“2— SON :I!lıgll: —29NİSAN 19t ü MAHKEMEYE DÜŞÜREN ı SÜTUN DA VAR t A lu, Yeni Sabah'daki kürsü- ğ sünde, gitikçe daha vakur | | ve ciddi bir tavırla hükümler, fer- | manlar veren bir hal almağa baş- ladı. Dünkü yazısının sonunda, bir okuyucusuna şöyle iltifat ve hitab ediyor: «Sizin de fikirleri - nizi yarın bu sütunumda muha - keme edeceğim.. Bu sütun, bir mahkeme kapısı mi, acaba?. Allah kimseyi dü - şürmesin... Bu sütunun, bizzat arkadaşımızı mahkemeye düşür- düğünü biliyordum, amma, ayni sütunda muhakeme yapıldığını bil- miyordum. POT KIRIP İSTİFA EDENLER rkadaşımız Murad Serloğ- Paşabahçe şişe fabrikası mü - dürünün istifa ettiğini dün bir gazetede okudum. Hakikaten, bu müessesede müdürlük yapmak hayli zor olsa gerek... Acaba, sa- yın müdür, şişe, bardak mt kırdı da istifa etti?. Pot kırıp istifa e- denler çok amma, kimbilir?. YAZLIK YAZILAR — TAVSİYE EDİYORUM ——— Dünya ahvalini merak mı' edi- yorsunuz?, Siyaset bululları kara mı, beyaz mi, öğrenmek mi isti - yorsunuz?, Günlük vekayi hak - kında taze hükümler ve fikirler mi dinlemek ihtiyacındasınız?. Tavsiye ederim: A Cemaleddin Saracoğlu'nun yazılarını okuyunuz. İmzanın u- zunluğuna bakıp da ürkmeyin. Dostumuzun fıkraları, bilâkis, ga- yet kısa ve komprime halindedir. z Önümüz yaz.. Uzun yazılar oku- mak can sikar. Maamafih karışmam... Tavsiye — |KÜÇÜK HABERLELİ * Beşiktaştaki Akaretler bina- Jart açık gri olarak tek bir renge boyanacaktır. 4 Orozdibaktan tehdidle para aliâkla Maznun Lütfi, dün nak - zan 1 ay hapse ve 20 lira para ce- zasına mahküm olmuştur. * € Dün Sinosik isminde bir ka- din adliğede aleyhine bulunan şa- hidlerini döğmüştür. * İtfalye mektebinin — birinci devre tedrisatı önümüzdeki salı L günü bitecektir. * Kurbağalıdere osaslı surette - temizlenmektedir. v Belediye iktısad müdürlü - Büne İktisad Vekâleti küçük kre- diler bürosu şefi Saffet tayin olun- muştur. y * Üniversitede 15 mayıstan iti- baren inkılâb dersleri kesilecektir. 4 Bu akşam saat 20,30 da Emi- nönü Halkevi göstwit kolu tara- fından *«Tipi» piyesi temsil edi - lecektir. | HÂDİSELER KARŞISINDA Son Telgraf ettiğim bu yazlık fıkralara kan - maz da, mutlaka uzun yazı oku- mak isterseniz, ayni gazetenin sa- hifelerini çeviriniz, Köroğlu des - tanını okuyunuz. ESRARENGİZ CESEDİN SERNAMESİ ——— Yine Yeni Sabah'dan bahsede- ceğim. Ne yapayım. Kusura bak- mayın. Bu gazeteye karşı sempa- tim var. İşte dünkü nüshasından bir «Sername: - biz. sernameye başlık veya serlevha deriz. Fakat, Yeni Sabâh'ın patronu sername astılahını terviç etmektedir - gör- | düm: «Esrarengiz cesedin hüviye- # anlaşıldı.. Eminönü sahillerinde bir cesed bulunmuş, ertesi gün de hüviyeti anlaşılmış. Hâlâ, bu ce- sed, neden esrarengizdir, anlıya- madım.. HERŞEY İÇİN DE İKİNCİ TABI Dün akşam Son Posta refikimiz ikinci tabı yaptı.. Herkeste bir he- yecan... Ne oluyor?. Yine bir silâh sesi