4 Ocak 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 7

ÖLÜMAKINI Ha;çin Son“S'e Yarat: RAHMİ YAĞIZ nesi İttifak Devletleri İçin Felâket Olmuştu Selânik Cebhesinde Taarruza Başlıyan Fransı Kuvvetleri Bulgar Ordusunu Kaçma ğa Mecbur Etti! Kahveleriinizin son yudumunu | aldıktan sonra ufacık bir. süküt duraklamasından — istifade ettlin. Sordum: — Midillinin gömüldüğü, Yavu- zun yedi yerinden yara alarak güç bolâ başını kurtardığı Mondros a- kınından bahselmez misin kapta- nım! Bu sorgum emekli deniz kur- dunun yüzünde, acı bir hatıranın anılmasındakine benzer — bir hoş - nutsuzluk escri belirlli. Buruşuk kapaklarının içinde, iki toprak var- çası arasına sıkışmış iki deniz dam- lasını andıran ışıklı mavi gözleri- Bi yere eğdi, söze başladı: — İnsan, örnründe çok eski de ol-) #a geçirdiği felâketleri her anışın- da nasıl içten bir ürperti ile tüy - leri diken diken kesilirse bu akı « bin batırlanması da, hattâ ya'nız bende değil, bütün o günleri yaşa- mış denizcilerimizde ayni Hhiesi Mmeydana getiriyor. Büyük harbin İdaresizlik yüzünden tutgrı — bir kaç yüz bine varan vatandaş ziyı- 3na yok yere bir ek gibi ilâve edi- len Midillinin batışı hangi maksat- la ve kimin tarafından harırlar - mışti? Sorguna, böyle kendi kendime sızalayacağım feri suallerle cevap evrmeği muvalık buluyorum. Harbin 4 üncü ve son yılı İtti - fak Devletleri için bir felâket se- vesi kesilmişti. Osmanlı - orduları Filistin cephesinde büyük bir pa- niğe uğramış, Şark cephesinde Rur ordularımın tazyiki ile Sivasa ka- dar çekilen üçüncü ordu bakımsız- lik ve kötü sevku idare yüzünder. kadro haline düşmüş, Mart mey - dan muharebesinden sonra mev- zi harbine inkılâb eden garb cep- hesi muharebeleri, Avusturyalı- “arla İtalyanların — çarpıştıkları İzonzo cephesi ittifak devetleri guları aleyhinde inkişafa yüz te- tan bareketlere sahne olmuşta. İtilâf devletleri erkânıharbiyesi harbi bir ayak evvel bitirmek için son ve öldürücü darbeyi vurmak üzerebir taarruz plânı hazırlamış-| lardı. Plân kısaca şunu ihtiva e « diyordu: Selânik cephesinde Bulgar kuv-i vetlerile çarpışan Fransız ordu - sunun bir zorlama teşebbüsile bu zorlayışı muvaffakiyete götür . mek, Sofya üzerine ric'at edecek SAĞLIĞINIZI KORUYUNUZ: , KANZU MEYVA TUZU En boş ve tabil meyva usa - relerinden yapılmıştır. Taklit edilmesi kabil olma- yan bir fen harikasıdır. İNGİLİZ KANZUK ECZANE- Sİ BEYOĞLU - İSTANBUL Bulgar ordusunu Makedonyadan çıkarmak, Makedonyayı işgal et- tikten sonra Osmanlı İmparator- luğu İle Avusturya ve Almanya arasındaki ittisal hattını kesmek, ittifak devletlerini birbirinden ay- m birakmak, karşılıklı yardım - dan menelmek... Bu plân tahakkuk ettiği tak « dirde harbin bir hamlede — itilât devletleri lehina ve umumi bir mMuzafferiyetle — telviç edilmesi muhakkak gibi görülüyordu. Plü-| nin tatbikine süratle geçildi. Selknik cephesinde büyük bir taarruza başlıyan Fransız kuvvet- deri General Manilof kumanda sındaki Bulgar ordularını sarsmar| Ba, ric'ale iebar etlmeğe başla lar, Bu hal Berlin ve İstanbul Al - man, Osmanlı umumi karargâh « Tarını telâşa düşürdü.. Yakın teh-| bkenin farkına