K BİR BALO HATIRASI — ADLI HİKAYE ostumuz ve üstadımız Re- HER GEÇEN DAKİKADA KAÇ SEKRETER DEĞİŞİYOR? Dün, bu sütunlarda, dünyada fik Ahmed Sevengil artık | ,,, (.çen dakikada ne gibi hidi- birkaç gün süren uzun hi- — kâyeler yarzmağa başladı. Biri bi- — © tiyor, 'biri taşlıyor. Arkadaşımı- zın bu yoldaki velüd hissiyatına * diyocek yok.. Yeni başladığı uzun hikâyenin ismi «Bir balo hatıra- M dır, Acaba, Refik Ahmed, bu sene- ki malbuat balosundan mı bahse- diyor. Çünkü, bu seneki matbuat balosu, gidip görenler söylüyor, Böçen senelere nisbetle zevksiz Bgeçmiş. Bilhassa, yeniden meb- usluğa seçilemiyen matbuat ce - miyeti reisi Hakkı Tarık Us'un yü- zünden düşen bin parça oluyor- muş. ECZACI MEKTEBİ MUHASEBECİ YETİŞTİRİYOR. Dünkü Vakit refikimizde eski belediye muhasabe müdürü Ke- mal hakkında kısa bir hal tercü - mesi vardı. Bu hal tercürnesinden anladık ki, Bay Kemal eczacı mek- — £ tebinden mezun olmuş, sonra, bir yıl kadar tıibbiyeye gitmiş, fakat, # bilâhare terketmiş. Eczacı mak- tebinin muhasebeci yeni tip bazı komisyoncular tü - retmiş. Bunlar, tedavi için Ana « doludan gelen ve bu civarda o- tellere yerleşen vatandaşları kan- dırıp muayyen bazı - doktorlara götürüyorlarmış. Bu komisyon « cuların hastalardan bir miktar ko- misyon. almaları tabidir. Fakat, acaba, bu komisyoncular, doktar- ilirdan da komisyon biz, bu meselede bir fevkalâdelik görmedik.. Bu zamanda, hangi işe komisyonculuk girmedi ki... De- mek, doktorlar da ayni yoldan Bidiyorlar. | M Belediye imar müdiriyeti bundan sonra fen işlerinden ay - rılarak müstakil bir müdürlük halincle idare edilecektir. Wk Otobüs şoför ve kondoktör- lerine yazılan cezalarda bunları i- cab ettiren sebebler zabıtlarda e- saslı surette kaydedilecektir. * Asfali olarak inşasına baş - —. - lanan Babiâli caddesinde araba ve otomobillerin yalnız bir istika - metten işlemecsine karar veril - miştir. * Belediyede faaliyete geçen yeni istimlâk müdürlüğünün kad- Tosu bir daktilo, iki muakkib, iki fen memuru ve bir mühendis - “den müteşekkildir. * Çanakkalede karaya oturan İngiliz bandıralı Stanmit gemisi No. 37 — Bu ne kıyafet Selim? Noden Biydin bu düşman eltisesini? .. Selim çok heyecanlıydı. Kısaca anlattı: — Haydi çabuk 0l! Seninle bir- likte bu gece gölü geçerek Larşı yakaya, papasın oturduğu şatayu tecessüse gideçeğiz. Fatmanın yüzü gülüyordu. Ko-, ca ordunun içinde bu işi görmek için Selimin onu sgeçmesi elbette böyle bir kahrarman kadımın guru- Tünü okşiyacaktı. ” — Dayımın bu işten haberi var | Aam? Diye sordu: İ Halifenin Sarayında Bir ispanyol Güzeli | seler olduğunu gösteren kısa bir islatistik yazısından bahsetmiş - Tan refikimizin bir yazısından mülkem olarak hulâsa olarak kay- dediverdiğim o satırlarda bir is- tatistik daha unutmuşum ki, ben- ce, çok mühimdir. Dünyada her geçen dakikada neler oluyor diye düşünür ve cevablarını ararken, Şu sual de hatıra geliyor ki: İkdam refikimizde, her geçen dakikada kaç sekreter değişiyor?. BEYAZ ÇORAP, KISA PANTALONLA ZİYAFET İngiliz Kral hanedanının otur - duğu saraylarda teşrifat, protokol çok mühim bir mevzudur. İngiliz- ler, esasen