| EKONOMİ Türkiye - İran transit yolu PİYASA VAZİYETİ Kambiyo borsasında Ünitürk üze- rine hararetli muameleler olmuştur. Dün, Paris borsasından Ünitürk hakkında 243 frank fiyat gelmiştir. Akşam Üzeri fiyat daha ziyade art- mış, 245 franka kadar yükselmiştir Kambiyo borsasında birkaç günden beri bir sükünet vardır. Borsacılar, hararetli muamelelerin artmasındaki sebebi Ünitürk kuponlarınm tediye zamanınm yaklaşmasına stfetmekte dirler. Anadolu Demiryollari tahvil - leri üzerine de 43 lira 70 kuruşa ka: dar muamele olmuştur. Yerli esham ve tahvilât fiyatlarında ehemmiyetli denecek derecede bir hareket yok- tur. Buğday piyasası Almanyadan buğday satın almak için Ziraat Bankasına talepler başla- mıştır. Son yapıları bir talepte, Ban- kadan eski sene mahsulü Üzerine de buğday âlmacağı bildirilmektedir. Bundan başka Bankadan buğday is teyen memleketler arasmda Italya, Yunanistan, Isviçre, Hollanda, Filis- tin, Suriye de bulunmaktadır. Bunlar dan Italya, İsviçre, Hollanda yeni se ne mahsulünden talep etmektedirler. Ziraat Bankası dış memlekellerden © lan buğday taleplerini idare etmek İ- çin, buğday servisinin kadrosunu ge- nişletmiştir. Maamafih bu senenin buğday rekoltesi henüz kat'i olar: tebeyyün temediği için, Ziraat Ban- kasının buğday piyasasında ne gibi bir vaziyet alacağı belli değildir. Fa- kat bu sene buğday mahsulü çok 0- lacağıma göre Ziraat Bankasının fi- atleri düşürmemek suretile piyasaya müdahale edeceği muhakkaktır. Son günlerde bazı buğday tacirleri, yeni sene mahsulünün tahmin edildiği ka- | dar bol olmadığına dair şayialar çi- karmaktadır. Bu şayisların tesirile yumuşak buğday fiatleri 20 para ka- dar yükselmiştir. Fakat Ziraat Ban- kası fiatlerin daha ziyade yükselme- sine mani olmak için tedbirler almak tadır. Samos tatlı şarapları ihracatı . Somas adasmın şaraplarının tica- reti bir kriz geçirmektedir. Müsteh- lik memleketler, bu şarabın ithalâ- tını tahdit ettiklerinden, ecnebi mem- leketlere ihracat günden güne güç - leşmektedir. 1934 te ihracat 7,142,585 | Jitre iken 1935 te 6,032,/777 litreye düşmüştür. 1931 den 1934 senesine kadar bu şarapların ihracatı artmıştı. Fakat 1935 te ihracatçıların ecnebi piyasa- larda tesadüf ettikleri güçlükler il racatıt düşmesine sebep olmuştur. Bu yüzden satılmamış takriben| 120,000 hektolitre şarap kalmıştır ki takriben iki kampanyanın mahsulü- ne muadil bir miktar demektir. Somas Adasının başlıca ticareti olan şarapçılık senede takriben 60 milyon ârahmi kadar bir gelir temin etmektedir. Somas Ticaret Odası, krizin müs- tahsil ve tüccarm üzerindeki tesirini göz önüne alarak Iktisat Vekâletine bir lâyiha vererek Çekoslovakya ya- pılacak yeni ticaret muahedesi mü- zakere edildiği bu memlekete en aşa- ğı 10,000 hektolitre şarabm ithal İmkânlarının aranmasını istemiştir. Iran transit yolunun bir ucu Türkiye - İran transit münasebet- lerinin inkişafı için, Trabzon - Kızıl- vize yolunun muhtelif yerlerinde ta- mirat yapılmaktadır. Nafia Vekâleti kiş mevsiminde yolda nakliyatın te- mini için tedbirler almaktadır. Şim- dilik bir tecrübe olmak üzere Kop