15 Ağustos 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

15 Ağustos 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MEMLEKET MANZARALARINDAN : Giresun parkı | Trabzondan bir manzara Trabzon, (Hususi muhabirimiz bil- diriyor) — Ağrı transit yolunun 'Trabzon vilâyeti hududu içinde ka - lan kısmı: 19 kilometredir. Bunun Horasan ile Saçdağı arasındaki kıs- mi geçen yılm temmuzunda ihale| edilmiştir. Bu inşaat önümüzdeki | teşrinlerde bitirilecektir. Kop ile Tir. ca arasındaki kısım da bugünlerde ihale edilecek ve derhal inşaata ge- çilecektir, Transit yolunun Erzurum vilâyeti dahiline tesadüf eden kıs - caktır. Horasan ve Kâğdarıç köprü- lerinden baska diğer köprüler kâ - milen betonarmeye çevrilecektir. Bu yolun kilometre taşları ile beyne! * milel yol işaretlerine ait keşif rapo- Halkevi gezisi Gönenliler on günlük | seyahatten döndüler Balıkesir, (Hususi muhabirimiz - den) — On günlük geziye çıkan Gö- nen Halkevi müzik ve temsil &olu dün Edremitten ilimize gelmiştir. Gönenli misafirler ayın beşinde Gö- nenden ayrılmışlar, Bandırma, Susi- ğılık ve ilimiz yolu ile Yalpaya gi- derek orada bir temsil vermişlerdir. Dönüşte Edremitte de bir temsil ve- rilmiş, Ediçmit sporcuları ile yap ian maç 3 - 1 kazanılmıştır. Ayvalık yolile şehrimize gelen İİ “MEMTEKETTE ru bugünlerde Nafia Vekâletine ve- rilecektir. - Kopdağı ile. Sağdağı a- rasindâ sekiz ekip binası inşa edil mektedir. Ayrıca, Kop dağında üç| sığınak ve bir çan kulesi yapılacak- lir. Bütün bu inşaat, 1687 yılı birin- cikânununa kadar bitirilmiş olacak- ur. Ayrıca yol kapandığı zaman yo- lu göstermek üzere yazılı levhalar ve işaretler konulmaktadır. Transit yolunun Gümüşhane vi- lâyeti dahiline tesadüf eden 132 ki- lometrelik kısmı tamamen bitmiştir. Bir fen heyeti, mahalline giderek kat'i kabul muamelesini tamamla - mak üzeredir. Geri kalan kısım da 340 bin liraya müteabhidine ihale dilmigtir. “TAN, i w . Ağrı transit yollarında . . . inşaat ilerliyor Transit yolunun Trabzon ve Gümüşhane vilâyetleri dahiline tesadüf eden kısmında şose inşaatı tamamlanmak üzeredir. Diğer yolların da bugünlerde ihalesi yapılacak j disini Agmen memleket hastanesine İsüpheli görüldüğü için, adliye tahkir | tAaN Gördüğüm Şeyler Çocuk ve kelepçe En büyüğü on ulti yaşlarımda ka-| dar olmalı... En küçükleri muhakkak on üçü aşkın deği Eğer daha yaşlı iseler demek ge! girdikleri sefil hayat içersinde mu- hakkak ki sıska vicutleri serpileme- miş... Besinin de benzi sapsarı... Beşinin de özlerinin altı simsiyah, beşinin de Açlıktan ve fena şerait İçinde yaşa, maktan burunlarının uçları sİvrilmiş.. İçlerinde yalnız bir tanesinin ba şında kasketi var; o, bu kasketi göz- lerinin üstüne doğru çekmiş. Düğmeleri çözük, yırtık gömleğinin yakasıyla tamamile açık bıraktığı boynuna da bir mendil bağlamış. O- muzları çarpık yürüyor. | Diğerlerinin üstünde renkleri bi- çimleri belirsiz; caket mi, gömlek mi, takım eski Kumaş parçaları sallanı yor, Beşi bir sırada yürüyorlar ve ara- larmda konuşuyorlar, dördünün üs. tünde gayet açık bir fütursuzluk var, Yalnız beşincisi fevkalâde müazzepu. Kimse ile konuşmuyor. Etrafına da bakamıyor. Başı önüne eğilmiş