4#—SON TELG E—28NİSAN 191 Hitlerin Vereceği Cevab Mihver Devletleri Harb istemiyor Ancak Haksızlığın Tamirini Bir Kere Daha İsiiyecekler Hitler Yarın Ne Soylıyecek? merika Cumhurrcisinin İ- A talya ve Almanya hükümet roislerine olan müracaatin- den sonra onların ne cevab vote- cekleri etrafında bir hayli tahmin yürütülmektedir. Fakat Hitler a- yın 28 inci günü söyliyeceği nu- tuk ile Reis Ruzvelte karşı Ber - lin - Roma mihverinin vaziyetini belli etmiş olacak ve bu bekleni» yor. Bu böyle olmakla beraber madaki Avrupalı muhabirler Amerikaya karşı İtalyanın aldığı vaziyete dair şayanı dikkat ma - lümat vertyorlar. Yeni gelen Av- rupa gazetelerinde bunları gördük- ten sonra bir hulâsa çıkarmak 1â- mm geldi: Bir kere Musolini A- merika Cumhurrcisinin milletler #rasında bir konferans aktedilmesi mesi için olan teklifini esas itiba- rile olsun kabul ediyor mu, etmi- yor mu?, Bunun için yalnız mu- hakkak olan şu varmış: Musolini kalabalık istemiyormuş. Kalaba- lik bir konferonsa İtalyanın işti rak 1 anlatacakmış. Geçen gün söylediği bir nutukta da bunu az çok açık bir surette anlatı Eskiden İtalya Başvekili Ame- rika ile dalma münasebatını iyi » leştirmek isterdi. Bunun için hiç bir fırsatı kaçırmazdı. Fakat o zamandanberi hal çok değişti. Ar- tık Roma - Berli: Almanya ile İtalyı eniyor. Yalnız unda İtalyanın | tutuşturmak» istemediğini ir ki bu söz sulhu mu- “Parıs,, Vapuvundan “Normandi,, Parlâmento Mehafili Yangın Üzerine Hükümete Şiddetli Hücum Etmektedir Sonra aver 21— «Paris» vapuru - | , H nun yanarak batmasile ne- ticelenen büyük yangın tah- kikatı ikmal edilmiş, bazı kimse- ler tevkif olunmuştur. Yangının | bir suikasd eseri olduğu tahakkuk | etmiştir. Bir stilo kalemi, bir tek- sif edilmiş süt kutusu ve bir ter- mos şişesi koca transatlantiğin mahvına Sabeb olmuştur. Zahiren zararsız görünen bu üç eşya, ge- minin muhtelif taraflarına konan yangın çıkartan Mmoderi cehennem — Bu lir de ondan! Hitler ve Alman!arın gittikçe kuvvetlenen donanmalarına mensub ceb kruvazörlerinden Doyçlard hafaza için manalıdır. Curnale Di- | talya gazetesi bu münasebetle şunları yazıyor. Harb İtalyanın programında bi- rinci maddeyi teşkil eden birşey | değidlir.. Başka memleketler harb arsa İtalya da buna karşı koya- caktır. Almanya için de keyfiyet böyledir. yor ki Berlin - Rom di sulhu müuhafaza yı uhıhırlerm tahl! l!ndcn makinelerinden başka birşey de- Bildi. Havuzdan çıkarılan «Norman- diya» vapuruna da suikasd yapı - lacağı şayiaları üzerine, vapurda sıkı tedbirler alınmıştır. Parlâmento mehafili hüküme - te şiddetli hücumlarda bulunmak- tadır. Başvekil Daladye Dahiliye nazırı Alber Saro'ya yapılan hü - cumlara cevab vermiş, «Paris» va- puru yangınandan Dahiliye Ve - kâletinin hiçbir suretle mes'ul tu- tulamıyacağını söylemiştir. » sevmek yerine bana delirmek ge“ Taze kadın. güzel kadın, güzellerin ecesi kadın doktorun bü söyl — Ne tuhaftı o günler? Diye söylendi. Doktar di — AH, bücür, sahiden nekadar uğraştırdındı - ammmammmamumuunnn VO Vi sanamamamıaaz YACAN: ETEM İZZET BENİCE gazammamamunnnuz Fazıl bütün bu karşılıkları nldıkça hem sevi- niyor. hem de parasının - gittiğine mi, yaltud da karısının bir şeysi bulunmadığına mu üzülür gibi beni Diyerek, ilâve etti: — Seninki baş ağrısı değil, evlenme ağrısı imiş?! Ve Güney kahkahalar içinde doktorun bu ka- niğımı berkitti: — Senin ağrılarınmış sevgilim!.. GENE O