——— 46 Recep Pekerin söylevi İş Kanunu iş bir müvazene kuracaktır (İş kanunu ve tasdik edilirken müzakere Pekerin mt him bir söylev verdiğini dünkü nüsha mızda Ankara 8, (A.A.) — Arkadaşlar, bizim neslin, derece derece acılarını tatmış olduğumuz liberal devlet ti- pinin çekiştiriei, çarpıştırıc#ve yurt İçinde ulus birliğini bozucu ruhunu hergün yeni bir tedbirle ortadan kaldırarak bunun yerine ulusal dev- let tipindeki birlik ve beraberlik zih- niyetinin tatbikatını hayatımıza aşı- lıyoruz. Bunu siyasi programlarda bir nazariye, bir edebiyat ifadesi gi- bi yazmak ve söylemek kâfi değil- dir. Bunu hakikatlendirmek için memlekette kanun kuvveti lâzımdır. Liberal devlet tipi icinde işçi smıfı ve patron sınıfı, bunun daha geniş manasile proleter ve burjuva sınıf- larj iki düşman cephe halinde biribi- rine karşı çarpışıp duruyorlar. Bun- ar, millet birliği gibi büyük ve mu- | kaddes davanm yanmda hiçbir kıy - meti olmıyan ve millet varlığını tah- rip eden zehirli telkinler mahsulü sun'l bir heyecanm vöedi içinde vu- rusup dururlar. Bu hareket saadeti ve esaslı 7sti- rap mevzuları bir olan ve her tür- Yü mukadderatı müşterek bulunan bir yirdun smırları içinde o yurdun kuvvet ve muvaffekıyet unsurları- nm biribirlerini parçalamak icin di- dişip durması demektir. Bu didiş - melerden doğacak tek netice müspet ulus kuvvetlerinin biribirini ifna et- mesidir ki, bu yüzden memleket kendi içinden dağılmak tehlikesine maruz kalır. Türkiye ve onun kudretli ulusal Partisi ideolojik naslarnı progra - mma koymuş veimkân elverdiği günde bu nasların derhal kanunlaş- tırıp sosyal hayatın hakiki safha - sında tatbiki yoluna gidilmiştir. İste bu İs Kanunu arzettiğim ba- kımdan da Türkiyede ulusal devlet tipinde (oahenkli ve o muvazeneli bir hayatın tanzimine yarıyacak bir eser olacaktır. Arkadaşlar; libera! devlet tipl e - konomik sahada yalnız proleterya- burjuva telâkkisinin yaptığı çatış - malarla olmamıştır. Bu tip devlet ulusun müstehlik ve müstahsil un - surları arasında da ani mücadeleler vücuda getiriyor, Bunu İş Kanunu miinasebetiyle söylemiyorum. Fakat bu münasebetle dokunduğum yersiz çarpışmalaria milli varlığı, didikliyen zihniyetin yanlış ve zehirli tesirleri- ni'bir başka ekonomik sahadan mü- talea ederek mevzuu aydınlatmak #tiyorum. Biz buİş Kanunu ile, yarttaşiarm sınıflaşırak parçalara ayriümasmna karşı bir kale duvarı ö- Tüyorsak buna benzer başka kanun- *ariz tarifelere hâkim olmak, kredi- Yeri tanzim etmek ve fiyatlarm kon- trolu kanunları gibi tedbirlerle de hergün mütekâmil safhalarda yürü- yerek Türkiyede müstehlik ve müs- tahsil unsurlar mücadelesinin ruhu- nu da ortadan kaldırmış bulunuyo - ruz, Bütün bunlarla kavgasız ve is- tismarsız başları anlaşıp uyuşma prensiplerine bağlı bir cemiyet kur- ma vazifesini yapma halindeyiz. i 'Ta ki en uzaktaki çetin, fakat par| lak mill! hedeflere kısa yollardan en az zamanda birlik ve beraberlikle varalım. Bu, ancak birisinin kolu ötekisine bağlı, birinin kalbi ötekine çarpar bir millet kütlesi, terbiyesile beslenmiş olarak durmadan ileri git mekle mümkün olur. Arkadaşlar; yeni İş Kanımu smıf- <ılık şuurunun doğmasına ve yaşa- masma imkân verici hava bulutla - rmı ortadan silip süpürecektir. Bu hayatımızda ödecek yolda değil, hakları ve kar- şalıklı durumları tanzim edilmiş bir iş hayatı ile milliyetçi ve halkçı bir İş ve çalışma cephesi kuracak yolda yürüyoruz. Bu nokta çok iyi anla - şılmaktadır. Her çalışan yanında ça- lışan yurttaşın haklarmı sayacak ve bununla milli ufukta herhangi yanlış beyelmilelei telâkkilerle sislenmiş parçalar varsa bunlar açılıp, aydın- lanarak iş alanlarla verenler milli ve kudretli bir blok halinde yeni Türkiyenin inşası eserinde elele, kol kola uzun hedeflere doğru koşarak mesafeler alacaklardır. (Alkışlar) Şunu da söyliyeyim: Bugün çok | işçisi bulunan bazı mmtakalardan toplu işçi arkadaşlarm İş Kanunu - nun kabulü münasebetile Partiye yazdıkları sevinçlerini bildiren tel- graf aldım. Bu netice iyi bir duygu mahsulüdür. Bu ifadeler Türkiye işçilerinin milli duyguyu kendilerine esas bir prensip tuttuklarını göste - rir, Benden önce bu kürsüde arkadaş» Jar arasında bir yanlış anlama oldu- ğunu gösteren #özler geçti. Bu ar - kadaşların sözleri bana tekrar bir tavzih vazifesi ilham etti. Bu vazife. yi yapmak üzere bazı şeyler daha söyliyeceğim. Fakat inkilâpçı bir zihniyet ileri gidiş için attığı her adıma uygun bir | ayak uyduruşm ile hukukun da ken- di arkasından gelmesini ister. Bu In- kılâbin hakkıdır. Meselâ biz deriz ki, “devletçiyi: fakat hepimiz itiraf ederiz ki Tür kiyede mevcut olan hukuk, birçok gizgilerile — bunlarm düzeltilmesi için birçok çalışmalarma ve birçok çizgilerinin değiştirilmiş olmasına rağmen — devlet gidişinin tam zıd. dına olarak liberal birtakım unsur- ları taşımaktadır. Büyük Millet Mec lisinin bu çalışmaları bu heyecan ve milletçe bu çabalamalarımız saye - sinde elbette bunların hepsi düzele - cektir. Yeni bir eser kurarken o eserin mühim bir noktasma gelip bir çen- gel takılır. Eski hukuktan filân ka- nunun filin maddesi o işle tes -| ruz eder, Bu teâFuzü, hükuk mües - £esesinin ileri gidiş hamlelerine en- gel oluşundaki kusuruna vermekle beraber işi yaparken de o çengele ta- kılmamak lâzımdır. Eski hayatımızdan kalma hukuk birçok unsurlarile eenebidir. Bir - çokları semavi telâkkilerin hâkim olduğu devirlerden ve bir kısmı da liberal fikirlerden gelmiştir. Bir milletin hayatmda kendinden olm - yan müstevli unsur, yalnız hukuk değildir. Onun gibi kültür de ecne - bi ve müştevli olabilir. Osmanlı dev- letinin kültür hayatında milli olmı- yan bir ecnebi istilâsı yok muydu? Hukuk gibi kültür ve fikir de müs- tevli olabilir. Gerçi muasır medeni- yetin ileri fikirlerinden hiçbir millet müstağni olamaz. Fakat ecnebi ilim unsurları tarihteki yerimizi ör- terek bize şeref kaydeden safhaları silmişler ve kültürde olsun, hukuk- ta olsun ibda ettikleri halimize uy- mıyan şeyleri bir ihracat metar gibi bize yollamışlardır. Orijinal inkılâ- bımızm ileri gidiş hamlesi içinde bi- zi arkadan tutan unsur, ne olursa olsun, bir defa onun simasına ba - kıp yabancı ve zararli damgası vurduktan sonra, kendi hayatımızı tanzim için milli varlığımızın verdi- ği kuvvetle arkadan tutanı veya ar kaya çekeni tepmekten başka çare yoktur. Maksada geleyim, ve son söz ola- rak arzedeyim ki, bu kanun kabul olunduktan sonra esasen bozulma - miş ruhları, hepimizin olduğu gibi milli hisle dolu olan Türk işçilerile İmaz. Alışmış olanlar güneş karşı- TAN SAĞLIK ——— ——— ÖĞÜTLERİ Sinirlilere güneş banyosu Insan sıcak bir havada eibisesiy- le, gezmek değil, güneşin karşısma uzanarak hiç kımıldamadan (yatsa bile, fena halde sıkmtı duyar, nefesi tutulacak gibi olur. Halbuki güneş banyosu yapmak için çırılçıplak soyu-| narak" güneşin karşısında uzandığı vakit güneşin tesiri büsbütün aksi- hedir. O vakit insan, güneş banyosuna daha alışmamış olsa da, hemen ken- disine bir ferahlık gelir, vücudu ra- hâtlaşır. Güneş banyosuna alıştık- tan sonra bu iyilik, rahatlık boyuna devam eğer. Fakat İlk zamanlarda güneş banyosu lüzumundan © fazla sürerse iyilik ve rahatlık duygusu, rahatsızlığa yorgunluğa, kırıklığa döner. Alışmış olanlarm da bazila- rmda böyle rahatsızlık gelebilir, o balde yine güneş banyosu fazla sürmüş, ifrate gidilmiş demektir. Güneş banyosu bozulmuş sinirle- rin yeniden muvazenesini temin ©- der, Sinirlilerin kederli ve hayattan bıkmış hallerini giderir, yeniden ya- şamak zevki getirir, Sinirlilerin midesi çok defa bozuk olur. Güneş banyosunun ilk tesirle- rinden biri de mideyi düzeltmektir. Hazim hem çabuk, hem de hafif 0- lur. Deniz banyosu, bayağı su ile banyo yemek üzerine yapılamazken güneş banyosu hemen yemek üzeri- | ne yapılsa bile hazme hiç dokun- sında daha bir saat geçirmeden ye- niden iştah, açlık duyarlar. Ancak, banyo lizumundan fazla (sürünce, alışmış olanlar da bile iştahı büsbl- tin keser; aksine olarak, “şiddetli susuzluk verir. Bunu gören kimse- lerden bazıları güneş gıda demektir. insanı doyurur, diye sanırlar, İştah- sızlık, susuzluk doymak alâmeti de- Zil, güneş banyosunda ifrata gidildi- Zinin alâmetidir. Sinirlilerin şikâyet ettikleri uyku- suzluğa, ağrılara, hattâ sinir iltihap- larma karşı deniz banyosu iyi bir ilâç olur. Yorgunluktan gelen kol ve bacak ağrıları, çoktan beri ode- vam etmiş olsalar da, güneş banyo- su İle geçerler. Güneş banyosu, zayıf olan sinir- leri, banyodan sonra uygun ye- mekler yemek şartile, şişmanlatır. Şişman olan sinirleri -yine banyo- dan sonra şişmanlık overmiyecek yemekler yemek şartiyle. zayıfla- tır. Mafsallardaki romatizma ağrıla - rmı güneş banyosu geçirir. Sinirli- lerin bazılarında şeker hastalığı bu- Yunur, yahut şeker hastalığı #inirle- ri bozar, O vakit yine güneş banyo- su kiymetli bir İlâçtır, çünkü güneş işıkları, kandaki şekeri eritecek o- lan ensülin madüesini arttırır. Sinirlilerde, damarlardaki tansi-| yon lüzumundan az olunca güneş banyosu kısa olmak şartile onu de düzeltir, yürek çarpıntılarmı geçi- rir. Fakat böyle sinirlilerde güneş banyosu uzun sürmemelidir. Uzun sürünce tansiyonu artar. Onun için, tansiyonu yüksek olanlara, hele en yüksek derecesi yirmiden fazla olan lara, güneş banyosu hiç te tavsiye edilecek bir şey değildir. Sinirliler güneş banyosunu deniz kenarmda yapamazlar. Deniz hava- 81 onların iztiraplarını teskin edece- ği yerde arttırır. Sinirliler güneş banyosunu ancak, denize pek yakın, hem de pek yüksek olmıyan yerler- de yapabilirler. Lokman HEKİM ———— — ————— © Floryadaki Küçük plâjın müzayedesi kanunla milli hayatım iş sahasında muvazeno (o kurulacaktır. Yaşıyan her unsurun bekasını, ilerlemesini temin edecek en büyük ve en esaslı unsur muvazenedir. Muvazenesiz ker şey yıkılmağa mahkümdur. Fi #ik ve fiziyololik hayatta olduğu bi sosyal hayatta da bu böyledir. Hayatta olan her şey için böyledir. Bilhassa bizim çetin devrimizde mil Ti varlıkta muvazene, ahenk bir ke- re bozuldu mu havasız kalmış bir hayat gibi o millet yıkılmağa “ve sönmeğe mahkümdur. Evet bu İş Kanunu iş hayatımızda muvazene