varan Alman u » umumi karargâhı birleik çarenin Selânik — cephesinde — harbeden Fransız küvvetlerinin deniz itti- szl yolunu tehdid etmek, bir de zuz baskınile Ça'y kkale dışında İmrorz, Tetados ve Limnos araları arasında bekliyen İngiliz danarı- Masını tahrib ve korkutmak, bu tehdidle — Selânik cephesindeki Asri Dolandırıcılık Usulleri Bulundu (B inci sahilemizden devara) zahmet çekmeden her gün yüzler- ce frank kazanıyor. Bir başka ilân daha; <İş idarehanesi, işsizlere günde birkaç saatlik hafif ve kazançlı İşe Ter bulur. Hemen ağreşinizi bildi- riniz ve kayıd ücreti olarak 5 frank Bgönderiniz. Tereddüde mahal var mı?, Ye- Ti yurdu belli bit (iş idarehanesi) bu... Serseri bir adamın Parisin gö beğinde, zabıtanın gözü önünde böyle bir yazıhane açmasına, hal- kı dolandırmasına imkân var mı? Bu düşünce ile $ frangı gön - deriyorlar. Günlerce, haftalarca cevab bekliyorlar. Nihayet bir gün gidiyorlar, bakıyorlar. İdaraha < menin yerinde yeller esiyor. Ya twiko dolandırıclarına ne dersiniz? Fransız taarruzunu alıkoymak ça- resi olduğunu düşünmüşler, bu - su yapmağa karar vermişlerdi. Bu kakarın tatbiki için de bur- da materyelden mürekkeb Osmanlı;| Sanllmiştü. Çünkür Akdeninde. sünülmüştü. Çünkü, Akdenizde Alman dönanmasının bulunma - ması bu tedbirin icrasını Osmatı -| b donanmasının boynuna yüklet- meğe erkânıharbiye heyetlerini mecbur bur Muzafler Erdeniz sözün bura - sında durdu, bu acı hatıranın he- yecanile burkulan kalbini biraz dinlendirmek, soluk almak ihti - yacile sözüne ara verdi. Sordur. — Akdenizde Alman donanma- sının mevcud olmayışı bu uğur- €a hurda materyelden mürekkeb Osmanlı donunmasının kullanıl- masını istilzam ettirdi. Diyorsu - ruz. Amerikayı Umumi barbde zleyhimize tahrik eden tahtelba- kir soferbertiğini niçin kullan - madı? — Nosl? — Tuna tarikile — Karadenize indireceği bir tahtelbahir - filosu dişarı çıkıp bu akını su allından dahe güzel yapabilirdi kanaatin- deyim! (Dovamı var) icrasını bana havale etti. Mek - tubuma bağlı kâğıddaki suallerin gevablarını okunaklı bir surette yazınız. Ve tahkikat masrafr ola- rak 30 frank gönderiniz. Zavallı, işsiz muhasibler, kâtib- ler bü mektubu okuyunca sevinir- ler, ümide düşerler, 30 frankları yoksa bile tanıdıklarından birin - den ödünç alırlar, gönderirler, Aradan on gün geçiyor. Bir mektub daha geliyor. Tahkikatın Tehinizde çıkmadığı teessüfle bil- diriliyor. Kime — müracaat, kime * şiki- yet edeceksiniz?. Askeri fabrikalar İlântarı Kırıkkalede yaplırılacak kalörifer| tesisatı «Biz triko fabrikası, iyi triko Keşif bedeli (140000) lira olan; yapabilen kadınlar arıyor. Fabri- (Kırıkkalede yaptırılacak — kalör:fer kaya gelmelerine lüzum yok Ev-| tesisatı askeri fabrikalar umum lerinde çalışabilirler. İyi ücret ve- İm,üdürlüğü merkez satınalma k> rilecek. Arzu edenlerin adresleri- | misyonunca 21 Şubat 1939 salı gü- ni bildirmeleri .» nü saat 15 de kapalı zarfla ihale e- Bu ilânı okuyan kadırlardan bir| dilecektir, çokları hemen adreslerini bildiri- Şartname (7) lira mubabilinde| yorlar, Ertesi günü de cevab alı- komisyondan — verilir, yorlar: müvakkat teminat olan (8250) li- Size iş temin etmiye hazırız. | rayı havi teklif mektuplarını mez- «Madam, kör günde gaat 14 e kadar komisye- Yaplığınız trikolardan bir nü- mune gönderiniz. Meselâ bir at- ki, bir kazak, ilh.. Bu, muvafık görülürse yevmiye 100 frank ka- zanabilirsiniz. Aksi halde triko - nuzu işde ederiz.. Anlıyorsunuz ya, bunlar da gön- derilen trikoları satıyorlar. Dolandıtıcılığın bir başka nevi: na vecmeleri ve kendilerinin de 2490 sayılı kanunun 2 ve 3 madde- lerindeki vesaikle mezkür gün ve, saatte komisyona müracaatları. (43) 5 Muhammen bedeli 525 lira - olan| Zeytinburnu silâh tamirhanesi ara-| zisi dahilinde yetişen otların — hir * şirketi muhasib ve kâtib a- İseneliği Salıpazarında Askeri Fab-| Tıyor. Yüksek bir maaş verilecek. irikalar yollamasındaki — satınalma Taliblerin hal tercümelorini, vesi-| komisyonunda şartnamesi — veçhile kalarını, Paris, 580 numaralı bostaaçık artlırmaya konulacaktır. İstek kutusuna göndermeleri. |ilerin 4 lira muvakkat temira! Kriz yözünden açıkta kalmış |rasını herhangi bir malmüdürlüğü-. yüzlerce muhasib ve kâtib bu ilâ- İne yatırarak alacakları makbuzla| ni okur okumaz kaleme sarılıyor, |13/1/939 tarihine rastlıyan Cuma hal tercümesini, vesikslarının kop-|günü saat 14 te 2490 numaralı ka - yelerini yazıyor, gönderiyorlar, —İnunun istediği vesaikle birlikte ko- İki gün gçti mi cevab geliyor: |misyonda bulunmaları. Şartnsme her gün komisyonda görülebiir. (4TN | İ Teiğleris| —e L | | gekilde neşredildi Güzel Katerin (8 inci sabi'oden devam) Çar bunda tereddüd etmiyor, Napolyonun beklediği resmi ce - vabı Moskovadaki Franaız elçisi- ne veriyor. Lâkin Napolyosun da — başka kurnazlığı vardı. Bir taraftan Ça- rın kız kardeşini mutlaka almak ister gibi görünürken diğer taraf- | tan da Avusturya iİmparatorunun kızı güzel Mari Lülzi istemek için haberier yolluyordu. Avusturya — imparatordu Rus Çarı gibi değildi. Avusturya Na- polyon ordularına mağlüb olmuş, perişan bir hale gelmişti. İmpa - Tatorun kızını Napolyon alırsa bu Avusturya için büyük bir şerel sayılacaktı. Galib Fransız impa - ratoruna kızını vermemek Avus turya imparatoru için kolay bir- şey değildi. Napolyon bundan e- min olarak Mari Lüiz ile nişarlan-; mış, artık bu nişan bütün Avru paya ilân edilmişti. Napolyonun kurnazlığı şunda idi: Rus Çarı i- kinci küçük kız kardeşini de ve- remiyeceğini resmen Fransa im- paratoruna — bildirmeden evvel Napolyon da Avusturya impara- tozunun kızı ile nişanlandığını ilân etmiş oluyondu. Bu izdivacdan nihayet Napo! - yon için bir veliahd dünyaya gel- mişti. Fakat Fransız imparator - huğu yıkıldı ve o veliahd da öldü. Bedbaht baba ile oğul!. Bir Roman Kadar İnce, Heyecanlı Aşk Macerası (4 üncü sahitodena devam) zendim. Bize gidiyorsunuz... Bu - ta çok memnun oldum. Genç kız, hayrette kalmıştı. Bir şey söyliyemedi. Artık her güu, saatlerce güvertede dolaşıyorla, Konüşuyorlardı. Vapur, Pire Tuna girip rıhtıma yanaşınca Prens| Lüizin elini sıktı: — Bu akşam, dedi. evde görü - şürüz... Saşa, düşündü. Hakikati baba: Sına itiraf etmeyi muvafık bul « du. Lüizi sevdiğini söyledi: — Çok sevimli, çok — şirin bir kız. Burada