29 Ekim 1940 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 7

Sekiz kilometre yüksekte harp Pılotlar donmak bayılmak tehlikesine de maruzdur nlz*-f;—,a’,%»wi'-î& İngiliz tayyareleri Almanya er- yaptıkları akınlarda çok bin veya dört bin metre Yükselmektedirler. Fakat yıkanan kayalıklar gi- tedir. Tayyareler ye- Karip bir dünyada uçmakla- - Bu 1ssız sahalarda insan ve eler için alçak irtifalardaki lan cok başka şartlar me ve bunlara karşı ihti almak Okyanusların di- B ilmeğe hazırlanan bir dalgı> Almıva mecbur olduğu ted - kadar lüzumlurdur. DEHŞETLİ SOĞUK ifalarda tesadüif edi- gl'htıııı. soğuklar ve kesa- hrhııq hava, bayat içim üyük iki Son '-ıfmd. Almanya üzerinde Içusları yapan İngiliz bem- Hin —48 e kadar düşlüğün mahallinin döşemesi ü- | de çifl motörlüü bir tayyaresinin top - bir Alman deniz üssü üze- 20000 kadem irtifada ucar- lekiz anabtarını kullanmak bir elinin dört parmağı- tını kesmek mucburiyeti Min, dcuş miğleri, bir cift kaln N,"— Bu eldivenlerin ekseri- S_."tnlıı karşı daha mukavim ince, (| ı,_ giyilmektedi. ı:kıııı. ısıtılan u(ıı:.;n.ı.&_ kullanılmamaktadır. ş“*ını cereyanının berhangi "—vı mebni kesilivermesi i- Mull:lnıl birdenbire so- $i yegöne korunma vası- k_"“-ı mahrum kalmakta - tük l—ıııı... malik değildir. r tek motürlü tayyı *.2:'- tam karşısına düsen mo- raz hararet alabilirse de ti füselajdan —uzak ka - Balg" Üzerinde bulunan çok mo- Yü ombardıman tayyaresi mü- batı höyle bir konfor vesita- ı.g:lıı değildir. ç EFFÜS MECBURİYETİ e h A jen miktarı- A Çöhtelif irtifalarda azalması- Geğişiri Terdin bünyesine göre ilotlar 4500 metre irtifa- e rahatsızlız his- "l'-lı(ı dirler — Fakai ekseri 3000 metröden sonra ok nlıaııı'ıd:ın mü'cessir ol - İ bepişliyorlar. Bunun alâmet- €4 darlığı ve gittikçe ar - Osukluktur. ygınlığa müni olmak elle mürettebat daha yetisşmeden kta « tifa arttıkça teneffüs için Ml—n da artırılmaktı fayyarelerinin bepsi ka- | YAZAN : Bir havacı'ık mütehassısı şişelerden uzanan borular müret- tebatın mevkilerime götürülür. Her bir mürettebat mevkiinde bir su- pab ve bir sayaç vardır. Buuların oksijen miktarı tayin ve zim edilir. Hemen yakındaki i- kinci bir kadram oksijen kullamıl- dıkça şişede kalan miktarı göste- rir. Mürettcbattam her biri ucuş miğ- ferinde burum ve ağı hapıyan ve | «Yükseldikçe emniyet artar» Eskiden beri — tayyareciliğin düsturu olan bu söz, bugün harp zamanında daha doğru hale velmiştir. Çünkü yük- seklik düşman dali tayyare toplarının ateçinden kurtul - mak için en kat bugünkü vaşta ortaya yeni meselcler sskarmışlır. eksilen tenellüsüne yarıyan mas- ke taşır, Bu maskeden lâstik bir | boru sarkmaktadır. Tayyareci tay- yarede yerine oturur oturmaz maske borusunu yandaki oksiğen prizine takar ve bu surelle doğru- dan doğruya eksijen menbar ile | irtibat tesis eder, Boruların uzun- tan - | huğu hareket serbestisini temin edecek kadardır. Topc tayyarecileri bir azır bombardıman tayyaresi ayağa kalkıp topumu kullanma - zz müsande edecek kadar uzun- Tayyare havalanmadan biraz ev- vel bütün oksijen sişelerinin mas- | lukları açılır. 