BŞT LAY KUN Ç A — Reisicumhurumuzun |300 Liranın Başından Geçen Bir Macera " S—SON TELGRAF— S MART 1m Tedkikleri (Birinci sayfadan devam) Milli Şef yarın Üniversiteyi teşrif edecek, orada bütün talebeyi toplu bir halde görecekler ve Üniversite bina, Jevazım ve tedrisatı hakkında izahat alacaklardır. Bu münasebetle mühim bir hitabede | bulunmaları muhtemel görülmektedir. | İnönü hava mümid olduğu takdirde yarım akşam veya salı günü civar kazalara giderek tedkiklerine devam edeceklerdir. Milli Şef gelecek hafta Ankaraya gelecek olan Bulgar la“ıld.liii kabul etmek üzere bir müddet sonra şehrimizden ayrılacaklardır. ITaIya AImaİıyaSüzü Diplamatlardan Alıp Askerlere mi Birakacak ? — (Birinci sayfadan devam) silâhlanma faaliyetini kendilerine karşı bir vaziyet telâkki dereke | yeni tertibat almıya koyulmuş - lardır. Halbuki işin esası bunlar tes - Hhat bakımından — faikiyetlerini muhafaza etmek azminde bulu - nurlarken — demokrasilerin zayıf olmamak üzere onlar derecesine yükselmiye çalışmalarından iba- xetti. Şimdi totaliter devletler ay- ni faikiyeti muhafaza — endişesile aralarında yeni görüşmelere baş- Tamışlardır. Bu arada Almanya artık İtalya anlaşmıya koyulmuştur. md&i»ı: maksadla ev-| Ka bir gey değildir. İktisadi Ih- velâ İtalyaya gidecek, orada Ma-| tiyaçtan doğan bu muazzam eser, reşal Badoğliyo ile mühim temas- | Temleketin müdafaası bakımın- lar da yaparak — Berlin - Roma | dan da ehemmiyetlidir. mihverinin müstakbel askeri va-| VARŞOVA MÜZAKERELERİ Varşova, 5 (ALA.) — Romanya Hariciye Nazırı Bay «Gofencu» 'nun ziyareti bütün gazeteleri meş- mali şarki ve şark hududlarında hakik bir majino müdafaa hattı yapılmıştır. — Belçikada (Liej), (Namür) istihkâmları yeniden ve son terakkilere göre inşa olunur- ken (Alber kanalı) da yapılmış- tır. Kanal büyüyünce büyük çap- ta toplar yerleştirilmiş. Yeraltın- | da mühimmat depoları, mutfak- | lar, ameliyat salonları, pansıman yerleri vücude getirilmiştir. Bü- | tün bunlar 60 veya 75 metre de- rinlikte yapılmıştır. Yeni yapılan Alber kanalı, şi- malden gelecek — imütccavizlere karşı müsellâh bir siperden baş- | re ilerde bulunan istasyanda in- gul etmektedir. Gazeteler mütte- | fikan Gofencu - Bek telâkisinin LİBYA VE TUNUSTAKİ- SON VAZİYET Londra 8 (Hususi) — İtalyanlar Libyaya durmadan asker, mü - himmat tayyare göndermektedir- der, her an hududda hüdiseler çık- masından korkulmaktadır. Çünkü İtalya kıtaatı Tunus ve Sudana karaşı cephe almış vaziyettedir - Jer. Fransızlar berhangi bir hâ- diseye kendileri meydan verme- miş olmak için ihtiyat tedbirler ehemmiyeti üzerinde ve Ramanya | ile Polonyayı yekdiğerine bağlı- .yan uzvi rabıtaların sıklaşmış ol- duğu noktasında israr etmekte - dir. Gazeteler, bilhassa Bay «Ga- fencu« ile Baây «Bek» arasında se- mimi dostluğa işaret etmekte müttefiktirler, — N BEK LONDRAYA NİÇİN GİDİYOR? Lonâra, 5 (A-A.) — Bekin