21 Temmuz 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

ön r * N* * K TAN | 21- 7 - 936 EKONOMİ, Fındık fiatleri Samsun piyasası biraz durgundur İç piyasalarda: Istanbul fındık piyasası eski duru- munu muhafaza etmektedir. Fiatler gunlardır: Son hafta fiatler göyledir: İç 42, kabuklu 25 kutuştur. Samsun mıntakası fmdık piyasa - &1 durgundur. Bu durğunluğun mev- Bim icabı olduğu söylenmekle bera - ber yeni rekolte tahminlerine de in - tizar edilmesi de sebep sayılmakta - dır. Son fiatler: Orduda: Tonbul iç 40, tonbul ka - buklu 19 Giresunda: Tonbul İiç 40-40,99, tonbül kabuklu 18,03-18,50 Fatsada; Tonbul-iç 37,41, tonbul ka- buklu 17,08 Hamburgda eski mahsul t'mdıklar- dan derhal yükleme muameleler bi- raz durguncadır. Bundan dolayı 1935 yılı fındık fiatlerinin biraz gerilediği bildiriliyor. Türk ihracatçıları eski Ürün iç fındıklar için 100 kilo bıstsa cif Hamburg geçen hafta 441-46,5 li- ra yerine son hafta 43-45 lira istemiş lerdir . Yeni mahsul için piyasada daha büyük alâka vardır. Son hafta yeni Grün üzerinden 100 kilo başma 47 - 47,5 lira fiatle memnuniyete değer bazı işler yapıldığı bildirilmektedir. Önümüzdeki haftalar içinde fm- dık piyasasının daha ziyade canlana- cağı kaydedilmektedir. Zeytinyağı Tüccar yeni sene tahminlerini beklıyor Tütün piyasası İstanbuldaki 1935 | mahsulü satışı bitti İstanbul mmtakasının 1935 yılı mahsulü tütünlerin artışları sönuna ermiştir. Son haftaya kadar 8699 ton tütün satılmış, geriye 140 ton stok kalmıştır. Çek — monopolünün memleketimizden 1250 ton tütün sa- tınalacağı haberi piyasada memnuni- yet tevlit etmiştir. Mmtakada yeni tütün ekiminin daha bir hafta kadar devam edeceği, havaların gayet mü- sait gitmesinden önümüzdeki rekol- tenin hem bol ve hem de iyi ola- cağı bildirilmektedir. Ege mıntakasında yeni mahsulün toplanmasına başlanmıştır. Samsun mımntakasında tütün piya- sa hareketi normal bir dürumdadır. Samsunda köylü elinde satılmağa ha zır tütün miktarı 100 bin kilodan fazla tahmin edilmemektedir. Bu miktarın da Temmuz 936 sonuna ka- dar satışları yapılarak Samsun tütün piyasasının kapanacağı Üümit edil- mektedir. Mıntakanın muhtelif merkezlerin- de de köylü elinde ehemmiyetsiz mik- tarda tütün kaldığı ve bunların da pek yakında satılacağı bildirilmekte- dir. Canlı hayvanlar Istanbul hayvan borsasındaki fi - atlar normaldir. Son hafta içinde mmtakadan hayvan ihraç edilmemiş- tir. Izmirden son günlerde Pireye 957 sığır, 14 dana, 524 koyun, 932 kuzu ve 380 oğlak gönderilmiştir. Kars mıntakası canlı hayvan pi - yasası hararetini muhafaza etmek - tedir. Muhtelif tüccarların hayvan Yün ve yapak , Almanyadan Rumeli malları isteniyor Istanbul yapak piyasasında son hafta içindeki muameleler nispeten mahduttur. Almanyadan bilhassa Ru : i, meli malları üzerine talepler vardır. | Fiatlar 64 - 68 kuruş arasındadır. | Ege mımntakasında İzmir yapak pi-' g — yasası durgundur. Maamafih piya - sanın yakında tekrar hararetleneceği kuvvetle umulmaktadır. Samsun yapak piyasası ve fiatla- rı İstanbul piyasasma tâbi. olmasın- dan burada da fiatlar düşmeğe baş- lamıştır. Son hafta fiatları 36 - 38 kuruştur. Mersin