da giyle Zigana dağın muhtelif yerle- rine, karın yolu kapatmaması için tahta siperler konulmaktadır. Bu siperler, yukarıdan aşağı yola dökül len çığları muhafaza edebilecektir. Bundan başka yolun karla kapanma ması için, Avrupadan kar makinele- ri getirilecektir. Nafia Vekâleti, Trab zon-Kızılvize yolu üzerinde kışa kar- şı bu gibi tedbirler yapacak olursa, nakliye işleri muntazam bir surette devam edecektir. Bugünkü şerait al- tında vaziyet böyle değildir. Kış mev siminde bu yol üzerinde kamyonla- rm yollarda karların içinde kaldığı çok vâkidir. Bu yolun en tehlikeli yerleri de, Kop dağı ile Zigana dağı- dır. Bu dağlardaki yollarda çığ teh- Ükelerine karşı siperler yapmak su- retile tedbirler ittihaz edilecek olur- sa yalnız İran transit yolunda de- Gil, ayni zamanda Kars yolunda da nakliye işleri düzelecektir. “Transit yolu kadar Kars - Trabzon arasında ki yol da büyük bir ticari ehemmiye- ti haizdir. Bu yol üzerinde Karstan peynir ve yağ nakledilmektedir. Na- fia Vekâletinin transit işlerinin inki gafı için,kendi hissesine düşen yol işi ne ne dereceye kadar ehmmiyet verdi ğini yukarıya yazdık. Diğer taraf - tan, Gümrük ve İnhisarlar Vekâleti de transit ticaretinin inkişafı için, gümrük işlerinde İran transit tacir- lerine kolaylıklar yapmaktadır. Bu- İ mu temin etmek için, ilk iş olarak Kı zilvize mevkiindeki (Obaş müdürlük, Keçiburlu mevkiini kaldırmıştır. Ke çiburlu mevkii hududa daha yakm olduğu için, burada transit işleri da- ha müsait şerait içinde geçecekti. Bundan başka ktısat Vekâletide transit işinin inkişafı için,kendi sa- hası dahilinde tetkikler yapmaktadır Denizyolları idaresi transit ticareti- nin inkişafı İçin transit eşyasına ten- zilâtlı tarife tatbik etmektedir.Tran- sit ticareti hakkında yapılan tetkik- ler neticesinde icap ederse, bu tarife lerde daha ziyade tenzilât yapılacak- tır. Türkiye - İran arasındaki transit münasebetlerinin inkişafı için daha Trabzon - Kızılvize yolundan daha çok istifade için çalışılıyor olan Trabzondan bir manzara neler yapılabilir? Bu mesele hakkm- | da, transit işiyle uğraşan bir tacir, muharrimize şu izahatı vermiştir! — Trabzon - Kızılvize yolu vası- tasile İrana inhisara tâbi maddeler de sevkedilmektedir. Meselâ: sigara kğıdı gibi... İnhisar kanunlarında, in hisara tabi bir malm Türkiye dahilin den transit olarak geçmesi ağır $€- raite tabidir. Bu malı sevkedecek o- lan tacir, gümrüğe slgara kğıdının beş on misli tutan bir teminat akçe- si vermeğe mecburdur. Bu para ve- rilebilir, fakat bunun muamelesi pek uzundur. Bu yüzden müşkülâta uğ- rayan tacirler inhisara tâbi madde- leri, transit yolundan sevketmiyor - lar. Halbuki bu yol üzerinde en çok sevkedilebilen mallar da, inhisara tâ bi mallardı. Manifatura eşyası gibi siklet itibarile fazla olan mallar, Bas ra körfezinden alınmaktadır. Halbu- ki transit yolu üzerinde deve kervan ları yükte hafif, bahada ağır eşya nakletmeğe müsaittir. Transit yolu” nun İnkişafı düşünüldüğü bir sırada, nakledilen eşyanın nevilerini araşlır mak ve Gümrük ve İnhisar kanunlarile olan münasebetlerini tet kik etmek