eni Şefimiz ve Yugoslavlar İğn resmi Yugoslav gazetesinin İnönü hakkında dikkate değer bir makalesi .7' "ü ( «Vremes - 12/XI/ .,_Mud ) gazetesinden. S._ Türkiyesinin asırlara b bir temel üzerine kurul - adağunu ve Cümburiyetin NİN temelini uıy.ıı hiçbir h: lllyll“:ılı:ıll'ı; n sonra, Relsleri tesirli daveti üzerine 'N.'_“'mk Atatürkün eseri- ni git etmekle mükaddes va - N.*le edecek olan adamı | —"—'—" millet vekilleri ara- K—"hı namzet intihap et- dökuz namzedin bir for- Başka birşey olmadığı Anda hissedilmişti. Türk €a yüksek meclisinin Ku o dakika kendini güs- —'"İımmıodı bulunan - tün reyleri, bilâistisma, & fzalarının — arasında ğti n saygılısının, — İsmet İN kutusuna havale edil- 'N "rllım.ım. Bazır bulü- ,—.!l- ve ittifakı ârü ile N. ünü — Cümhurreisliğine “itki zaman, bu nazik an- isine teslim edilmiş kemali sükünet İle dolayı vazifesini bi thıı. bulunuyor. Ayni Parlâmento bu hareketiy 'ün sadık tercümanı ol- Rösterdi. Çünkü Türk '::'ı Dolmabahçe sara - ı___l:inde yatan ve elsa- Büyük Şefinden baş Ük adam fanır. MNT Jb: nde kahraman - yi Ma xvııı etmiş olan bu . İsmet lıııı ile Mare- Muazzam — reform 'hovax sırlarını Ata- ı.. İki şahsa ifşa eder- O'nun cür'etli plün- "*hıık kaçarlardı. Hal- Mım büyük Röne - ":mımı.mı için, ha: fevkalâde bir ener -ıhkıırkı Bunun yıı.ıdu. teşekkül eden üm on beşinci yıldö hı..""*k edildiği gün ol - ürük inkılâpçı At R X SÖON TELGRAF'mıa lkeye koymaktan bi- | İhtilâlin ilk günlerinde Atatürk'ün nda kahramanlıklarile temayüz iki şövalye inönü ile Çakmaktır. dan ayrılmak anmda olsun, Ciüm- hurreisliğine kimin tayin edilece-, #i suali etrafında pek çok durul - mamıştır. Çünkü bu iki kimseden | başka kimse nazarı itibare alına- mazdı. Herkes bilir ki, Atatürkün yeri- ni kimse işgal edemez. Fakat, e| üğer Türkiye Cümhuriyetinde Bü- yük Şefin koltuğuna (sandalyesi. ne) oturacak şerefe malik - olan kimse varsa o da bu iki büyük damdır. Halbuki, Mareşal F. Çak. mak bu mevkle daha evvelce te-| şekkür etmişti. Çünkü o, milli mü cadelenin ilk günlerindenberi ax- kerin arasında olan vazilesini id. rük etmiş ve bunun için bu unva- na teşekkür etmişti. On beş sene zarfında bir kere olsun üniformusı m üzerinden indirmemiştir. Şim. di bile, parlâmentoda yer almak hevesi kendisinde hissedilmemiş - tir. Kendisi tam bir asker olarak kal mıştır. Bu sebepten dolayı, seçimde fi . ü yoktur. İnönü harbi- | ; askeri ve Loz! diplomat ga vekil, Türkiye Meclisinin eu kuv- | vetli hatibi ve yüksek bir aile ba- bası olan İsmet İnönü, Türkiyenli mukadderatı mevzuu bahsolan bu| tarihi günlerde milletin başma ge yeri İşgal etmi| ye davet edilmişti. Onun iİntihabı, Atasının kaybi- le derin mateme bürünen Türkiye- ye yegüne teselli veren haber İs- met İnönünün başkanlığa seçil: haberi olabilir. Her zaman dostlu- ikuna şahit olduğumuz İsmet İnö- Dünün intihabı Yugoslavya - için | daha kuvvetli bir ittifak, Balkan anlaşması ve bilhassa Türkiye ile Yugoslavya arasındaki dostluğun daha sıkı bir tesanüdünü ifade e- der. Bu satırları yazan — muharrir, Cümhuriyet bayramının ertesi gü nü, 30 İlkteşrinde, Reisin Çanka - yadaki evinde vermiş olduğu sa -| mimi öğle yemeğinde hazır bulun. mak şerefine nail olmuştu. O za- man, Ekselâns İsmet İnönü, Yu - goslavyaya karşı beslediği büyük | sevgiyi — muharrire — anlatmıştı.!. Memleketimizden —ayrılırken — ve Yugeslavyanın her küşesinde rast