m EML e a ui Birçok İngiliz kadın'arı harbin başlıca müsebbibi Tercüme eden; H. Mas addettikleri Alman İmparatorunu öldürmek istiyorlardı Fra lar mutad ve malüm cesa - Tetlerile taarruza r.. Kuman - danlarının taa emrini bütün yü - - Nivele göre bu reklerile benimsedi taarruz, "Alma rr Ren rehrinin sak olan, ve mutlaka man . bu taarruzun fından çok daha önce - den ndiğini akılla- rma bile getirmemişle: Aylardanberi hazırlanan, ona bir çok havaller Obağlanan o bu uzun hmeticesi me oklu? Ta - nba günün © akşa - mı, harbin ce sahada, A' maasiperleri önünde, cesur Fransızla- Ta aid elli binden fazla ölü yuvarlanı - yordu. Bu muharebe, denilebilir ki ci- ha rbinin en kanlı, en vahşi bir mu harebesi olmuştu. Bu hâdiseyi otakib eden ay.iti- MW orduları için bütün harbes- nasında en vahim bir ay oldu. Çünkü bir gün içinde görülmemiş derecede zayiat veren Fransız askerleri harbe harbin neticesini tayin edecek, | Fakat bu hâdiseden sonra öte tara- | taraftarı Almanların bile kıpkızıl Alman | harb taraftarı kesilecekleri muhakkak- neticelenmesi | tı.. Bu suretle İngiliz karşı bir tiksinti, bir istikrah duyma -| ğa, taarruza kalkmaktan âdeta istin - kâf etmeğe başladılar.. On kadar fırka isyan bayra: kti. Bunlardan bir kıs- iy harb etmek istemiyor - du. Diğer hir kısmı ise, siperleri mü - Anfaa etmeğe hazır oldukların; fakat taarruza kalkmağn hiç de niyetli olma- dıklarını bildirdiler.. | Hakikaten bu,| çok dikkate şayan bir vaziyetti: En şid- detli Alman kücu i en şiddetli rsılmıyan Fransız or- tı, kendi kumanda hareketinden ötü- rü, görülmemiş derecede sarsılmıştı... Bu felâketli hâdiseden kısa bir za « man sonrw, benim —harb O esnasında son defa olmak üzere— İngiltereye bir daha gitmem icab etti.. Erkânharbiye- de harekât şubesine memur edildiğim andan itibaren tablatile bu gibi seya - hatler artık benim ihtisasım hdricine çıkmış bulunuyordu. Fakat bu defa iş © kadar mühimdi ki, malik olduğum bazı hususiyetlerden istifade ederek İn giltereye gitmekliğimi ve bu işi ele al- #naklığımı bilhassa benden rica ettiler. Bu mesele ile bağlı olarak, her fi mu- harib tarafa mensub idarecilerin, harb devam ettiği o müddetçe suikasdler - den masuniyeti meselesi de ortaya çı - kıyordu. Her iki muharih tarafa mensub ide- reçilerin zaman zaman ölüm tehlike - leri geçirdikleri bir vakın idi.. oFakat bu ölüm tehlikesi cephelerde vurul - maktan ziyade, şı veya bu şeklide sıri- kasde maruz kalmaktan fleri geliyor - du. Birçok İngilizler, bilhassa birçok İn- iliz kadınları, herbin başlıca müsek - ibi olarak Alman imperatorunu sayı- yorlar, ve onun vücudü ortadan İzale edildiği takdirde harbin pek çabuk bi- teceğini ileri sürüyorlar. £ Bunlar, şimdiye katlar nasl olup da cesur bir İedainin ortaya çıkarak saraya kadar sokulmadığına ve dünyayı kana boya - yan Alman imparatorunu ötdürmedi - ğine hayret ediyorlardı. Haddizatında bu #ikir çok yanlıştı; fakat bununla beraber, hepimizin de hatırladığımız gibi pek müfseammim - 4. Hem ras da © kadar güş bir sey değildi. Böyle bir o işi Üzerine alacak