a —0. İİ A e 0. MAR, ai merend SON POSTA İkincikânun - 28 İstikbal için tek Ümid noktası Ekrem Uşaklıgil ski bir Alman £oneral Hofman « Kaçırıimış fırsatlar» adını taşıyan meşhur kita. bında yeni silâhlarm insan saflarında açtığı büyük &gediklerden bahseder, anlattığı sahne Galiçyada Rus orduları ile Alman ordular: arasında geçmiştir. kumandanı, Urun bir faslı aynen tekrar edemiyece- ğim. fakat küçük bir hulâsasını yapa» bilirim: — «Rus ordusu topçu hazırlığına Tü- zum görmeden alaca karanlıkta taarru- za geçti. En başta Demir fırka adını ta- ,Resimli Makale: giyan güzide kıt'a geliyordu. Bu kıt'ay saflar halinde hemen bütün kib ediyordu. Rus erkânıharbi yesi karsısında maneviyatı sarsılmış bir Avusturya ordusu ile Şarki Prusyanm mustahfarlarından müteşekkil bir Al- man kolunun bulunduğunu anlamış gi- biydi. her ne pahâsma olursa olsun cep- heyi yıkmak azmindeydi. İnsan zayis- tina hiç ehemmiyet vermeden ateş hat- tına ordu üstüne ordu saldırıyordu. İlk harb gününün sonunda verdikleri zayi-| at yalnız ölü olarak 10.000 kişidir.» * Fransanın en büyük harb mezarlığı «Verdun»de dir. Bülün ufku kaplıyan çiçekli ve ağaç: yollar arasında siva sıra haçlar. orta yerde muazzam bir sbide, abidenin üzerinde de bü fener. Fransanın kalbinden çıkan FPrans'z kadını yaptırmıştı. dört taraftan bütün ufka kadar yayıl- masını temin etmek için bilmem kaç milyon harcamıştı. Abidenin açılma töreninde Verdun muharebesini idare etmiş olan kuman. danlarla eski askerler hazır bulundular, söylenen nutukların bazılarını el'an hatırlarım: — «Harble birlikte Fransanın dört tarafından buraya ordu akın: başlamış- cepheve giren fırka #irdiği dakikada i, iki tarafın mey. ı ölü on binlerle sa- Alman başkumandanlığı insan zavistına hiç ehemmiyet vermeden hü- cum Özerine ücum tertib edivordu. | Fransız kumandanlığı ise düşmanı ge-| girmemek azmindeydi, nihayet Fransız |” azmi galebe çaldı.» * Birinci Napolyon kazandığı hi zaferlerden sonra başlıca kumandanla- rını toplar, harb üzerinden onlarla bir münakaşa yaparmış, bu münakaşalar. dan biri esnasında: — «Her yeni harb kaidesinin sncak 4 senelik'ömrü olduğu» nazariyesini müdafaa etmiş. Biliyoruz ki. okuyarak öğreniyoruz ki, eski harbin harb kaidesi; hattâ mutlak lüzum, milli lüzum olmadan dahi insan hayatını esirgemeğen har- camaktı. Yeni harbde ise tamamen aksi kaidenin tatbik edilmekte olduğunu görüvoruz. Yarın ne yapılacağını, pasıl bir hare- ket yolu tutulacağın; kat'ivetle kestir. mek elimizden gelmez. fakat bugün yeni harbin beşinci ayı bitmek üzere- dir. bu müddet zarfında tatbik edilmiş İlir. fakat kanidir ki. az sonra kendi şeh. olan harb usulü Ihsan zavlatından çe-İri de avni #kıbete uğrayacak. muk&bele kinmektir, mümkün olduğu kadar çe-|görecektir. kinmektir. Alman ordusu Lehistan seferini hi- tiriyor. işmel ettiği toprak koca bir ül.!da eski harb kaidesi gene hükümrandır. kedir. bütün bir vatandır, Alman devlet |fakat garb cenhesinde insan kanın: reisinin: — Yalnız on bin Kişi kavbettik, de-İbik ediliyor. efkârı umumiye korunu- difni işitiyoruz. koca bir ülkenin zapte|vor. Ru vaziyette, bu zihniyetle nasıl dilmiş olmasına Tağmen bu zayistı da İçarbısılır. ölmeden öldürmenin yele çok gördüğünü dinliyoruz. Fransız ordusu Lehistandan müm.