6 Haziran 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

6 Haziran 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Resimli Makale: Hergün Hatada ısrar Yazan: Muhittin Birgen (Baştarafı 1 inci sayfada) rin bir ruh ile mütalensı, bu gazetelere tedricen lâzım olan süküneti verecektir. Sükünet alâmetleri görünmekie bera - ber, maalesef, Almanya, hâdizeleri hakiki mabiyetleti ile görebilmek'en henüz çok uzaktır. Türk - İngiliz anlaşmasının se - beblerini, Almanyanın değil, mutlaka Türkiyenin hatalarında aramak lâzım gel diğine kani olduğu içindir ki Alman mat- bustı, durup durup Türkiyenin hatasını izah edecek sebebler icadile meşguldür. Meselâ, Deutsehe Algemeine Zeitung. son makalelerinden birinde, Türkiyenin lü - zumsüz bir panik duygusuna düştüğü ve İngiliz - Fransız propagandasına kapıldı. ğı içindir ki son kararını verdiği fikrinde bulundu. Türkiyenin panik yapmaz bir memleket olduğunu Almanyanın çok iyi bilmesi kadar tabit bir şey olmazken, asl sebebi görecek yerde başka sebeb icadı ihtiyacı bu gazeteyi böyle bir fikir mü - 'dafaasına sevketmiştir. * Alman gazetelerinde, bu mesele dola «| yısile hatayı Türkiyeye isnad elmek üzere sarfedilen gayretlerin bir misali de başka bir vesile ile görülüyor. Hafiyın Türkiyeye kat'i surette Hhakı için cereyan etmekte olan müzakereler - den bahsederek bu meselenin bitmek € - zere olduğunu ileri süren Vökkiseher Beobachter gazetesi, son nüshalarından birinde yazdığı bir makalede, Türk - İn giliz anlaşmasının Hatay uğrunda âkte - dildiğini söylüyor. Bu gazeteye göre, Tür- kiye, sade Hatayı ilhak için kendisini sat- mıştır. Bu Alman gazetesinin de ne kadar gaf- let içinde olduğunu göstermek için uzum deliller iradına lüzum yoktur. Bizzat bu gazetede aylardanberi Hatay meselesine dair okuduğum muhtelif haberler ve & - kirler delil vazifesini görmeğ: kâfidir, Filhakika, Arabistanı alâkadar Kadının kusurunu görmeye mi başla. Bebilirsiniz. Bu genç bugün çelik Ciğerle yaşıyor Bu delikanlı, meşhur Kanadalı mil yonerin oğludur. üç senedenberi çocu eden | felcine uğramıştır ve çelik ciğer için - bütün meselelerle ciddi surette meşgul ©-| de yaşamaktadır. Bu hastalığa tutul -! lan ve bu arada Hatay işlerinin gidişini mihden'evvâb'savalir gep de gör ir alâka ile tak e 1 i A ig een b AA yağmaz gibi güçlü kuvvetli . Köle- gazetesi, Türk - İngiliz anlaşmasından Sint (41. Kucağında gez- çok daha evvel, artık Hatay meselesinin 3 Mr , raid. halledilmiş sayılabileceğini yazdı. Hem de|dirdiği sevimli kız da, kız eşidir. | mam defa! , ağ İ raum « mukabil, Türkiyenin de bir emni- Bir taraftan Fransa ile Türkiye ara - . p $ : ereh, m - bulun - ında bu hususa dair müzakereler cere «| 7“İ pl ere ea yan ederken, diğer taraftan da Halayla! »dan çok evvel ilk defa olarak Türkiye arasında hududla pere > em kalktığını, ortaya ben attım. Almanyada, Aiman gömrüklerin birleştiğini. Hatayda doğ -İmenfnatlerinin hakiki istikametlerini iyi rudan doğruya T k anlıyacak insanlar bulunduğunu ümid et- bili kararı veri tiğim için, Türkiye için bu emniyet sa - 'Dürkiye arasında v k *İhası ihtiyacının hatırlatılması, Almanya. kından ibaret bir ayrılık ka İnn Balkanlara teveccüh eden siyaset a- veren bu gazete, bu mâseie kinımı durdurmıya kâfi geleceğini zanne- bitmiş sayılabileceğini çoktanberi yazıp| diyordum, Halbuki Almanya, Türkiyeye duruyordu. Hattâ, sade bu gazete değil. | 5 sıralarda o kadar az ohemmiyet atfetti bütün Alman gazeteleri ayni şeyleri yaz-|ki bu «emniyet sahası, tabiri Alman mat- dılar. Ben bizzat Arab gazetelerinde bu| buatında yeni yeni görülmektedir. Şim - meseleye dair olan haberlerin en evvelİdi, «Türkiyenin emniyet sahasının neresi D. N. B. nin radyo neşriyatı vasıtasile in-| olduğunu biz ne bilelim?» tarzında naşri- tişar etmiş olduğunu da iyi hatırla -|yat yapan Alman gazeteleri görüyorum. rım. Şu halde, bütün Alman gazeteleri | Bunlar, çok iyi bilmek mecburiyetinde gibi Völkiseher Beobachter'de Hatay me- | idiler ki bir memleket, kendi hayat &a - selesinin, son anlaşmadan çok evvel haj| basını bildiği kadar başkalarının da em - yoluna girmiş, hattâ filen halledilmiş bir niyet sahalarım bilmeğe mecburdurlar. Yaziyette bulunduğunu bilirken bugün | Almanya bunu ya hiç bilmedi, yahud Türkiyenin kararını bu sebeble izah et, | d bilmek istemedi. Arnavudluğa İtalyan mek, hakikati görmemek için göz yum ,/âskeri çıkmazdan evvel Yugoslavya ile - İ konuşmayı ihmal etmiyen Almanya, ayni bile kt i ” peş 8 gelmesinden neş'et eden| şariyle Ankarayı sefirsiz bırakmakta mah bir hareket değil midir? * Almanyanın görmemek istediği şey, AL müân siyasetinin, devir devir, düşmekten bir türlü kendisini kurtaramadığı büyük hatalardan biridir: Almanya, Ti nir emniyet sahasına el uzattı; hata burada dir; bunu Alman efkârının bilmesi ve an- Yaması lâzımdır. Bunu çok iyi bilmeleri! ve anlamaları lâzım gelen gazetelerin bu tarafa göz kapayıp başka şeyler üzerinde | dolaşmakta israr etmeleri, Alman siya - setinin, Alman bakimından dahi çok a- Bır olan bu hatasını Alman efkârmdan saklamıya çalışmaktan başka bir mak « sâdla izah edilemez. Hakikat burdan iba- rettir. > Almanyanın hayat sahasını » Lebens - İSTER İnhisarlar İdaresi tarafından İzmirdi ümüdlere sevketti; lerde şarap yapabiliriz. marka gibi muhtelif Avrupa memleketl 3 — Fahrikanın yapılması senede 3 istihsal ettiği şarap harice yollanacağı i i kaynağı olacaktır, diyorlar. risi bulunmıyan bir maddedir, fakat İSTER duğunu, gayet dostane ve nazik kelime -| INAN, deposu yaplırtmaya karar verilmesi işten anlıyanlar: büyük 1 — İzmirin giizel ve kokulu üzümlerinden muhtelif cins- 2 — Yaptığımız şarapları bilhassa İsveç, Norveç, Dani- edeceği için hem mahalli ekonomiye yardım edecek, hem de Mütaleâiarına tamamen iştirak ederiz. Üzüm her vakit gei'yvan, satılmasına müşkülât çekilen, her vakit müşte- INAN, SON POSTA Aşk bir siyah perdedir.. dınız, aşk denilen Dünyanın en nafiz nazarlı adamı dostunun karşısında yarı »#rdenin gözlerinizden sıyrılmak üzere olduğuna hükme. ( sarhoştur, kusurlarının bir kısmını görür, sevdiğinin önün- de kördür. hiç görmez, ie ma Hergün bir fıkra Tanıyanlar, tanımıyanlar Bir batakçı anlatıyordu: — Tanımadığım kimselerden borç para istiyorum. Tanımadıkları için vermiyorlar. Batakçıyı dinliyenlerden biri cevab verdi; — Sende tanıdığın kimselerden iste! — O daha fena ya.. Onlar da tanı « dıkları için vermiyorlar. i Yirminci asrın en Usta koşucusu İngiliz Sydney Wooderson «dünyanın en mükemmel koşan makinesi» ünva - nile tanınır. Filvaki son yılların eni us- ts rekordmeni olan İngiliz atleti koşuş stilinin güzelliği, âhenkli intizam: ile, cidden yirminci âsrın oharikalarından iridir. — —— —— — zur görmüyordu. İşte, hata buradadır. Fukat, hatanın en büyüğü orada değil, bugün hâlâ onun anlaşılmamış olduğunu gösteren bu neşriyatta olduğunu ilâve et- meği de unutmamalıyız. Çünkü her ha- İtanın ağırlığı, onun tamirine çalışılma - dığı müddetçe artar, Muhittin Birgen | İSTER e büyük bir şarap üzüm yemiyebilir. mutlaka içecektir. lerine satabi milyon Kilo istihsal ra şarabibin (10) kuruşa, kö; m e için mühim bir döviz Evet biz bu vaziyette dahi şarabımızın kolaylıkla satılma- sını mümkün görüyoruz. fskat tapkı bir tüccar gibi hareket edildiği takdirde mümkün görüyoruz, ve bütün bunların yapılabileceğine de inanıyoruz, ey okuyucu sen INANMA! şarap haline gelince İSTER vaziyeti değişir. Avrupalı veya Amerikah senej? bir defo Evet şarabı bol bol, kolaylıkla satabiliriz. fakat her zevke göre 20, 30 tip yapmak, bir defa yapılanı hiç değiştirmemek, eskitmek, hele vcuz vermek şartile, Bugün şarap memleketi sayılan Fransanın gazetelerinden birini açınız: Berlinde $nf- SÖZ ARASINDA il Bir aile unvanı Davası Parisli bir kont, resmini gördüğünüz melez şarkıcı kızın sahnede kendi ai - İesine aid bir unvanı (kullandığı için mahkemeye müracaat etmiş ve 600 lira zarar ve ziyan davası açmıştır. Almanlar atlara: rağbet gösteriyorlar! İngiliz gazetelerine göre Almanlar ma- kineleşme programı yüzünden açığa çıka- rilan İngiliz atlarını satın almaktadırlar. Vilâyet at pazarlarından da genç atlara! talib olmaktadırlar. Almanyanın at sa- İtin almasının sebebi ordudaki makineleş- menin azalmış olmasından ileri gelmek -| tedir. Bunun başlıca Amilierinden biri çe-| lik ve diğer maddelerin kıtlığıdır. Bun- ların yerine kullanılan aşağı kalite ye - İdekler dayanmamaktadır. Üstelik Alman mütehassısları, «yolsuz ve sert şark Av - rupa yollarında süvari ve topçunun da- pa gok iş göreceğine inanmıştırlar, “Çp'ak kafalılar cemiyeti, Amerikan gazetelerinde şöyle bir ilân çıkmıştır. «Çıplak kafahlsr cemiyetis Cenneeti - catta toplanarak bir sene zerfinda cemi yete giren yeni azasının kabul merasimi- ni yapmış, kafalarında tüylerin şekille - rine göre derecelerini t6sbit etmiş ve ce - miyöte yeni aza kaydetmek hususunda büyük yararlıkları görülen çıplak kafa- hlara madalyalar verilmiştir, INANMA! fakat her yemekte bir kadeh şarabını paramızla dükkânda perakende olarak toptan 6 kuruşa verildiğini görürsünüz. Sözün “kisasi” Bekârlardan vergi a alınmasın teklif g5 ye olduğunu bilmiyorum. Elbette PÖT yaf teklifte bulunmadan önce mesele. boyuna ölçmüşler, incelemişler; haz ni izah edecek mucib sebebleri maşlardır. Ve bekdrların, bilhassa bir yasi “e ten sonra, bekâr kalmaktaki tem” içe i de malüm idüğünden, bi de bü vergi gelirinin öneml bö Mr tutacağı da şüphesiz besaba kel 0 Gelgelelim, ben bazı bekârlir “ye rum ki, bu vergi için: «Bekârlsn pas ve saadetini çekemiyen evlilerin öy wahsülü ve intikam vasıtasıdı(? Jar, Bu iddiayı da, benim, pek yaf” mıyacağım geliyor. İster hakikaten böyle olsun. sr fusu artırmak için alınmış bir vi p sun, bekârlık vergisinin takib e yeye hizmet etmiyeceğini sanıyorÜ Ka Çünkü bekârları bekârlıktan mek hayli güç ve hattâ irakânsızdı”” Z kârlıkta temerrid etmenin m a bebleri vardır. Başta fizyolojik 7 Ki bunun cezasını tabinte çektirme” ği safa daha uygun olur. İkinci 88 ğürdlüktür. Eskiden, iki çıplak , mamda yaraşır, derlerdi. Şirmdi vi denilen müessese de hemen heme” he karıştığı eihetle İki çıplağın ee ğı yer de kalmamış gibidir. * gün” böyleleri için dünya evine değil geri sindanına girmektir. Bunlar vergiyi pr” seve verecek, tek haşına olmak açlığa katlanacaklardır. ye Üçünel cins bekârlar sütten se nânlardır. Burları da, ne Yi ver dun soğuk olduğuna inandıramayi”" giyi öder ve gene de üflemeder Kızlarına götürmezler. Dördüncü. cins, kaşarlanmış olanla Bekârlık, bunlara göre, styon SİP, gibi, tütün gibi, gibi, gibi, vaz Tap bir ddır. Bekâr, bu halde msi müddetçe bir takım âdetler edinir m lere tutulur: Yatağına kimseyi Sli ge kahvesini kendi pişirir, odasını $” Biştirilmesine tahammül edemeğ yeni şeyi sağda, falanı solda ister, öğle gn ğini üçte, akşam yemeğini onda ye da ne bileyim? Meselâ, yatağın? dei den evvel iki defş taklak atar, Ab“ yi nede yüksek sesle türkü göylef- filân. İşte bu kırk yıllık kökleşmiş sy den, manilerden b vi mu?, Bir te k icab etti vw iri Kaşarlanmış bek; n ölümle bir bittabi o da, bu itiyadlarını fedâ © şal tense, vergiyi ödiyeceklerden biri a Eh, bunların da haricinde kims* © mıyor demektir, y Şu halde, bekârlik vergisini, iceri, bahseitiğim zevatın dedikleri gibi kârların huzur ve saadetini Çek” evlilerin hased mahsulü ve intiks” e tas.» olarak kabul etmekte : muztar kalacağız. , vE KVİM i SonPosranın TARİH MÜSABAKASİIPI KU PONÜ.

Bu sayıdan diğer sayfalar: