ez 2.6-936 Odasmdan gece yarıları tagan 15- “idenin çıplak etinde erkek ellerinin faldığı davulları, darbukaları Senih fendi camdan gözlerile yatağından “inliyordu. Bunların arasmda, Ma - “İdenin sesinde kırlangıçlar, kumru- şakıyor, neş'eli şarkılar cıvıldı - Yordu. Macide henliz aile kadınıyd: 8 ucuz bir kadmn kısık hi "lt heniz çökmemişti. tan camdan gözlerin önünden geçe- tek bu odaya her gece muhtelif ka- fesler girip çıkıyordu: Azi- tiye, Hamidiye fesleri... Dar Beyoğ- ki fesleri.. Şılk, Hereke fesleri... U- tarı biçimi, efendi biçimi, zuhaf Üçimi, tablakâr biçimi fesler.. İ Bir numaradan on altı numaraya ka- İdar boy boy kalıplarda fesler.. . |, Aksaraym külhan beylerinden Çilli fuh- tun muhasebesini tutuyordu. Adnanı seven : Macide bir yandan da Çilli Mahmuda bayılıyordu. Mahmu- dan kırmızı ve kalım kıllarma Yur Bundu. Dün gece çok çalışan macide hal- tizdi; çifte fanuslu lâmbaya takılan #özleri, bu limbaların ilk yandığı ge- "eyi, Arap Avnullahm bu yatak oda- Nada kaldığı 8 saati hatırladı: O ge- “nin sabahı Macide pencereye koş-| Muş, Arap Avnullahı arkasmdan, Mikakta, seyretmişti: Arap., sisli sa- İahm içinde giderken Macide kafe arkasından dakikalarca bakmış- İÜ: Siyah adam; sisin yumusak du- Darını vilendile oymus.üstü başı kireç © (İozları içinde kalmış, ceket ve pan- lhu . delinen duvarı -çivilerine, talarma takılarak parçalanmış, Opmuş, dağılmış, ve siyah adam! anda kaybolmuştu. Şimdi pem- be buseleri çürtik erkek dişlerine ka- | 9san Macide bir zamanlar kendisi- | M* gelen Fehimi düşündü. Sırtmda| akferlan, elinde fildişi beyaz bas- ie sivil kıyafetli, asker püsküllü, 'Parlâk adamı © gece Macide ne- kibar bulmuştu: Her tarafm- i bir dairenin yuvarlaklığı vardı; *sin mustatili, bıyığın sivri ucu bu rlaklığa değişik noktalar koyu- ; rakı içerken küçük parmağı Miçe kanadı gihi havada titremişti; Ye Küçük parmak nekadar kibardı! cide, Çıli Mahmudun kıllı bilekle- i bile bu adımm karşımda © a unutmuştu. Fakat Süleyman şokadar kıskançmı$ş, ig,ktile ona “Fehim Paşa umbacmm biridir!” demişti O içe yatakta Fehim uyurken yanm- ii yanık yatan Macide onun Şa - den almmış iç çamaşırlarını kar- © |itlanm yanmdaki sandalyenin ts ak çamaşırı görmemişti. Fehim sa- a Macidenin küçük parmağına bir Meke yüzük takmıştı. O, evden çi- e en Macide pencereye koşmuş, Mr sürmüş, burnunun, aklarınm ucunu kafesin delik - sokarak Fehimin arkasmdan Z Yan avuçlarmda dün gese eri- nim #ti, ekşi hamur halinde, enn evin deliklerinden Fehime fiş « iştı. O gece yağan kar, sokağın İki tarafma inmişti; çamur, ortasmda İnsan yüzü gib! iy dipdiri, taze, uzvi bir siyah- İş, Sarayordu; damların, ağaçlarm iht ığı içinde geçen İnsanlar si- ağ bu siyahların üstüne her siv- i , her uçtan köpük halinde kar “as: sarkıyordu; sokağın