lâzımdır. aaa — —— > İspanyaya gönderilecek malların menşe şehadetnamesi Ispanyadan sevkedilecek olan mal- ların menşe şahadetnemelerine dair yeni bir formül bulunmuş ve alâka- darlara tebliğ edilmişti. Bu yeni şeklin hangi tarihten itiba ren tatbik edileceğinde tereddüt hasıl olmuş ve Ankaradan sorulmuştur. Son gelen bir emre göre 25 Kânun sani 938 tarihine kadar Ispanyadan gönderilen mallar için eski formüle göre menşe şahadetnamesi istenecek bu tarihten sonra gelen malların men $e şahadetnameleri yeni esasa göre olacaktır. Diğer taraftan geçen $ Haziran 985 tarihine kadar gümrüklere gelen Ispanya menşeli mallar Mayısm o - tuzuncu gününe kadar gümrüklerden çıkabilecektir. No. 24 Âdemle Havva Bürhan CAHID — Bana elbet bir hediya getir - Mmişsindir, Bizde verirsin değil mi? Ne diyeceğimi şaşırdım. Böyle bir şey aklımdan bile geçmemişti. Fa » kat lâkırdıyı bir an evvel kesmek İ- gin: — Değil mi ya, dedim. Tabii, ta- bii! — Teşekkür ederim. Orövuar! — Güle güle! Salona döndüğüm zaman yüzüm otalanmış gibi yanıyordu. Bir misafirle konuşan Hayal gö?- lerini dikti. Öyle hassastır ki, Ben de aksi gibi bir kabahat işleyince dilim söylemese yüzüm gözüm belli eder. unuttun. Diye sorunca, kendimi topladım: — Getireyim efendim. Dedim ve dışarı fırladım. Bu karambollar bu tesadüfler de- biraz zor olacak ! i * « Zavallı annem hastalığımı unu- tarak evin şenliğine karışmak İsti- yor. Hayalden çok hoşlandı. Yanm- dan ayırmak istemiyor. Hele getir. diği işlemeli örtüleri o kadar beğen- di ki! Annem mükemmel bir ev ka- dınıdır. Hastalanmadan önce evin her işi ile yakmdan alâkadar olur, hizmetçilere göz açtırmazdı. Zaten miskin, pis hizmetçi bizde tutuna- mazdı ki. Bizim emektar Huriye kalfa artık kurt olmuştu. Bir hiz- metçi geldi mi bir iki saat içinde ra- porunu verir: — Hanım efendiciğim bu sizin — Fena değil ,adam olacak! Diye annemi memnun edip ede - miyeceğini söylerdi. Hastalığı annemi odasmda bağla- ymea bütün işler Huriye kalfaya yüklendi. Kalfa da annemin terbi- yesini aldığı için evin ahengi bozul- madı. Babam da, ben de pek sallapatiyiz. Giydiğimiz, çıkardığımız belli ol- maz, Hele babam çamurlu ayakkap- larile üst katlara kadar çıkar. Bir- vam ederse Hayale hesap vermek! şey de söyliyemezler. Ben de baba- jma çekmişim. Arkamdan bir temiz- leyici, kollayıcı dolaşmazsa halim | berbattır. İ Avrupada Hayal imdadıma yetiş- ti. Yoksa hangi pansiyona gitsem İ şikâyet edeceklerdi. Temizlik, titizlik Şevket Vamık Beyde. Mübarek adam intizam kra- Iı. Saatle yatar, saatle kalkar, Hayal babasiyle meşgul olduğu için alış- miş, beni de o kalıba sokmağa çalı- şıyor. Geldiğimizin tam haftasında ni- kâh merasimi yapıldı. Babam bir gerden parti hazırladı. Güzel bir müzik ve mükemmel bir büfe., Kadıköyün ve Interlandnm çap- kmlık rekortmeni olan abdi âcizin Avrupadan getirdiği nişanlıyı gör - mek İçin gelen meraklılar bizim se- kiz dönümlük koca bahçeyi doldur- muşlardı. Etrafta ne kadar göz ve gönül a- şinası varsa hepsini etrafımda gö- dostumuz olan bu eski aşk ortakları bana neler neler hatırlatıyorlar. İçlerinde öyle genç kadınlar var ki benimle evlenmek için kocasın - dan ayrılmayı göze almıştı. Öyle BORSA - PİYASA 15 MAYIS CUMA Para Borsası İş Bankası Mü. Kupon kesik 85.