|sana ümid veren de bu cevabsız kalan kün olduğu kadar çok Alman kuvvetini |susldir. Kücük devletleri çu veya bu çekebilmek ümidile muharebenin da-|sekilde harbe sürüklenmekten koruya. ha ilk rünlerinde taarruza geçmiştirİcak olan da odur. Majino hattı ile Zigfrid battı arasında boş kalan sahayı işgal etmiştir. bu ara- da oldukça büyük ümidler de uyandır- mıştır. fakat Lehistan seferinin bittiği- nf görür görmez beyhude zayiat verme- mek için Alman toprağını hemen bo. şaltmıştır. kendi müstahkem. sarsılmaz. tir. Fransız Başkumandan: çok söyleme- yi sevmez, fevkalâde müdebbir bir şe£- kili Fransız başkumandanından s0: — Berline kadar gidebilir miyiz? Mareşal Foş: — Hay hay, dedi, fakat daha bir mi meyi göze almak şartile. Fıarsız başvekili tereddüd etmeden: — O balde Alman heyetini çağırınız zalayınız. Yugoslavya Kralı Artık delikanlı oldu Seneler geçtik- çe, çocuk olarak bildiğimiz birçok- larının büyüdü - Hünü, serpildiği - ni görüyor, ve ya- şımızın İlerlediği - ni hayretle, me - Taretle düşünü - yoruz. İşte daha dün kumlarla öy- nadığıni gördü - ğümüz Yugoslav« la ya kralı majeste Peter, büyümüş ve ya- klı bir delikanlı olmuştur. e e tir. fakat bu bahis açıldığı dakikada ilk beyanatını vermiş; — Fransiz kanını nasıl esirgediğini anlatmıştır. İngilizlerin son. neşretikleri zayiat listesinde ise yalnız 64 ismin yazılı bu- lunduğunu görüyoruz, beyhude kan dökmekten onların da ayni derecede çekinmekte olduklarını işitiyoruz. Karada harb böyle olduğu gibi ha- vada da böyledir. Bugün Almanların ilk safta çıkarılabilecek 12.500 tayya- leri olduğu söyleniyor. İngiliz-Fransız kuvveti bu kuvvete şimdiden muadil. dir. yarın ona faik olacaktır. Fakat İn- wliz adaları üzerinde keşif yapan Al man; düşman toprağını bastanbasa kateden İngiliz yahud Fransız bu daki- kaya kadar bir tek bomba salıvermedi, istediği dakikada bir şehri mahvedebi-! * Sovyet Rusva-Finlândiya “hududun- azami derecede esirmemek kaidesi tat. nasıl bulunur? Bilemem. Fakat işte m. İSTER İN Gazeteler: zi İSTER Eski muharebede Almanya mütareke ister SOZ ARASINDA — «Son günlerde altın fiatı büyük bir hızla yükselmiye başlamıştır. Bir middettenberi 16,70 sularında dölaşan #at mutlak surette emin hattına çekilmiş-İj evvelki gün birdenbire (17,80) e çıkmıştır. diyorlar. İNAN, E Lüzumlu fedakârlık, lüzumsuz fedakârlık & “Fırtına başladı Karadeniz, Marmara ve Akdenizde ye» niden şiddetli bir fırtına başlamış bulun- maktadır, Karadenizden alman bazı telgraflarda fırtınanın birçok vapurları yolundan ala- Koyacak kadar şiddetli olduğu bildirilmek te, bir kısım küçük vapurların en yakın limanlara sığınmak mecburiyetinde kal- dıkları ilâve edilmektedir. — Mıntaka liman reisliği keyfiyetten dün Devlet Denizyollarını ve husust vapur a- centalarmı haberdar etmiş, ihtiyatlı bu- lunmalarını tavsiye etmiştir. Devlet Denizyolları idaresi bu haberi göz önünde tutarak Karadeniz hattından küçük vapurları çıkartınış, başka hatlara vermiştir. Zelzela mıntakasına yiyecek ve çadır yönderildi İstanbul Vilâyeti, Tarı vapurile fe - Fransız tarihinde eski harbin başvekili Klemanso'yu | âketzedelere dağıtılmak Üzere Ordu. mushaze eden, neticenin semeresini tamam olarak almamış (ya 8l büyük, 8 küçük teneke kavurma, olmakla muahâze eden çıkmıştır, fakat verdiği kararda bü- (20 teneke peynir, 22 teneke helva, 34 tün milletin tasvibini kazanmış olduğu muhakkaktır. İca - |teneke pekmez. 20 aded çadır, 75 Gu i bında, mutlak zaruret halinde fedakârlık etmesini bilmiyen (Val vx Giresun 150 çadır, 750 çuva insan yaşamak hakkına malik olmıyan insandır, fakat he - |“” göndermişlir. i müessese müstahdemlerinin defe varıldıktan sonra yapılan fedkârlık için mazeret bü- m yardım şekilleri İnme, Müstahdemin bordrosu vermekle mükellef olan ticari ve sınai müesse - sat nezdinde çalışanların zelzele fe - lâketzedelerine muaveneti için devlet memur ve müstahdemleri gibi yardıma iştirak etmeleri ve bu babdaki bordro. şti, Fransız dal. yon insan kaybet - ve mütarekeyi im- / ai ie NE ZN ekici Nori veç lara Kızılay makbuz, tarih ve numara- ii #ebaalığından çı larile muhteviyatının işaret edilmesi ev ergün bir fıkra i ğ iyi velee İsmim edilmişti. Bu tebligatın Nişan davetiyesi a, İİ yün Sonya He, |bazı müesseselerce yanlış telâkki edi - baalı. Jerek müstahdeminin rızalarına bakıl- ei Şiş y, mmaksızın ücretlerinden tevkifat yapıl. Amerikan tebaaşı DAK suretile bunun bir mecburiyet ha olmuştur. — Yıldı; line konulduğu haber alınmıştır. Ya - vatandaşlarına hi Pilecak tevkifatın zelzele felâketzede- taben © neşrettiği lerine muavenet mahiyetinde olmas: i- bir mektuba; tibarile «— Başka türlü yapmıya imkân yok -İbağlı bulunduğu OVilâyellen şubelere tu. Zira her iki tarafa da pek ağır olan|tamim olunmuştur. kazanç vergisini vermek beni müthiş su- İlrette eziyordu.» demiştir, : Ticaret işleri: il Edebiyat dünyası kadın edin e mürekkebi di ; * “ 5 Imanyadan 3/ bin marklık matbaa (efendim) kelimesini ilâve ediniz» | muharrirlerin hükmü © |ürekkebi gelmiştir. Bugünlerde İtak İ diye yazdı. Ve matbaaya gönderdi. İ altında iyadan da gazete kâğıdı gelmesi bek - Davetiyeler basıldı. Evlenecek 9e1çi| o Şurası muhakkaktır ki, son senelerde, Jenmektedir. Gün geçtikçe muhtelif okur okumaz şaşırmıştı; çünkü da - İ edebiyat dünyası daha ziyade kadın ro - memletetlerden muhtelif ithal emtis- vetiyelerin yazısı şu idi: İlmancı ve ediblerir. hükümleri altında bu/lsri vermek hususunda yapılan teklif- <10 Şubat Pazar günü saat on ye - İlunuyor. 1838 senesi Nobel mükâfatım |ler artmakta ve mukabilinde 'Türk em- dide Bayan Nermin Öskatle, Bay Ni- $ bir kadın olan Pcari Buck'un alışı, yal - tiasi istenilmektedir. had Azerin nişan merasimleri Bay A- #lmz Amerikada iki milyondan fazla nüş - Bu tekliflerden anlaşıldığına göre or- zerin evinde tera edilecektir, Teşrifi - setan Gone Wirth the Wind (Ruzgir. ta ve cenubu şarki Avrupa memleketie İ mis rica olunur, eğer boş yer kalırsa İlla savrulan) romanını yazanın bir kadın Ti şimdiye kadar dahili istihlâkleri için İ efendime İl bulunuşu ba iğdiamız teyid ediyor. Bu) serfetmekte oldukları birçok emtianın Ni jeser, son günlerde sinemaya alınmıştır. istihsal kapasitesini artırmakta ve bun- İz v i I Ve Ho'ivudun en meşhur aktörleri fil - ları ihraç ederek mukabilinde İbtidaf Müttefiklerin müsadere |min ilk oynatıldığı gecede verilen gala maddeler ithal temayülü göstermekte. etlik'eri Alman malları |'vüsameresinde bazır bulunmuşlardır. | dirler. ir Yapılan teklifler küçük portiler ol - İngiliz istihbarat nezareti tarafından Harbin iyi tarafları masına rağmen tiimdri bir kısmını zeşredilen bir istatistiğe göre, müttefik -| Harbin yalnız kötü tarafları değil, iyi karşılamak bakımından kabul edilmek lerin harbin başlangıcındanberi müsade-| tarafları olduğunu da itiraf etmek lâzım-|t re ettikleri Almanyaya mahsus muhtelif dır. Bunu söyliyen, İngilterenin sahil fe- kaçak eşyanın miktarı şöyle tesbit edil - Berlerinin bekçileridir. ya, fotoğraf ve elektrik malzemesi 1, miştir: > | Vazifeleri icabı olarak, günlerce ve)|çin bazı teklifler yapılmıştır. 46 milyon kum çuvalının imaline kâği |battâ bazan haftalarca dünyadan tama - gelecek asik di ŞU me tcrid edilmiş bir halle yaşayan bu Kültür işleri: e bekçiler. şimdi harb sayesinde muntaza- Bir pi S A kişi zin günlük gazeteleri okumakta ve teze| Maarif müdürü Çatalcaya gitti yiyecek temin edebilmektedirler. Maarif Müdü vik Kut. Çatal- Beş milvon çift askeri ayakkabının i - me me İşin içyüzü şudur: Hergün muntazam İcada inşa edilmekte okulların va. maline kâfi gelecek miletarda deri ve kö-| surette devriye gezen İngiliz sahil müda. #iyetini ve maarif İşlerini tetkik etmek sele, faa tayyareleri, fener bekçilerile dostluk | üzere dün Çal bunlara talcaya gitmiştir. 8 yusluk bir topla 12 milyon defa ateş | tesis ederek, yalnızlıklarını u - gi etmeğe kâfi miktarda barut imaline ya - nutturmak için uçuşları esnasında fene - Tin avlusuna gazete, mecmua vesaire at-İç rTayacak ham pamuk. İngiltere ve Fransadaki sskeri ve sivil maktadırlar. Tayvarelerin cemilelerini şükranla kar ||i otomobillerin bütün ihtiyacını karşılaya- cak miktarda petrol ve benzin. şılayan fener bekçileri, bu nimetin harbe İS VER İNANMA! Türkiye Allaha şükür muharib değildir, hücuma uğra - mazsa harbe girmek niyeti de yaktur, maliyesi bugün dün- yanın en sağlam maliyelerinden biri sayılır, ihracatı itha- Jâtından fazladır. O halde sltın #iatı neden yükseliyor? 'Tatmin edici bir cevab bulmanın mümkün olduğuna: İSTER INANMAL! Nişanlanacak bir genç, nişan dave- tiyeleri tabettirmek için bir matbaaya gitti, Ve davetiye müsveddesini yazıp bıraktı. «10 Şubat Pazar günü saat on ye - dide Bayan Nermin Özkatla Bay Ni- had Azerin nişan merasimleri Bay A- zerin evinde icra edilecektir. Teşri - finiz rica olunur.» Nişanlanacak genç evine döndüğü zaman cümlenin sonuna «efendim» kelimesinin ilâve edilmesini mmünasib bulmuştu. Arkasına: «Davetiyelere; eğer boş yer kalırsa | Bu şeki'de tıbbi ve kimyevi ecza. bö- giyindirmeğe kâfi AN, bunun alâkadarın rızalarını —— «—»