P'ehlivanlarımız Pazar günü Bulgarlarla karşılaşıyorlar _H""- şehrimiz- bulanan Bulgar ""”ı.ılc ta - KUŞ pehliyan. Z arasında Sünü maç - ,';'m Yapılacaktır, bu sütunlar. T. Dağlı Hüseyin galibiyet yolunda 80 — tutarak bu “nılm büyük bir titiz. liyacaktır. Samırız. "" 'hhmnım de bu güreş- “”Nı kat'i suretta temin e- Y'hnq topraklarda Türk gü - Türk ya kuvvetini dünyaya tanıtan pehlivanlarımı - """ İsimlerini yardığımız bü - Pehlivanlarımız Dü DK arzusundadırlar. Bil- * Dağlı, Kara A, Mülâ - lıı:' Dinarlı Mehmed Bulgac - kak surette karşılaş - 'ğ; :ııı-ma.k güreşleri Bat ıe, Sünü Taksim — stadında | Teşlerin Ğ Yapılacak olan bu. gü- b .:hl!ıı bir telâkkiyo kat'i 0 Bularlarla | Tbhrd ğlı Hüseyin | u bil olarak bu hafta | er meydamı neticeyi verecek.» Bll' Bi ayda Meri: tehir edilmek mecburişeti karşı- sında kalmıştır. Fakat iki pehlvanımızın arasın. daki bu mühim maç muhakkak surette gelecek haftalarda Eminö- nü Halkevi kontrolu altında ya - pilacaktır. Bulgar güreşçilerile yapılacak olan bu karşılaşmaların meticesi hakkında eski ve kıymetli güreş hakemlerinden bir zat muhavriri. Mize demiştir «— Bizim çocuklar her zaman ve her yerde Bulgarları yenecek kuvvettedirler. Hatta Tekirdağlı Ali, Kara Ali, Mülâyim ve Di - narlı gibi yüksek pehlivanlarımı- za bu güreşlerde sıra bile gel - mez.r Diğer taraftan uzun müddet hu işle uğraşmış olan salâhiyettar eski bir güreşçi de: *— Bulgarlar boş — değil hele kendilerine sorarsanız çekinme - den galib geleceklerini söyliye - bilirler. Fakat bizimkiler ne de olsa onlardan fazladır. Pazar günü muvaffakiyet nes fabrikası 1 milyen 710 bin kilemetre ip'ik yaptı İç va dahii plyasalardan büyük sipa & Müteha, :“,',ü"“" Uğurlu elile bundan € açılan Bursa eMlerinos» | & bürük harie ve dakil piyasalar- y bir rağbetle ka.şılaş - g,:h:':'mn #imd'ye kadar olan "'umu müşteri sipariş. k., d olup bazı kısımlarında çalışmak — mecburiyeti :l'nuımı İşçilerin gün- """-n Ve iş aşkının yoluna timanı Çölayısile imalâtın ran - &b zayı Üricen yükselmiş, iş |- Terime 1 Famanlar en az dercc ilerek makineli ! yeni işte ihtısas sa - | | | | | 18 İşçi, de yetiştirmeğe bıılıd' zari verim kudretlerine yaklaşıl- mışti. Haziran ayında fabrika elli yedi ton iplik yapmıştır ki bu mikdar vasati otuz metrik numara olarak kabul edilirse bir milyon 710 bin kilametredir. Bugün için fabrika. da yüzde 55 i kadın ve yüzde 451 erkek olmak üzere 1300 işçi çalış. maktadır. — Endüstriyel Avrupa me e üzerinde dalma ehemmiyetle durulan ve fabri - 1 teşkil eden leket kasyonun iş elem işçi ve mütehassıs işçiyi yetiştir. mekte, bilhassa iş esnasında İşÇi- DELİ GONLÜM NUSRET EDEBİ ı....w__mı İ tı.p;;"“' Bibiyi âNı göslermemek — için k"/*u diğer bir köşesi. K istedi. Orada bir çitt . Adeta birbirlerine ha 'diler' Dikkatle bak. dK ıq ulnnnıu uzaklaşan Sa. Ci paz 5, Ben d dld". a gi yorum İlhan!.. Beni Sami!., Delikanlı kallarımı bi. kmış ve dudaklarını ağ. YAZAN SAFA COŞKUN ROMAN: g0ç — Trenin kanepesine biraz daha yaslardı. Artık düşünemiyordu. Hergün düşündüğünü gözünün ö nünden biran ayrılmıyan bu man. işti. Başını Camda bir hayal zaraları artık kay geriye bıcaktı. görmüştü. D ğu için penca: Hyordu. du. Bu şirmi üç, yirmi dört yaşla. rında sevim'i bir genç kızdı. Gözleri açıldı. Birdenbire türat. du. Yüzündeki hatlâr ge. ka r cmîuyor. Plâj ücretlerinde Yapılacak Tenzilât Yeni ve ucuz tarifeler ay başına kadar ha- zırlanacak Şehrimizdeki dairelerde ve ban- kalar gibi müesseselerde yaz me- #af saatlerimin tatbikine başlamıl. dığı zemandaberi; mesire yer- lerine ve plâjlara giden halkın çok arttığı görülmüştür. Buna sebep; yeni mesai şekli ile saat 14 de tatil imkânını b lanların ekseriya silelerini de & rak sıcaktar ser sire yerlerine ve pl larıdır Bu sebeple; plâjlarrın ve mesi. re yerlerinin müşterileri çok art. miştr me lâjlara koşma- Fakat buna rağmen pilâj üc- retleri; hâlâ eski şekildedir. Eskiden müşterisizlikten — şikâ. yet eden plâj sahiplerinin bu id. diaları artık mevzuubahs olamıya- cağından; plâj ücretlerini indır. meği kararlaştıran belediye; bu tetkiklerini çok ilerletmiştir mal olunacaktır. Yeni tenzilli plâj ücretleri ve tarifeleri de; o vakit b tır. Plâjlarda yapılan tenz raber; buralardaki içkili lokan- ta ve gazinoların yeni tarifeleri de © vakte kadar hazırlanmış olacak- tır. —- Floryaya Vapur İşletilecek mi ? Aldığımız malümata göre, bu sıcaklar yaz günlerinde halkı. mizih <Florya», Küçükçekmece ve havalisine ve buradaki plâj. lara karşı gösterdiği büyük rağ- bet ve Yeşilköy trenlerindeki iz. dihamı gören <Akay» — idaresi, mevsim münasebetile; komşu sa- illerden «Florya».ya vapur se - ferleri tesis olunmas için, hazır. lıklara başlamıştır. | Esasen «Akay» ı pek eskiden koyulmuş olan faaliyet sahasın. da Yeşilköy ve civarına vapur İş- letmesi de bulunmaktadır. Fakat şimdiye kadar; buna | 'Tetkikler; ay sonuna kadar ik- | Tüzum görülmemiştir Şimdilik tesis edilecek — ocan | yeni *Florya seferleri» için; âdi | günlerde yalmız sabah ve akşam olmak üzere Svapur tahrik olu. nacaktır. Seferler; ve bil. hassa pazar günleri ihtiyaç nis- betinde yapılacak, bunun için hu- sust bir tar'fe bezırlanacaktır. Cumartesi gösterilmekte, ayrıcu açı. lan kurslarla bunların tekâmül etmesine emek sarfed'mektedir. Fabrikaya, harie ve dahil piya- | salardan büyük siparişlec yapıl- maktadır. madım mi?.. Karşısındaki genç kız bu lâfla. rın kime söylerdiğizi görmek için etrafına bakındı. Kendisinden baş. ka yakında kımse yoktu. Garib ta. vırlı, gözleri korkunç bakan a - dam bunları kendisine söylüyor - du: — 8e su nburada. Niçin geidin. niçin bıraktın ko. canı! Genç kız afallamıştı: Benzettiniz. efendim gâliba dedi.. Benim adım Semra değil Yavrum ne arıyor - muyordu. bir noktada, öne üyordu: y « Naci çok iyi bir çocuktur. Senin için çıldı. rıyordu. Bir kadın dürüst ve na- muslu olmalıdır. Bundan sonra anlıyor musun? Her şeyi unu - tacak, müziye siyah bir perde çe- Yuhudi mes'elesi Tokatlıyan oteline müşteri git. miyormuş. Halbuki bu otelin müş- terileri, daha dağrusu püra bıra. kanları Müsev Zaxmiş, — Otel boş kalınca, Cumhuriyet refikimizi fdeta bir telâştır. almiş, Bunu ya. hudilerin muhtemel bir boykotu. na atfediyor. Bu boykota sebeb de olsa olsa: — Otelin sahibi Alman tebaası. dır. Puzar günleri ötele - Alman bayrağı çekiyor Yahudiler Alman düşmanıdır. Bunun için, oraya gitmiyorlar. Diyor ve. Türkiyede de artık | düşünülecek bir yahudilik mese- lesinin belirmekte olduğunu ima ediyor. Bu hakikat böyle midir, değil midir?, Bilinmez. Ancak bir etel müşteri bulamamış. diye bunu 'Türkiyede yaşıyan ve Türk teba. ası olan yahudilerin boykotuna atfetmek ve uzun uzun bir pole- tik müdafan ve 'ehdarlık yapmak da insana hakikaten garip ve ma. nalı görlünüyor. Eğer, bu meşriyatın gerçekten bir hususiyeti yoksa bu hareket tarzına türkçede: — Pire için yorgan yakmak!. derler. BÜRHAN CEVAD Entresan bir muhakeme 2 ayağı tahtadan olan ve 2 deynekle yürüyen | bir adam; Genç bir kadının evine taşla kırdığından dolayı dün muhakema ve tevkif olundu Ortaköyde Pattahane karçısın - da daktiloluk eden ve yine Or. taköyde Karabaş sokağında | nu- maralı Vartuhinin evinde kiracı oturan ve sarhoşluk hâdiseli sık sık ismi karışan Hayri dü şam dahi bermutad kafayı du - manladıktan sonra ayni hanede oturan kiracısı (uüsi) nin oda ka- pısına gelerek kapıyı taşla kırmak süretile taarruz ettiğinden dolayı | dün cürmümeşhud mahkemesine verilmiştir. Hâdise şövle olmuştur: Suçlu Hayrı 45 yaşlarında ve yine sarhoşluk yüzünden va tram. vay kazası neticesi olarak iki a - yağını kaybetmiş, iki ayağı tahta- dar ve iki değnekle yürüyen bir adamdır. 'Takriben iki ay evveline gelin. ceye kadar Zehra isminde bir ka. | dınla metres olarak oturmakta i- | ken aralarındakı göçimsizlik ve Hayrinin sarhoşluğu yüzünden, Zehra memleketine g'derek Hay. terketmiştir. Dün akşam Hay ri kafayı duman!ladıktan sönra e- ve gelerek üst kattaki odasına Çıkmış ve gece yarısı aklına hük- mederek alt kattaki odada kiracı Lüsinin kapısını çı ihfar etmiş. Lüsi kapıyı açmavın. cs ağız dolusu küfürlerle kapıyı tekmelemeğe ve nihayet sofada bulduğu bir taşla oda kapısını kır- mağa başlamıştır. Bu sırada Lüsl ise pencereyi açarak feryada baş. İmış ve gelen polis her ikisini de ü r. Had*ı kecek, istikbalin aydınlık dekor- lu beyaz perdesini açacaksın. Genç kır, karşısındaki adamın deli olduğundan asla şübhe etme diği için çantı alarak yerinden fırladı. Karşı epelerde oturanlar da ayağa kalkmışlardı Şapkası gözlerinin üstüne inik yolcu kendi kendisin sına devam ediyo: Serara onu bırakmamalı ( « din.. sevgin benimki kadar büyük olmasın!.. Hatırlıyor musun, bana ne de. erkekler böyle. siniz, çok sevdiğinizi söyler, ça - 'buk unutursunuz. Hep ayni lâflar bunlar.. halbuki görüyor musun seni hâlâ seviyorum. Gözümde tü. Allah öyle isti- öyle istiyor. Onun Dürüst bir insan, yuyanın kadını | yesmini İktısad Vekili Şakir Kese.| 3—SON TELGRAF — ?1Temmuz 1938 Şehir meseleleri lar sergisi Yarın açılıyor Sergide n 10 uncu yerli mallar sergisi ya- rın saat dörtte açılıyor. Başvekili. miz Celâl Bayar, Yalovada bu - | lunduğu takdirde, serginin küşad bir yapacaktır. Sergide neler var? Bu suale ce- vab vermek için yarın açlacak olan sergi yerinde bir gezint: şaptık. | Gördüklerimizi aşağıya yazıyo - | M Kapıdan içeri girildiği zaman, | sağda llk rastgeldiğimz pavyon, mülli seesürans müessesesine ald paviyondur. Bu peviyonda sigor- ta mefhumu öğrenilmektedir. Bir cemiyet içinde sigortanın lüz! sigortanın tehlikele yucu cebhesi... Bütün bapharı Çık bir surette halka izah etmek | için bu paviyon kurulmuştur. gece vakti taarruz ederek kapıyı radan da mahkemeye intikal et - | miştir, | Mahkemede evvelâ Lüsi dava. | sım anlattı. Sönra Hayri cevab verdi: — «Metresini Zehra iki ay evvel akrabalarını görüp avdet etmek üzere köyüne gitti. Yalnızdım. Ev sahibi beni avden çıkarmak | bahanesile böyle iftira ediyor, E. sasen iki ayaktan mahrumum. A yakta duracak halim yok. Ancak değneklerle geziyozum. Hiç benim böyle bir iş yapacağımın imkânı olur mu?.. Bunun üzerine şahid- lerin dinlenmesine geçi'di. Evvelâ bekçi Adil Şimşekten bu husustaki malümatı soruldu ve doğru söyliyeceğine dair yemin ettirildi. Bekçi lece anlattı: — Gece yarısı idi. Can kurta. ran yok mu? Polis, bekçi. — diye | bir feryad işittim. Sesin geldiği tarafa koştum. Bu kadının pen - cereden ben görünce tekrar ba - Barması ve istimdadı üzerine dü. dük çalarak işaret verdim; polis- ler geldiler. Yukarı çıktık. Lüsi. nin oda kapısının bir kanadının aynasının kırılmış olduğunu gör. düm. Lâkin söylediği sözleri işit. medim. Ancak o sırada ev shibi ile diğer kiracı bir kadın dahi or. ta katta duuyorlardı, gördüm.» Bundan sonra diğer şahid kira. € Leyl: AĞ vat'ayı şöy- © da hâdiseyi şöyle anlaftı: f # mrer sahifemizde » olacaksın!.. Bana: — Sen bedbahı olacaksın!.. Dedi, Öyle oldu, öyle olması Tâzımdı, blacak!.. Hangi Âdem oğ'u çektiğim ztırabı. çekti. san benim kadar çetin blir çile doldurdu. Hâ.. soratım snna Semra.. Alla höyle istiyor. Onun dediği olacak!.. İlhan âyi mi? nu y Yolcularım ayağı kalkıp bir ta. rafa-bakmaları ve telâşları diğer vügonların nazarı dikkatin? celb- etti. Kondüktörler koşuştulur. Va. gön bi labalığı ile dol . müş t gelene Sami üzmüyor o- şmışti. ız her ayrı ayrı tekrar ediyordu: enbire konuşmağa baş- 1 Birine bel Yine konuşmağa | bankın muazzam eler var? viyon İnhisarlar Umum Müdür . ne aiddir. Şimdiye kadar İn. bisarlar idaresi bu derecede gü- zel bi paviyon yapmamıştı. Pa yonun ön çebhesi bir (A) harfi şeklindedir. Bunu takib eden da sanayüne a; menler, çikolatı raya dizilmişlerdir. Karşı tarafta de sanayi yi Bunun yanı- başında da çimento fabrikaları müşterek bir povişon yapmışl paviyonlar gı- mıştır. Değir - ar hep bir sı - müteallık lmiştir sir odadan !baret olan bu pavyona zaman, kendi kendine soruvor Koskoca Sümerbank sanayli baret midir? Maamafih, bu odada, Sümer - fabrikalarını temsil etmek için bütük bir zah- met sörfedilmiştir. İş Bankası paviyonu dekoras . yon itibarile çok iyidir. E:ibank paviyonu da buna rekabet edecek Bütün bunlardan başka sergide | üzerinde durulacak başka pavi - yön yok gibidir. Çünkü sergiye iştirak eden firmalar geçen sene. ye nisbetle daha azdır. Maamafih sergi daha açılazmıştı. HAİR in - şaat devam edivordu. Bi ren bir sergi memuru: “Yarın dolacak. kalmıyacak.. diyordu. Bahçede de küçük boşluklar göze çarpıyordu. Sergi memuru: — Burası doluyor. Şuraya ba - kır sanayli bir paviyon yapacak. şurası konserve fabrikalarına ay. rılmıştır. İnşaata yeni başladık. Hasilı segi memuru, bütür iza- hatı verdikten sonra dedi ki: — Sergimiz, diğer senelere na. | Zaran dekorasyon itibarile daha iyidir. He rsene modern sergici. Tik tekniğine yaklaşıyoruz Şimdi ve kadar açıla nsergiler belki da. ha kalabalıktı. Fakat bunlara ser. Bi demekten ziyade, geliştgüzel r eden bir şehi> demek ru olurdu. —— Korktum, kalktım, — Bakınız bâlâ karsımda bir insan varmış gibi konuşuyor. Kon muzundan sarstı: — Beyefendi, beyefendi. Bu dürtülüşü duymamışfı. Bir daha sarstılar. Yine aldırmadı. Söyleniyordu: — Delit gönül.. deli gönlüm! Kal. bimin dört gözüne giren dört ka. dın.. Semra yalnız sen.. yalnız sen. Tren Bakırköy issasyonunda durmuştu. İstasyon polsine haber agöna girdi. Kendi ken. gan bu zararsız deliyi — 'Benimle gel bakalım! Başımı kaldırdı. Sura! Gözleti vahşi bi deydi, him küflen. parilti 1 — Sirinle mi geleyim!.. — Evet.. toparlan bakalım!. (Devamı var) Sarhoş bir | Kasab keskin- Onuncu yerli mal-a Satırınıkaplığ; | Gibi İ#Seni kıyma gibi doğ. rıyacağım..” oıyeıek bir adamıa üstüne atıldı Çeşme kazasında mücssl bir sar, hoşluk hâdisesi olmuştur: Çeş | menin Musallâ mahallesinde otu. ran 22 yaşlarında kasap Osınan, fena balde sarhoş olarak £ Özdamazın sahildeki kahvesine gitmiş, eskidenleri mevcuâ bir dargınlıktan dolayı elincek! bi gçakla kahw Hakkı Öze taarruz etmiştir | — Kahvede bulunanlar, muhak bir hâdiseyi önlemek üzere mütas arrızın üzerine gilmüşler ve biçi ğinı elinde nalmaşlardır. Bu sırâs da kasap Osmanın eli ke Üile hafifçe yaralamıştır. Osman oradan ayrılara vehane civarındı ki uğramış, yük ve kes satırla tekrar kahveyoe gi — «Sen! kıyma g L> diye bağırıp - çağıı ||250 kı | | | | Bü ne perhiz | Birimizin derdi Hepimizin derdi. şa bir Istakı 120 kuruşa 4 dilim karpuz nasıl yenir 2 Adalar Kaymakamı Bay $ ketin nazarı dikkatine: Büyükadada oturan, her züne itimad olunan maruf bi karilmiz dün matbaamıza ge lerek bize acı acı şu şikâyette bulundu: «Hayatı ucuzlatmak yolun da Belediyenin şaptığı büj çalışmaları gazetenizde ve ga zetelerde herkes gibi ben & yi içkili lokantaya maalle gittiğin zaman gazinonun her (drafı büyük harflerle (bir şişe meze ile 60 kuruş) ve (bır şiş bira meze ile 50 kuruş) yafi larının yapıştırıldığını da mü şahede ederek halk Jehine pılan bu büyük tenzilüta sevi dim. Fakat bu sevincim ne yâm zik pek az sürdü!... Çünkei hesab sonunda bize getiri listede bir tek istakaz için b den 250 kuruş ve dör: — dilin karpuza mukabi! de 120 kurt taleb olunduğunu dehşetle gi düm!... bu ne rşusul. Ve hu ne ihtikârdı Küçücük bir istakoz — yavru « suna 250 kuruş vermek, ma navlarda emsalinin 5 - 10 kü. ruşa satıldığı dört dim kı zu 120 kuruşa m'desine xnıllr mek hangi mirasyedir D d döktörerden bir tanesi o - | run her t rafına — yapıştırılan v levhalar bir çalgısı bile ol! buraya müşteri çekmek için y pılmiş bir düzen midir?.. — Adalar belediyesinin naz dikkatine bu feci — hakikal koyuyor ve Adalara giden kı 20 kuruşa 4 dilim 250 kuruşa bir istakoz yel ten kurtarmasını bilhassa m.> Telgraf: Yukarıdı lar dünyanın hiçbir gazino hattâ Montekarloda bile yerinde oraya harieden değil da en bile hi asıl gideb Adalar kaymakamı ve Bi reisi Bay Şevketin bu busu nazarı dikkat'ni celbed Evvelki gece sant 23 sularında —