beyaz da Fehimin arabası, arkasm- *iyah koridor birakarak, köşede Ti A şşt. ide bilmiyordu; :Arap Av m ve Fehimin geldiği geceler Macide Sofular mahallesinde May rasma koymuştu; ve Sofular a, sinde Mağidenin iyiliğini gö- artıyordu: gümrüğe koca ka- i in yatı mektebine çocuk yer » Penek için gelen ve haykıra hay» — Allah gül yüzünü soldurma » diyerek evin kapısmı çeken. kadmlar, bu evin mahalle - Yüz karası olduğunu söyliyenleri | İk. boru, zurna sesli şarkıları, Ma-| » Çamur sokağın ortasında insan yüzü gibi canlı, dipdiri, uzvi bir siyahlıkla duruyordu yalnız kısik seslerle tasdik ediyor -| ans caddesiydi; yatağı panayirdi; lardı. (o Donanmalarda oMacidenin | sansarla, maymunla, timsahla, hu - evinde: karakola kadar fener, bay-|lâsa her türlü rak, taflan vardır; ev donanma ge eeleri siyah maballenin içinde dört köşe yangındı; kafesleri yukarıya sürülmüş pencerelerden (12) lerin kafaları salkim salkım sarkıyor, ka» pıda lâterna, odada İncesaz çalıyor- duş ev, siyasi bina olmuştu. Fakat artık Macideye Fehim bile gelmiyordu; artık Macide balçığm İnsanla yatıyordu; sesi talik yazıya benziyen softayla, bıyığı aşı boyalı jandarma zabitile, mutfak kokan bekârla, mektep ko- kan çocukla yatıyordu. Kazandığı paralardan bir kısınmı Çilli Mahmut tan gizliyor, eczacmm karısı Surpu- bi ile Adnana hapishaneye gönderi- yordu. Fakat (Arkası var) Çukurova mintakası şampiyonu Adana idman Yurdu futbolcüleri Finlândiyalılarla ikinci karşılaşma bu akşam saat 2080 da Taksimde yapılıyor Pazar günü akşamı şehrimize ge- lerek hemen iki saat sonra İlk mü- sabakayı yapan Finlandiya güreş ta- kımı Taksim stadında güreşçilerimiz le ikinci karşılaşmayı yapacaktır. Tik müsabakaya uzun yolculukları dolayısile yorgun bir şekilde çıkan misafirlerimizin bugece çok daha çetin güreşler yapacakları şüphösiz- dir. Teknik itibarile bizden yüksek oldukları muhakkak olan Finlandi- yalilarla bu akşam yapılacak misa- bakalara tam saat 20,30 da başlana- eaktır. Seyircilerin müsabakaları da ha yakından takip e- debilmesi' için stad- da radyo tertibatı da yapılmıştır. 56 ve 87 kilolardan maada büttin müsa- bakalar serbest güreş olacak ve en kiymetli elemanlarımızdan o Çoban Mehmet, Ankaralı Hüseyin, Mersinli Ahmet, Yaşar ve Küçük Hüseyin iş- tirak edeceklerdir. Bu akşamki gü- reşlerin program? şudur: 58 — Hüseyin - Perttünen (G) 61 — Yaşar - Lenne (8) 66 — Sadık - Ranta (8) 72 — A. Hüseyin « Kokko (S) 79 — M. Ahmet - Wecksten (8) 87 — Salih - Korhonen (6) Ağır — Çoban » Jârvineri (8) 56 — K. Ahmet - Pertunnen (8) 61 — Habip * Lanne (o (S) Cim Londos Atinada karşılaşmalar yapacak Şimdi Atinada bulunan sabık ser- best güreş dünya #ampiyonu Cim Londos, Yunan olimpiyat komitesi menfaatine iki güreş yapmağı kabul etmiştir. Karşılaşmalar için