fedailer için ölüm mukadder ol- makla beraber, bunu seve seve kabul edecek birçok insanlar (o bulmakta hiç bir zorluk çekilmiyeceği de aşikârdı. İngiliz hükümeti, bilhassa harbin ilk a benzer bir çok tek Mifler kar Imıştı.. İngiliz'hü - bu teklifleri niçin kabul etme- mişti? Bura verilecek cevab çok ba -| sittir; Alman imparatorunun öldürül » mesi harbin sey ine belki herhan- | gi bir tesir yapar. veyahud yapmazdı. | koyu sulh irer hükümeti, Alman un öldürülmesine müsg - imparator r cesaretle, hat -İmaha etseydi çok yanlış bir harekette huzurile siperlerin - | bulunmuş olacakti Ayni şel müracaatlar Alman ? kümetine vaki olmakta idi. T racartcıların ekserisi, İngiliz ve Fran- sızların belli başlı idarecilerini öldür - meği teklif ediyorlardı. o Almanlar da ayni düşüncelere tabi olarak bu teklif. leri reddediyorlardı. 1917 yılının ortalarına doğ-| ru OKreytsnah'da obulunmakta ©- lan Alman umumi Okarargihına,| gene bu çeşid tekliflerden biri vaki ol- du. Fakat bu son teklifin, bundan ön - ce yapılan tekliflerden bir farkı vardı. Bundan evvelki müracaatlar umumi - İyetle fanatik fakat cahil kimseler tara- fından yapılmıştı. Halbuki bu son tek- Yif okumuş, şuurlu birisi tarafından ya- piliyordu.. Bu son teklif, yazılı (olarak ve bir mektub vasıtasile yapılmıştı.. Mektub, sık yazılmış birkaç sayfadan ibaretti. Mektubdaki fikirler, gayet manlıki bir şekilde teselsül etmişti. Mektubda şu İlkirler i'ğri sürülüyordu: Amerikanın harbe girişine rağmen Almanyanın en büyük düşman" gene İngilteredir. Bi - naenslevh İngiltereyi em evinden vu- rabildiğimiz takdirde harbi kazanma -| mız muhakkaktı. Mektub sahibine g re İneliterenin belkemiği, o şahdamarı Leid Corc'tur. Bunun için Loid Corcu ortadan kaldırabildiğimiz takdirde İn - Günün Bulmacası 1 2845 6716910 İ SOLDAN SAĞA ve YUKARDAN AŞAĞI: 1 — «Rütubetein zıddı. 4 — Akıllı geşinen-işaret, 3 — Ayni işi yapıp birbirinden üstün yap- mak İsliyenler- babamın kırkardeşi, Alimcesine- Lhza, — Örtü, — İskambilde birli-ringül yerine konu- Jan kelime, eN 8 — Sarhoşun attığı, 9 — İlân vermek maslarından isim fall. 18 — Coşam-vallde, 1 284 B 6 7T868 910 İlerce Şlayler'in bul giltereyi canevinden vurmuş olacak - tık.. İşte bu adam, İngiltereye giderek Toid Corcu vurmağa müsaade edilme- sini teklif ediyordu. Bu adamın mektubunu okuyup üze- rinde esaslı bir surette durunca, mek » tubdaki fikirlerin sa&rahat ve mükem - meliyetine bir kat daha iman ettim. Bu yün Loid Corc hakkında ne söylenirse öylensin, o zamanlar Leid Core, hiç - *İbir İngiliz devlet adamının mazhar ol madığı bir itimada mazhar olmuş, hiç bir İngiliz adamının yükselemediği bir mertebeye yükselmişti. Buna benzer diğer teklifler gibi Loyt Corcu öl te reddedildi. Mektub sahibine gayet nazik bir cevab yazwrak, bu teklifinin kabul edilemiyeceğini, bu gibi fikirleri ondan çıkarması icab edeceğini, bundan sonra da buna benzer teklifler. de kat'iyen bulunmamasını bildirdik. Ben bu mektubu yazdıktan sonra Ammer bana, bilhassa harbin ilk sene- lerinde buna benzer tekliflerin pek farla oluşundan