(Memleket Haberleri | Trakyada Babaeski ve Vizedeki kıymetli eski eserler korunuyor Edirne (Hüsusi) — Babaeski ve Vize belediyeleği son zamanlarda takdirle karşılanacak faaliyet gös termektedirler. Bu iki belediye. miz 'Türk mimarisinin dörder, be. ger asırlık eserlerini kurtarmış ve halka açmıştır Bu gidişi Lülebur. güz ve Malkara belediyeleri de takib edevektir, Melli) varlığımızın kültür hüc. ceti sayılan bu eşsiz âbideleri kur- #armak, devlet varlığının asirlik Biğanelerini yeniden yaşatmak de mektir. Bu eserleri tahribkâr el - en ep koparmak kültür n baş unsurudur. Edirne (Hususi) — Vilâyetimiz eski Parti mutemedi ve hâlen vi - İye: Parti idare heyeti azasindan #nektubi mümeyyizi mütekaidi Hü- samettin” Ergut hayata ebediyen) gözlerini kapamıştır. Trakya ve bil hassa Edirne muhitince çok iyi ta. ninan ve herkesin teveccüh ve mu, habbetini kazanan Hüsamettin Er gutun ebedi kayibı büyük teessür- lerle karşılanmıştır, Edirne Vali ve Emniyet müdürünün seyahatleri Edirne (Hususi) — Bir işin in- gelenmesi için Uzunköprüye gittik. lerini bilditdiğim vali Ferid Nomer; Çümhuriyet o müddeiumumisi Aşir Aksu, emniyet müdürü A, Rifat Ke- e Edirneye avdet etmişler. ir. Uzunköprüde bir arabacı boğuldu Edirne (Husüsi) — Uzunköp - rüde Değirmenci köyü deresinden atabasi ile geçmekte 'olan Osman oğlu Necib her nasilsa düşüp sula - Fin-cereyatına kapılarak boğulmuş. tar, Hâdiseye zabita el koymuştur. Pire limanında zayi olan 50 kuruşluklardan biri sürülürken ele geçti Edirne (Husi) — Pire lima- mında yanan vapurdan denize da. ğılan ve tedavülden menedilen ev- rakı nakdiyeden 50 kuruşluğun bir adedini her nasilsa eline © geçiren Ahipaşa çarşısı arkasında bakkallık eden Davit oğlu Salamon bu parayi borcu mukabilinde peynirci Kamal oğlu Yasele sürdüğü anlaşilmiş ve emniyetçe tahkikata el konmuştur. Muratlıda tren bir kızı çiğnedi Muradlı (Hususi) — Edirneden İstanbula kalkan tren Lüleburgaz yakınında bir kiz çocuğunu çiğne - diğinden Muradlıya üç saat rötarla gs «Son Posta» nın tefrika: 87 Kaldırımı işgal edip bir dükkâ-| Da gözlerini dikmiş olan bir takım insan nazari dikkatini celbetti, Bunlar burada ne yapıyorlar ve neye bakıyorlardı. Yanaştı. Dük- kân bir milli piyango bilet. bayi. ine aiddi. Toplanmış olan halk da ikramiye kazanmış olan numarala rın asılı Hstesi Yedisi nde Dürrünün yapacağı bir iş vardı?. Bir müddet dü- . Bugün kalsın arkadaşlarının bü #es'ud) gününü unutacak bu İ arkada-! Şının saadetine iştirak oedemiye. cekti. Buna da sebeb Najmeydi Çalgın kadın insanda ne akıl bıra.| kayordu ne fikir! Menhus kadı İyi ki bu düğünü vaktile hatırla- mıştı. Henüz dükkânlar açıklı. Düğün hediyesini -alabileçekti Birçok dükkân dol»$(ktan, bir çok-tereddüd. geçirdikten © sonra tı. Uludağda kamp kuruluyor Bu kamplardan biri yalnız çocuklara tahsis edilecek, dağda inşaat devam ediyor Oludağ korula rinisan biri Bira (Hususi) — Uludağ Bur. alılar için bir sayfiye daha doğrusu tain manasile bir eğlence yeri hali- ne girmiş bulunmaktadir. Kışin, zevk ve eğlence ariyan insanlâr için tkenmez bir meşe memba olan bu şirin değ, yazin da