28 Haziran 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

ünün meselesi: Kazanç vergisine yapılan iti- razlar iyice tetkik edilecek Vekâlet bazı sualler sordu tiraz komisyonları devamlı surette toplanara | geçen seneden devrolunan işleri bitirecek aliye Vekâleti, kazanç vergisi | Bütün bu noktalar üzerinde vi- hakkında bütün vilâyetlere ye- | lâyetler, mülhak kazalarla muha- TÜ bir tamim göndermiş ve bazı su- sormuştur. U geçen bu suüallerle, ezcümle kazada gayrisafi irad üzerin- beyanname ile vergi veren Mükelleflerin adedi ve henüz ver- tahakkuk ve tarh muamelesi ya- Pilmiş mükellef olup olmadığı ve ikelleflerin ne miktarının itiraz i, beyannameli mükelleflerden öndiye kadar kaçının defterleri- Bin tetkik edil. iği.. gibi her biri ay- Ti ve müstakil hususata cevap is- üştir. İhracatı kontrol için kurslar açılıyor İlk kurs Temmuz başında İzmir- de palamut hakkında açılıyor hracatı kontrol işlerinde çalışacak memurluklar için yüksek mektep tarafından İktı sat Vekâletine yapılan m Ve lise mezunla SYoğalmıştır. hırı kontrol mem Diğer taraftan bu memurların vazifeye başlamadan evvel geçirecek- heti iki aylık kurs devresi için muhtelif kurslar açılmasına başlanmıştır. / İlk kurs, palamut ihracatı kontrol işlerinde çalışacak memu; Önümüzdeki hafta İzmirde açılacaktır. Bu kursu 1 Temmuzdan 1 Eylüla ka lar devam edecek ve baş kontrolör Hakkı Nezihi ve mütehassıs Doktor uğd— idare edeceklerdir. $ İıirler Arası Telefonu Mükâlame için fazla beklenmiyecek Şehirler Ekserisi tek devre İle çalışmakta- dir. Bu yüzden meselâ İstanbul - Gan İzmir ile görüşmek çok zor o- luyor ve nübet için birkaç saat bek- İemek icap ediyordu. arası — telefonlarından Halkın çektiği bu müşkülâtı göz | üne alan Nafıa Vekâleti, devre- İ çoğaltmıya karar vermiş ve İlk iş olarak İzmir - İstanbul - An- kara telefonu için Avrupadan yeni bir devre makinesi getirtmiştir. Bir iki güne kadar bu makine Yerine takılacaktır. Bu suretle İstanbul - İzmir - An- Kara arasında telefon muhabere- Bti pek az bekleme ile yapılabile- Sek ve bu makine sayesinde sesler e daha küvvetli, pürü ti Ed;bî roman: 102 Bunlara 150 liraya kadar ücret verileceğinden alelümum rluklarına çok rağbet etmektedirler. bere ederek vilâyetin bütün kaza- | larına ait malümatları hep birden en geç Temmuzun 15 inci gününe kadar Vekâlete göndermiş bulu - nacaklardır. Tamimde, vergi itiraz komisyon- larının devamlı surette toplanarak geçen seneden devrolunmuş itiraz evrakı ile 1937 mali yılı tahakkuk- Jarına ait mükellefler tarafından yeni yapılan itiraz evrakının en | kısa bir zamanda bir karara bağ - | lamaları ve mükelleflere çabuk caatlar mezun- için Odun Sevgisi U: yançl_ıf_ı]acak Bunun için propaganda | yapılıyor Ziraat Bakanlığının, köylülerin zati odun ihtiyaçlarının temin e - dilmesi hakkında bütün vilâyet - | lere gönderdiği tamimin tatbika - tına geçilmiştir. Diğer taraftan yeni Orman U « mum Müdürlüğü teşkilâtını ve kadrolarını hazırlamak üzere ku- rTulan komisyonun mesaisi ilerle- miştir. Komisyon, bilhassa mem- leketi bol ağaca kavuşturacak ve ormanları koruyacak olan hüküm- ler üzerinde durmaktadır. " Ayrıca bütün mekteplerde, or- duda ve halkta ağaç sevgisini u « yandıracak ve arttıracak yeni ted. birler tesbit edilmektedir. Fidan- lıklara da büyük ehemmiyet veri- lecek, iklim vaziyeti müsait her vilâyette yeni ve büyük fidanlık. tebligat yapılmasının temini de bildirilmiştir | Badema, her ayın oönbeşinci gü nü, geçen aydan kalan, tahakkuk ettirilmemiş vergi miktarları ile mükellef adedi, -muntazamen — ve || mülhak kazalara ait malümat hep bir arada olmak üzere Vekâlete bil- dirilecektir. iye kadar ikmal edilmemiş olan tahakkuklar, azamt | 'Temmuz ayına kadar muhakkak bi. tirilecektir. Münferit hâdiseler müstesna ol- mak üzere, ağustos başında, tahak. || kukatı tahsilâta verilmemiş hiç bir ükellef bırakılmıyacaktı | Fırınlar Maden kömürü Yakacak Belediye tetkikat yapıyor! Belediye, şehrimizdeki fırınlar. da maden kömürü yakılması veya fırınların elektrikle işlemesi Üze. rinde esaslı tetkiklere girişmiştir. 'Yakında bu tetkiklerin neticesi a « hnacak ve iki şekilden biri tercih edilecektir. Diğer taraftan Anadolu Beledi- yelerinin birçoğu da ayni mevzuu ele almışlardır. Ezcümle Zongul - dak fırınlarında maden kömürü yakılması Belediyece kabul edil - miştir. Konya Belediyesi de şehinde mevcut (35) fırında maden kâöm rü yakılması için teşebbüslere giriş- Miştir. | Muhtekirlerle şid- | detle mücadele edi- lecek Aletâmüm ihtikâr yapan esna- fın mahalli Belediyelerce şiddetle cezalandırılmaları Vekâletten alâ- kadarlara tebliğ edilmiştir. Her Belediye, muhitinde — ilti- kârla yakından alâkadar olacak ve muhtekirlere derhal ceza verile - cektir. Tekerrüründe bu cezalar | arttırılacaktır. İcabında müuhtekir- lerin dükkânları kapatılacaktır. İstanbul - Edirne şosesi İstanbul - Edirne şosesinin bir an evvel ikmali için, çalışmalar arttırılmış ve yeni amele ekipleri de gönçerilmiştir. Yeni şasenin, Çaorlu kasabasından geçecek olan kısmının genişletilmesi için yol üstünde bulunan binaların istim- lâki icap etmiştir Birkaç gün evvel bu binaların yıkılmasına başlanılmış ve ankaz- lar kurulacaktır. Sen de seveceksin! Yine Salihle Ben kafamın içindeki ve mukad- deratımın üzerindeki karmakarı « fıklıkla uğraşırken Salih Beyefen - iz de kendi menfaatlerinin hâ- klmiyeti davası peşinde. Böyle mü- Tiüsebetsiz adam nümünelik diye Aansa güç bulunur. Dün akşam indi vakti eve geldi, beni dalgın biraz da üzgün görünce hemen Süratı asıldı: — Ne üzüntünüz var yine?. "Diye de alaylı, dokunaklı ve ta- bir soru yaptı. x — Hiç bir üzüntüm yok! f yanıdim. Canı galiba kavga isti « 'dü ki, bütün mukabelelerime o bep oldu. — Üzüntünüz olmasa bu kadar Bluı ve harap gözükmezsin,. ŞA sA3RIKÜA Etem Izzet Benica — Yorgunluğum yeni değil.. Dedim, ilâve ettim: — Haraplığım da oldum olasıya! Sert bir tonla: — Her halde haraplığına da, yor- gunluğuna da sebep ben değilim., Dedi, — Nihayet sen öyle bir hale gel din ki, evin içinde gölge gibi dö- laşıyorsun. Hor şey ihmal ediliyor, mutfak hizmetçinin elinde. Tatsız, gevksiz bir hayatımız var, O, böyle söyleyince ben de ga- Hba