mmtakası yapak piyasası durguncadır. Piyasaya arzedilen mal- larm fazlalığma mukabil talebin ol- maması bu dürumu meydana getir- miştir. Önümüzdeki haftalarda di - şardan sipariş geldiği takdirde piya- sanın düzeleceği bildirilmektedir. Dış piyasalarda: Cihan yün piyasası fiatları hak- kında Almanyadan bildirilen malü - mata nazavran, Türk yünleri için ma- lm nevine ve randımanına göre kilo başına 60485 kuruş, A - 2 A marka- lr Avusturya kirli yünlerinin fiatları 15 Haziran 936 günü için 3,5 mark, yani 175 kuruş olarak tesbit edil - miştir. Arjantin mallarınm fiatları İ- se D1 markalı kirli yünlerin fiatı ki- lo başına ayyni tarihte 2,20 mark idi. Palamut piyasası İzmir palamut piyasasının, stokla- rın azlığı dolayısiyle sağlam ve fiat- ların düşmeğe — mütemayil olmadığı bildirilmektedir. mübayaattına devam etmekte olduk - ları kaydedilmektedir. BORSA Istanbul zeytinyağı ' son hafta içinde" dıkkatedeger bir ha- reket olmamıştır. Tacirler yeni re- kolte tahminlerini beklemektedirler, Ege mıntakası: İzmir zeytinyağı piyasasındaki muameleler en ziyade iç ihtiyaç için yapılmaktadır. Piya - sanın büugünkü vaziyeti sağlamdır. Fiatlar yemekliklerin 40 - 42, sabun- lukların 38,5 - 39 kuruştur. İskenderiye zeytinyağı piyasası durgundur. Son haftalar içinde top - tan büyük muamelelere nadiren te- sadüf edilmektedir. Fiatlarda degışık lik yoktur. . Balmumu piyasası * .. .. . * yüksekliğini kaybetti İstanbul —balmumu piyasasında &tokun azlığından dolayı fiatlar yük- sekliğini kaybetmemiştir. Hafta için- de Almanyaya 100 kuruştan satış yapılmış ve derhal sevkedilmiştir. İzmir balmumu piyasası son hafta fçinde biraz daha sağlamlaşmış ve fiatlar yeniden yükselmiştir. Yeni mevsime en az iki ay daha kaldığın- dan bu müddet zarfında fiatların tek rar yükselmesi beklenmektedir. “No. 88 Âdemle Havva Bürhan CAHİL İki aydanberi son mektubuma “Nis” ten yine cevap almamıştım. Hayal inadmda devam ediyor. De - mek ikimizin de hayalimizde yaşa- dığmı tahmin ettiğim Boğaziçinin Morkaya hatırasını o inkâr etmiş. Hayal o hatırayı “Solkaya,, ya çevirmekle aramızdaki bağlarm ta- zelenmiyecek kadar çürüdüğünü an - latmak istiyor. Onun o sevimli fakat inatçı başını © kadar özledim ki! (Meral) in mektubuna cevap ver- medim. * * * Yarın İskenderiyeye gidiyorum. Biraz deniz havasma ihtiyacım Vvar. Corniche'i yalıyan Akdeniz dalgaları nı seyretmek' istiyorum. Emiliye 0- raya gidince haber vereceğim. Bugün öğle yemeği için eve gitti- ğim zaman hizmetçiyi biraz - telâşlı gördüm. — Masanızı bugün içerde hazırla- dım. Dedi. Paralar Alış Batre Sterlin 625,— 631,— 1 Dolar 125,50 125,50 20 İsviçre fr. — 810.— 820,— 20 Belcika İr 80,— B4— 20 Drahmi 2l,— 23— 20 Çek kuron 85,— 94 — 20 Ley 13— 16.— 20 Dinar 49.— 52,— Liret vesikalı — 190.— 196,— Florin 82.— Bi— Avusturya şilin — 22.50 24 — Mark B 80.— Zloti 20,— 23,— Pengo 22 d Leva 22,— 25,— Yen $82.— Bi— İsvec kuronn N— Si Altın 969.