ötürü, cevab vermiye yetiştiremediklerini, ve matbu cevab - lar hazırlamak mecburiyetinde kaldık- larını anlattı. Bu cevabı yazıp gönderdikten sonra, meselenin bununla kapanmış olduğu - na hükmettim. Halbuki ben hükümle- rimde yanılmışım.. çünkü, takriben bu| bir sabah! m zaman, beni Şlayher yerine dostluk müsabakası yapılması - hâdiseden iki hafta sonra, in beklemekte olduğunu hâber verdiler. Bu isim bana pek ya- bancı gelmedi. fa da bin- idi beni şün, beklemekte oldüğu odaya girdim (Arkas. var) ee aym Bir doktorun günlük notlarından Kan çıbanları ; Ektima Hemen dalma stafilokok denilen ve esrahat yapan bir mikrobun tahtı tasi- rinde hasıl olan bir ârizadır. Bü mikrob- lar kana &arışafak cildin muhtelif yer- rinde büyük büyük kan çıbanları husule getirir. Bunlar bazan çok muannid olur- lar; mevzii tedavi ile pansımanlar (le geçmez. O zaman vücuda stafilokok aşısı yapmak mecburiyeti hasii olur. Bu aşı - lardan yerli yan! memleketimizde yapı- Janı da var; Avrupa müstahserati da var- dır. Koltuk altında köpek memesi denilen büyük apaelerin, şurada burada çıkan çi- banların cerahat yapan yaraların hepsi- nin Amili hemen dalma bu stafilokok de- nilen mikroplardır. Mikroskop altında üzüm salkımı şeklinde görüldüğü için Rumca özün: mânasına gelen stafilokok ismi verilmiştir. Kan çibanı Oçıka - ranların (o idrarlarını tahlili ettirme - leri ve şeker aratmaları (lzımdır. Bu kan ç'Banların (furanele) denilen di- ger bir şeki) vardır KI kılların diplerinde Bovelki bulmacanın halledilmiş şeki | amaa samae amman Ertuğrul Sadi Tek | Kadıköy Süreyya tiyatrosunda | Bu gece ÇAMURDA ZANBAK Büyük vedil 8 P. oküiyucu Bayan Aysel ve Atilâ revüsü olur; bazan çok büyük. Ve birkaç tane 4 birleşerek şirpençe denilen mühim hastalığı husule getirir. Yarın şirpençeyi anlatacağız. Cevab wtiyen okuyucularımın posta pulu yollamalarını ron ederim. Aksi tak- dirde istekleri mukabelesir kalabilir. Yeni içtimaf ahlâk yerli malı kullanmağı emrediyor. Yurttaş! Dalma yerli mah kullan. Ulusal ekonomi ” Arttırma kurumu rmek hakkındaki bu teklif| (Güreş kafilesile giden Tallinn — Oslo'da yapılan Avrupa! İ güreş birincilklerine çok iyi hazırla - İnan güreş ekibimiz dörtgün geceli gündüzlü devam eden ve finale İkadar tasfiyeye uğramadan süren çe - tin müsabakalardan gayet yorgun bir halde çıkmıştı. Takımın bu vaziyette Finlandiya güreşcilerile âkibeti meş - kük milli bir müsabak? Oo yapmasını muvafık görmiyen federasyon erkânı bu müsabakanın tehir edilerek Oonun nı srzu ettiler. Ekibin bir iki ihtiyatı olmasına rağ- men Kenan ve Büyük Mustafa gibi en İ kuvvetli iki eleman; sakatlanmıştı. Bu vaziyette maçın kabul edilmeme- İsi muvafık bulundu. Nitekin müsaba - İ kalar netayici de bu noktai nazarın hak İk olduğunu teyid etti Fin federssyonuda bu sü muvafık ve makul gördü. Bunun üzerine son müsabakaları Türklerin kazanmış olması dolavısile : Bertel Npstro» heykeli Türk Idi. Hâlen bu heykel güreş e - kibimiz nezdinde Ankaraya husu - | götürür - mektedir. Üçüncü müsabakanın ne zetnan ve nerede yapılacağı