p b ı l Sm AAA t | Ü w » , :Ü" lanmak üzere Sultanın Bof . v ) » Malaga alevler içinde — ' Yerli, kırlara Kâ$ Birçok şehirler yanıyor, yüzlerce ölü var! ükümet, halkı silâhlandırmağa başladı. İsyan sahası genişliyor ol y etmektedir. karışık vaziyet devam et ağu Hükümetin vaziyete hâkim era hakkındaki muhtelif mbıığıe;w a men, asiler halen rı:rirço ig bulunuyorlar. — ” nı'î'teel;mrğ. telefon gibi bifmn Enuit;ian bere vasıtaları inkıtaa ugmd!a,kiâıi a Ispanyada hüküm süren ııalw " ziyet hakkında tam :Jir mi dinmek kabil olmuyor. p İngeilterenin Pplimut l'ımanmdan ıl: harp gemisi, jcabı halinde Iıpa.n)ak daki İngiliz tebaalarını korum: maksadile, bugün, ae eLmiaar a luğu kapa - n Bo sel tılmıştır. Diğer taraftan â)ağrtîlî k:ı si ordu cenubi İspanyaya n duı ve ihtilâlden kaçarak en ba- Fransız topraklarma ltca a z l'ıi:zselerîn ifadesine gî;exğr;; ve havalisinden .baŞ_ka. ilîîh Böşre bütün merkezleri asilere Mişlerdir. ğ başka bir ELAL asilerin başında bul“n:î general,Madrit hükümetine bir ül Taatom göndererek teslim olmaları- nı, aksi takdirde şehri topa tutaca- :ğnnîaıîin;mdir. ğ ::âll;îiîtîevsı:ğ hl:air;;t;; ıı,lıı.,ı; pulan hâdiseler Molla ve Frankonun bataryalar ve mitral tikten sonra, Şî”îîir de Madri tedirler. gi A Bmiar Mdel 1.“1“.“'3;:&:- nanmmasmın Kadiks KN tuğu bildirilmektedir. İsyan sahası ı"'"hwsevi! telsiz Tanca, 20 (AA.) "r.ı Francö * telgraf istasyonu, nun General Campo derdiği bir telgrafı nesTe neral, bu telgrafında En ce, Vaklodolid, Burgo$ lâyetlerile Kanarya Ve larmdaki bütün Ş“,“w ektedir. iltihak ettiklerini bildirm Seville telsiz iıiıwvo"“' ivil mu ) maddeler yüklü olan ve Ri9 dan gelmekte bulunan " zaptettiklerini de bil telef olmuş- mi beş şoför ve amel© i tur. Asiler Pöta ve Sevilde el ğır cezalara çarpılâ mişlerdir. General Franco: sam halkm alkışları arasınıı e &irmiştir. Cadix telsiz istary . v hizön kumı.ndanı_GP:ne" pildir - Pinto'nun verdiği bir kararı Mmektedir. Bu karara h silâh bulunan kimule;'; ina ve Ba karşı suikastte ve UM! t- übideleri tahrip etmek Nn ee rde bulunan kimseler Ü . b lerdir. Grevler menedildiği î'giı';: Ş dikaların toplantı yapmalar Sak edilmiştir. İyi malümal * . olan mahafil, Tetuan'daki protestoda Mürekkep bir heyet te nezdine git * Cebelüttarık, 20 (MAJ — Ispanyaya doğrU | yanım Üç gündenberi Du | ya İreleri, her vakit ol - |lüttarıktan işiğilmektedir. | muştur. yait icap ettiği tak- :ı:â'eıtîv:li:e m:’nn.fîini müdafaa et - meleri için Vitehall ve Vildsvan t:; pido muhriplerine Cebelî!tunktım. mak emrini vermiştir. _)ulıga gel in yarısının alevler içinde olduğ: gğı—eniımiştir. Zayiat, mühimdir. Ek- serisi çocuk olmak üzere iki bınden_ fazla mülteci Oebelümnkşkgıîllîz İ A ir. Birçok İngiliz ve Ameri ıt:bı;)mobillerle buraya gelmisı'erd_ir. O- tomobillerin üzerinde mermi nişane- dır. ımîl;;ezin vehametine binaen İspan her tarafında banka muınl:ı:tlıei- lerinin tatil edildiği M;:n ın: ttar bir membam beyanatın laşılmıştır. " Melilla asilerin elinde : b Rabat, 20 (Tan) — MelıllaA şşüru, tamamiyle asilerin eline düşmuşü m İyi malümat alıntm.ı.hıfıl. asile! tuan'daki F'as'ın İspan îeerini tevkif ederek nezareş altıma âl dıklarını bildirmıakmdh:. AB.ır seyyah, bir İspanyol harp gemisinin Malı.ğır ile Melilla arasında sefer yap;:du gemiyi durdurduğunu ve kap ça gemide hükümet erıfânmdm İ bulunup Iııııluııımıdıgrm:ı söylemiştir. Ayni seyyah, lilly;l önünde bulunduğunu ve öi bütün sokaklarının nıitrı.ly_üıl_er e hafaza edildiğini ilâve otml;t.!îad_ Barselon bom :. Marsilya, 20 (A.A.) — Fransız ; y reteri ile Fastan gelmiş olıan:cîu lar İspanyol tayyaıelM lonu bombardıman etmiş olduklarmı söylemektedirler. Barcelon tayş/rğr; e Iut -Tıpo TeS$i ımpm;u.ı»sı ıaq_şi_ p <i ğ ::ı?ma kesilmiştir. Fransız tayya- duğu gibi Air - Franco girketine ait olan hususi mey danda yere inmişlerdir. Aln?ın tay- eri ise Barcelonda benzin teda- rik edememişlerdir. Mütemadiyen ateş açılıyor, yüzlerce ölü var! üttarık, 20 (A.A.) — Havas "Cebemt nîı!ıhıbiri. Faslı askerlerle Lejiyon etranjerlerden mürekkep 1500 kişilik bir kuvvetin 1 şehirlerini muhafazaya = ur edildiğini ve bu ;noe mukavemet gcıtıı'mıkh olan tlerle Komünistler m tralyözler ve havan topları -« di ee gülmeki Ct ktedir. ha padre Bir çök ö- Larrache't bombardıman et- miş olan hüktimet tayyaresi, baraka ları tahrip etmiş ve iki neferi öldür- müştür. Tren münakalâtı durdu —— — Paris, 20 (A.A.) — Resmen bildi- rildiğine göre Ispuıy_l ile demiryolu münaaklâtı kesilmiştir. Filistinde yeni çarpışmalar Kudüs, 20 (A.A.) — Sön kırk se- kiz saat zarfında Samari'de Yahudi lonilerine karsı birtakım taarruz - ff.—âı bulunulmuştur. Muıeır_nzlır . dan birçoğu öldürülmüştür. Hükümet memurları, Gazzede ıiılhlış-ı mu_ıı' dere etmişlerdir. Maverayi Şeriada İrip yakininde Hayfa petrol borsuna karşı vukü bulan taarruzlar dolayısi- le hükümet memurları, bu boruyu a& kerlerle ve bedevi kabilelerin de mu- le tayyarelere muhafaza et - tİ. tirmeğe karar vermişlerdir. Almanya - İtalya ticareti - hunan Italyanın ekonömi ve esnaf k |keşkilâtları reisi Graf Volti'nin be. jre, JItalya ile Almanya ganalna Daa e a hat daha TAN Dil Kurultayı Yeni üye yazımı için konulan müddet bitti İstanbul, 20 (A.A.) — Türk dil ku- rumu genel sekreterliğinden: 1 — 24 Ağustos 1936 da toplana- cak olan üçüncü Türk dili kurultayı için yeniden üye yazma müddeti bit- miştir. Bundan sonra yeniden üyelik için müracaat edilmemesi rica olu - nur. 2 — Birinci ve ikinci dil kurultay larında ve kurumun çalışma kollarm da üye olarak yazılı olup ta üçüncü dil kurultayında da bulunmak iste - yenlerin kayıt müddeti 31 Temmuz 1936 akşamma kadar uzatılmıştır. İstek eden üyelerin bu tarihe kadar dileklerini bildirmiş bulunmaları lâ- zımdır. 3 — Üğüncü dil kurultayında dinle yici olarak bulunmak isteyenlerin de yine 31 Temmuz akşamına kadar kaydedilmeleri lâzımdır. 