nazar. ları önden giden jandarmanm kundu. ralarma takılmıs ve bütün gayretile arkadaşımın bileğine kelepçelenmiş e- lini, saklamağı, ve sağdan, soldan ge. diriyor) — Merkeze bağlı Naipli kö. | cenlere göslermemeğe gayret ediyor. yünden 1$ yaşlarında Ali, köy mer'o-| Fakat geçicilerin hepsi adliye bina. sında koyunlarını otlatırken daima | sından iki Jandarma, ile çıkarılan bu | yanında taşıdığı yedili tabancayı kur | beş küçük çocukla o kadar alikadar calamağa başlamıştır. Bu sirada ta-| ki adeta oldukları yerde durup onla- banca ateş almış, çıkan kurşun Ai ra balayorlar. göbeğinin üstünden ağır surette ya-| Bu mra kaldırımdan geçen yaşlı bir ralamıştır. Biraftan yetişenler ken. | kadm adliyeden çıkan bir erkeğe 50- ruyordu. — Oğlum bu çocuklara neden böy- le kelepçe takılmış? — Hırsızlık yapmışlar, bu gün da- kati derinleştirmeğe karar vermiş - | vâları vardı; mahküm oldular... tir. Yaralı, ilk verdiği ifadede kendi- | — Nereye gidiyorlar bu zavallılar sini kazaen yaraladığını ifade etmiş. | böyle? tir. Alinin sihhi vaziyeti çok tekli .| — Mapishanenin sübyan koğuşuna! kelidir, Çocuklar önümden ilerliyor, Anka. ra caddesine saptılar. Süngüler a İM Ea TE | tecessis nazarları altında hapishane- nin sübyan okoğuşuna giden bu beş çocuk artık Türk cemiyeti için kay- bolmuş beş vatandaştır. Mahküm çocukları hapishanenin sübyan koğuşlarımı değil ıslahhane- lere göndermemiz lâzımdır. Runu ne zaman düşüneceğiz?.. Sunt DERVİŞ m em Mer'ada koyun otlatırken Bahkesir, (Hususi muhabirimz bü kaldırmışlar, derhal yapılan ameliyat neticesi kurgun Samsun kız ortamek- tebini bit.renler SAHİBİNİN SESİ'nin Yeni bir muvaffakiyeti Ünlü muganniyemiz Bayan SA - FIYE bugünlerde “SAHIBININ SE- İ SI, stüdyolarında plâklarmı okuduk an sonra mühim bir angajman İle "alkanlarda turnaya çıkacağı haber lanmıştır. Bayan Safiye bundan böyle yal - nız “SAHİBININ SESİ,, ne okumak önlük mü ne olduğu anlaşılmayan bir | © No, 15 Nağidin elinden telefon banyodaki | sabunlu suya dilşecekti. Hemgi nin bir erkekle bir odada ne demek olduğunu Naşit bilirdi. Adnanla hemen dost oldu. — Adnancığım; Bihteri biliyor - 8un ki, ben koydum. Bu karı delidir On sekiz yaşında tifoya tutulmuştu. Ordan &onra isterik, deli, berbat bir sey oldu. Bir daha kov kaltağı... Adnan telefonu kaparken bir kati. lin heyecanile saviniyordu. Biraz sonra kendinden utandı: Tu lambası mıydi? Bu telefondu etmeli iydi? ip Salih ne iyi adam! Ne za mandır aylık almadığı * halde surat etmiyor. Üstelik te yazıhane kirala» rını vermek için Adnana seneisiz borç buluyor!., Adnan daha bir müd- det bu yazihaneye de müşteri bekli- yebilecek. Hekim meselesi Kâtip Salihe aylıklarmı, yazıhane kiralarını Süheylâ. bu kadar güzel bir hile ile veriyordu. Fakat Adnan, cuma günle- rinden muzlarip: Evde kalıyordu çünkü, Bir cuma günü Süheylâ Bozdoğan kemerindeki konağın sandık odası - din kapısını arkasından kilitledi; bir sandığın üstündeki misafir yatakla - rma başını dayadı: hıçkırıklarmı şil- telere gömerek ayakta ağlad. Sonra yaşlarımı sildi. Derin detin- sustu. Derin derin düşündü. Odadan dışa- rıya beceriksiz meş'eyle gıkmamak | için kendi kendi: gülme talimleri yaptı. “Roman” ın müsveddeleri- ni karıştıran Adnanın yanına çok ta- İİİ .