Fransa serbest güreş şampiyonu Değlan ile Amerikan Bravning'e müracaat edil Davis kupası Atinada Davis kupası maçları için Arjantin ve Yunan takımları karşı- laşmışlar ve bu müsabakada Yunan- lar 4 - 1 mağlüp olmuşlardır. Kar- silaşmada Kral Yorgi de bulunmuş- tür. Krallar kupası Balkan kupası maçları dolayısile Bükreşte toplanan Bulgar ve Yunan futbol federasyonu erkânı biri Ati- nada, diğeri Sofyada olmak üzere se Dede iki temas yapmağa karar ver- mişlerdir, İki milli takımm bu te- maslar için Bulgar ve Yunan kral ları namma bir kupa konacak ve üç sene zarfmda yapılacak altı te - masta en çok galip gelmiş olan takım kupayı alacaktır. Müsabakalara ge- lecek seneden itibaren başlanacak - tar, Yugoslavya boksörleri davet edildi Türk spor kurumunun yeni ni « zemnamesile bir federasyon teşek- kül edinceye kadar Güres Federas - TAN | Anadolu ajensınm gazetelere mahsus ba- FAYDA — ———— BİLGİLER Bugünkü Program tstanbal 18,— Salme musikisi Çolâk), 19/— Ha- berler, 19,15. Muhtelif plâklar, K lay namına konferans: Dr. Kâzem taratmdan, (Savaşda Kızılay), 20,— Sakso- fon solo (plâk), 20,30 Stüdyo orkestrala rı, 21.80 Son haberler. Saat 22 den sonra vadis servisi verilecektir. BUKREŞ 18: Plâk. 19,20: Devamı. 20: Konfe - rana. 20,20: Keman konseri. 20,50: Kore kanseri, 21.30: Senfonik radyo orkestra - #1. 23,40: Almanca, fransızca haberler. BUDAPEŞTE 20: Çingene masikisi, 20.30: Konferans. 21: Sesli filmlerden plâklar, 21,40: Ha- 'berler. 22: Konservatuvardan nakil (Şo - pen. Goldmark, List). 2805: Salon orkes Was 24: Çingene musikisi, MOSKOVA 18,30: “Konser. 201 Halk şarkıları, 22: Almanca neşriyat, 23: Fransızca, 24: Pe Jemenkre, Aylar geçti ve Gülen gittikçe da- ha durgunlaştı. Gözlerinin etrafını | VARŞOVA 18,30; Küçük radyo orkestrası, 18,50: Muhtelif. 20: Viyolonsel musikisi, 20,45: Sarkılı radyo popurisi. 22: Senfonik kon- ser, 23,15: Plüt konseri, 23,35: Dans mu- sikisi, Sinemalar, Tiyatrolar * MELEK : (Anna Karenin). ve (Bulunmuyan Adam). * ELHAMRA : (Âdalar Şarkısı) (Sevda Gecesi) * TURK ; (Sssdet) ve (İki Gönül Bir Olunca). : * SARAY ; (Lücm) ve (Foliberger). * YILDIZ : (Aşk Yüzünden Kati) ve (iki Kalp Birleşince). #ŞIK : (Kadm Asla CNU Şarkısı). * AZAK ; (Wonder Bar) ve (Vahşi At- lar Kralı). * KADIKÖY SÜREYYA: (Aşk Bando- .. Unutmaz) ve s8) * USKUDAR HALE: (Aradığım Kadın) iastane Telefonları Çerrampaşa hastanesi 21693 Gureba hastanesi Yenibahçe 2017 Haseki kadınlar bastanesi 24558 Zevnep Kimi hastanesi Üsküdar 60179 Kuduz hastanesi Çapa 22142 Beyoğlu Zükür hastanesi 43341 Gülhane hastanesi Gülhane 20510 Haydarpaşa Nümune hastanesi | 60107 Etfal hastanesi Şişli 42428 Bakırköy Aks hastanesi 1660 Sark Demiryollar; Sirkeci 0m Devlet Demiryolları Haydarpaşi 42145 itfaiye Telefonları 27 lataobu İttaiyes