3000 metre irtifan | yetişildiği zaman, o vakte kadar maskelerdeki deliklerden hava te- nefftis eden mürcettebat, kendi şahsi kontrol supablarını az mik- tarda gaz çıkmasına müsaade &- decek kadar açar. Her 300 mefre irtifa artışında supşab biraz daha açılır ve oksiğen nisbeti çoğaltılır. Tayyare en yük- sek irtilfaa vasıl olduğu zaman ok- Sijen, maskenin içine azamıl taz - yikle gelmektedir. Bu ameliyelere harfi harfine ri- hiçbir rahatsızlık hissetmez. 10,000 metreden yukarı irtifa - larda ise hava tazyikinin çok az olması, oksijen maskesile hile te- neifüsü imkânsız bir hale getirir. sesine benziyen bir elbise içine koy mak icap eder, İçine hava geç - miyen bu elbise vücut üzerine mu- yven bir tazyik icra eder ve bu suretle oksijen teneffüsü mümki slur. Mazmafih askeri tayyareler na- diren 10.000 metreden fazla irti- | falara yükselirler. Bu yüksek irti- Yeni ve büyük bir ordu Amerikan askerliği Yani dünya hızla hazır- lanmıya başladı Su haftalarda Amerikalılarda gö- rülen şevk ve hararet birkaç nok- tadan nazarı dikkati celbedecek Kibidir. Ameli olarak yetişmiş ol « manın verdiği bir kolaylık var Ev- velâ yeni dünyada görülen de bu olııvor, Mecburi askerlik kanunu mufassal olmadığı gi verlci değil cok husumi vellere Fakat ra! dar Amerikalının tehl kunc maceralara atılmaktaki ces. reti biç Hunal edilebilir gibi doğ! ü az da merak keye, Durmadan k: n akat ona pösterilecek unlara varmak volunda her rliği göze a!»ı Buk ıwhınwrıu Hem de yüzle rini buruşturmadan, nes'e ve ha- raretlerini daima muhafaza ede- rek, Dün harbe inanmıyo 'Onun için meoburi azke! 'luhl kenin büyümek ist Bunu anlayınca $imdi akın ak kerlik dairelerine giderek kendi - lerini kaydettirmek - Amerikalılar için 940 senesinin yepyeni bir 5D0-| rTu olmustur. Parlâmentoda ır*vdıı- ri askerlik kanunu ıxx’ lPındı olanı ek subelere mür lerdir. Artık znu olmak hı için her Amıniılı bu (Bincı tuhifeden lar, tiyatrelar, balola: yöor, fakat hiçbir glen falarda tayyarecinin hayatı oksi- jen teçhizatının iyi işlemesine bağ- | Bu harbin sonu ne olacak ? İtalyad üç neslin düşüncesi İtalva harbe gireli ha'k henüz | haro acılarını, mahrumivetlerini hissetmedi. Buna rağmen İtalvan- ların coğu atıyı bek nikbin nazar- la görmüyor. endiseden kendini a- lamavor ve soruyor: — Bu harbin sonu ne olacak?. Bu sualin cevabını - verebilmek icin İtalyan efkârım tetkik etmek lâzımdır. GENCLER — Bütün İtalyan gençliği Müsolininin havranıdır. | Bunlar, sski İtalyan havalını bil- mezler, Beşiktenberi. fasist reh mine göre talim ve terbive olun - muslardır. Kendilerine: «Musolini | e vaparsa ıi vavar. Musolini danmaz, vanımlaz!... fikm veril « maşlir. Onlara göre İtalva, eski Roma imparatorluğunu kuracak - | Ve harp, bir kahramanlık mek-| IF — İtalvada, Fran- lstânbulda imar ve Belediye (4 üncü sahifeden devam) binbır renklbi elektriklerle tı. İstanbul bu gece vine zıva, neğ'e, hareket icinde yü- Yeni Eminönü mevdanının ge | niş tretuvarımı gecip könrüve ge- lnce gavrı ihtiyar! durdüum, Sa » rav unda ve Üsküdarda Semsi-| pasa sahilindeki fis ların her sanivede lan gözlerim — vanımdı #vvelki arkadasımı aradı. zecesinde onunla kanus - hatırladım. < eamanlel (| sada olduğu gib) orta sınil 'ı kücük faşizm idaresine dört el | hare Habes. İs- | rinde milvarlarca lteti fende gittiğini. kadınların oarmak- larından nısan vüzüklerinin alın- dığını, bahcelerin demir barmak - lıklarının söküldüğünü — görünce ve'se