— Dk er ii 990 » |. Hamiline Anadolu 7 60 100 Sirketihayriye Tramvay Bomonti Nektar Kupon kesik Terkos 2. Aslan Çimento Merkez Bankası Kupon kesik Osmanlı Bankası » Sark Merkez Eczanesi İstikrazlar Türk Borcu 1 . ,E ; . yı İstikrarı dahili Kuopa kesik Ergani A. B.C. Srvas Irrarum | m kesik 490 Mısır Tahvilleri 1488 1 1903 İLK. kesik 8850 1911 İH K. kesik 83,50 Tahvilât mr Anadolu 1 vel Kupon kesik Alaka Mümessil —————— —— Rusyada tütün 1928 - 1929 senelerindenberi Ab - kasya da (Karadeniz sahilinin Şar- kmda) puro tütünü yetiştirme tee - rübelerine devam olunmaktadır. Pog rask ve Starodub vilâyetlerinde Su- matra ve Havana nevilerinin yetişti- rlimesinden iyi neticeler alınmıştır. Bu sene ekilen sahanm genişletilme si tasavvur olunmaktadır. Sovyet zi raat komiserliğinin plânma nazaran 4000 hektarlık puro tütünü ekilecek tir. 1935 senesinde 12 milyon adet sıgaralık tütün yetiştirlimiştir. Bu miktar 1936 senesinde 37 milyona çi karılacaktır. Bu puro tütünleri Hava na tütünlerinin ayni değildir. Rus - yada puro tütn ekimi tecrübelerine başlanması yeni bir şey değildir, Bi- lâkis eski bir ekimin tekerrürüdür. Büyük harpten evvel de Rusya puro ları mevcuttu, fakat bunları cihan piyasasında revaç bulmamıştı. genç kızlar var ki daha ikinci ül mede evlenmekten bahsetmişler,firak lı mektuplar donatarak “bu samimi münasebeti bir hâlei izdivaç ile tez- yin etmeyi, teklif etmişlerdi. Ben © zaman bu şairane izdivaç edebiya- tndan bir şey anlamıyordum. Bu teklifler nedense beni taş gibi don-| duruyordu. O zaman arzularına omuz silkti- ğim bu kızlar şimdi hayallerinde yer verdikleri benim Hayalle evlenme- me şahitlik ediyorlardı. Fakat garip değil mi, kızlardan ziyade genç kadmlar kızgın ve hırslı görünüyorlar. Hele Çifte havuzlardaki Sarıgül etrafımı bırakmıyor.Göz göze gelme mek için ne manevralar çevirmiyo- rum, Onunla münasebetimiz hepsin- den fazla idi. Açık sarı kayısı gülleri vardır. Onun gibi bir şeydi. (o Yüzü göze çarpıcı olmakla beraber ayrı ayrı güzel yeri pek yoktu. Fakat Tanrı Taalâ öyle bir vücut ihsan et- mişti ki muz musun, çilek misin kâ- firHatları biribirine o kadar kayna- mış ki en çetin estetik profesörleri gelse kusur bulamazlar.Hele rengi. A man Allahım böyle renk her kadın İ Galatadan “Bekleyen” imzasile: 20 yaşlarında bir gencim, yakın za- manda bir kızla tanıştım, ve şimdiye kadar aramız pek iyi gitti, Fakat ar- kadaşlarım veya tanıdıklarım bu kız- la konuştuğumu anlaymca oleyhim- de bir sürü dedikodular söylemeye başladılar. Tik zamanlarda bunlara hiç kulak asmadım. Fakat saman geçtikçe dedikodular da büyüyor ve en nihayet yaptığım soruşturmalar» da kısın mazisinin pek kirli olduğunu öğrendim. Buna tahammül edemiye - rek kızdamayrılmağa karar verdim. Fakat kızla konuştuğum zamandan- beri onda hiçbir fena hareket gör - mediğimden, sizden bir ağabey nasi- hatı almanın iyi olacağını düşündüm, ve sizden bir cevap almazdan evvel