geldiği açık kalpleri ve kendisin - den hiçbir şey gizlenmiyen bu di- yardan getirdiği güzel —inlibaları biçbir zaman unutmıyacağını lemişti. Kraguyevnizda — Sırpça söylemiş olduğu nutuk hiçbir za- man hatırından çıkmadığını, keli- melerimizle telâfluzumuzu öğren mek hevesile bi gece tronde, V8 riz— elepi Yazan: W. Bami KARAYEL telrikası No. 168 "'“vııı Hüseyin Avni paşaya tertibi n önceder *'*f'î nn öi * Ş'*—., İ Ç'::-—a— & MBA ru ikla boğa- kuweı gözeriz... Sivişir gidersin; Sıktığı kadar bağı- 9, sızlarım... Me- )Ğiı. Yalruz, sen bu terti yı,. k VN başaya haber Nmn“mfühı Blsın.. da bu şekle gö- N—”:'Wın bu şekli mu- . Nihayet; padişah | | | | | anlattı ne kadar kavi olsa uyküda iken boynu ilmik atacaktı. Sonra - dan kollarını makasla kesmesi ko- laydı. Pehlivan, Hüseyin Avni paşaya tertibi anlattı. Paşa bu şekle mu- vafakat cimişti. Makasla intihar etmiştir diye ilân edilebilirdi. Za- ten; Sullan Azizin yanında en hâs ve emniyetli cariyeleri vardı. Hele, Matgüzel gibi candan bir gözdesi makasla intihar - ettiğini söyledikten sonra; bu hakikate can ma dayanırdı? |Maltepe Tütün Enstitüsü Balkanların eşsîı bir enstitüsü haline geliyer İnhisarlar idaresi tarafından vücude getirilen tü - ehemmiyetli su - rette genişletilmiştir. Ahiren va- pılan yeni ve büyük binanın in - Şaatı da tamam olmuştur. Şimdi bazı tâlk inşaat devam etmektedir. , Burada ders ve tatbikat gören eksperlerin bütün fenni ve mo- dern vasıtalardan istifadeleri de olunmuş, bunun için y len dcab eden vesait getirilmiş- , Bakanlarda eçi bulun - yyan bir. mücesese vaziyetine ——— |Ülev vapuru bu hafta Snfr’re başlıyor | ferlerine başlıyacaktır. Denizbank idaresi kelimeleri tekrar ettiğini söyle - mişti. O, bütün bunları hayatının en fatlı hatıralarını anlatır gisi gü İzel bir tebessümle hatırlıyordu. Muharrir intibalarmı şu suret- le tebarüz ettiriyordu O gün, Yugı dı ve bu devleti | avyaya olan itima Akil bir siyasetle ksclâns İsmet İnö- an büyük bir tak « â Prens Pole izafe e- |dilen sempati havası içinde geçti. Türkiyenin yeni 36 s6- nesi Ankarada karşıladığı ve 1937 |de iadei ziyaret ettiği Yugoslav |kabinesinin değerli Şefi Dr. Sto - yadineviçe karşı olan d İpatilerinin feveranına nihayet ve- İremiyordu. İsmet İnönü, Stoyadi- noviçin muvaffakıyetinin -bütün Balkanların muvaffakıyeti oldu - Zunu işaret etmişti. Bu urzun ve samimi konuşma - lar esnasında İsmet İnönü kâh Dolmabahçe sarayında yatan has- ta destundan derin bir teessürle, İkâh 'Türkiyenin âtideki mukadde- | Tatından sarsılmaz bir imanla bah ,setmişti. Atatürkün — programından bir harf bile değişmiyeceği İsmet İnö- İnünün beyanatından hissediliyor. (du. Türk milleti hiçbir. emrivâki karşısında kalmıyataktır. Dahili siyaset, evvelce olduğu gibi, Tür. kün standardının inkişafına hasre (dilecektir. Dış siyaset ise, malik Jolduğu eski ananelerden ayrılmı - yacaktır. Bu kompleks içinde Bal. kan Antantı Türk âsayişinin te - melini arzedecektir. temeller üzerinde kurul « | Cümhuriyet hayatının | için lâzım olan kuvveti A- tatlirk idenlinin tespit etmiş ola kültür mucibince yetişmiş gençlik verecektir. Atatürkün göstermiş olduğu yol dan sapılarak başka bir istikamet (Devamı 6 ımcı sabilfede) are eden ve İnünün her x: |dirle bahsetti in sem « n sarayını muhafazaya Hüseyin Avni paşa bendeleri de işden haberdar edildi. Mustafa pehlivan pencere- | ye çıkarken ve işini bitirip ka- çarke caklardı. | — Mustafa pehlivan cumartesi ) şamı programını tatbik edecekti. Fakat; Sultan Aziz o gece sa- Çırağan memür zevatlar | Halkevlerinde Radyo ve hoper.ör Tesisatı Bulunacak Ev salonundakilerden mada hariçteki halkda bunlardan istifade edecek izdeki bütün halk- dyo bulum lif yerlere müteadı rlörler kunularak ev sala nuna gelemiyen vatandaşların bundan istifadelerinin temini tak-| mil Halkevleri reisliklerine bil « dirilmiştir. Esasen Halkevlerimizin hemen radyo makinesine sa- ikta iseler de hopar - lör tesisatının henüz her tarafda lâyıklie yapılmamış olduğu gö - rüldüğünden bu hususun da te dnini ehemmiyelle tamim olun - muüşi Hoparlörler yalnız radyo neş - r da istifade — edilmiyerek bunlura mahalli konferanslarda | lacaklardır. İkevi, faideli ve muhte- Memleketimi İstatistiği Maarif müdürlükle-| | rine verilen emir | nlekeli im bütün şehir ve balarile nahiye ve köylerin - de oku, , san'at mektebi, mu - allim mektebi kız enstitüsü ve salre gibi muhtelif mekteplerde ders gören kız ve erkek talebe - lerin kati sayısının ayrı ayrı is - tatistikler halinde tanzim oluna- rak gönderilmesi bütün maarif müdürlüklerine bildirilmiştir. Bu malümat, en kısa bir za - kan konu Yeni avukatlık kanununun ö - nümüzdeki perşembe gününden itibaren mevkii tatbike girmesi icabetmektedir. Yeni kanunun tatbiki etrafın - da Adliye Vekâletinden bugün müddeiumumiliğe bazı talimat gelmesi beklenilmektedir. Yeni kanun mucibince maaş, ücret veya aidat mukabilinde gö- rülen hiçbir hizmet ve vazife avukatlıkla içtima edemiyecek -« tür. Yalnız bunlardan, meb'uslur vilâyet ve belediye meclisleri aza- ları, profesörler, muallimler, do- çentler ve asistanlarla, müşavir | avukatların avukatlığa edebilecekleri anlaşılmıştır. Yalnız, bunlardan —meb'usl.r hazinenin belediye ve hususi ida- relerin murakabesi altında bul nan veya sermayesinin yar,; dan fazlası de ları kat'iyen kabul edemiyecek - lerdir. Diğer tarafdan hazine avukat- larmmın yeni k leri tereddüdü m: dereceği talim. bugün. tedir, 'Şüpheli Bir ölüm İKahvede kan kustu| Dün Şehremininde Saidin kah- vesine gelen 65 yaşlarında ihti - yar bir adam birdenbire kan kus- başlamış biraz sonra da öl- Hüviyeti henüz t dilmiyen Ihtiyarın ölümü şüpheli görüldüğünden cesedi marga kal. dırılmıştır. manda vekâlete günderilecek, bu suretle memleketimizin en yeni ve doğru (kültür istatistiği) el - de edilmiş olacaktır. Yeni adliye Ta yinleri *myiz birinci ko- sanu reisi Abdullah temyiz a- zalıklarına, İstanbul müddem - n muavinlerinden — Hakkı Şükrü de İmrelı ceza evi müdi lüklerine terfian nakil ve tayin edilmişlerdir. İzmir müddeiumu- miliğine de eski İstanbul ağır ce- za mahkemesi azasından İzmit ceza hâkimi Kemalin tayin edi- ği söylenmektedir ya haber vermişti. katil hâdisesi — pazar kalmıştı. Çerkez Hasan, gizli olduğu yerde duruyordu. Hele, Sullan Aziz, tahtı saltanattan çekildik - den sonra, vaziyeti büsbütün kö- tüleşmişti. Ortada da kendisini himaye eden ne Tavaşi bazretle- akşamına | baha kadar ağladı ve kederinden uyuyamadı. Mat güzel, ti Binbir elendisini teselliye çalışl. Lükin, Sultan Aziz yatmadı. Ağladı, ağladı. Beni; buraya hapsettiler, öldü- recekler diye ağlıyordu. Müstafa pehlivan güneş doğun- caya kadar pencere altında volta ekti. Dilşad, bir türlü çağırmıyor- du. Yatak odasına geçmiyorlardı. Oturma odasınan ışıkları yanıyar- dü. Sultan Aziz; öğleye doğru bi- işvebazlıkla | ri kalmıştı ve ne de hemcinsi olan gözde... Çerkez Hasan ya Şum ordusu- na bir an evvel gidip dehalet et- meli idi veyahud memleket ha- ricine kaçmalı idi. Fakat, Çerkes Hasan her ikişi- ni de yapamıyacaktı. Çünkü, onu tahrik edenler bolca para ve bol- ca vaidlerle elde etmişlerdi. General İğnatif, Mahmud Ne- dim paşanın ve Sullan Azizin or- tadan kalkmasını hiçbir suretle hazmedemiyordu. Nihayet, İngil- tere politikasına mağlüp olmuş - tu. tab düşüp yatağa uzandı. Dilşad, akşamki hali Mustafa - Rusya, Türkiyenin kuvvetlen - Bu sebeble, | a Almanlar bal Ve erik istiyorlar Almanyanın marug firmala - rındanberi dün Türkafise müra - caat ederek şehrimizden mühim miktarda bal ve erik almak is - tediğini bildirmiştir. tüccarları haberdar etmiştir. ——— Terkostaki tesisat Terkos gölüne yapılacak yeni tesisat ilk bahara kadar ikmal e- dilecek ve bahanda şehre fazla miktarda su verilecektir. | mâni olmak için elinden geleni | yapıyordu. Osmanlı imparater - luğu mekadar müzebzeb ne de- rece rezalet ve sefalet içinde çal- kanırsa bu devlet o kadar müs - terih ve vazifesini bihakkın yap- tığına kani idi, Hiç bu kanaati taşıyan Moskof Hüseyin Avni Paşa gibi bir seras- keri devlet ve ordu başında bıra- kırmı Kdi? Hele, sadrazam Rüşdü Paşa, bahriye nazırı Kayseriyeli Ah - şında bulunmaları Rusya tehlikeli idi. Binaenaleyh, Rusyâ için yapı- lacak yegâne bir şey vardı. Dört- | ler ittifakını vücude getiren sad- | razam Amasyalı mütercim Rüş- dü Paşayı, İspartah Hüseyin Av- ni paşayı, Kayseriyeli Ahmed paşa gibi adamların iş başında için Hi idi, devam | müesseselerin aleyhindeki dava - | | Bu tereddüdün vekâletim gön- mesine, aslâhat vücude getirmesine| | med paşa gibi adamların iş ba - | bulunmaları Rusya için tehlike- l' $8—SON TELGRAP — 307 ci Teçrin 1908 Avukatlık Usulen b u aybaşı tatbik mevkiine luyor Diğer tarafdan kanumun tat! kinin hazirana bırakılacağı da * vayet olunmaktadır. Kat'i vazi: bugün, yarın belli olacaktır. Yeni kanuna göre mıntakası da-| hilinde en az 15 avukat bulunan her vilâyet merkezinde yeniden bir baro teşkil alunması lâzımgel- mektedir. (Baro) lar teşkil edemiyen yer-) lerin avukatları, hallerin barcsuna Maamafih İst: nuna göre kurulmas bu baro resmen teşekkül etmiş - tir, İstanbula merbut bütün ka- zalarda İstanbul barosuna lanmışlardır. Baro reisliği her avukat hak - kındaki tedkiklerini kısmen ik - mal etmiş bulunmakta ve şimdi vekâletin emrini — beklemekte - | &ir. Bir sene Geri Kaldı Avukatlık ka ların ha neden ununda Svukat- yapmal; addesinin tatbi- me- beşinet m: yarın hallolunacağı söylenmek - | | Verem Hastaneleri J [;oga.mıyıır | — Heybellada verem sanateryo - | muna ilâve edilen pavyonun in - şaatı bitmek üzeredir. Bu pav - yon ile sanatoryomda yatak ade- di 260 4 cıkmış'xr Ayrıca y Pöshünesine yüzer yetekhik birer | verem pavyonu daha yapılacak - tır, Şehir Meclisinin dünkü' içtimar Şehir meclisi dün teplandı. Mühtelif mazbataları kabul ede - rek dağıldı. Meclis bugün son toplartısını yapacaktır. bir talimatname İstanbul ile mülhakat arasında işliyen otobüslerin tâbi olaca ları a n hakkında bir | name haz lacak yegâne bir şey vardı. Dört- razam Amasyalı mütercim Rü: dü paşayı, İspartah Hüseyin Av ni paşayı, Kayseriyeli Ahmed pa- Şayı, Mithat paşayı katlettirmek, bu süretle Osmanlı impiratorlu - ğunu başsız bırakmaktı. Bu içi yapacak adıum da Türk neslinden olmayan Çerkez Hasan olabilir « İğnatif Çerkez Hasanı şöyle tah- rik ediyordi — Katil işinde muvaffak olur olmaz... derhal imparatorluk resi ele geçirilecektir. Sizin bir puşa ve hattâ serasker olmanız için her türlü tesir tarafımızdan icra edilecektir. Zaten, Sultan A- ziZ taraftarları azim miktarda olduklarından sizi talılis ede - ceklerdir. Sonra, mihayet, siz bir Türk değilsiniz... (Somu var) ler ittifakımı vücüde getiren sad- | | | Bir lüzum Bazı hâdiseler vardır ki eğer onlar vâki olmasa bix, birçok şey- lerin vücudünden haberdar ola « madığımız gibi bazı lüzümlü (hti uzın da farkına varmıya- Meselâ bir yangın söndür- tinin kıymet ve lüzumu het balde bacamız tutuştuğu zaman her zamankinden daha — kat'iyet ve vüzuhla tebarliz eder. Dün bir arkadaşım anlattı. Cihangir semtinin bir «Paşa» sı vardır. Bu, mahalle çocuklarının paşa diye ad takdığı saçı sakalı- na karışmış bir meczubdur. Ken- di halinde delaşır, yangın yerlek rindeki koğuklar bu zavallı paşa- nin mühteşem ikametgühlarıdır. Hattâ sayfiyesi, şitaiyesi ayrıdır. Nedense anu her görüşümde dev- rin sillesini eski istibdad paşa - larını hatırlarım. Siyab çevre bir sakal çenesinde, kıllı gö açık mahzun ve muztarib bir azamet- le mahalle çocuklarının eğlencesi olmuştur. Yaramaz piçler onu taşlarlar. Arkasından — bağırarak kızdırırlar ve nihayet «Paşa» diye gönlünü alırlar. İşte bu zavallı adam geçenler- de civarın birkaç külhanbeyinin taarruzuna uğramış. Çapkın deli- kanlılar onu aralarına almglar. Başlamışlar dövmi; Zavallıya öyle yumruklar, l yorlarmış ki paşanın bağırmasın- dan bütün aparlıman pencereleri | birden açılmış ve her pencereden bir baş uzanarak merhametli güz- lerle bakımışlar ona. Paşa'yı ha- şarı ve mütaarrız delikanlıların elinden kurtarmak isteyen bir iki de ayni şekilde muka- ünce apartıman katların- dan seyirci kalan bazı aileler ka- pıcılarını polise haber vermek i- çin koşturmuşlar. Polis aramıya giden kapıcı, ar- kadaşımın anlattığına — göre tam yirmi dakika sonra — dönebilmiş. Zira Ağubamamı civarındal rakel Cihangirin bu semtine bir hayli uzaktır. O zamana kadar çapkınlar dayak işinden hevesle- rini almış, çoktan dağılmış bulu- paşa'nın dayak yemesinden ziya- de üni bir lüzum karşıstada polis icab ettirecek hâdiselerde bir me- murun ne kadar geç kalacağına hayıflamıyordu. Dostümu / haklı buldum ve bu satırları mereiinin dikkat görünü çekmek için yaz- dim. HALK FİLOZOFU | Birimizin derdi Hepimizin derdi Pazarlıksız satıştan sonra Kapalı çarşı ve Mahmudpa- şada dükkâncılar ve bilhasşa hazır elbise satan esnaf ve manifaturacılardan — bazıları pazarlıksız satış kanunu - tat - bika başlandıktan sonra hal « kın zararına olarak şu süretle hareket iklarını okuyucu moktupları “Meselâ on beg li ması lâzım gelen üzerine — koydukları yirmi hattâ yirmi iki lir konulmakta ve diğer esi bazıları da satışa — arze malların üzerine yin K ksız satışa riayetsizlik- den başka bir mana ifade et - mez. Esnafın satacağı malır mali- yet fiatı üzerinden vyüzde m ayyen makul ve munsif bir kazanet olmaldır. Ve kanunun tatbiki esnasımda halkın vara- rına hareket edilmiş olmama- lıdız. «Beş parmak - bir dr; M derler. Onun için, gerek umum esnafın ve gerekse halkın mem maf her zaman sıkı bir kontrol altında bulundurulmalıdır. Bu. nu alâkadarlardan bilhassa ris Ca ederiz.