çatmak için bahane arıyormu- şum: San beni galiba hizmetçi ni- yetine almışsın! Diye cevap verdim. — Estağfurullah.. Bile demeden müukabele etti: — Bir kadın evinin hem hizmet- Be GA BAD A ai a — Canın isterse Der gibi amuzlarımı silktim: — Ben ne hizmetçiyim, ne de ha- nimim, İşte, böyle birisiyim Dedim, sözlerime ekledi: - Eğer sadece bir hizmetçi arı * yorsan, 6 meziyetleri benden bir başkasında ara, Ben, böyle söyleyince Salih: — Tuhaf konuşuyorsun.. Dedi, sözüne devamla: — Bir kadın kocasile böyle ko « nuşmaz. — Koca da katısile böyle konuş- Müz! — Senin konuşma tonunda ter- | biyesizlik var. — Senden terbiyo dersi alacak değilim. — İhtiyacın var! y Haber veriyorum. — Terbiyeni kendiminkinden üz- tün bulmuyorum. — Demek ben terbiyesizim! — Orasını takdir etmek sana dü- M HGÜ daaöğüyler mü sİhA CU ç başlı elik başına birer 3—SONTELGRA F-28 Haziran 1937 KÜÇÜK KÖYLE ETEĞAR. | Nüfus. ve geliri az olan . köyler - birleştiriliyor 'Bunun için muhtelif mıntaka- larda tetkikat başlamak üzeredir Nurım ve gelirleri te bulunmıya müsait olmıyan dağınık deki yerlerin en çok beş kilome Jalınması ve köylerde yapılacak umumi inşaal hakkında kâletinden bütün vilâyetlere yeni bir emir verilmiştir. Bu emre göre birleştirilecek bu gibi köyler mahallen icabeden tetkikat yaptırılacak ve kat 'lecektir. idare kurmıya ve - fanliyet- köylerle, köy mahiyetin - mesafe dahilinde bir idare altına Dahiliye Ve- Jer için Vekületçe şekil o vakit tesbit edi- Henüz bu hususta kanuni bir karar olmadığından dağınık parçalarda âmme hizmetlerine el atmak, para ve emeği heder etmekten başka bir netice vermiyeceğinden şimdilik tatbikata geçilmemesi bildirilmişti Köylerin ana plânında bahsi geçen âmme hizmetlerine ait yapı ve |tesimlerin tamamen fenni ve sıhhi esaslara dayanmasına çok dikkat edi- lecek ve bu yapı İle tasisatın müstacelen yapılmasına hemen başlanıla- caktır. Polisliğe Talipler Çoğu(dı Zabıta memurluğu daha iyi bir meslek oluyor 1 Ağustostan itibaren tatbik mevkiine girecek olan yeni emili- yet teşkilâtı kanunu mucibince po- lis mektebi ile polis teşkilâtına gi- recek ortamektep mezunlarına 10, lise mezunlarına 125 liraya kadar terfi hakkı verilmektedir. Kanundaki bu kayıt birçok genç- lerimizi teşvik ettiğinden son hafta içinde polis yazılmak için Vilâyete | yapılan müracaatler çok artmış! Yalnız bir hafta içinde yüze ya- t vardır. evvelce müracaat | ülünden ev- Pol etmiş ve k: wel istidaları muameleye konmuş | olanlar arasında da Emniyet Mü- | dürlüğünde bir imtihan yapılmış- ! tur, n T Londra üzerinde Esrarengiz Bir tayyare Londrada hangi hükümete ait ol- duğu anlaşılamıyan bir tayyare - nin iki gece biribiri üstüne şehir üÜzerinde uçması ve projektörle fo- toğraflâr alması Londra halkını he- yecana düşürmüştür. İlk gece, halk bu ta İngiliz tayyaresi olabileceğini dü - Şünerek aldırış etmemiştir. İkinci gece bu tayyare alçaktan uçarak, | projektörle fotoğraf alınca, nazarı | dikkati celbetmiştir. Asker? ma - kamlarca yapılan tahkikat netice- sinde o iki gece içinde hiç bir İngi- liz tayyaresinin havalanmış olma- dığı