düstü. Onların da vazıveti bu merkezdedir. | ESKİ NESİL — Eski zabitler ve kır saclı memurlar İtalvanın Al « manva (le bir olmasını hoş görmez-| ker, Yaşlılara göre İtahvanın busünkü| vaziyeti, cerava sürüklenmektir. süsleri havi. medeni vasıtaları câ- ı bir balde halinde önümde ve - Pek uzak- Mva- icin bıir bavram cecesi imna hir hakısla güsden v çekmiyor, annesiz kulan, boyau bükük çecuğumu unutturamı - | İtf de birbitimizi şuğru K bi seviyorduk. Fakat tek bir mâ- ni tanımıvan bu sevgi hiç bir za- man bir humma olup damarları - mızı yakmıyordu. Sadece gözleri- miz büyülenmişti, Bö izin yanında bulunmak, diğerimize İbadet edercesine bak- mak.. İşle yalnız İstedizimiz bun- lardı ve yavrumun hasretine in- zimam eden temiz duyguların ilâ- vesile hiçbir zaman — gözlerimizi | arzulu, ihtiraslı bir bakışla birbi- rimize kaldırmadık', ÇOCUK TAHASSÜRÜ VE DÖNÜŞ Böylece beraber günler geçti. 'Tertemiz, lekesiz uzun günler... Her arkada kalan akşam müş- terek varlığımıza yeni bır tazelik verirken en küçük bir vesile, bir tahatturla evimi, kızımı hatırlı - yor. kollarında genc kızlıktan ki dınlık üleminin nihayetsiz elem - lerine atıldığım kocamın çocuğa ne yaptığını düşünerek hıçkıra hackıra ağlıyordum. Sokaklarda bir çocuk görsem, ötelimin pen - ceresinden masum bir kücük kah- kahası isitstem, Samiyecii aşıkları gibi taze yüzü: rı saçlarım özlüyor, her verde o- nun şen cıvıldiyam sesini arıyor- düm. Bazı geceler bu tahatturla yor- ganlarımı di buhrantar!a inliyordum, Sekip bütün — bırçınlıklarıma, Sızlıyan evlüt tahasstirüme sessiz- likle, güler yüzle mukabele ede- cek k idi, Fokat bu müşterek. memnu hayat elbet de büyle sürüp gi- | dmezdi!. Nihayet bir aksam ağlıva ağlıya cağınm, beni memleketime, yav « ruma döndürmesini istedim. Ar « zumu kücük bir tebessümle kabüul etli ve seyahate nasi teri k vine ayni temizlik ik, Ben evlât ke kendime geldim. «O, bana yı vana bürmet etti. —Aşkımızı lece hir sehvet kasırgası içine yüksek insani g#ayeleri de sevdizi | Yuvasını bırakarak - kaçan genç kadın dar bana bağlı çe terbiyeli | düsmekten koruduk. Günaha gö- türen sevğimiz bembeyar inamı maktadır. Fakat neç'e ve petanetini | boarmyarak. Azverikallar arasında aekerlik bahei ortaya ister istemez yas me- selesini de çıkarmıştır. Yaş mese- | lesi ki en nazik bir mevzudur. çüm-| kü cok '—ısamu'k istediği halde ya- se hir rikada da yas meselesi mecburi a8-| kerlikle beraber ortaya cıkmış ol- du denebilir. Sundan dolayı ki sim- diye kadar pek genc sayılan bazı bazı erkek vıldırların - vıldız de- nince neden yalnız kadın san'at « kârlar anlaşılmamalı? - yaşı ferafı | ferah otuz ücten asırı olduğu âan- laşılmıştır. - Herkese karşı yaşını suklamak kolay olsa bile askerlik gubesinde buna imkân görülmüyor, Böyle yaşhca oldukları şimdi mey-| dana cıkan artisilenden bazı pek I meşhurlarının isimlerini de söyle- miyorlar. Fakat bu bahsi buı'-lı iyi olacaktır. k devletleri ü i bu suretle kıv- dettirenler 16 b milyon olu- | yor. İ si gelecek| nisanda talin ve terbiye icin or - | grama . rika ordusuna -800 bin kişi daha l ıs olacaktır. Hesaba göre, her 'bir milyona yakın vatandaş skerlık vazifesini görecek. Bu ha> | zırlık hen tedafül mahivette gö - rülmektedir. Amerikan sanayii bir| taraftan da