muhafazakâr bir mil- lettir. Bilhassa teşrifat usullerin- de an'aneye çok riayet ederler. Asırlarca muhafazakâr bir taas- #subla protökol usullerini değiştir- mezler, İngiliz Kral ailesinin sa- rayına aid öyle âdetler vardır ki, bunlar bugün birer garibe halin- dedir. Meselâ, bu eski an'aneye göre, Kralın resmi ziyafetinde bü- Fransız Cumhurreisinin — son Londrâ ziyaretinde, İngiliz Kral hanedanının bu eski an'anesi ilk defa olarak bozulmuştur. Ziyafet masasında oturan Fransızlar frak- Ja yemekte hazır bulunmuşlardır. Fransız — Reisicumhuru'nun Londra seyahati Britanya sarayı- 'a aid daha birçok garib protokol Dünyanın bu karmakarışık hâ- diseleri arasında bakınız, beri ta- rafta, neler de oluyor!. AHMED RAUF * Daimi encümen yeni sene bülçesinin hazırlıklarını bitir - miştir. Yeni bütçe pazertesiye toplanacak olan Şehir Meelisin- de azaya dağıtılacaktır. *& İçlerinde benzin ve gaz gibi kolayca iştigal edebilecek mad - deler bulunan garajlarda mangal yakılması yasak edilmiştir. ** Gümrükler müdürü Medhi bütçe üzerinde temaslarda bulun- mak üzere Ankaraya gilmiştir. * ök Geçen haftaki fırtınada Ge- libolu açıklarında batan Muzaf - fer moltörünün üç kişiden mürek- keb mürettebatının -boğulduğu anlaşılmıştır. v Son zamanlartla sokaklarda köpekler çoğalmıştır. Belediye bunların toplattırılması için alâ - lara emir vermişi Yazan; CELAL CENGİZ Selim: — Elharis şimdi beni çağırdı.. Emir verdi.. Ben de seni seçtim. Bu işi ikimizden başka hiç kimse bilmiyecek. Dedi. Fatma sonsüz bir sevinç ve heyecan içinde yerinden fır- dadı; ' — Ben de senin gibi mi giyi- neceğim? * Evet.. O civarda bizi gören olursa, bu kılıkla şüphelenmez.. Biz de serbestçe işimize bakarız.. Ayın Geliri Varidatı Arttırmak Çareleri Aranıyor Alâkadarlar, Kızılayın varida- tını artırmak cihetini düşünmek- tedirler, Malüm olduğu üzere Kı- aza aidalı, rozet dağıtmak suretile iade ve bayramlarda neş-| redilen Kızılay gazetesinin hası - | latından başka esaslı bir gelir kay- nağı yoktur. Halbuki Kızılay, fas-, liyet sahası itibarile en fazla müs- mir olan, daha çok iş görmek 1z- tırarında kalan, zelzele ve harb felâketlerinde şefkat kollarını yür-| dun her tarafına uzatan bir teşek küldür. Kızılayın varidatını arttı-| racak çarelerden biri şudur: Şeh-| rin bazı yerlerinde derme çatma bulunan baskülleri organize et - mek, bilhassa — cumartesi, pazar ve bayram günleri, kadınlar sında sokaklarda ta mak t yülünün — arttığı, bu bakımdan mezkür kaynağın hayli.varidat ge- tireceği ümid edilmektedir. — Yaralanan Kadın Hastahanede Öldü Evvelki gece Galatada dostu şo- föz Mahmud tarafından — bıçakla ağır surette yaralanmış olan Des- pina adındaki kadım tedavi için kaldırıldığı Beyağlu Belediye has-| tanesinde dün ölmüştür. KISA POLİS HABERLERİ * Kazlıçeşmede Alekonun de- ri fabrikasında ustabaşı Yaninin üzerine üst katta bulunan di tifi yıkılarak Yaniyi raı lerinden yaralamıştır. * Akbıyıkta oturan Mustafa a- dında biri sarhoşluk yüzünden çı- kan kavga neticesinde kunduracı bıçağile Aziz adında birini baca- ğından yaralamış. Aziz de Mus- tafanın elinden aldığı bıçakla Müs-) tafayı elinden yaralamıştır. * Şişlide Kocamansur sokağın- da oturan bahçivan Yakonun 4 yaşındaki çocuğu Angeliki evin ikinci kat penceresinden sokağa düşerek muhtelif yerlerinden ağır| surette yaralanmıştır. * Süleymaniyede Dökmecilerde otuyan Rasim adında biri Çadırcı- larda müşteri sıfatile girdiği Meh- medin dükkânından bir balta ça- larak savuşürken yakalanmıştır. * Mehmed oğlu Mehmed adın- da biri Beyoğlunda Hamza adında birinin cebinden saatini -çalarak savuşurken yakalanmış, adliyeye verilmiştir., * Şoför Caferin tünresindeki 3079 numaralı otcbüs ile 425 nu- Maralı tramvay Beyoğlunda çar- pışarak her ikisi de Kasara uğra- mışlardır. * Şoför Hüseynin idaresindeki 447 numaralı hususl otomobil Ye- niköyde Kâmil adında bir çocuğa çarparak başından — yaralamıştır. Yaralı çocuk tedavi altına alın - mış, Hüseyin yakalanarak tahki- kata başlanmıştır. ib- if yer- ' Selim tekrar Bekledi. Fatma çarçabuk — hazırlanarak Selimin yanına gelmişti. çadırdan çıktı.. j * RAHİB FERNANDO'YU YAKALIYACAKLAR MIT Gece yarısından iki sant evvel Böle atlamışlardı. İkisi de yüzme biliyordu. Gölün karşı yakasındaki muh- teşem şatosunda oturarak, bülün İspanyayı buradan idare etmeğe çalışan rahib Fernando çok kur« | naz bir adamdı. Ö, İspanyada Kral- | “dan sonra gelen ve her dediğini yaptıran mühim bir şahsiyetti, Fernando, İspanyayı idare eden yediler heyetine: « «Müslümanlar çok yakında En- dülüsü terkedip dönecekleri» tar. zında bir de teminat vermişti. Ögece, Selim ile Fatma gölde yüzedursunlar; biz gelelim Fer nando'nun şatosuna... Dairrlerir | ten bir feli *O LİS ( Ytni Ve.. Mah kemeler Kutuda Neler Var Neler Var! Beklediği — Apartman Sayan Bir hapıcı f kinci ceza mahkemesi zabıt kâ- tibi önündeki masada bulunan, Üzerl gazete kâğıdı ile sarılmış büyücek peketin ipinı çözerken, paketlten neler çıkacağını merak | ediyordum. Kâtib nihayet ipi ç kâğıdının içinde vardı. Kutunun ka ü, gazete ha bir kutu den tutun da ipliğine kadar... Sa- kın mübalâğa ediyorum zannet- | meyin, . Kütuda, | bir insana lâzım olan, yatak ve | elbise gibi şeyler müstesna, her şey vardı. İpek kadın gömleği mi bilirsiniz.. Tıraş takımı 7a soru - yorsunuz? Mevcud.- İpekli mendil| mi arıyorsunuz? İsted'ğiniz, kadar..| Çocuğunuza bir top mu almak tiyorsunuz? O da bulunur.. Çan - talar, gözlükler, bıçaklar, kama- lar, çatallar, kaşıklar, fincan ta - bakları, dikiş makaraları, ağızlık- * lar, tabakalar, zincirler, saat kös-| tekleri, herşey, her şey var... Hâkim, eşyanın kıymetini tak- dir etmesi için, mahkemede hazır bulunan avukatlardan en yaşlısını ehli vukuf t ve baştanbaşa masa- kaplıyan şeylere kaye met bitçemeğe başladı. Ehli vukuf, bir ara eline aldığı bir dikiş makarasına: — On kuruş eder.. b saya yı nın üstü: Dediği zaman, kaşlarInı çatarak. — Ön kuruş mu? Amma yap- tınız ha!.. Bu makaralat dükkân- larda beş kuruşa, eyyar satıcılar- da da üç kuruşa.. Kim âlır bunu N on kuruşa?!. — İyi amma bay hükım bu tü> fek marka! — Ne olursa olsun! Her gün aldığımız şey canım!. Eşyaya 525 kuruş kıymet tak - dir edildikten sonra müddelumu- mi; bunadı iki ay evvel, bir gece, kapıcısı bulunduğu — apartımanın birinci dalresine girerek, eline ge- çirdiği şeyleri toplayır kendi o « dasına götüren, fakat ikinci defa, tekrar bir başka dalrede hırsızlık yapacağı sırada, suç Üstünde yar kalanan Mehmedir, ümme şahid- lerinin ifadeleri ve kendisinin a- Ççık ikraraı ile suçunu sabit gördü- Bünden, ceza kanununun 492, ve 80 inci maddelerine göre tfc - ziyesini istedi. N Duruşma karar vermnek için on nisana bırakıldı. MEHMED HİCRET Fernando, İşbiliye kı üne de kime gövenerek oturuyordu. ve müslüman ordusunun mühim 'bir fırkası gölün karşı yakasına geldiği halde, İspanyol Tahibi bu- rada ne cesaretle Dlurabiliyordu? Bu hâdise bütün b olduğu kadar, mmım?ğ::_": Bözüne çarpıyordu, Fernando'nun büsusi bir ordu> £u mü Vardı? Yokıg, 6 da Kraliik beklediği gibi, müskümanlara göke üket inmesini mi bek- liyordu?, i n'sî:ım" çömeılıılndm:: bi , Fernando'nun ni :ı eğilmiş, telâş ve heyecan İGİP” '€ birşeyler anlatıyordu. —— » — Bu akşam gökyüzünü KAFA- bulütlar kapladı. Urmarım Ki S© €€ yarısına doğru, iler lediğimiz felâket ve "';İ' Muru yağacak,,. Bütün Müslü - ef olacaktır. © Manlar Gözü Hep Başkalarının Malında ! Bir Teneke Peyniri Sırtlayıp Götüren Hırsız undan bir ay evvel, Şehza- debaşında bakallık yap - makta olan Mehmed ismin- de bir şahsa aid bir teneke peyniri,| dükkâna götürülürken, arabadan alıp kaçan, fakat bilâhare yakayı ele veren sabıkalılardan Caferin müuhaktmesine dün Sultanahmed birinci sulh cezada başlandı. Hâdise şöyle olmuştur: Bakkal Mehmed çarşıdan dört teneke peynir almış ve bunu Şeh- dükkânma götür - n Mehmed isminde bir ha-| mala teslim etmiştir. Hamal Mehmed; el arabasında peynir tenekeleri yüklü — olduğu | halde, Tahtakale yokuşunu çıkar- ken, suçlu Cafer kendis'ne so « kulmuş ve: — Yokuşu kolayca Çıkmak için sana yardım edeyim. Diyerek ara-' baya dayanmıştır. Fakat biraz sonra hamal Meh- med bu yokuşta tesadüf ettiği bir arkadaşile konuşmağı başlayınca, Cafer bu fırsattan istifade ederek tenekelerden birini a'mış ve ora- dan uzaklaşmıştır. Dünkü duruşmada sorguya çe- kilen şahidlerden Bahaeddin şu | «— Caferi birkaç senedenberi | tanırım. Kendisi müteaddid sabr- kaları olan ve hırsızlıkla, yanke- sictlikle geçinen bir adamdır. tü ddi nıqw dır. Birşey çıkm gün kat'iy. yen rahat edemez, Hâdise günü onu gördüm. Omu- zunda bir teneke vardı. Tahtakale yokuşundan aşağı İniyordu. Ya- Damdan geçerken yüzüne baktım. Pek neş'eli görünüyordu. Gülüm- siyerek, kendi kendime: — Kimbik, lir, bu tenekeyi yine nereden çal- dı? diye söylendim.. Mevcud deliller ve şahidlerin ifadeleri ile Caferin suçu sabit gö- rüldüğünden; Üç ay, o6 gün ha. pis cezasına mahküm edildi. Fa- kat yaşı küçük olduğu için bu ce zanın altıda biri indirildi. . —— | Kanlı K;Ivga Galatada Kemeraltında oturan Şükrü adında biri bir hiç yüzün- den çklan kavga neticesinde ayai semtte oturan Nuri adında birini bıçakla kolundan, araya girmek istiyen Tarık adında birini de e- linden yarslamıştır. Yaralılar te- davi allına alınmışlar, hâdiseden Sonra kaçmak istiyen Şükrü bıça- Bile beraber yakalanarak tahkika- ta başlanmıştır. Fernando, bu riyakâr — rahibe sordu: .