23 Ekim 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

ne? aa vak e e er Ne, BR NA x 23. Birinelteşrin. umu Ss POR Dünkü Beşiktaş Altıntığ maçından iki görünüş DEŞİKTAŞ DÜN ALTINTUĞ TAKIMINA AZ KALSIN MAĞLÜB OLUYORDU Galatasaray Beykozu 4 - 1, Fenerbahçe Süleymaniyeyi 5-0, İstanbulspor Topkapıyı 4 - O yendi İstanbul tig maçlarının dördüncü haftam! Kzunları dün dört sahada birden yapılmış ! Haftanın on mühim maçını te | teşkil eden gn Beykoz maçından evvel Beşik. | R takımları l va YE sürpete yam büyük | Beşiktaş 3 - Altıntuğ 1 | en İYİ vaziyette olan Beşiktaş taki tin; Mik bir sayı farkile bitireceği be - kilde 2 Du maç, hiç de tahmin edildiği şe Misli er oyan etmemiştir. En kuvvetli kad — yapacağı samlan büyük by, Pebileceği azami bir müdafaayı Dal #inir buhranı içinde ( seyretmek Başk e heyocaflı bir şekle sok -| DE my didinmesi, Altıntuğun cansi - ten —ödafnası devreyi sıfır sıfıra bitir — İtina, #“Dedemedi. eder de bir müddet bu şekilde de - Altıntuğluların merkezden yap Ev şeklini büsbütün değiş İn. Bütün oyun esnasında iç hücum halinde olan Besiktas, mağığbı imin yaptığı beraberlik sâyı -| AE dong, rn kurtuldu. Bu sayıdan pek Betiktay, çeki) penaltıdan — yaptığı gol ie kâfa pip , Elbiyet temin etmiş, Hüsnünün Balki, dan üçüncü gol de Beşiktaşın Hrniye, © Galibiyeti biraz daha zenginleş 2 alakasaray 4 - Beykoz 1 bütün nazarları üzerine çeken Beyi hesabi bir to oyun içinde başladı. Dik ettiği müsavi bir oyun çıkarmak için tat Galatamray'p Oyundan © istifadeye çalışan sahsi hiç yu2e1 dakikada ilk golü Cemi -| z # Yam has enerjlsile oyuna de-| Şüniş. fırsat buldukça Galatasaray mü- sonr; de Sen ikinci golle işi sağlama bağla- Madi metleesinin açık bir surette belli o). hi ME yavaş yavaş ii müdafaaya dö. ik Di biraz gerileyince, müdafaa hat. Sağ imam Galatasarayın höcumla - kalayan sek düştü. Beykomu bu vaziyette ya. Balihamı Matasaray 17 İnel dakikada gene attinin saki bir Yuruşile üçüne gold! in tasarayın artmağa başlayan ei karşısında canlılığını kaybetmiyen Bey ra Ne tük de olsa hürumdan peri kalmamış ley 'DCİ dakikada sağ açıklarının müdafi. atlatan bir höcumlle yerine © sayılarını Biişardır. Her akını göl Ile bilerek dere. Nr hücum tstüne hücum yapan Galatasa- 4 Üncü dakikada sol açık Sarafim vası-| Yaptı Dünkü maçlardan üç ayr görünüş tasile bir sayı dahu yaparak bu tek sayıya mukabele etmiştir. Beykoz güzel (oynamış, Galatasaray bazı muhakkak sayıları kaçır - mış ve oyun da bu suretle bitmiştir. Ömer Besim Beyoğluspor 5 - Anadoluhisar | İkinel lige dahil olsn bu iki takımın Tak. simde oynanan maçi fevkalâde zevkli ve he- yecanlı olmuştur. Hisar takımı kalecisi Meh medin fevkalâde oyununa rağmen maç 5 -0 Beyoğlusporun galibiyetile bitmiştir. İstanbulspor 4 - Topkapı 0 İstanbulspor, çok daha canlı ve süratli bir oyunla Topkapıyı fazla bazyik etmiştir. Dev. renin sonlarına doğru iki sayı yapan İstan. İbulspor 2-0 galib olarak devreyi bitirmiştir. İkinei devrede aymi hâkimiyeti gösteren İs. tanbulspor iki sayı daha yaparak 4-0 galib ) gelmiştir. Fenerbahçe 5 - Süleymaniye 0 Fenerbahçe bu maçta takımı azami suret- $e takviye etmiş ve eski merkez muavini Ay- tanı oynatmıştır. Buna rağmen Fenerbahçe bir #ürlü kendini toplamağa imkân bulama- dığı için oyunda katl bir hâkimiyet elde e - dememiştir. Fenerbahçe hücumlarının birin. de Süleymaniye aleyhine verilen penaltı da bu arada dışarı atılmak suretile kaçırılmış tar. Fenerbahçenin soldan yaptığı bir hücum. da Rebii pek uzaklardan (çektiği bir şüüe ük golü yapmıştır. Bu sayıdan sonra Hasad 1. kinci, Basri de üçüncü £ golü yapmış, devre bu suretle bitmiştir. İkinci devrede Fenerin bozuk oyunu de - vam etmiş ve bu arada birçok fırsatlar da kaçırmıştır. Fenerin ümidsiz bir şekilde yap tığı hücümlarla vakit geçerken Basri dör — Güncü ve Yaşar beşinci golleri (o yapmışlar, Süleymaniyenin tek tük hücumları arasında maç da 5.0 bitmiştir. Karagümrük 1 - Feneryılmaz O Rakibine karşı nisbeten daha faik çalı Karagümrük birinci devre attığı İ golle o - yunu kazanmıştır. Vefa 4 - Hilâl | Hakem Eşref Matlu idaresi altında oyna - nan bu maç, birinci devrede bir hayli sayıf- lamış olan Hâl genç takımı Vefa karşın. da canla başla çalışmış (ove buna Muradın tevkallâde oyunu da yardım edince haftay. mi 1.0 mağlüb kapatabilmişlerdir. İkinel devrede Vefanın işi acele | tuttuğu görülüyordu. Fakat Hilâlden Cevdet sakat - Ianınca 10 kişi çalışmak mecburiyetinde kak dılar, Enerfinin tecrübeye (boyun eğdiğini gördük. Vefa bu sırada 4 gol atarak gali - yeti garantiledi. Hülâlliler de dan bir gayret- Je çalışarak şeref sayılarını — çıkarabildiler. Maç da böylece (O #-1 Vefanın üstünlüğü ile bitti, Davudpaşa 4 - Galstaspor O İrinci ile takımları arasındaki bu maç Şe ref stadında yapılmış ove 4.0 Galatazporun mağlâbiyetile bitmiştir. Barutgücü 6 - Fatih Gençlerbirliği O Barutgücü sahasında yapılan bu maç bü. yük bir alâka ile takib edilmiş ve 6-0 Fatih Gençlerbirliğinin mağllübiyetile bitmiştir. Futbol ajanı geldi İstanbul mıntakasına ald birçok işleri hal letmek üzere Ankaraya giden Putbol Ajam Kemal Halim gelmiştir. Bir hafta zarfında bötün işleri takibe imkân bulamıyan Kemal Halim hakem ve İsans işlerini bitirebildi - ğini söylemiştir. Cezalandırılan futbolcular dan çıkarılan Süleymaniyeden İbrahim, Altmordudan Ekrem le Alemdar klü - binden Abdürrahmana ikişer ay boykot verilmiştir. n | ğenim karagöz istiyor. Fakat ne kahve - Maç esnasında hakem tarafmdan saha-| pa germ baharatcı, ve pastırma, Bilmem, bana mı öyle geliyor? Bu se-| he Ramazan çekingen bir misafir gibi pek İsessiz, sadasız geldi, Yahud da harb gü - rültüsü srasında, onun artık bir mantar tabsncası kadar cılızlaşan topunun sesini işitmedik. Eskiden haşmetlü böyle mi gelirdi? Ha xırlikları daha son (o kandilden başlardı. Ön gün evvel minareler mahyaların yağları depo edilirdi. Vakıâ birkaç gün evvelden minarelerin arasına| sinirlerimiz kadar gergin bir balat çe - kilmedi değil. velâkin illâ maşallah Ra -| mazanın haftasını atladık hâlâ minare - lerin arası Siegfried-Majino hatlarını an- dırıyor: Hiçbir hareket yok.. Evkaf 