topunu, tüfengini, tay- varesini, zırhlısını - vanmaktadır. Atnerikalılar simdi nem asker olmak süretile bedenen, hem de servetleri nisbetinde para vermek suretle malen kendilerini müda - faaya armetmiş bulunuyorlar. Reis. Ruzvelt gecen gün bunu anlatmış- tu Amerlka bu vola girmeğe mec- bur olmustur. Bu da haricten ken- disine icbar edilmekle oluyor. A- merika haricten gösterilen bir teh-| didin altındadır. «Top yekün mu- ha: 1 bu tehdide kar- Gökte kuövetli ölmiyan tü letlerin yaşıyabilmeleri güç - | Tezmis oldudunu bucün daha mlamıs bulunuyoruz. Mil- mıza kuvvet ve hiz, ber gittik, Daha kapıdan içeri gi- rerken bizi karşılıyan küçük Sa- miye oldu. Boynu bükük yavrucuk: Anneciğim.. - Anneciğim » kollarıma utıldı. Onu bi bağrıma bastım. Yüzümü ma - sum yüzüne, saçlarına süre süre dakikalarca hıçkırdım!, Öbür vanda Nej vakut erkek gibi konuştular, Ko- cam ilk evvelâ inat etti. Fakat Şe- kin saadetim ve yavrum için 6 ar valvardı ki Nejad hize inan- 1. Temiz kaldığıma, ihmali yü - zünden düştüğüm genç kadınlık zâafından zararsız kurtulduğuma itimat etti. Bu inanış hayatımın en tatlı hatırası oldu. ve yine öyle kalacak. Şekip eski patrenunun büyük affına karşı temiz bir jestle çe - kildi. Giderken bana âcıyan — ve imandıran bir sesle temiz aşkının | ölümlere kadar yaşıyacağını, ar- tık hayatına hiebir kadın gölgesi girmiyeceğini söyledi. yine Re - Manyaya gitti ve bir daha du dön- EN BÜYÜK BAĞ Hep acılarını sesine koymuş, muz- | tarip kalbini dudaklarına takmıaş gibi hazin harin konuşan Bayan Nemika buraya gelince sustu, Bi- rer sigara yaktık. Gözleri önü - müzde mavi emeller gibi halka - lanan dumanlara takılmıştı. Sor- dum: e— Ya sonra?.» Uzak bir rüyadan uyanır gibi balifçe silkindi; —x Sonrası mı?. Sonrası bu: Şe- kibin geçenlerde bir otomobil ka- zasına kurban gittiğini öğrendim. Verdiği söze sadık kalmış, Re - manyadan gelmemiş ve evlenme- mişt Kocama gelince; ona gençliği - | mila ev aze emellerini çiğnetmiş- tim, Nejad bunu takdirle alfına hülrmet etti. Aylar ilerledikçe kü- çücük «Samiye» yuvamızda ea büyük bağı teşkil etti. Bu gül yüz- Vü, inek saclı küçlik yavra sesi, ne- fesi ve gülüşü ile bizi yenidem bir- birimize yaklaştırdı. bağladı. Ve işte böylece kızım hisleri körleştiren, bir zamanlar kadımbık beyecanları arkada birakılaa g- ayrılarık mütalea edilmelidi | başına bir harp vazife | decek kuvvet ve kabiliyette en mü « | infilâklı bombalar Pike hücum nedir? Niçin yapılır ? Yüksek infilâklı bonbılırıı HT Yazan: RAHMİ YAĞIZ Son Avrupa hazbinin stratejik sa - Hada vücüde getirdiği — değişiklikler moderm harp sanayiinin 1914 nihayetinde, müslakbel harp- lerin yüksek ateş kuvvetlerile yapı - larınca kabul #dilmiş, tonlarla * çelir yağdırucak Kesit aleg — topluluklarıı | Gi vamıtalarla ve merelerde muvaf- fakiyetle tasbik olunacakları — tetkike buşlanmıştı. Bu tetkikler — arasında Bilhasza ilerleyen hava harp sanayi - inin öa plânda bulundurulması hava silâh ve vasıtalarımın inkişarına bü - yük hizmetler etti. 1918 den 1089 eylülüne kadar sü- ren 22 senelik müddet zarfında bütün silâh ve vasıtaların tekâmülünde he vacılık esaslarının ve bu çerçeve da- hilinde tayyarelerle bunların bücum gekilleri ve defi vamtaları mütalea - nin tobiye sahasında vüc. şaşırlıcı tesir ve