mmm 23.9-93$ im ll POSTA VE TELGRAFTA Bayındırlık Bakanlığı Yeni Lâyihalar Hazırladı 1Ozel aytarımız . bildiriyor) fon kanunu projesi hazırlanmıştır. Şimdiye kadar yürülükte bu- İunan şehirler arası telefon kanunu, otomatik telefon kanunu ve diğer telefon kanunları bu yeni hazırlanan kanun projesi için- de bulunmaktadır. Posta telefon ve telgraf genel direktörlüğü bu suretle kanun” larına bir tek kanun halinde saptamış bulunuyor. Bu proje Ku- rultaya ilk devrede sunulacaktır. İfalva Gevşemiye mi Başladı (BB ; tarafı 1 incide) İtalyanın verdiği menfi cevabın, pa- zarlık kapılarını kapamadığını bildi. | ren bazı Cenevre ve Roma haberleri üzerine biraz hafiflemiştir. Bu ha- berlere göre, “Temas kesilmiş değil dir, Ve bundan sonra İtalyan emelle rine daha uygun yeni tekliflerde bu- Uluslar Sosyetesine yahud diğer devletlere düşen bir ödevdir.,, Beşler Komitesinin İtalyanm kabul e debileceği yeni teklifler hazırlayabil- mesi şüpheli telâkki edilmekle bera- ber, Londranın, Habeş anlaşmazlığı nı düzeltebilmek için bulunabilecek her türlü imkânları araştırmağa dai- mma amade olduğu, bu fırsattan İsti: |! fade edilerek ileri sürülmektedir. Pazarlık ihtimalleri orta- dan kalkmadı Paris, 22. A.A. — Gazeteler, Beş- ler Komitesi önergelerinin İtalya ta- || yalından reddini, büyük | başlıklarla yazıyorlar. Şimdi harbi önlemenin güç olacağını zannetmekteğirler. Fakat basn ne ka dar endişe gösterirse göstersin İtal- |! yan cevabının metni ve bu cevabın mülhem olduğu ruh, her türlü pazar- k ibtimallerinin oortadan kalkma dığını tahmin ettirmektedir. Pöut Parisien diyor ki : Pazarlık bağı yerinde, durmaktadır. Penti Dek incelir Lenlya Gene vukufu olanlar İtalyanın Habeşistan'a yaptığı sevkiyatı, da- | ha genel ve daha vahim ibtilâtların aslâ takip edemiyeceğini söylemekte» dir. Yine bu gazete diyor ki : İtalya, ancak zecri tedbirleri harp sebebi telâkki ettiğinden, tahmin c- dilmedik bir hâdise çıkmadıkça, Af- rika anlaşmazlığının — şayet pat- lak verirse — İtalya ile İngiltereyi birbirine tutuşturmasına ve Avrupa için tehlikeli bir şekilde şumullen- mesine hiç ihtimal yoktur. Matin gazetesi İtalyan cevabının ne kestirip atıcı ne de, gururlu bir mahiyette olmadığını, hatta cemile. kâr bir lisanla yazılmış olduğunu söyledikten sonra diyor ki : Demek oluyor ki, Cenevre ile Ro- ma arasmdaki köprüler yıkılmış de- ğildir. Uzlaşma taraftar olduğunu göstermek nasıl Romaya düşen bir i ikleri, girişilen yü kenleri ve bugünkü durumu göz Ö- nüne getirmek de Cenevre'nin ödevi- dir.» Echo de Paris gazetesinde Parti- nax şu sözleri yazmaktadır: Bu kadar fazla | inkisarı hayale rağmen İtalyanın resmiğ bir cevab Yereceğini,Beşler Komitesinin,bu ce- vaplara, Mussolini'ye sual tevcih et- meğe müsaid unsurlar bulacağını, Mussolininin asgari bir esas üzerin. den izahat vereceğini ve bu suretle uzlaşma muamelesinin kapanmayaca- ğını ümit etmek istiyoruz. Fakat, iş- İerin böyle bir yol takip (edeceğini kolay kolay tahmin edilemez. Saint Brice Journal gazetesinde diyor ki * Bildiri” kati #1 Ted, cevabı gibi telâkki etmek yanlıştır. berta- raf edilmiştir. Formüler ileri sürül. mekte devam ediyor. Fakat maalesef esasa taaluk eden ayrışıklıklar he- nüz mevcuttur. Ve düşündüren de budur. : “4 Figaro diyor ki * Önemli nokta İngiliz delezasyonu. nun görü: ten imtina (etmemesi. dir. Ortada cüzi bir sükünet e muhakkak olmâkla beraber davranmak mübalâğa olur.İnketa ol- mamıştır. Fakat ne kadar Şaklaş- muş olursa olsun ati ohakkında bi şey söylenemez. * yalist Cenevredeki şahsiyetlerin çoğu- nun, Musselininin Beşler Komitesi önergelerini kabul (edilemez yette telâkki ettiği fikrinde bulun- duklarını ve biraz nezaketli davran- masının sebebi, Komiteyi ve bilhassa Laval'i haşin bir muameleye maruz bırakmamak arzusu olduğunu yaz- maktadır, Leon Blum bu gazetedeki Bunlardan bir çokları |) 79 | hi Ankara, 22 Posta telefon ve telgraf genel direktörlüğünde yeni bir tele - |! e çapa Son Dakika | .AloiziKomiteye © 'Izahat Verdi. | —— l İ Cenevre, 22. A.A. — Aloizi bu! j sabah Beşler Komitesi Başkanı | | Müdarlaga'yı görerek İtalyan Ba- | İ kanlar kurulu bildiriğinin geniş | | liği derecesi hakkında izahat ver- | İ miştir. Aloizi yazılı hiçbir belge verme- | | miştir. Bu teşebbüse, Beşler Komi- | tesinin önergelerine resmi İtalyan İ cevabı ve bu komite selâhiyet ve | | ! ! İ otoritesinin o tanımmış gibi bak:lı- | ir. Komite, Alcizi'nin teşebbüsü İ İ hakkında görüşmek üzre pazartesi | toplantıya davet edilecektir. Ko- | mite İtalyan itirazlarının ve belki | İ de İtalyan isteklerinin gözönünde | tutulması imkânlarını tetkik ede- | İ Leri İller ekte ve şö edir ; *“ Paktı, geciktirmeden, hiçbir düş manlık hissi beslemeden ve zâaf gös- termeden tatbik etmek Uluslar Sos- yetesine düşen bir vazifedir. Ulus- İar Sosyetesi, cesareti ve samimiyeti ile pakt kurtarabilir ve Avrupa sulbunu kotuyabilir., Madam Tabauis Ocuvre sinde : ii Avrupada paktın tatbikini icap et- trecek hâdiseler çıkarsa İngilterenin alacağı yükenlere dair olan Fransız Gış işleri Bakanlığından verilen son notaya karşı İngilterenin vereceği cevabın 24 yahud 45 saat içinde an- laşıldığını yâzarak diyor ki : “ Bu cevap, Fransız Okamoyunu, hükümetin hareketlerini şimdi daha fazla itaatle takibe sevk edebilecek kâfi bir itminan verir mahiyette olabi lecektir.Çünkü,Fransız kamoyu,İtalya hakkında paktın tatbiki o hususunda İngiliz ve Fransız görüşlerinin wy- gunluğu şeklinde tecelli eden Cenev- re safhalarını mutlâka takip edecek- tir. İtalyaya karşı süel tedbirler ! Budapeşte, 22, A.A. — Yarı res mi Peste Lloyd gazetesi diyor ki: “ Fransa, İtalyaya karş: sücl ted bir alınması için İngiltere ile beraber mi hareket edecek, yoksa bu işte İn. giltereyi yalnız m bırakacak? Av- rupada karışıklıklar 81 şimdi mümkün görünmektedir.,, Chamberlain soğuk kan- lılık tavsiye ediyor. Londra, 22. A.A— Neville Cham- berlain, bugün öğleden sonra İskoç. yada Kelso'da verdiği bir söylevde demiştir ki : Bütün düşüncelerimiz denize mü. tevcccihtir, İlk defa olarak karşımız. da, hükümetin. siyasasını müdafaa etmek hususunda pratik bir surette toplu bütün bir ulus görüyoruz. Bi- zi meşgul eden işin yalnız İtalya ile Habeşistan arasında bir anlaşmazlık- tan ibaret olmadığı fakat barışı ko- Tumaya muktedir bir teşekkül olma- sı itibariyle Uluslar Sosyetesinde i- İlerisi için daha geniş ve daha derin bir meselenin mevzubahs olduğu ka- bul ve tasdik edilmektedir. İtalya gazetelerinin / İngiltereye karşı yaptıkları yayıntılardan bahse- den Chamberlain demiştir ki: Yayıntıların devam edecekleri söyle- nebilir. Fakat bize karşı yazılan ya” zılara önemli bir zarar görmeden ta- hammili etmiş görünmekteyiz., Chamberlar;, şunları ilâve etmiştir: “ Bugünkü hâdiseler karşısında gazete soğuk kanlılığımızı muhafaza ctme- siz lâzumdır. İbtiraslar söndüğü va- KRALLAR e İlirin bir toplantı yapması muh- | TA (Atatürk (| Ankarada n ! Kabinenin bugün top- | lanması muhtemel | i Ankara, 22 (Özel aytarımız| İbildiriyor)'— Cumur Başkanı! İ Atatürk, yanında İsmet İnönü, | ! Mareşal Fevzi Çakmak, Celâl | İBayar, Şükrü Kaya, olduğu! ihalde hususi trenle bugün saat | 112 de Gazi istasyonuna gelmiş İve orada inerek kendilerini; Gazi istasyonunda Kamutay| Başkanı Abdülhalik Renda,| bakanlar, saylavlar ve general- |! ler karşılamışlardır. Atatürk a- ' İçık otomobiline binerek Çanka- | İyaya gitmiştir. Kabinenin ya- | | itemeldir. mam | ist İtalyanlar eski dostlarına hak ve- recekler ve Avrupada barışın korun- ması için bizimle beraber çalışacak Hava hücümuna karşı Cebelüttarik, 22.A.A. — Ahaliye bir hava hücümu takdirinde gazlara karşı alınacak tedbirlere dair bir ta- limatname dağıtılmıştır. Yeni askerler Napoli, 22.A.A. — 46 sübay ve 246 yarsübay ve 2000 asker yüklü bir gemi ile harp gereçi ve katır taşt- yan üç gemi Afrikaya hareket et mişlerdir. Moskovadaki bir İtalyan Generali Paris, 22.A.A, — Matin gezetesi, General Nobilen'in derhal o Romaya dönmesi o lözumunun bildirildiğine dair bir Moskova (telgrafı meşret- mektedir. Nobile, beş senedenberi, Rus mühendisleri ile beraber Sovyet hükümeti hesabına kabili sevk ba- lonlar inşasma çalışmakta idi. a benzın alıyor Sanpedro (Kaliforniya) 22 A.A, — İtalyan hükümetinin, ilkkânun sonundan evvel gayri muayyen bir Afrika limanında teslim edilmek üzere milyonlar ca büyük varil petrol maddele - ri satın almak teklifinde bulun- duğu bildirilmektedir. y Brintanyanın Roma elçisi Suviçle görüştü Londra, 22 A.A. — Dış Bakanir pm çıkan bir bildirikte deniyor is “Büylik Britanyanm Roma büyük e Tim dış müsteşarı Suviteh'e görette bulunarak İtalyan hükümeti: ne İngiliz hükümeti adına İngiliz do- nanmâsmın Akdenizdeki hareketleri» ni ve Akdeniz İngiliz garnizanlarının asker ve levazımca kuvvetlendirilme- sini anlatmış ve bunların İngiliz bü- 'kümetince bir sâldirm Bae : madığı ancak İtalyan basının İngil tereye karşı giriştiler gok Taki savaşın tabii bir sonucu olduğunu söy lemiştir, Souviteh de İtalyan süel teğbirle- rinin ancak korunma mahiyette oldu- ğunu ve hiçbir saldırım amacı gütme- diğini Büyük Britanya elçisine söyle- meğe yetkeli olduğunu bildirmiştir. Maltada yarın akşam İngi- liz manevra yapıyor Londra, 22 A.A, — Maltadan bile dirildiğine göre sak günü ikinci de- $a olarak Malta ve yakin adalar üze“ rinde gece 4 . manevraları Ve cak ve manevralâr arasında r söndürülecek ve adalar arasında mü“ makale duracaktır. Amerikalılar Habeşlerle yeni bir imtiyaz muka- velesi yaptılar Londra, 22 A.A, Amerikalı fi- mans adamı Folertok (o Habeşistenm Londra elçisile yaptığı