Fakir İpi H Hindistanın iç İşlerine bir hakış Snn günlerde Hindistan'dan ge- len bir'takım ajans telgrafları, N memleketin şimal hududundaki *ziristan bölgesinde Fakir İpinin “:f—sı altında bir ayaklanma hare- *Lolduğunu haber vermektedir. , Sündan daha evvel de gene Hin- x_;“;::da yeni ana kanununun kablü 'ngre seçimi dolayısile bir ta- a hareketler olmuştu. Bu itibar- Hindistandaki vaziyete genel bir aşla bakıp bu hâdiseleri ve ne- Ücelerini sözden geçirmek faydasız Sltiyacaktar. — a Bütün bu hâdiseler tâ Büyük arpten başlar. O zamanki İngil- A, Bükümeti Hindistana verece- Pöra ve asker karşılığı olarak biti Hariyet vâdetmişti. Fakat harp Dce muhtari; e 1919 sö- Tüpir'de ancak gayet mahdut bir sa- F l:'l" bağışlıyan ve her on sene- , K, ,; defa tadil edilecek olan bir tekligi TUR teklif olunmuştur. Bu Konç, Fabul etmiyen. Hint milli lit Rresi 0 zaman tam bir istik - . €lde etmek yolunda gösterilere %ı"mî İngilizler de ber türlü | Satıyı, konferansı yasak etmiş- | " Hattâ bir defa Amritşar şehrin- U yasağı dinlemiyerek yapılan foplantıda halkı dağıtmak için he ateş edilmiş, hu yüzden ihtli ölmüştü bir *0 Bu kadar sıkı içdbirlere baş vü- n:ümı Tağmen yine hareket dur-!| tin $ Yürümüştü. 1920 de Gandi- Tiği çaSkanlığı altında bir <işbirli- :lmcn.ek. non cooperatlon ce- ıe,";' başlamıştı. O zaman bu ha- n başında bulunan İiderlerle ç h kişi hapse atılmış, fakat yi âreket durmamıştı. Gandinin | GSİBİ bu hareketi'hiç. kan dök- Cor © Yürütmekti. Buna rağmen hh:fiğ' kasabasında 20 İngiliz Gangği ik. tarafından öldürülünce di aç Mrekeli dürdürmak İsto- Önünüe lizler de bu ayaklanmanın | #tülar, #lmak üzere Gandiyi hapse "'ıhılı'( Yığınları bu, suretle lider- | “Mca aralarında din ihtilâfları diziak Slermiş, bu ihtilâflar, Hin- .,_,.““' karmakarışık bir halo sok- | habip 1919 senesinde Hindistanda '—füeh;fdu*," idare şeklinin değiş- a nesi için geçmesi icabeden Gandiden sanra Birdenbire şöhret alan Hind mücahidi Fakir Ipt 10 sene bitmek üzere idi ki, İngi- lizler Hindistaan Simon'un — baş - kanlığı altında bir heyet gönderdi- ler. Milliyetçi HintBlerin buykotaj- la karşıladıkları bu heyet, memle - kette tahkikatını yapmış, raporunu yermiş ve bunun üzeriğe Londrada Tawhtelif Hint partileri bu. raporu indistanın yukarsında İngi- lizlerin başına çıkan gaile Dermeçatmasilâhlarla en muntazam bir Orduya karşı ihtilâl bayrağını açan adam Şimdi hemen hemen bütün diğer kabileler de fakir Ipiye iltihak etmişlerdir ineelemek ve kabul etmek üzere bi- | rinci yuvarlak masa konferansına çağırılmıştır. Hint Milli Kongzesi bu konfe - ransa delege — gör bündan bir netice çıkmadı. Ayni zamanda Hindistanda v likeli bir şekil aldığından İngiltere, ikinci bir yuvarlak masa konfe -« rasını davete mecbur olmuştu Bu' konferansta Gandi, Milli Kon- greyi temsil ediyordu. Milli Kon- grt yine tam bir istiklâ! noktasında ısrar ettiğinden bu konlerans da akim kalmıştı. Gandi bu yol: yine halkı İng uluktan — dönüşte ler aleyhine a- yaklandırdı. İngilizler de - bütün Milli Kongre teşkilâtını ortadan kaldırmak ve Gandi . ile birlikte binlerce kişiyi hapse tıkmakla mu- kabele ettiler. Öte taraftan da Hin- distan merkezi hükümetii bir salâ dahili muhta t ve Hint eyaletlerin iyet vâdeden bir ana e geniş | | sa o zaman vaziyot biraz daha müş- kanun hazırlanıyordu. Bu kanuna nazaran her eyaletin teşril birer | | meclisi ve mecliste çokluğu teşkil eden partiler tarafından kurulmuş birer. kabineleri bulunacaktı. Fa -» kat Millt Kongre, eyealet valilerine umumi emniyeti ihlâl edecek mec- i& kanunlarına karşı veto hakkı da verdiğinden milli Kongre bu ana kanumu da kabul etmiyordu. Bu yeni ana'kanım bü sene nf- | san ayında yürürlüğe girmekteğir, | Millt Kongre s#eçime iştirak edip on bir eyâlet meclisinden altısında | | Çoğunluğu kazanmış - ve kabineyi | kurmak hakkını etmiş, fakât | valilerin vetö hakkı. kalkmadıkça ' bu kabineleri kurmaktan istinkâf etmiştir. Son #&manlarda Hindistanda vü- cude gelen ana kanun bulranı bu jüzden çıkmıştır. İngitizler, şimdi bu eyalet metli: #indeki azınlık partilerini kabine teşkiline davet etmişler. bu teklif de kabul olunmuşsa da bu kabine- lerin çoğunluk partileri tarafından kolayca verilmesi mümkün ve mu- hakkaktır. Gandi, bugün bu meselede İngi- lizlerle uyuşmak taraftarıdır. Pa- kat yedi defa hapse girmiş, bu u- ğurda bütün servetini kaybetmiş o- lan yeni Milli Kongre reisi Cev hir Lâl Nehru, gençlik, ki amele kitlesile birlikte hareket e- derek bu kanuna karşı koymak ve Hindistana tam bir istiklâ temin | etmek yolunda yeni bir mücadele- ye ğirmiştir. Bu yüzden. bazı Hin- distan şehirlerinde halkla hükü < met kuvvetleri arasında” ihtilâflar çıkmıya, hattâ çarpışmalar olmaya başlamıştır; Vaziyet tam bu Mmerkezde iken Hindistanın şimali garbi hududu - nun orta ve cenup kısmını — teşkil &den Veziristandaki kabileler, Fakir İpi adı verilen bir ihtilâlcinin re- isliği altıhda ayaklanmış ve İngi- lizler için yeni bir galle çıkarmış bulunyorlar. Het ne kadar bu âsilerin elinde, hükümetin bütün modetn harp va- sıtaları karşısında kullanmak — ü- | zere alelâde tüfeklerden başka si- Tâh bulunmamakta ise de tuttuk - ları' ârâzinin sarplığı ve çetinliği bunlra -kârşı hareketi - güçleştir mektedir. Son afans haberleri Faki: İpinin öteki kabileleti- de ayak * landırmak için beyanname neşret < tiğini haber veriyor. Eğer bunlat da bu davete icabet edecek olurlar- külleşebilir, A vrupalı ve Amerikalı kadınlar arasında, sahne ve sinema ar- tistliğine rağbet gittikçe artıyor. Bir çok kadınlar, Hattâ, maruf ve | zengin ailelerin kızları, anasınan, babasının ve kocasının rızaları hi- lâfına ve bir çok fedakârlıklar ih- tiyar ederek, evlerini barklarını yı- kıp dağıtarak sahneye koşuyorlar. Holivuda, her gün, bu neviden bir çok genç kız ve kadın akın, hat- tâ hücum ediyor. Bunlardan bir çoğu, bazı müesseseler tarafından angaje ediliyor. Fakat, yine bir ço- ğu da, iştihaları kursaklarında ka- larak, arzu ve hevesleri kırılarak memleketlerine dönmek mecburi - yetinde kalıyorlar, Film müesseseleri olsun, Idareleri olsun, bir heveskârı anga- je etmeden, uzun uzun tetkik had- yatro 5- SONTELGRAF — 26 Nisan 1937 eniteknik artist nam- bir kıcıj Namzedlerden desinden geçiriyorlar. Evvelâ, vücut güzelliğine ehem- miyet veriyorlar. Sonra da çehre güzelliğine! Evvelâ tartılan namzedin kilosu boyuna göre âzami hadden hazla veya asgari hadden € kalâde istidat sezilen namzetler de, ihtiyaca göre kilosu ya arttırıl - mak veya eksiltilmek üzere bir re- jime 14i tutularak matlup hale ge- tiriliyor ve kabul ediliyorlar da... Artist namzedini ölçmiye, biç - miye başlıyorlar. Kol ve ve bacak bileklerini, baldır, oyluk, kalça, bel, göğüs, boyun ölçülerini alıyorlar: Bu ölçüler, boya ve ağırlığa göre tesbit edilmiş olan rakamlarla kar- aştırılıyor. Uygun çıkarsa ne alâ!.. Bu ölçüler de uygun geldi.. da- ğil mi?.. Artık, kabul edilmek ü- zedinde ne aranıor? İ | mitleri beliriyor demektir. Amma, yine bu muayyen uzuvları muay- yen teknik ölçülere uyan genç kız- lar arasında yeni bir tasfiye, yeni bir eleme başlıyor: Yürüyüş, mimik... Bunlar da muvafık bulundu mu, artık iş. angajman ve şartlara kalı- yor. Bunlarda da mutabakat hasıl oldu mu, her şey tamam demektir: Genç kız, artist olmuş demektir: *Bundan sonraki yükseliş, kendi is- tidat, kabiliyet, dirayet; alâka v muvaffekiyetine bağlıdır. İşte her gün bir yenisi beliren - yıldızlar, ekseriyetle, böyle, anlattığımız had. de ve merhalelerden geçtikten son- | ra bu payeye varabilmişlerdir. Bunlardan het hangi birinin ya- rın, öbür gün yeni birer yıldız ola- râk karşın çıkmıyacağını kim edebilir?. B:ır“k-.ıdxı candan ve yüre bir çalışma hareketi göze çarp- maktadı:.. Çoruh ilinde bir parça geri kalmış olan ilçeler, bu soön yıllar içinde var-kuvvetleriyle ba- yandırlık, yol, tarla, okul, elek - trik, su ve saire işlere sarılmışlar- Gir. Çoruh iline en kudretli idare gönderilmiş ve başta il- fik Koraltan olmak üzere memurlar ve onların peşle- rinden yürüyen bütün halk kitle- leri bu uzak yurtları şenlendirmiye koyulmuşlardır. İşte Borçka ilçesi de bunlardan biridir. Burada da bir yol ve bir okul faaliyetinden baş- ka ziral ve ekonomik cephelerin de kuvvetlendirilmesine başlan - miştır. İlçebay Fahrettin Başel tam sahadaki muvaffakiyatlerile isbat etmektedir. Bu ülkenin bugün en önemli me- selelerirden birisi de madenler « dir. Buralarda o kadar bakır ma - deni vardır ki, bunların işletilmesi sayesinde halkın iktısadi durumu şimdiden kuvvetlenmiye yüz tut- Mmüuştur. Morgoldaki bakır madeni 1902 de keşfolunmuş ve 1904 te iş- Jetilmiye başlanmış ise de, 1914 te Umumi Harp dolayısile faaliyetini tatil etmiştir. Morgol bölgesi baştan başa ba - mıntakada toprog> maansile bir iş adamı olduğunu her | | | | -BORÇKA Yalnız Ergani değil, memlekette bakır ilçesi ismine lâyık zengin bir yer daha var Burasına Borçka'ya tâbi Morgol derler ve bakır bu sathında bile mebzulen mevcuttur Arfein civarından bir görünüş kırdır. Bakir cevheri toprâğın sat- kındadır! Evvelce bu maden bir İn- giliz şirketi tarafından işletiliyor- ken, sonradan bir Amerikan serma- yesi de buna ortak olmuşlur. Şimdi hükümetimiz bu madeni tek- Yar işletmiye karar vermiş oldu - ğundan bir mühendis buraya ge- lerek sahanın topoğrafik haritasını almaktadır. Bundan sonra sondaj ameliyesine başlanacak ve 1937 yılı içinde modern bir fabrika vücude getirilecek ve madenlderin işletil- mesine başlanacaktır. Bakır yüzde 35 tur. İngilizler 300 metreye ka- dar sondaj yaptırmışlardır. Derin- liğe doğru gidildikçe bakırın kali- tesi de yükselmektedir. Bu ilçenin adını değiştirmek lâzım gelse, raya mutlaak «Bakır ilçesiz dem münasip olacaktır. BELEDİYE İŞLERİ Buranın belediye reisi Bay İsma- il, Artvinden dönüşünde bir oto - mobil faclasına kurban gitmiş ol- ğuğundın şimdi bu ödevi Mustafa Öztürk görmektedir. Bele nası Çoruhun kenarında ve meşhur (Devamı * inci sayfadı )