mi?, Hayır.. Hitler nutkunu söylemiş... Be birader, zaten bu malümdü.. Gününü, saatini haf - talardanberi bütün dünya gazete- leri yazıyorlardı. Artık söz söy- lemek, oturmak, kalkmak, yemek ,yemek de mi ikinci tabi için vesile olacak?. İkinci tabı işini biraz da- ha ağır yapsak, iyi olur galiba... FOTOĞRAFÇININ —— HATIRI KALACAK —— İstanbulda toplanan ehlivukuf İzmitte teşhir edilen — tabloların müstehcen — olmadığına — ittifakla karar vermiş.. Peki, o halde, İzmitte toplanan ehlivukufun — kararı ne olacak?.. Oradaki, vukuf ehlinden olduğu | iddta edilen bay fotoğrafçının ha- tırı kalmaz mi?, AHMED RAUF *& Mayıs pazartesi bahar bay- Tamı münasebetile İş Bankasının Gülata, Beyoğlu, şubeleri ve Be- yazıt, Kadıköy, Üsküdar ajarsları kapalı bulunacaktır. & İtalyan san'atkirlarındar Li- Ha | mayıs pazartesi akşam. sa- at 21 de Beyoğlu Ha'kevinde bır konser verecektir. Eli Tabancalı Çocuk Şile köyünde dün feci bir kaza olmuştur: Memnune ile Sade'tin isminde iki kardeş, dün oyun oynarlarken bir aralık 6 yaşındaki Sadeddin babasının tabancasını almış ve şakadan: «— Memnune seni — öldüreyim mi?» diyerek tabancayı üzerine virmiştir. Bu osnada tabanca patlamış ve kızcağız ölmüştür. Bursanın imarına Geçiliyor Plânı Alnacak İstanbuluh imaz plânını yapan şehircilik mütehassısı Prost Bur- sanında — plânını yapmış ve be- genilmişti. Dahiliye Vekâleti bu plânın bir an evvel tatbikini münasib gör - müştür. Bunun Için de şehrin tayyare ile havadan muntazam bir haritası - nin alınması lâzım gelmiştir. Ve- kâlet; haritacılık mütehassısı yar- bay Bahri Bozdağı bu iş için Bur- saya göndermişti. Ayrıca havadan fotoğraf alma- ga mahsus İstanbul belediyesin - de bulunan bazı aletler de Bursa- ya gönderilmiştir. Fakat bu aletler kâfi gelmedi - finden Almanyada yeniden alet getirilmesi icab etmiştir. Bu iş Alman fabrikalarından Zalse verilmiştir. Bilâhare tayyare ile havadan Bursa şehrinin haritası çıkarıla- | rak imar hareketlerine geçilecek- tir. | Diğer taraftan ayni usul ile mü- toaddid şehirlerimizti de hava -. dan tayyare ile fotoğrafları alı - nacaktır. —— Umumi Müfettişlikler Yerine Umumi Valilikler Lâyihası Hazırlandı Dahiliye Vekâleti umumi mü- fettişliklerin yerine kaim olmak üzere 17 umumi valilik ihdası hak-, kında yeni bir kanur lâyihası ha zırlanmıştır. Lâyiha pok yakında Vekiller He- yetine verilecektir. Çocuk Haftası Milli Şefin Çocukları Dün Bir Çay Ziyafeti Verdiler ı Çocük haftasının € inci günü | münasebetile dün Mitlf Şefimizin oğulları Ömer İnönü, £rdal İnönü ve Özden İnönü tarafından Halke-| vinde mekteb çocuklarına bir çay ziyafeti verilmiştir. Bayan İnönünün küçük misafir- lerle bizzat alâkadar olduğu bu çay ziyafeti çok neş'eli geçmiştir. Sğei Balık Kooperatifi İktısad Vekâ'eti, batık işini or- Bganize etmeğe karar — vermiştir. Bu maksadla bir balık kooperatifi tesisi mulasavverdir. Kooperatif, | bütün