— 971 — Banknot 2Zil— 242,— Çekler İngiliz üzerine 631,50 Paris üzerine 12,03 Dolar 0,79,55 Liret 10,09,— Belga 4,71,64 Cenevre 2,43,50 Sofia 63,44,17 Florin 117— Çekoslovak 49,19,10 Avusturya 416 Mark 1,97,54 İsveç kuronu 3,07,60 İspanya pezeta 5.80,57 — Ne münasebet. Boynunu büktü. — Daha rahat edersiniz diye! Hizmetçilerle gevezelik etmesini sevmediğim için cevap vermeden içe- ri girdim. Mısırın tahammül edilmez sıcak mevsimi geçmekle beraber İs- tanbulda doğup büyümüşler için bu kadarı bile ağır geliyor. Doğru ban- yoya girdim. Zaten her günkü itiyadım bu. Duş- tan sonra pijama ile sofraya oturu- yorum; Her vakitki gibi yatak odama ge - çip şezlonga uzanacağım sırada iki yumuşak el birdenbire arkadan dola- nıp gözlerimi kapadı. O kadar ürktüm ki, bir hamlede geri döndüm. Fakat gözlerimi kapı- yan ellerin esrarengiz sahibi de be- nimle beraber döndü. Bu dönüşten anladım ki kendini bana gösterme- den tanıtmak istiyen bir kadındır. Mery bu evi terketti edeli hiçbir kadın ayağı girmedi. O halde bu teklifsiz kadın kim olabilirdi. | Sesini çıkarsa... t Kollarımı birdenbire kaldırdım ve gözlerimi kapıyan iki eli bileklerin- den yakaladım. Artık kaçmak imkânı yoktu. Sonra kendimi biraz aşağı çe- kerek ters yüzüne döndüm. ,ne derin farik var. .20 TEMMUZ PAZARTESİ , Wı Esha B T İ ıı suhn. 85 — N 990 'rıulııe gaN Anad:Il_u a ğ 25,60 %wı e 41,50 Sirke fbayriye 16 S0 Tramway 18.25 Bomdnti Nektar 9.30 Terkor ” n Aslan! Çimento j 0,55 Merketw Bankası 68.25 Osmanmlı Bankası ' 2İ— Şark Merkez Eczanesi Kuponsuz 3,70 İstikirozler Türk|,Borcu I 2110 & GAS 19.55 ö el OA 19,95 İstikrajzı dahili Üilçüen Ergani A. B, C 96,— Srvas—- Erzurum T 98,75 KĞU ( ölüm 98,75 Mısik #ahvilleri 1886 £ —— —— 1908 KI 9850 99,50 ı1911 KI 93,— 94,— Tahviilât , Rihtimi F 1025 Anadaoalu I ve II 44,90 ”. JI 46,— Anadofjı Mümessil 46,80 Rozınıı ile karşx karşıya ıdım Genç İHalyan kadımnı, üç gün evvel Prens Caferin bahcesinde anlatmak istediği kontrol ziyaretini bugün yapmıştı.. Ve buzgjin o kadar şık ki, bahçenin çiçeklerinde dolaşırken yolunu şaşı- rıp içeri dalmış bir kelebek gibi. Avuçlarımda çırpınan iki elini birden heyecanla dudaklarıma götür- düm... **& * Bu crval gibi elde avuçta durmaz genç İtalışan şimdiye kadar tesadüf ettiğim katlmların en çapkını. O ka- dar ki, insflan bu kadının sadece göz- leriyle kakgı karşıya kalsa duyacağı zevk güzel'bir kadının bütün dişiliği ile verebilepeği saadetten çok üstün olabilir. O bana biüraz Brükselde bir zaman beraber yaşadığım Belçikalı kızı ha- tırlatıyor. Hakat o sakin, uysal, ses- siz bir kızdı. Bu afacan, zeki, çapkın bir şey. Prenses Seylân'ın ağdalı, ,iltihaplı aşkı ile Rozina'nım neşe ve hareket dolu ince, hieyecanlı sevgisi arasında İkisi de JHavvanım torunu!, İkisi de sevilmekjistiyen iki güzel mah- lük. Adale ye hararet noktasından M. Emin Erensöz düklerini Fotoğraf Tahlilleri Fotoğraflarınızı bize gönderiniz, karakte- rinizi size söyliyelim! Sağlam, düşündüklerinde dürüst bir karakter Hayatta tecrübeye na- zari bilgiden da - ', ha fazla kıymet vermiştir. Muvaf - fak olmanın kolay lıklarını araştır - mış, sıkı bir mü - cadeleden — sonra hayatına kat'i bir istikamet ver- miştir. —Kuvvetli bir irade sahibidir. Hareketlerinde e - nerjiktir. Düşün- yanın - dakilere kabul ettirmek ısrarındadır. Bunda birçok defa muvaffak olur. Kendisini sürekli