Kadiköy İtisiyesi Yeşilköş Bakırköy Büyükdere. Ünketidar iefaivesi sakaları icin telefon santralımdaki o memar» ran demek kâfidir Mürscnat Yerleri Deniz yolları acentesi Teleton (42302 Akay (Kadıköy iskelesi) 43732 Çabuk Sıhhi Yardım Teşkilâtı Ba numaradan imdat otomo- bili istenir 44008 İstanbul Levazım Amirliği Satınalma Komisyonu ilânları Defterdarda bir numaralı dikimevinde mevcut ve köh- neye ayrılan 54 kalem muh- telif malzeme ile otomobil malzemesi ve 75 çift fotin 4 Haziran 936 perşembe günü saat 14 te Tophanede Sâtın- alma Komisyonunda pazar- Irkla satılacaktır. Hepsinin tahmin bedeli 64 liradır. Son teminatı on liradır. İşbu eş- yalar dikimevinde görülebi- lir. İsteklilerin belli saatte Komisyona gelmeleri. (2) (3001) yonu tarafından idaresi tesbit edilen boks teşkilâtmm faaliyete geçmesi- ne karar verilmiştir. İlk iş olmak ü- zere Yugoslavya boks teşkilâtmia mü racaat olunarak boksörlerimizle kar şılaşma yapmak üzere bir boks takı- mmnın şehrimize gönderilmesi rica edilmiştir. Yapılacak temaslarda bok sörlerimizin alacağı dereceye bakıla- rak olimpiyada o bu şubede iştirak edip etmiyeceğimiz takarrür edecek e . Çukurova şampiyonluğu Çukurova, (Tan) Çukurova mımtakasmı teşkil eden vilâyetlerde ki spor teşekküllerinin senelik resmi mıntaka birincilikleri geçen hafta ni hayetlenmiştir. 1935 - 1986 Atletizm tenis birinciliğini Seyhanspor, Voley bol birinciliğini Torosspor, futbol bi- rinciliğini Adana Idman yurdu kltip- leri kazanmışlardır. esmer gölgeler bürümüş, yüzü iyice İ solmuştu. Arkadaşları onu nasıl can landıracaklarını şaşırmışlardı. “Gü- len, sans ne oldu!” diye, yalvarma- larma rağmen genç kız bir şey söy- lemiyor, dalma” susuyordu ve artık İbol şakrak kahkahaları hiçbir yerde işitilmiyordu. Ne zamandanberi de derslere vaktinde gelmeye başlamış- t. Fakat aldığı durgun tavırdan çe - İkinerek arkadaşları eskisi gibi ni - şanlısından bahsetmez olmuştular. Artık onunla şakalaşmaya dâ cesa - ret edemiyorlardı. Bir hafta gene derse geç kaldı. Tam tatlıları fırma koyacakları bir sırada o kapıda belirince arkadaşla- rı manalı bakışlarla “Nereden böyle | Gülen?, diye gülüşerek göz kırptı - lar, Fakat o eşikte.yorgun bir tavır- la duruyor, gözlerinde tslak bir ma- on titriyerek onlara bakıyordu. Ar - kadaşları Gülendeki garipliğin pek farkında değildiler, Fakat Suat be - yin bakışları merak biraz da şefkat- İe genç kızm Üzerine. çevrilmişti. Gülen yavaşçâ odanm ortasma doğ- ru ilerledi. Gülmeye çalışarak hafif bir sesle: — Çocuklar, bugün size vedan geldim, dedi. Kızlar hemen susarak, koşuşup| etrafını çevirdiler. O #esi titriyerek sözünü tamamladı: — Evleniyorum da.. Arkadaşları sevinçle genç ka doğru koştular. Hepsi: “Nihayet is- tediğin oldu kâfir. diye, samimi bir neşeyle onu tebrik ediyor, omuzla - Gülen gene öyle halsiz neşesiz orta- | larında duruyordu. Nihayet hepsiyle ayrı ayrı vedalaştı. Sıra hocasma gelmişti. Suat bey, onun bu garip belinin, sevdiği bir gençle evlenme- sine rağmen gözlerinde beliren ıstı- rabın farkındaydı. Ve genç kizi çok sevdiği için onun ne gibi bir derdi o- labileceğini düşünüyordu. Gülen, ya- rından neşeyle sarsıyorlardı. Fakat | nün hatları d GÜLEN | liyerek veda için elini uzatmea,onun ince uzun parmaklarını şefkatle a - vuçlarma alıp yavaşça konuştu: — Size güzel, pürüzsüz saadetler dilerken sormak isterim Gülen,dedi. Neniz var? Gözlerinizin ışığını ka » rartan bu keder nedir? Ben sizi yu- vanızda da, buradaki neşe İçinde, mes'ut görmek İsterdim. Gönç kızın yüzüne Ince düdakla « rmda derinleşen şefkatli bir tebes - sümle bakıyor, cevap bekliyordu. Gü len onu dinlerken önüne iğdiği başı- ni yavaşça kaldırmıştı. Kirpiklerin- de birkaç damla yaş titriyordu. Kim gencin uzak bir memlekete gidip bir daha dönmedi- ğini ve bana bunun sebebini en kü- çük bir mektupla bile bildirmediğini söylersem, zannederim ki, neşesizli-» min, dışarı vurmamaya gayret et- Üğim rstmabımm sebebini size anlat- mış olacağım. Ne yapayım ki iste » diğim gibi kuramadığım bu yuvaya, yakında hayatıma karışacağım ada « ma eski neşemle dönmek kabil de « ğil. O sizin tanıdığınız eski Gülen, şimdi pek uzaklarda... Bundan Sonra ki Güllenin artık yüzü gülse bile gön lü daima ağlıyacak. Genç kız sözünü bi zaman yüzü büsbütün solmuştu. Gözlerin- den akmıya hazır yaşları göstermek- ten sakmmak ister gibi hr bir hareketle arkadaşlarma döndü. Acı bir sesle: “Hoşça kalım sâkm Güle- ni unutmaym çocuklar,, dedi ve bire denbire arkasmı dönüp koşarak çı - kip o Suat bey yüzü - üünceli bir mana ile kararmış talebelerine döndil: — Onu eski neşeli Güleni hiçbir zaman unutmıyacağız. Ne yazık ki, böyle neşeli hayatı bir kahkaha ha- line sokan İnsanlarm ıstıraba hiç tahammülü olmuyor. Zavallılar ilk darbeyle incecik bir dal gibi kırılıp bükülüveriyorlar. Sonra kendi kendine mırıldandı: nma yaklaşıp artık gideceğini söy - bu ilâç haklırmda kimse bir FAYDA tahtakurusu, pire sinek, “Tıpkı Gülen gibi.” 'HAŞARAT ÖLDÜREN ÇOK ECNEBİ VE TESİRSİZ MARKALAR VARDIR Fakat tenekesi üzerinde FAYDA yazılan sek markalara tercih etmek kendi menfaatini icabıdır FAYDA, sarı ve kırmızı ve koyu lâcivert renkde olub diğe? renk- lerden ayırmak lâzımdır. Amerika'da tahta kurusu olmadığı için ibtira icad edememtiitir. Bilhassa , hâmam böceği, güve ve bütün haşeratı öldürür. "Tesiri bütün markaların iki mislidir. Ve FAYDA haşeratı bayıltmaz, katiyyen öldürür. Ve haşarat bir daha dirilmez- ler. FAYDA ile ölen haşerat bir zaman sonra tekrar hayat buldu- ğunu İsbat edene on bin lira verilir. Hasan Deposu: İSTANBUL, ANKARA, BEYOĞLU.