- ııbiu’tdell ne.hıher var?, — Eşkisi gibi, Sinyor. Hiçbir tehlike yok. — Kale kumandanile konuştun Dü onuştum, Si — Konuştum, Sinyor! Ve emiz- derinizi kendisine tebliğ ettirm, — Askerin birşeye Ihtiyacı yok mu?. — Hayır. Silâh var.., vıın—ıhlmk Var... Fakat, ib eğzinin içinde birşeyli geveledi.. Cesareti eĞ ykteğ birdenbire kıe Fernando gözle, — Fakat.. Ne ane TİNİ açarak: Var? Silâh, cepha-| lar, bir memleketi PIMWWW rıldı. Korkuden d.ııı.ıınıumh: elnlmg-_ı_--i- & nf aei İki Mektep Bakırköy ve Kasımpaşa Orta Okulları ekâleti, şimdiye kadar| şubeler halinde tedrisata devam eden Bakızköy ve Kasımplışa orta mektebleri — şubelerinin badema müstakil birer orta mekteb olma- larını * kararaltına — almıştır. Bu hale nazaran, önümüzdeki ders yılında Kasımpaşa ve Bakırköyde ikişer tane orta mekteb olacaktır. Bazırlıklara başlanmıştır. Üç Evin Tahliyesi İstendi Çöken Atlas Apart- manın Temelleri Açı'ıypr Yenişehirde çöken Atlas apar- tımanında henöz keşif yapılama- miştir. Enkazın kaldırılmasına ve temellerin açılmasına devam e - devektedir. Keşfi yapacak mü- hendisler tayin edilmek üzeredir. Müddejumumilik şahidlerin is- ticvablarını - bitirmiştir. Lüzum görülürse diğer kimseler de is - ticvab edilecektir. Belediye mühendisleri yaptık- ları tetkik neticesinde o civarda | bulunan kısmen — ahşab üç evin tahliyesini istemişlerdir. ——— Sabıkalı Bir Hırsız Yakalandı Bir hafta evvel bir gece Fatih - manare dükkânına kapi- yı kırmak süre « / tile giren meç- hul .bir — hırsiz dükkândan — öte ikinci kısım me- Kel Necati murları taarfından yapılan tah - kikat inde bu harsızlığın Üsküdarlı Kel Necati adında bir sabıkalı tarafından yapıldığı an- laşılmış ve Necati - yarakalanark adliyeye teslim edilmiştir. İçki Sofrasında... Topkapıda Melekhatun mahalle-, sinde 23 numaralı — evde oturan Müstafa adında bir arabacı evvel- ki akşam Cavid ve Tahsin adında iki arkadaşını evine davet ederek içmeğe başlamışlardır. — Kafalar tütsülendikten sönra aralarında kavga çıkmış, Cavid çakı ile Mus- fafayı bacağından yaralamış, bu Sırada araya girmek istiyen Tah- sİn de yüzünden yaralanmıştır. Susmak olamazdı.. Rahib her- şeyi göze alarak, hakikati söyledi: — Askerimizin cesüreti kırıl - mış, Sinyor! Maneviyatı bozuk bir ordu her zaman mağlüb ola - bilir. Halbuki müslümanlar gölü geçip kaleye saldırmağa hazırla- mıyorlarmış. Fernando bu sözleri büyük bir soğukkanlılıkla dinliyordu. — Coestretsizlik gösterenlere ce- za verilmesini emretmiştim. Bun- ları kumandana söylemedin mi?. — Sülemez olur muyum, sinyor! Etendimizin emirlerini her gidi. şimde söylüyorum. Son defa ku- mandan bana: «Kalenin zindan - | larına attığımız kimselerin sayısı, kaleyi müdafaa edenlerden Tarla oldulm dedi. Görüyorsunuz ki, ka- le kumandanı tamamile emrinize mutidir. Baş kaldıranın başını e- ziyor, cesaretsizlik gösterenleri derhal kale zindanlarına atıyor. (Devamı var) | Almanya ve Devletle Yazan: Ahmed Sükrü ESMER Almanya tarafından geçen tanberi takib edilen politika t arruzunun muvaffakiyetli inkişal demokrat. sosyalist, büyük, kü | Çük, bütün Avrupa devletlerini el dişeye düşürmüştür. Almanya bu sene için de Avusturyayı ilhak e miş. Çekoslovakyayı parçalıya; Tz mühtelif cüzülerini bir veya diği ” şekilde kendisine bağlamış. Me : eli geri almış. Romenya ile di kendisine bu memleket üzerindi iktısadi nüfuz temin eden bir ti caret muahedesi imzalamıştır. Bu emrivakilerin beziları hen! büyük devletler tarafından tanı miş olmamakla beraber, Alman yanın istikbalde yapacağı emriv kiler her devlet için endişe mev zuu olmuştur. Bir gün Remanya! bir ültimatom ve-ildiğ'nden bak sediliyor. Ertesi gün Yugoslavy hakkında imalı haberler veriliyi Filhakika bazan bu hâberler, A manyaya düşman olan lsynak lardan çıkmaktadır. Fakat bir s( nedenberi Almanyanın takib | tiği siyaset her tarafta h.ıiîı? endişe uyandırmıştır. Eğer kenyr sine muvaffakiyet temin eden y üzerinde yürümek isterse, Almı 'yaya kim mâni olacaktır? İşte 4 Tupa devletlerini karşılıyan me sele budur. Çekoslovakya darbe , sinin heyecanı içinde İngiltere V (Rusya ayrı ayrı iki teklif yapmı, lardı. 1 — Rusya, altı devletin içti mamnı teklif etti. Rusya, İngilti Fransa, Romanya, Polonya ve | kiyenin iştirakile Bükreşde, bir tima aktedilmerni ve bu İçtim da Almanyanın şarka doğru;ya pacağı taarruza mâni olmak iç ahnacak tedbirler — Üreringde “ rüşülmesini ileri sürdü. Best İngiltere tarafından kabul edil> 2 — İngiltere bunun yerine d devlet tarafından bir deklârası | yapılmasını ileri sürdü. Bu dö devlet şunlardı; İngiltere, Frar Rusya ve Polonya. Bu teklife | Polonya yanaşmamıştır. İngil re çok sarih teahhüd altma gir, mediği takdirde Polonya Alma yaya karşi vaziyet almak gîı yor. Bu deklârasyonu Polonya' — Çe kümeti, kâfi derecede sarih a( — Jer detmemektedir. | zin Her iki teklif de suya diıpj der olmakla beraber, Almanyaya K — çir tedbir almak teşebbüsü büsbü — tet terkedilmiş değildir. Anlaşılı) — akş ki bir formül bulmak #çin devi — © ler arasında temas devam elmi — İmi tedir. İngiltere Başvekili Çemi layn geçen gün avam kamaras — £ da beyanatta bulunarak bu yar ların devam - ettiğini, maama — Yan şimdilik bu mesele — üzerinde —— — şey söyliyemiyeceğini bildirmi — Tele tir. İngiliz parlâmentosu muhi — Meş de tahmin edildiğine göre, İnç, — Bek Fransız ittifakının dairesi [ml yan letilerek iki devletin menfaat! ':'r* Fini alâkadar eden her mıntak: teşmil edilmesi düşünülmekte — Mul Filhakika birkaç sene evvein — TÜSü kadar Manş denizinin sahille; inhisar eden bu anlaşma. Bali zamanında Ren nehrinin kent rına, birkaç uy evvel de gayhi denize teşmili düşünülmekte Fakat İngiltere ve Fransa Sov; Rusyanın ve Sovyetlerle bera! Polonyanın etr . dikleri takalı Almanyaya karşı alınacak tec ler müessir olamaz. Bugünkü —— Ya rafya vaziyetine göre, yalnız ! — teBal yetlerin iştiraki kâfi değildir. — devle manyayı büyük harbden e ö Taz gibi iki cephe arasına almak | — ortad Şarkta Polonyanın da Sovyeti — tafa | ve iki garb demokrasisiyle bir — teced te yürümesi lâzımdır. Polonya — KÂT tirak etmediği takdirde A lerin Almanya ile temasları —— YO olamâz. Bu sebebledir ki bugi — PÜTS enternasyonal muvazenede P ı:h' lonya çok ehemmiyetli bir un! Mj': a $ vukuz