2 Kasım 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

Milli Şef dün milli Bir azim ve karar Timsali idi Yazan: Muhittin Birgen (Baştarafı 1 İnci sayfada) betle, elbet hususi bir ehemmiyeti haiz o- lacaktı. Bunun için, Ankara muhiti ve galfba bununla beraber biraz da bütün Türkiye ve hattâ biraz da dünya bu nut- ku sabırsızlıkla beklemekte haklı idi Bütün milli meseleleri birer birer tet- kik eden nutuk, Büyük Millet Meclisi a- zaları üzerinde olduğu kadar , içtimada hazır bulunan davetliler arasında da de- rin bir tesir yaptı. Fakat bizzat nutuktan fazla, daha derin bir tesiri yaratan | da bizzat Milli Şefin kendisi idi. Sakin, vakur, fakat günün herkese heyecan ve- ren hâdiseleri arasında, belki de herkes-| ten fazla heyecanlı bir ruh ile Mill Şef) sanki bütün bir milletin sükün içinde te- zahür eden bütün enerjisini kendi şah - sında toplamış görünüyordu. Nutku bu milli ve sakin enerjiyi ifade eden yerle- rinde, onun öyle kuvvetli duran bir tav- ri, öyle yüksek azimleri temsil eden bir iade tarzı vardı ki, nutkun kuvvetini an- lamak ve onun bu memlekete dağıtacağı manevi buzu tamam tatmak için MW Şefin bu tavırlarını görmek ve önün se- sinde gizlenen yük ve sakin azmin tli- Teyişini duymak lâzımdı. Mili Şef, dün milli bir azim ve karar timsali idi. * Nutkun üzerinde durulacak moktalar pek çoktur. Fakat biz yalnız ikisi üze - rinde duracağız. Bu noktalardan biri Türkiyenin dahili v: h kısmıdır. İçinde yepyeni bi tılmış olan bu memlekette tan Atatürkün vefatındenberi bir sene geçmiş olduğu halde bugün her şey dün- den daha sağlam ve daha kuvvetlidir. A» tatürkün elile kurulmuş olan milli birlik bir senedenberi bir kere daha kuvvetlen- miştir. Devlet Reisimiz bugün dünden daha kuvvetli olarak bu milli birliğe nut- kunda iftiharla ve büyük biz saadet duy- gusu ile işaret etti. Dünyanın hiç bir mil- İeti içinde bu kadar sağlam ve pürüzsüz bir tezahür yapamıyan bu milli kuvvet hakikaten kuvvetlerin en kuvvetli ola - mıdır. Onsuz hiç bir şey yapılamaz. Bil - bassa böyle müstesna zamanlarda bir mil letir en büyük kuvveti en büyük müda- faa silâhı budur. Onsuz hiç bir ordu yü-! rümez, hiç bir hükümet müsmir olarak çalışamaz, hiç bir içtimai kütle mes'ud olamaz. Türkiye bu bakımdan bütün mil Jetlere karşı faik bir mevkide bulunuyor. Milletin bu yüksek birlik kuvveti var - ken her türlü tehlikelere karşı yürüme- #l korkmadan göze alabiliriz. Mil Şef, işte bu milli birlik üzerinde darurken sesinin derin bir rikkat vi a-| det içinde titrediği hissediliyordu. Bu tit-| reyiş bütün dinleyi rin akisler yaptı ve milM kuvveti bir sene kaç defa arttırmış ol. minnettarlık hissetti, * Üzerinde durmak istediğim nokta da Türkiyenin harlı Mil olan kısımdır. Mum Şef bu siysseti çok veciz cüm lerle çok güzel hülâsa etti. Türkiyenin hiç kimseye karşı beslediği bir düşmanlık | yoktur. Türkiye yalnız sulhü $ sülhe hizmet eden, bi Mili Şefe karşı kimseden bir şey istemiyoru ganu istiyoruz ki kimse de bi istemesin. Bize düşmanlık eti kes bizim dostumuzdu: Devlet Reisimiz, en salâhiyetli ifade -| sile bu hakikati bir kere daha ifade etti.| Ve gene en azimkâr sesile millet namına anlattı ki bize karşı vaki olacak en kü - ve yalnız en bir şey miyen her- Insanın çevresinde yer alân manevi muhafızların en kuv- vetlisi nefis izzetidir, bizi birçok ahvalde düşmekten korur, fakat dikkat ediniz: Nefis izzeti binz mübalâğaya sspın-a gururun hududuna dayanır, o zaman insanı derhal soğuk, Sevimsiz, hoyrat yapar, dostsuz bırakır. SON POSTA zımdır. — Tehlikeli bir hudud # Nefis izzetine malik olmıyan insanla daima maşrur görü- nen insan yekdiğerine tamamen md karakterlere sahib ol- malarına rağmen neticede birleşirler: İkisinin de muhite verdikleri his antipatidir, ikisini de ayni derecede sevmeyiz, nefis izzeti ile gururu ayıran hududun ortasında kalmak lâ- SÖZ ARASINDA İngilterede Alman Esirlerinin kampı «Denizaltı oteli ismi verilen bu köy evi İngilizlerin Alman denizaltılarından aldıkları ssirlerin bulunduğu Oo kamptır, Alman esirleri burada telörgüler içinde| parlamentosu Dünyanın en teki perlâimen dadadır. Geçenlerde bininci senesi kütlu- lanmıştır. Bu parlkmentonun şimdiki rel- si, vaktile bir balıkçı çocuğu olan, sonra banka direktörlüğü yapan Haraldur Gud- mundason isminde bir adamdır. Tarlalarda çalışan filler Dünyanm en meşhur ve en zengin hayvanat bahçeleri Almanyada bulun-| maktadır. Bu hayvanat bahçeleri di .) ğer memleketlerdeki hayvanat bahçe -| lerine Adeta depo vazifesini görürler.| Fn nadide hayvanlar bu bahçede bu - lunmaktadır. Şimdi Almanlar bu bahçelerde bulu. nan fillerin beyhude yere yiyip içme - gm Hergin bir fıkra Eserin müellifiyim Şehir tiyatrosunda, Şekspirin bir i eseri oynanıyordu. Kapıdan biletsiz geçmek istiyen birine; memur sordu: Bletiniz yok! Ben eserin mütercimiyim, — Buyurunuz, giriniz. Mütercim, der demez, biletsiz içeri gireni gören bir açıkgöz: — Ben de biletsiz girerim. Diye sevindi. Kapıya doğru yürü dü, Memur sordu: — Biletiniz... Açıkgöz memura dik dik baktu — Ben eserin müellifiyim! 4 İngilterede yeni hir Seferberlik İngilterede yeni bir seferberlik ilân edilmiştir. Bu seferberlik çok eski ve müthiş bir düşmana karşı ilân edilmiş- tir. İngilterede yapılan tetkiklere göre sort seneler içinde (farelerin miktarı fev de bir sürette artmakta bulun- müşt eğil yalnız erzak tarlalara bile çok eyledikleri ma » Bu zararların yekünu 1938 şe. 55.680.000 İngiliz lirasını bul. mba bü, ki fareler ilkbaharda şehirlerden uzak. laşırlar, tarlalarda, kırlarda vakit ge- çirirler, sonbaharda ise tekrar şehir - lere avdet ederler. Bu arimet ve avdet sürüler halinde wikua gelmektedir. İngiliz makamatı şimdi farelere karşı umum! bir sel berlik ilân eylemişlerdir. Fareler bugünlerde şehirlere avdet İeylemekte olduklarından onların evle. İre, bodrumlara, JAğımlara yerleşmele. ne mevdan vermeden imha edilme. ri için muktezi tedbirlerin alınması Halka farelere ve tarzları da ri le halka bildirilmiştir. karşı mücadele suret çük bir düşmanlık hareketi bütün var - meleri için bunlara iş gördürmeğe ka, |köslerilmiştir. Jığı ile kükremiş bir aslan gibi duran mil etin mukabelesine uğrıyacaktır. İşte Türkiyenin en büyük vatandaşı sa- de resmi salâhiyetlerile değil, bütün ru-| hu ve varlığı ile temsil ettiği millet na-| mana bu hakikatleri en veciz ifadesile bülüşa etti. O, bu hülâsayı yaparken bü - tün dikkatlerini ruhlarında toplamış olan dinleyiciler onun her hareketini takib e- diyorlar ve onun yüksek şahsiyetinde bü- tün bir milletin İnsani ve medeni duy -| gular arasında tecelli eden bütün bir a- zim ve kararını görüyorlardı. Hülâsa Millet Meclisinin dünkü cel - sesi çok mehabetli bir celse oldu. Aziz Devlet Reisimizin çok yüksek bir kud - retle temsil ettikleri bu mehabet büyük bir mukadderet devrinde en medeni düy- gularla birlikte en yüksek kararları nef- sinde toplamış olan bir milletin mehabe- $ iki Nutkun bize verdiği heyecanı kelime ile bir daba ifade edelim: Yaşamın Türkiye! rar vermiş ve bu karar derhal tatbik! mevkiine vazedilmiştir. Simdi filler civar tarlalarda çift görmekte ve ziraat işlerinde kullanılmaktadırlar. Filler - den bir hayli istifadeler temin edilmek! tedir. i İSTER İN Bir arkadaşımız anlattı: — Adına süveter diyorlar. Bir yön Büyük mağazalardan birinin camekânında gözüme (ilişti, | rengi de hoşuma gitti, fiatını sordum: 10 lira, dediler. Hayret ettim, sebebini sordum: «— Bu yün yelekleri memleketimizde maalesef bu ince- İkte yapamıyoruz, daha doğrusu yapabiliriz, fakat eden yumuşaklıkta yün bulamıyoruz, mecburen Viyana - İNAN, İSTER Yakalanan fare basına hükümet da- ireleri bir prim dahi vereceklerdir. Şimdi İngilterede halk fare avı ile de meşgul olmaktadır. Birçok aileler bu - nu bir spor ve bir. eğlence telâkki ey - lemişlerdir. AN, İSTER Hitlerin çocukluğuna Aid bir resim EN Bu küçük çocuğu tanıdınız mi7. Saç-| larına, gözlerine ve dudaklarının kıvrım- larına dikkatle bakınız. Gene tanımadı- z size hemen haber verelim. ki, , Alman devlet reisi Bay Hitle- rin çocukluk #esmidir. İngilterede işleyen gizli Alman radyosu İngiliz radye mütehassısları, Londrada gizli bir Alman poslasının çalışmakta ol- duğundan şüphe etmektedirler. Son gün- lerde bu gizli posta birçok köylere dair! neşriyat yaparak buraları Almanların bombardıman edeceklerini bildirmiştir. İngilterede siyah perdeleri kullanmak mecburi İngiliz hükümetinin vermiş olduğu bir karara göre İngilterenin bütün ev. leri, daireleri, müesseseleri, penoerele- rini kara renkte perdelerle örtecekler. dir. Hususf fabrikaların imal eylemek. te oldukları müanmbalar ve perdelerle bunun temin edilemiyeceğini nazar: dikkate alan resmi makamlar kalınlık dereleri kimyahanelerce tesbit edil. miş bir sekilde hükümet fabrikalarına siyah perdelfk kumaşlar sipariş etmiş- lerdir. Bu kumaşların genişliği 130 santim olacak ve metresi 17 f#ranga sa- tılacaktır. Şimdiden satışlara başian - mıştır. İNANMA! dan getirtiyoruz, yol masrafı, zorkek, gümrük resmi bü pa- yelek alacaktım. hahlığı mucib oluyor, dediler. Dükkâncının verdiği izahat doğrudur. ancak şurasnı da bilmeliyiz ki bu yeleği yapmıya mahsus olan yün Viyana- ya buradan yollanır. kıymeti azami 50 kuruştur. Orada icab 10 Uraya satıh.» Ea uzun bir smeliye geçirir, incelir, yumuşar, iplik heline gelir, ondan sonra yün yelek olur ve biz,de 20 defa fazlasile INANMA! Sözün kısası Harbiyeliler geçerken E. Ekrem Talu ahsilinin bir kısmını Harbiyede yapınış olan babam, sıhhatinid bozukluğu yüzünden orasını ve binnetioi askerlik meslekini terke mecbur kaldı ğından dolayı ömrünün sonuna kadar için için yanmıştı. Geçen gün. Cümhuriyet bayramı dolar yısile Ankarada yapılan geçid resminde genç Harbiyelilerin geçişini temaşa eder- ken, Recaizadenin bir ömür süren bu &“ ğusunu ben bir daha, ve kendim duyar gibi oldüm. Kendimi bildim bileli kaniim ki dün yada en yiğit asker Türk askeri, ve en asil ve civanmerd gençlik Türk gençliği- dir. Bunlerdan her biri başlı başma bir kıymet olduğu halde, ikisi bir araya ge limce, düşünün ne oluyor?!. İşte, Harbiye mektebinin genç yiğitle- İrini geçerken görmek, bende, bundan do» “sayıdır ki derin ve sonsuz bir heyecan İ doğurdu. Hükümet geçid resmine, istisnasız bür tün vatandaşları çağırmıştı. Bu çağrıy& İlcabet eden binlerle ahali o akşam evleri- ne, yürekleri inanç ve güvenç dolu dö İdüler.. onlar da benim gibi orada Türk askeri varlığının olanca heybet ve aza- metini bir daha ve yakından görmüşler. ve bilhassa Harbiye gençlerinin yekpare bir çelik kütle halinde geçişlerini heye canlana heyecanlana temaşa etmişlerdi. Her millette, o milletin mabihüliftiharı olan böyle askeri talim ve terbiye mües- İseseleri vardır. Fransa Saint Cyrle, Prus- ya Harb Akademisile öğünür. Bunların da tarikleri zengin, şöhretleri bütün dün- ya münteşirdir. Lâkin bizim Harbiye“ İnin baştanbaşa bir hamaset ve yiği destanı olan tarihi, tıpkı inkilâb tarihi” müz. gibi, bütün diğerlerinin tepesinden bakan nurlu bir şahikadır. Her yılm, birer safha ilâve ederek da“ ha da yükselttiği bu muazzam ve pürşan *İve şeref tarihin, yarınki unsurlarını yâ“ kından gören bizler, ne duyduğumuzu İ fade için kelime bulamıyoruz. O geçişin içinde vakar, heybet. inti- zam, nefse itimad, meslek ve vazife sşki, vatan aşkı, hâsılı yüksek fazilet namıns her ne mevcud ise, hepsi vardı. Ve orilar geçtikten sonra, safları takib eden bakışlarımız birdenbire bu dlemdei başka bir #leme intikal ederök, ayni mek tebin yetiştirip tarihe ve ebediyete mah eylediği birçok varlıkların, en başta en üstte Atatürk olmak üzere, tecessüm eyliyen hayalleri üzerinde durdu. Sanki bu mükemmel geçişle, genc Har- biyeliler. her adımda tarihin bağrını deş- migler, ezeli ve ebedi Türk kütlesinin bütün mefahirini biran için ortaya, gözö- İnüne saçmışlardı. e Rahmetli babacığımın yanık gönlünü manasını o dakika“ iyi anlıyordum! Ve benim dei asil, bu yiğit delikanlılara ker: bir gıpta uyanıyordu!. Bir gıpta ki, ve mukaddes yurdumun mhu- de derin mu ancak, güzel sn be Atamın bana armağan ettiği Cü N riyet rejiminin, bu ellerde, her tecavüz” den masun olduğuna bir defa daha kana» mekle yenebildim!. & Ehsem als Berlin - İstanbul hava seferleri başladı İ Berin - İstanbul hava seferleri dün baş - tar, e seferleri yapan tayyare saat 16,10 da Yeş'iköy havs meydanına inmiştir. Bu tayyare ile Almanyodan O memleketi - mizle büyük mikyasda iş yapan üç firma - yur mümessilleri gelmiştir. Tayyare bugün saat 10 da Yeşilköy hava meydanından Berline mütereccihen wa - caktır. TAKVİM imi 20 13 Birizelteşrin »