4 — Bütün bu dilekler için Dolma- bahâçe sarayında kurum genel sekre- terliğine yazılmalıdır. Yazılan yazı - nım öz adı, soy adı, işi güçü, tam ad- resi, hangi kurultayda veya çalışma kolunda bulunduğu veyahut dinleyi ci olmak istediği göslerilmelidir. 5—1 Ağustos sabahı bütün bu : | kayıtlar kapanacağından o zamana kadar istek edenlerin dileklerini bil- dirmeleri ve ondan sonra artık mü- racaat etmemeleri rica olunr. Maliye Vekili Ankaraya döndü Ankara, 21 (Tan) — Maliye Veki li Fuat Ağralı, bu sabah şehrimize dönmüştür. Türk - İtalyan ticaret anlaşması müddeti bitti Ankara 21, (Tan) — Türk - İtal- yan ticaret ve Klering anlağması müddeti bugün bitmiştir. Yarından itibaren İtalyan muvaridatına güm- rtiklorce azami tarife tatbik edile - cektir. Türkiye - Avusturya ticaret anlaşmasınım müddeti de yarın bit - mektedir. Öbür gün Avusturya eş- yasına da azami tarife tatbik oluna- caktır. Mussolininin beyanatı İtalya şimdi sulh için çalışmaktadır kalmamıştır. İtalya Mussolini Amerikalı gazeteci Kni- ekerbocker'e bir mülâkat vermiştir. Bu mülâkatın dikkate değer tarafla- rını naklediyoruz: Zecri tedbirler kaldığından beri yabancı bir gazeteciyewverdiği ilk mü lâkatta M. Mussolini diyor ki: — Bundan sonra, İtalya ile İngil- tere arasında bir harp tehdidi kal- madığı kanaatindeyim. İngiliz filosu- nun mühim bir kısmının çekilmiş ol- mast İngiliz - İtalyan münasebetleri- ni aydınlatacak yeni bir unsurdur. Bu, benim erişmek istediğim şiddetli bir arzudur. Biz de, Libye'de bulunan fırkalarımızdan mümkün olduğu ka- darını çekeceğiz. Eğer İngiltere, zec- ri tedbirlerin son eserlerini de tasfiye ederek bugün elân cari olan Akdeniz anlaşmalarından vazgeçerse, Faşisi hükümeti, beynelmilel tam teşriki me saisine tekrar başlayacaktır. M. Mussolini, Lokarno konferansı- na bu muahedede imzaları olan bütün devletlerin, yani Almanyanm da ça- ğırılması lüzumuna işaret ettikten sonra, silâhları birakma hakkında diyor ki: — Dünynın bugünkü vaziyette, si- lâhları bıirakma işinden bahsetmek imkânsızdır. Hiç bir milletin bir tep top, bir tek tüfenkten bile vazgeçmi- yeceği Sarihtir, muhakkaktır. Fa - kat, silâhlanma yarışına mâni ola- cağını zannediyorum, ki, bu da, bi- zatihi muazzam bir neticedir. Yoksa dünyanın bugünkü vaziyeti içinde, bunun aksini düşünmek bir hayali ham, tehlikeli bir hayali hamdır. İtalya, uzun müddettir, hattâ bugün bile Uluslar Kurumunda mühim bir tanzimat yapılması lüzumuna kani - dir. 16 ıncı madde ile tasavvur edi- len sistemin, fiilen, yalnız hiç bir işe yaramadığı değil, fakat gayesinin ak sine hareket ettiği görüldü. İtalya, yapılacak her teklifi bitarafana tet- kike ve şahsen, her türlü yeniden tan zime iştirake hazırdır. Zecri tedbir- ler devresi artık bitmiş telâkki edil- melidir. İstikbali, bütün kıt'aların bütün milletleri ile mütekabil itimat ve teşriki mesai ile inşa etmek ge- İtalya ile İngiltere