büro işlerinden zi- yade serbest mesaiye vermek ister. B Asabiyülmizaç bir karakter.. Za - man zaman hadiseler karşısında bile asabileşir. Maa - mafih, hiddeti de- vamlı değildir. Kin — besleme - mekle — kendisini kıran hadiseleri u nutmaz, Pratiktir. Hayatını kazan - mak için daima i- leriye atılır. Arkadaşlığı kuv vetlidir. İyi bir aile reisi olmıya müstaittir. —Ken - Ve « Kalaycı dinden küçüklere karşı temiz bir şef- kat besler. * Derin bir vukufun verdiği olgun - luk icinde “wan bir — karakter.. Hükümleri değiş - mez. Kararları kat'i ve otoriter.., Daima baş olmak (| ve idare —etmek vkiindedir. Mu- K Şinde ağır başlı “St, nçık kalpli- “kadar sevilir. lisini saygıya * dıyanan bir sev - gi ile sevdirir. Mi- zacmın asabi te - zahürü de yok de- M.F.E. gil .. Haksızlığa karşı isyan eden bir ruh taşıyor. Disiplini seven ve arı - yan bir tip. * Hassas, içli bir karakter.. Muhi - tinde otoriter bir mevkide bulun - mak ister. Mun - tazamdır, İntiza - mı sevdiği kadar | tetkik ve tetebbüe de merakı vardır. Hayale bir az kıy- met vermektedir. Tedaisi — kuvvetli, düşünüşlerinde i- sabetlidir. Ha - yat hakkındaki '» Jâkkileri, —ay) değil... Hayır işle- rinde, içtima! hiz - Kâzım Olut metlerde daima ileri atılmak arzu - ıundadn'. Prenses Seylân belki de Italyan kadı-| Y nından üstün. Fakat bu ufaktefek görünen ka- d et ve kemikten değil sadece si- nirden yaradılmış gibi., Bir tenis to- pu gibi sert ve elâstiki... Onu zaptet- mek için nekadar uğraşmak lâzım. Muhakkak ki adalesi ve ateşi ile er- keği bir hamur gibi yoğuran kadın- lar ilk hamlede çok sevilirler. Ve on- ların sevgisinde erkek, zevkinin en hümmalı ve hulyalı üstünlüklerini bulabilir. Fakat bu aşk, herhangi| ti parlayıcı ve patlayıcı bir maddenin infilâkma benziyor. En yüksek heye- can noktasında bir volkan ağzından fırlamış taş kırıntıları halinde insan yerlere seriliyor. Mısır daha ziyade böyle hümmalı aşkların kaynadığı bir yer, Aşkı ölü- me kadar götürmek ve sevgiyi mut- lak şehvet olarak tanımak istiyenler için Nil geceleri bulunmaz efsanevi bir âlem olabilir, Fakat ne olursa olsun, bugün Ro-, zina ile geçen üç saatin neşesini öy- le birkaç Nil gecesşine değişemem. Başbaşa geçen bu iki üç saatin için- de aşkın o mutlak raşeleri de var. Fakat biz kafalariyle ve hisleriyle yaşıyan iki insan gibi daha ziyade konuşarak o zevki aradık ve bulduk. Cihangirden M. N. imzasile: Sekiz gündür müthiş bir facia ya- şiyorum. Fakat evvelâ vaziyetimi söyliyeyim. Dört senedir evliyim. 29 yaşındayım. Kocam benden iki yaş büyüktür. İki yaşında bir çocuğumuz var. Facia, bu çocuğun hastalanma - sı ile başladı. Kocam altı aydır işsiz dir. Parast yok. Çocuğu tedavi ettir- ize imkân bulamıyoruz. Bu yüz- den, ikimiz de elimiz, kolumuz bağlı bir halde müthiş dakikalar yaşıyo - ruz. * Bızzm bu vaziyetimizi bilen ve öte- beri bana mü betsiz teklifler - de bul komşul di birisi, bana, bir mektup yazarak, çocuğun tedavisi için lâzimgelen meblâğı ve- receğini bildirdi. Çılgın bir vaziyet- teyim. Ne yapayım? Çocuğumun ö - lümüne nasıl seyirci kalabilirim ? Müsterih olunuz. Soğukkanlılığını- zı kaybetmeyiniz. Zevce ve anne