balıkçıların da iştirak et « tiği bir istihlâk kooperatifi ola - caktır. Sehrin Bir de Havadan' I Gazetelere Göre Vaziyet ı ı CUMHURİYET; | Hitler'in nutkunu tahlil eden | Nadir Nadi, Führere göre umu - | mi bir konferansa lüzum hasıl ol- madığını, Almanyanın devletler arasında iki taraflı anlaşmalar ya- pildiği takdirde sulhur daha çok esaslı olarak temin edileceği ka- naatinde bulunduğunu ve küçük devleletrin her birine ayrı ayrı teminat vermeğe hazır olduğu - nun — anlaşıldığını kaydetmekte ve nutku mesajın mabadi telâkki ettikten sonra: «— Ruzvelt'in mesajından son- ra ümidleri sönmüş addetmekle hata etmiş olmuyoruz. Dünyanın hah eskisi gibi yine - karışıktır. demektedir. TAN: «Hitler'in nutku» isimli bugün- kü başmakalesinde Zekeriya Sert- el Alman devlet reisinin dün söy- lediği büyük nutku tahlil etmek- te ve mumaileyhin bütün dava - ları sulhen halliçin Ruzvelt'e bir imkân verdiğini kaydederek: «— Belki bu imkân yeni müza- kerelere yol açacak ve harb ihti- malini bir müddet daha uzata - caktır. Hitler'in dünkü nutkunda in - şanlık için yegâne ümid noktası buradadır!» demektedir. VAKİT: Asım Us «Yugoslavyanın vazi- yeti- başlıklı bugünkü başmaka- KISA POLİS HABERLER! * Kasımpaşıda Arda caddesin- de oturan Orhan adında bir ço - cuk ayni caddede bir arsada ağzı kapalı bir kuyunun kapağile oy- narken kuyuya düşmüştür. Bay- gin bir halde kuyudan çıkarılan Orhan hastahaneye kaldırılarak tedavi altına alınmıştır. * Şehremininde oturan Ah - med oğlu Osman Nuti Bozdoğan | kemeri üzerinden geçerken dü - şerek bacağından ve başından yaralanmıştır. 4 Toko adında bir kasab çıra- ği “.limhanede Pertev apartıma- nındaki müşterilerine et götür mekte iken merdivenden düşerek yaralanınıştır. 4 Fenerde İncebel sokağında oturan Mehmedin 12 yaşmdaki oğlu Sabri evde kimse bulunma- dığı bir sırada ekmek almak :çin pencereden eve girmek isterken düşerek yaralanmıştır. 4 Kasımpaşada Arabacılar 80- | kağında oturan Nefise adında bir bayan ikinci kat penceresine ça- maşırları asarken müyvazenesini kaybederek düşmüş ve muhtelif yerlerinden yaralanmıştır. 4 Arif adında birinin Idatesin- deki 1051 numaralı hususi otoma- bil Zincirlikuyuda bisiklet'e geç. mekte olan Sotiri adında bir gen- ce çarparak yaralaınıştır. | a Samatyada oturan Mehmed Nedim adında birinin evinde ye- mek pişirmek için yakılan gazo- cağından yangın çıkmış ise de sön. dürülmüştür. + ! Hesseselerimiz de Hatayı lesinde bir taraftan Belgrad hü - kümetinin Roma - Berlin mihve - rine iltihak ettiğine ve diğer ta raftan Balkan antantı ile olan mü- | nasebetlerinin eskisi gibi sadika- | ne devam edeceğine dair çıkarı - lan haberleri kaydederek bu su- | retle zihinterde bir tereddüdün uyandığını beyan etmektedir. Mumaileylh bundan sonra — her iki ihtimalin zarar ve faydalarını tahlil ederek Yugoslavyanın Bal- kan antantından ayrılmasının kendisi için tehlikeli