arasında bir harp tehdidi tatmin edilmiştir rektir. Bundan sonra M. Mussolini Habe- şistan işine geçerek burasından, İtal- yanın, müstemleke olarak büyük isti fadeler temin edeceğini, fakat bunun diğer milletlere Habeşistana gelip ça lışmalarını menedeceği mânasının çı- karılmaması; bilâkis, meselâ Ameri - kalıların Habeşistana gelerek iktısa- di teşebbüslerde bulunmalarınım iyi neticeler vereceğini söylemiş ve ga- zetecinin, Habeşistanın ele geçiril - mesile, İtalyanın tatmin edilmiş bir devlet haline gelip gelmediği sualine demiştir ki: — Habeşistan, İtalyan milletinin büyük yayılma ihtiyacını tatmin et- miştir. ve bu hâdise, İtalyayı, müs- temleke sahibi tatmin edilmiş millet- ler arasına koymuştur. İtalya politi- kasının başlıca esasları İmparatorlu- ğunun emniyeti, dünya sulhünün ida- me ve takviyesidir. Bir taraftan, İtal ya halkının hayatı enerjisi, milli bir tesanüt ve beşeri bir anlayış fikri ile Habeşistanın medeniyetine ve refaha ulaştırılması üzerinde tekâsüf eder - ken, yukrıda söylediğim prensipler İtalyanm politika faaliyetine veçhe verecektir. İngilterede nümayişler Faşistlerle aleyhtarları birbirini taşladılar Lond#a, 20 (A.A.) — Dün akşam Manchesterde mahalli Faşist şubesi tarafından tertip edilmiş olan miting de gürültülü nümayişler olmuştur. Faşistlerin lideri Sir Osvald Mos- ley, her taraftan gelmiş olan sosya- listlerin “ölü veya diri olarak Mosle- yi istiyoruz,, diye haykırışmaları i - çinde bir nutuk söylemiştir. Bu top- lantının sonunda Faşi;«lerle aleyhtar ları, biribirlerini taşlamışlardır. Ni - hayet polis müdahaleye mecbur ol - müştur. PELEK Toy çocuk !.. & Şu Eşref Şefik - tanımaz mısmız? Hani ötedenberi spor hakkında yazı yazar, Sesi radyoya en muyafık ge- len delikanlıdır - şu Eşref Şefik toy çocuktur vesselâm. Hattâ sade o de- gil, Eşref Şefikle birlikte bizim spor işlerinin dışarı vuran karar ve hü- kümlerine bakıp ta uluorta mütalea beyan edenler de topdurlar.. Malümya! Eşref Şefik bizim fut- bolcüler olimpiyada iştirak etmiyor diye memnun olup, futbol federasyo- nu hakkımda uzun uzadıya bir kasi. de yazarak: “Aşkolsun! İşte böyle olmalı! Diğer sporlar da futbol gibi yapsa ne olurdu!,, diye Olimpiyada gitmemeyi pesent etmişti. Onun gibi “Akşamcı,, arkadaşımız da ayni ma- kamdan ve hariçten bir gazel oku- muştu. Ben bunlara karşı biraz içer- ledim de yine bu sütunlarda “neden luyoruz,, diye bir de serzeniş yapmış- tım , Aradan bir hafta geçmeden İşler bakınız nekadar değişti. Futbolcüle. rin evvelâ Olimpiyatlara seyirci ola- rak gitmesi kararlaştı. Eşref Sefik - toy çocuktur dedim ya - hemen bu haberin üstüne nişan aldı ve “futbol- cülerle beraber atletler de gitmelidir. Çünkü Olimpiyatlarda futbolden zi- yade seyre lâyik atletizmdir,, dedi ve hattâ atletlere Olimpiyatlara gide - ceklerini müjdeledi. Aradan üç gün geçmedi. Futbolcii- lerle — bisikletçilerin — olimpiyatlara müsabakalara girmek üzere