| | | TENE. ER AŞ RAE —wr Çankırıda Bozkurd dikiş ve biçki yurdunun faaliyeti Çankırı (Hususi) — Geçen yıl «Boz.| Bu 20 genç kızımızın ve kiymetli öğ .i kurt dikiş ve biçki yurdu, namında| retmenlerinin çalışma devresindeki işleri Şükriye Bozkurtun açtığı Yurd on aylık) aykevi salonunda bir sergi halinde teş. Müntazam bir İsaliyetle 20 genç kızı di. ve biçki sahasında sok alkan bir/hir etmişlerdir. Resim sergiyi ve genç İkizları göstermektedir. “Son Dakika: Lehliler Alman hücumlarının akamete uğradığını bildiriyorlar Londra 16 — Varşova tarafından verilen son tebliğide şimali şarki tikametinde yapılan Alman hücümlarının akamete uğradığı ve Al - man kıt'alarının Bialystok ve BrestLitovsk'a karşı giriştikleri teşebbüs- | lerin kat'i bir mukavemetle karşılandığı bildirilmektedir. Tebliğte şun- lar ilâve edilmektedir. Merkezde Varşova müdafileri etmektedirler, Lowilz-Sxierne Wice mıntakasında başlıyan şiddetli muharebeler de. vam etmektedir. Bu mıntakada Polonya kıt'aları Almanlara ağır za - yöat verdirmektedir. Diğer cephelerde değişiklik yoktur. Bir Leh tahtelbahiri Tallin limanına iltica etti Tallin 16 «Oyzelm ismindeki Leh tahtelbahirinin ansızın Tallin limanına girmesi burada bü; bir heyecan tevlid etmiştir. Son za - manlarda İngiliz tezgâhlarında inşa edilmiş olan bu gemi iki haftadan- beri açık denizlerde bulunmakta idi. «Orzebvin mürettebatı 60 kişidir. kahramanca mukavemete devam Tahtelbahirin kumandanı gemide mahrukat ve yiyecek kalmadığı, N mürettebattan bir kısmının hastalandığını beyan etmşitir. Kumandan ile hasta efrad hastaneye yatırılmış, diğerleri tevkif edil. miştir. Tahtelbahirin limana gelmesinin sebeblerini araştırmak üzere Harbiye ve İlariciye nezaretleri hususi bir komisyon teşkil etnişilerdi. Roma ve Berlindeki Japonya sefirleri Tokyoya çağrılıyorlar Brüksel 16 — Berlinden bildirildiğine göre Alman-Sovyet itilâfmın im- zasındanberi ecnebi (o müşahidler diplomatik hareketleri (dikkatle takib etmekte ve bu hareketleri pek mühim neticeler verebileceği ka - naatini izhar eylemektedirler, Romadaki Japon sefiri Tokyoya çağırıl- mıştır. Israrla dolaşan bir şayiaya göre Japonyanın Berlin sefiri de Tokyo- ya çağırılacaktır. Diğer cihetten Çankay-Şek tarafından geri çağırılan Çinin Berlin sefiri Almanyadan ayrılmıştır. Berlindeki Leh mahfelle - rinde hâkim olan kanaate göre Çin sefiri Alman taraftarı idi. Bu barla geri çağırılması Çankay-Şekin Almanyaya karşı siyasetinde bir değişiklik yapıp yapmıyacağı meselesini ortaya çıkarmıştır. Ayni mahe! fellerde Japonyanın Çinin harici politikasını büyük bir dikkatle takib ettiği söylenmektedir. Prusyalı prenler cepheye gönderildiler Amsterdam 16 Eski Kayzerin ikamet ettiği Doorh xehirinden bildi- rildiğine göre, sabık hükümdarın yeğenlerinden iki Prusyalı prens Po- lonya cephesinin en tehlikeli noktalarına gönderilmişlerdir. Kayzerin diğer bir yeğeni de mareşal Görinğ in kumandası altında bulunan hava kuvvetleri erkânıharbiyesi heyeti e mrine verilmiştir. İngiliz Kralı Başvekil ve harb iktisadiyatı Nazırı ile görüştü Londra 16 — Kral dün Başvekili ve geçende harb iktisadiyatı nazır- lığına kabul edilen Grass'i kabul miştir. Cük de Windsor Chamberlain'i ziyaret etti Londra 16 — Üç gün evvel İngiltereye avdet öden dük de Windsor Baş vekâlet dairesine erek Chamberlaini ziyaret etmiştir. Konyada tütün ekimi hararetlendi Ba yıl tütün ve tömbeki mahsulünün çok güzel olacağı tahmin ediliyor Konya (Hususi) — İktısad Vekâleti - kları ihtiyar ettiği muhakkak - Bu cümleden olmak rırlarında da Virjina tütünleri v törnbekisi gibi mahsuller elde edil çalışılıyor. yer, yer okilen Virjina tütü rındân düzgün ve gürbüz edilmiştir. Burdur vilâ mahsul elde yetinde yapılan tecrübe - lerde üç d yaprak toplan. rmş ve «sun'iz usullerle kurutulduktan sonra elde edilen kurumuş yaprakların! fevkalâde nefis oldukları neticesine va rilmısi Bu tütürlerin tiştirildiği Romanya ve Bulgaristandekilerden daha ü: bir kaliteve melik oldukları söylenmekte -- dir. Bölgemizde 7 defa sulanan Virjina tütünleri bu ayın ortalarına doğru top - lanacaktır. İngiltere ve Amerikanın hararetle a ıcı olduğu bu nefis tütünleri, Konya müstahsili daha mükemmel evsafta Çı - karmuğa itina etmektedir. z bir noktayı kayıd ve işaret et. bahsi geçen bilgili fen me - murlarımızın bu işlere yakinen lerini temin etmek zürraa bu fenni nok sanı tamamlamaya imkân verecektir. le; itinalı ekme, a timar, toplama ve kurutma gibi husus uayyen bir kontrol altında yapıl . caktır. taraftan Ziraat ve İktısad Ve - İn yardımını obekliyen vasi Konyı toprakları ve çalışkan zürrai bü ve: sahanın serbest ekim mıntaka - sı olmasını da !stemektedi. Gene Konya Vilâyeti dahilinde bir « kaç vıldanberi ekim tecrübesi © yapılan tönbeki mahsulü de tıpkı Şiraz tönbeki leri nefasetinded: Bu işten anıliğan salâhiyet sahibi kim seler de bu kanasitedirler, M9 tecrübe zeriyatı sorunda 500 kilo. m mahsul alınmıştır. Küçük bir ekim sahasından bu derece geniş bir bollukla mahsul idraki fevka - lâde telâkki ki edilmektedir. Sındırgıda tütün mahsulü bereketli Sındırgı (Hususi) — 1939 senesi tü - tün mahsulü çok nefis olarak yetişmiş ve şimdiden denk yapmağa başlamış- tır. Amerikan Tabako tütün kumpanys- sının eksperi gelmiş, tütün mıntakala rmı gezmiş ve mahsulleri tesbite başle- mıştır, Bu sene Sındırgıdan 1.300.000 ki. il il i Dimetoka ve köylerinde asayiş Bigt (Hususi) — Altı aydani Dimetoka köylerinde bir takım yan hırsıslıklar: oluyor, fakat bir türlü fail. leri ele geçirilemiyordu, Dimetoka nahiye müdürlüğüne yeni tayin olunan Fuad Erzurt emniyet ve asayişi ciddi bir tar#da tehdid e- den bu hirsizlik hüdiselerini ele almış ve tahkikata başlamıştır. Neticede lik olarak «İsmali Bormbas adın- da Balıkesirli bir sabıkalı hirsiz yakalanmış ve adilyeye tesiim edilmiştir. Bu adam mer- kezde vukubulan 45 hırsızlık suçunun faj - Hidir, Bu arada birçok haj suçlusu kör Sıtkının şerik suç dellilerile ele geçirilmiştir. Jandarma - nin çok sıkı takibi sonunda kör Sıtkı da Bursada tutulmuş, kasa adliyesine teslim 0- va bay- birsızlıklarının irmü Tahir de ürü bir taraftan Dimetokanın emniyet ve asayişini teminle uğraşırken, di- ger taraftan nahiyonin İmarma da çalışmak- tadır Pazar Ola Mesan Fey Divor kı: ... Bir kolunu, bir bacağı- 4 Bir gözünü ka Ni. Acaba Avrupada! danlarından mı geliyor? Bev — Zannetm arına devâm e yorsa zavallıyı karanlıkta ha.| kem zannetmişlerdir. ybetmi$., arb mey > «Son Postas nın tefrikası: 20 Yazan: Martha Richara İşte Constahtinepp ile Von Bredow'un â - rasında böyle bir muhavere geçmişti: İkinci büronun gefi: — Büyüklerinizden, aramızdaki muhave - “| reyi mevzavbahs eden bir not aldımız mı? Diye sormuştu. — Hayır. — O halde daha alacaksınız! Bilmek iste- diğim şeylerden (o biri de Madam Von $... | İyi tamıyip tanımadı ir. Bu kadının gt- nah çıkarmak için size müracaat ettiği doğ- rudur değil mi? Genç rahib bu söze cevab vermemişti. Von Bredow sözüne devam etti: Bu madam çok katoliktir, Sizin bulun- duğunuz yerde yaşadığı için muhakkak ki i ziyarete gelmiş olmalıdır. Sizin nezâre - ya: ahet nezareti Von 8... in elin- de olan bir dasyanın nerede olduğunu öğ - Tenmek istiyor. Bu diyanet işleri nezaretinde rolünün ne olduğunu bilmiyen insazılar için, bu hikâye inanılmıyacak bir şey gibi görünebilir. Fa - kat ben biliyordum ki Vatlkanın istihbarat bürosu, dünyanın en iyi idare edilen büro - İlarından iri idi, Onun nüfuzu, Obattâ köy rahiblerine kadar uzanırdı. Vatlkanın yüksek nüfusundan Von Bre - dow'un kendi hesabına istifade etmek iste- mesine hayret etmiyordum. Bu işde âlet o - lan kimdi? Hiç şüphesiz ki genç rahibi Bu işde kurban kim olacaktı? Görünüşe naza - njran Von 8...! İş pek meraklı idil Jorman bana: — By... O halde? diye sordu. — Ben bü işe girmekteki menfaatımı bir türlü anlayamıyorum, Cevabını verdim. Marthe sen hâlâ ticari casusluğun ehem miyetini anlayamıyorsun. Bütün memleket- , İleri alâkadar eder, doğru voya yanlış malü- atların hepsi Brü&selde satın alınır. Bunun n orada hususi bir ajans vardır. — Ticari casusluğun ne demek olduğunu anlayamıyorum. — Büyük Fransız müesseseleri kendileri - nin, içlerinden bir takım casuslar tarafından tarassud edildiklerini bildikleri o halde, bir türlü bunları meydana çıkaramıyorlar, — Öyle tuhaf bir gülüşün var ki bana bu hususta birçok geylere vikıf olduğunu öğ - retiyor — Belkil Ben sannediyorum Kl Pranstz fabrikalarını sid casus raporlarımn o hepsi F... Ot m-o X de toplanıyor. Bu Alman santralının bulunduğu Yer değil midir? — Evet, Bütün raporlar burada toplanır. Son zamanlarda, büronun, Rahr'daki fabri- kaların parasile yaşadığını öğrendim. — Sen onların hesabına mı çalışıyorsun? — Tamamile değil — Bu müessese nasıl bir şeydir? Sen bunu tanımazsın, Sana, harb sene- lerinde mühim kömürcülerden biri olan bir şahıstan bahsedeceğim. Sarre'da da bu ada- mın fabrikaları vardır. Bu adam, şimal fikalarınıı imha etmek için Almanlar ta - rafından işgal mıntakasına e gönderilmişti, Orada işini muvaffakiyetle yapmiş, ve bir - .İçok makineleri beraber getirip kendi fabri- kalarına yerleştirmişti. Harbden sonra Pransızlar bu çalınmış geyler! geri almadılar mı? — Amlens'de divanıharbden © geçti. Dava gıyabında olüyordu. On dene | hapse ve on milyor. cezâyi nakdiye mahküm oldu. Tabit ne hapiste yattı, ne de bü parayı verdi. — Bu büyük davayı pek iyi hatırlıyorum. Eylül 16 RABİR CASUS KADININ Örime Hatice Hatib Ticari casusluk teşkilâtı Sen şimdi! bu adamın ticari casusluğu idare ettiğini, ve bu uğurda par sarfetliğini ml sannediyorsun? — Bu işde para koyan yalnız bu adam de- #tldir. Hynen Stimen, Klcehner, Roeehling ler var, Bu adamların dünya yüzünde kendi hasebiarına çalışan bir sürü casusları var- Fransızlara kadar nüfuz etmişlerdir. Jormen bana doğru uzanmış bu sözleri nihayetinde casusluk n çekilmiş olduğuma bir türlü ihtlmal veremiyordu. Kendisi herhalde pek büyük bir faaliyette idi. Avrupanın ka- rışıklığı muhakkak Xi ona mühim işler te- min ediyordu. Neş'eli idi, keyfi yerinde idi Ondan daha bazı şeyler öğrenmek heve- sine düştüğüm için, ben de ona açılmış gö- rünmek İstedim. Ve, sulh casuslarına aid bir kitab yazmak ütere olduğumu söyledim. A- caba bana bazı hatıralarını söyliyemez mi 1di? Bu son zamanlarda birçok metalorji mü- esseselerinin etrafında mühim miktarda ca- sus dolaştığını biliyorum. Sana (üçüncü Rayhın Fransız sırlarım öğrenmek için se kürlü metodlar takib ettiğini söyliyebili- rim. Kabul ediyor musun? Bu casusun benden ne istediğini pek İyi ankyordum. Hiç şüphesiz ki, kilisede, günah çıkarılan hücrelerin yarı karanlığı içinde herhangi bir kadın madam Von 8... zanno- Tunabilirdi. O da benim gibi Lorenli #4t O - bunle telâffuslarımız eyni !di. Bu işi nani hasırlıyacaklarını şimdiden tasavvur edi - yordum: Bir telefonin rahibe, madam Von 8... günah çıkarmak istediği haber verile - cekti. Günah çıkartmak benim için pek güp biz rol değildi; sonra rahibin söyliyeceği söz- Jeri dikkatle dinliyeceztim, O mahud dosya | hakkında bana Kapalı surette bir şeyler söy- liyeceği muhakkaktı. Mesela şu İdi: Jorman Bu dosyanın hakkın ön doğru bir mslümat almak istiyordu. Buna gok ehemmiyet verdiği muhakkaktı! Acaba niçin? Bunu öğrenmeğe çalışmadım bile, Or- tada şu vardı: Jorman bu ise pek fazla #hem miyet veriyordu. Bu dosya ile çok allikadar. &ı! Fakat ben hiç değildim!. Yalnız... Ziergartene yâkın bir yerde, tenha ve kü çük bir barda oturüyorduk. Niwlas Jorman koltuğunu benim koltuğuma daha yaklaşlır. dı, Bu adam hakikaten çok kurnaz bir adam- dı, boşuna onun için çok mahir ve çök İnce bir casus demiyorlardı.. Jorman bana pârâ teklifinde bulunmadı! Bu son defa üç kere görüşmüştük. Paket bu ona, beni tamamlle tanıması için kâfl gelmişti. Jornan beni na- sıl elde edebileceğini pek iyi anlamıştı. O ba- na ne teklif etti biliyor musunuz? Hizmeti. me mukabil memleketimi alâkadar edecek rg Yanl aşağı yakarı bir başka casus- Bu yeni işte ben! alikadar edecek kadar esrar vardı Jorman yaman bir adamdı! — Bir kere, diye cevab verdim. Bana söy- lediğin şeylerin ne dereceye kadar doğru ol- duğunu öğrenmeliyim. Sonra belki şu gü - nah çıkarma işinden bahsedebiliriz. — Çok âlâ! Fakat acele hareket et. Sahte bir Jâkaydi Içinde ondan ayrildim. Fak! otele girerken kalbim şiddetle çarpı - yordu. Heyecan içinde idim. Bir saat sonra otelimden çıkarak bir otomobile atladım: — P.. sokağı. TI numara. Jormanın bana verdiği adres 83 mumarâ idi. Otomobilin içinde Aleksander palasa yi- derken onun söylediği şeyleri düşünüyor - dum. Bana: «Ev, bütün tlcarethanelere benzer, Karl Rapol ve şürekhei ismini taşıyan bu ajansın asıl işi Pransadaki mataloroji müesseselerine ald bin türlü raporlarla meşgul olmaktır. Za- ten sen bu Rageli pek iyi tanırsın! (Arkası var) Âbideleri Koruma Heyeti Istanbul Relöve Bürosundan: 19/9/1999 Salı günü saat 15 te Yüksek Mektebler muhasebeciliğinde «1439- 79, kuruş keşif bedelli Sultan Mahmud ri açık eksiltmeye konulmuştur. Muksvele, eksiltme, bayındırlık işleri genel, hususi ve fenni proje, keşif hülâsasile buna müteferri evrak dairesinde görülecek! kat teminat «108. liradır. İsteklilerin en az bu i mış olduklarma dâir İstanbul Vilâyetinden <8» g tenhhidlik ve 1939 yılına aid Ticaret Odası v türbesi müştemilâtından bir dairenin ta. şartnameleri, . Muvak - benzer «100: liralık İş yap - in evvel almiş oldukları mü. z kala gelmeleri ilân olunur. (6925) oz vakıf ormanlarının Rapana, Bezirgân yolu üzerinde ve De. ğirmendere mevkimden bir sene müddetle kesilip imal ve nakledilmek üzere 00 M3 gayri mamul kavak kerestesi açık 2/9/939 Pe: ile Kadıkö Vakıllar Müdürlüğüne müracaat etmeleri, arttırmaya > çıkarılmıştır. o İhalesi eme günü saat 14 tedir Talib olanların «60. liralık ilk teminst «22, İstonbul Db efterdarlığından; 3 pipe. ikesn Yukarda mevkileri ya ası Üzerinden Kira; Da vudpaşa orta mektebi bakkaliyesi Setler kahvehanesi. i bakkaliye ve kahvehane hizalarındaki muhammen (bedeli verileceklir. İhale 25/0/039 tarihine müsadif Pazartesi günü Muhummen senelik bedeli iearı Lira kuruş müddet 152 00 200 00 3 sene 3 sene dedir. Taliblerin * 75 pey akçelerini vakti muayyeninden evvei yatırıp mezkür Defterdarlık Mill Emlik Müdürlüğündeki satış komisyonuna müraca -