Bir çin Üç genç MUHAYYEL BiR REPOR ERi gene kadınının kızın avucunda gördü- ğü şeyler hakikat oldu On sene sonra neticesi görülen bir fal LEYLÂ GÜNDÜZ Yazan : Dostlarımdan birisi: — Mademki Son. Telgrafa röpor- faj yazıyorsunuz. Şu halde taysiye derim size, kız müesseselerinden Dirini ziyaret ediniz. Bilhassa ...ye ldiniz.. Dedi. Fena fikir değil. Ertesi gün, dostumun tavsiye ettiği müesseseye! Bittim. Büyük bir bahçenin ortasın-| da, Çiçekler arasında güzel bir £ Kapıyı çaldım. Müdireyi görmek istiyorum. , — Bayan, küçüklerin banyo da: İFetinde... Biraz müsaade ediniz, taber vereyim — Zahmet etmeyiniz, banyo da- İresinde görürüm . Dedim, İçeri girdim. — Etr çi Tenli, çiçekli bir yoldan geçiyor-i düm. Ağaçların arasında bir çok kızların, tıpkı beyaz kelebekler gi- Ji koşuştukları, oynaştıkları görü-) Üyorcu. Dostumun hakkı vardı. " Burası ikaten ideal bir yerdi. Bir az leride, büyük bir. havuzda, mini Tihi kızlar yüzüyorlar, ördekler gi- bi çırpınıyorlardı. hağırışıyorlardı. İ görünce sustular... Havuzan — başında duran — gül Tenkli elbiseli bir kadın koşarak ya- geldi. Vö baynuma sarıldı: “ Nasıl dedi. Leylâ sen misin? 'Zeteci mi oldun? Hiç hilmiyor- Güm bunu... — Evet, dedim. Mücâsesenizi çok Methettiler, Görmek ve gazeyte, mırı_ııı istedim. Ben de, bu mües- ı“mııı-ı Sizin tarafınızdan idare o-| üğünu bilmiyordum. Doğrusu, Sok memnun oldum. — O halde size birini vereyim, düireleri gezdirsin. Sonra bahçede Oturur, bir çay alırız, konuşuruz, ol- Maz rm?,.. _;v Fakat ben sizinle beraber do nı;";'ık isterim, Bugün meşgul ise- Daşka bir gün gelirim. — ©O halde buyurunuz, yukarıya B Dairemde daha serbest ko- biliriz. Dedi Geniş bir merdivenden çık- #ofanın sağ tarafınca, bahçeye b büyücek bir odaya - girdik. hı:du'e.lkapıyı kapamazdan evvel, Metçilerden birisine — Bir büyân bekliyorum. Geldi- genç kız vardı: Sacide; sarışın, moraklısı, Tevhide; kumral, şirin şen... esmer, tatlı - bakışh, has- lperver bir kız.. ği #aman doğru buraya getiriniz. Emrini verdi. Masanın” Başına Beçti, oturdu. Bana da karçısında |bir koltuk gösterdi. Ve anlatmıya! başladı: Falcı kadının sözleri.. 1927 senesinde, mücssesernizde üç| İmtihanları — muvaffakıyetle vera spor ve sinema Ençok Yazı yezan Milletler En çok yazı yazanlar İngilizler- dir. Yapılan bir istatistiğe göre bir İngilizin, senede vasati olarak 78 mektub yazdığı anlaşılmışdır. Şimali Amerikalılar; 67; Yeni Ze- landlılar 66, İsveçliler 59, Alman- lar 55, Danimarkalılar 41 mektub yazmaktadırlar. Bundan Avusturya- hlar, Lüksenburglular, Holandalılar, Belçikalılar İsveçlilet gelmektedir- ler, En nihayette Finlândiyalılar gel mektedir ki; bunlar senede ancak 26 mektub yazalar. İngilterede hava postalar 1925 de; 200 bin mektub naklettileri - helde 1980 da 4, 1932 de 6 milyona çık - mıştır. Hali hazırda; senede 31 mil- yon mektub götürüp getirmektedir- ler, İtalya ve Kömür 1,000,000 liralık kömür alacaklar. iliz - İtalyan müzakereleri ne- inde; aradaki ihtilâfların orta - dan kalkmak üzere olduğuna dair ge Jen haberler arasında şayanı dikizat bir haber daha vardır: İtalyaya kar- gı iki sene evyel zecri tedbirler tat- bik edilirken İngiltere de kömür gön dermez olmuştu. Sönra zecri tedbir- Terderi vazgeçildi. Lâkin - İtalyada İngiltereden kömür almaz olmuş - tu, Şimdi Roma'da ceryan — eden müzakerelerde; bu cihet de halle - İngiliz gazetelerinin ver- nata göre : Ortaya konan “akkamlar çok manâlıdır: Zecri teb birlere girişilmeden evvel İtal, nın İngiltereden satın aldığı maden kömürünün kıymeti 3250000 İngi: liz Jirasıydı. Bundan sonra İtalyan- lar İngiltere'den daha fazla mık. garga, körnür alacaklardı: Tam 1 milyon . İngiliz İirasi — kıymetinden fazla kömür almıya karar vermiş - lerdir, | —— —— dileç Mücsseseyi terke hazırları yörlükdi. Bif gün, kendilerini almak için gönderilen otomobil geldi. Çok sev- diğim bu kızlardan, veley ki ayrıl- mak bana güç geliyordu. Kapıya ka ma 7 inci sahifemizde) Güzel Kızı “Gazeteciler kralı evlenen Amerikan Büyük bir aileye — mensup bir — delikanlının, — karısını bar kızları arasından soçeceği kimsenin aklına gelmiyen bir şeydir. Fakat, gâazeteciler kralının — oğlu David. Aperson — Hurst, kısa bir kurdan sonra, bu meşhur 2arın en güzel kızlarından Misis Hop Şnad- lerle evlenmiştir. «Cennet» Nevyorkun kibar ve ti- pik barlarından birisidir. Orta yeve | de yüksek ve geniş bir yer vardır. Bunun etrafındaki masalarda — otu- rulur. yemek yenir, artistlerin nu- maraları, dansları seyredilir. Ba- rın, artistleri en güzel ve en genç kızlar arasından seçilir, Bunlar ga- yet açık elbiselerle dans ederler. Bununla beraber ciddiyetlerini mu- hafaza ederler. İffetlerine leke sü- recek hallerde bulunmazlar. Hop Şandler, Nevyorkun - büyük mağazalarından *Lif» de çalı du. Mağaza müdürü, çıkardı; İtaloklardan birinin üzerine resmini koydu. Bu 17 yaşında güzel ve köl pe kız, sade Nevyorkun değil bü- tün Amerikanın gönlünü çekti. Hop Şandler kimdir? Kimin ne İsidir? Doğruyu söylemek lâzimge [ Madam David Hearst (sabık Misis Hop Şandler) * ci Köcasının ismi Samüel Koleydi “Cennet,,in en : Parisde » nın oğluyla ın en güzel kızı balayı seyahatinde Bu izdivaç, Nevyork kibar mahafilinde “ senenin en büyük aşk romanı ,, addolunuyor. uarse Maziği biraz karanlıktır. Ev- sendiği 'sırada gazetelerin kibar bir mahalle adpesi vermelerine rağmen anası y inde” — oturmâktadır.| Üvey'babâsıfin, yani anasının i mimardir. AkraBalari pek fakirdir. 7 bitirdiktâ sonral elmiye karar ver- İr tiyatroda bir müddet ira geçen temmuzda «Cennet» barı artistleri meyanına dahil oldu. Artık Bütün artistler gi- bi yaşıyordu. Gündüzleri öğlene ka ların provası tle meşgül oluyordu. Geceyi de barda geçiriyordu. Gazeteciler kralının oğlu , David Hursle ne zaman — ve n Sil tanıştıkları malüm değil. — Şüp- hesiz delikanh, genç kızın - güzel ve masüm çehresi karşısında kal binin titrediğini hissetti. Münase- bat peyda etmek teşebbüsünde bu- lundu. David Hurst 24 yaşındadır. Ailesi, bidayette bu izdivacı pek hoş görmediler. Mümanaat etmek istediler, Nihayet muvafakat etmek mecburiyetinde kaldılar. Düğün merasimi Brodvey kilise dar uyüyor, sonra akşamki numara-| Hepimiz, |vücudumüzün müte - nasip olup olmadığımızı merak eder ve önümüze geelene sorarız, Bazan dâ merak eder soyunup a: ba- karız, O kadar çok gayri mütenasip ka- dın ve erkekler vardır ki; vücutla- rının çirkinliklerini terzilerinin us- talıklı diktikleri elbiselerle kapat- mıya çal trende, gtomo- bilde, kayıkta, vapurda gördüğünüz güzel yüzlü ve giyimli kadın ve er-. keklerin plâj kumluğuna mayo pi:- yip çıktıklarını gördüğünüz zamaa! 'ne kadar üzücü bir inkisarı hayale uğrarsıruz,.. O, güzel gördüğünüz kadın yeya- hut erkeğin İnce mayoya bürünen Yücutları ne kadar sakildir? Bakarsinız; içeri çökük bir göğüs, biçimsiz ve kamburumsu - bir sırt, düşük ve dar omuzlar, çökük köp- rücük kemikleri. Şişkin bir mide, bumbala bir karın, düşük bir sağrı, kalın bir oyluk; şişkin ve parçalı bir. diz kapağı, altında incecik bir bal- dır. in bu sekaletleri örten usta ——— de yapıldı. Gazeteciler kralının, evlendikleri gün oğullarına bir milyon dolar düğün hediyesi vermek âdeti — idi. Kaynana geline 87 kıratlık bir pır- lanta hediye ötmiş, David de, 2.500 dolar kıymetinde bir kürk vermiş- tir, Yeni evliler, «Kraliçe Mari» va- puriyle Avrupaya gelmişlerdir. Bir kaç gün Londrada kaldıktan sanra tayyare ile Parise gitmişler- dir, Şimdi Pariste, 5 inci Corç ote- inde bulunuyorlar, | S - SÖONTELGR AY — 15 Nisan 1938 Güzel ve mütenasib Bir vücudün ölçüleri nelerdir? Yazan: M.SAMİ KARAYEL |terziler ve korseli elbiseler olmasa, tahrik eden nedir? Hiç şüphe yok saatlerce, hattâ günler ve aylarca ki; heykelde ve tabloda gördüğü- bir güzel için duyduğumuz heyeca- nüz tenasülü endamdır. Kıvraklık nın yeri kalır mi? ve tenazurdur. Bayılırsınız!... Ne güzel gözleri| OÖna can verir, ruh verirsiniz., ve yüzü vardır?.. |Hareketlendirirsiniz... Fakât; soygunluk hali, heyecanı-| Mütenasip cansız heykel bile; hıza kesiklik verir.. B inkıtaın ruhi varlığımız karşısında zihayat sebeplerini araştırmayınız... Çünkü|bir varlık olur, tablonun öbür yüzü evvelce sizin| * meçhulünüzdü. Vücut tenasübü nedir?... Ve ma- Diyeceksiniz ki; kadın veyahutİsıl elde edilir. erkeği heyecana sevkeden yalnız! Tenasüp evvelâ; iskelet meselesi- tenasüp müdür? 'dir. Daha anlayışlı mânada, çatımı- Yani; heyecan ruhi bir et ve ke-İzın kuruluşudur. mik, bir mermer ve heykel mesele-| Çatımız; doğum itibarile yeriade Si midir? ise; ne âlâ... Değilse; üzerinde ça- Hem evet, hem de hayır... Düşü-|lışmamız Tâzımdır. J İnünüz ki; mülenasip cansız ve çıp-| Bazan; çatısı doğum — itibarile lak bir heykel karşısında bazan sa-|muntazam olanlar, sonradan bü- âtlerce yüksek bir hoyecanla takı- kımsızlık itibarile vücutları sakille- hır ve durürsunuz... İşir... Nihayet; mermer bir heykel, ve| Meselâ; vücutlarınm ötesinde be nihayet bir tablo? Öyle ise; - sizi) (Devamı 6 ıncı sahifede) Güzel artistin 5 esrarengiz ölümü Gözlerinin fevkalâdeliği ile meşhur olan kadın nasıl öldü? Bu meçhul.. Londra gazetelerinin son günler-|fâciaya gelince; yirmi beş yaşların- de başlıca iki büyük dedikodusu|da Valeri Somolka çok güzel bir vardı, Birisi dünkü «Son Telgrafsın kadındır. Evvelce ya Avusturyalı, yazdığı karı ile kocanın davası, di- ya Macaristanlı bir baronun karısı geri de Viyanalı artistin ölümüdür| imiş. Ondan dul kalmış, ikinci defe Karı kocanın macorasını tekrara lü- evlenmişti. Şimdiki zevcesi Oskar zum olmasa gerek. Fakat şayanı| Somolka da bir aktördür. Genç ve dikkat olan cihet hâkimin, zevk ve güzel karısını ebedi surette kaybe- şefahet — âlemlerine — — dalarak|den bu sanatkâr koca çektiği ıstı. kendi eğlencelerine kapılıp giden|rabı şöyle anlatıyor: bir karı ile kocayı -kendilerinin ay-| — Geçen sene karıma Viyanada | Esrarengiz bir surette ölen artistin gözleri rılmak istemelerine rağmen- ayır-|bir ameliyat yapılmıştı. Geçen gün mamasıdır. lüzum üzerine hekime gitmişti. Gel — Çünkü bunları ayırmak, diyor, dikten sonra kendisinde bir zaiflik cemiyete karşı iyilik değildir. Bun- duyduğunu söyledi. Fakat birlikte; lar birbirlerine lâyık olan karı ko- yemek yemiştik. Lâkin o gece ken-, cadır. Ne o kaldın başka bir erkeğeldisinde bir ıstırap başladı. Bunum Varabilmeli, ne de bu erkek başka|üzerine kendisini muasyene etmiş o- bir kadın alabilmeli.. lan hekim geceliyin eve çağırıldı.| Diğer dedi koduya, daha doğrüsu| — (Devamı 6 ıncı sahifemizde)