <i keşide 11 - Eylol - 936 dadır. Büyük ikramiye Liradır İLKLER EA LELE