olduğunu söylemektedir. İKDAM: Baş makalesi yoktur. YENİ SABAH: Hüseyin Cahid Yalçın; Berlin- den gönderdiği «Balkanlar harbi isimli bugünkü başmakalesinde: «Balkanlarda cereyan eden mu - harebeyi kim kazanıyor?» diye başlamakta ve buna şu cevabı ver- mektedir: «— Totaliter devletler hudud- ları içinde bulunduğum için oku- duğum havadislere bakılırsa de- mokrat devletler, pertiyi tama - men kaybetmemişlerse de kay - betmek üzeredirler!. Fikrimizce - totaliter devletler partiyi henüz tamamile kaybet - memişlerdir. Fakat yakın bir za- manda kevvetli bir mukabil ta - arruza geğmezlerse geç kalmış o- | lacaklardır!. Hatayda Türk | | Sigortası W | Memieketimizle kardeş Hatay arasında her türlü ticari münase- betler günden güne büyük — bir hızla inkişaf ettiği gibi milli mü- yeni ye- ni iş imkânları bulmaktadırlar. Bu cümleden olmak üzere mi! sigorta şirketlerimiz de Hatayda çok büyük bir rağbet görmüşler. dir. | Antakya, Kırıkhan, Reyhaniye | ve İskenderunda kısa bir zaman içinde yüzlerce <hayat, ve »harik» | sigortası yapılmıştır. Bu rağbet ve itimad üzerine milli sigorta şirketlerimiz Hatay- da mümessillikler tesis etmişler ve ayrıca İstanbuldan sigorta mü- fettişleri de göndermişlerdir. Canlı Manken Sergisi | Yarın Açılıyor | Akşam kız san'at mekteblerinin | Türkiyede ilk defa olmak Üzere | bir canlı manken usulü ihdas et - ı tiklerini yazmıştık. İlk sergi yarınki pezar günü 14 ı de Akşam kız san'at mektebinde | açılacaktır. Kapılar 18 de kapanacaktır. Staje Gönderilen Hakimler Adliye Vekâleti tarafından staj için Avrupaya gördeilen hâkim- lerimiz peyderpey irler. Bu kere İzmır ticaret muhakemesi azasından İzzet Aker Londradan Pastahane ve Mahalle- 'İzmit Müddeiumumiliği Müşteri Avlıyan — Kızlar icilerde Kontrol Altı- na Alınacak | Zabıta memurları gizli fuhuşla | #ıkı bir suürete mücsdele otınck tedirler. Boyoğlunda geç vakitlerde pas- tahane, — mahallebici, — bira - hane ve saire gibi yerlerde şüp- heli kadın ve genç kızların otu - rarak müşteri avlamasına da mey- dan verilmemesi için ayrıca çalı- şılmaktadır. Bu mücadele cünilesinden ola- rak dün Topkapıda genç kızları fuhşa teşvik eden Şefika isminde bir kadınla Mes'ud ve Hüsnü is- minde iki kişi yakalanmış ve | in- ci sorgu hâkimliğinde yapılan is- ticvablarını müteakib tevkif o- | lunmuşlardır. Güreşçilerimiz İkinci Geldiler Milli güreş takımımızz dün Öslo- da yapılan son güreş karşılaşmala-| rında de parlak neticeler almış - lardır. Ezcümle yaşar raktbine — tuşla galib gelerek ikinci, Mustafa da İtal pehlivanını mağlüb ede- rek ikinci olmuşlardır. j Çaban — Mehmed ise Estonyalı Kotkas'ı tuşla mağlüb olmuştur. Maliye Vekili Şehrimizde Maliye Vekili Friaa Ağralı bu- gün muhtelit trenl> şehrimize gel- miştir Vekili getiren tren Kayseri isti - kametirde iken rotar yapmış ve Ankaraya 3 saatlik bir teahhurla 2130 d: gelmiştir Maliye Vekili pazartesi veya sa- h günü Ankaraya dönecektir. M el Gazeteleri Dava Etmemiş İzmitteki müstakil rssamlar ser gisinde teşhiri men olunan 6 tablo hâdisesi üzerine Adliye Vekâleti Bibi Dahiliye ve Maarif Vekâlet- leri de İzmitteki adarlardan izahat stemişlerdir. Diğer tarattar İzmit müddeiu - mumi'iğinin gazetele: aleyhine da-i | heb gibi sarılmışalıdır. va açlığının doğru olmudığı anla- ŞA Neşriyat Kongresi Mürahhasları Gidiyor Ankarada açılacak olan neşri - yat kongresine iştirak etmek üze- ve şehrimiz neşriyat mücsseseleri namına gidecek olar murshhaslar heyeti, bu akşam hareket edecek- lerdir. Kongre, bir mayısta Anka- 'ta Halkevinde in'ikad edecektir. ve Fevzi Uslu da Brükselden döne müşlerdir. 4 Tarihi Roman: No. 65 Diye sormuş, Eihâris de derhal Fatma'yı çağırtarak, kumandana tanıtmştı. Tarık, bu genç kadının gözle- “rine bakar bakmaz: mücahidlerin ona İ Dişi Kaplan» demekte hakkı var-| mış. Bu kadın icabında bir erkek K, arslanı yere devirebilir.. Demiş, Fatma'nın omuzunu ok- şamıştı. Selim, Tarık'ın ordu merkezine - varınca, İşbiliye'den nasıl ayrıl - dıklarını anlatacak ve af diledik- ten sonra: ald ea & Vi ek Halifenin Sarayında Bir ispanyol Güzeli Yazan: CELAL CENGİZ — Biz iki arkadaş, bundan böy- le senin maiyetinde çalışmak is- tiyoruz. «Ül!» dediğin yerde öl- meğe hazırız! Diyecekti. müz yol çok çetindir. Fakat, sar- #ılmaz azmimizle bütün zorlukla- Ti yeneceğiz. Diyerek, Selim'i teselit ediyordu. Öyle ya. İki gönül birleştikten sonra, karşılaşacakları bütün güç- lükleri yenmekten daha kolay ne olabilirdi? | Endülüsün parlak bir istikbali yardı. Kimibilir? Belki de Selim Endülüsde büyük bir kumandan olarak kalacaklı. O, bu ihtimali de düşünmemiş değfidi. - Fakat, Selim'in bu unvan peşinde koş- tuğu da yoktu. Onun, kafasında yer tutan bir tek arzusu —vardı: Tarık'la birlikte garbe sarkmak.. Ve keskin kıleını, müslümanlığı istihfafla karşılıyan garb ülkele- rinde saflamak. e Üçüncü Kısım Şamda Halifenin Sarayında Bir Düğün.. Sarayın bahçesinde yanan bin- lerce meş'alelerden birinin altın- da iki cariye başbaşa vermiş, ya- | vaş yavaş konuşuyordu: — Kihürisin Endülüsten hali - feye gönderdiği yeni hediyeyi gö- dün mü? — Hayır göremedim... Güzel — Çirkin denmez. Sen ondan yüz kat daha güzelsın! — ©O halde neden göndermiş o kadar uzak yerden bu kadını Şa- ma?. — Kim bilir? Elbet te bizim bil- mediğimiz bir meziyeti vardır. — İspanyol kadınları güzel rak- sederler. Belki bu da İspanyada moşhur bir rakkasadır. — Geldi geleli raksettiğini gö - ren yok. Ağır başlı bir kıza ben- ziyor. — Eihâris, Endülüsten halifeye gönderecek, başka bir hediye bu- Tamamış mı? — Kuk deve yükü hediye gel- di. Kırk tane de esir cariye. TA K — Ötekilerden noden bahset - miyorsun? — Maryana'yı halife çok beğen- miş. — O halde bu kadın bizden çok Bgüzel olmalı, Mademki kırk cari- yenin içinden halife onu beğen - Miş.. — Ben bir güzellik göremedim. — Sen zaten güzellikten anla - mazsın ki ...Habibeyi de çirkindir demiştin. Günün birinde onu gör- düm; «İşte, Selimin karısı budur!» onun yanında, ayın etrafındaki sönük yıldızlara benzeriz. I — Habibe, Lübnanda eşi ol - mıyan bir kadındır. Diyorlar. Onu nin lâfını yarıda bıraktı. Halifenin davetlileri “sarayın bahçesinde yapılan eğlenceleri ve mkılmı.hlrmüındırdı.mll- fet makamına oturduğu günden- beri de istilâdan istilâya koşuyor, islâm memalikini genişletmeğe ça- Tışıyordu. Ai yoe — (Devamı ver) İngilterenin Azıtl Yazan: Ahmed Şükrü Çemberlayn hükümeti, * tereddütten sonra nihayet buri askerlik usulünün tatP| çin parlâmentoya bir kanlf | yihası verdi ve bu kanun (© kabul edildi. » Bu kanuna göre, üç sınıf Pj buri askerliğe tâbi o dokuz, yirmi ve yirmi bir rındaki İngiliz gençleri. ÇEP g laynin beyanatına göre, bi bin askerin silâh altına ahf temin edecektir. Filhakika Pi terenin son aylar içinde AY kıt'asında gitiştiği taahhlll gısında bu, kâfi değildir. venin en aşağı, bir milyon KÜ olmalıdır. Fakat bu, bir b giçtir. Ve üç sınıfa teşmil mecburi askerliğin tedricefi sınıflara da teşmili beklenif: günkü nüfusuna göre | yüz fırka asker çıkarabümel Hükümet tarafından karar muhâlif partilerin vemetine maruz kalmıştıf. bekleniyordu ve esasen bükt partisi hattâ hükümet erkâli! sında da buna muhalefet vardır. İngilterede ziyelinin ve iktısadi şart ğurduğu bazı an'aneler İngiliz milleti bunlara b (y) bunlardan kolay kolay ayrilki) lar. Serbest ticaret bunlari! Öj risi idi. 184 senesinden n sene İngiltere serbest Ucarti lünü tatbik etmiş ve buna bif gibi sarılmıştı. Halbuki b İngiliz iktısadi şartlarına W gelen bir sistemden başka D değildi. Yeni iktısadi şartlarif $ yikile nihayet İngilizler, böf sene evvel, sevbest ticaret tılar. Fakat bırakırken bü duydular. Mecburi askerliğin tat memesi de İngilterenin vaziyetinden doğmuş bir idi. Fakat İngilizler bunu Ğ rasi ve hürriyet fikirlerile tırdılar. Hakikatte kerlik demokrasnin kend Çünkü hangi sınıf ve mensup olursa olsun, seviye farkı gözetmeksizin. Vi memleket gençlerini ayni davet etmektedir. İngiltet altı sene evvel, büyük ier fakat hüdiselerin tazyiki ticaret serkestini bıraktı bugün de başka şartların altında mecburi askerliği * etmektedir. Fakat İngilizle" vesile ile de acı duyduklarıtA? he yoktur. a İngilterede mecburi asktfi kabulü, herşeyden evvel, M milletinin, otoriter devletlef nünde ricat etmemek no ki azmini göstermektedir. İngiltere ve etrafına devletler, sulh taraftarı O Tı için de sulh imlaşm dır, Almanyanın ve İtaiyal karara ehemmiyet görünmelerine bakman kikat şudur ki, İngilterenin ci sınıf bir kara kuvveti belirmesi bu devletler bir endişe mevzuu © p manların bir defa daha yi ları anlaşıldı. Bu, Alman nin mukadderatını idare rin birkaç ay içinde düştü kinci batâ oluyor. W | / ağır " leniıkr Fakat bir defa h