görüşmeden sonra Havas ajansına verdiği diyev - de elçi ile bir imtiyaz mukavelesi im- 7 Ricket imtiyazile hiçbir ilgisi olmıyan imtiyazınm altın ve plâ tin madenleri hakkında olduğunu ve Habeşistanın batısında 178 kilometre murabbar toprağa şamil bulunduğunu MEN; altaya 1600 asker Gebelkark 22 A.A. — Asker ta sıma i bak mi Suthampton'dan Maltaya 1600 as ker götürmektedir. Habeş kuvvetleri 20 mil geri çekildiler Adisababa, 22 A.A, — Röyter ajan- N KRONIK ilmin Türk Tarihi Araştırma Kurumu. nun gezdiğini gazetelerde okuduğu- muz, eski medeniyet merkezlerinin hepsi, şüphesiz. iyice tanınması, incelenmesi hizumlu ve bizim irkımtız dan insanların yarattıkları sanat ve güzellik yerleridir. Fakat bunların arasında, bugünkü Balat nahiye mer- kezinin yerinde bulunan, eski Milet şehri en önemli sayılmaya değer. Milet, eski Yunan tarihçisi Hero - dot'un yazdığına göre “İyonya'nın zineti idi, Roma tarihçileri de onu İyonya'nın en eski şehri bilirlerdi. Karadenizde, Mısırda ve o vakit ta- nınmış olan dünyanın her yerinde ko- lonileri bulunması ona ayrıca bir ö - nem verirdi, İstanbuldaki Kadıköyü- nün de koloni olarak kurulmasın: ta - rihçilerden bazıları Milet şehrine is - nat ederler, Sonradan İstanbulu ku- ranlar, Kade:köylülere İstanbulun da- ba güzel yerini görmemişler diye Kör ler demişlerse de, Kadıköy Anadolu toprağında olduğundan, Anadoludan gelen adamların denizaşırı İstanbula eçmemeleri daha ziyade ihtiyatlı ol- duklarma delâlet eder. Zaten, gene İyonya şehirlerinden olan Foça Akde bileyim koloniler kurduğu hal- de Milet şehrinin kolonileri hep Ana- dolu kıyılarında bulunması bu şehir halkının ber vakit ihtiyatla yürüdü - günü gösterir. Bu ihtiyatlı hareket sayesinde ola- caktır ki Milet Beşinci asra kadar bü- tün şarkın en kuvvetli deniz devleti olmuştu. Eski Anadolunun büyük caddelerinden geçerek, Anadolu içe- risinden, Dicl. ve Firat vadilerinden gelen türlü türlü tecim mallarını, fi kat en ziyade yünlü kumaşları, süslü halıları Milet gemileri Akdenizin ve Karadenizin limanlarına taşırlardı. Bu şehir halkının ihtiyatir zihnini Milet şehrinin kuruluşu bile gösterir. Şimdiki Balat denizden dokuz kilo - metre içerde ise de eski Milet deniz kenarında ve üç kilometre uzunluğun da, sekiz yüz metre eninde bir yarım adanın kara tarafı yüksek duvarlarla kapalı olduğu halde, deniz üzerinde dört tane limanı vardı.O vakitki mede ni dünyanın her tarafına gidip gelen sayısız gemileri bu dört limanda mal yüklerlerdi. Limanların birinde iki bü yük artlan heykeli Milet şehrini koru yorlarmış gibi dururlardı. Miletin deniz kenarında bulunduğu zamanlar» Ta, milâddan sekiz asır önce, gemiler Manisa'ya kadar giderlerdi. Milâddan üç asır sonra bile Milet gene deniz kenarında bulunuyordu. Tamendam Mendarae mahri çahrin B - nünde bulunan körfezi, körfezin daha ilerisini bile doldurmuş, orada bulu - nan beş tane adayı kara ile birleştir- miş, onun için Milet harabelerinin ye rinde olan şimdiki Balat o kadar içe- ride bulunmaktadır. Menderes bu ma zifeti yapmamış olsaydı, Milet şehri de, gene eski başka şehirler gibi, İz » mir gibi, İskenderiye gibi, Rados çi- bi yeni bir şehir olarak deniz kenarın da kalırdı. Milet bütün İyonya şehirleri ara - nda en eskisi, en kuvvetlisi olduğu gibi san'at ve güzellik bakımından da hiç birinden geri kalmazdı. Kadımla- rının dirayeti ve zarifliği Perikles'in €şi Miletli Aspasiya ile büyük ün al- Eski İyonya ve eski Yunanistan ta- rihinde Miletli olarak ün alenış büyük adamlar vardır. Hekataeus ilk defa olarak coğrafi hartaları yapmış ünlü bir gezicidir. Yunanistan İlk tarih- gisi olan, Yunanlılara herşeyi öğret- miş olan Koolmus » Yunanlıların onu Fenikeli saymalarına rağmen - Milet- te doğmuştu, Büyük müzisiyen ve Ji- | rik şair Simotcus da gene Milet'de mana “2. Vatanı Yazan :G. A. doğmuştu. yetiştirdiği ünlü a- damlar arasında (Tales en büyüğü” dür. Milet bütün İyonya'nın zineti ol duğu gibi Tales bütün Milet tar daha doğrusu bütün insanlığın zinetis dir, Çünkü kendisine kadar bütün in- sanların toplayabildikleri parça parçâ bilgileri biribirlerine bağlayarak ilmi, İ ilim felsefesini o kurmuştur, Tales Miliddan önce 640 yılına doğru doğmuştu. Tarihçilerden bazı- lar: ailesinin Fenike'den gelmiş oldu- ğunu,bazıları da babasının İskit oldu gunu ileri sürerler. Her iki ihtimalde de Türk ırkından demektir. Zaten ana sı, babası nereden gelmiş olurlarsa ol- sunlar, Tales kendisi Milet medeniye- #inden ve © medeniyetin-en büyük a- damıdır. O zamanlarda bilgi kitaplarla de - Zil, ancak gezi ile öğrenildiğinden, Ta les Mısırda, Girit adasında ve Ana- doluda dolaşmış ve oraların bilgileri- ni toplamıştır. Daha otuz bir yaşında iken, 609 yılında güneşin tutulacağını önceden haber vermiş ve dediği gibi güneş tutulunca şöhreti birden bire büyümüştü. Havanın halleri üzerine bilgisi pek geniş olduğundan onun değişmelerini de, hesapla, önceden haber verirdi. Bir kere, filân yıl kavanın zeytin ye- tiştirenler için pek kârlı olacağını söy lediği halde, hemşerilerinin inanma » ması üzerine, şehir yakınlarında zey- tin ağaçlarının hepsini kiralamış ve dediği âyniyle çıkmakla beraber ağaç ların ürününü, sahiplerine bırakmıştı. Tales zamanında Milet şehri Lid- ya'ya bağlıydı. Orarin Kralı Kırezüs filozofu mühendis olârak yanına al » İ mış ve Tales Kızılırmağın yatağını değiştirmişti. Ne vakit öldüğü bilinmezse de, ye- tiştiği zamanlara göre, uzun ömü; sürmüş olduğu tahmin edilir. Tales'in kendisinden hiç bir kitap, hiç bir yazı kalmamıştır. Fakat sonradan gelen #ilozofların bildirdiklerine göre fizik İlminin, astronomi ilminin, hendese il minin ilk kurucusu Miletli Tales sa- yılar, Ondan evvel, birçok ülkelerde bir gok bilgiler toplanmıştı Fakat bu bil- gilerden bir ilim, yani hödiseler ara sındaki bağları izah edecek bir felse- fe çıkarılamamıştı. Pozitif bilgiler efsanelerle, maji ile karışık olarak gi- derdi, Bilgiyi efsaneden #yıran, dün- yanın nasıl kurulduğunu alel ile an- lamağa çalışan ilk adam Teles'tir. “Tales, bilgilerinin sayısı düşünülür şe kendinden öncekilerden ileri gitme miştir, Onun medeniyete büyük hiz- meti - en büyük hizmet - bildiği şey- leri biribirlerine bağlamak ilim meto- dunu kurmak olmuştur. Bu metod sa- yesindedir ki, onun talebesi, gene Mi- let'li Anaksimandr. hemen dünyanın yuvarlak olduğunu düşünmüş, ayın ışığını Güneşten aldığını anlamış ve ilk defa olarak doğru coğrafya harita ları yapmıştır. Tales ilk ilmiğ filozof, onun yetiştirdiği Anaksimandr ilk i- lim edüms sayılırlar. Birincisinin gös- terdiği yolun ne kadar bereketli oldu ğı ikincisinin yetişebilmesile anlaşı - Ir. İlmin vatanı yoktur, derler. Bu söz ilmin bugünkü haline göre pek doğ- rudur. Şimdi ilmiğ bir hâdise meyda- ha çıkarılınca bütün dünyanm malı olur, Fakat ilim fikrinin başladığı, il- min doğduğu bir yer vardır. Bu yer eski İyonya'da bizim ırkımızdan insan ların kurdukları, yaşattıkları Milet şehridir. O şehri Menderes neliri ke- mirmiş olsa bile yeri gene bizim top- raklarımızdadır. Onun, yıkıntı kahin. de olsa da, izerlerini korumak bizim ödevimizdir. sının öğrendiğine göre herhangi bir sınır hâdisesine meydan vermemek i- Şin şimal sınırındaki Habeş ileri ka- rFakolları 20 mil geri alınmışlardır. Litvinof'la Titülesko görüştüler Moskova, 22 A.A. — Tas ajansı - nın Cenevreden öğ bir konuşma yapmıştır. Bu konuşma- da İtalyan - Habeş anlaşmazlığile ii- gili gerginlikler ve Titüleskonun Mos kovayı gezisi görüşülmüştür. Litvinof akşam bir şölen vermiş ve bunda Çenevredeki Türk, Fransız, Romen ve Çekoslovak salgıtları bu - lunmuşlardır, İtalya hangi noktalar üze- rinde konuşacak! Paris, 22.A.A, — Havas ajansının Romadan öğrendiğine göre İtalyan hükümetince muhtemel kon ra esas olabilecek noktalar şunlardır ; 1.— Habeşistan ile Habeşistanın ele Zişirmiş ol'4ğu toprakları biri- ve vE etmek lâzımdir. İtak yanın topraklara göz dikmiş olduğu anlaşılıyor. ” 2— Habeş hükümetinin silâhsız- Janması inanç altına alınmalıdır ki, bu da ancak İtalyanın kontrolu ile elde edilebilir, 3.— Habeşistana denizde bir çıkıt vermekten vazgeçilmelidir. Çünkü bu gıkıt Habeşistanın silâhsızlanmasını imkânsız kılar. Sonra 1931 de Habe- #istana Eritreden bir çıkıt vermemiş olan İtalya şimdi Habeşistan baş- ka bir devlet topraklarından çıkat ei de etmesine müsaade edemez. 4— Yeni konuşma — projesi İtal- yanın Üçler andlaşmasından doğan haklarını tanımalıdır. o Halbuki bu hakları Beşler Komitesi şimdiye ka- dar bilmemezlikten gelmiştir. İtalya verilecek toprak hak- kında izahat istiyor Cenevre, 22 A.A, — Beşler komi- tesi Başkanı Madariaga'nın yarın ar- kadaşlarını kat'i olarak toplamadan önce Laval ile görüşeceği sanılıyor. delegesi Alisi tarafından ülen fikirlerden anlaşıldığına göre, İtalya kendisine verilecek top- raklar hakkında tasrihat istemekte ve bu hususta Eritre ile İtalyan So- termektedir. Bundan başka Italya kendisinin kontrolü 'altında Habeşis- tanın kilâhsızlandırılmasında ısrar et- mektedir. İtalya tecavüzünün önüne geçilemiyecek Londra, 22 A.A. — Sundan Times gazetesinin Cenevreden öğrendiğine göre İtalya tarafından o Habeşistana karşı saldırıda bulunulmasmın önüne geçmek imkânsiz telâkki edilmekte - dir ve Cenevre hâdiselerinin sonu U- luslar sosyetesi konseyinin toplana - rak anlaşmazlığı pakt 15 inci mağ- desi hükümlerine göre halletmesi o- lacaktir. ş 4 EE A BALKAN FESTİVALİ BALKAN OLİMPİYADI BALKAN GÜREŞLERİ Bu yazıya üç serlevha koynamın sebebi bu üç ayrı şeyi birden ele almak isteyişimdir. Eylül ayı Istanbulda kendi ken- dine denecek kadar otomatik bir