münasebetimi kesmemeğe karar ver- dim. Acaba mazisinda birçok genç- lerle konuşmuş ve binbir çılgınlık yapmış olan bu Iz ileride düzelebi- Tir mi? Onunla konuşmağa devam €- dersem namusunu kirletmiş olan bu Kız beni de kirletmez mi? Eğer ay - rılmak lâzwmsa birdenbire ayrılmak için ne yapayım? Bir kadınm mazisi fena olabilir. (Bu sütunlar için gönderilecek mektuplarm “Evlenmeler sütununa” kaydile gönderilmesi ve mümkün olduğu kadar kısa olması rica olunur! Mazisi fena, acaba. nasebette bulunmak sizin aleyhinize- dir. Netekim, ilk tecrübe size bir derf olmalıdır. Sizin yapacağınız yegâne şey, tam ve terbiyeli bir lâkayttır. » Süslü bir kadın 'Urfadan E. B. imzasile: Yirmi alı yaşında bir gencim Genç bir hayanla tanıştım. Anlaştık ve seviştik, Hattâ o dereceye kada ki eş bile olmağı düşündük. Kendi i Jadesine göre beni çıldırasya sevdiği anlaşılıyor. Fakat kalbimi ina eds- miyor. Meselâ ne gibi, acaba onunlâ eş olmaklığım beni mes'ut edebile - cek mi? Eve lâzım olan işleri lâgıki Ie yapabilir mi? Hallerinden şüphe & diyorum. Çünkü: Genç bayanım tır- akları her dakika için manikürlü « dür. Elteri bir ev işi yapmış ve yapı yor kadın eline hiç benzemiyor. Şık giyinmeyi ve çok gesmeği seviyor. A İra, sıra sorduğumda bu hareketinin bir huy olduğunu ileri sürüyor. Ben ise asia bu gibi hallerine takammil edemiyorum. Esasen maaşım da bi Bu, o kadınım muhakkak surette fena, olmakta devam edeceğine işaret etm diği gibi, mazisi iyi olan nice kadın- ların sonradan fens, hem de çok fena oldukları vakidir. Eğer siz bu kadını seviyorsanız, o da bir üçüncü şahsm İyeya unutulmağa mahküm bir mazi- nin saadetinizi bozmağa hiç hakkı yoktur. Yalnız, kat'i kararmızı ver- İmeden evvel, kendisine de bir defa a- çıkça mazisinden bahsediniz, istikbal hakkındaki fikirlerini öğreniniz. icap ederse yine bize yazımız. * Güldü, yanına gittim Istanbuldan M. A. imzasile: Lise onuncu sınıf talebelerindenim. Tesadif bundan bir müddet evwci ker şıma Universiteli bir Jaz çıkardı. O bana gülmeğe başlayınca ben de ona ayni şekilde mu&mele ettim. Bu hal on beş gün kadar devam etti. Bir gün yalnız görünce peşinden gittim ve kendisile konuşmak istediğimi 0- na söyledim. Beni tanımadığım söyle- as, Ben aldırmadım ve biraz sonra tekrar yanına sokuldum. Bana evvel- ce onun ümit verici hareketler yaptı- ğını ve sonra niçin bu şekilde muame le ettiğini söyledim. O, bana karşı böyle hareketler ypamadığım ve be- nim aldandığımı söyledi. Ben de bu- nun üzerine ona hiçbir şey söyleme- den yanından ayrıldım. Uç, dört gün sonra tekrar kendisini gördüğüm za- man bana yine güldü ve elan da ay- ni harekette devam ediyor. Ve sonra mektep dönüşleri hep bizim evin ö - »ünden geçiyor. Acaba bu kız benim- le konuşmak istiyor mu, istemiyor mu? Istiyorsa niçin bana karşı böyle ha- reket etti. Şimdi ben bu kısa ne ş€- kilde hareket etmeliyim? Her hangi şekilde olursa olsun mü- j vücudunda bulunmaz. Taze çileği ortasından yarınca bir pembe beyaz lik görünür. İşte onun teni çileğin bu iç rengi. Yalnız pek Konuşturmaya gelmez. Vücudu kadar kafası da zengin olsa | bu