o- larak vaziyetinizi anlıyoruz. Fakat endişeye mahal yok. Sizin en aziz bir hissinizi âdi ihtiraslarına alet etmek istiyen ve şüphesiz nefret ettiğiniz bu adam arzularına nail olamıyacak- tır. Çünkü mesele çocuğunuzun teda- visinden ibaret olduğuna göre, halli kolaydır. Derhal çocuğunuzu Şişli Et fal hastanesine götürünüz. Orada o- nun tedavisini yaparlar ve sizin de en dişeleriniz ortadan kalkar. Bunu, na- sıl olup ta düşünemediğinize hayret etmekle beraber, anne muhabbetile şaşkınlığa düşmüş oluşunuzu da an - lıyoruz. Fakat'badema, bir anneye ve sddık bir zevceye düşen vazifenin, her şeyden evvel soğukkanlılıkla mu hakeme olduğunu unutmayınız, * Kendime kıyayım mı? Kadıköyünden S. Ş. A, imzasile: Günlerin bana verdiği azabın se- bebinin nihayet kalbimin boş olmasın dan ileri geldiğini, bundan üç ay ev - vel anladım, bir. genci çılgıncasına sevdim. Fanut diyorum, keşke onu mydım de tekrar © azabı çek- mekte devam etseydim. 22 yaşındayım. O, 28 yaşında ve sporcu, Etrafında birçok kızlar per- vane gibi dolaşıyorlar. Vâkıa o, hiç- birisine yüz vermiyor ve yalnız be- nimle meşgul oluyor ise de, ben, her gün binbir şüphe içinde eriyorum. Geçen gün bu yüzden, ilk defa ola- rak kavga ettik, darıldık. Bereket versin bir gün sonra o gelıp af dıle- di. Benim h l fakat k emm Şimdi, ne dersiniz? Devam edeyim mi, yoksa, tekrar bu gibi vaziyetlere düşmemek için alâkama kesip kendime kıyayım mı? di Aorl, Y bi yaL | Bu sütunlarda kıskançlığın, alelü - mum kadınlar fakat maalesef bilhas sa kadınlarımız için felâketlere sebep olduğunu birçok vesilelerle, birçok kereler tekrar edip durduk. Haydi bir daha söyliyelim:'Niçin sizi seven, size hürmet eden, hattâ siz haksız ol- duğununz halde gelip sizden af dile- mek civanmertliğini gösteren biri- sine karşı mânasız, lüzumsuz kıs - kançlıklar yapıyorsunuz? Emin olu - nuz ki, kıskançlık erkeği, kadını al - datmağa sevkeden sebeplerin başın- Yemekten önce birer khçük kadeh vermüut içmiştik. Yemek arasında da birer küçük kadeh şarap içtik. O kadar. Bundan sonra sinirlerimizi geren ve söndüren bir şey almadık. Fakat o kadar tatlı vakit geçirdik. Bir nok- tada birleşen hislerimiz bizi en keyif verici içkilerden daha çok neşelen- dirdi. Genç İtalyan kadını merak ettiği küçuk villânın içini de çok beğenmiş- Ona dedim ki: — İstediğiniz zaman villâ sizindir. Bana öyle geldi ki, bu su böcekle- ri kadar seyyal, kelebek gibi zarif ve dalından taze kopmuş nefis bir üzüm tanesi kadar iştahlı İtalyan dişisi bu sakin, sessiz ve mütevazı evin sev- gi dolu havasından çok neşelendi. Bana dedi ki: — Siz çıkınız, ben sonra giderim. Endişesini haklı buldum, Görünmek istemiyordu, Dedim ki! — İstersen garaj kapısından çıka- bilirsin. Hattâ geleceğin zaman tele- fon et, Katin garajı açık bulundur- sun. Gözleriyle teşekkür etti. Ben çıktım. eVıîM%Lel' JenMele Aziz bir hissi î' istismar da gelir. Çünkü siz k.skandıkça, * kendisinde birşey, bir cazibe olduğU” na inanır, kanaat getirir ve ekseri bu kanaattir ki, erkeğe “muvaffi yet,, denilen hâdiseyi temin eder. Kendinize kıymayınız. Fakat ollâ da kıymayınız. Vakur ve şefkatli. cabında himayekâr olunuz