GÜN Güney yatak odasında şozlonga uzanmış dü- günüyordu: Dün geceyi bütün tehlikelere karşı âtlat - kadar bön adam ki arada bir İçim onun bu ün acısile doluyor. Üzülüyorum, sızlanı- gorum. Fakat, ne yapayım?. Ve dü ralar - aızama adam koymasına, beni izlemesine “>ceteri konudan konuya değişerek sı- yişine güldü, güldü: anlaşılıyor ki bu vaziyetin alın « masına sebeb de Şok değildir. Ge- rek İtalyada ve gerek Almar da gitgide takdir ediliyor ki bir kere harb çıkacak olursa bütün dünya efkârı umu: ya ile İtalyanın ale, tır, Yalnız politika itibarile çem ber çevirmek mevzuu bahis de- ber de cevrilecek FVin müracaati üzerine İtalya ile | Almanya menfi bir cevab verecek | olurlarsa bu manevi çemberin ken| dileri aleyhine çevrildiğini göre- Bütün dünya efkârı u- öyle aleyhe çevril- | miş olması ne demek olduğunu 914-18 umumi harbinde Almanya gözmüşlü. O zamanki vekayii bi- lenler daha unutmamışlardır. ki Almanya 914 de ilk kurşunu at - | makla, bitaraf Belçikaya taarruz ekle dünya efkârı umumiye - sinde kendi aleyhine gitgide kuv: yetlenen bir cereyana yol açtı. Almanya umumi harbden mes'ul sayıldı. Bu cihetlerin münakaşa- sı mevzuun haricindedir. Yalnız hatırlatılmak istenen nokta şu - dür ki Almanya o zaman bundan çok zarar görmüştür. Şimdi müs- takbel harbin mes'uliyetini ise ne Almanya, ne de İtalya üzerlerine almayı kolay kolay istemiyecek - lerdir. Bilâkiş bundan sonra öyle gö rünüyor ki Berlin - Roma mihveri haktan, adaletten bahsodecek, Al- manyanın ve İtalyanın büyük hak-| (Devomi 7 inci sayfada) bir türlü dayanamıyorum. Onu hiç belli etmeden yordu; kollamalarından vazgeçirtmeli; yapılacak tek şey: lâsı gibi çökmek olacaktır. iyi buldum. Bötün plânlarım kafamın içinde ha - zır, hemen başlamalıyım. Hatta, bu akşamdan. Güney bütün bu konular üzerinde zihnini yo- rarken Fazıl da yurtta iki hafiyesi ile başbaşa idi. Konuşuyorlardı ve iyice güven bulmak için soru- m. Bunun için de Onun başına bir-kıskançlık be- Bunu iyi düşündüm, — Hiç mi bir şey yak?, — Çıkıyor. — Şimdilik hiç bir şey yok.. — Sokağa çıkmıyor mu?.. — Peki nerelere gidiyor?. — Günü gününe size söylediğimiz yerlere, — Onlar birşey değil.. — Evet. Meraklı Şeyler iRB GEMİLERİNİN EN SÜR'ATLİSİ HANGİl İDİR? arb gemilerinin on sür'atlisi son zamanlarda yapılan «motörbole lardır. Banların molörleri rayet kuv - vetildir. Saatte 50 kilemetro sür'atleri vardır. Müteaddid torpil taşırlar, ve alarlar. İTALYANLARIN, ALMANLARIN VE FRANSIZLARIN TORPİL MOTÖRBOTLARI İtalyanın torpil motörbotları 50 ta- nedir ve üç tiptir: Hafif M A. 8. törbotları 16 tonluktur. Biraz büyük- leri 20 ton. Her İkisinde de 2 torpll bu- lunür. Sür'atleri saalte 48 mildir. Banlardan başka 59 tonluk büyük metörbotlar vardır. Banlar 450 mili- metrelik 4 torpll ve 3 de mütralyda bulunur. Almanlar, söylendiğine göre, 60 şar tonluk 17 torpül metörbota yapmışlar ve Sehnelibosten ismini vermişlerdir. Sür'atleri pek çok değildir. Fakat çok müsellâhtır. Prodsaya gelince: Dünyanın (en Sür'atli torüll metörbollarını yapmız lacdır, V. 'T. motörleri 22 tondur. Bür. Ati 5Z mildir. Son derece hafiflir. Yir- torplli, bir de milrelyâzü vardır. DÜNYANIN EN ÇOK OKUNAN GAZETESİ yanın cu çok satılan değll, okunan ga zelesi x öclence Manitorı Bu garelenin dirı çibi çok değildir. Buna rafmen hep - sinden daha çek okumur, Bakınız niçii: Kelence Monitor, ekseriyetle tek sa- hife çıkar; Nevyork trumvaylarının, tünel ve şimendifer vazonlarının du- varlarına yapıştırılır, Tramvaya, lü- nele binen yolcular mullaka bunu © - kurlar. Nevyorkta on milyon müfus vardır. Bunun yarısından fazlası tünele, tram- vaya biner, Şu halde (Solence Menitor) en aşağı beş milyon kişi tarafından e- yanlar da başka.. FEHLİYAN KRAL Pransa Kralı birinci Fransova gü - reşe meraklı İdi. Nedimleri, müsahi leri ile şaka nev'inden güreşler yapar- a Drador kampında İngiltere Kralı se- kizinci Hanri ile zörüştüğü sırada: — Haşmetmeâbi dedi. Sizinle bir güreş yapsak nasıl olur?, İnziltere Krah kabul elti İKi hü - kümdar ceketlerini çıkardılar. Kalla- Tinı savadılar, biribirlerine sarıldılar. Fragsova, ikinci bamlede Hanri'nin sartını yere getirdi. Hanri (Pes) dedi. MOTÖRBOTLARIN VAZİFELERİ NE? Düşman gemisine mümkün olduğu | taktan sonra kaçmaktır. Emsalsiz Fırsat ! Beyoğlu İstiklâl caddesinde 329 Sakarya sinoması karşısındaki MOTOLA Gömlek Ticarethanesi Şimdiki mağazanın terki hase - bile ve Ticaret Odasının müsaadesile Yarınki Cumartesi gününden itibaren Fevkalâde satış Bütün - stoklarında — kat'iyyen rekabet kabul otmez fiatlar suratımı ekşitiyordu. Sadık doktordan ayrılırken: — Bize biraz daha avans vereceksiniz.. Diyince doktorun yüzündeki bu ekşime bütün bütün arttı: — Bitti mi paramız?. Diye sordu, ilâve etti: — Dahâ kaç gün oldu para alalı? Bunu söylerken sesi titriyor, para yerine canı alınacakmış gibi Sadıkın yüzüne bakıyor, onlar da karşısında boyun kırmış: — Kolay değil ki doktor. Otomobillerde, tram- vaylarda, şurada burada su gibi para harcıyoruz. parayı almak için esılıyorlardı. Diyorlar, Mi melru dahilinde alabanda eder. İKL | Amerikalıların iddlasıns göre, dün- | | kunuyor demektir. Para ile alıp oku- kadar fazla yaklaşıp bir, iki torpli at | ahir, Beyoğlu — caddesinar, Skılıbı!ıg adeta, ite kaka telişli, heyecanli bir tavırla| ve hizli adımlarla yürüdü bir pas- | tahanenin önünde — durdu. içeri girdi. Burası yedi aydanbderi bir ka- dınla her zaman buluştukları yer. | di. Hava bulutlu, loş ve vakit ak - şama - yakındı, Her vakit oturduk- | ları bir köşeye çekildi, - oturdu. Bürasi büshbüzün loştu. Tam buluşma saatnö t beklemi, kadın nerede ise çıkıp gele- | Cebinde gelmişti. Uzun ledi cekti türlü bir şey waffak olamıyordu Sahir çok genç d Otuz be; yaşında vardı. Çok halim selim, çekingen, mücadeleden hı mıyan, kimsenli sine, tuzlu - suna karışmak istemiyen, kendi hall odamdı; bir yerde bir kavga görse, yolunu değiştirir, baş- ka sokaktan giderdi. Bu halle ona, hatta, biraz da epısıtık» bir erkek denilebilirdi. Sahir bu yaşa gelinciye kadar evlenmemişti; bunun tek sebebi daima başkâ kadınlarla yaşamak arzusu idi... Mücadelesiz. tehlike- SİZ, sessiz, sadasız bu arzusunu ye- rine getirmeğe çalışırdı. İşte bugün burada beklediği de evli bir kadındı. bu kadına fena halde gönlünü xaptıtdığı için ük defa böyle tehlikeli bir maceraya girişmiş bulunuyordu. Yoksa ko- nuştuğu Münasebette bulunduğu kadınların mutlaka başka birine bağlı olmamasına dikkat ederdi. Maamafih aylardanberi işi sarpa sardırmadan idare etmişti. <İlerdel Gecc yarısıydı. Ducsdadan kapının zili çahnıyordu. Forit uyku sersemi yataktan fırladı. Pijamasını çeke çeke bir ayağıza terlik geçir miş, öbürü yalınayak kapıya gitti. — Kim 0?. Nosrin: — Benim.. arken kapıdan içeriye girdi, hemen Feridin boynuna sarıldı: — Seni pek göreceğim geldi Feridciğim. Da - yanamadım. Ne olursa olsun dedim.. Evden kaç- tım. Bir saniye oturup gideceğim!.. Feridin şaşkınlığı gitmiş değildi. — Gel, İyi ettin. Diyordu. Ona amma: | bile.. Kapıdan ses yerine yine kulağı delen çığlığı geldi. Ferit kapıyı araladı. Birdenbire gözüne Nes- rinin yüzü doldu, şaşırdı: — A. a. Sen misin?. iyor korkuyordu amma, böy- | 'up durürken de güzel bir ! m elden çıkarmağa gönlü rezi olmuyordu. Bir ara, saatini çıkardı, baktı.. Vakit epoyes göçmişti; beklediği kadın yarım saat kadar gecikmişti. Can sıkıntısından. garsonun getir- diği çayla pastaya dokunmamıştı Yalnız çaydan bir iki yu - dum almıştı, o kadar.. Büsbütün sabırsızlanmağa baş- İadı. Bir aşağı bir yekarı dolaşı - | yordu. Hatta birkaç defa kapıya kadar gidip geldi. On, an beş da- kika daha geçti. Art:k sabrı tü - fena halde sıkılmıştı. zr bekleyip gitme- | Bu on dakikanın çmnişti ki, sev- ğe karar verdi. henüz beşdakiks: gilisi mütebessim, fakat telişlı ve heyecanlı olsrak geldi; bu toplu, dolgun vücutlu fakat güzci sevimli bir kadındı. Yirmi sekiz. otuz yaş- larında vardı. Oturür oturmaz he- men, neden bu derece geç kaldı- sebebini izaha koyuldu. a gelenleri.. m şu anda buraya gelebilmem e bir talih eseri.. «O» da peşim sıra gölmek istedi... — Ki — Kim olacak kocam! Sahir heyccanla gözleri açılıp sandalyasında doğrularak: — Sahi mi?.. Kadın hafitçe güldü ve: — Heyecanlanma sevgilim.. de- di. İtiraf et ki talihin varmış.. Ar- tık beni hiç göremivecektin.. , — Ne söylüyorsun Allah aşkına.. Anlat bir şey mı oldu?.. j — Senin bena yazdığın sön mek-i tub ele geçti! — Kimin elinet, İ — Kocamın!... — Demet. — Vallahi... O anda bana ne yaptı biliyor musun?. (Devamı 7 inci sayfada) BİR GECE YARISI , Bon de hep seni düşünüyordum.. oturmak için yer hazırlıyordu (Devamı var) Ankara Radyost BUGÜN 1130 İnkalâb tarihi deesleri - MMM evinden naklen. 18,30 Program. 18,35 Müzik (Neş'eli plâklar). 19 Konuşma (Çocuk esirgeme KUT we - Çecak garkitaci). BTUSİKİ müzilim mektebi koro bET *i tarafından, 18,15 Türk müzlğl (WFasıl Ir!ıı"') Culanları Hakkı Derman, tşret KA el Kina Gür, Hamıdi Tekay, « | üne. Okuyan: Tahsin Karakuş. 20 Memleket saat ayarı, ajans metcoroloji haberleri. 2015 Türk müziği (Klüsik esefi prozramı). Çalanlar, Vecihe, Cevdet Cağlar F” fik Fersan, Ruşen Kam, Okuyan: Maallim Nuri Malil Vostf | 2046 'Türk müziği, Okuyan: Semahat Özdenses. | — Salihattin Pinarm - Mf şarkı - Ümidini kirpiklerine. 2— İsmall Hakkının - Hüzzam kı - Beklerim her rün. 3 Hacı Arif Beyin - Hüzsam '" Meftun olalı. » G— Lam'inin - Müzram şarkı - * | man saki, #1 Konuşma (Haftatık spor ..M" ZS Eeham, tahvilât, - kambir? mukut ve ziraat borsusı (flat). 2125 Neş'eli pliklar - R. T1.30 Müzik (Riyaseti Cumhur larmonik arkestrası). 2230 Müzik Çopera aryaları > 22 Müzik (cazband - Pl). 2TAS * 24 Son adanıs baberleri yarınki program. YARIN 1890 Program. 1325 Müzik Çeğlenceli müzik - MK Memlekel saai ayarı, ajant I A” » Çalanlar: Vecihe, Ruşen Kam, (* dek Kozan. Okuyan: Mefaret Bağnak. 1— Kürdlli hicszkür peşrevi. — b — Salâhattin Pınarın - Kürdili eaakâr şarkı - uıııı-ı—..ı-ı". - S— Artaktatn - Kürdili hlcazkâf T kısi - Artık ne siyah gözlerinin. A— Rüyen Kam - Kemençe — Rakımın - Kürüdüli hicaztâr #i kıst - Demedim ena hiç kimsin ve — Osman Nihadın - Kürdili İ kâr şarkısı - Kaç yıl yüreğim sezbik 7— Kürdili hicaskâr saz 440 - 1530 Müzik (Karışık prof vam - Pi) Reblülevvel B