bu- raya yapacağı seyahat osnasında müzakere edilecek başlıta mese- leleri, «Dantzig» ve müstemleke —Hem Kumandan Oldu . beş kumandan General «Jose Miyaja: ın fevkine geçmektedir. almışlardır. YENİ MAJİNO HATTI Londra 5 (Hususi) — Muhte - mel bir Avrupa harbi karşısında Belçika mevcudiyetini korumak meseleleri olacaktır. Bay Bek Dantzig'de Ali kamiserin ibkası lehinde mütalca beyan edecektir. Bu mütalea İngilterenin noktai nüzarına tevafuk etmekte ise de için yeni tedbirler almıya baş - | İsveçlilerin arzularına muhalif - lamıştır. Bu arada Belçikanın şi- | tir. ..- . Makineye Verirken Ne Garib Hem Başvekil Madrid 5 (A.A.) — Negrin, merkez ve cenub ardularının şimdiki grubunu feshederek bütün orduların kumandanlığını — erkânıharbiye- nin yardımile şahsen deruhde etmiye karar vermiştir. Bu karar çok mühimdir, Zira Negrin bu suretle bütün harekâtın şelfi olmakta ve mıntaka dönmüş olan zabitler terfi edilmek suretile mükâfatlardırıl. Ne. T7T Ne yaptığımı bilmiyordum. Şu-) urumu kaybetmiştim. İradem be- nim malım olmaktan çıkmıştı. Kadını bir iskemlenin üzerine zor- la çökerttim. Zavallının korku - dan yüzü sapsarı kesilmişti. Kar- | şasında diz çöktüm: — Bilmiyorum, hiçbir. şeyden | haberim yok.. Anlat bana.. Karım ne oldu? Onu ben kendi - elimle” can kurtarana koydum. Hastaha- nede yattığım müddetçe beni hep — Demek İclâl kurtulmadı.. Ağlıyarak saçlarımı okşuyordu.| — Üzülme beyim.. Ne yapalım Allah öyle istemiş.. Ben sizi bu- nu biliyor sanıyordum. Bana ten- bih etmediler. Belki de gizin bir- denbire geleceğinizi Ümit etmi- yorlardı. O yattıkça Allah sizlere ömür versin beyim.. Zavallı ta - | zecik, ölümüne gelmiş. Kurtula- | mamış.. Omuzlarım sarsıla sarsıla ağlı- yoklamış, hatırımı sormuş. — Bu, | yordum. Yüzümdeki sargılar sır- © değil mi?.. —. sıklam olmuştu. Hıçkararak ağlıyordum. Haya- | — — İclâl. İclâli. amüştü. Ba- | — Taş kesilmiştim. Dünya kafa - (1 inci sahifeden deram) tır. Bayan Dipladis Aksaray - î Harbiye arasındı yen vatman Suphinlu idaresindeki 94 numara- h tramvay ile Beyoğlundan ge - k birizinin sokaktan üş he -| kaç met- | çerken tal geçmekte olduğunu gö men ayağa kalkarak miş acele ile yerinden kalkarken | de çantasını tramvayda unutmuş- tır. Yolcular indikten sonra zilin çalınmadığını gören vatman Sup- hi geri dönerek tramivayın iç ta- rafına bakınca Öön taraftaki boş kanapelerden birinde bir kadın çantasırı gömrüştür. Vatman Sup- hihi çantayı âlurak vaydan uzaklaymakta olan kadın yolcu - ların arkasından seslenmek | fakat bir yanlışlık yapma - sından korkarak çantayı açmadan kadar götürmüş ve Ak- iste- saray depo şeflerine teslim etmiş- | Sultanhamamı Faciası (1 inel sahifeden devam) tır. Ortada hâlâşu üç ihtimal me cuttur. Bu iddtalardan biri yangı- nan Fahri Birol trikotaj fabrika- sından, diğeri Ata Refik mağa - zasından, üçncüsü de Yünipek mağazasından çıktığı merkezin - dedir. Diğer taraftan hakiki zarar ve ziyan miktarının da kat'i olarak tesbit edilmesi henüz tamam ol- mamıştır; yalmız sigorta mikta - m 4,200.000 liradır. 'Yanan hanlarda para, tahvilât ve senedlerin akıbeti de henüz meçhuldür. Bunlar da pek yakın- da tesbit olunacaktır. Bütün bunlarla birlikte zararın 11 - 12 milyon bulunduğu tahmin edilmektedir. Yangın ilfalye yine | mevzii şekilde faaliyetine devam etmekte olup dün de Ata bek ha- nt ile yanındaki handan hâlâ du- man sütunları yükselmekteydi. BİLANÇO Yangın bilânçosu kat'i surette şu şekilde tesbit edilmiştir: 1 — Meydancık caddesinde Pi- yango Müdürlüğü yanımdak' ve | Keantopulos hanınm altındak! A- beni kırtasiye mağazası, 2 — Yünipek mağazası, 3 — Ata Alabek mağazası 4 — Ala Atabek hanının tama- mi, 5 — Atabek hanının üst tara - fındaki Fahri Birol trikotaj isb- rlkası. 6 — Dilsiz Zade hanının üst kat- ları 7 — Küçük Ticaret hanı. İ 8 — Paralli e&cza deposu. > 9 — Cizlavet lâstikleri mağazası | 10 — Katırcıoğla hanının pen- | cereleri. N 11 — Kendiros hanının üst katı. İ| 12 — Ksantopulos hanında ter- | zi İlyanın yazıhanesi, | 13 — Selânik Bankası üzerindes ki İbrahim Tahir fanilâ fabrikası, da takılı dönüyor, yalnız, kırık bir plâk' gibi dilim ayni kelime - lere takılmış inliyorum: — İelâl. İclâlı. Buhran içinde, haykıra haykıra! hizmetçi kadının dizlerinde ken- , dimden geçmişim, * — İclân. Gözlerimi karımın ismini sa - yıklıyarak açtım. Bezımda Şekip Sinan, Meral ve annesi, bir de şir-| ketin doktoru bulunuyordu. Ben soyulmuş. yatağın içinde yatıyordum, Gözlerimi bedbaht karımm iş- mini bağıra bağıra kapamışım, Yi-. ne onun İsmini sayıklıyarak ken: dime geldim. Baygın kaldığım beşi saat zarfında yatakta çırpına çır- pina: — İciâlt Diye haykırmışım!. — Meral hiç durmadan ağlıyordu. . tir, | Karşılaştığı arkadaşile — konuş- makta iken neden sanra çanlasını tramyayda unuttuğunun. farkına | varan Bayan Dipladis hemen Hars | biveye giderek orada mokta bek - | lemekte olan — polis memuruna çantayı bir tramvayda unuttuğu- nu söylemiştir. Tam bu sırada Ak- saray depo şefliği de Harbiye tramvay plantonluğuna — telefoni ederek Harbiyede tramvaya bin- diği zannedilen bir Bayan tara- fından tramvayda unutulan çan- tanın vatman Suphi — tarafından depoya teslim edilmiş - olduğunu sahibi çkarrsa pazartesi günü de- podan alabileceği hâber verilmiş- fir. Harbiyenin plantonu da yanı - başında bunu sormak bekle- t olan polis ile Bayan telefondan aldığı müji bildirmiştir. 14 — Banko di Ramanın saçak- ları. 15 — Sovyet Bankası saçakları. Bundan başka Atabek hanı kı- sım kısım kirada bulunmakta idi. Bu arada bu handa Vefik İnselin ve ortağının manifatura, Münir Gencerin tuhafiye, Sabri Kuyum- €unun şapka, Sofiyanın manto da- ireleri vardır. Hanım ikinci katı Atabeke alddir. Hanın en üst ka- 'tında ise, Fahri Birola aid triko- | dahilir Talebeler ve.. Muallimleri (1 inci sahileden devam) mümkür Müallim — ihtısası de diğer sınıflarda deruh- de etmiş bulunduğu dersleri ve - rir ve.. dersten çıkar çıkmaz da mes'uliyetini taşıdığı sınıda girer, teneffüslerinden mütalcalarına ve| hatta yatı mekteblerinde yatma - larına ve kalkmalarına kadar ta- lebesile — meşgul olur. Bu usul, her sınıf ve her muallim için bi- rer yıl boyunca tatbik edilebile - €eği gibi her öğretmen ilk aldığı | sınıfı mektebden çıkarıncıya ka- dar da götürebilir ki, cn mües - kir ve faydası geniş sistem de an- cak bu olabilir. Muallimin en büyük — manevi gururu talebesini kendisine ben- zetmek olduğu kadar — talebenin en büyük manevi mükâfatı da ho- casına — benzeyebilmesi Ve. muhakkak ki, her yetişmiş ada - mın gözleri önünde hayat boyun- €a varlığını ve tesirini muhafaza etliği bir muallim hayali vardır. Bunun ilk şartı ise talebe ile öğ- retmenin yalnız dor1 hayatında, değil, mekteb hayatında da bir- Teşmesi ve kaynaşması ile müm- kündür. ETEM İZZET BENİCE Üsküdar İcra Memurluğundan: 937/6551 mumarolı — dosyamızla T7/3/939 tarihinde satılmak üze - T€ müzayedeye konan Haydarpa - şada eski Altunizade yeni Hasan- paşa mahallesinin Nışantaşı cad - desinde eski 29 mükerrer yeni taj ve bir de fanilâ —fabrikaları | 3/43 mumaralı evin arka hududu! Yeni Papa (2 inci sayfadan devam) dır. 1929 senesinde İtalya ile im- zalanan İtilâfname derecesinde — hermmiyetli olan bu Alman tilâfı, on birinci Pius öldüğü — zaman, Vatikanı en çok meşgul eden me- sele idi. Bu işle en ziyade uğraşan adam da devlet nazırı Paçelli idi. Binaenaleyh Paçelli'nin Papalığa seçilmesi; Vatikanım politikasında istlikrar manasına — delâlet eder, Bu şüphesiz otoriter devletleri vi bilhassa Almanyayı meranun Miyecektir. Fakat otoriter devle lerin arzularına uygun bir Pa - panın seçilmesi, Vatikanın kato- Dik âlemi üzerindeki — nüfuzunu sarsabilir. HALKEVLERİNDE Beşiktaş Halkevinden: Halkevleri talimatnamesinde ya- zilı çalışma müddetini ikmal eden 1 — Dil, Tarih, Edebiyat, 2 — Ar; 3 — Gösterit, 4 — Spor şubeleri ko-| mite seçimleri 8 Mart 1939 Çarşam- ba günü saat 18 de Evimiz konfe - rans salonunda yapılacaktır. Bu şu- belere kayıtlı üye arkadaşlarımızın #eçimde bulunmaları rica olunur. MÜZİK DERSLERİ BAŞLADI Boşiktaş Halkevinden: İKi aylık tatil müddetini bitiren E- | wimiz ulusal müzik ve kere heyetleri | dekrar — faaliyetlerine — başlamışlardır, | Bu heyetlere dahll olmak isliyen ka- di ve erkek amatör ve beveskâr va- tandaşların salı ve cuma günleri ak- şamları saat 20 de alusal müzik ve ko — Te öğretmenlerine müracaatları lâzam- vardır. Bu banda takasçı B. Se- Ahmet Salimin ahır mahalli ola-| Tak gösterilecek iken sehven Ah-, met Selimin ahır mahalli olarak intişar etmiştir. 'Tavzihan ilân o hmur, Dr. Hafız Cemal (LOKMAN HEKİM) Divanyolu 104 Müayene saalleri: Pazar hariç her Kgün 2,5 - 6, Salı, Cumartesi 12 - 2,5 fıkaraya, Tel: 22198 Him Osmanın, ipekçi Toledinun, komisyoncu Ramanonun ve kö- misyoncu B. Yusuf Kapancının yazıhaneleri Hakkı Demirin, Mus- tafa Üçok, Minas, Saffet Rüstem, Yaşar ve Hamdinin terzihaneleri vardır. Terzihaneler müstesna ol-| mak Üüzere handaki diğer bütün yâzıhaneler ve fabrikalar sigor- talıdır, Türk Hava Kurumu Büyük Piyangosu Beşinci Keşide 11 - Mart- 939 dadır. Büyük İkramiye 50.000 — Vinalı. Bundan başka: 15.000, 12.000 10.000 Liralık (20.000 ve 10.000) Liralık iki adet Mükâfat vardır.. Yeni tertipten bir etmeyi miş elursunuz... Gözleri kıplarmızı kesilmişti. Şe- kib Sinan da çok müteessirdi. Gözlerim — arâlanır aralanmaz I ellerimi tuttu: — Biraz metin ol yavrum, de- gi. Daha sen de hastasın.. Bir parça kendine acı. Gözlerimi kapadım Kendime acımak.. Kendime. Gülünç.« Kayıbım, kayıplarım © — kadar fazla ki, artık kendime acımak İ- çin kendimde kalmış hiçbir. şey yok. Ben yine yaş'yorum. İclâl de öldükten sonra.. Zavallı Telâl., Benim bahıtsız karım!.. Senin ölümüne ben se - bep oldüm. Acılarımı dindirmek için seni hayatıma merhem ola - rak almıştım, Bilebilir miydim ki, sen de bana başlı başına bir acı i ihmal etmeyiniz. Siz de piyang>- nun mes'ud ve bahtiyarları arasına gir- ikramiyelerle bilet alarak iştirak olacaksın! Ben seni, sen beni mes-, ud edeceğiz diye düşünürken, kendi elimle ölüm getireceğimi nereden tahmin edebilirdim. Gözlerim yanıyor, Beynim yamıyor. Kalbim yangyor. Yanıyorum, alevler içindeyim. Ni- çin bu alevler beni kavurmuyor! Birşeyler söylüyorlar başucum- da.. Akılları sıra teselli ediyor - lar. Bazan biri, bazan ikisi, bazan hepsi konuşuyorlar. Birbirlerinin sözlerini tamamlıyorlar, söylü - yor, söylüyorlar. Bana kederimi unutturmak için mi?. Pöh!. " Eğer lâf insana ıstırabını dindi- ren bir morfin olsaydı. bütün dün- BAKIRKÖY TAPU MEMURLUĞUNDAN ) Yeşilköy İstasyon caddesi ıs' numaral arsa vakfı atik senedile| İstefani Ralli uhdesinde kayıth o- lup bu kerre veresesi - tarafından intiaklen tapuya tescil talepli va- ki müracaata binaen Martın — 10 uncu günü Tathalli tetkikat ya - pılacağından bü hususta bir itiraz ve iddiası olanların tahkikat gü -| münden evvel dalreye ve tahki - kat günü mahallinde — bulunarak; memura müracaatla itirazlarını bildirmeleri lüzumu ilân olunur. Yeni Eserler: Müsir Müeyyed Berkmanın MHalk- övlerinde okuduğu gilrleri bir araya toplıyan bu güzel eser Ankarada ba- sılmışlır. Okuyucularımıza tavsiye ederiz. * MEDENİ BİLGİLER KL KİTABI Mekteplilerin, yaklamalar ve imti- hanlarda derklerini kolaylıkla gözden zeçirmeleri, balkın da istifadesi için | açık bir dil e merallimlerden müteşek- Kil bir heyet tazafından orla okul güned sınıf medeni bilgiler kitabı hu- lâsa ellirilerek çıkarlılmışlır. * 'YENİ ADAM ÇIKIYOR. Bir yıl müddetle kapatılmış e- lJan Yeni Adam 9 Martla tekrar çıkıyor, Yeni Adam ceskisi gibi bir| ilim, sanat ve terbiye gazetesi o- | larak kalacak ve yazıları arasın - da ilk, orta, lise pedegojisine en büyük yeri ayıracaktır. — Ayrıca Türkiyede yetişen yeni' çocuk ve gençlik neslinin Cumhuriyet, de- mokrasi, devletçilik. — halkçılık, Iâiklik ve inkılâpçılık umdoelerine| göre teşkilâllandur!ması üzerine geniş neşriyat yapılacaktır. Dr. Ekrem Behçet Tezel Tıb Fakültesi Kulak Boğaz, Burun Doçenti Taksim Cumhariyet caddesi 17 Muayene Pazardan maada günler 3-6 Telefon: 42196 NEVR yanın hiç durmadan yalnız tesel- K kelimeleri konuşması lüzımdı. (Arkası var) ei nev! HİKÂYE: Yılanı Seven Kadın (4 üncü sahiteden devent) — Şu mahlükun ne sehhar gö leri var, Allahım! Sen bu hayv? na biraz his, biraz muhakeme KU Teti verseydin ne iyi olurdu! Diye söylendi. Bu sırada hademeden bir bf dak su istemişti. Hademe suyu getirdi. — Bardaği masanın üstüne | raklım, küçük hanım! Diyerek çekilip gitti. Masanın üstünde bir çok Ci kadehler vardı. Bunların — hepfi birbirine o kadan çok benziyorü kiz Şükran su bardağını eline Sö| içeceği sırada, yuvasında bir V| cuk gibi sakin ve sessiz duran lan birdenbire şahlamıp yere # tılmıştı. Şükran, yılanın yüvü sından yere alıldığını ilk defa Tüyordu. Bu sakin hayvancığl ne olmuştu böyle? Genç asistan birdenbire muş ve bu şaşkınlıkla su bari elinden yere düşüp kırılmışik Şilkran suyu içemedi. M taşların üstünden süzülüp gi bu tehlikeli misafir Şükranın /| yaklarına — Golanmak - istiyol Birdenbire bir feryad yükseldi v — Can kurtaran yok mu? Bu sese Jlkönce Iâboratuar demesi koştu. Mehmed ağa bir adamdı. Asistan Şükran #| nımı gözleri dönmüş bir halde E| Tünce gözlerini yere çevirdi, merlerin üstünde çöreklenen lanı gördü. — Korkmayın hanımcığım, di, ben şimdi onu yırvasına Tımı, Derhal duvarda ah duran F fesörün gömleğini aldı, yılanf tüne attı. Ve kocaklıyarak 587 dığın içine koydu. Şükran tehlikeyi Kolaylıkla vuşturmuştu. Fakat, benzi - itif| edelim ki - korkudan balmi Bibi sararmıştı. Hademe Mehmed ağa - bİf önce masanın üstüne bırakıp F tiği su bardağını alarak - asisi uzattı; — Geçmiş olsun... Fazla Kof tünüz galiba; hele biraz su | niz... Şükran hayretle hademen!'ü ! züne baktı: — Ben, getirdiğin suyu eli? den düşürdüm. 4 Ve mermerlerin üstündeki * kırıklarını gösterdi. Hademe — gözlerini açarak Birdi: — Ne diyorsunuz, küçük W nım?. O yere düşen bardaktif suyu mu içecektiniz?, — Evet.. Onu gettren sen ÖJ ü misin?. Mehmed ağa geniş bir nefes di — Hayır. Onun içinde pme rün topladığı zehirler vardı Ve elindeki bardağı uzatöf” | — İşte, dedi, benim get ğim su... Haydi, emniyetle * bilirsiniz!. Şükran suya sarıldı. Kanâ V| na içli. — Oh. Şimdi anu fazla seviyorum. — Kimi?. — Sandığa koyduğun yıla? | Ve göğsünü şişirerek ilâve — Çünkü, beni ölümden W taran odur!!!, İskender Fahreddin OZiN Baş,Diş,Nezle,Grip,Romatız'P? ,kırıklık ve bütün ağrılarınızı derha! k*â luıı. bında günde üç kaşa ı