fakat kI8* kanç... Asla! » Çirkinim, fakat seviyor Adanadan G, C. N. imzasile: 24 yaşındayım. Esnafım. Kitç“ bir dükkânım var. Müşterilerime küf şı hürmetle ve doğrulukla muamel? ettiğim için işim oldukça düzgündü!! . Bu son dört ay içinde, güzel ve oldu! ça hali vakti iyi bir genç kız karşı bir meyil göstermeğe başladı Her fırsatta dükkânıma gelir, V€ mümkün olduğu kadar uzun mil, kalır, İtiraf edeyim ki, önceleri, V8 nimle eğlendiğini zannediyor, bundat büyük bir azap duyuyordum. Çünkilr çirkin, çok çirkin olduğumu biliy0” rum, Ve bunu bilmekliğim, azabı tırıyor. İhtiyar bir annem var, Onü meseleyi açtım. Uzun uzun yüzümt baktı ve “Oğlum, dedi, sen çirkin de“ ğilsin! Kalbinin temizliği, yüzünd? okunuyor,, bu sözler yüreğime fer(l" lık vermedi değil. Fakat nasıl olsü ana, diye düşünüyordum. Bundan bir hafta evvel, ayni kız, yine dükkânü geldi ve bir münasebetini Dbularak “Annenizle ne kadar tanışmak istef* dim,, dedi. Ona “hay hay!,, diyiver” miş bulundum. Fakat sonradan peşi” man oldum. Ne yapacağımı şaşırmı$ bir vaziyetteyim. Herkesin derdin€ bir deva buluyorsunuz. Bana da bif yol gösterir misiniz? Memnuniyetle. Evvelâ şunu aoyü' yelim ki, erkekte güzellik ahlâk gü” zelliğidir. Güzelliğin ehemmiyeti y03 tur demiyoruz. Fakat “asıl,, değil” dir. Bunu, zannedersek bizim kadâfı — siz de bilirsiniz. Bundan dolayı hi — teessüre kapılmaymız Mektubumnurz * e' dan temiz, namuslu, dürüst bir delir N kanlı olduğunuzu ve bu kızın sizi' sevdiğini anladık. Siz de ona karşı lâ kayıt değilsiniz, değil mi? Hem son"î ra eğer yalnız güzel erkekler evlene bilseydi, diğerleri bekâr mı kalacak” lar? Bu, kadınlar için de böyledifı Ve nihayet güzellik biraz da indidif» Size düşen vazife, sizin yapmanız i * cap eden teşebbüsleri kendisi yapâ * cak kadar size alâkasını göstermiğ olan bu genç kızım annesine, anneni* zi gönderip onu resmen istemektif” Emin olunuz, muvaffak olacaksınız Size, şimdiden mdetlez! temenni edl’ biliriz. ; a Tei Deri piyasası — Istanbul deri piyasası sağlam V' fiatlarda değişiklik yoktur. İzmir deri piyaâasasında da son haf ta içinde yazılmağa değer bir yenilik görülmemiştir. Stokların azalmum'â Ş:âıır yeni angajmanlara gınşı.lmemel" Mersin mıntakası deri pıyaıa.larnl' da değişiklik görülmemiştir. Çiçek gibi bir kadın. a Bu cumartesi günü İskenderiyeyt | gidecektim. Ayrılırken sordum: — Pazarı nerede geçireceksin? © — Davetlilerimiz var. Dedi. iş — Ben bir iş için Iskenderiyeye kâ” dar gidip geleceğim. — Kaç gün. — Pazartesiye buradayım. — Ne yazık o gün de (Mena Hou* se)a biz davetliyiz. Napoliden gelefi bir aile dostumuzun daveti var. KO camla beraber bulunacağız. — Salı. Büyük bir neşeyle elini uuttı' — Buradayım. — O halde aurevoir « — Aurevoir. ) Kıskançlıktan bahsetmiyen, hif” çınlığı ıstırap verecek kadar ileri damla zevkini sinir buhranları, KIS” kançlık kavgaları içinde söndü kadınlar bu halleriyle sevimlilikle * rinden neler kaybettıklermi bilse © ler.. Evimde iki üç saat tatlı bir N” şe halinde yaşıyan bu genç kadın b türmiyen kadınları tercih ederim. Bir İ dakika olsun bana başka kadınla bahsetmedi, beni istintak etmedi. (Arkası var |