kuracaktır. Yani Türkiyede Büyük Millet Meclisinin şimdi kabul etmek üzere bulunduğu bu kanun, işçilerin hakkmı milli birlik havası içinde dikkatle korumakla beraber yalnız bununla kalmıyacak, iş veren Oun- surlarm da hak ve vazifelerini tes - bit etmiş olacaktır. Yanibiz bu eserle tek tarafir bir maksat takip iş verenleri : ve Türkiyedeki bütün yerim ve kuvvet unsurları doğru yo- lu daha iyi bulmuş ve biribirini daha iyi anlar bir şekle girmiş ola- caktır. oAslmda Türk işçisi bir ye kter, bir bozguncu değil, başlanan bü- yük milli eseri tamamlayıcı bir up- surdur. Bundan sonra onun bu vasfı daha küvvetlenerek milli birlik içinde, milli iş beraberliği ile lâyık olduğu safta daha şerefli mevkiini alacak - tır. (Bravo sesleri, şiddetli alkışlar). —— mm Metaksas Ahali Partisi Lideri Atina, 9 (Tan) — Başbakan Me - taksasın Ahali Partileri liderliği ka- bul etmesi üzerine bunlar ile Liberal- ler arasında bir uzlaşma elde edebil - mek için bilvasrta teşebbüsler yapıl- ti siyasi mahfellerde teyit edilmek- ir, Belediye Floryadaki “küçük plâj müza; çıkarmış ve bu mevsim için bu plâj dört bin liraya geçen se neki müstecirinin üzerinde kalmıştı. Fakat bu adam iki üç aylık devre zar fında bu parayı çıkaramıyacağını id- dia ve isbat eylemiş olduğundan bele- diye kunturatı feshetmişti. Daimi encimen dün bu plâjı yeni- den müzayedeye çıkarmış, fakat bu defa da geçen seferden 70 lira noksa- aile yani 3930 liraya bir başkasın Uzerinde kalmitir. Doktor Şahtın seyahati Belgrad 9 (Tan) — Almanyanm milli Banka guvörönl ve eski İktisat vekili Dr. Şaht ayın 11 inde tayya- re ile Belgdrada gelecektir. Uzak Şarkta vaziyet gergin , © Taşı 1 incide) nu resmen ilân etmiştir. Asker tahşit ediliyor Hongkong 9 A.A. — Kuangskide- ki kuvvetlere mensup dört tümen asker, henggovun elli mil Cenubu gar bisinide kâin Kiyangda toplanmış - lardır. Böylece bu kuvvet Hunun bölge- sinde 40 mil ilerlemiş bulunuyor. 20 Japon askeri öldürüldü Tokyo 9 A.A. — Kuantungda yir- mi Japon askerinin öldürüldüğü ha: beri Japonyada şiddetli bir infial u- yandırmıştır. 15 gemi seferde Şanghay 9 A.A. — Haber veril- diğine göre Nankin hükümetinin on beş parça gemisi Amoya gitmiştir. Burada söylendiğine göre bu gidiş alelâde bir yaz gezisinden ibarettir. Nankinle Kanton arasında hiçbir ihtilâf yok Nankin 9 A.A. — Başkumandan Çan Kay Şek dün bir nutuk söyle - miş ve Nankin ile Kanton arasında anlaşmazlık bulunduğu hakkmdaki Japon şayialarmı tekzip ederek bu şayiaların Çinde bir dahili harp, çık- ması maksadile yapılmış olduğuna işaret etmiştir. Çankaygek ayni zamanda Cenubi garbi Çin ile birlikte Çinin dış s1ys- sasmm müstakbel seyrini tesbit et- mek üzere bir merkezi icra komitesi konferansı" hazırlanmakta olduğunu | bildirmiştir. Fransa İngiltere ile | elbirliği yapacak (Başt 1 incide) ile sıkı bir anlaşma halinde hareket etmeğe karar vermiş gibidir. Echo de Paris bu hususta diyor ki: “Fransa tarafından vaziyet bü merkezde iken Ingiliz kabinesi içinde bu meselöye dair fikirler muhteliftir. Söylendiğine göre, Baldvin ve Eden bu hususta başka başka düşüncededir ler. Bu sebepten dolayı İngilterenin ne gibi bir hattı hareket takip edece- ği beniz belli değildir. Yalnız gerek Fransanm gerek İngilterenin Cenev- rede herhangi bir fasl teşebbüste bü- lunmıyacağı muhakkak gibidir. Bu vaziyette ise direktiften mahrum ka- lacak olan Milletler Cemiyeti Askm blesi bittabi mantıki yolu takip ede- cek ve cebirle vücuda getirilen fili va- ziyeti tanımıyacaktır... Ouvre gazetesinde Pertinax da Ce- nevrede zecri tedbirlerin kaldırılmı - yacağmı yazmaktadırlar . Eden Montreux'ye giderken Paris, 9 (A.A.) — Petit Parislen gazetesi, Edenin Montreux'ye gider- ken Parise uğradığı zaman Delbos i- le görüşmesi muhtemel olduğunu yaz- maktadır. İtalya sefiri resmi kabulü profesto etmiş değildir Londra 9 A.A. — Selâbiyettar mu bafl, Habeş elçisi Martin tarafmdan tertip olunan kabul resimlerinden dolayı İtalya büyük elçisi Grandi- nin Hariciye Nezaretine serzenişte bulunduğu hakkındaki rivayetleri tekzip etmişlerdir. Negüs ziyafete gidiyor Londra 9 A.A, — Negüs, kendi şerefine İngiliz Milletler cemiyetine müzaheret birliğinin Perşembe günü vereceği ziyafette hazır bulunması | İiçin yapılan daveti kabul etmiştir. Miskinler hastanesinde isyan çıktı Kahire, 9 (A.A) — Kahire yakı- nmda Ebuzabal'da kâin o miskinler hastanesinde, hastalar (o kendilerine iyi bakılmadığını bahane ederek a- yaklanmışlardır. Zabıta müdahaleye mecbur olarak miskinlerin Üzerine ateş açmış ve bir çoklarını yaralamıştır. Beynelmilel satranç turnuvası neticeleri Moskova, 9 (A.A) — Beynelmilel şatranç turnuvası aşağıdaki netice. leri vererek bitmiştir. 1 — Capablanca 13 puvan 2 — Botvinnik 12 puvan 3 — Flohr 9 buçuk puvan 4 — Lilienthal 9 puvan 5 — Ragozin 8 buçuk puvan 6.— Lasker 8 puvan Dr. Şaht iki gün Belgratta kaldık- tan ve Yugoslav o milli Bankası müdürü ile'tema$larda bulunduktan tan sonra, Atinaya gidecektir. T İnel, 8 inci, 9 uncu ve 10 uncu mevkiler, yedişer buçuk puvanla ve müsavi olarak, Riumim'e, Elikazes'e, Kahn ve Lövenfiseh'e aittir, tekrar işe BAŞI 1 greve devam etmektedirler Gazete - ler tevzi edilmektedir. Amelenin elde ettiği haklar Paris, 9 (A,A.) — Umumi iş kon- federasyonu ve sendikalar birliği bir tebliğ neşretmişlerdir. Bu tebliğde Fransız istihsal konfederasyonu ile umum! İş konfederasyonu arasında imza edilmiş olan itilâfname ile kaza- nılan hususlara amelenin nazarı dik- kati celbedilmekte, kollektif mukave- lelerin, sendikalar hukukunun tanm- masının, amele murahhası heyetleri vücuda getirilmesinin temin edeceği menfaat hüsusunda israr olunmakta, ücretler meselesinde asgari ücret tes- biti eenasmda ve yüzde yedi ilâ on beş nisbetinde umumi bir arttırma yapılmasın kabul edilmiş olduğu ha tırlatılmaktadır, Umumi iş konfederasyonu ile sendi kalar birliği kırk saatlik haftanm ve Deretli teti) günlerinin kabulü sure - tiyle amelenin ücretlerin yüzde otuz beş nisbetinde bir arttırma elde et - miş olacakları mütaleasmda bulun- maktadır, Konfederasyon ve birlik, bütün sen dika.teşkilâtlarından her nerede mi- esseselerin direksiyonları, 7 haziran itllâfma müstenit hususi mukavele - İler imzasına muvafakat ederler ve kol lektif bir mukavelenamâ tenzimi için hemen milşakerata girişmeği kabul ederler İse oralarda tekrar işe başla- nılmasını istemişlerdir. İşçiler için yeni kanunlar Paris, 9 (A.A.) — Hükümet, per- sembe veya cuma günü kollektif iş mukavelesine, kırk saatlik haftaya ve ücretli tatil günlerine sit kanun lk yihalarmın kabul edilmesini meclis - ten istemek niyetindedir. Bu lâyiha- lar, bugün nazırlar meclisinin yapa - cağı toplantının hitammda öğleden sonra meclis bürosuna tevdi edile - ektir. Ayan