değişiklikler, arplerinin amanmz ve çok tahripkâr çekti. Busünkü müthiş tesirlerini, her y—Y ni hava hücumunun ertesi günü dün- | ya ağanslarından öğrendiğimiz tile tüylerimiz dikenleşerek okudu- | hava muharebeleri iki safhaya | ı 1939 harbinden evvelki — hava tobiye zislemlerine göre hücum ye - külleri n — 1080 W0 Avrupa harbindeki | havya müharebelerinin değişen şekll - derine göüre yeni hücum sistemleri. Bon harbe gelinciye kadar, tayya - reler daha ziyade keşif hizmetinde, musyyen bir noktanın bombalanma - | snda, kot'alar arasında — irtibet ve mühaherenin iesisinde — kullarılmak- ta, bu suretle muavin bür silüh vezi « #esl gKörmekte Tdiler. — Hutuki —sea harpte tayyarelerin; kesif külleler ha- lnde ve hücum vasıtatı olatak başlı derihde e- essir bir islâh olduğu acı tecrübelerle anlaşıldı.. | 1914 - 18 harbinde tayyareler keşif | hirmeti ve muharebe vazifelerinde ek-| Seriya tek tayyare nadirea de file ha- dinde kullanıldıkları halde, sön harp- eri filolar ve filoların bir- şöklinde kullanmak mecba- ziyeti hasıl oldu. Bu mecburiyetin biricik sebebi de, | tesirleri artan hsva hücumlarına karşı korunma / tedbirlerinin ve bu arada Bava defi bataryalarının dahs mükem- mel teknik şekillerit — kudretlerinin içinde bulunduğundan, Holar; kendi Mmakıneli — tüfenkleri ve — bombalarile | müdafi hava kuvvetlerine ve dafi ba- taryalarına mükabele — edebilmekle - dirler. Pike hücum, san harbin orlaya ç vahsız annesile artık onu hiç, hiç | lhımıl etmiyen, yuvasına bağla- | Bir tayyareye bamba konurken kardığı bir hava harp geklidir. Bir tayyarenin bombasını — hedefe isabet ettirmek için baş vurduğu müşkül ve Çök tehlikeli olan bu sistemde, baslli bir fizik kaldesi olan sukut kanun « larından istitade edilmiştir. Tauyyare- ler, evvelce bombalarını — atacaklam hedef üzerinde uçarlar, devir yapar- lar, nişan müsellesi ve diğer vusıta - darla düşüş moktasını —tayin ederek birinin terir aahası içinde öç infilâk dalresi meydana getirdiği, bu sebeple Hedefin Lümamen tahrip edildiği sea hava harplerinde görülmüş ve denem- miştir. Tayyâre bombalarının envas vardır. Yangen bombaları, gazli borbalar giti husust tesirleri mevcut olanlarından | başka, kilolarının artışları nishetinde tahrip ve imha tesiri çoğalır.. Tayyare bombaları 1 kilodan 1008 Kiloya kadar değiğen bir ağızlıkla Kişik tesirlere de tâbidirler. Bunların 25 Kilolukları tam izmbet de bir binayı yerinden — uçurtmağa, cephanelik, petrol, benzin kuyu ve de- polarını iştlale klfidir. 50 - 260 kileluklar 100 metre Kut randaki bir daire Sahilindeki —bütüm tesisleri imhaya müktedir. bulümur. 260 - 600 lük bombalar: 250 metne kutrunda bir sahanın tahribine, tama ksabetle $0 metrelik nüfuz kabiliye - tine maliktirler. Ekseriyetle yangım borbaları bu kilaya dahildir. - 1000 kileluk — bombaları İyi fahkim edilmiş, nüfuz kabiliyeti de - mir ve betonla azaltılmış askeri hedefk kere kargı kullanılan yüksek feveranl imalâthanelerle 'Tayyarelerin bomba taşıma kabl - liyetlerinin artışı manevra kabiliyet- lerini tahdit ettiğinden 250 - 1000 ki- Toluk bombalar, bombardıman tilö - lart tarafından yapılan gece hücülm- Jarında kullanımlaktadırlar. Hava barplerinin çok dehşetli süf- halarla bugünkü harp sisleminin meya dana getirdiği tesir nekadar artama