21 Ocak 1941 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 Sayfa SON POSTA General diyor ki (Baştarafı 1 inci sayfada) Ne kadar yazık ki, Balkanların bugünkü tehlikeli, karanlık ve kor- kunç durumunu gene bizzat Balkan- klar kendi armalarındaki anlaşama- mazlıklarla hazırlamışlardır. Bal- kanlılar arasında tam bir vifak ve itimad olsa idi bu topraklara hiçbir yabancı ayak basamazdı. Balkan- larda dostluk ve birlik yokluğu en evvel Arnavudluğun işgaline malol- du. Geçen sene 7 Birinciteşrin tari- hindenberi, Romanyanın daima ar- ban bir şekilde Alman askeri işgal ve hükmü altına girmesi ayni sebeb- dendir. Aradan, daha bir ay geç- meden, İtalyanın Yunanistana tasal- ut etmesine, Balkanlarda tam ve korkusuz bir birlik yoksuzluğundan basşka ne sebeb olabilirdi? ! İtalya, bütün Balkan devletleri- nin, birden silâhlı muhalefetine uğ- rayacağını bilse idi hiç Arnavudlu- ğa el atar mı idi?! Kezalik Alman- ya, bütün Balkanlıları, — karsısında bir blok halinde ayağa kalkmış göre idi, bu derece hodbehod ve kolay olarak Romanyaya girebilir. mi idi?! Hele Yunanistan bu derece mübalâtsızlıkla taarruza uğrar mı idi?! Eğer Balkanlılar siyast ve as- keri bir kütle teşkil edebileydiler, Balkan yarımadası şu anda kendini şüphesiz çok, hem de pek çok say- dıracaktı. Halbuki büu şerefli, sağlam — ve emniyetli durum yerine şimdi Bal- kanlar için ne işitiyoruz? !. Almanlar | Romanyada büyük, seri ve zırhlı kuvvetler yığıyorlar, Bulgaristan- dan ve Yugoslavyadan" geçmek için ültimatom vereceklermiş, İngilizle- ri doğu Akdenizden çıkarmak - için Selâniği, Yunanistanı, Boğazları ve batı Anadolu sahillerini ele geçir - mek istiyorlarmış. Buralarda üsler teşkil edeceklermiş. Dedikoduların, tivayetlerin — ta- hakkuku takdirtinde Yügos . lavya ile Bulgaristan, ayni hedef ve maksad için beraberce dövüşmedikleri halde, Alman kıt'a- larına yol verecekler midir? Bunu ummanfakla beraber, bu —hususta kat'i bir şey diyemiyoruz. Şu kadar var ki şeref, hürriyet ve istiklâli için merdce dövüşen ve muvaffak olan Yunanistanın göstermekte olduğu yüksek misali benimseyerek ona uymalarını gönülden — diliyoruz. Hattâ ileri giderek diyebiliriz ki, kat'i müdafaa kararı vermek şarti- le, Yugoslavya ile Bulgaristanın Türkiye ve Yunanistanla söz birliği ederek Balkanları esaretten ve harb ateşinden kurtarabilmeleri zamanı henüz geçmemiştir. Hattâ ilâve ede- bilirim ki, Bulgaristana güvenebil- diği takdirde, Yugoslavya — silâhla mukavemete çoktan tazı olacaktır. Almanların, Romanyada ordu top- lamaları ve Yugoslav — sınırlarında asker yığmaları hiç kimseyi korkut- mamalıdır. Balkanların necatı, teh- didlere boyun eğmekte ve esarete peşin razı olmakta değildir. Balkan- ların selâmeti yalnız ve yalnız bir- likte idi ve hâlâ da öyledir. Ahcak fırsatın yarın geçtiğini görecek olur- sak bundan yegâne mes'ul milletin Bulgarlar olduğuna müteessif olaca- ğız ve biz kendi başımıza kalsak ta, memleketin her karış yeri için dö- vüşeceğiz. Bulsdar basşvekili, biraz evvel Ruscukta söylediği nutukta, Bulga- ristanın revizyonist siyasetinde de- vam edeceğini söylemiştir. Bir mil- letin kendini haklı gördüğü bazı te- vizyonist emeller beslemesine ve hattâ bunları açıkça beyan etmesi- ne, prensip itibarile fazla bir şey denemez. Ancak revizyon emelleri- nin haklı ve meşrw olmaları için, ehemmiyetli coğrafya, etnoğrafya, hayati iktısad ve askeri —müdafaa sebebleri olmak gerektir. Yalnız ta- rih ve ihtiras, revizyon emeller için hiçbir vakit makul ve haklı bir kaynak olmamıştır ve olamaz da. Çünkü zaten tarihi yapan haktan ziyade kuvvettir. Fakat tarihin ya- rattığı öyle etnogralik — durumlar wardır ki bunlar, milletlerin birleşme arzularını tahrik edebilirler. Fakat revizyon emeller, ne kadar baklı ve makul olursa olsunlar ya- bancı — kuvvetlerin — müdahalesini mesru addettiremezler. Onun için Bulgaristanın, revizyon — emellerini bir gün sırf kendi milli siyasetile ve milli kuvvetile istihsal etmek iste- mesi daha samimi ve daha ahlâki olurdu. Buna mukabil onun, reviz- yon emellerini bir gün emri vaki kılmak için, yabancı müdahaleler- Hergün (Baştarafı 2 nci sayfada) saya geliyor ve orada, herkesten evvel ve herkese tercihan, en evvel kendi ihtiyacını temin ediyor. Her nevi ihtiyaç mâaddelerinin ortada a- l ve bi leyh fiatların yükselmesinin bir âmili de budur.! Fakat, şunu iyi bilelim ki, devleti de buna mecbur eden biziz. Çünkü ondan evvel bu hareketi biz yapı - yoruz; o, bizim arkamızdan geli - yor ve pek tabit olarak, pek mec- buri olarak geliyor. Bununla beraber, hükümetin de bu işlerde kusurlu işliyen organları yok değildir. Mezselâ, son birkaç ay içinde Ticaret Vekâletinin alâkadar organları, harici ticaret hayatımız - dan bahsederken, iyi bir hâdise ol- mak üzere daima ithalâtımızın ih - racatımızdan çok noksan olduğunu söyliyerek iftihar ediyor. Yanlık! Böyle zamanlarda ithalâtımız ihra- catımızdan fazla olmalıdır ki mem- nün olmalıyız. Eğer, döviz kaçıyor, diye fazlalıktan korkuyorsak, — hiç| olmazsa ihracatımızın ithalâtımızla | beraber olmasını istemeliyiz. Döyiz meselesinde de maliyemi- zin hakiki vaziyeti iyi gördüğünü | zannetmiyorum: — Türkiye, — Halen,| Yahudi muhacereti için sakin bir limandır. Türkiyeye hayli döviz gi-| riyor. Açık veya gizli, muhakkak 0- larak giriyor. Bundan başka, - bazı| memleketlerden, Türkiyeye döviz yerine mâal girmesi, yani Türkiye - den harice değil, hariçten Türkiye döviz kaçırılması çok mümkündür. Çok mümkün değil, fiilen yapılmak- tadır. Şu halde, Maliye ve Ticaret Vekâletlerimizin bu hareketi teşvik etmeleri lâzımdır. Böyle bir teşvik alâmeti görmüyorum. Şu halde, müstahsile anlatabil . sek ki şikâyet ettiği ihtikârı, elinde-| ki malı piyasaya arzetmemek sure- tile en evvel kendisi yapıyor; müs- tehlike anlatabilsek ki, ihtiyacından fazla yaptığı her mübayaa ile ihti. kârı bizzat teşvik ediyor; ve niha- yet, memurlara anlatabilsek ki, bu zamanlarda ithalâtımız, hiç olmazsa ihtacatımız kadar olmalıdır; o za- man Türkiyede, bütün iktısadi ha- yat, daha müvazeneli, daha sabit | bir ahenk ve seviye içinde, zamana | göre daha normal ve daha çok ha.| yırlı şartlarla, sükünet içinde ve ken- di kendine dönüp gidecektir. Fakat, bunun için şuurlu bir ça - hşmıya ve şuurlu bir yaşamıya ih - tiyaç var. (/lZuA ttit (Bı'ıg en Müsahabe (Baştarafı 2 aci sayfada) de, yepyeni, som atlas bir beyaz elbise gitmiş. Kim bilir kaça çık - mış, ağır ve nefis bir rob.. Kadıncağız huzura çıktı; kârla görüştü.. veda etti.. Huzurdan ayrılır ayrılmaz, baş- mabeyinci, kendisini önledi: — Biraz istirahat etmez, bir kah- ve içmez misiniz, madam? hün- — Maalmemnuniye! Sağdaki salona geçildi. Sarayın levend gibi kahvecilerinden iki ta- nesi âdâb ve erkânile, omuzda sitil, ibrik ve tepsi elde, iceriye girdiler. Pırlanta kakmalı, altin filiztan - tel- kâri - zarflar, antika Cin filcanlarla gdonatılmış tepsiyi madam cenabla- tına uzattılar. Ayıb değil a? Kadıncağız öm- ründe zarf görmemis.. neve varadı- ğını bilmiyor. Güzel güzel aldı; ve saskınlıkla dikkat etmiyerek, - bu çifte kablardan biri ihtimalki kah- wveyi aktarıp soğutmak icçindir diye - filcanı zarfa bosalttığı gibi olanca kahveyi üzerine givdi. O canım, yepyeni esvab harab olmuş, gitmişti. Zavallı madam kıp- kırmızı oldu. Utanmasa ağlıvyacak- tı. Bizler de ne diyeceğimizi bilemi- yorduk. Kendisini o halde sefarete tesyi ederken ağzından tek kelime çıkmadı. Fakat fena halde hiddetli olduğu belli idi. Ve ihtimalki Lozan müzakereleri esnasında masaya in- diği rivayet edilen o mesşhur yumruk darbesi o günkü hıncının gecikmiş kir aksinden ibarettir. A : *B (C Yeni neşrivat j den yardım beklemesi ve bah bu yardımı tahrik etmesi hem Bal- kanlar için ve hem kendisi için bir felâket kaynağı olmaktan başka bir şey değildir. Bulgaristana, — cenubit Dobrucayı» Makedonyayı ve Ege sahillerini bos yere veyahud mahza Bulgar sevgisine mukabil — olarak vermezler veya vâdetmezler. Bu gi- bi bahsişlerin ucunda bazan bütün bir memleketin hürriyet ve istiklâli de vardır ve Bulgarların bu hususta istifade edecetleri misaller çoktur. Balkanlılara bugün düsen iş ve va- zifk yabancılara bir kemik muka- bili öncülük ve kılavuzluk — etmek de$il bilâkis mevcudiyet, — istiklâl Orta okul — İzmirde muallim Şinasi Revi tarafından bu isimde bir çocuk mecmuası çıkarılmaktadır. İçerisinde zengin mündericat ve her talebeyi alâkadar edecek faydalı bilgiler var- dır. 2 nci sayısı çıkmıştır. Tavsiye ederiz. rek oldüklarını göstermek büyüklü- günü tereddüdsüz göstermektir. Ah şu hayalin hakikat olduğu günü bir görsek, o zaman şimdikinden ne kadar çok müftehir olacak idik!. ve hürriyetlerini müdafaada müşte- Türkiye Cümhuriyeti ZİRAAT BANKASI Kuruluş tarihi: 1888 Sermayesi: 100.000.000 Türk Lirası Şubt ve ajans adedi; 265 Zirai ve ticarl her nevi banka muameleleri D PARA BiRiİKTİRENLERE 28.800 LİRA İKRAMİYE VERİYOR Ziraâat Bankasında kumbaralı ve 'ihbarsız tasarruf hesablarında enaz 50 lirası bulunanlara senede 4 defa çekilecek kur'a ile aşağı - daki plâna göre ikramiye dağıtılacaktır, 4 Adet 1,000 Liralık 4,000 Lira A gaS Ğ0a , ZOĞĞKİ 4 250 , 1,0007 05 40 İ00 »0 5oe A OOO Fi 100 BO y C b,00D n 120 d0 Tar - 4,8000 55 160 » 20 SS 200 N Dikkat: Hesablarındaki paralar bir sene içinde 50 liradan aşağı düşmiyenlere ikramiye çıktığı takdirde 96 20 fazlasile verdecektir. Kutv'alar senede 4 defa, 1 Eylül, 1 Birintikânun, 1 Mart ve 1 Hazı - ran tarihlerinde çekilecektir. . . Bandırma Ticaret ve Zahire Borsasından: Elyevm Bandırma ticaret - zahire borsasında her cins zahire, hububat ve bakliyat gibi maddelerden maada (ipek kozası - yün.yapak . un ., kepek.. razmol) gibi maddelerin de 25/1/941 tarihinden — itibaren vadeli vadesiz alım ve satım muameleleri hergün sabah (11) den saat (16) ya kadar Bandırma borsasında icra olunacaktir. Bu tarihten sonra, Bandırma belediye hududları dahi bu mahsullerin borsa haricinde satışları memnudur, dahilinde, (354) borsaya 4I Tokat Nafıa Müdürlüğünder : 'Tokatta park ve bulvar ağaçlama ve bakma işlerinde çalışmak üzere 40 lira aylık ücretle bir usta bahçıvana lüzum olduğundan talip olanların Tokat Nafıa Müdürlüğüne müracaatları ilân olunur. — «393» HEMAFASLAR G E N ç 'l SELÂNİK BANKASI GÖRÜNMEK TT İS . İYENLERE: — © İdare Merkezi: İSTANBUL (GALATA) Türkiyedeki Subeleri: ISTANBU_L. Galata ve Yenicami MERSİN, ADANA Bürosu Yuananistazıdaki Subeleri: SELÂNİK . ATİNA © Her nevi banka muamele'eri Kiralık kasalar servisi İlân Tarifemiz Tek sütun santimi saccecaCAAELCARECEKEALACEE 50 yaşlarındaki kadınlar, nasıl 35 yaşında Başlıl;ı mııı'l;ı;u 45:00 kuruş örünebili 1 nci sahife » &5 'ne. ıy(îrlır? 2 nci sahife 250 —» Meyhur_bır c_ıld mütehassısı tara- 3 ncü sahife 200 $ fından keşif, sağlam ve genç bir cil- hife 100 din unsurlarına müşabih olarak genç 4 ncü sahife » hayvanların cild hüceyrelerinden lç sahife 60 » kemali itina ile istihsal ve «Biocel» Son sah'fe — 50 y tâbir edilen yeni ve kıymetli cevher, cildin unsuru olan pembe renkteki Tokalon kremi terkibinde mevcud- ! dur. Her akşam kullanınız, uyudu- ; ğunuz her dakika esnasında cildiniz bu kıymetli cevheri massederek besler ve her sabah kalktığınızda cildinizin daha beyaz, daha taze ol- duğunu göreceksiniz. Gündüzleri de beyaz (yağsız) Tokalon- kremini kullanınız. Bu basit tedavi ve itina sayesinde bütün kadınlar 10-15 yaş gençleşebilir ve şayanı hayret bir cild ve tene malik olabilirler, Muayyen bir müddet zarfında fazlaca miktarda ilân yaptıra. caklar ayrıca tenzilâtlı tarife. mizden istifade — edeceklerdir. Tam, yarım ve çeyrek sayfa Hânlar için ayrı bir tarife der- piş edilmiştir. Son Postanın ticarf ilânlarına aid işler için şu adrese müra. caat edilmelidir. Hâncılık Kollektif Sirketi Kahramanzade Han Ankara caddesi (Abdest bozan) dediğimiz barsak kurtlarının devasıdır. Bunlar sığır etile yapılmış pastırma ve sucukları yiyenlerde hasıl oıuf- Uzunlukları dört metreden on metreye kadar olur ki birçok tehli- keli hastalıklara yol açar. TİMOFUJ dır. Sıhhat Vekâletinin müsaadesini reçete ile satılır. Maliye Vekâletinden : : Gümüş Yüz kuruşlukların tedavülden — kaldırılması hakkında ilân Gümüş yüz kuruşlukların yerine gümüş bir liralıklar darp ve p.yası!* kâfi miktarda çıkarılmış olduğundan gümüş yüz kuruşlukların 31/İkindir kânun/941 tarihinden sonra tedavülden kaldırılması kararlaştırılmıştir. —— Gümüş yüz kuruşluklar 1/Şubat/941 tarihinden itibaren artık tedavii — etmiyecek ve ancak yalnız malsandıklarile Cümhuriyet Merkez Banw'q bu kurtların en birinci devası- | ' KEL M C B ı,ier A Kat Y şubelerince kabul edilebilecektir. Elinde gümüş yüz kuruşluk bulunanların bunları malsandıklarili Cümhuriyet Merkez Bankası nur, 4288n şubelerine tebdil ettirmeleri ilân DİİFI' —i «380» Ereğli Havzası Kömürleri Satış Birliğinden : 3780 numaralı kanuna müsteniden neşredilen 2/12899 numaralı kararnamenin 3 sayılı kararına göre teşekkül eden Ereğli Havzasi B Kömürleri satış birliği, ahiren mevkü meriyete konulan 3867 nu - maralı kanun ve 2/14547 sayılı kararname hükümlerinin — tatbiki B ticesi olarak | Kâ i941 tarihinden itibaren tasfiye haline ’ konmuştur. | Satış Birliğile şimdiye kadar aktedilmiş olan mukavelelerin kö - mür imine müteallik vecibeleri ve işbu vecibelerden doğacal halkleri Ereğli Kömürleri İşletmesi tarafından kabul olunarak kö * mür teslimatı işbu mukaveleler hükümlerine göre yapılacağından | bu husus için alâkadarların Ereğli Kömürleri İşletmesine ve tas * fiye tarihinden evvelki muamelel-r için dahi merkezi Zonguldakta bulunan, hali tashiyede Ereğli Havzası kömürleri Satış Birliğine a müracaat etmeleri ilân olunur. A | İstanbul Defterdarlığından : | Beyazıd Çinili Rıhtim han 8/12 sayılı yerlerde çalışmakta olan Waltf” Siger ve Ş.L. şirketi Londrada ekseriyeti şürekâ kararile feshedildiği Türkiyede tasfiye memuru olmadığı ticaret odasile yapılan muhaberedi? anlaşılmış ve dosyasında tebellüğe salâhiyetli bir kimse de gösterm olduğundan 935 mali yılı vergisi hakkında temyiz komisyonunca ittihâğ nan 25/10/940 tarih ve 7069 sayılı bozma kararın tebliğine imkân B olamamıştır. Keyfiyet 3692 sayılı kanunun 10; 11 inci maddelerine tevâi © kan ilân olunur. (373) EREĞLİ KÖMÜRLERİ İŞLETMESİNDEN : ' 3780 numaralı kanuna müsteniden neşredilen 2/12899 numa ralı kararnamenin 3 sayılı kararına göre teşekkül eden Ereğli Havzası Kömürleri Sat:ş Birliği, 3867 numaralı kanun ve 2/145417 sayılı kararnamenin tatbiki neticesi olarak 1. Kânunusani. 1941' tarihinden itibaren tasfiye haline konmuş olmasına binaen sözü geçen Birlikle tasfiye tarihine kadar aktedilmiş olan mukavelelerif kömür teslimi vecibeleri ve işbu vecibelerden doğacak haklar İş letmemiz tarafından devren ve naklen kabul edilmiştir. Binaena *| leyh 1. Kânunusani. 1941 tarihinden itibaren Kömür teslimin€| müteallik talebler için Zonguldakta mahdud mes'uliyetli Ereğli Köt mürleri İşletmesi müessesesine müracaat edilmesi ilân olunur. —| 1 2000 —e — 2000.— 8 10000 — — 3000.— : 7150 — — 1ölü— * 500 ça — 2000.— 8 250 — — 2000.— 85 100 — — Södü— 80 50 — t000— sÜü 40 —a — Güdü— Z : üıc::ğç' SANKA Türkiye Iş Bankasına para ya*” | tırmakla yalnız para biriktırmiş olmaz, aynı zamanda taliinizi de denemiş olursunuz. Keşideler: 4 Şubat, 2 Ma - |JKumbaralı — ve kumbarası? yis, 1 Ağustos, 3 İkinciteş - || Pesablarında en az elli li -< rası bulunanlar kur'aya y yin tarihlerinde yapılır. GAKül Saiktlür. Ş .a ği e Son Posta Matbaası: Neşriyat Müdürü: Selim Razıp Emeç â e aaauuoai SAHİBLERİ: 5, Ragıp EMEÇ. A. Ekrem UŞAKLIĞİL

Bu sayıdan diğer sayfalar: