“Kültür işleri: Ünıversıtemızde — Yörülen inkişaf 15 inci yıl münasebetile — Mekteblerde yapılan muSabakaların neticeleri yazılanlar gittik- Maktadır. 934 yılında —“"" 3207, 936 da 3960, 937 falebe bulunmasına - 438 'l-ıebı bulunmakta - Maraftan 934 de 219, 935 aA t6 $96 da 440, 937 de 458 ve R "'dlvmuııbe Üniversite- ile 908 arasında geçen beş N Üniversiteye yeniden ü ilâve edilmiş ve bu su- ."" 32 ye baliğ olmuştur. Hiyüddet zartında ye- hitab 385 travay 138 ter- "'i— Ş mınq dil mektebine leım ederken 938 dâ inikdar 6936 ya çıkmıştır. ııgıı hastaneler - adedi bu beş yıl içinde “5 Çıkarılmıştır. k tedavi edilenler ihtilaf çıktı | N::hiind:n itibaren va- Vei kadar olan sahaya q—:;I»pllmıuna devam bekaıyı ile gahibi İhtilâf çıkmıştır. bu ihtilâfı muhakeme '*ıu. bi N%ı ve yeni rıh- —"“' ikmal olunx:ılmr. 8" Çek ı"'lasımn n"lu:tıa ti ıu’“yfıyelden tüc- 1 haberdar etti "1%— bir çek firmazı dün Ti - : Ko“—nı Müracaat öderek ınlktırdı pirinç al- "“'" bildirmiştir. hmu.. «Ankara» ve Nruıçxm üzerinde İstemektedi , hkuı-ıınmı bildi- n z nk ; âhval çok fena - ı.,_ :;'madın Mahmud Ne- Mnuz aleyhinde dedi- Si *.., ":ı:, n“llın sattı diye Nluım. B alarımn et zamirlerine vakıf değillerdi ararları isabetli olmuyord.u... Arurlar, Hattâ; mem | tile yapılan müsabakalar Diğer taraftan Cümhuriyetin 15 inci yılı münasebetile, Türk çocuklarının ve gençlerinin, Cüm- huriyeti kuran Türkün Büyük A- tası hakkındaki duygularını bir araya toplamak maksadile mek- tepliler arasında bir müsabaka tertip olunmuştu. Müsabakaya — şehrimizden — ve | muhtelif şehirlerimizdeki ilk n.ııl(- | teplerden 620, orta mekteplerder 295, sivil ve askeri liselerden 145. öğretmen okullarından 40( husu- Bi liselerden 40, Türk ekalliyet mekteplerinden &5, ekalliyet lise- lerinden 5, yabancı orta mektep- lerden 15 talebenin yazısı gönde- rilmiştir. Hususi bir komisyon bunlardan | «Sls yazıyı seçmiştir. Bu yazılar; bir araya toplana - cak ve bir «şeref kitabı» ismile neşrolunacaktır. Yeni ve Mühim tarihi Kazılar Tarih kurumuna müra- caat da buluculdu 'Trakyada yapılan kazılarda bu- Juynan mühim âsarı atikanın İs - ) tanbul müzesine getirildiğini yaz- miştk. Bu kere yeniden Hayrebolu ile Uzunköprü — arasında gıralanan höyüklerden (kaba- höyük) adı ile anılan yerde taharriyat yapıl- mast kararlaştırılmıştır. Dördüncü umumi müfettiş Kâ- zm Dirik Türk tarih kurumuna bu hususta müracaat elmiştir. Bu kazılara ehemmiyet veril - mektedir. BarI;:ı;;s Hayreddin'in Türbesi Belediye dün evkafa müractaat etti Beşiktaşta tramvay iskelesin - deki Barbaros Hayrettin Paşa tür- besinin etrafının tanzim olunması hakkındaki çalışmalar çok ilerle- Miştir. Belediye buradaki muvakkitha- ne binasının yıkılması için dün Vakıflar Müdürlüğüne müracaat etmiştir. di Sultan Aziz; Arzıniyaz ile Fah- ri beye sonsuz bir surette bağlı i- di No söylerler ise harfi barfine inanırdı. Zaten; Mahmud Nedim paşanın sadaretten düşerek, Rüşdü paşa- nın mevkli iktidara gelmesi bu iki bendenin marifeti idi, Hoş, bu iki bende de, Hüseyin Avni paşanın ve Mithat paşanın bir gün gelip efendilerini hal, ve katledeceklerinden . bihaber. Yit | ! dilerinin zihrini altüst ediyorlar- Kıymetli Eşyaları Çalanlar Atina | Hasta Değilmiş Dün yakayı ele verdi | Tahliye edilmiyecek | Birkaç gün evvel Cağaloğlunda baş muhasib sokağında oturan E- mrinenin ve Alemdarda İncili ça- vuş sokağında 27 numaralı Ayşe- nin evine gisen meçhul bir hırsız | birçok kıymetli eşyaları çalarak | kaçmıştı. İşe vazıyet eden emni - yet ikinci şube ikinci kısım me - murları kısa bir zamanda bu hır- sızlıkların faili azılı gece hırsız - larından Asaf Mesrur olduğunu tesbit etmişler ve dün kendisini yakalıyarak adliyeye teslim et - mişlerdir. Çalınan eşyalar da ta- mamen meydana çıkarılarak sa- bplerine teslim Rl(lmişlir Erkek kıyaie likızı Yaralıyan suçlu Dün muhakeme- sine başlandı Bir müddet evvel Ortaköyde Mehmedin kahvesinde her vakit erkek elbisesile gezen Bedia is - Tminde genç bir kızı ustura ile ya- rahyan Yunusun muhakemesine dün birinci asliye ceza mahkeme- sinde başlanmıştır. Suçlu - vekili Yunusun hasta olduğunu ileri sür- müş ve gayri mevkuf olarak mu- hakeme edilmesini istemiş fakat bu taleb reddedilmiştir. Muhake- me müdafaa şahidlerin dinlen -« mesi için beşka bir güne bırakıl . | Avrupaya Gönderilecek " Talebe Den'z Bank'ın açtığı imtihana rağbet fazla İleride deniz ticaret filomuzda mütehassıs memur olarak - vazife almak üzere (Denizbank) ta- rafından Avrupaya — gönderile « cek talebeler için açılan imtihana büyük rağbet gösterilmiştir. Bu talebelerin imtihanı ayın 9 unda yapılacaktır. İmtihan umu- mi olarak Haliçteki atelyelerde icra olunacaktır. NaK Hduydarpaşa Lisesin'n önü İmar ediliyor Haydarpaşa lisesile deniz ara- sındaki suhanın yeşillik haline ge- tirilmesi ve sahillere bir rihtım, bir banyo yeri ve bir kayıkhane | inşa edilmesi kararlaştırılmıştır. Bu işe aid masarifin yapılması belediye, yarısı mezarife verilecek- Döviz ve âltın kaçakçılığı ve genç kadınları fuhşa sürükelmek- ten suçlu Madam Atina hakkın - daki tahki dördüncü sorgu hâkimliğinde devam edilmekte - dir. Dün de birkaç şahidin ifadesi | alınmıştır. Madam Atinanın vekili Atina- mın hasta olduğunu ileri sürerek muayenesini istemişti. Madam A- tinayı muayene eden adliye dok- toru Enver Karanın verdiği ra - pordan Madam/Atinanın hast aol- madığı anlaşılmıştır. Garib bir Mesele Acaba kinin yeri- ne ne verdiler ? Bir şirket bir ecza mü- essesesini dava etti Yol inşaat işlerile uğraşan — bir girket bir. müddet evvel ecza işlerile uğraşan bir müesseseden on bin Jliralık kinin alarak amele- sine dağıtmıştır. Bu kininlerden hiçbir faide görülmemiş ve şirket asliy ebirinci hukuk mahkeme - sine müracaatle mezkür müesse- se aleyhine dava açmıştır. Dün bu muhakemeye başlan - mış ve beyeti hâkime Bayan Mef- haretin riyaseti altında ve adliye doktoru Enver Karanın da iştira- kile bir ehli vukuf tarafından ki- ninlerin muayene ettirilmesine ka- Tar vermiştir. ekki d Tenezzüh Postaları Kaldırıldı Eyyamı âdiye tarifesi de değişdi Kış mevsimi münasebetile İs- tanbul - Mudanya hattında Pazar günleri işliyen deniz tenezzüh postaları bugünden itibaren kal- dırılmıştır. Eyyamı âdiye tarifesi de değiştirilmiştir. Badema, her hafta salı, çarşam- ba, cuma ve pazar günleri sabah saat 9 da şehrimizden bir vapur kalkarak Mudanyaya gidecektir. Salı cuma günleri saat 15 de ve perşembe, pazartesi günleri saaı (40) da bir vapur Mudanyadan İstanbula hareket edmkur İKaçak balıkcı meotorü Çeşme kazusinın Tlca körlezi içinde kara sularımızda evvelki gece sabaha karşı kaçak balık avlıyan bir motör yakalanmıştır. ismindeki cektir. Vali dün mahallinde tet - kikler yapmıştır. bu, zavallılar vü Mahmud Nedim paşanın memlekete hiya- net ettiklerine kani idiler.. hare- | ketleri çok doğru idi. Fakat; — paşaların vakıf değillerdi. | Rus sefiri; Fahri bey ile, hazi- nedar ustanın çevirdiği bütün fı- rıldaklardan haberdar idi. Lâkin; padişahlarına pek ya kın olan bu iki bendeye seneler- denberi uğraştığı halde hiçbir şey çikler yapamamıştı. l a zamirlerine | Mahmud Nedim paşa vasıt le Valide Sultanı hazinedar ust. için &z mi doldurmuştu. Mabeyin- | ci Fahri bey için az mı uğraşmış- tı?. Lükin bütün bu savaşlar suya | düşmüştü. | İngilizler; ağır batıyordu. San- | ro; tuttukları adamlar da; devlet 've milletce ahlâklı ve dürüst ta- tunmış adamlardı. Valide Sultan, son - kabine de- Bişikliği üzerine - oğluna- şunları söylemişti: Mahmud Nedim pa- şa kulünüzü mevkü — iktidardan çektiğine iyi yapmadın. Aziz; kaşlarını çatarak: Ortalığın dedikodusunu görmez ? Daha ziyade ileri gidersek r dayanır... bu hâin herifler Mu- rad efendiyi tutar dururlar.. Sen bakma onlara'. Hepsi dalaveredir. O, sarhoştan padiçah lrn iktidar 1 de biliyorum ; lâki: le bir iki gün geçmelidir. Ortalı- ğın kaynaşması dürülmalıdır... Gene onları birer birer - âsitanei devletimden savarım.. gene Mah- mud Nedim paşa kulumuzu sada- rete geliririm. Zaten; bu kölemiz- den sadık bir bende kaldı mı? ü | misinin kaydettiği inkişaf hare - ketleri, evvelki senelere nisbetle daha verimli bir safhaya girmiş- tir. Milli ekonomi, umumi revişi itibarile bir taraftan bünyevi neş vünemanın karakteristik çizgile- rini göstermekte, diğer taraftan da gerek dünya gerek mülli kon- jonktür hareketleri - bakımından | mahsüs bir gelişme ile kriz sene- lerinin sıkıntılarını telâfi etmek- te bulunmuştur. 1937 yılının endüsriyel “vaziye- tine aid rakamlar tedkik edildiği vakit teşviki sanayiden — istifade etmekte olan müesseselerin tedri- cen azalmakda olduğu — görülür. Fakat miktarca azalışa mukabil, endüstri müesseselerinin kudre: lerine ehemmiyetli bir tezayüt görülmektedir. Makine alât ve e- devatının kıymeti bir sene evve- line nazaran yüzde 8 artmıştı Teknik kudretin bu yükselişine muvazi olarak ham madde sarfi- yatı 1935-1936 yıllarına nazaran yüzde 9 ve yabancı yüzde 22 ve sınai isfihsal de yüzde 17 artmış- tır. Sinaf mücsseselerin 1936 da İşçi, ustabaşı, memur ve müstah- demlerine ücrel ve yevmiyeleri ( nelerini müzdad ve mukabili — ödedikleri paraların, ha mmadde, işletme malzemesi mubayaası için yaptıkları tedi - yatın yekünu 14346 milyon lirayı bulmuştur. Bu miktar 1935 yılı - nan 1304 milyon lirasına mukabil 1936 da yüzde 10 bir tezayüt ifa- de eder. Binsenaleyh 1936 milli ekonominin endüstri sektörü, pi- yasaların mübadele hareketlerini tezyit edecek ehemmiyetli bir a- lım kabiliyeti ihdas etmiştir. Endüstriyel faaliyetlerin inkişafı 1937 yılında endüstriyel faali - yetlerin inkişafata devam etmiş olduğunu rakamlarla şu şekilde hülâsa etmek kabildir: Dağ endüstrisinin istihsal va ziyeti hakkında 1937 yılı rakam- ları henüz tamamen tesbit edil - memiş olmakla beraber, maden ihracatımızın 1936 ya nazaran artmış olmasından bu — sahada son senelerde görülen istihsal ar- tışının 1937 de devam etmiş oldu- Bu anlaşılır. kaydettiği inkişaflar, memleketi. mizin döviz kaynaklarının zengin- leşmesi bakımından memnuniyet verici bir neticedir. Memleket maden - ekanomisini tanzim ve finanse etmek maksa - diyle devletin 1936 senesinde kur- müş olduğu Etibank, 1937 de Art- vin vilâyetinde harab ve âtıl du - ran Kuvarehan bakır madeninin tesisatını yenilemiş ve madenden Amerikaya 400 ton bakır sevket. miştir. Gene 193 firavan bu- Bütün âsitanei devleti- | Mah- yursun!. nizde bulunan kullarınız... dedirler... Yakın bir zamanda tek- rar makamı sadarete gelmeleri ki- lükali mucib olur... — Evet; söylediklerin doğrutur biraz tcemmül gerektir... Sultan Aziz; bendelerinden, al- dığı malümatı kâfi görüyordu. Halbuki; Hüseyin Avni paşa; bu sefer sadrâzam Rüşdü paşaya doğrudan doğruya meseleyi aç - mıştı ve demişti ki; — Paşam; artık Sultan Azizin tahtı saltanatta bekası caiz değil- dir. Millet ve devlet payimal ol- müştur. Lâf dinlemez - olmuştur. Maazallah! Mahmud Nodim paşa tekrar mevkii iktidara gelirse dev- letin ve milletin hali perişan ola- caktır. Üste de; gerek zâti asilâ- nelerini ve gerekse bizleri orta - dan yok edeceklerdir. — Efendimiz; Allah ömrü şaha- Sadrâzam Rüşdü paşa; Sultan | Maden istihsal ve Ihracatının mud Nedür paşa köleniz aleyhin- | | tesisatı inşa halinde bulunan Er - 38—BON TELGRAF— 6 ? ci Teşrin 1938 Iktisadi meseleler Umumi ekonomik va- ziyetimiz her yıl inkişaf ediyor Bu, 937 de diğer senelerle kıyas kabul etmiyecekbir derecededir - 1937 yılında memleket ekono - | Molibden madeninden 43 ton ih- racat yapılmıştır. Krom ihracatımız Etibank tarafından «Şark krom- ları Türk Anonim Şirketi», adiy- Te kuruları Güleman krom maden- lerini işleten müessese, şimdiden Türkiye krom ihracatırın yüzde 74 üncü kantrol edecek bir vazi- yete gelmiştir. Halbuki 1936 da Etibankın — krom ihracatındaki hissesi ancak yüzde 5.61 idi. Gu - leman madenlerinin 1937 de hari- ce gönderilen krom miktarı 48173 | tondur. Türkiye bakır istihsalin - de baş mevkü işgal eden Erganiı bakır şirketi tarafından izabe 0- cakları, elektrik santralı ve diğer Hani madeninin fsaliyete geçme- siyle memleket ekonomisi ehem- miyetli bir inkişafa mazhar ola - caktır. Kömür istihsalâtımız Enerji ekonomisinden kömüz vaziyeti de inkişaf hareketleri | Böstermiştir. | Zonguldak kömür havzasının | kömür istihsali 1938 ya nazaran yüzde 04 gibi ehemmiyetsiz bir tezayüt göstermesine rağımen iç 'a kömür arzları yüzde 22 Ereğli kömür havzası istihsa - linden başka linyit kömürü istih- sali de son senelerde hayli art - mıştir. İstihsal bir yıl evveline nazaran yüzde 23 nisbetinde yük- selmiştir. Türkiyede kömür istihlâki, lin- yit hariç olmak üzere, yüzde 21 nisbetinde artmıştır. Dahilf istih- lâkin artışına muvazi olarak kö- mür istihsalâtında da bir sene ev. YOLLAR Cağaloğlu ve civarının — kaldr rım derbederliklerinin devam e- dip gitmekte olduğu malüm. Da- ha henöz bu yol biçimine girme- den Türbe ile Beyazıd arasındaki tramvay yolu üzerinde kazma i- — çin yeni bir faaliyet sahası açıl - — mıya başlıyarak tâ Beyazıda kadar aşa- ğ yukarı şehrin en muntazam kal- dırımlarından birine sahib olan bu yolun da yer yer açılıp, saçıl K başlandı. - Divanyolundan — gdığını görmek doğrusu hüznümü —— zü mucib oldu. Dün bir arabanıa çukuüra — devrilmesine — xebebiyet » veren bu yol perişanlığı için yol üstünde başbaşa vermiş - birkaç yolcunun kulak misafiri oldum. birisi: — Azizim şuradan — tramvayla geçmeğe korkuyorum. Bakın, ray- Tarın &6 dibine kadar kazmışlar. — Tramvay — arabalarının buradan — geçmesini — telhikeli - buluyorum doğrusu. Dedi. İçlerinden biri sordu : — Neye açtılar burası Öteki gülerek cevab v. — Antika arıyorlar. 7 Öteden nekregü bir zat atıldı. — — Yahu! Antikayı neye toprak altında arıyorlar. Antikalar top- yağın altında değil üstündedir. Antika bulmak için toprağı karış- tırmıya ne hacet? Şehir meelisine kadar gilmek kâfi. Kaldırımları - yutra hergün yeni bir. kazmanın vurulmasına sebebiyel veren zih- miyet gerçi toz toprak içindedir a- ma, toprak altında değildir. HALK FİLOZOFU Birimizin derdi Hepimizin derdi Mekteb kooperatif eri Yaşlı, fakir ve mütekait, bir — çok okuyucularımızdan aldı - (pmız mektuplarda, müşterek bir derdin İfadesi olarak, şu yolda bir şikâyetle karşılaş - « maktayız: İlk ve bilhassa orta mektep- lerde talebelerden kitap, ka - lem, defler gibi ihtiyaçlarımı dahilden temin Etmek Üzere kurulmuş mektep kooperatif - leri vardır. Talebe, şüphesiz veline nazaran yüzde 4 tezayüt kaydedilmiştir. Zonguldak 'Türk antrasiti fabri- kasının 1987 yılı antrasit ve bri - ket istihsalinde ehemmiyetli bir artış göze çarpmaktadır. 1837 Hicri 1554 Rumt Ramazan Eirinci Teşrin 13 24 Yıl 3938, Ay, 11 Güa, 310 dıcır 185 6 2.clTeşrini PAZAR ——— Aziz devrinde senelerdenberi e- vinde menküb kâalmış vüzeradan biri idi. y Fakat; Rüşdü paşa iktidarlı bir zatta, Askeriyeden yetişme bir defter, kalem ve saire gibi ih- — tiyacı ister oradan ister başka yerden tedarik etmek te ser - besttir. 5 FN Halbuki — bir, mü beri şu şekilde hâdişeler meydanı gelmektedir. Birtakım yoksul aile reisleri - hariçten tedarik — ettikleri, ihtiyaca kâfi malzemesile çocuklarını mek - tebe gönderdikleri halde, bu —— gibi çocukların mektebe sokul- — mıyacakları bildirilmektedir. Bunun sebebi; meselâ, yirmi —— kuruşluk defter yerine on ku - ruşluk alındığı ve değişmesine lüzum görülmiyen ve herhan- — gi bir mektebde okutulmakda olan kitapları değiştirmedikle- ri için bu yolda muameleye maruz kalıyorlar. Bir möktep- te okutulan kitap diğer mek « tepfe niçin geçer ükçe olma « sın?. Ve niçin mutlaka filânca — cinsteh defter kullanılsın? Ve niçin lüks ders malzemesi te - darik edemiyen yöksul çocük » ları mektebe sınıfa sokulma »— Tmakla tehdid olunsun? Mekteb kooperatiflerinin malı sürül - — sün diye mi?.. Bu gibi mekteb — muallim ve müdirlerine bu sa) — lühiyeti kim veriyor?.. Muallimlin istediği fantazi şahsiyelti. Hırsızlığı yoktu. Özü, sözü doğru bir zattı. Bazı tarihlerimiz, Rüşdü paşayı hiyanetle itham ederler... Hattâ; pek muhteris bir adamdı derler.. Tâkin; paşa birçok kereler mevkii iktidarda bulunduğu halde, hiçbir vakit devlet ve milletine ihanet etmemiş idi. Bilhassa; ahlâkı dü- Tüts bir adaradı, On parası yoktu, Debdebe ve saltanattan âri idi, Rüşdü paşayı çekemiyen rical onu muhteris ve hodgüm bir a - dam diye tavsif ederlerdi. Hüseyin Avni paşa; Sultan Azi- zi bal' meselesinde sadrâzam Rüş- dü paşayı ele almıştı. Zaten Mithat paşa İle bağdaş - mış vaziyette idi. (Devamı var) | malzemeyi tedarik edemediğir miz için çocuklarımız. her gün sınıftan atılmakta ve dayakla tehdid olunmaktadırlar, ğ Sabahleyin mektebe gidiyo Tüz diye evden çıkan çocukla - — Tımız muallimlerin bu tehdidi yüzünden akşama kadar sokak arasında dolaşmaktadırlar, Kuğ retimiz dahilinde olan malze - — meyi mümkün mertebe teda - rik etmeğe çalışırken — muâl lümlerin böyle harcketlerir Gdöğrü bulmuyoruz. Bu meseleye lâyık olduğu e- hemmiyetin — verilmesini mekteplerimizde - görülen yakışıksız hareketlerin önüne geçilmesini Küktür B kanlığımızdan saygılarla dile Tiz.