meclisinin bu:lâyihalar hak - kında hafta sonunda müzakerelerde bulunması muhtemeldir. Nofia işleri Paris, 9 (A.A.) — Müteahhitler mü messilleri ile amele sendikası arasın- da dahiliye nezaretinde yapılan İti - lâf sayesinde bütün Nafia işleri tez- gâhlarında bugün tekrar işe başlana caktır. Diğer taraftan, inşaat sanayii pat- ron ve ameleleri murahhasları arasın- meler neticesinde esas itibariyle bir itilâf hâsıl olmuştur. Gez sanayiinde amelenin bircok metalibi temin edil- diğinden her türlü ibtilâf imkânı zail olmuştur. Sermaye ile iş arasında yeni bir devir Paris, 9 (A.A.) — Umumi iş kon- federasyonu genel sekreteri TJouhoux, dün radyo ile neşredilen bir nutuk söylemiştir. Bu nutukta geçen gece imza edilmiş olan İtilâfhameden MOND- da mesai nezaretinde yapılan görüş - | e 10-6-936 Fransadaki grev tavsadı Birçok yerlerde ameleler başladılar INCIDE dimesi olacağı miltalcasmdadır. Ha « tip, netice olarak ameleyi bu itilâfna- me ahkâmı tamamiyle ve hâlisane tatbik etmeğe davet eylemiştir. Jouhaux, sözüne devamla demiş - tir ki: R — Cihan tarihinde ilk defa olarak bütün bir smıf, ayni anda hayat şart- larının islâh edilmesi gibi bir.neticeyi elde etmiş oluyor. Hiçbir zaman, men faat benzerliği ve tesanüt bu derece kuvvetle kendini göstermiş değildir. lera işlerini tehir Paris, 9 (A.A.) — Adliye Bakanı, buhrandan sıkmtı çekmekte olan ale- lümum tüccar, zürra ve kiracılar hak kında verilmiş olan tahliye veya sair icra kararlarınm tatbikini tehir için mülddelirmumilere emretmiştir. Bundan maksat, İçtimai sulhü te « min ederek ekonomik kalkmmaya yar dımda bulunmaktır. İhtilâi hareketi Paris, 9 (A.A.) — Temps gazetesi, Fransadaki grev hareketinden bahse- derek diyor ki: “Bütün mânasiyle tam bir ihtilâf hareketi içinde bulunuyoruz. Gayri meşru sendikacılık muzaffer olmuş ve tazyikini yalnız patronlar Üzerinde değil fakat aynı zamanda meşru hü- İ kümet üzerinde de yapnııstır. Bir in- tihap birliği olması lâzım gelen halk- çılar cephesi Fransada âmele dikta - törlüğünün teessüsü lehine olarak büyük bir tasrruz yapılmasına hiz - met etmitir. Sendikacılığm ve komlü- nistliğin zaferi Fransada parlâmen- terizmin şimdiye kadar uğradığı in- hizamın en acısmı teşkil etmektedir. Habsburgların bu ay sonunda tahta geçmeleri kararlaşmış (Bâşt 1 incideJ tekrar Avusturya tahtını. işgal et- mesine karar vermişlerdir. Bu tarih- lerde Milletler Cemiyeti ssnmbie'm ve konseyi İtalyayı memnun etmi- yecek bir takım kararlar slacak ve bunun üzerine İlalya da cemiyetten cekilecek ve hiç olmazsa Trisnon muahedenamesinin artık meveut ol. madığı ilân etmiş olan Macarista- ni peşinden sürükliyecektir. Küçük Antant Erkânı Harbiyeleri foplanıyor Bükreş, 9 (A.A) — Küçük An- tant erkânı harbiye reisleri bu aym on dördünde Bükreşte toplanacak - İ lardır. Üç devlet reislerinin içtima - larını tekip eden bu toplantıya bü - yük ehemmiyet atfedilmektedir. Prens Pol dönüyor Bükreş, 9 (A.A) — Yugoslavya Kral Naibi Prens Paul dün saat 17 de Belgrada müteveecihen hareket etmiş ve istasyonda Kral Carol, Re- isicümhur Beneş, Romanya Veliahti Mişel, Prens Nicola, Çekoslovakya Dışişleri Bakanı Krofta, bütün Ro- manya bakanları İle sivil ve askeri birçok yüksek zevat tarafından u- Zurlanmıştır. Birçok muhtelif marka tıraş bıçakları vardır, fakat; EXTRA bir tanedir ve (ROTBART) mamulâtındandır. Her yerde satılır.