tarzda, bir Balkan ayı oldu. Ayın 14 ünde başlayan ve 16 sn- da biten Balkan güreş şampiyonlu- ğu bitmeden Balkan festivali baş- İadı ve o devam ederken de Bel- kan oyunları dediğimiz atletik o- yunlar bi vi olimpiyat çeşnisile sahneye girdi. Doğrusu başta gazeteciler oldu- u halde hususi olsun, resmi olsun ik şahısların ve yerlerin bu üç ayrı şeyi biribirine karıştırdığını acı acı gördüm ve anledim hi, biz- de kelimeler ve tabirler birer klişe olarak kullanılmakta, onların mâ- naları araştırılmamaktadır. O ka dar ki; spor teşkilâtına müracaat ederek festival bileti istiyen ve bileti vermedikleri için spor teşki- lâtına kızanlar oldu. Bütün bunları ben birtakım ek- sikliklerin sonucu telâkki ederim. Balkan güreşi başka, . festivali başka şeydir. Hele atletik oyunlar» la bu ikisinin de bir alâkası yoktur. Arada Balkan isminin müşterek bir bağ olması bu ayrı şeylerin bi- ribirlerine girift icap etmez- di. Spor işlerinde çalışan ve kendi- sinden harıl harıl Balkan festivali için davetiye istenen bir tanıdık di- yordu ki: kan kaşarı istemiyorlar. Hatıra gelir ki, böyle ilk olarak hattâ seyrek fasılalarla yapılan ha- reketler hakkımda konferans veril- se, gazetelerde bilir imzalarla ya- zılar çıksa, radyoda sözler söylen- se hiç olmazsa halk bir müzik ve dans hareketi olan festivalle koşu ve atlamalardan ibaret atletik bir hareket olan Balkan oyunlarını bi- ribirine karıştırmazdı. Ben burada yine gazetecileri ham ediyorum, Çünkü memleket i- çin çok önemli bu gibi büyük hare- ketleri esaslı surette yazacak ve havadis kabilinden haberlerle ikti- fa etmektedirler. Nitekim festivalin en parlak bir yaprağı olan Beylerbeyi sarayında» ki gece hakkında ufak ve umumi malümattan başka gazetelerimiz bir şey yazmamışlardır. Gönül isterdi ki Balkanlarda, hatı üi tesadüf edilecek kadar güzel olan bu geceyi, çok kuvvetli edipleri- miz, bilhassa oraya gidip görerek canlandırsınlar ve edebiyat tarihi- mize bu parlak Boğaziçi gecesini haketsinler, Içinde olduğumuz için biliriz. Bizde bu kabil eğlenceler, gazeteler için işleri biraz gecikti- i de gazetede geceleyip oraya gidenlerin verdiği veya telefonla söylediği notlar üzerine haberi ya- zsnlardır. Fakat en çok acmacak olan bir üçüncü var ki, o da bunl rı okuyup hâdiseleri olduğu gibi öğreniyorum sanan okuyuculardır. 6. FELEK DÜZELTME Dünkü son lıkrasında; (Ben de tribünlerin böyle sel basmış gibi halini gördükçe bu kabahat bizde eğil bize bu yeri gösterenlerdedir. dedim) şeklinde çıkmıştır. Halbuki bu fıkra: (bu kabahat sizde değil si- ze bu yeri gösterenlerdedir) olacak- tr.) Rus filosu gelmiyor Moskova, 22 A.A, —Havas a- jansmdan; , Tas ajansı, Rus Karadeniz filosunun Akdenize gitmek üze re emir aldığını tekzip etmek- tedir. malisinin birleştirilmesi arzusunu gös || Nüfusumuz Artmıştır İ — Nüfusumuzen arttığına şüphe İ yok. Ancak nerelerde ne kadar | arttr? En çok hangi yerlerde arttı? Niçin başka yerlerimizde bu kadar artmadı? Çok artan yerde ne var ki ötede yok ? Olmayan yerlerde bunu yaratamaz mıyız ? İşte bir sürü sorgu ki bunları ancak: i 20 İlkteşrin Pazar günü ! | yapılacak olan genel nüfus sayım: halledecektir. N Başveküâlet İstatistik Umum Müdürlüğü