DV VE a e | Muharebenin 8 inci ayının İ Üçüncü gününde vaziyet Bi Ekrem Uşaklığli ,. ransız redyosu dinleyicilerine yordu. cephenin havasını vermek isti- Üç ay evvel başkumandanlığın müsâ- desini alarak ileri sipere bir muharrir “ yolladı. Meslektuşın iki bin kilometreyi © aşarak gelen sesi elin kulağımda: © — <Ren boyundayım. Karşımda hafif bir karartı, bir gölge seziliyor, şu toprak yığınının altında Alman mülrezesi, ar- ikada da topçu mevkii var, aramızdaki * mesafe ancak iki yüz metre, bu, sakin bir © gecedir, tek bir tüfek ses. dahi yok» di! ordu. Fransız radyosunda dinlediğim röpor- Aajı hemen takib eden günlerde Majino © hattımı gezen bir vatandaşımm yazdığı Yazıyı gördüm. Fransanın Strasbourş şehrini Ala yanın Kell şehrinden Ren nehri ayırır © İki merkez srasında irtibat vasıtası mu- azzam bir köprüdür ve hudud bu köp- rünün ortasından geçer. Harbin başladığı günlerde iki taraf Ren nehrinin bütün köprülerini yıktık- ları halde bunu alıkoydular, fakat her “iki ucuna da betondan muvakkat bir du- var yaparak karşının gözünden saklama- ya çalıştılar. Majino hattını gezmiş olan Türk gaze- | tecisi söylüyor: — Köprünün bir ucundayız. Karşı ta- Ha Almanları seziyoruz, şüphe yok, onlar da bizi hissetmiş olacaklardır, fa- kat tüfeğinin tetiğine dokunan yoktur» * Alman kumandanlığı Almanyada bu- “lunan bitaraf gazetecileri cepheye gö türdü. Bir kafile halinde ileri siperlerle gezdirdi. Bunlardan bur tanesinin gaze- tesine yolladığı mektubu gördüm. Hülâ- saten şöyle diyordu; — «Cephe iki kısma ayrılır. Birinci kı- © sım en geniş olan kısmdır, İsviçrenin Bâl “şehri yakınlarındın «Sarbrüken; » ka- £ dar uzanır. Bu sahada mutlak bir sükün “hükümfermadır. Şose hömen hemen hududun tam üze- “ rindedir, demiryolu da şosenin vanından İ & geçer. Kafileve refakat eden kurmay zabiti söylüyordu: © — «Bakınız hududun.öte tarafında kendi işleri ile meşgul olan Fransız as- kerlerini dürbünsüz de görebilirsiniz. Ni- “tekim onlar da bizim otomobillerimizi o görmüslerdir. © Sarbrükenden kalkarak «Bâ'. a giden Alman treni, Meefen «Mülhowse» civarı- 'na inen Fransız katarı hergün bu hava- Hide inerler Cephenin ikinel kemi en kısa, çok ki- sa olan kısmıdır. Sardan . Luksemburs b vrb faa | iveti de ancak bu kısımda görülür. Cephenin küçük bir kısmında görül mekte olan harb faaliyetini Tindöpen- dance Belga gazetesi daha birkaç gün vel şöyle tasvir ediyordu: -— «Burada harb faaliyeti bazan hafif, bazan şiddetli topçu atışma inhisar eder. O da şekli muhafaza için yapılmısa ben- » Piyade keşif kollarının Ufasliyetine elince, onları terkib eden efrad da sid- detli hevecan tatmak istiyen, #ergüzeşte ramış gönüllüler arasından seçil İste muharebenin £ inei ayının ücün. yölü olacaktır, Fakat Almanyanın İskam-| cü gününde umumi vaziyetin görünüsü | dinavya, Rusya, İtalya ve Balkan yolla-| çktan 1 milyar 300 milyon tondur bundan ibarettir ve bu vezivetin de bita- ra verdiği zarar, üzüntü, ıtırab ha- ricinde, sırf muharibler hakımından har- bin ilâmna hemen takaddüm eden ayla- rın variyetinden farkı nek büvük değil. — dir. Bununla beraber bu vaziyetin ilâni- bu şeki'de devam etmesine müsaa de etmek bahis mevzuu olamaz. Bir İn. "giliz devlet adamı geçen hafta muhare b kısa bir zamanda bitirilmesi lüru- n kaydedivordu. Hakikatte bu. sade- bir Hizum değildir, ayni zamanda gün daha fazla hissedilen bir zaru- Fakat ne şekilde? ğ Harbi kısa bir zamnda bitirmek bir üret olduğu gibi *Imanyayı, gasbet- /tiği kendisine yabancı toprakları geri ererek, hakkınm hududları dahilinde ilmaya icbar etmek te bir zarurettir, bu. temin edilecek? Fransızca L'intran İstan dün gelen nüshasında: > «Almanların yiyeceği vardır. Çeko- bir harb ihtimaline karşı canl gazetesinin Merhametten hisse ve ilham almıyan adalet ile zulüm arasında ancak bir gömlek renk farkı vardır. İspanya kendi Âleminde eğleniyor! Avrupada yenı bir harb başlamışken, harbden henüz çıkmış olan İspanyada ta- bii hayat avdet etmiştir. Bir senedenberi sulh ve süküna kavuşmuş olan İspanyol- lar memleketlerinin harab olmuş Kisim- larını imar ile meşgul oluyor ve un'ane- vi eğlencelerine devam ediyorlar. Yu - karıki resim, paskalya yortusu münase - betile Sevil şehrinde yapılan büyük kı- yalet keçidine milli kostümlerile iştirak eden genç İspanyo! kızlarını gösleriyi ———————— — —— iddihar etmiş olduğu, şimdi şmüstevlinim eline geçen azim miktarda erzak stokla- rına dokunmak ihtiyscını henüz duyma- mış olma'arı da bunu gösterir, Almanya da noksan olan madendir, petroldur, vağ- lı maddedir. Almanya bunları tedarik et- mek imkânından mahrum bırakılsın, bir hareket harbi yapılsın, harb ağlebi ihti- mal -kısalacaklır: diyordu. Harbi genişleterek yapmak imkânla- rının azlığı, garb cephesinde harekete geçmenin güçlüğü, bu harbsiz harbi de- vam ettirmu mahzurları karşısın- da öyle görünüyor ki, seçilmiş olan ha- reket hattmın bir kısmı gene bu abluka de rından temin etmekte olduğu petrol ve maden naklivatırın önüne tamamen gö- rilmiş olsa bile maksada hemen var;la- maz. y İngiliz matbuatından mühim bir kıs- minin «'ân yapmakta olduğu telkinlere yi karak söylüyelim: Almanyayı, deniz ve hava faaliyetini artırmak suretile sulh zamanı vaziyetin- den cikararak stoklarını eritmeye sevket- O BON POSTA Kabahatliyi cez Hergün bir fıkra Kim kazanmış? Mübalâğacı Mariyüz, bir arkadaşi- le yarış etmişti. Estesi gün yarış ne- icesini anlatıyordu: i Yarışta ben ikinci oldum. Dedi, sordular: — Ya arkadaşı? — Onü hiç sormayın, sondan ikinci oldu. i . : lk il ee e Nüfusun çoğalması için İtalyanların gösterdiği “ ko'aylık!ar mak için her türlü kolaylığı gösteriyor- Jar, Son defa tatbik edilen bir usul, ço- cuğu olan ailelerin bu mes'ud haberi bü- tün tanıdıklarına bildirmeleri için gön- İderetekleri telgraflordan posta idarele- irince para alınmamasıdır. İ Bu telgrafnameler suret! mahsusada karton üzerine basılmıştır. Üzerinde bir leylek resmi vardır. İçerisinde doğan çocuğun adresi, doğ- duğu şehir, ay, gün. hattâ dekika yazılı- dır. Ayni zamanda çocuğun ağzından şu > İcümleler okunur: «Dünyaya geldiğime çok memnunum; stop. Annem ve babam da memnundur- Tar. Stop! En altta da veni çocuğun ismi için yer bırakılmıştır. ği Dünyamızda doha 4 bin isenelik maden kömürü var! Son zamanlarda nı ilen bazı ya. İzlarda maden kömürünün. tükenmek eve olduğu bildirilmisti. İneiliz kim. yaseri Ravmond Duvald'ın mesretmiş olduğu hir mrkaleve göre kömürün bit- mek üzere olduğu hakkındaki iddia çok gülünçtür. Kimyagere göre bir içinde sarfedilen maden kömür n Büsün malüm bulunan madenlerde beş İrilven kömür olduğu fennen tes. hit edilmestir. Binaenaleyh dünyamız- da daha dört bin senelik kömür mev - cud olduğu muhakkaktır. mek te lâzımdır. $ Tahmin edilebilir ki, şimdi tecrübe e dilecek olan yol, bu yol olacaktır. Etrem Usakhgil c budamak kökünden yıkmıya müreccahtır, bunu unulma. İtalyanlar, memlekette doğumu artır-| Vur, fakat ö'dürme | en. | alandır, fakat manzarayı ihlâl eden ağa- Avustralyada can Kurtaran teşkilâtı Nisan 3 Havalarda faaliyet arttı Londra 2 (Hususi) — Son günlerde, muharibler arasında hava faaliyetinin mühim surette artmış olduğu müşahede | edilmektedir. Dün Şimsl denizi Alman tayyareleı vukubulmuştur. Bir İngiliz ve bir Alman tâyyaresi düşmüşlerdir. Bugün de Alınan tayyareleri, bi tlca- ret kafilesine hücum ederek, on bomba atmışlarsa da hiç bir zarar tevlid ede - mermişlerdir, Diğer taraftan <garb cephesinde de, Fransız tayyareleri büyük bir faaliyet göstermişlerdir. Yukubulan hava çarpış- malar: esnasında üç Alman ve bir Fran- &iz tayyaresi düştüşlerdir. Almanların yeni akını netice vermedi Londra 2 (Hususi) — Amirallik dat - resi tarafından büldirildiğin e bu ak- şam, güneş balarken, Alman tayyareleri Skapaflow'a bir ak maş'ardı Atılan bombalar: karaya düş- müştür. Hiç bir. gemiye isabet vöki ol « mamış ve hiç bir hasar ika edilmemi Alman tayyarelerinden biri dü. müştür, ül - liği: Vogeslerin garbinde, faz'a topçu ateşi olmuştur, Avcı tayyarelerimizle Alman tayyareleri arasında mi d mi meler yapılmıştır. Bu müsademel sında çifte molörlü iki düşman tayyaresi muhakkak surette düşürülmüştü Avustralyada gençler, gönüllü olarak «Cankurtaran teşkilâtlarnı »kurmuşlardır. Bu teşkilât mensubları, plâjlarda nöbet bekler ve denizde boğulmak tehlikesine uğrıyan kazazedeleri kurtsrmağa koşar- lar, Yukarıki resim, böyle bir teşkilâta ynensub genç kızlardan bir grupu gös - teriyor, Asılmanın tarihi Güzel ve munis mevzular üzerinde ki-!! mevzulara dair de eserler meydana geti- İrilebiliyor. Meselâ son zamanlarda İngil- terede «Asılmağa dair el kltabi> adında ibir tetkik kitabcığı neşrolundu. İçerisin- de asılmanın tarihinden “bahso'unuyor ve bugüne kadar ne gibi suçlardan dola- yı adam asıldığını anlatıyor. Adam asmak biliyorsunuz mem'eketlerde tamamen memleketlerin - muhtelif ki, bazı ve: > bazı yuyorlar. Çok eskiden. nisbeten hafif suçlar için dahi adam astıkları görülmüştür. Mezkür kitabda okunduğuna göre bundan yüz sene evveline kadar asılmağ: iceb eden suçlarm sayısı iki yüzü buluyordu. 1992 senesine kadar bir adam, meselâ beygir çaldığı için asılabiliyordu. 1835 senesinde bir adam da bir eyi sovmasından dolayı asılmıştı, Ev vak- mak ve ka'pazanlık gib: suçlardan da #- dam aşıldığı vakidi. Fakat zaman geçtikçe, asmağı irab e- den suçların sayısı tahdid edilmiş ve şimdi dörde inmiştir. Elyevm İngiltere- de şu suçlardan dolayı adam asılır: Vatana hiyanet, katil, cebir istimal'le korsanlık ve tersanelerde kundakçı! amma am —— m ra mam e ğe e e ei ün HE o öç ONE ME e eu ISTER İN Dün gece Avrupa radyo merkezlerinden biri şu haberi verdi; «- Yapılan son istatistiklere göre bi cud sltın stokunun yüzde yetmişi Amerikada toplanmıştır. Muharebe biraz duha sürecek olursa dü kulan yözde otuzu da Amerikaya gidecektir Böyle hir va- IiNAN, İSTER İSTER ziyetin tahakkuku eşya edecektir.» AN, ütün dünyada mev- ya altınının geriye İSTER İNANMA! helinde milletlerin kendi ara'arında adelesi için yeni bir esas arayıp bulmaları icah Bu haberi ve tu mütaleayı okuduktan sonra insanların yavaş yavaş ilk asırların hayatına gitm birinde de tıpkı ilk asırlarda olduğu gibi deleşinin efes tululmıyacağına: İNANMA! lardan biri Fransız arezisine d Üçüncü bir tayyarenin düşürü ması muhtemeldir. Avcı tayyarelerimiz- den biri avdet etmemiştir. Senenin iki ayına aid ithalât ve ihracatımız (Baştarafı 1 inci sayfada) ve kısmen de tütünlerimizin geçen sene- den daha iyi fiatlarln elden çıkarılmış olduğu şayani dikkattir, İthalât: Ecnebi memleketlere ölan eski borelarımızı ve yeni ak'edi > masına sid amortisman 8 bilmek için aktif bir ticaret müvazenesi mininden yani dalmi suvette ithalâtlar faz, Ja Ihracat yapmaktan başka çaremiz olma. dığı malümdur. İthalât rakamlarının tetkiki bu bakımdan endişeye mahsi olma, vw İflihakika 1988 senesinin İlk iki ayındaki 18 tab yazılabileceği gibi çirkin ve korkünç İyon iralık balla mukabil 1540 2000 - sinin ayni devresinde ancak 1055 ml; Talız bir Hihalât yapıldığı ve yalnız 2 aylik kısa bir zaman zarfında ticaret müvssene - mizin 11,7 milyon Yiralık bir akli! fazlası arzettiği görülmektedir. İhracatımızın artmasına mukabil ithali. tımızıp azalmasının, kuvvetli bir turist 2. aliyeti olmıyan ecnebi memleketler hesabı. na nakliyat, siçorla ve banka muameisleri giti hizmetler görülmiyen O memleketlnizde tediye müvazenesinin temini için yezâne ça, re olduğu düşünülebilirse de memleket 6X0. nomisinin rabalça işliyebilmesi için birinci eyaletlerinde | derecede #htiyacımız olan bası maddelerin it. İkalkmıştır. Bazı yerlerde de kaldırmağa İhali icab edeceği de lâbildir. İthalâl rakam. uğraşıyor ve yerine «müebbed hapsi» ke-| larımız bu bakımdan tetkik edilince, mayi mahrukat #halâtının 580.000 ilralık bir te. İrayiad gösterdiği faket, buna mukabil muh. İtelif iplik pozisyonlarından 1170000, demir ve çeliklen 1,860,090, makinelerden 1,070.060, nakil yasıtılarından 5004000 ve. cem'a 75 mlişna liralik daha az ithelği yapıldığı an. laşılmaktadır. Almanyadan ithal edicmi - yen bircok maddelerin önümüzdeki aylarda gerek İngiltere ve Fransadan te vokse diğer bitaraf devletlerden dahn bü; yasta celblne imkân bulunacağı m tır. Mısırda ihtiyat efrad silâh altıma çağırıldı Kahire 2 (A.A.) — Mil! müdafaa ne- zereti, ihtiyat elradı bi: aylık bir talim görmek üzere silâh altına davet etmeğe karar vermiştir. i TAKVİM