Bursada 3 yaşında bir köylü © çocuk bıçakla arkadaşını öldürdü Hususi) — İzniğin Lat - ründen 13 yaşında Mehmed İsmail Girgin ile ayni köyden adaşı 15 yaşında Salih oğlu Mus i Köse, köy civarında oynarlar- i oyun yüzünden araları açılmış, İsmaili yatırarak altına al - e dövmeğe başlamı lu canı yanan İsmail cebinde bu- n bir bıçağı çıkararak Mustafa- tarnından yaralamış ve öldür - şehrimiz ağırceza mah - hesinde muhakemesine başlan » Çerkesköy ile Çorlu arasındaki kazada yaralananlar (Hususi) — Çerkesköy asında 128-300 kilo- dahilinde el trezinesile, oto i arasında vukubulan çar neticesinde © yaralananlar, | köy halkından Tahir oğlu| Kahraman, Yusuf Kırım, | Nah oğlu Zakirdir. Yaralılar Çorlu askeri o hastane- tedavi altındadırlar, Ü rgüpte dolunun ararı 500 bin iira üp (Hususi) — Geçen ayın nda Ürgüp ve havalisine ya- n dolunun ve yağmurların yaptığı 500 bin lira olarak tesbit e - ir. 17793 aded muhtelif cins meyva|/ avak ağacı, 9236 dekar bağ, dekar hububat tarlası, 3338 sebze bahçesi seylâb yüzün - & tamamen harab olmuştur. Bu anda üç köyde 34 ev hasara uğ- iştir. Aynca 13 yaşlarında bir tak, İİ çift hayvanı, 59 koyun.! “keşi, 4 merkeb d âb ta -| ilmüstür. Hasar kaza iştir. Ku -| cemiyeti genel merkezi Ür -| müfettiş Said Güneni gönder - , Hasara uğnyan 54 hane sa- ve şimdilik pek muhtacı mua- olan 1886 nüfusa nakdi yar-| yapılacaktır. Lüleburgaz - Babaeski maçının neticesi | Babaeskiden yazılıyor: Geçen e günü buraya gelen Lülebur- 2 Yeşilova takımı Halksporla kar- <yecanlı bir oyundan maç beraberlikle | neticelen- l i Halkspor takı-! dir. Resim Baba göstermek neaya geldikten sonra i Nikolun babası, yanına alm; likol, Nadyayı o kadar severdi seye söylenmiyen genç rlarını, yalnız. Nadyaya anla 1 ktü ol, süper İüks otomobilinden, ün kapıyı açmasını bekleme hoppa, şuh bir perend> ile yere lı, Madam Granliyönün oda kapıda, sırtından mantosunu salonda.. o matmazel hitirmedi.. davetli- lonu koşarcasına giderek bir çaldı. İçerden Nadyanm sesi iş Giriniz!... Nadya saçlarını u görünce: tarıyordu. İvanı da getir Je ben getirmez| kulâde güzel Buraya kadar getireceğim niyardum, Çankırıda be den terbiyesi mükellefiyeti tatbikatı başladı General Cemil Tane r Çankırıda tetkikler yaptı, köylerde gençlik grupları kuruluyor Çankır (Hususi) — Beden Ter- biyesi Genel Direktörü General Ce- mil Taner Zonguldaktan şehrimize gelmiştir, İstasyonda karşılanan Ge- neral valimizle birlikte spor bölge - sine gitmiş, spor işlerimiz hakkında| izahat almıştır. Burada bir müddet kaldıktan sonra spor sahasına gide- rek tribün ve sahayı görmüştür. Sa - hanın tam bir etadyom haline kon - mas yolunda icab eden ihtiyaçların tesbiti ve proje ve plânlarının yapı ması hususunda mimar gönderece - ğini söylemiştir. Spor işler iyi bir gidişte ol- duğunu işaret eden Genel Direktö- rümüz bölgenin merkez istişare hey oplantı yapmıştır. İn beden terbiyesi mükel- ! nizamna - etmiştir. Vilâyetimizde 18-19-20 yaşların- da gençlerin