Günün Meselesi: Marangozların İiş Matrahları Çok Ağır! Cemiyet Vaziyeti Görüşmek Üzere Ankaraya Bir Heyet Gönderecek arangozlar 929 senesi için | lir: mi takdir edilen İş matrah - | larını çok ağır bulmuşlar- dir. Maktu muamele - vergisine ergi alındığı ileri sürül - . Demek ki, bu bıçkıcı geçen se- |meye nazaran 1200 liralık fazla tâbi olan ve küçük motörlerle iş bir vergi vermek mecburiyetin- Bören ağaç sanayii Maktulyete raptı için maran - gozlar cemiyeti mümessillerile erbabımın de kalacaktır. Buna benzer bü- Yük farklarla çıkan yeni karar- ların yüzde yetmişine maran - beraber maliye müfettişleri ça- gözlar cemiyeti mümessilleri iti- hışmalarıa devam etmektedir- ler. Ancak maktuiyete bağlan - Ma işinde birçok ihtlâflar baş - |1: raz etmişlerdir. Ağaç sanaylile meşgul olanlar, 938 senesine mazaran böyle bü- Köstermiştir. Meselâ ağaç sanayii yük nisbetlerde vergi vermek- erbabından bülunan ve senede |lense motör 4 edeseklerini cemiyete bildirmiş- yüz lir: elektrik cereyanı ini sökmeği tercih eden bıçkıcıya bu sene 14 bin li- lerdir.. Marangozlar cemiyelin- Talık iş matrahı, yani 1400 liralık İden bir heyetin bu mesele üze- Muamele vergisi takdir edilmiş, | rinde temaslarda bulunmak üze- halbuki bü nisbetin geçen sene Te yakında Ankaraya gitmesi ta- 2 bin liralık iş matrahından 200 ; karrür etmiştir. Halicin Dibindeki Enkaz Kimindir? Evvelâ Bu Mesele Halledilecek | Haliç Ondan Sonra Temizlenecek! | bik sahasma çık. azeteler, Halicin yine dob | sini ortaya atmıştır, Malüm olduğu üzere Halicin baştan başa dolmak tehlikesi ar - zettiği her bakımdan yeni birşey değildir. Belediye bundan bir müd- det evvel de Halicin nerede ise kâ- milen dolarak vapurların işleme- tine gayrimüsaid bir hale gele - ceği etrafındaki neşriyatı nazarı dikkate alarak bir temizleme te- şebbüsüne girişmişti. O zaman kar- şılaşılan mesele şu olmuştu. Haliç temizlenirken çıkartılacak şeyle- Tin kime ald olacağı ihtilâfa yol açmıştı. Halicden çıkması ihtımal dahi- Hinde görülen eşyanın hurda he- Sabile de satılsa, hatırı sayıhr bir gelir temin edeceği zannedil- mektedir. Çünkü, burada, en aşağı| bir asırlık enkaz ve gemi leşleri vardır. Tarihi (Donanmayi hü - | Mayun) dan adi motörlere kadar her nevi tekne muhtelif zaman- larda, Halicin dibini boylamıştır. Yalnız, ortadaki ihtilâf halle - dilemediği için bu «Stok servet> dcn henüz istifade edilememekte- İhtilâfın esası şüdur: Belediye kanunundaki hususi biri maddeye göre, belediye tarı afından | döldürülmüş - sahiller Mmüstesna | olmak üzere bütün deniz kenar- ları Maliyeye, yani hükümete a- | itlir. Diğer bir maddede de sahipsiz olan emval ve nükud belediyeye devredilir, denilmektedir. Halieden çıkartılacak enkaz ve Malzeme de sahipsiz olacağına Böre belediyeye aid olmak gerek- a ret edilecek, dırılması, hiç olmazsa tir. O zaman ortaya atılan bu me- Bu mesele halled Halii je hazırlanacaktır. Tahmin edil- diğine göre Halicin iki sahili mü- vazi birer asfalt yolla ve sahilden | pek ayrılmamak şartile kordon - | tama çevrilecek, Gazi köprüsü - nün iki tarafında geniş birer bul- var yapılacak, Kâğıthane deresi- nin azami temiz tutulmasına gay- münasib yerlerde oteller yaptlacaktır. Yeni — şehir plânında Halicdeki Halin yeri ta- dü ve tayin edildiğinden buradan &mme hizmetleri bakımından da istifade düşünülmektedir. Sütlücedeki mezbahanın kal - müzah - rafatın Halice değil de, başka bir yere, meselâ umum! lâğımlardan iması düşü nülmektedir. Halicin” temizlenme | ve imarı için 9 milyon lira Tâzım- dır. Şimdiki halde S ğithaneye doğ apılma Bir müddet evvel de, yine mev- zil şekilde belediye 1 bir temizleme ame yapılmış- tı. O zamanlar da Karaağaç mü - geseseleri Önü temizlenmişti. Halicin temizlenmesi işine bir &n evvel başlamak zaruri olduğu kabul edilmektedir. Halicin bir an evvel temizlen - mesi ihya edilmekte bulunan ter- sanenin müstakbel faaliyet! ba - kımından da elzemdir. İZORBALAR SAL No. 120 Refik Efendi buna cevab vere. mezdi. Çünkü; Alemdar Mustafa Paşa belki vesveseye düşerdi. Ak- lma kimbilir neler gelirdi... Re - fik Efendinin süküt ettiğini gören Alemdar sert bir tavırla: — Niye susuyorsunuz - efendi hazretleri... Cevab veriniz, Boş- nak Ağarin maiyetine verdiği - Miz kuvvetlerden mi adam celbe- delim demek istivancımıut TANATIİ Yazan: M. Sami KARAYEL mak ehem ve mühimdir. — Peki, hal böyle iken nereden kuvvet getirebiliriz öyleyse. Refik Etendi; Paşanın benliğine ve haşmetine güvenerek dediko- dulara — ehemmiyet vermediğini anlamıştı. Binaenaleyh; fazla 1â? şöyleme- yip mükâlemi th yerinde bi- rakmak istedi. Biraz daha ileri gitmiş olsaydı. Belki; paşadan pa- mare vivanakti | lerile, diğerleri arasında bu fark mizlenmesi için bir pro- | | başlıyacı eden Kâ - | arafından | | Bu hale göre Ayni Mesafeler İçin ehir dahilinde işliyen — bir | çok otobüsler var. Bunlar- dan, mi mesafeler dahi - Hinde ayrı ayrı ücret alan arabalar var. Meselâ Şişli - Fatih otobüs- göze çarpıyor. Geçen gün Sirkeciden binen ve Tepebaşına gidecek olan bir müş- teri, haklı olarak, fazla ücret isli- yen biletçiye çıkıştı. Biletçi, bu otobüsün buşka oto- büs olduğunu söyledi. Fakat, yol- cu ikna edilemiyordu. Fark bir kuruştu. Biletçi, bak- ti ki, arada kavga çıkacak. Ce - | binden bir kuruş çıkarıp yolcuya uzattı. Yolcu sesini kesti. Ayni mesafeler dahilinde ayrı ayrı ücret almak garibdir. Bele - diye, bu işi balletmelidir. BURHAN CEVAD Muallim Ve Talebe Muallimler Dershanelere Talebeden Evvel Girecek Onlardan Sonra Çıkacak y Maarif Ve - lebeden | esi tibarer lmıştır. lk defa şehrimizdeki orta tedr gallimler, n evvel gir- | ve talebeden sonra sınıfa evvelâ talebe girer, sonra ders bitme zili hoca çıkar, çocuk or. ra dershaneyi terkederdi likle talebeden istiyenler teneffüs haneye çıka hanede kalırdı. istemiyenler ders- | Dünden wmeyi terke mecbur tutulmuşlardır. Bazı mu- allimler, bu vaziyetten