gitmesi kararlaştı. Atletler için ses sada yok. Eşref Şefik bakalım şimdi ne di- yecek'! Eğer Eşref Şefik spordaki bilgisi kadar bizim spor işlerimizin cere- yanı hakkında da tecrübe sahibi ol- sa idi, tatbik sahasma geçilinceye kadar böyle kararları kaleme almaz ve şimdiki gibi (kötü vaziyet — Fausse position) a düşmezdi. Halbuki kaşerlenmiş harrirler bu h henüz hiçbir mütalea dermeyan et - mediler. “Bekliyelim, ne olur ne ol- maz,, dediler. Bu münasebetle (Eşref Sefik) e şu fıkrayı - kimbilir kaçımcı defa ola. rak - hatırlafırim: İzmir Y1 r işgali ken bir Mı i — Yaşasın! diye bağırıyormuş. Bi- risi sokulup sormuş. — Kim yaşasın?.. j O sırada Yunanlılarla bizim ordu altında |- F Bunun için ga vi TAN Sadık ve ışıklı bir 'ayna olacaktır . Gazete, hayatımızdan bir parçadır. Dünyayı onun va- sıtasile görür, dünyanın bir günlük hayat ve tarihini onun sayfalarında takip ederiz. Gazete sayfası bir aynadır. Dünyanın gidişi, şahısların hayatları, insanların yaptıkları orada görünür. Sabah kalkınca ilk işimiz bu * aynaya bakmaktır. Bize bu ayna ne gösteriyorsa, nasıl gösteriyor- sa hâdiseyi öyle görmeğe meylederiz. B lal y ; in ışığı b D | | ! olduğu gibi U aksettiren bir ayna olması lâzımdır. Bu aynaya baktığımız zaman hâdiseleri olduğu gibi görebilmeliyiz. Buğünün istihbar vasıtaları, haber alma imkânlarını çoğaltmıştır. Rad- yo, telsiz, telefon gazetenin sadık birer hizmetçisi olmuştur. Fakat gaze- | tenin vasifesi yYalnız bu vasıtalarla aldığı haberleri sütunlarına geçirmek değil, onları aydınlatmak, okuyucunun anlayacağı şekle sokmk, lüzumlu- larını ve doğrularını Tlüzumsuz ve yanlışlarından ayıklamaktır. Onun içindir ki gazetemizi seçerken çok dikkat etmek icap eder. Gazetemizi iyi seçersek hâdiseleri en berrak halinde görmek im- , kânmı elde ederiz. İşte Tan sizin için böyle sadık, aydınlık, ışıklı bir ayna vazifesini görmeğe çalışacaktır. 1 Ağustosu bekleyiniz 5 “ izddii harp etmekte imiş, Musevi hemen ce- vap vermiş: — Daha belli değil!.. (Eşref Şefik) e bir eski spor İda- || recisi sıfatile bundan sonra bizim spor İşlerinde hüküm verirken dai - || ma bir kapıyı açık bırakmasını tav- siye ederim. Zaten bunu ben tavsiye etmesem o, hâdiselerden bu dersi al- mış olmalıdır. B. FELEK Bükreş radyosunda bir Türkün konseri Sanatkâr Nihat Esengin Cümhurbaşkanlığı filarmoni or « kestrasından Nihat Esengin, Sakso- fonla konserler vermek üzere Bük - reşe davet edilmişti. Genç san'atkâr, büyük bir muvaffakıyet kazanan bi- rinci konserini dün gece saat yirmi birde Bükreş radyosunda vermiştir. Nihat Esengin Bükreşte bir kon- ser daha verecektir. Yine radyoda verilecek bu könseri müteakip, Bük- reş müzisyenleri tarafından tertip e- dilecek bir süvarede, üçüncü bir kon ser vermesi genç san'atkârdan rica edilmiştir. böyle menfi kararlarla müteselli o « - #i0 e vi eei Blikldelz & ztğ aÜdi Kü ei G S” Zai « SÜi Kİ G Se aS SÜÖ lli bi — li e Tretdri İA