Hergün Türk - İngiliz Anlaşmasının ilk akisleri Yazan: Muhittin Birgen ürk - İngiliz anlaşmasının ba riçte yaptığı tesirler hakkında İilk haberler gelmeğe başladı. Şimdiden İki noktayı tesbit edebiliriz. 1 — Mihvere muhalif olan memleket- ler bu anlaşmayı, kayıdsız ve şartsız tas- vib ediyorlar. 2 — Mihver mem'eketleri de bu anlaş- madan hiç memnun değildirler. Her iki kabul tarzını da tabii görürüz. Ancak, birinci zümreye mensub memle- ketlerde bazı matbust, bu anlaşmaya; ha- kik! mahiyetinden fazla manalar verme- ğe doğru giderlerken Mihver matbuatı da anlaşmanın manasını hakkile anlamaz görünüyerlar. Bi mre omatbuafı, ekseriyetle demi liter münaka - şasında s'nirlei i fazla ger - gin unsurların de bı ğu için ısını tefsir ederken karşı bir > ketlerine polemik mevzuu olarak kullan lemik bir sulh dili olmadığı için biz bu - nun aleyhindeyiz. Sulh, polemik dilinin tahrikçi rolünden biç bir şey kazanmaz. Bunun için, dünyanın şu zaten kızgın ve karışık devrinde, sinirleri daha ziyade gererek dahâ kızgın bir hava yarat - mak yerine sakin, objektit ve sulh le - hinde samimi duygularla konuşmak da- ha münasibdir. Bunun için, anlaşmadan memnun ol - muıyan totaliter mstbuatın yazdıkların - dan bahsederken bir de polemik rolünü bir tarafa bırakıp, sade, sakin ve ssmim! bir dil kullanacağız. * Evvelâ iki Alman gizetesinin fikirleri üzerinde duralım: - Völkischer Beobahter gazetesi, bu an-| Taşmayı sulh lehindeki söz'er! o iibarile! samimiyetten &rl ve münhasitan İtalya! aleyhine müteveccih bir vakıa (o halinde görüyor. Bu görüş yahlıstır. Alman mes- İlekdaşımız, insewf ve vicdan ile düşünür- se'şu hakikatı teslim eder kı, o Türkiye, uzun bir sulha çok muhtaç olan memle «| ketlerin başında gelir. Şu halde biz sulh mimiyiz: bu anlaşmayı da sulhü takviye maksadile yaptık. Eğer Alman dostları - muz da bunu böyle anlarlar ve bilhassa bizi bu karara sevkeden sebebleri hakki. İs mütales ederlerse, bizim sulh davası « na güzel bir yardım getirmis olduğumu - Zu kolayen kabul ederler. Ümid edelim! kl bu anlayış gecikmiyecek ve Alman - ya, bu sütunlarda esefle kâydettiğimiz hatalarda ısrar etr; cektir, Anlaşmanın münhasıran Hava âley - binde olduğu bahsine gelince bu da çok yanlıştır. Türkiyenin imzasını koyduğu anlaşma İtalya deği! İralyanın tecavüz siyasetinin aleyhindedir. İlalva «büyü - mek benim hakkımdır!, diye şimdiye ka dar bir kere Habeşistana, bir kere de Ar- navudluğa et ettı; ondan evvel de, Os. manlı İmparatorluğu devrine a'd Trab - Tus ve Bingazi hikâvelerini Türkler, Cihan Harbinin basındakı üçüncü müt- tef'kin nasıl birdenbire düsman öluvar - diğini de Almanlar. pek güzel hatırlarız. Bu hâdiseler meydanda iken anlaşma- yı İtalya aleyhine bir hareket olarak te Mikki etmek haksız ve yanlış olur. Biz İ- talvaya karşı değir İtalyanın tasrruz po. Yitikasna karşıyız. Berliner Lokal Anzeiger gazetesinin de bizi bu anlaşmaya sevkeden © sebebleri merak ettiğini görüyoruz. Yukarıdaki £ « rah bu sebebleri göstermeğe kAf: gelmek- e beraber, bu meslekdaşırmızın merakını izale etmek Üzere bu sebebleri biraz da - ha teşrih edelim: Bize göre Mihver siyase'i birbirine si kadar bağlıdır ki İlalyanın her hareke - #inden İtalyayı ve Almanyanın her ha - reketinden de İtalyavı mes'ul görmek ta- bitdir. Almanya ile İlalya; bizim bütün ümidlerimizin hilifına olarak, Balkan - Yarda geniş bir siyasf harekete geçtiler ve bundan dolayı Türkiyeye en kücük bir malümat vermeğe dahi lâzum gör - mediler. Romanya (le yapılan iktisadi snlaşma ve Arnavudluğun İtalya tarafın- dan işgali gibi bâdiselerin bizzat delâlet ettikleri mananın ehemmiyetini anlama- mak bizce kabil değild!. Bu hâdiseler ce- reyan ederken bize malümat vermek, bi. “ İmüstaid görünen 24 yaşlarındaki bu genç zim veyimizi almak söyle dursun, bilâkis, Almanya, Ankarayı eylarca sefirsiz bı -İ Resimli Mekale: Elek İl Bazılarını yürüdükleri yolda kör yapan menfaat diğerleri içn (o karanlık ne geçer, yokla (açılmış bir SOZ Hareketlsizliğe Mahküm olan hız Bir yol kazasından sonra dans edemi- yen, tenis oynayamıyan ve ıztırab duy * madan yürüyemiyem. evlenip de gebe kalacak olursa damar & kireçlenmesine| kız, ayni kazada bindikleri motosikletin devrilmesile, erkek arkadaşının verese - sinden 10 bin lira tazminat almıştır. emk mealen yakmıştı. Halbuki, Balkanlarda Almanya ve bi - raz da İtalya için iktsaden bir hayat a - kası varsa Türkiye için de burada em niyet alâkası vardı. Mihverin Balkanlar- da, Türkiyeyi hiç hesaba almıyarak iste- diği gibi harekete geçmesi, bizim bütün intizarlarımızı aldatan bir hâdise oldu ve tedbir almak da zaruret kesbetti, Eğer, Almanya istemiş olsaydı, Türki- ye Balkanlarda dünya politika mücade -| lelerine karşı bitaraf ve Almanya için i- Yi bir yiyecek ambarı ve ham madde sa- hası vücude getirebilirdi. Yani, Mihver, bu işi Türkiyeye havale edip kendisi biz- zat Balkanlardan elini çekseydi “Türkiye bunu yapmaya, siyaseten bitaraf bir Baj- kan sahasında Almanyaya iktısaden dost bir Balkanlılar bloku tesis etmek Türki- ye için işten bile değildi. Mihver bunu ya istemedi, ya düşünmedi, ya hatırla - madı. Bilâkis, İtalyanm şımarık matbuatı E- ge denizlerine inmek veya (Karadenize sıçramak gibi marifetlerden bahsetmeğe başladılar. Bizzat Alman matbuatı da, İngilterenin çember altına alma siyase - tine karşı Almanyanın da siyasi, iktısadt, | askeri tedbirleri bulunduğundan bahset. tiler. Bu siyasi tedbirlerin en başında Türkiyenin Balkanlardaki mevkiine hür- met edip onunla anlaşmak ve kendisine tam bir emniyet hissi vermek © verken bunu düşünen bile olmadı, Bu vaziyette, Türkiye, tedbir almaktan başka ne yapa- bilirdi? Biz, bütün tarihimizde efendi o- larak yaşamış bir milletiz Gene de öyle İSTER Ticaret Odamıza müracaat ederek kuru almak istediğini bildirmiş, alâkadarları rilmesini istemiş. Kuru meyvayı meninuniyetle yollıyalım. Avrupada yaşını bulmak oklukça zor olduğu için yemekten INAN, Ç İSTER İru bütün azmi İNAN, SON POSTA m Küçük me Böyle insanları e projektör o yeri. ARA: Herglin bir fıkra | Kafes boşalınca Marsilyalı Mariyüs bir cambazhane müdürünün yanında aslanların keje- sine gireceğine bahse girişiyordu. Herkes; — Giremezain! Mariyüs diyorlar. O gireceğinde #rar ediyordu; — Kafesin kapısını açıp içine gire- ceğim ve bir müddet orada kaldıktan sonra dışarı çıkarım. Cambazhane müdürüne döndü: — Yalnız siz bana şunu haber ve- rin; günün hangi santinde aslanları kafesten çıkarıp kajesi temizletiyor * $ sunuz? eve Eski İngiliz Kralı Hatib? Tahtından indiğindenberi ilk defa ola- rak, Amerikaya ve dolayısile bütün dün- yaya radyo İle hitabede bulunan Vind-| sor Dükü, mesajını bitirdikten sonra, bu. lunduğu Ve deki otelinin balkonuna çıkarak kendisini alkışlıyan ahaliyi dü. şesle birlikte selâmlamıştır, o — — —— — yaşamak isteriz. Bu maksad uğrunda ka- bul etmiyeceğimiz fedakârlık tasavvu - ru mümkün değildir. Bunun için, kendi. mizi tehlikede gördük ve bütün mes'u - Byetlerine razı olarak bu anlaşmayı yap- tık. rn İşte sebebler bunlardır: » Mihverin, bu anlasma hâd Balkanlarda ve Türkiye karş tanbaşa hatalı bir siynset takib etmiş ol- duğu maalesef, muhakkaktır, Busün bu hataları anlamış olurlarsa ne Almany ya, ne de İtalvava karsı hıçbir diyeceği miz kalmaz. Sulh icinde elele, dastca vasa sanın düşmeye en çok müsaid olduğu zaman gözlerini h##iş menfaate dikerek önün. "karar vermiştir. nfaat insanı düşürür... — l kseriya küçük menfaatler küçültür, kmayı unuttuğu zamandır, Belçika Kralının Kızı merasimlerde Belçika Kralının kızı Prenses Jozefin boyuna göre çok serpilmiştir. Şimdi ba * basile birlikte bütün devlet merasim - sesi Brükselde yapılar bir şenliğe gider- ken görüyorsunuz. Greta Garboya âşık bir zenci! Filadelfiyalı zenci bir postane kâti - bi ma yıldızı Greta Garboya sa; sız aşk mektubları o göndererek ta ettiği için üç sene hapse mahküm edil- miştir. Karasevdalı mahkemede: o «Greta Garboya evlenme teklifi için bana vahi nazil oldu» demiştir. Milletler Cemiyeti harb vukuunda nereye yerleşecek Bir zamanlar 62 azası varken, şimdi 43 e İnen Milletler Cemiyeti, harb vu- kuunda Fransada Vişi'ye nakletmeğe Amerikan nezaketi Nevyork dünya sergisinde, girilme - mesi, basılmamas: icab eden yerlere asılan levhalarda yalnız bir kelime gö- rülmektedir. O da şudür: LÜTFEN. mamıza bu değildir. Ha ilmadığı takdirde ise, çok teeseif etmek'e beraber, Türki ye, kendisine teyin ettiği istikbale doğ « n m ede » cek ve bu ü ârlıktan geri durmıy: İSTER Almanyanın Hamburg şehrinde müesses büyük bir firma meyva ile paçavra ile temasa geti tabii paçavrayı da evvelâ hamur, müt. İSTER ç hir suretle mani| -| lanan, fakat tek bir kelime İhigilizce bil sonra kurusunu yemek âdettir, Parası ile olduktan Mahir Bir İngiliz polisi | Londrada, bir hırsızlık suçundan yaka miyen Macar bir hizmetçi kızına, polis İmemuru dâhiyane bir #kirle, İngilizce - Mai INANMA! sonra yollıyacağız, fökat yıkanıp temizlenip sakiben iplik haline getirildikten sonra hanımlarımızın vücudlerini örter nefis kumaşlar halinde tekrar Nize iade edilmeleri çok mümkündür. INANMA!T' »akıb Sovyetler Birliğine bir aski İ miştir. Zenredi lerine iştirak etmektedir. Resimde pren-| © Sözün Kısası Yazı Çok Olduğu için Bugün Konamadı Türk - ingiliz anlaşmasının > : ehammiyeti (Baştarafı 1 inci sayfada) Observer gazetesinde Garvin diyofi ki: i Eraniyet me inde mutlak müt kabillik esası üzerine Sovyet teşriki M8? saisini temin etmemek delilik olur. İngiliz hükümet sal i bu hakikati in de Paris ve teslim etti f iki idenlojik kampa ayı racak ve İngiltere ile Portekiz, İspanyf&i ve Polonya değtise * bile Yu arasındaki münasebetle: edebi * olan kat'i bir ittifak müstesna of türlü Sovyet tekliği sil lece mak üzere, her Londrada en Janacaktır. e Moskova fle bir arlasmağf ve bu anlaşrö de Molotof ve PORN surette Lomuzayiğ sempati le muhakkak davet edilecek 4 Bu pereteye göre, anlaşmayı müfe” eri he derilecektir. (AAİ Halifaks Polonya sefirile görüştü Londra 14 (A.A.) — Lord Hazifak$ Polonya sefiri , Raczyuski'yi kabul oi ne göre, bu mülüsiği hassa İngiliz - SovY - Lag kat esnasında bi ü bah müzakere Halifaks, İng da da sefire mu iddiz etmektedir. Bu” na binnen bu gs anın AV rupa emniyet ve barışına hâdim öl tan uzak olduğu kanaatindedir. Gölcükte güze! hir park yapılıyor Gölcük (Hususi) — Göleüğün Fİ tım ve tersanesi ihale edilmesi üzel burada bina ve ev kiraları yükselme ğe başlamıştır. 4 İşci ve memurlar, inşaat başlmağ vi dan evvel burada 300 - 400 ey yi masını istemektedirler. Evvelce Değirmenderede olan merkezi butays gelmiş, fakat, ev ol0N) dığından memurların aileleri Del menderede kalmıştır. Memurlar s89 muotörlerle Gölcüğe vazifelerinin na gelmekte, akşam tekrar dön dirler. Bu vaziyet, esxon kâfi gel yen "bütçelerini adamakıllı a tır. Gölcükte fabrikalar umum Albay Mustafa Sağlamın büyük met ve çayretlerile her tarafa bop Jörler konulmuş, çok müzeyyen bir park ğe teşeb si