hoşnud de- in — vazifesinin «tedris» olduğunu, bu meselelerin doğrudan doğruya mekteb idare âmirlerini alâkadar ettiğini ileri | sürmüşlerdir. Bundan başka te - | neffüs müddeti 15 dakikaya ç- | kartılmıştır. Eskiden 10 dakika idi. talebe sabahleyin nutlaka dershanede bulu- | ilk ders saal tam dokuzda ktır. Öğle paydosu 12,10 sınıfların bazı günler 6 | | 820 de nacı dad gün akşam paydoslarını 3,25 de yapacaklar- dır. Diğer tara: muşillim derste verdiği yeni dor evvelki dersi tekrara mc tulmuştur. Günlük derslere kal- kan talebeye muallirm verdiği no- tu söyliyecektir, Yalnız imtihan notlarını talebe, eskisi gibi karne- lerinden öğreneceklerdir. her ve bir bile kıpırdayamaz... — Tabii ...Sen böyle değildin... | Cayından korkmağa başladın Re- | fik Efendi... « | Diyerek sözlerine nihayet ver- di Refik Efendi; çok fena vazi - t müştü. O, pekâlâ biliyor- ortalıkta dolaşan fikirler ve hareketler hep aleyhlerine idi. Pazarlarda ve sokaklarda vu- kua gelen bazı uygunsuzluklar yeniçerilerin şımardığını gösteri- yordu, Refik Efendi adamları vasıtasile aldığı haberlerde yeni- çerilerin gizli, gizli içtima ettikle- rini de duymuştu. Kurnaz köse- kühya gibi de bırakıp sıvışamaz- | dı. Herhalde' hayatları tehlikede idi. | yöan Alamdar Wüsalafa nacanın Va mütalealarını Her Semt Ucu Belediye Sular Müdürlugü Vekâlete Gönderilmek Üzere V Bir Rapor ali ve Belediye Reisi Lütfi W Kırdar; İstanbulun her sem- tine bol miktarda «şehir su- yu» isale etmek imkânlarını bul- Mak ve ayni zamanda suyu hal- ka şimdikinden daha ucuza ver- mek üzere bir ır hazırlanma - sını Sular müdürlüğüne bildir - miştir. Belediye reisi şahsi da ihtm tetkik ve 'a edecek Temvize | gönderilen Merede Dosyalar Noksan Muamele Yapanların İsimleri Vekâlete Bildirilecek Vekâleti'dün müddciu - | u tamimi göndermiştir: z mahkemesine yollanac bir ha gönderilmesi tebligata rağmen aley temyiz yoluna n kararı havi hük den yi C.B.R.U. aberelere e sebebiyot Bu halin fuz ve işlerin gec vereceği v n müstedi- | n kat'iyyen gönderilmemesi, Fakrıhal — ilmühaberlerinin de dosyalar ile beraber grjrdı—n'mı:,i , Nekteblerde Okuma Kitabları Orta mektebierin 1, 2, 3 üncü sınıflarında okutulan okuma ki- tablarının yeni baştan yazılı sına Vekâletçe karar verilmi Bun allimlerin dilekleri de soru gelen cevablar tasnif edilmiş! ş için Ankacada Falih şkanlığında bir koml aların yazı yan ı şu ze Romancı Roşsdi Nuri (Çan: kale meb'usu), Fadıl Ahmed ( zığ meb'usu), Halil V let umümi müf, Hakkı Tarık, Rel reddin Ertam (üçü Süleyman lisesi edebiy Sadullah (Haydarpaşa lisesi ede- biyat muallimi) en), , Nü« | yorlardı. Bazan da; Ramiz Paşa İstanbul nına gelip demirliyen ecnebi ini bastırarak içinde bu - hunan güzel kadınları sürükleyip götürüyordu. Bir gün, Ramiz Paşanın adam- ları bir Venedik gemisini basmış- lardı. İçinde bulunan dilberi ya- kapaça ederek götürmüşlerdi. Bu hal; elçilerin şikâ müuştü. Elçiler, Babıâliye müraçaat et- tiler. Sadrâli Refik Efendiye koy- fiyeti arzettiler. Elçiler, işi tahkik etmişlerdi. Venedik dilberinin kaptanı derya Ramiz Paşanın sarayına götürdük- lerini anlamışlardı. Fakat; berayi nezaket ve hattâ | biraz da korktukları için Refik E- .| zamdır. - | kümet tabibi te Bol Ve z Su Hazırlıyor olan bu raporu Nafıa Vekâletine gönderecek, bu bususta alınacak yeni teâbirleri tatbik etmek üze- re de para aranacaktır. Diğer taraftan şebekenin ısla- n başlanan faaliyete devam olunmaktadır. Birçok yerlerdeki borular. kâ- milen değiştirilmiştir. Önümüz - | deki günlerde de bazı kalabalik ve moerkezi semtlerdeki eski ana borular tebdil olunacaktır. Liman Yapılacak Bir Kısım Mütehassıslar da Haydarpaşayı Tercih Ediyorlar Yeni İstanbul Hmanının Hay » ada tesisi için İngiliz mü - sleri tarafından ileri sürü - ir bu mevzu etralında iki- mahâüller tetkikle İngiliz Hman mütehassısı | mışı da döçeni, asistan ve profe- ağını beyan n İngiliz mühen- dislerinin fikrini tasvib etti e Prost'un hazırladığı şehir | ânınm bü kısmında mühim ta- | dilât yapmak icab edecektir. | Hasta Ordu | Mensuplarının * Tedavileri Ordu mensubları ile sileleri has-| talandıkları zaman, kerf tabibler tarafından ücret a- | hınmaksızın muayene ve tedavi - ab etmektedir. sunda askeri tabib bulun- kıt'a ve müesseselerde zile gören subay ve ailelerinin de | en yakm kat'a tabibi tarafından, | bu da bulunmazsa; mahalli hükü- met tabibleri tarafından ücretsiz | me ve tedavileri lâ- ların a8 - miya: olarak müt |— Habuki; rağmen bazı hü- nin bu hükme ri- | | ayet etmedikleri görülmüştür. Sıhhat ve İçtimat Mi net | Veköleti bir tamim — göndererek hükümet ve belediye tabiblerinin | subay ailelerini meccanen mecca- nen bakmağa ve tedavi etmeğe | mecbur olduklarını tebliğ etmiştir. | — Refik Efendi; elçilere meseleyi | tahkik edip kızı teslim edeceğini vüdetmişti. Refik Efendi; adamları vasıta- sile işi tahkik ettirdi. Nihayet; kı- zı Ramiz Paşanın adamlarının al- dıklarmnı anladı. Bu vaziyet kar - şısında efendi hazretlerinin yapa- cak bir işi ve ieraatı kalmamıştı. | Hiç Ramiz Paşaya kızı geri ver . diyebilir miydi?. Birkaç gün sonra; elçiler tek - rar müştereken müracaat ettik - leri zaman, Refik Efend'; baştan savar bir tarzda idarei kelâim ey- ledi. Fakat; elçiler, efendiye mu - kabele ettiler: — Eenebilerin mal ve ca'n kay- d tehlikededir, Eğer, bu mesele hallolunmaz ise memleketi terke- | İskenderun şubesi; | iştirak edeceğini yazm ——— ——— ——— Parası Hataylılar Ellerindeki Suriye Paralarını Değiştiriyorlar Hataydan 'Türk paerasının resmi para ola - rak kabul edilmesi kararı üzerine bütün Hataylılar ellerinde bulu - nan Suriye parasını ve battâ do- lar ve isterlinleri Türk parasile bildirildiğine göre değişlirmek üzere Cumhuriyet Merkez Bankası» nın İskenderun şubesine akın etmeğe başlamış - lardır. * Her gün sabahtan akşama ka - dar banka kapısında bir çok halk toplanarak sıra ile içeri ginmekte ve paralarını değiştirmektedir. - ler. Cuümhuriyet Merkez Bankası sına mukabil 98 kuruş vermekte- dir. —— .—-— Bursaya Tenezzüh Hukuk Ve İktısad Fakültelerinde 560 Talebe 22 Nisanda Buısaya Gidiyor enin hukuk ve iktısad 560 kişilik bir isanda Bursaya gidecek- lerinden Kafilenin beş yüzü talebe, alt- sörlerdir. Kafile n yedide nizbank bir Köprüden hareket edecek, suat 10 da Mudanyada olacaktır. Heyet Mudânya ve Bursada De « vapurile | banda mızıka İle karşılanacaktır. Üniversiteli gençler, Bursıda Ebedi Şef Atatürk'ün heykeline çelenk koyarak burada bir tazim geçid resmi yapacaklardır. Genç- ler, öğle yemeğini Çelikpalas'da etin vereceği ziyafette yi - yeceklerdir. Bursada maçlar ya - pilacak, temsiller verilecektir. Üniversiteliler, akşam 11 de şehrimizde bulunacaklardır. ği Neşriyat Kongresine gidecek Murahhaslar Ankarada cak olan neşriyat sergisi münasebetile yapılması kararlaştırılan neşriyat kongre - sine şehrimizden de murahhasıar tik. Mu- rahhasları seçmek üzere bugün, V.ıh namına mektubecu Osman'ın nde İstanbul mamif mü - dürlüğünde bir toplantı yapıla - caktır. Toplantıya İstanbul gazetecileri,| mecmuacılar, matbaacılar ve da- vetli bilüâmum neşir elemanları iştirak edeceklerdir. —— —a kalmıştı. Bu meseleyi —Alemdar Mustafa Paşaya da arzedemezdi. Bile; bile Ramiz Paşayı şiköyet o- lurdu. Çünkü; sıra düştüğü za - man Alemdar Mustafa Paşanın a- damları da bu gibi işleti beceri « yorlardı. Lâkin, mesele mühimdı. Çünkü, bu Venedikli kız Prens'n ailesine mensub bir dilberdi. İstanbula sırf gezmek ve eski Bizansı görmek i- | ç'n gelmişti. Elçiler; Refik Efendiye lâf an- | latamayınca şu beranatta bulun- dular: — Müsaade ederseniz vezirla- zama arzı keyfiyet eyliyelim. Elçilerin bu talebi Refik Efen- dinin işine yaramıştı. Nihayet, işi | eıçumn talebi üzerine başından 1 Suriye lira- | wgünlerde, için sayfiye doktor, şimdiden, rindeki evlerin muş olduğunu, ba fiye yerlerindeki dır. Sayfiye yeri buralarda pek az tün İstanbul hemen hepsi, eski | baharda, sayliyodi ailelerin, bütün duklarını söyledi ha çok istirahat lar mı?, İstanbulun say | bir üzüntü de ev yecek ihtiyaçları selesidir. Mühlm ye yerlerinde yi rinden kötüsü, pa kısmmda günlük lerinin azlığına t İstanbul sayfiy kile istifade etme gin ailelerin nas Pneticenin sebebi modern bir şehir rulmamiştır. İçi sanların ber ne karşılıyacak şeki dırılmamıştır. İstanbula — yab gelip bizi zengir para bırakmaları evvel, bizzat ker imkânlarını, iyi vasıtalarını temi Bele Büt | Bu Sene | Küsur Lir ! Şehir meelisi içtimalarına baş dır. Meclis. Val bir nutkile açıb lar bazı tadiller sonra, ruznamc; nin encümene * tırılmıştır. Yen 1,023,106 Tira fi liradır. Birimizin Hepim Harab ! Büviyeti bin yucumuz bize ; da diyor hi e— Geçen g Bönü kaymaka Üüm, Hava yağ manın Üst kalı de bulunmakt den?) diye eb | | ğa. düst kat, ya | | tresinin tavan içinde olduğur | | öt kü, tavamı | | meis. cattamağı hal, giderek,