mükellefiyete tâbi tu- tulmasına o başlanılması o dolayısile Çankırı merkezindeki «Çankı ve aBozkurt &; klöbi, hini ve klübü» adi şube reisimiz Yavuz Kızıltanın bu: kanlık yapması kararlaştırılmış, ni zamname mucibince kurulması lâ - zum gelen kaza, nahiye (ve köyler tesbit edilmi, Buna göre vilâyetimiz dahilinde zalarile Şabat İ şehrin görülecek yerlerini B. T. Genel Direktörü Çankırı spor istişare heyeti ve vali ile bir arada merdiken, Bakırlı, Kalfat, Bayramö- ren, Belveren köylerinde gençlik klüb ve grupları kurulacaktır. Bu klüp ve grupların idare hey - Jetleri ekseriyetle | başöğretmenler!e jandarma kumandanlarından teşek- kül edecektir. Bu klüp ve grupların 30 Ağus - osda açılma törenleri yapılacaktır. İstişare heyetinin bu içtimaında bu hususlar konuşulduktan sonra Genel Direktör Cemil Taner içti - mada hazır bulunan #por ajanların- dan ne gibi faaliyet göstermekte ok duklarını sormuşlardır. Bundan sonra Genel Direktör, tomo - nda ge - | geceyi Çı Bandırma icrasında 5000 küsur lira açık zuhur etti Bandırma — (Hususi) — Burada icra dairesince 5009 liradan fozla £ sulistimal yapıldığı anlaşılmış - tır. Paranın, masanın çekmecesin - den çalındığı iddia edilmel celemiye devam olunmaktı Trakya U. müfettişi Çanakkalede Çanakkale, (Hususi) — Trakya Umumi Müfettişi General K. Dirik bugün Tekirdağından şehrimize gel di ve merasimle karşılandı. U, Müfettiş ve Valimiz Arif Ulus- oğlu ile merkez ve mülhesntta ba- 7 teftişlere başlamışlardır. Edirnede seyyar sinema faaliyete geçti Edirne (Husust) — C.H. Par- timiz uma arafından Halkevimize gönd. iğini bildir - ema makinesi faa- ve gene umumi nler Halke- vile şehrin muhteli ddid defalar © gösterilmiştir. Bu kere Uzunköprü ile Keşana götürü- len sinema makinesi ile bu fileler halka gösterilmiş! Rus kızı, aynadaki hayalini dik- katle seyretti, sonra: 7h... Fena olmamış.. dedi in edetim ki Nikolcuğum... iddinsile yaptırtmadım... i görünm ğe çalışan bir hali vardı. Nikol bu- nu farketti: — Nen var Nadya... Bugün biraz neş esizsin... Tam bu sırada hizmetçi kız girdi: — Siz mi çağırdınız matmazel? — Evet Mari.. git bana İvanı gönder. Sonra Nikola dön k dostum siz olduğumu nereden çıkar kalım!, Diye sordu. — Oh... Bedbaht Serjin çok acı vermiş olacağını düşü: Halbuki sen, onu, bu m şüncelerinden ayırmak için uğraşmışın değil mi? 'Nikolcuğüm.. Serje çok sana ne kadar «İ Çünkü, bu, onun bu > İzmir fuarı 20 Ağustosta açılıyor İzmir (Hususi) —— Onuncu İzmir fuarının açılma törenine uid prog - ram hazırlanmıştır. Fuar 20 Ağus - tos Salı günü anat 18 de Kültürpar- kın Lozan kapısındaki Okordelânın İkesilmesile açılacaktır. Açılma törenine bütün vekiller, Büyük Millet Meclisinden bir heyet, İstanbul ve Ankara valilerile umu - mi müfettişler, ecnebi devletler se- firleri davet edilecektir. Davetiye - ler hazırlanmıştır. | ! (İzmitte yüzme müsabakaları İzmit (Hususi) — Bu hafta ya - pılan bölge yüzms müsabakaların - da birinci ve ikinci gelenleri yazıyo- ğndapordan Muharrem Erad 3:12, ikinci Karamürselden Lâxfi Er 3.15. müzselden Bedri Kirit 1.25. ikinci Gölcükten Kadir Aslan 1.39. 1500 metre serbestte: 1. inci Ka- ramürselden Cevad Gündüz 25.25, ikinci Gölcükten Nihad Tekne ran 27.50. Bayrak yarışında takım Karamürsel 11.58. de manyurdu 12.10 da ik dı. güzel neticeler aldılar, müsaba- * kalar heyecanlı idi 100 metre sırtüstü: 1. inci Kara-| mrazı sariye hastane- sinde bir verem pavyonu açıldı razı seriye hastanesi yanında elli ya- taklı bir verem pavyonu inşa edile- rek açılma töreni vali, belediye rei- si, parti başkanı ve doktorların hu: zurile yapılm Vilüyetçe razı sariye hastanesine İl azı sarife hastanesinde mev- cud 25 yatak bu suretle yetmiş beş yatak olmuştur. Mevcud 350 hasta- dan hiç olmazsa yetmiş beşi daimi sürette tedavi altında bulündurüla- caktır. Veremin tahribatını önleme- ğe matuf olan bu güzel hareket, yakında ayni yerde Kızılay tarafın- dan inşa edilecek ikinci bir pavyon” la daha mükemmel bir hal alacak - vr. İzmirde bir amele fabrika müdürünü yaraladı İzmir (Hususi) — Halkapınar su fabrikasında amelelik eden Kon - İyalı Mustafa Topçu, iş meselesinden dolayı fabrika müdürü Rahmiye bi- çakla taarruz ederek dört yerinden İlağır surette yaralamıştır. Fabrika müdürü hemen hastaneye kaldınıl- miş, suçlu tutulmuştur. Bigada bunaltıcı sıcaklar Bia (Hususi) — Şehrimizin s- kıcı ve bunaltıcı sıcakları bir haf - tadanberi hükmünü icraya başladı. Bazı geceler hiç rüzgâr esmemekte, pencereler açik olduğu halde gene ter dökülmekte ve ağır hava içinde kalınmkatadır. Bu hararetli günler- den istifade etmeyi bilen ve aded - leri pek çok olan © dondurmacılar. arı dolaşmakta, kâr- Halkın dö çarşı ve soka larına revaç ekseriyeti, Pazar günleri bağlar külüyor ve bü suretle kır seri mektedirler. kavuşuyor. Çorluda biçki ve di yurdu sergisi Çorlu, (Hususi) — Çorlu Kur tulus biçki ve dikiş yurdunun bir sergi açtığım ve burada talebelerin İgüzel eserleri teşhir edilmekte oldu- ğunu geçenlerde yazmıştım. Resim ibu sergiden bir köşeyi gösteriyor. Mm amaa zgeçmesi için israr kimseye. söylemözsin değil mi?, inayeti kasden yaptığını ortaya kor, Serj çok ağır bir ceza görü Nadya.. sen güzel r çok iyi bir kızsın! — Kimseye bir şey söylemiyece- i musun? — Söz veriyorum Nadya! — Şimdi, ben İvan ile konuşur- ken, sen analığımın yanına git te olduğun ka kadıncağızın yalnız canı sıkılmasın, yayı kucakladı, O çıkar ken İvan da içeri girdi. Nikol, M — Hayır Madam, dedi, ihtiyar İvan getirmiş- — Nadyayı, emektar İvanı umut- mamış görmekle mes'udum... — Madam., Nadyanın çok temiz bir kalbi var... Ba sırada, kapıda davetlileri bek- Hyen uşağın eski âdet üzerine sesi İişitüldüz aMadam Filip Brusso Obinyin. Gözleri görmiyen Madam Gran- liyö gelenlerden bu suretle haber 0- İhyordu. İhtiyar kadın, güzel Fran- azı, koltuğundan kalkarak oldu- ğu yerde kârşıladı: — Hoş geldiniz madam. Sizi çok- İtanberi tanımak isterdim, | halanız Madam Dugas Landri benim pek iyi İ tanıdıklarımdan idi, O da benim gi- sizi baloda gördü- i tanışmak isterdim... Brussoya takdim etseniz!.. — Manevi Emi İzmir (Hususi) — Tepecikte em-| Yazan: Hasan Adnan Giz ücum plânı — Tensib buyurursanız bu gece ben gene bekler ve şüpheli bir şey görürsem derhal size haber veriri: - Hayır! Hayır! Birkaç im. gün <sin, ben tek başıma bu işi yapa-| şaşırlı rağz | ları itibaren | kuvvetlerle kanlı kuleye yapılacak e kontrol et-| şiddetli bir hücum yüzde doksan iyi Muhakkak | netice Verir. n o dakikadan anı inceden ik anı kötülemek için bir şeyler , ğından bu kararını y. den saklamıştı. Uğradığı muv yetsizlikten sinsi gence: bazı mat alacağım. Birka rek hâkiminin karşısındaydı. hüttin delikanlıyı bir yüzle karşlıyarak: — Gel bakalım koca kahtaman - diye iltifat etti - düşmanın bugi kü bateketsizliğine ne mana veri- yorsun? Nayman dudaklarını büktü: — Eğer yanılmıyorsam Baybars yarın en şiddetli hücumunu oyapa- caktır. Sultanla yeğeni birbirlerine baktılar, — Bunu nasıl tahmin ediyorsun? — Plânını evvelce Baybarsla be- raber hazırlamıştık. Eğer o benim kaleye kaçtığımı sezerek plânı de- ediyse yarın sabah ezanından ir saat evvel hücuma (geçecektir. Maamafih benim buraya mamı kat'iyen aklına getirmiyi mm, Bunu yalnız o Arıkboğa ki o da başını kesseler söyle“ sapsarı olarak De emi biliy mez. Fatihüttin hırsından sakalını yo- tuyordu. — Bakalım bu hücuma dayana- bilecek miyiz? Artık ne askerde, ne balkta dayanacak takat kalmadı. İÇok endişe ediyorum. — Bilâkis ben hiç endişe etmi- yorum. — Niçin? — Evvelâ Baybarsın bütün plâ- nina vâksfım. Sonra size şunu temin edeyim ki kaleniz zaptedilmez de- metin ve müstahkemdir. Kö- lemen ordusunun iki misli kuvvette bir orduyu bile en aşağı üç ay daha oyalar. Halbuki siyasi vaziyet dola- yısile Baybars burada imkânı yok bir sydan fazla kalamaz. Mükem- mel bir kumandan olan bucu İpekâlâ biliyor. Fakat güvendiği baş- “a taraflar var. Demin biraz yüreğine su serpilir ibi olan'Fatihüttin, yeni baştan ke- erlenmi; bi şeyler? — Allah cezasın: versin! Kalenin neresi zayıfmış? — Bütün bu tetkik ve araştırma- lardan sonra şu neticeye vardı ki, r hareketle müdefilerin i başka tarufu ekerek on- ir hayli yorduktan sonra küllt dikkat — Demek yarın kanlı kuleye çul- Eğer plânını, değiştirmediyse öyle yapacak. Plân şu şekildeydi. Sa — Git bana o delikanlıyı çağır) bah ezanile beraber küçük bir kuv- - dedi - düşman hakkında kendisin-| vet sağ cenahtan hücum ederek si- zin dikkatinizi © tarafa çekecek, kika sonra Nayman Ge-!müdadileri bir hayli yorduktan son- Fati-/ra kanlı kuleye hücüm “edilecekti. pek mütebessim | — Peki senin fikrine göre ba plâna karşı nasıl bir tedbir almah- yiz? — Eğer yarın sabah hakikaten sağ cenahtan hücuma geçerlere es» ki tasavvurları değişmemiş demek» tir. O zaman biz bu manevraya kan # kuvvetleri kanlı kulede topların. — Bu izahatına teşekkür ederim Nayman! Hakikaten yarın sabah ba manevrayı tatbika kalkarlarsa kat'i- yen kuleyi zayıf bırakmamalı, Bura- dan benim de endişem diğer kumandanlarln görüşerek 80- nin izahatına göre lâzim gelen ted- birleri aldirayım Nayman, hükümdar selimliya- rk çıktı. Gerek hâkimi deminden- beri için için kuduran bir sükünetle bu konuşmayı dinliyen Necmettinet ördün mü? - dedi - Onun malümat ne kadar işimize yarıyor. Düşimanın kanlı kuleye hö- cum edeceği hiç birimizin aklına gelmemişti, Necmettin cüretkâr bir istihza ile dudaklarını bü — Sizi ikaz etmek küstahlığında bulunmıyacağım sultanım! Fakat sa- dece şunu söyliyeyim ki eğer bu de- ikanlının fikrini kabul ederek ka- eyi büyük bir tehlikeye düşürmüş olacağız. — Niçin? — Çünkü o yalan söylüyor. Hâ- lâ ne hain bir gaye güttüğünü an- lamadınız mı? — Sen anladınsa söyle bakalıml — O bizim bütün dikkatimizi Kanlı kuleye çevirterek | düşmam başka bir noktadan seldurtmak isti yor. srzedelim ki öyle olsun. Fa- kat bizim bu kararımızdan düşman — Baybars alim denerek dere-|nasıl haber alacak? İcede bilgili bir askerdir. Bu sefere İgirişmeden önce kalenin tarihini ve yapılan muhasaraların kâffe- — Muhabere ediyor sultanım, — Hâlâ ayni masali — Hadisat sözlerimi teyid ede- inceye, okudu, tetkik et-|cektir sultanım. Bu delikanlı cüret- sa Salâhaltinin yaptığı musİkâr bir casustan başka bir şey de- 'dan nasıl aldığını hi hasara ile haçlı aftan hücum edip ve kaleye hangi hangi taraftan girdiğini adamekıllı|ya dı vasıtasile da öğrendi. uslar bık nazır Mösyö dö Fersak vasıtasile sizi davet etmek cesaretini dik... Emniyet direk ün karısı: — Ben de miatmazel Ksaröfaki- win güzelliğinin hayranı oldum. Hem benim hayranlığım o kadar fazladır ki madam, dilber kızının bir ömrümde görmediği im, «Sabık nazır Mösyö dö Fersak... | bir broş vardı. Mücevhi General Darkör». İh nazır Madam © Granliyö- nün elini öperken: iniz üzeri, körü geürdim aziz madam... Dedi, — Bana büyük bir saadet bahşet-| miş oldunuz. — Davetiniz, benim için büyük İbir şereftir madam... la wetliler, birer ikişer gi Darkü | ine general Dar-|rükliyen bir güzelliği var. i Fatihüttin başını sallıyarak kapı oğru yürüdü! — Bakalım onu da ünlarız. — Siz de buraya liyorsunuz madam? > — Evet general... Madam Gran- liyö halalarımdan birinin o ahbabı imiş... Bir davetnamesini aldım... — Siz de tupkı benim gibi, çok misafirperver ve nazik olduğunu gittiğiniz bu ihtiyar kadını görmek merakından kendinizi naz değil mi? — on hisler pek karışık general... EE iIk defa mı ge- Beni buraya getiren Matma- güster-) zel Kaarofaki hakikaten çok güzel, değil mi? Ğ Gözlerile, briç masalarının yer- İeştirilmesine nezaret eden Nadyayı takib ettiler. Genç kız, kırmız: Çin ipeklisin- r Top giymişti. Yexüne ki dantel ile, göğsünd yüz senelik, kurunuvusta işi elmaslı olatak, parmağında da tek ta; yüzük vardı, General: . dedi, İnsanı çekip sü- yüzünü gören hiçbir vakit unutamaz... Ba- iyor ki... Ben bu vüzü fakat nerede? Ne Granliyönün da- ni kabul edişimin sebeblerinden Emniyet müdürünün kar duz «Ben de bu kızın tam bir benze rini hatılıyorunula Dedi,