mükemmel bir kadm olacaktı. Fakat bütün kadınlar gibi biraz zeki olmakla beraber kafasında bilgi na- mına sinema artistlerinin adlarn- dan başka bir şey yok. Bazan öyle potlar kırıyordu ki insan buz gibi 0- Yuyordu. Hiç unutmam bir kış gecesi #0- Zuktan şikâyet ederken : — Bu kış köşkü ısıtamadım bir türlü. dedi. Halbuki tam dört ton kof kömürü yaktık ! Bu “kof,, kömürü benio kışm keskin ayazlarından daha çok Uşüt- tü, O kadın benim için artık bir oda- lik olmuştu. Fakat kadınlar ne kadar cahil o- lurlarsa oolsunlar onlarda tabii, in- siyaki bir kavrayış, kapış kabiliye- ti var, Zekâları erkeklerden daha kuvvetli işliyor. Bizim kadar okusa- lar zayıf tarafları olmakla beraber bizden üstün çıkabilirler, İşte en mükemmel örnek Hayal. hallerin devamına müsait değildir.Va siyeti kendisine anlattığım halde ille eş olmamızı istiyor. Ve harekelini & na göre tansim edeceğini vadediyor. Fakat beni yine ikna edemiyor. Aca- ba bu baytınla eş olursam sevmedi * ğim bu hallerini tekettirebilir mi - yim? Kendisine bir şey söylemedim. Eş olsam mi iyi; olmasam maf Ol * mazsam pençesinden naml yakayi kurtarsam? Siz ne dersiniz?... Her halde siz biraz kıskançamız. Süslenmek bir kadm için meziyettir. Bunu peygamber bile söylemiş. Biz, birçok manikürlü eller sahibi biliriz ki, çök iyi ev kadınıdırlar. Hem mar İdem. ki. sizi, seydiğini — söylüiyör. “be genç kız, siz isterseniz, süs hususun” da fedakârlık ta yapabilir. Fakat biz sizin yerinizde olsak, böyle bir feda" kârlık istemeyiz. » Henüz daha hayata atılmamış Kurtuluş imzasile: “18 yaşındayım. £ senedenberi tanıdıklardan bir genç evimize gek mektedir. Benimle alâkadar görür nüyor, bakışları manalı, En nihayst benimle konuşmak, yakından görüğ” mek, dışarda beni gesmeğe davet ©” mek istedi. Ben bunların rası olmadım. Dışarda görüşmemi zin doğru bir iş olmıyacağım söyle” | dim. Daha henüz ne ben, nede © hayata atılmamış Dir vasiyette of duğumuzu, ona hatırlattım. O Du ları dinlemeyip sözünde wrar ediyo” Benim hayata atılmam pek yakındif. dıyor. Buna karşı ne yapmalıyım!” Şimdiye kadar takip ettiğiniz pat | tı hareketten ayrılmayınız. Sizin Y8 sız en tehlikeli yaştır. Çünkü tehlikeyi göremezsiniz, hem de like hoşunuza gider. Kafası okuduğunu hazmetmiş bi kadın. Ustura gibi, pertevsiz, Pr” jektör gibi keskin ve aydınlık bir #”” küs var. Buluttan nem kapıyor. Kadının böylesi pek makbul ö” gilmiş diye eskilerden bir çok Hi” yetler işitirdim. Herhalde eski | kendileri de pek gözü kapalı olduğ” ları için kadının okumasını, kepdif” rine Üstün olmasını çekemezlerif Yoksu kufası işlemiyen bir kadı” şık bir çini sobadan ne farkı K8l” Garden parti çok eğlenceli si Hayal bügün için Parisin me, bir terzisinde yaptırdığı gelinlik © bisesi için de pek nefisti, # Onun biltün bu süslü, gep$ güzel kadınlardan öyle bir a var ki bunu elbise; tuvalet ve ifade etmek doğru deği. O sevi kafa ve o nerkis gözlerde ie kâ yıldızı onun daha üstün bf” | tegoride olduğunu gösteriyor. i Zaten beni bir uçurtma Kuy” şe gibi peşine takıp sürükliyer “© bu başkalığı değil mi? © Hayal, kadından anlıyan Pİ vg.