kendisini tanıyan yok. Paristen de uzakız. Fam dö şambr| olmasında ne beis var,.. Yaşlı general düşündü, sonra — Peki, dedi. Fakat böyle ol - maz. Diğer hizmetçiler gördüler bir kere... Buna bir çare bula « lum... Bir senaryo hazırlıyalım. — Ne gibi?... — Sözde bu kız kibar bir Pran Bız dilesine mensub imiş, Pariste lanışmış, sevişmişsiniz. Bize karşı bir komedi hazırlamışsınız... — Alâ! Çok âlâr... Yaşlı generalin dediği gibi ya pildi. Ertesi gün, bütün evdekiler, Lütrin Şaşanın nişanlısı Olduğu- nu hayretle - öğrendi. Bir hafta sonra döğünleri yapıldı, Yeni Eserler YENİ BİRLİK 3 üncü aayısı, yeni bir merhale teş- Kil edecek yadaz Neden kiymetlendiremiyoraa? (Dr, R. Fethi), Nestl davası (Dr, Lebit Feh- zel), Köy iktisadiyatında mutavasartın eli (Mahir Bülend), Kültür hayatı- muzda ATATÜRK (Şaban Taşkın), gi- bi kaymetli yazılar vardır. x YAKACIK MEKTU PLARL Mahmut Yesarinin Yakacık sanator. yemunda iken yazdığı halıralar ve ha- kiki hayattan alınmış hikâyeler, (Çı- #iT külüpkanesi) tarafından nefik bir Bu güzel eseri okuyucularımıza Farelle tavsiye ederin. a HUKUK GAZETESİ Dört senedenderi Türkçe ve Pram- getesinin 3330 mumaralı nüshaları | hörgün 25 - 6, Salı, Cumartesi ( hazır bulunmaları lüzumyş — ilânez  küymelli yazılarta çıkmıştır. t vimiz büresundan almabilir. * 'Dr. Hafız Cemal HEKİm Almanya İlkbaharda Ukranya'ya Saldıra (4 Üncü sahifeden devam) küvvetlendirmek istiyor. Lehis - tanın Rusya lie arası böyle iyil tikçe müttelik olan Fransanın ziyeti ne olacağı da bilhassa Vare şovayı son derece düşündürmek « tedir, Lehistan Hariciye Nazırı Albay Bek yılbaşı yortusunu Fransanin cenubunda geçirrek, tatlı, ilık bir iklimde geçirmek üzere Varşo - | vadan ka'karak Fransaya gitmiş- ti. Bu seyahat politika âleminde az dedikoduya yol açmamıştır. Leh' Hariciye Nazırının Fransaya se- yahati esnasında Fransız devlet adamlarile temas ettiği anlaşıl - mıştır. Bu seyahat ve ziyaretin resmi hiçbir mahiyeti olmamasına dik- kat edilmiş ve Fransız Hariciye Nezırı ile Leh Hariciye Nazırının Bgörüşmeleri hususi olduğu kadar da serbest bir surette cereyan et- miştir. Bu mülâkatlara dalr azam! de- recede ketum davranıyorlar. 'Tepebaşında Şehir Tiyatr su DRAM KISMI Buakçean S0 da (ASMODE) P. 5 İstiklâl caddesinde KOMEDİ KISMİ Bu akşam saat 20,30 da (MUM SÖNDÜ) 5 teble * Halk epereti Dü skşamı Pek yakında büyük operet ÜÇ YILDIZ Macar balesi Cumartesi, puzar matine saat 15 de, her perşembe halk gecesi * TURAN Tiyatrosu Ses Kraliçe - Yüce Se. San'atkâr Naşid Cemal - Sahir Bu gece birleşigi Bu gece ZÜPPELER Vodvil 3 P. Yarın gece büyük operet (ŞEYH AHMRD) * Ertuğrul | Sadi Tek TİYATROSU Taksimde (Bu ge) İTAAT İLAMI komedi 3 perde | cak mı? Deyli Ekspres gazetesinin yaz- l dığına göre Leh Hariciye Nazı- Tının öğrenmek istediği en mü « him mesele şudur: Eğer ilkbaharda Almanya ha - rekete geçer, Ukranyayı almak is- terse Lehistana yardım için Pran- sa hazır mıdır?. Fransanın Lehistan ile dostluk Muahedesi ve tedafül bir itlifakı vardır, Diğer taraftan Rusya ile de) malüm olduğu üzere Fransa a- rasında bir misak mevcuddur. Eğer emüstakil» diye ortaya bi - yük bir Ukranya vücude getirmek ister de bunun için harekete ge çecek olursa Almanyanın karşı - sında Rusya ile Lehistan buluna- caktır. Eğer Rusya Lehistan ile Almanyanın arasında bir harb çı- karsa Pransa da müttefiki olan Busyaya ve Lehistana yardışn ci- mek v etinde kalacaktır. Lâkin Çekoslovak; buhranı gırasında pekâlâ görüldü ki tü- fak muabedesi olmak başka, bu- bik! yine başkadır. |Dünyayı Altın'a Garkedecek Ti Mühendis V Mncü sahiledes devamı Dünikovski, İsviçrede ikon Mi tırdan ve Filipin adalarından 1”0 ton kadar toprak getirmişti. Her #kşam ötele geldiği zaman elinde küçük bir çekmece bulunuyordu Mühendis kendisile temas eden - lere altin imali dormülünün n1 cekmece içinde saklı — olduğun” söylüyordu. Meşhur profesör, İsviçreye gel- miş, Polonyalı mühendis ile uzun müddet görüştükten sonra mem- leketine dönmüştür. Bu yeni şirketin ptofesörün yar- dümile teşekkül ettiği zannolun - maktadır. Şimdi Dümkovski, iki sene son- ra dünyayı altına «gark» edece- Bini söylemektedir. —) Kızılayın Teşekkürü Türkiye Kınlay Cemiyeli Eminönü kazasından: Baylar Marsel Frauko, Leon Kara- ke, Vilali Bahar ve arkadaşlarımın delâletile — Cumhuriyetin eu beşinci yıldönümü münasebelile şehrimiz tüc- varından Kımılay namına toplarına 4718 Hra 50 kuruş vemenize teslim edil. anistir. Tebemrda — iştirak eden bülün yarddaşlara ve bu işe delület eden xd-| Tarı yazılı sevata Türkiye Kısılay ce- miyetine karşı göslerdikleri yardım ve alâkadan dolayı teşekkürlerimizin üb- Tağına delâletinizi rita eyleriz. ei DA İstanbul Asliye Üçüncü Hukne) Mahkemesinden: İstanbul Evkaf Müdüriyeti tara-. Yazan: Celâl Müsahipoğlu fından Galatada Yenişehir sokak, Yakında 43 numaralı apartımanda - W Ele (İNSAN MABUT) ni, Beyoğlunda Okçu Musa m: iesinde Kara molla sokak 22 ru maralı apartımanın birinci — katın-i Halkevlerinde İ e BZ Riyaziye Kursları Açıldı — |şında ayazma karşısında Hayri, Be- i Foğlu Okçu Musa mahallesi Kara| “olla sokak 22 numaralı apartıma-, m üçüncü katında bakkal İzak, Seyoğlu Okçu Musa mahallesinde Kara molia sokak 22 numaralı a -| partımanın Üçüncü katında Sam - sum ve Çengelköyünde Tarla ba - şında ayazma karşısında — Sava'sın banesinde oturan Hayri mahkeme-| Lüzin 938/1978 numarasında kayıt- h alacak davasında, Asliye İkincil Hukuk mahkemesinde mukadde - Ma yapılan tahkikat sonunda ika metgâhlarını terkeylediği ve yen!| adresleri belli olmadığı anlaşılan ve| ilânen tebliğata karar verilen ad - darı yukarıda yazılı Samson, İzak, Yuda, Eleni ve Hayri haklarında birer ay müddetle Türkçe ve Rem-| ca gazetelerle ilânen tebliğat icra-| sına karar verilmiştir. İşbu Asliye İkinci Hukuk mahkemesinden va- mahsus olmak Üzere (müşküllere — ve Sorulara cevap) mahiyetinde yeni bir Tiyaziye kursu açılmışlar. — İsteklilerin kayıt için her güm Halkevi idare me- murluğuna müracaatları lh_.-' * EMİNÖNÜ MALKEVİNDEN: — | 1— 5 ikinolklimun perşembe akşamı maat (20) de Evimizin Cağaloğlundaki salanunda — /niverstta döçemtterinden Bay Enver Ziya Karal tarafından (Se- HWm 3 ün devrinde Hâlet Efendinin Pa- Fis elçiliği mevzulu bir honferans ve- rilecek ve bunu müleakip güslerik ya- bemiz (Vazife) piyesini temsll edecek- tir. #— 6 ikinei kânun cuma ve 7 ikinci kknun cumartesi akşamları saat 2030 da gönterit şubemiz (Vazife) piyesini temsll edecektir. - Her üç çece için davetiyeler E- (LOKMAN zife kararile mahkememize — vörut DAHİLİYE MÜTEHASSISI — |etmiş olduğunddn muhakeme için Divanyolu 104 fayin * olunan — 10/2/939 saat 14 de| Pazar hariç | mahkemede bizzat veya - bilvekâle 12 - 25 fıkaraya. Tel: | HKÂYE : —H ayırlı Bi Arkadaş ( Üncü sahifeden devam ! Ben ağzımı açıncıya car o kapıdan fırlamıştı bile. Ağ $am yemeğine gelmedi. Gece ge dönmüş. Bu sabah da göremedi Naciye bu son sözü söyledi v ağlamağa koyukdu. Haddi zatır pek fena kalbli olmuyan Periha İNasiyeyi bu derece bitkin ve p Tişan bir halde görünce içine bi Üzüntü düştü: — Naciyeciğim, sen git bir d kendini doktora göster! Büsbüt lııslıhmp yatınandan korkuyo Tum. Vaziyeti anlat! Belki Adna I4 temas eder. Senin, muhit değ Ürinek ihliyacında bulunduğut €na söyler, Adnana da telolon | meği unutma! Söz veriyor musv) Naciye içli içli: — Peki söz veriyorum! dedi. — Yarın gelir seni - görürüm. Umarım ki yarına kadar âsabı durulur. Hararetle bir birini kucakladı lar, Erteşi günü Naciyeyi görmeğ giden Perihan, samimiyetine gü venerek Naciyelerin küçük galo muna, kapıyı vurmadan — girino karşılaştığı manzaradan az dalı Küçük dilini yutacaktı. Saadett4 gözleri ve yüzü pırıl pırıl Naciyı kocasının dizlerine oturmuş veç sarını okşuyordu. Evet, evet intizamı ve işi he şeye tercih eden Adnan bu sast yazihanede — bulunacağına — evâi karısile sevişiyordu. Perihan du Caklarını sırarak: — Affedersiniz, dedi, bir danı gelirsem kapıyı vurur da girerir Karı koca ikisi de sıkılmışa b zemiyorlardı. Bir kahkaha salı - verdiler Sonra Naciye Perihana dönerci — Gördün mü! dedi, karşındı! dünkü Naciyeye benziyor mu? Perihan suğuk bir eda ile: — Memnun oldum — şekerim memnun oldum. Hava değişmiş artık doktora ihtiyacın yok gali- ha? dedi. Bu suale Adıran cevab verdi" — Nasıl ihtiyacı yok, — bilâkis bugünkü saadetimizi sevgili db gösterdinir. anlaşılan.. Söze Naciye karıştı: : — Yok böyle söyleme, kabahat bende., - Adnan şefkatle karısını kucak- lsdı ve alnından öptü. Perihan'n sesi değişmiş, ıslik gibi çıkıyor İu — Hepsi güzel amma bu deği - şikliğin sebebini anlıyabilir mi - yim? Zannederim ki Naciye sen fikrinden vaz geçmedin, Avrupa ya gidiyorsun değil mi? Kocan se ni bundan mahrum etmiyecek ü- midindeyim. — Yoo, artık Adnanı buraka - mam. Zaten Avrupa - filân Bsarmıyor. Perihan münfail biz sesle: — Acıyorum, — dedi, irade ve manlığın sende eseri yok. Ç kararsızsın. Allaha isınarl ben gidiyorum. 4 Adnana kalsa Perihanı çokta, kapı dışarı edecekti amma Ni ye elinde tuttuğu bir kataloğu kadaşına uzatarak: — Parihan dedi, Beş dakika vel Adnanla neye bıkıyanııılı Sen de gör. Bu çocuk çamaşırlarına aid Fataloğdu. Naciye sözüne dev: ekti: 4 Doktor hayatımın en mes'i haberini bugün verdi bana. Zan nedersem oğları olacak. Babasır ı adını koyacağım oğluma. Parihan karı kocanın — yenid kucaklaşacağını hissetti; homur - danarak: — Pekâlâ, Allah — saadetinizi bozmasın, dedi ve hızla kapıd