ZU a 2—30N TELGRAF —İGNİSAN 1839 HÂDİSELER KARŞISINDA Son Telgraf AYRICA MİZAH SAHİFESİNE LÜZÜM VAR MI? : rkadaşımız Osman — Cemal Kavgılı, en şen muharrir - lerden oldufu kalde, neden «Kaygılı» soy adını almıştır, bi - lenmez. Üstelik, — kerdisi mizah muharriri olarak tanınmıştır. Za- ten, birçoklarının ismi ile dismi | arasında münasebet — yoktur. Ne «Necib- ler vardır ki, hiç de ne- cabetli değildir. Ne «Halük» lar vardır ki hiç de halük değildir. | Ne ise. Uzatmıyalım. Bizim Os- man Cemal de «Vakit, refikimiz- de bir mizah sahifesi yapmış.. Hay-i N mizahi fıkralar, var, Bu sahifeyi evirip çeviren bir arkadaş şöyle söyledi — Aytıca mizah sahifesi yap - mağa bu gazete neden lüzum gö- rüyor?. ADALARIN SU İHTİYACI HALLEDİLİNCE manzumeler | Yıllardır devam eden Adaların Su işi, bu yaz, galiba hallolunaca- ğa benziyor. İnşallah, bu yaz, A- dalara sayfiyeye gi susuz- luk sıkıntısı çekmiyecekler. Ada- lara, bol suyun verildiğini görün- ce, belki de inanmıyacağız. Çünkü,| Adaların susuzluğu öyle bir dar- di ki.. Bu ne oldu ise, gazetelere oldu.. Yıl- lardır, tefrika halinde devam eden bir havadis, demekki, artık sona bi mesel halinde şde, eriyor. Mevzu buhranında, Adala- rın susuzluğundan bahsedilemi - | yecek.. İ | YİYANA KIYAFET SERGİSİ VE MODA Viyanada bir ilkbahar moda ve kadın kıyafeti sergisi açılmış. Gi zeteler, tafsilâtile — yazıyorlar. Şimdiye kadar, moda merkezi Pa- riş imtş. Bundan sonra Viyana e- lacak, diyorlar.. Kadınların giyi- nip kuşandıkları bütün elbise ve süsleri hep Paris terzileri çıkarı - yormuş. Bundan sonra, modayı Viyana çıkaracak.. UZAK ŞARKTA HARP DEVAMDA Uzakşarkta harb aldı, yürüdü. Japon kuvayı külliyesi mağlüb ol- muş, Çinliler birkaç istikamette ilerliyorlarmış.. -Avrupa, başını kaşıyacak vakit bulamadığı İçin, Uzakşark hâdiselerine karşı aca- ba, biğâne midir, dersiniz?.. Böyle zannetmek safderunluk olur. HAMİD İHTİFALİNDE ŞAİRLERİN NE İŞİ VAR: Büyük şair Hâmid ihtifalinin tafsilâtını veren Son Posta gaze - tesi şöyle bir serlevha koymuş: S salomunda,| mutad şairlerimizden, mu-| harrirlerimizden başka herkes var- Si | Ne güzel söz. Z. eflerden başka herkes gider. Ga- zeteciler için tenzilâtlı bilet tari - | fesinden, — gazetecilerden başka herkes istifade eder. Bereket ver- sin, hükümet bakmış ki, trenler- | de gezeteciler değil, başkaları se- | yahat ediyor. Tenzilâtlı bilet işini kayıd altına almış.. — w Vali konağının karşısındaki duvarın beş metre geri alınması münakasaya konmuştur. Bu su- retle cadde yirmi beş metre ge- nişlemiş olacaktır. * Taksimde yapılan yeni halâ teseilüm edilmiştir. Harbiyercki halâ da ikmal edilmiş bir yeraltı halâsı yapı! * Milli işlerimize ma kilde intıbak etmediği Galata; Musevi cemaat! direktörünün vazifesine verilmiştir. * Ahırkapıda yeni bir istasyon binası, yapılacaktır. * Eski adliye binası enkazı hü- kümet tarafından — kaldırılacak, masrafı Hikmet Üstündağdan tah-! sil edilecektir. * Belediye Şişli meydanını tan-| zime karar vermiştir. Meydanın | üst tarafındaki karakol ve ahırlar kaldırılarak meydana ilâve edile- | cekt * Unkapanında maili tnhidam üç ev yıktırılacaktır. Diğer iki e- | vin tamiri de sahiblerine bildiril- | miştir. * Alman Hava Nazırı Mareşal Göring Ramadan, Propaganda Na- zarı Göbels Belgraddan — Berline dönmüşlerdir. görülen mektebi nihayet | ** Bolediye sıhhat müdürlü - ğünde, şehrin sıhhi — vaziyeti meşgul — olabilmek Şişiklikler yapılacaktı: değişikliğe göre. murakabe işini bizzat doktorlar yapacaktır. * Beyoğlu belediyesi nisanın ile | birinden on ikisine kedar o mın- takada 92 kediyi itlâf ettirmiştir. * Vali ve Be Kırdar Beşiktaşta lan çocuk bahçesi ile line getirilmekte ha - olan Mıb.ısa::ı tetkik et- * Şehribizde on dört fırın nok- san vezinli ekmek sattıkları için cezaya çarptırılmışlardır. | * Şoför Sabahaddının idaresin- | deki 1548 mumaralı otumobil Ga- latadan Beşiktaşa gitmekte ikap Murad oğlu Haydara çarparak ba- şından yaralamıştır. Müddetleri Dolan İnhisar Memurları başında tetbik edile- cek olan yeni kadrolarının hazır- | lanmasına başlanmış | Yeni kadrolar ile birçok beca- | Halifenin Sarayında Tarihi Roman: No. 52 Bu sözler Elhâris'n hoşuna gti- l miş olmalı ki, birdenbire dudak - | larımı büzerek gülümsedi. — Demek ki, baban, bizim ga- Hib geldiğimize inandı. Tarık'la - rın, Selim Hayyat'ların, Mansur- | ların gösterdiği mucizeleri göre- | bildi. Ve nihayet tehlike, sizin gi- bi akıllı kadınları dağa kaçıracak kadar büyüdü, öyle m — Bu tehlikeyi herkes görüyor. | Kralın geceleri bir demir kafes i- çinde yattığını duymadınız mı?, Elhâris kahkaha ile gülmeğe başladı: — Mübalâğa da olsa, hoşuma Bir ispanyol Güzeli Yazan: CELAL CENGİZ gidiyor, Maryana! Ben de bunü anlamak istiyordum. Haydi, iki- nizi de affediyorum. Filp'i göz - cülük hizmetinde kullamacağım. Sadakat gösterirse, tal Hıyanetini görürsem, başın: dururum. Sana gelince, İşbiliyeyi alıncı- ya kadar, yine eskisi gibi, cephe gerisinde çadırda mahpus kala - caksın! Maryana sevindi: —Filip size gözcülükte büyük yararlıklar gösterecektir. — Hattâ ona itimad ederseniz, sizi İşbili « yeye bile bilir. Ben vur- ederim. | Limanda Mavna ihtiyacı Bartındaki Tezg Tezgâhlardan İstifade Edilecek İstanbul Un avna ih - tiyacı son zamanlarda çok art - mıştır. Bu sebeble Bartın limanın- da son zamanlarda belediyece bu- lunan tedbirlerle mavna ve sair küçük merakibin inşası için yeni tezgâhlar kurulmağa başlamış - tır. Bartına civar — ormanlardan eğri ağaçların katedilmesine mü- saade edildikten sonra buradaki bahrt inşaat yeni bir fasliyet dev- yuında resine girmiştir. Badema liman - larımızın muhtaç olduğu mavna ve sair teknelerin bartındaki tez- gühlarda inşası için alâkadarlar yeni tedbirler alacaklardır. Vergilerde Müruru Zaman Vergi kaçakçılığı hakkında Baş- yete mühim bir ta- mim gönderilmiştir. | yapmak içli Bunda bazı yerlerde kaçakçılık hâdiseleri tahki kadar ne Vekâlete, ne de alâkadar| maliye teşkilâtina hal miyerek tahkikat sonund yetin haber verildi; ten sonra şöyle der Bazı hallerde meydena çi üzerine tarhı vergilerin müruru za- 1 yaklaşm hkikatın net'e n vergi moki olma- sından dar bu müddet doldurulmakta ve tahkikatın ikmalinden sonra ve - rilen malâmat üzerine müruru za hasebile vergi tarholunmıya- e haklarının ziyaa uğra- tılmasından, herhangi bir şirket veya müessese nezdinde yapılan tahkik ve teftişlerde vergi giz - lendiği gibi vaziyetlere tesadüf o- lunduğu takdirde, işe derhal el | konmak üztre alâkadarlarca Ma- liye Vekâletine veya en yakın sa- lâhiyetli maliye teşkilâtına ha - ber verilmesi muhakkak lâzım - dir.. m: —- - Noterleri Teftiş Şehrimizde ve diğer şehirler- deki «Notere lerin, en az senede bir defa teftişe tâbi tutulmaları icap ettiği halde; bu teftişlerin zamanında yapılmadıkları anla - gönderere ve vasi bir şekilçi raporların da gönderilmesini bil. yişler — yapılacağı ve müddetleri gelmiş bazı memurların tekaüde | sevkedilecekleri söylenmektedir. Umum müdür Adnan Halet Taş- r yakında Ankaraya giderek Vekâletle bu hususlarda temas- | sırada Himmet, kapıyı açmış, | çin bana muğbe: olmuştu. Bu se- lar yapacaktır de, İşi ye kadar fakiy ceğim ve muvaf- a edeceğm. Fakat, onda liye düştükten sonra, Fi- mi ben evlendireceğii x Tarık Bin Ziyad'ın Ordusu Gelince... Selim, dağın üstünde ve arka - sında bir hayli araştırma yaptık- tan sonra geri dönmüştü. Elhâris, dağdan şehre giren gizli yolu bulamayınca, diğer cephede yerleşen ve birçok memleketleri zapt ve teshir eden Tarık Bin Zi- yad'a vaziyeti bildirmişti. Bir gün Tarık'dan: *— Ben geliyorum.. Merak öt- mel, Mealinde bir haber geldi. — POLİS Ve.. Mah Acaba Hangisi Doğru? Sabıkalı Bir Yankesici Nasıl Yakalandığını Anlatıyor ! Geçen sene, bir akşem hırsızlik | nin sesi erken ya- kalanan ve polise teslim - edilen, | tanıl hırsız ve yankesiciler den Himmetin muhakemesine dün de asliye birinci cezada devam e- dildi. Dünkü muhakemede şahid sıfa- | tile sorguya çekilen —mağazanın bekçisi Yusuf, hâdiseyi şöyle an- latlı: «— O gün saat sekiz, dokuz rad- de; arkada: o mağazada idik. Osmanla bur: b ğazanın kapısı yanına - git n konuşuyorduk. Bir ara gürültü işittik. Kalktım, mâ - riye giriyordu. E ez, kaçmak istedi. Fakat ben derhal üzerine hücun: ederek, o- nu kolundan yakaladım, — içeriye çekmek istedim. Himmet. benden daha kuvvetli oldi mu bükerek, ber ve kaçtı. Onu kovalamağa başla- dim. Sokakta tesadüf ettiğim bir * bekçiye meseleyi anlattım, o da benimle geldi. Nihayet Himmeti Yenlçarşıda yakalamağa muvaf - fak olduk.. Suçlu, geçen celsede: «— O gün evime gitmek üzere bir tramvaya binmiştim. Tramvay kalabalıktı. Arabada benim yan- kesici olduğumu bilen ve yolcu- lardan birinin cebini karıştırdığı- mi zanneden bir polis, beni ya - kalıyarak karakola götürmek is- tedi, fakat kaçtım. Sahibinin sesi mağazasının öünden geçerken, Yu- suf ve bekçi benden şüphelendi- ler, beni polise teslim. ettiler.» ğu için, kolu- 1 doğru itti Demişi Maznun dünkü m — Mağazanın önünde — küçük #u döküyordum. Yusuf — dışarıya çıkarak beni azarladı. Onunla kav- Ha ettik. Kendisini — tokatladım. Bekçi geldi, bizi karakola götür - dü, Yusuf kendisini döğdüğüm i- beble karakolda: — Bu adam, mağazaya ti, onu kapıda yakaladık. Şahidlerin de sorguy leri için duruşma başka bir güne girecek- dedi. çekilme- Mücahidler sevindiler. Elhâris boş yere kan dökmek | niyetinde değildi. - Fakat, Tarık | in Ziyad gelince nasıl olsa kale önünde döğüşülecek ve kan dö- | külecekti. | Selim: — Kansız savaş olmaz. | Diyordu. Bütün mücahidler kan- larmı dökmeğe ve şe sına almağa #hdeti rık'ın geln ök sürmedi.. —| Bir gün öğleye doğru kırk bin kişilik bir kuvvetle İşbi lerinde göründü. Artık, İşbiliye kalesi manen düşmüş demel müslüman akınının - önünde hiçbir. kuvvet duramazdı. Meşhur müslüman kahramanı beyaz bir at üstünde yürüyardu. Elhâris onu uzaktan karşıladı... Kendi arargâhına götürdü. Mü- cahidler o gün kale önündeki bü- yük meydanlıkta - konaktadılar. iye ön - | | bir ı kemeler Otobüs Kazası Dâvası Suçlu Şoför Remzi Beratını istedi Evvelki gün Mecidiye köyünde vukua gelen ve bir çocuğun ölü mile neticelenen otobüs - kazası 2i mahkemesine — intikal etmiştir. Muhakemede kazanın şu suretle vukua gi tadır: ce; diği enlaşılmak- | Mecidiye köyünde oturan Hur- | #idin 15 yaşındaki oğlu Süleyman Şişliden köye giderken, akraba - sından sucu Mahmud tesadüf etmiş, a:kasına Araba Meciliye köyü tığ ısırada Si arabasına » yaklaş - birdenbire fakat atlamasile berab tre geride geler. şoför R zinin 3072 numaralı otobüsü al - tında kalarak parçalarnmı: för R Süle müne sebeb olmak £ inci maddeye göre leyman atlam m- mzi nanın - ölü- ıçundan 455 taydı. Vak'a y | mensublarını tabiatile | bir Berberin Hafta Talili Dükkân Sahibleri Çalıştırdıkları İşçilere Bu Hakkı Çok Görmemelidirler Berber esnafı arasııda yeni in- tihab zamanının yaklarması üze- zine, eski bir mesele ar taze- lenmiştir. Bazı berberler, pazar günleri eskisi gibi dükkânlarını açmak teşebbüslerinde bulunmak istiyorlar. Bu teşebbüs cemiyete dahil o- ıyan esnsf arasında yetsizlik uyandırmıştır. Bu mesele hakkındı. cemiyetin ikinci reisi Adil kalfa, Rörüşen bir muharririmiz: ları söylemiştir: «— Dükkân sahibi bazı usta - ların böyle bir teşebbüse kalkma- ları muhtemel görülebilir. Fakat böyle bir teşebbüs — san'atımızın mütecasir in halen ır. Bun - hibidir. Ge-, a 'ye çi haftada acı olan İşe bir Cemiyetim 1500 € yakın azası lardan 300 ö dükkâ kalan 1200 i Dah istirahate raklardır gün ihtiy çilerdir. Bu işçiler çok geç kavuş- hafta tatili kanunundan e patronlardan edenler, yine dükkân sahibi olan ustalardır. Çünkü onlar müşte - | rilerini kaçırmamak ve me för Remzinin kazada hi Biri olmar , SÜr”atinii nin nizami olduğu Bünün ©: raporunda yazıldığı gibi kendi - sini müdafaa ederek suçsuzluğu- | nu ileri sürdü ve beraetini isle - | miştir. Sucu Mahmud da, Süleymanın arabasının arkasında oturduğu - nu ve bir düdük sesile beraber ge- riye dönünce amca oğlunun oto- büsün altında kaldığını gördüğü- nü beyan ederek hiçbir şeyden ha beri olmadığını söylemiştir. Mu - | hakeme başka güne bırakılmıştır. | KISA POLİS HABERLERİ v Tavukpazarında kunduracı Kirkorun çırağı Nevzad dükkân- dan üç çift kadın iskarpini çalarak | emede de:; | ile araba- | lanmış-| Kır sokağında Sal fabrikasından yangın çık-) mış ise de sirayetine meydan ve- rilmeder sördürülmi * Galatada Büyükhendek cad- desinde Logore hanından yangın ştür. İki saat kadar istirahat ve yemak yedikten sonra, Tarık'ın Tdiği hücum emrile tekr np ka ler. Elhâris'in askerlerile beraber, İşbiliye önleri: ar eye hücum eti le tamazm | bin müslüman askeri bulu du. Düşmanın kaleden attı; lar, kayalara çarpar gibi, havada uçuyordu. Mücahidler kara bulut | gibi, kaleyi bir anda sarmışlar ve duvarlara tırmanarak, bureları flk hamlcde ele geçirmişlerdi. Tarık, önde ilerliyen ve biraz sonra yüksek duvarların üstün - de dolaşan bir kadın gördü... Elhârıs'e sordu: — Bu dişi kaplanın ne işi var burada?. — O şamdan bizimle beraber geldi... Erkekler gibi merdce dö- #üşmesini bilir. Şimdiye kadar bir çok savaşlarda muvaffak — oldu. Hiç kimse sırtımı yere getiremedi. - Aıl.ı ne? e0T ea ettikten | ba- | bırakmak isterler. Bizim y: tekniğini takib etmek, ışçini: di, manevi refahını temine çalış - maktır.. Vapurlarımız Az Geliyor Mısırlılar İstanbul - İskenderiye arasında seferler ihdaşı için De- nizbanka müracaat — etmişlerdir. Birçok Masırlı zenginler yazı İs- tanbulda geçirmek istemektedir - ler. Fakat banka bu teklifin bu yıl için is'af edilemiyeceğine — karar vermiştir. Çünkü bankanın elinde riye hattına tahsis edecek tazla vaur yoktur. Almanyada inşa edilccek büyük vapurlar bu yıl sonuna kadar şeh-i olacaklarından ge- lan itibaren İsken- deriye seferleri ihdas edilebile - cektir. Haber aldığımıza göre, Mi kale ve Muhabere Vekâleti İsken- deriyeden başka Köstence ve Pire llmanlarına da seferler yapılması etkiklerde bulunmaktadır. * Taksimde Mangasur caddesin- de seyyar satıcılardan — Musanın portakal almak baharesile 50 ku- | ruşunu dolandıran salakalı Musta- fa oğlu Sadettin yakalanarak mah-i kemeye verilmiştir. — Nereli? — Şamlı... — Kaç yaşında var? — Yırmi altı, yirmi yedi yaş - larında... Tarık gülecek ilâve etti: — Güzel mi? — Güzel. Fakat, o kadar cesur, © kadar kuvvetlidir ki... Bugüne kadar hiç kimse ona yangözle bak- mağa cesaret edememiştir. Tarık merd ve cesur kimseleri çok severdi. Fakat, onun da kar- şisına o güne kadar böyle merd ve cesur. bir kadın çıkmamıştı. Fatmayı yakından görmek iste- ru sürdü. Artık kalenin surları tamamile müslüman mücahidlerin elinde bulunuyor, düşman kale - den ok atamıyordu. . (Devamı var) | | | tandan İngiliz ve Frans” Garantisi — Yaran: Ahmed Şükrü İngiltere ve Fransa B ri, Akdeniz ve Balkanlaf | kında müşterek beyanatl ni gün içinde yapmışlal beyanat her şeyden ev sa ile İngiltere ar: İ birliğini tebarüz ettirmek mından dikkate lâyıktır. Çemberlayn ve gerek D yalnız meal itibariyle benziyen beyanatta buli lar, kelime itibariyle de lert ııhvievr şlerdir. - Fransız. beyan manyaya ve Yunanistana bir taraflı garantiden Tıpkı on gün kadar evvel yaya verilen muvakkat İngi Tantisi gibi. Malümdur ki bW vakkat ve bir taraflı karli sonra Polonya hükümeti, İ re İle karşılıklı bir anlaşml mış ve İngilterenin kendisint diği teminatım aynını, keni İngiltereye vermiştir. Yunanistana ve Romanyafi m garantide böyle bir M kabillik yoktur. Bu sö rden a| re Romanyaya — ve karşı bu iki devletin taahhüt mutla tında bulunan de garanti etmek: | ve Fransa Romanya ve Yüt yalmız bir şey beki yell Çekoslovakyada Haha'nın $f Bi gibi teslim olmayıp istikli” rini tehdit eden teşebbüse milli kuvvetleriyle mukıbe" mek. Bir haftadanberi ıı.ııyın teleri, eingiliz sistemine, işi lerine mani olmak için B | Gevietlere karşı tehditler &4' maktadırlar, Kendilerine gün verilen bir taraflı garanti Bomanyanın ve Yunanistamlı giliz sistemine iştirak etikleri lenemez. Çünkü 'iki Balkanli let, İngiltereye ve Fransaya F bir taahüt altına girmiş olmu lar. Yunanistan, İngiliz ve sız garantisini, bir kaç gün © verilen İtalyan teminatı gib etmekle iktifa ediyor. E İtalya bunu da Arnavutluk i san mukavelesinin ihlâl olmasına rağmen, Çemberi tarafından Avam kamarasın? nutkunda İtalya hakkında nılan lisan dikkati celbed derecede mülâüyimdir. İngiliz P vekili - Arnavutluğun — istili” takbih etmiştir. Fakat İtalyâ İngiltere arasındaki 16 nisan laşmasını feshetmek niyetindi madığımı da bildirn kamaran üzerine tı çin İtalyanın İspanyadaki 5$ lerini geri çekeceği hakkında © sanda İngiltereye at vi Bini ilâve etmiştir. Demek ki ya 8 nisanda Arnavutluğu fi altına alırken, 9 nisanda İngilf ye ve belki de Fransaya İspi' daki askerleri hakkında teftf vermişti. Bir bu sözlere ve Df Arnavutluk istiaâsının Londf” Paris resml mahfillerinde bf nilen akisleri, hattâ alâkay! | yandırmadığına bakılacak oli , İngilterenin ve Fransanın İsP yadan İtalyan askerlerinin F, çekilmesine ve belki de dabâ n mıliııdek!ı_liüırımiıkıht:( a navutluğu İtalyaya teslim olmaları ihtimali de akla gel | tedir. Bu vaziyetle Arnavi? Kadıköy yerli akerlik den: 939 nisan celbi için 316 : 385 doğumlu islâm pıvık!crd!” askerlik etmemiş olarlar sü’ nacaklardır. Bünların — toplar günü Z1 nisan 999 cüma günü 11 dir. Bedeli nakdi 20 nisaf akşamına kadar kabul olu Tâkadarların muamelelerir tırmak üzere şubeye mürat arı ilân olunuz. — B