1da - resi, hükümet benzin kararnamesini çı karmadan zeytin yağı tasarrufuna başla- dı paliba!.. Remazan hazırlıkları on gün evvelden başlar, demiştim. Bir taraflan minareler halkın Ramazanı iple çekişini sembollen- dirip, halatları kuşanadursun, şehrin muhtelif yerlerine sergiler kurulur, bak- kal dükkânlarından sıram sıram sucuk İkangalları, pestiller, (o güllâçler sallanır, gön'ş meydanlara atlı karıncalar, kara - göz çadırları kurulurdu. Şehrin havası mahsüs şekilde değişirdi. Ramazan pro - tokola tâbi, merasimperver ( bir adama İbenzerdi. Onu karşılamak için ne lâzim- İsa yapılırdı. Bu sefer dünyamız harbin ziyaretile mübahi okluğu geldiğine pişman olarak süklüm püklüm bir köşede kaldı. Maarbafih bütün kabahati garb cep - hesinde haysiyeti lekelenen harbin Üze- rine atmsk doğru bir hareket olmaz. Bunda yavaş yavaş, yürüdükçe yollara serptiğimiz âdet (o ve an'anelerimizin de fakrüddem olmasının tesiri var. İçimizde bu düşkün dostu eski itiba - rile karşılayanlarımız kalmadı diyemem! Şu kadar var ki, 5 bizde umduklarını bu- Jamadığı gibi, bazılarımız da onda ara - dıklarımızı bulamamanın sukutu haya - Yine uğruyoruz. Kaç gündür küçük ye - de, ne gazinoda ne bir köşede hayal per- desi kurulmamış. Yeğenim biraz büyük harb tebliğlerini okutup karagöz aratmıyacağım amma, ne çare ki o canlı| İkaragöz) den hoşlanmıyor. Bizim gibi| (hakiki dövüşlü) karagöz seyrini arzu €- diyor. Fakat iki elim yanıma gelecek, bunla- rı söylerken, şehirde ufak tefek eski Rs- mazanları hatırlatan hareketleri de işa- retlemeliyim. Mesblâ, Beyazıd camisinin avlusundaki sergiyi, Şehzadebaşının, 6$- kisi ile kabili kiyas olmamasına rağmen, kalshalığını, ötede beride kukla, saz, gü- reş bulunduğunu ilâve etmek lâzım! Be- vand camisinin avlusuna serpiştirilen bir kaç dükkâncık sergiyi bizim şu Galata - saravh yerli mallar sergisinden daha zen gin addetmeğe imkân voksa da, fakirli - Kine rağmen eskinin kokusunu verdiğini de itiraf etmek doğru olur. Hatırlıyorum ki, Beyazd o camisinin genis avlusu, tesbihci, ağızlıkçı, baha - ratcı ve pastırma, suçuk, (o pestil sata dükküânlerla tıka basa dolardı. Şimdi © buçuk tesbihçi, birkaç“pastırmacı, iki si- midei koca avluda kavbolmuşlar dene - bilir, Dedim ya, buna rağmen avluda eos- kiyi hatırlatan bir hâva esiyor. Avludaki doğrams makinesi tulumba gibi işlemesine rağmen pastırmacı yetiş- #iremiyor. Pek “kelepir sayılmaz. 80 e, oldukça yağlı pastırma ler alıyor, biç olmazsa bir iki simid. Bevaz sakallı bir ihtiyar, oruç keyfile stırmacile çekişiyor: — Allah Allah, evlâdım, akşam akşam benim başımı derde sokma. ben makine- nin doğradığı pastırmadan bir şey anla »| 2, işte Adet| olmus.. herkes camiden çıkınes bir şey -! Sayfa 7 kurulan sergi Çocukluğumuzda Beyazıd camisinin geniş avlusu tesbihci, ağızlıkci, sucuk ve pestil satan dükkânlarla tıka basa buçuk tesbihçi, birkaç pastırmacı avluda âdeta kaybolmuşlar! askerlik şubesi kadar kalabalık. Şimdi o nunla mı uğraşsın!.. Tesbihi kopanlar, sakalı beline uzan mış ihtiyar tesbihcinin (başında. şimdi sofusu da, gayrisofusu da tesbih kullan 4 dığı İçim, neyse tesbihciler biraz vaziyete lerini itmiş Oo bulunuyorlar. Yo) zavsiliların başı Finlandiya derecesini: halat kuşanır, | Skışmış i. Baharatçılar (oda avlu şubelerini pek boşuna açmış sayılmazlar. pek âlâ müş- terileri var.. Tarçın da, zencefil desa » leb de fena denmiyecek bir sürüme sa « hib.. Ben, belediyenin hal yapmasından dolayı başları sıkışan Mısırçarşısı esna « fımın yerinde olsam, buraya geçerim. . Avluda, camiden çıkan ve çarşı yolla- rının buraya döktüğü halktan çok dilen- ci kaynaşıyor. Dikkat buyuruluyor mu fakir demiyorum, dilenci diyorum, Çün- kü sadaka bareminde bunların derecele- ri başka başka.. müz'iç bir dilenci ordu- adeta ii rini, tatlı damlamış bir nesne gibi rat şeklinde istilâ e - diyor. Mübarek ay sahavet ayıdır amma, bu kadarı sahavet değil, sekalet oluyor. Adım başında da bir pideci. zaten yi- yecek faslında hoşafla pide tek başlarına Ramazanı temsil edebilirler, Pideyi Ra mazan dışında gördük mü garibseriz. Vakit ilerledikçe telâş artıyor. Ceb « lerden büyük fakfon saatler (o çıkarılı - yor. Kulaklar topda, gözler minarelerde., iftara yetişmek için acele acele koşanlar bir hayli. Önüm sıra ilerleyen iki babayani kı - lıklı sdam konuşuyorlar: — Eski Ramazanlar ne iyi idi. Her ak- sam iftara bir vere çökerdik. Üstelik de diş kirası verirlerdi. Her akşam bir ah - babın yüzüne bakıyorum, © kimse oralı değil! Nusret Safa Coşkun Kabataş araba vapur İskelesi önünde Feci bir kaza Dün akşam üstü Kabataş araba Yapıru is. kelesi önünde bir müsademe olmuş neticede bir kişi muhtelif yerlerinden ağır surette ya. Talanmıştır. Ahmed adında biri motosikletle caddesinden Dolmsbahçeye (o doğrü süratle Merlerken karşıdan gelen ve şoför Hasanin idaresindeki #aksi İle çarpışmıştır. Bu şid - detii çarpışma sonunda motosiklet parça - lanmış, Ahmed de vücudünün muhtelif yer. lerinden tehlikeli surette yaralanmıştır. O - tomobilin ön kısmı da hurdahaş olmuş ve içinde bulunan iki kadın hafif surette yara Janmışlardır. Yaralı Ahmed imdadı sıhhi ile Gümüşsu. yu hastanesine kaldırılmıştır. Kasa etrafın. da zabıta ve ndiiye tahkikata devam etmek. tedirler, 5 kuruşluk kavun yüzünden Dün Tophanede beş kuruş yüzünden çıkan bir kavga sonunda bir manav o müşterisini yaralamıştır. Tophanede Karabaş mahallesinde oturan Hasan kavun almak üzere manav & Artinin dükkünmna giderek bir kavun seçmiştir. Bu sırada müşteri ile manav arasında 5 kuruş. Yuk bir fiat farkı yüzünden kavga çıkmış, a2 sonra her ikisi de dükkünin içinde dörüş » meğe başlamışlardır. Bir ara manav Artin jiletle, Hasanın yü - züne vurarak yaralamıştır. Yaralı Beyoğlu hastanesine suçlu manav yakalanmıştır. Fir alacak yüzünden çıkan kavga Rumelikavağında oturan © Yaşar ayni yer sâkinlerinden bahçıvan Ahmedle bir alacak meselesinden kavga etmişler, neticede Ah med çakı le Yaşarı kolundan yaraladığın - Kabataş kaldırılmış, imiyorum- Bana bıçakla kes.. Pastırmacı da haksız değil hani. başı dan hakkında kuikibata başlanmıştır. Yaralı tedayl altına alınmıştır.