İmekten sonra gasayan 15-8.936 Yazân: MİTHAT CEMAL Kadının pembe kolunun halkasında Adnanın çürük çehresi topraklaştı gözlerin şişse “albümin” in var; yes ediyorsan i| “kanser!” olm'uşsun! Halbuki vere « Fi min zayıflıkla na münasebeti var? | © “130” kilo gelirsin, veremsin. 47 ge- | VE lirsin, değilsin. Gel de bunu biga | Bi memleketin hekimlerine anlat! Ca- | İ&e nım uzağa ne gidiyorsun ? Geçen gün | farı gelen doktor senin gebe olduğunu 2m | Haş abildi mi? Halbuki mahailedeki 6 | mej be hanın bir gün sokskta seni sebiliri. | tak, bnlinde çarşafla görmüş, yüzünden | gebe olduğunu anlamış; bana sokak” | tak ta rastladı: “Beyefendi, küçük he * | yal pimefendiyi ben doğurtacağım! Za- İl, ten kendisi de benim elimde doğdu!” | 7 dedi, Adnan cıgara yaktı. Neş'eyle gük |, R dü: tiki — Merak etme Süheylâ, ölmiyece- | er gin. deri Süheylânın çirkinleşen karnımı gös A terdi « — “Salim”i beraber büyüteceğiz. “| bagı Beraber okutacağız. Bersber evlen | yap direceğiz. Çocuğun erkek olacağma emindi. Erkek çocuğun adı da'tabii Adna * nın babasmm adı olacaktı. Fakat Salimin doğum masrafı için henüz | A para bulamamıştı. Bunu düşündü. İla, Yüzü es Çok susürsa ıstira! fke Si anlıyacak sandı. BİP) B : İla, liyemeği, Öksüre öksüre yorgun düş* - Şu koltukta biraz kestire * yim." dedi. Süheylâ: — Karyolana uzanmaz mısın? yecekti. Fakat Adnan gündüs yalağa girmekten o kadar korkuyor” | k du ki. & Uzun gözkapakları yüzüne satkasf — rak Adnan uyurken koltuğun siyalij Yağı Müş | Be Yan bil tebessiimle gitti. Kolunu kocasının boynuna doladı. Kadının çıplak, pem- be kolunun halkasında Adnanın çü- rük çehresi topraklaştı. Ağız ağıza ö- püşürlerken Adnan yine ökslürmeğe bayladı. Süheylâ yine hekim getirmekte'1. rar etti. Adnan doktor parasından utanıyordu. Süheylinm vereceği pa- radan!. Bu felâketten kurtulmak için hekime kendi gitti. Eve döndüğü zaman eğleniyordu: ! — Bugünkü hekim, maşaallah he- kimlerin en haziki... Herif bana dü- pedüş “yeremsin!” diyecekti, Süheylâ: — Dedi mi? Adnan: — Demedi ama, dedi sayılır: Ci- gerlerim zayıfmış. Bizim memleket na Süheylâ? — Başkasma baktıralım. — izi gözüm, hekim değil mi? Hepsi bir. Filân hekim filân hekimden âlim değil; Fiin hekim falan heximden cahil! Fark bu kadar!.. Sen diyecek- sir ki, o halde en az cahilini getire- lim. Fakat zahmete değer mi? En üzere mezkür milesese ile mukavele akdetmiştir. büyük hekimi çağır: Zayıfsan “ve- rem” sin; şişmansan “kalp!” sin; Kız orta mektebinin yeni mezunların | payi Nazillide tuhaf bir hırsızlık | Suçlu, bir gün sonra Aydında yakalandı Nazilli, (Hususi Muhabirimiz ya- ziyor) — Bu hafta Nazillide tuhaf bir hırsızlık vak'asi olmuştur. Aşağı Nazillide kibrit ve cığara satmakla, geçinen malül Süleyman, akşam üzeri kulübesini kapa'acağı sırada bir müşteri gelerek kendisin- den cigara almıştır. Süleyman, bu tanımadığı müşteri ile bir müddet! konuşmuş, sonra, ava gitmek üzere gençler çerefine halkevinde bir ak- şam yemeği ziyafeti verilmiştir. Misafirler, gece “Ulusal Piyes” le “Basbahçe” komedisini temsil et- mişlerdir. Gençler, dün gece Göne - ne âvdet etmişlerdir. Balıkesirde Belediye reisliği berâberçe yola çıkmıştır. Meçhul müşteri, Süleyman: evine kadar ta- kip etmiş ve yalmasını bekledikten sonra avlu duvarından atlıyarak içeri girmiştir. Evin bir köşesinde gizlenerek oda kapısınm açılmasını bekliyen adam, nihayet kapının ara» landığmı ve bir kadmın su içmek için sofaya çktığını, fakat kapıyı ki- Etlemeden odaya döndüğünü gör - dan bir kısmı Hbay, Kültür Direktörü ve maallimleri bir rada Samsun, (Tan) — Samsun kız or. ta mektebi bu yıl otuzdan fazla me - xn vermiştir. Bunların bir kısmı muhtelif şehirlerdeki lise ve meslek mekteplerine gideceklerdir. o Tahsile devam etmek için diğer şehirlere git» | sakkı imzaslle: meğe imkân bulamıyanların iş haya- Bu sene orta mektebi bitiren kızım İma atılmaları, Samsunda liseye olan İla aramızda tahsile devam e ihtiyacı bir defa daha bütlin şiddeti İdip etmemek (meselesi hakkın» ile hissettirilmiştir. da bir ihtilâf oçıktı, o Ben (© Küşük Haberler kızımın artık ev işlerile uğraşmasını amman amman |âstiyorum. O da lisede tahsiline de - * Balikesir, (Tan) — Dursunbey vam etmeği ve oradan çıktıktan son- panayırı açılmıştır. Panayıra, civar 'ra Üniversiteye gitmeği istiyor. Sizin merkezlerden hayvan alım t İikriniz nedir? için birçok kimseler gelmişlerdir. Di- | genabı: Kızlarımızın bacit bir orda elan ei da oldukça ehemmiyet. İmektep tahsili ile iktifa etmeleri 30- * Balıkesir, (Tan) — Helkeyi göş mam Grtik Çoktan geçmiştir. Kızının teri kolu, (Otello) piyesini büyük bir (24 bir ev kadem olarak yetiştirmek is muvaffakıyetle temsil etmişti İtediğiniz anlaşılıyor. Bir genç kisin lise veya (niversitede tahsil görmek anlaşılınca, Aydm zabıtasma malü- Je, kazanç hayatina atılması icap mat verilmiş ve suçlu eşyalarla be- | etmez. Unutmıyalım ki bir memleke- raber yakalanmıştır, Ali, Süleyman | gin medeniyetteki terakkisi, kadınla Istanbulda Cağaloğlunda Ibrahim Balıkesir, (Hususi muhabirimiz | müştür. Bunun üzerine odays gir - bildiriyor) — Vekiller Heyetince, be | miş, Süleymanın elbiselerle daha lediye başkanlığının seçim suretile! bir sürü eşyayı toplıyarak evden yapılmasma karar verilmesi üzerine | çıkmıştır. Tam bu sırada bekçinin ie yüzleştirildiği zaman hâdiseyi ol- duğu gibi anlatmış ve Üstelik: “. Gece vakti kapıyı kilitliyedek ne vardı? Beni çok beklettin. Ver bir cıgara, bakalım...” rının yüksekliği ile ölçülür. Bugünkü ortameklep tahaili bir kadının kâfi derecede yükselmesini temin edömez. İ Kızımızı serbest bırakınız. Okuma he- belediye meclisi Tlbay Salim Gündo- ğanın başkanlığında fevkalâde bir toplantı yapmıştır. Bu toplantıda 7 düdüğünü duyan hırsız, hemen civar daki eski mezarlardan birinin içine sığınmıştır. Buradan çıklıktan son- rey Avukat Ömer Edip, 16 rey de|ra da trenle gitmiştir. Naci Kodamaz alarak reis seçilmiş- Yapılan araştırmalarda, bu meç- hul — Aydınlı. N Kek Ai Ali olduğu Diye musafahaya da başlamıştır, | besini kırmayımız. İyi bir ev kadını, Suçlu, evrakı ile beraber Nazilliye | fikren yüksek olan bir kadındır, gönderilmiştir. Bu vak'anm sür'atle “ < 13 “li meydana çıkarılması,» yeni kurulan Mühendislik, muallimlik Nazilli polis teşkilâtının ilk muvaf. | Beyazıtta Ata Enver imzasile: idir. Bu sene lise tahsilimi bitirerek öl- si TAE İİİ EKTEP MÜŞKÜLLERİ Kızım tahsiline devam etsin mi? gunluk imtikanmı verdim, Ben Uni- versitede Tarih ve Coğrafya tahsil tamek istiyorum. Babam Yüksek Mü hendis Mektebine girmemde israr e- diyor. Benim ise riyaziye ve fen gibi derslere karşı sempatim yoktur. Aca ba babamm fikri temayülüme karşı koyması doğru mudur?. Cevabı: Tahsil ve meslek intihabın. da fikri temayülün büyük bir vol oy- nadığında şüphe yoktur. Ebeveyniniz size daha parlak bir istikbal temin etmek endişesile höreket ediyorlar. Tarih ve Coğrajya tahsil edince, hi- kayet bir muallim olacaksınız. Bunun sie pek müreffeh bir hayat temin edemiyeceği muhakkaktır. Fakat mu allimlik bir feragat işidir. Vatan yav- rularımı yetiştirmenin verdiği mans vi zevki umutmamalıdır. Memleketin mühendise de çok #htiyam vardır. Fakat Yüksek Mühendis Mektebi te hekim yoktur demez miydim sa-| tepesinde sarı kafatası durdu. Ad “İteçi, nanın elinden demin tomanmı alafğ Beii İ Süheylâ, kocası uyumaya başlarkedi sayfalara eğdiği başını şimdi kaldır tm, mi ö bakiyor, gözleri ty dol uyanınca karsi em eğilen “çok BağirgüzU li Şıra ala iğ — Hiç okum Süheylâ, berbat şeyi iri ler... Bu müsveddeleri ben yırtamfi yorum. Hınzir kitap kendi kendin$i ti, 4 de kaybolamıyor. ğı Süheylâ zaten okumuyordu. On A memnun etmek için kitaba eğilmiş * — |ti. Süheylâ başını eğili tutarak gi yaşlarını yüzünün damarlarına içif |, “i di. Sonra gülerek başmı kaldırdi ağ Adnan tekrar bugünkü hekime kızj'& di: kn — Şu herif hakaret isterdi deği | He mi Süheylâ? Ra Süheylâ “gözlerini göstermemekli . için başka yere bakarak başile: “EİN, veti" diyor, gözlerinin iştiraki olr03 İyi, dan tasdik ettiği Jâfın altında eri”| Meg Tiyordu. Yag Büheylâ birdenbire durdu; düşü” | Nik dü: Kocama ciğerleri zayıf diyt$ hekim ona galiba bir kuvvet ilâcı 9 sun vermemiş miydi ? Böyle bir ze0f | te olsaydı, kocası hekimin cehaleti) £k eğlenirken reçeteyi mutlaka göste “| Si recek, bu klişe ilâçla mutlaka ğ edecekti, iç Süheyl: he — Hekim reçete vermedi mi? “(9 Adnan: — Hayır, Lüzum görmeni, 8” istemedim.. Yani vermedi... Kadm odadan koşarak kaçtı; nan o kadar parasızdı ki gittiği, ettiği hekim bir izzeti nefis yalab” dı. Adnan haykırıyordı : — Koşma Süheyli, kucağındi” Salimi düşüreceksin! Henüz doğmuyan çocuğunu — nin kollarında duruyor hayal | | Adnan karısma takiliyor, hek İ gidecek parası olmıyan Adnan İzin yalanma Süheylâ, konağın ©“ zak odasımdn ağlıyordu. EE, >) ZEFSEL EL! | a ya > — Adnan yine edebiyat hoca” R Süheylâ: p ki — E vallahi çocuksun Adnan” İç Adnan: “ Karmınin yanında çocuk ON 4 pa fi yan koca canavardır. Süheylâ: — Canım halayıkları gülü kendimize, ş Adnan dinlemiyor, yalvarış O, yirmi beş sene evvelki hocası olacuktı; karısı da ts! yorl Süheyli © bidüzye | göller | tahsilini başarbbileceğinizden emin | Hikaye ema ora amd, KOS değilseniz, katiyen bu mektebe girme | sile, konağın tiç merdivenini yiniz. Arsu ve temayüle rağmen giri- | koşa indiler. Yalnız, Süh $ilen işler bazan muvaffakıyetsizlik- | kocasını koşarken, çirkin İle neticelenir. Ni i rka iii zi ii ATE EZ

Bu sayıdan diğer sayfalar: