Siyasi kombinezonlar Devri henüz kapanmadı Ekrem Uşaklığil .# an hafta içinde müttefiklerin harb politikasında hakiki veya zahiri büyük bir değişiklik oldu. Bu değişikliğin mahiyeti, genişli, hemmiyeti nedir, vereceği netice ne ölâ- bilir? Anlamak için değişikliğe takad - düm eden vaziyeti halırlamak icab ede- cek. * Eski Fransız başvekili Mösyö Leon © Blum birkaç gün evvel Sovye: Rusya karşısında müttefiklerin kati bir karar vermeleri zamanının artık gelmiş olduğu kanaatini müdafaa işti. £skı Fransız bâşvekili Paris-Soir elesinde çıkan ya- © #asında hülâsaten şunu söylüyordu ; - «Fransada Sovyet Rusyanın Almün- yadan ayrılmasını mümkün görenler mevcuddur. Filhakika Sovyet Rusya bizi öyle büyük sürprizlere a'ıştırdı ki, mea-| İaatini temin edince bu sü — yenisini daha ilâve edebilir, kabildir. Fa-| || kat çok uzak bir ihtimaldir. Ve Fransâda & böyle düşünenler küçük bir azlığı temsil ederler, büyük ekseriyet tamamen aksi kanaattedir. Hakikat de bu merkezdedir, Sovyet Rusyanın Almanyaya ilk madde| vermek suretile yardım etmesinin önünü | geçmek için daha kat'i bir karar vermek » icab eder» Eski Fransız başvekilinin -bu kanaati! | başta Le Temps olmak üzere hemen bü- tün Fransız matbuatında yer buldu. Me- seli General Duval gibi en salâhiyetli » askeri muharrirlerın kalemile günlerce müdafaa edildi. Derken ayni mantık gil - silesinin ayni şiddetle İngiliz matbuatın- da da çıktığı görüldü, Rusya ile harbi göze almalıyız, cümlesi işitilmiye başladı, | işte âynen nakledilmiş bir cümlede: «— Sovyet Rusyanın Karadeniz sahll- © lerini abluka eder, denizden Batuma, ka- radan Baküya hücum edersek, ve bu Su- retle petrol istihsal ve nakliyatı sekteye uğrarsa; Ukranyadan Kafkasyaya kadar © halka Moskovanın istibdadından kurtul- mak ümidi verilirse o vakit karadan, de- * sizden ve havadan yapılacak bücumlarla » Sovyet rejimi yıkılıp gidecektir denili- yordu. Bu arada müttefiklerin yüksek harb - meclisi toplandı ve neşredilmiş olan res- mi tebliğ haricinde harbi hızlandırmak ve çabuk bitirmek kararının da verilmiş © olduğu söylendi ve yazıldı, Artık sanıla- © bilirdi ki, Almanyaya karşı bir kara ab- © lukası da tesis etmek için, Rusya ile harb © haline girmek de dâhil olmak üzere fiil © harekete girişilmesi bir gün meselesi ol- © muştur. Halbuki, hâdiseler birçokları ta- rafından yapılmış olan tahminin tama - men aksine çıktı. * p İl İnsahın dır. gerçekten iyi Otomobil yerine Bisiklet Benzin takyi - datı dolayisile mu harib memleket - lerde bisiklet spo runa rağbet art - mıştır. Geçen pas kalya yortusu. 0- tomebil sporu için mevsimin ilk bü. yük fırsatını teş - kil ettiği halde yollar bisikletler « le dolmuştur. Londrada bazı sokaklardan böyle günlerde saatte 3000 otomobil geçer - ken bu miktar 380 adedine düşmüş - tür, İngilterede sansör mektebi İngilterede sansörlük herkesin ifa eyliyebileceği kolay bir vazife olarak telâkki edilmemektedir. Orada sansör- lük bir ilimdir. Bundan dolayı hükü- met sansör memuru yetiştirmek üzere bir mekteb açmıya karar'vermiştir. Bu mekteb müdüriyetine şimdi sansör şefi olan Kenneth Fiaron getirilmiştir, Tah- sil müddeti altı ay olarak tesbit edil - — ———— ——— yetinde olduğu aşikârdır. Kendisine bu Yeni vaziyete takaddüm eden hâdise- leri hatırladık, şimdi de yeni vaziyeti do- © ğuran hâdiselere bakalım; Son günlerde ehemmiyeti yekdiğe- rinden aşağı kalmıyan iki nutuk söylen- > miştir. Birincisini söyliyen Sovyet hü - kümeti başvekili Molotof Yo'daştır, Rus- petrolü iki devlet verebilir, birincisi Rus- yadır, ikincisi de Romanya. Müttefiklerin bu iki kaynağı serbest bırakmak feragatine razı olabilecekleri hatıra getirilemez, maksad gene ayni maksaddır, hedef de değişmemiştir. Fa - kat anlaşılıyor ki, hedefe şu veya bu se- yanın Avrupa hâdiseleri karşısında bita- raf kalacağını ehemmiyetle kaydetmiş - tir, İkinci nutku söyliyen ise İpgitlere bâhriye lordu Çörçildir, o da müttefik - lerin Rusyaya harb ilân etmek niyetin- de olmadıklarını söylemiştir. Ve harb sa- hasının genişlemesi beklenirken sahanın hiç değilse bir müddet daha bugün gör - j mekte olduğumuz şekilde kalacağı ümi- - dini veren ve vaziyeti de değiştiren işte “bu iki nutuk olmuştur. Şimdi vaziyette ç husule gelen değişikliği bn şekilde kay- © dettikten sonra bu değişikliğe sebeb ola- i bilecek âmillerden bir tanesine işaret e - “delim: Eski zamanlarda harb kurşun ve para — demekti, bugünlerde ise başlıca petrol , kelimesi ile ifade ediliyor. © Almanyanın sulh zamanında 7 milyon ion petrola ihtiyacı vardı, harb zamanın- “da bu miktarın 12 milyon tonu bulmuş olacağı hesab ediliyor, harbin şiddetlen- “mesi halinde ise ihtiyacın 20 milyon to- na kadar yükselebileceği söyleniyor. Bu fhtiyaca mukabil Almanya sentetik olarak maden kömüründen çıkardığı pet- rolün miktarı 2 milyon tondur, eline ge- çirdiği kaynaklardan istihsal edebileceği “ miktar da azami bu kadardır. Harb döola- sile sentetik petrol imalinin bir miktar “daha arttırılmış olacağı ksbul odilse da- hi Almanyanın hiç değlise beş altı mil yon tonu hariçten iihal etmek mecburi - beble harb kanalından gitmeden evvel! sulh yo'u ile yapmanın mümkün olup ol- mıvâcağı tetkik edilecektir. Yazımıza başlarken, eski Fransız baş vekilinin dilinden: «Küçük bir ekalliyetin Rusyayı Al - manyadan ayırmanın elân mümkün ola- bileceği kanaatinde bulunduğunu. kav - detmiştik, Bugün bu ekalliyetin kanan nin doğru olup olmadığı bir daha tetkik edilmektedir, diyecek kadar feri gitmi- yeceğiz. Yazımızı birçok defalar izhar et-İsöndeliklerinden bir miktar para kesilİcekilen tiBimiz bir düşünce we bitirmeyi tercih ediyoruz: Siyssi kombinezonlar devri he- nüz kapanmadı. Ekrem Uşaktıgil ISTER zerinde durduk. San'atkâr Tepebaşı tiyatrosunun sahnesini küçük bulmuş, küçük sahnenin temsili istedikleri şekilde vermeye olduğunu söylemiş. Haklıdır. Ne zaman İstanbulda bir ecnebi trupu görmek zevkini tatsak san'atkâr sahnenin küçüklüğünden şikâyet eder, tru- pu buraya getirtmek teşebbüsüne girişen «Embresarvo: da Salonu küçük bulür, küçüklüğün #lata tesir edeceğin: söyler, Geniş balk tabakalarının Avrupa ils temasını temin eden iNAN, İSTER bildiği INAN, Arkadaşımız Muazzez 'Tahsinin Fransiz trupu ları ile yaptığı mülfkatları okurken bilhassa bir noktası ü- Her şeyl bildiğ ez. Kaan Hergün bir fıkra Bir flüt almak istesem zetede, Söz arasında sütununda « fıkrayı okudular, rikada bir kadın, kocası flü ahkemeye mir dava etmiş.» ler arasından evli ; Tüt olmak istesem, kaç V İ zaya verirler? dedi ie Ho''wuddak: Fransız ve İngiiz sinema san'atkâr- larının verdikleri karar bildirildiğine göre A - nda çalışın bi yıldızları, İn- Holivud merikan Fransız ve İn göliz. Fran ç ni mini için hiç para almadan film çe - virmeğe hazır olduklarını söylemişler- dir. Ronald Kolman, Şarl Buvaye. Erol Flin. Madlen Karol ve Herbert Marsal burilar arasındadır. Bu filmin hasılâtı İngilterede İng Wiz Kızılhaçma, Fransada Fransız Kı mlbaçına verilecektir. Film edebi bir Toman mevzuunu ih. tiva edecek ve propaganda mshiyetin- de clmı Eşine rastpe'inmiyen grev İnsilterede Dovram sehrinde £ çenlerde cok garib bir grev vukua 8*1- İmistir. Civarda bircok amelenin bulunduğundan bak rin, amelelerin vi İmikitar para kesmelei İissizleri vazifeve 8 arı iler İrü : arzu fabrilşa- törler tarafından kat'ivetle reddedi! - katörle ivelerinden bir ve bu varafle ve sii- mistir. Bunım üzerine smeleler torlan-| mıslar ve istizlerin de ise alınması icin ilân evlemislerdir. utu yerine getirilmiş» mesi bi ile grev Mahalli zata İle amelenin arzu tir. İSTER atkâr- | bir, bu tiyatrodur, Uçan Motosikletliler Nisan 2 soma a Messleler: Hazin bir rakam (Baştarafı 1 inci sayfada) hevesle koşacaklarına kani ilâve etmeği de u bizimkiler ne âlemde idi? Her halde, di- vardum, şefkati, hayirseverliği. memle - «et işine koşmağı kimseye bırakmıyan h bayanlarımız bu zevkli, ve fay » dali işe de akın akın koşmuşlardır. Mektebin iki güzide elemanı öğretmen Fötma Eneren ile, öğretmen Esma De « nizin karşısına geçip de ilk suli sorar sormaz aci bir sukutu hayale uğradım. Kursa, şimdiye kadar kaç yür kişinin yas ğını sordum. İki öğ nen birbirle in yüzüne baktılar. Dü dılar, Bu tereddüd vaziyetin hiç di yanı memnuniyet ülmadığını ihsss edi - yordu. Nihayet Bayan Esma Deniz: — 21 kişi efendim! Cevabını verdi. Yanliş anlamış olmak ihtimalile adedi ıkararak tek n rını rica et değil, 800 bin nüfuslu Sordum: ar nasildı? Nisbeten iyi.. İlk kursta 60-70 bayan vardı. Sonra 25 e indi *— Bayanların çanları mı sıkıldı, yoksa de modâ zannedip, haftasında & ğiştirmeğe mi kalktılar? İki muhatabım da bu sualimi zarif bk rer tebessümle geçiştirdiler, — Peki, dedim. sizce bu alâkasızlığın sebeb Ni. Bayan Fatma Eneren sualimi şöyle ce- vablandırdı: — Bence sebeb vaziyetteki ilk ger liğin kalmamasıdır. Aşağı yukarı bu — Bundan € izivete de alıştığımız için normal zaman larda yaşıyor gibiyiz. İş tavsayıverdi. Rima Deniz arkadaşının mütaleasına sebeb daha ekledi: — Semt de bir mahzur teşkili ediyor. Ak . bi Frahsada #skeri talimler son derece hızlandırılmış bulunmektadır. Resim- de görülen motosikletçi askerler sü » ratle seyrederek mimüaları atlamakta ve âdeta uçmaktadırlar. | Kadınların hâkim oldukları İ topraklar var İ Hattı üstüva üzerinde Fort de Kock İmintakasında İki milyon nüfuslu ve İMinangkas adında bir halk kiltlesi ya- şamaktadır. Bunlar müslümandırlar. JBuranm başlıca hususiyeti kadınlı ın memlekete hâkim olmasıdır. Vergileri İlediye edenler. Amme hizmetlerini ifa edenler hep kadınlardır. Erkeğin rolü tâli bir derecededir. Ancak çocuklara bakar ve tarlalarda çedışır. Kadm ev- tendiği vakit evinde kalır. Kocası ara.| sırı onu zivarete gelir. Minanskashla insanlarıdır. Kadınlar günde hiç ol - maz ise üç defa duş yaparlar. Yemek- lerden evvel ve sonra mutlaka dişlerini S tırçalarlar. Sen zamanda resmi en fazla çekilen adam Son haftelar içinde fotoğrafı en çok adam Amerika Cümhurreisi İRuzveltin Ayvrupava pöndermiş olduğu İSwmner. Wells olarak tesbit edilmiştir. Yalnız Pariste 363 fotoğrafçı onun Tes- mini çekmişlerdir. İNANMA! bir de spordür, fakat işte tiyatroda oldu- &u gibi sporda da ne zaman şehrimize bir ecnebi futbol ta- kimı pelse daima ayni şeyi söyleriz: mânl — Saha fena, seyirciyi istlab kabiliyeti az, deriz. Ve cu hal spor ve tiyatro İle temas ettiğimiz gündenberi, işte yarım asır oluyor k!, hep böyledir. bir hareket eseri gi vakit te: İSTER Şikâyet ederiz, söyleriz, hattâ utanırız. Fakat Belediyemiz österip, biraz para bulup, küçük bir #por sahası ile küçük bir tiyatro yaptırmaya teşebbüs cıtiği — Şimdi sırası mı? diye mırıldanınız. INANMA! dünyamın en temiz| saray birçok bayanlara uzak ve sapr geliyom. muş, Meamafih bunlar esbabı muhaffefe teşkil etmez kanaatindeyiz. Bolçikada Zö - nülnü hastabakıcı olmak için 7000 kişi, bi. liyorsunuz Finlsndiyada 30,000 kişi müra- cant etmişti. i j Bizimkiler bu adedlerle kabili mukayese mi? ! Şartlarımız gayet hafii, yalnız ük mekteb mezunu olmalarını kâfi buluyoruz. Tebaa, sınıf ayırd etmiyoruz. Nihayet haftada Üç gün ik! sanllerini bize vermelerini İstiyorum Buna rağmen, .. — Neler okutuyor, neler öğretiyorsunuz? — Biyoloji, mikrobiyoleji, salgın hastalık lar, barb cerrahisi. Bir az nazar! ders gö .| rüyorlar, Sonra buradaki hemşireleri bera. ber tatbikat, bir gün de hastanede dahili ve cerrahi serviste çalışma. Bayanlardak! bu lstiğna ve arzusuzluğun bizi çok üzdüğünü bir defa daha söylemek isterim, — Bu aeferki talebeleriniz kimler?, — Biri Alman tebaası olmak üzere 4 mu. seri bayan, diğerlerinin hepsi Türk, Muh telif yaşta olanlar var. Fakat gençler daha 43., Tanınmış allelere mensub olanlar yok, değil... Mekteb, seşimli, tertemiz, insana calış « mak arzusunu fazlasile veren bir bina. Bu.' rada kadınlarımız milli bir vazifenin Ham. na Gavrt ediliyorlar. Konferans dinlemeğe çağırılmışlar gibi nlükasızlar. Bilmem kl a. Mâkalarını celbelmek için ne yapmalı?, Türk kadınının en. böyük meziyeti, . hassasiyeti mill davalarda cansiparane gayreli deği Öğrendiğim rakam bu hükmü insa, se inkâr ettirecek? Fakat böyle imkânı mı: var? Mekteb (daresi İle inikte biz de tekrarlıyalım: Şefik ruhlu” havitperver Türk kadınları Kızdayın gök! nülü hastabakıcı kurslarına devam edinla, Hepbnizin, bütün mületin sizden beklediği! budur, Sizden beklenen budur. 5,c. Şarab ihracı primi artırılıyor Ankara 1 (Hususi) — Şarab ihracı için verilmekte olan primin arttırılması ka « rarlaştırılnıştır. ö