anlaşılmıştır. Bu tayyarenin Manş denizi üzerinden geldiği ve tekrar geri döndüğü tahakkuk et- Miştir, Hükümet, geceleyin İngiliz top- Takları üzerinde Layyare uçuşlarını yasak eden bir lâyihayı Avam Ka- marasına vermiştir. Gece uçmak mecbüriyetinde — olan tayyareler Harbiye Nezaretinden hususi mü- sade alacaklardır. Nü takdir etmiş bulunu; — O da senin terbiye noksanına delâlet eder. Ben böyle söylemekle devam et- tikçe öfkesi bütün bütün artıyor, gözleri yuvalarından fırlıyacak gi- bi irileşiyor, sesi katılaşıyordu: — Gördüm ama, senin gibisini hiç görmedim. Dedi, ilâve etti: — Hakikaten çok bayağı bir ka- dınla evlenmişim! Ne söylerse fazlasile iade etmeyi Böze almıştım: — Ben bayağı değil, ciddi, vakar- h, ne yaptığını, ne yapacağını bi- lir bir kadınım.. Dedim ve hemen taarruza geç - tim: Fakat, seninle evlenmiş olma- | Almanyaya gidecektir, |- de broşür çıkaracaktır. | reş, bundan sonra Mülâyil | timamda kabul edilen nın ciddi azabı içindeyim. Bu ka- dar kaba, gayri medeni düşük se- viyeli bir erkek mevcut olabile - ceğini asla hatırıma getiremezdim. — Terbiyesizliğini arttırıyorsun! | — Terbiyesizlik de, tecavüz de | İ senden geldi. Karşinda”karin oldu- Hdşarat Mütehassısı Profesör Tetkik için Anadoluyu geziyor | Berlin hayvanat bahçesi çekir- ge ve haşarat şubesi direktörü pro- | fesör Raney, Türkiyede haşarat ve çekirge cinsleri hakkında tetkikat yapmak üzere memleketimize gel- | Miştir. Dünyanın sayılı profesörlerinden | alan Raney, evvelâ Ziraat Vekâle- ti şube müdürlerinden Şevket Ton- | çuk ile birlikte Adana ve Dörtyola | gitmiştir. Bu mıntakalardan sonra Malat- | ya, Diyarıbekir, Elâziz, Mardin ci- | varında da tetkikat yaparak İzmi- | re gidecek ve şehrimize de gelerek Profesör Raney, memleketine dönünce (Türkiyede haşarat ve çe- | kirge cinsleri) hakkında ayrıca bir | Mülâyim Amerikan Boğasını yendi Amerikan Boğası Mülâyim | pehlivan arasında dün İzmirde Al sancak stadında beş bin seyirci nünde bir güreş yapılmığ$tır. Kırk | dakika kadar berabere giden gü - in üs- tünlüğü ile devam etmiştir. Niha « | yet ringlen kaçan, Mülâyimin na- | zik yerlerine saldıran, tekmelemiye | başlıyan Amerikan Boğası hük « | men mağlüp ilân edilmiştir. Radyolar yüzde 25 | ucuzluyor | Büyük Millet Meclisinin bu iç- yeni telsiz Kkanunu 1 ağustostan iibaren tat- bik mevküne girecektir. Nafıa Vekâleti, eski şirket tara fından radyolardan alıı lan yüzde 25 aidatı almıyacağın- dan Hatları yüzde yirmi beş ucuzlaya- | caktır bir ağustostan itibaren radyo ğunu sana bir kere daha hatırlatı- | rım! Üzerime yürüyecek gibi oldu: — Ben böyle karı istemem! Ben de hiç çekinmedim: — Ben de böyle koca istemem! — Seni başıma karı değil, belâ almışım. — Ben de ayni uygu içindeyim, bir erkekle değil, bir belâ ile ev- lenmişim! Bekliyordum ki: O halde ayrılalım.. Desin. Fakat, o bunu söyliyeceği yerde köşedeki koltuğa kâan ter için- de oturdu: | — Allahın bu kadar iyi kulu ol- | mıya çalışıyorum. Beş vakit abdes- timi, namazımı kaçırmıyorum. Kim- | se hakkında bir fenalık düşündü - | ğüm yok. Buna rağmen bir rahat nefes almak fırsatını da bulamıyo- rum. Ötekilerden bir türlü çektim, senden de bir türlü, Bütün baht- sızlıklar beni bulmuş.. © cümlesine devam edecekti. Fa- kat, ben: (Devamı var) — h Mes'uller Kimlerdir? Matbaaya uğrayan arkadaşlar, bir genç arkadaşın (5) gün içinde kara haberini getirdiler; yaşında, bütün asilenin olan, büyük ve temiz ümitlerl lu, naâmuslu, mütevazı genç, gitti? Tifodan! Büyük salâbiyet sehibi doktar- larımız e vedrdikleri be- yanatta şöyle diyorlar — Terkos, Hamidiye ve Halkalı sularından başka rı bulaşıktır Allah Allah. Geriye kalan çeşme- lerin bulaşık oluşu bir rezalet de- ğil midir? Bir şehrin halkı içine, ölüm reği döe gazetele içme suyu diye çeşmelerle akitılir mi? Bu çeşmeler ölümlü ise ve çaresi yoksa neden — iptal edilmiyorlar? Çaresi varsa, neden temizlenme - mişlerdir? Allah Allah, İstanbul, beş ön çoç- mesini ölüm kaynağı olmaktan kurtarmak gibi bir işden âciz mi- dir?,. Beyhude yere bu kadar masum insanın hayatı sönüyor. Mes'uller kimdir? Halk Filozofu - Tarihi Eserler Sergisi Vekâlet bir tamim gön- derdi 'Türk Tarih Kurultayının Dolma- bahçe sarayındaki kongresi müna- sebetile bir de (Tarihi eserler ser- gisi) açılacaktır. 'Bu sergiye müzelerimizde bulu- nan mühim tarihi eserler gönderi- kecektir. Bu münasebetle Kültür Bakanlığından dün alâkadar vilâ- yetlere bir emir gönderilmiş ve bu | eserlerin ambalâj ve sevkleri için lâzımgelen tahsisatın mahalli mü- ze müdürlüklerine sevkedileceği ve tarihi eserlerin şimdiden hazır- lanarak İstanbula yollanmaları bil- dirilmiştir. Şehrimiz Müze Mü - dürlüğü de sergide teşhir edilmek üzere en kıymetli ve mutena tari- hi eserleri hazırlamıştır. hâ - imkiküiaelaracadeve Selânik gisine İşti- k ediyoruz Eylül ayı içinde Selânikte büyük we beynelmilel bir sergi açılacak - tır. Bu sergiye bükümetimiz de İş- tirake karar vermiş ve İktısad Ve- kâleti, iştirak için ilk hazırlıklara başlamı Birimizin derdi Hepimizin derdi Kafesler artık Kalkmalıdır Bir okuyucumuz şunu anlattı: Yerebatan sarayının bulun - duğu sokak içi, seyyahların en çok uğradıkları yerdir. Burada göze ilk nazarda çarpan fena manzaralardan biri, evlerin pen- cerelerindeki kajeslerdir. Mese- lâ Yerebatan sarayının bulun - duğu binada dahi kafesler var- dir. Tarihi yer olan her balde, yalnız Yeredatan sarayıdır. Rü- tün o civarın tariht mımntaka 0 ayrıldığını bilmiyoruz. Bi- binaların tarihi kis- tarak noenaleyh velerile görünmelerine zanne - diyoruz ki, lüzum yoktur. Kafes çok fena bir şeydir. Bir devrin, bir zihmiyetin, Şar- kın sembolüdür. Sıhhi mahzur - ları da caba.. Binaenaleyh, o ci- vavdaki kafesleri derhal kaldırt- mak için icabeden emirler ve - rilmelidir. Burada olduğu gibi, şehrin da- ha böyle bir çok mıntakaların - da, €en göze çarpacak yerlerde kafesler hâlâ duruyor. Kafes ay- ni zamanda ruh üzerinde tesir e- der. İnsanın düşüncelerine, his- lerina bir miskinlik, bir ürkek - lik verir. Artık kafes, çoktan ta- rihe karışmak icabeden bir nes- ne olmak icabeder. Alâkadar makamların bu mev- zu üzerinde sür'atle harekele ge- eceklerini ümit ederiz.