yorgun kafaları dinlendiren yıpran- miş vücudleri canlandıran bir hi yas kaynağı olmuşlar & denilebi Halkın dağa karşi olan bu alika ve tehacümünü gözönünde tutan 'alâ- kadarlar, bu maksadla Uludağdaki otellerde birgok değişiklikler yap- mıya karar vermişlerdir. Dağcılık klübü de bu bususla büyük gayretler sarfetmektedir. Bu aydan sonra dağda iki kamp kuru. lacaktır, Doğrudan doğruya çocuklar için kurulacak olani bu »p, Uludağın en güzel yerlerinden iri olan ve meşhur Apolyond gölünü nezareti altında bulunduran Dolubaba ciya- rında kurulacaktır. Bu münaşebetle valimiz Refik Koraltanla parti mü, fetişi Samsun mebusu Zühtü Du- rukan Uludağa gitmişler orada ye. niden yapılmakta olan bazi inşmat ve tamirat işlerini gözden geşirmiş- ler ayni zamanda * kurulacak olan ( Yüksek Ziraat Enstitüsü talebeleri Sivasta ) Sivas (Hususi) — Yüksek iri resindeki köyler üzerinde zirai tetkiklerine o devam Gönderdiğim resim bu talebelerden bir grapu Yildızeline bağlı Kavak çi göstermektedir. Talebeler burada zirai tetkikler yapmakta. tuvalet takımını havi, ti risinden güzel bir yol ç karar verdi. Şakrakla Bücür gibi evsiz, barksız, yersiz yurdsuz kiri seler için daha münasib bir hediye bulunamazdı, Serseri bayat. da bu çanta onlara her İzm ve faydalı olacaktı. «Bari yakında ayrılıp tekrar: bir « birile veya her biri bir başkasile evlenmeğe kalkışsalar!... O zaman bir veya iki - evlenmelerin adedi.! ne göre - hediye daha almak lâzım Dürrü çantayı kâğıda sırdırdı İparasını verdi ve kemizli ; azamet ve memnunyistle dükkândan çık. Nâimenin kendisine kiralamış olduğu apartımana gitti. İki odalı, bir banyolu nikel ve kübik eşya. larla döpeli şırin bir apartıman. Kapıdan gir rasını yakında terketmek mecbul riyetinde olacağını düşlnerei fif bir üzüntü duydu. “Yarı âpartıman ivedi: Burasını “ter. msah de.) ntasmafne çare, her ay yiz lira kira ver-| Neş'e, Sülün, at carbazları, vahşi |taydı. Sülün usuka sıvışmıştı. mesine imkân yoktu. Düfrü, bu 8-İhayvanat mürebbileri, herkes, herİkâdin!.. girmez Dütrü bu -| iki büyük her iki kampin da yerlerini tesbit etmişlerdir. Valimiz, ayrıca Uluda- ğu çıkan yolun daha düzgün bir şekle konulması hakkinda İüzmm- gelenlere icab eden direktifler ver. miştir. Kampa iştirâk edecek va - tandaşların ihtiyaçları terin edil İmiştir. Her sabah ve akşam gidip gelme için otobüs servisleri yaptiri- I .İlacak, bir motörle de elektrik ce.|b* İreyanı temin edilecektir, Geliboluda Namık Kemal ihtifali Gelibolu (Hususi) — Namik Ke malin ölümü senei devriyesi müna- sebetile her yıl Gelibolu Halkevi ta rafından © yapılmakta olan ih- tifal © kalabalik © bir“ halkın iş ürakile (büyük © şaitin © Bula. yirda bulunan mezari başında tek- İrarlanmiştır. O gün Geliboluhdar, Halkevi üyeleri . ve köylüler öairin İmezarina çelenk koymuşlardır. Ça. nakkale ilk öğretim ispekteri Etem Övül tarafindan (Namık Kemalin hayati) hakkında bir konferaasi müteakıb Mevlid okunarak ihtfale nihayet verilmiştir. i talebeleri şehrimiz çev- etmektedirler. mat enetil YAZAN : EKREM REŞİD ketmek oldukça fıraklıydı. Fakat ckl düşünceler üzerinde fazla te-| | vakkuf etmemek hayırlı olduğunu düşünerek bir öki defa, muhtelif perdeler üstünde; — Yaşasın Hürriyet!... Diye bağırdı. Bunu, hürriyetin ber şeyden kıymetli olduğuna ken. dini ikna etmek için yapmıştı. Çok İgeşmeden kani olduğuna kanaat getirdi, daha doğrusu kendini al. danmış addetti, Vakit gecikiyordu. Alel soyundu, smokin:2 frak arasında bir hayli lereddüdden sonra smo. kine. karar verdi. Fakat gene İrâakmı giydi. Duvardaki aynada kendisini iyice muayens eltikten sonra dudaklarında hafif bir tebes. üm peyda olmuştu. Hiç şüphesiz| ki Dümrü “Kendinden memnundu, Hediyeytaldı. -apartımandan çıktı, İmerdiveni indi; sokakta geçen bir İtaks'y: durdurcu, çiçekçiye uğradı, muazzam bir gül demeti yaptırdı, Bursada Türbelerin etrafı açılarak buralara park yapılacak Bursa” ( Hususi ) — Yeşildeki Çelebi Mehmedin türbesi'e Muradi. ye türbeleri civarindaki tarihi med- reselerin tamirine başlanmıştır. Bu kiymetli Türk san'at eserlerinin ta- mirleri biter bitmez üze müdür -| lüğünce Muradiye türbeleri etra - findaki arsalar satın alinarak park haline konulacaktır. Müze müdür- Wğü aynca vilâyet hududu dahi - linde bulunan o tarihi şahsiyetlerin anit ve abidelerini tesbit ederek vi- İâyetimizi alâkalıyan bir eski eser- ler haritası meydana getirecektir. Sındırgıda yeni tütün mahsulü bereketli Sindirgi (Hususi) — Sındirgi miş, tütün- aydası dokunn Buf sene Sındırgı tütünleri nefis bir su-| rette .neşvünema" bulmaktadır. rim başlamak üzeredir. Bartında zararlı bir haşere Bartın (husus) — Kaza ziraat) R â n Konu, M Kı dat yetişen buğdaylarda «süne» esine tesadüf elmiştir, Bunun tırmalarda, daylara da ve muayyen bir sahada bulunan haşerenin zararı bütün köy anlatılarak Yi | geçilmesi icab ettiği bildi irili böcekler . teker. toker toplatı yalatırılmışbır. Bu suretle, buğ daylarımız, ileride vukua gelecek büyük zararlardan “kurtarılmıştır. Yapılan tahkikat, böcekli tohumun! iki 'yıf önce Kurucaşileden' geldiği anlaşılmıştir. Haşerenin, başka © köylerde de bulunup bulunmadığı araştırıl'. maktadır. Bursada beden terbiyesi faaliyeti Bursa (Hususi) — Beden terbi. yesi Bursa bölgesi istişare. heyeti bölge başkanı vali Refik Koralta - nin riyaseti altında toplanmış, genç lik teşkilâtile bu teşkilâtin faaliye- öni alâkadar eden mevzuları tet - kik etmişlerdir. Heyet, gençlerimi. zin daha toplu, canli ve sistematik bir şekilde faaliyetini hızlandırmak | yolunda mühim kararlar almışlar -| dir. Bu arada gençlerin a düz. gün ve daha esaslı bir şekilde çalış- malarini temin için lüzumlu olan malzemenin bir an evvel alınması. na, stadyomda muhtelif tesisatın şimdilik 300 kişilik ünün inşasina karar Beden terbiyesi mükellefleri için alınmasına lüzum gösteriler bu mal zeme bedelini karşılamak üzöre de bütçeden 835 liralık bir münakale- na karar vermişlerdi sonra el lerle düğün ye: Tepebaşındakı bi ka salonuna girdi Girmesi Büyük tezahüratla Kaf- üilândı. Karâ Aslan kendisini kapı- dan istikbal etmişti: — Nereda kaldın?... Seni bekli, yorduk ... Karrunuz zi) çalıyor! Cambazhunenin bütün arkadaş. ları burada toplanmışlardı, Yıldız, lokantanın ar. Dir. ir hay kös ve tabii gelinle güvey. rünün hediyeleri büyük ranlık uyandırdı, Şakrak memnundu, bahtiyardı, Bücüre en tatlı gözlerile bakiyor. du. Bücür 'se mulad şakacılığını terketmişt. Kimseya takllmıyor: du. Hayatının bu dönüm noktasın. da kendisine Adeta ciddiyet gel . mişti. Mes'ud ve sakin. muh zifaf marşl, yemek yenilip, > bolca - içildikten) sonra herkes gibi o da ciddiyetini! pek uzağa attı. Bir aralık Kara Aslan süküt 6- dilmesini istedikten sonra, şöyle devam etmişti; — Arkadaşlari,.. Bok Devil; pek kıymetli dostlarımıza o benim de ufak bir düğün hediyem var,.. İşte'... Bu sözleri söylerken kapıyı aç- -İçekildi Büyük ÜSÜE SMPS Aliço açık oyundan fayda görmeyince i Yusufa gaddarcasına tırpanlar atmıya başladı fakat ondan da aynı şekilde mukabele gördü — Emredersiniz paşam... Mesele ballolmuştu. Kumandan çazgiri çağırdı. Davul (zutnaların çalmasmı emretti, İÜ zurnalar çalmiya bağla. ali güreş oluyor diye yerli yerine seğirtti, Kumandan, çazgira de verdi: Kavasoğlunun; güreşmeyip mey danı terkettiğini Yusufla, Aliçonmi baş kaldiklarinı ikinci emrini meydanda başa Çazgır, kazan “dvine geldi, Ba- giriyordu: — Heyi * Ahali Kavasoğlu meydanı Yusufla, Aliçoya terkedip Şimdi: meydan o Yusufla Aliçonundur... Meydana, gelsinler! Gecedenberi devam edip. duran dedikodular bir anda, sönüvermiş. i Demek Kavasoğlu, meydanı terk etmişti. İyi olmuştu. Yusufla, Alki- çonun güreşini doya doya seyrede- İ geklerdi. Aliço; bu haksizliğa kızmıştı. Kırk yılda bir şansi gelip kendini bulmuştu, Hem de bu ihtiyar ha. linde... Bu nasıl işti? O, Kavasoğ- lunu tanırdı; öyle kolay kolay mey. dan'yerini birakip gitmezdi. Mut - Mik bu işte bir dalavere vardı. Fakat; ne diyebilirdi. Kavasoğlu ettiriyordu. Meydandan çekil- söylüyordu. Bu hareket ki. fından vaki olursa olsun haksizlik idi. Hak; başpehlivanın önlar güreş- tikten sonra finale güreşmesi lâzım. dı. Ne ise; sallana sallana meydana geldi. Yusuf da peşinden geliyor - du. Yusuf, bu işe memnundu. İki ki- şile değil, tek kişile; hattâ; meşhur Aliço ile bir an evvei güreşip taze, taze kozunu paylaşazaktı, Akçonun, çok kizgin olduğu yü.| zünden belli idi, Âyan ve poşalardan birçoğu da bu. iye. kızmışlardı. Hattâ; paşalardan birisi çazgira gelip sordu: — Sana, bu emri kini verdi? — Kumandan ve vali paşa... Kavasoğlu orarla miydı? Yoktu, Paşa çadırinda yalniz EN, Böyle hakeizlik ölur mu? allah, bilmem paşam... Ku- mandana söyleyinzi... — Sen, eski bir pehlivan sifatile neden -an'ane ve — teamülün böyle olduğunu söylemedin? —— Ben, emir kuluyum... Ne di. yebilirim? Bu paşa, Gümüleüne paşaların - dan biri idi. Oranın âytn ve dere- beylerinden — Çazgıra» şunları tekrarladı: -— Ben, döleceye kadar güreşi tehir et... Şimdi gelirim... Aman paşam çabuk gelini: Karâ Aslân; nârâlarının arasında içeri girdi. Cambazhane san'atkârı olmuk ört ve âdetleri - bilmemeği istüzem “etmez. En muhafazakâr bir sârayda olduğu gibi dansa en evvel gelinle, güvey başladılar, Bir müddet sonra herkes hop - iyor, zıplıyor, dönüyor, gülüyor- .ldu. Yıldız bir müddettenlieri kay. bolan Sülünü aramakta ve bulmı, yarak derin teöşsürler re he ği - . Mutlak o kadın ona an- dak ön ikiye kadir mizanda Vee ülün, gece yarısından ev- vel dönmek şartile o mahui kadı. nin pençesinden kurtulabilmişti, Şimdi de söz dınliyen uslu bir çocuk gibi arkadaşlarını terkede - rek dâdının bulunduğu yere git - miş. Yıldız Sülünü kaybetmiş ol, masından dolayı ağlamak üzere İbulunuyordu. Yemekte sevgilisin. den çök uzak düşmüştü. Kendisile ancak birkaç kelime, bir iki tebes. süm testi edebilmişül,.. Yemek esnasında, sofradan kalktıktan 'son görüşebileceğini ümid etmişti, Şimdi ise bu ümli boşa çıkmıştı. Çünkü Sülün ortadan kaybolmuş. tu. Fakat bu mes'ud gecede Yıldı. Zın meyus olması talihin fazla in- safsızlığına hüküm sürdürebilecek mahiyettedir. Halbuki “herkesçe mıştı. İçeriye alti kişiden mürek.|malümdur ki.talih sevgililere yar. keb bir caz heyeti alkışların, eyaşaİdınıcidır. Buna da delil olarak kâs| Sonra, başım derde kalır... Paşa; doğruca kumandanın ça « dırına gitti. İçeri girdi. Ve söze bap İiyaralz | — Paşam; Kavasoğlunun mey « (dandan çekilmesi muvafık değildir. İlhtiyar Aliçoya gaddarlık etmiş © İluyoruz. Bu meydanın yirmi bu ke dar senedir başpehlivanlığım üzerim de taşıyan böyle namdar bir ada - ma, ahir ömründe bu suretle hare. ket etmek muvafıkı adalet değildir. Dedi. Kumandan ve vali paşai olduğu yerden nezaketle karışık bir şekilde fırladı ve: — Efendim; ne yapalim? Halk, iki taraflı oldu, Münakaşa, müca- deleye girdi. Ahaki birbirini mi kıs sim? Bu işte halkın o günahi ne?. Güreşin an'anesi ne ise, o şökilde hareket etmeği istemeleri bir örbe de midir? — Arbede değildir de nedir par sam? Görmüyor musunuz, geceden bu vakte kadar, otuz bin kişiyi ta. tan balk, durmadan dedikodu ya- piyorlar... Tarafgirler arasında ma- azallah mücadele çikorsa ne yapar nm? Sonra; benden sorarlar, ve beni mes'ul ederler... Başka türlü hareket etmeme imkân yoktur. Fakat; haksizlik ediyormu « nuz; Gümülcüneliler natnın» bu hak- sızlığı zalı şâhâneye arzedeceğim. Beni mazur üz paşam... İstediğiniz - gibi hareket et . mekte muhtarsiniz, padişahimiz e. fendimiz hazretlerinin tebaası sadi- kalarını yok yere birbirlerini. kırdır miya ve kitale sevketmiye mezun değilim;.. (Arkas var) YAKINDA SON POSTA'da Sizi merakla sürük- leyecek bir eser Gönüllü Tahişeler YAZAN Nusret Safa Coşkun 1941 in en şayanı dikkat romanı olacaktır pının açılmasile Sülünün © girmesi gösterilebilir. Yıldızın yüzü birden hıktan sonra iki sevgili buluşuyor, dü. — Yıldız... Seni gördüğüme çok mennünum.,.. Fakat mâni ol Olmayım; içeri girdiğim vakit galiba birini arıyordun. — Evet... Seni... — Beni mi?. — Evet... Neredeydin? — Tik.Taka gitmiştim... Ma'- lüm ya numaram var... — Ya... Öyle mi — Evet... Çalışıyorum... Ufak bir tereddüdden sonra Yıldız dudaklarını yakmakta ölem suali sordu. — Kiminle?... <— Kendi kendime!... Yalmıs.... Birkaç zamandır. hep yalnızım, sahnede, hayatta. Sonsuz bit sevinç Yıldızın göz. lerint parlatıyor, yüzünü kızar - yordu, Bu sevinç sesinde de mev- cuddu: — Yalnız... Demek yalmızam öyle mi?... — Evet... Öyle. — A... Çok memnun oldumi... — Neden?... Grimm var)