Essiklerimizi Tamamlıyamıyoruz ursada anyo Pek Konforsuzdur Fazla Müşteri Edilmeli, Fiatlar Ucuzlatılmalıdır Yazanı İskender F, SERTELLİ G iki xlı(—'ı yölecü &çen gün Mudanyadan ge - lecek bir yolcumu karşıla- k üzere rıhtıma gitmiş - ırdan çıkan yoltular ar: 1 kadın biri erkek - üç ktı. Beklediğim yol- yolcularla vapurda Rıhtıma çıkınca Bir Sırb ailesi. Balkanlardan Bur- güişler. Elli yaşlarında Vimli bir adam. — Hastalığınız nedir? diye sor- Ümritsiz bir tavırla başını cevab verdi: — Meş'um bir romatizma... İlk- k_“* bir bacağımda başladı... Yıl- #öçlikçe iki bacağımı da sardı. — Ne zaman geldiniz Bursaya? “ Nisanın on beşinde... Üm, Mlliyar; m, Banyolardan istifade etmedi- tiz mi? İ © Biraz daha kalabilseydim, his “ir derecede istifade edecektim. kalmadınız? nr kaşıyarak gülümse- Üç kişi gelmiş- Havalar da Sonbahara Çok y.m 1 Peramız da mi kaldınız? yır. Orada ancak Mönte- Nisde oturmağa alışmış, Sünru hosabsız sarfeden müşte- lir. Adam başına en vermek lâzım. Biz dünde on beş Türk li- nin koluna gire - levam ettiz Çökiri ı_.»dn bir hüsusi pansi- ğ:;" dık. Bursa ve bilhassa gi 38 çok güzel yer. Fakat, bu- Ka kaı kapılcalar. da çok iptidat, | K0t yak. İnsan sıcak banyoda R ları pencereleri ardı- İlş yadar açılmiş büyük bir antre hu yoya girip çı- | Ü rede her gün üşü- ak banyoyu yarıda neğe mecbur oldum. | kaplıcanın pahalılığından kaplıcaların da konforsu iptidailiğinden şil yolcularla fazla konuş- ün kalmamıştı. “mobile bindiler.. R: Srdeik b » hç Sayı çok severim.. Aşağı yü- W Yirmi yıldanberi ailece her ,ı ; n gün için Bursaya gide- > Fakat itiraf edeyim ki, bazan | kh tyo almadan bile döndüğüm | Ben de ayni endişe ile es- | n iyolara giremem. Kaplıcı z en birdenbire soğuk- | az zaman, kendinizi Hleydanına benziyen rüzgârli | Sresi ve kapısı açık müthiş koründer içinde bulursunuz. | | | İlkceğiniz yere buradan geç- m'h*mcaur—un'u Daha genç - w [_ı ğim halde kaplıcalara gir- u—’"l meneder. Yugoslavyalı R, *:ııer de ayni derdle karşı « Tğgıilar. Ayni mahzaru gör - » 'vr Fakat, yirmi yıldır neden- H (€ Nasılsa bu mahzuru Bur - tlediyeni — görememiştir. Hü- hamam, eski ile her banyodan çıkışımda landığımı hatırlıyarak - (« l*kı korku - beni Bursaya ka- “ canlarını dişlerine takarak B kıpı.cııınııı koşarlar. Mün “Çen yıl bursaya gittiğimiz za- Wyi” Yeni açılan Çelikpalasa da Bizeç, BiT başvuralım dedik. — Altı Biş SK liraya bir yer gösterdiler. g__*ı kişiyiz. Bittabi döndü! lııı..bu tarifeye göre - bir haf- âk için - dünyanın para- İ İHTİYARLIKTAN GENÇLİĞE — O örtten kırk beş yaşına ka- dar lâboratusrlarda geçir - miş maruf kimyager'erimizden bi-| ri: Uzun saçlı ve sakallı, üstü ve başı biraz perişan denilecek bir halde. Fakat onun bu gibi şeylere aldırdığı, ehemmiyet verdiği yok Yalnız mikroblarla, mikrob tet - kikatile meşgul Buna rağmen gü- zel bir dul kadın kend'sine gönül veriyor. Evleniyorlar. Tetkikatını terketmemekle beraber kıyaleti- ni değiştiriyor. İyi bir terzinin & *| | tinden çıkma bir kostüm giymiş, saçını ve sakalını tıraş ettirmiş, yüzü ve gözü açılmış, (tabiri ma- zur görünüz) adama dönmüştür. | mrünün yarısını, — yirmi | Otel Çok Pahalı, Çekmek İçin Kaplıcalar Islah AYN KİMYAGER Sayın kimyager; — geçenlerde, | Park otelde verilen bir nişan zi - yafetinde ki dan bi- rine prazenta edilince Bayan: — Üstad, demiş. Evvelce sakallı| idiniz, değil mi?.. — Evet, bayan... sakallı idim... TRAMVAYDA r bayanlı » İhtiyarlığımda Küçük kız — (Yerinden kalka- rak) büyurunuz, oturunuz, — bas yam.. Bay — Küçük kızlar yerlerini vermezler, otur, yavrum... Küçük kız — Rica ederim, otu- z... Annem, ihtiyarlar ayakta dürürken genç kızlar oturmazlar, | dedi. | EKLISIN — Ferdi.. Kalk, yerini ayakta duran baya ver... — Baba, eğer elirdeki gazeteyi okumak için beni Çünkü gözlüğünü evde! Oteller çok pahalıdır. kaldırıyorsan faydasız... sını vermek lözendi. Yugoslavya- | hesabsız para sarfetmeğe alışmış h seyyahların hakkı var: Yeni kap-| zenginlerin oturacağı bir yer... hca ancak Montekarloda, Nisde | (Devama 7 önci sayfada) » unuttun... —AL. Doğru... Otur öyle ise... &5 Saydıkları Maymunları Acaba Tedavisini Maymunlar İnsanlara Öğrettiler M ma ile yaşarlar Çok da ev- Bu tüylü, kısa kuyruklu, bisik- dir. Yavrularile de meşgul olur - Maymunların — kalsları köpek mordür Burunların ken: -rı da sarı bir sakal bulun! Arka ta- ha kızarır. Darvin bunları yazıyor. Bu cins maymunlar sürü halin- En yaşlılarının kumandası al - parıp kaçarlar. Dişiler, yavrularını larile analarına sarılırlar, Baca çıkar, Meyvaları koparır, aşa-, | sanlarınkine pek benzer. Baymun-i rafından «evlâd» edilir, himaye al-| dürdü ve çadırına götürüp bırak- İyi Tanıyor muyuz? aymunlar; Ççok zeki ve çok lenirler (!). Goriller, Cronklar ve lete binerler gibi sırtı dalma mün- lar. Eşlerine, yavrularına muhab- kafasına benzeyen cinsleri bir eşle fazla kırmızı Alır.larını iyüs rafları kıpkıfınızı ve tüysüzdür. Fakat sun'i mi, değil mi, söylemi- de yaşarlar. Erkek maymunlar, tında tarlalara hücum ederler, a- karınlarına asılı taşırlar, Yavru- Sürü yola çıkar, ihtiyatla iler- iıdakilere atar. Küçük bir maymun öksüz kal- | adlı eserinde şu tertib sahneyi u: K e ai lan Dişilerie vüz l GN aBa ta, Az sonra kırka yakın maymun Verecek Olan on asırda kumar S VİVYAN ROMANS iptilâsı her akdı yürüdü. <Aşkta kaybeden kumarda k: zanır» derler, Halbuki her ikisirde de kaş bedenler olduğu gibi, her ikisinde kazananlar da çoktur. Her halde bu sonuncuları kendilerini daha bahtiyar addetseler gerektir. Hem kadın, hem pa- 5— SON TELGRAF Bu Suale Yakında Cevab merülekette || «Kumarbaz» landırıyo fakat 7 . MAYIS 1939 Kumarda Kaybeden Aşkta Kazanır mı? ra fena şey değil. Meşhur Rus edibi Dostoyevsk imli bir hikâyesinde bu tipleri can landırmıştı. Şimdi de Viyyan Ronans filimde cür O da kumardan zevk deyanları aşka inananlardan değil! ındı Diyip Geçmeyiniz! *& Güneşin arz üzerinde ve geceyarısısındaki — hararetine | İrnuadil bir sıcaklık elde etmek | İiçin on beş mil; kömürü yakmak Tâzımdır. yon ton maden w Bir Televizyon elektronu perde üzerinde 280 bin defa yerini değiştirir. * Çobanların yıldızı Zühre, dakikada 965 kilemetre kate - der, * Birleşik Amerikada bir de- li ya bir şarlataza kendini mu- ayene ettirir, yahud bir «ko - Cakarı» ilâci alır. ' * Kanada hükümeti, dakika- da 260 bin frank vergi tahsil eder. * İngiltere dakikada 835 sikkı darbeder. On sene - evvelkine nisbetle iki misli fazla... * Almanya, Ackeri ihtiyaç - ları için dakikada 300 bin frank sarfeder, * Bütün dünyada 300 bin ki- o şeker kamışı istihsal ölunur. * Dünyanın en büyük de - miryolları merkezi olan Şiko- go istasyonlarından şu dakika- da 25 bin kilo transit eşya geçti. Baz imlerin Cedlerimiz ı Aliml Cedl Bir Çok Göz Hastalıklarının Bol Meyve Yemekle kurnazdır. Hevadan Ve yağ- Şempanzeler mlstesna. hani hayvanların tek bir eşi var- betleri. şefkatleri çoktur. iktifa etmezier, Bunların yüzleri cek bir tüy demeti. — çenelerinde Kızdıkları zaman bu yerleri da- b dişileri esir gibi kullanırlar. Raçlara tırmanırlar, meyvaları ko- lar düşmemek için kolları, kuyruke ler. Önde giden yaşlı maymun a- Maymunların sevişme tarzı in- | di mı, diğer erkek ve dişiler ta - | latıyor: «Bir avcı, bir maymun öl- g1 muhabbetler! çoktur. James Forles, «Şark hatıralarır | (Devamı 6 1ncı sahifede) İŞTE 60 SANİYE GEÇTİ- Ç 200 Sterlin Lâzım! îLondrada işinden Çıkarılan Bir | İ |Banka Memurunun Garib Maceras ondra gazeteleri İngiltere - ı nin ileri gelen bankaiarın « dan birinde bir memurun başına gelen bir vak'adan bahse- diyorlar. Bankada uzun zaman - danberi ciddi bir surette çai şan bu memur geçen günü işinden çı- kırılmıştır. Adamcağız tekrar mü- racaat etmiş, fakat işe alınmamış- tır. İş gazetelere düşmüş, bunun ü- | zerine banka tarafından şu izahat | verilmiştir: Bu memur bankanın haberi ol- | , maksızın gizlice evlenmiştir. Me murun senelik maaşı 140 İngili: Lirası idi. Aldığı kadının da sene lik maaşı 80 İngiliz lirasıdır. Bu şuretle senede 200 İngiliz liras kazanıyorlar. Maaşı senede — 20( İngiliz lirası tutmıyan memurla rın evlenmesine banka müsaadı etmemektedir!. Gizlice evlendik - ten sonra seneler geçmiş, bu me- murun bir de kızı olmuştur. Şim- diye kadar - evlendiğinden — hiç | bahşetmiyen bu memur 937 sene (Devamı 6 wmcı sahifede)