bilâhare tesbit edi - lecektir. | Dostluk müsabakaları (o grekorumen İve serbest olmak üzere ayni gece ya - pıldı. Güreşellerimiz evvelâ grekoru - men, on beş dakikalık umumi bir isti- rahâtten sonrs da serbest güreş yap - tılar. Finler bu müsabakalara greko - rumene ayrı serbeste ayrı omüsabik soktular. Bittabi bu husus onların le - bine oldu. Müsabakalara Fin federas - yonu kâtibinin nutkile başlandı. Müsa- İbıklar halka takdim edildi. o Bilâhare | fede relsi kısa bir nutku mütea-| (kib Fin güreşellerine Türk işcilerinin elinden çıkmış gümüş bir vazo hediye etti ve cok alkışlandı. Finl#ndivadaki Türk kolenisinin ve i Türk vatandaşların hazır o bulunduğu İbu müsabakalar geyet tatlı bir hava i- İçinde kardeşce cereyan etti 56 kilo Mustafa - Kisselli Finlandiyalı çok hâkim bir şekilde reşe basladı. Müsabaka hemen hep rde cereyan etti. Finlandiyalı #fti - fakla galib geldi. 61 kilo Ahmed - Pilrlanaki Müsabakaya çok sür'dtli o başlandı İFinlandiyah Ahmed! kolaylıkla yere İ indirdi. Avrupa şampiyonu olan Fin - landiyalı maçı ittifakla kazandı. 66 kilo Yaşar - Kospella Maç çok hırçm cereyan etti. Yaşar | hasmını yere aldı ve hâkimiyeti elde etti. Finlandiyalı yerde yaptığı bir o - yunla Yaşar, tuşla yendi. 72 kilo Celâl - Virtanen Finlandiyalı sür'düi bir (o hareketle | Finlandiyadaki Güreşlel Dostluk müsabakasınd? nasıl mağlüb olduk? Çoban Mehmed grekoromende Finlân diyal ile yaptığı maçta Ömer Besim yazıyor) Celâli yere aldı. Celâl yerde birkaç tehlike atlattı. Finlandiysi kim bir maçtan sonra (ittifakla geldi, 79 kilo Mersinli Ahmed - Mersinli sür'atli hareketleri başladı. Buna rağmen inle! gi Mersinliyi kafakol ile hemen yet ed dı. Birbirlerini birçok defalar 0 getiren Ik! müsabıkın maçı çok ve heyecanlı oldu. gs Finlandiydl: hâkim bir güreşte” ra ittifekla galib geldi. 87 kilo Adnan - Mansik öl Adnan kilosu olmadığı halde, yet le çok çetin ve güzel bir maç Neticede sayı hesabile mağlüb Ağır siklet Çoban Mehmed - Mehmed güreşe hâkim girdiği | bir türlü hasmını yere alp madı. On beş dakikanın sonlarına ra hâkim bir vaziyete geçen sayı hesabile galib geldi. Serbest güreş maçlar 56 kilo Mustafa - Miyeni Finlandiyalı sür'atli hareketler men hâkim bir vaziyet aldı. Ed güreş yapan Finlandiyalı on dakikada tuşla müsabakayı kazani” 81 kilo Ahmed «Ktiçük» PIhisT,. Ahmed, bütün devreyi müdafi linde geçirdi. Yerde ve ayaktâ vo güreşen Finlandiyalı sayı hesa” Wib geldi. 66 kilo Yaşar - Hirvirambi Yaşar çok hâkim bir güreşle yere aldı. Müşkül ( vaziyetlei Finlandiyalı dördüncü dakikada landı, müsabakayı terketti. 72 kilo Celâl - Piyetile Finlandiyanın en kuvvetli Celâl bu maçta hırpaladı. Her müşkül vaziyetten kurtulan yile mağlâb oldu. 79 kilo Mersinli Ahmed - Mersinli Ahmed, parlayan erile derba! hâkim oldu. Son devam ettirdiği bu vaziyetten 3 tifakla galib geldi. : 87 kiloya bizden kimse iştirak ağ diği için bu siklerteki müsabak$ lamadı. çeli Ağır siklet Coban Mehmed - Genç Finlandiyalı, Mehmed N büyük bir mukavemet göstere” yaptı. Baştan sona kadar hAKİM pi şen Çoban Mehmed, ancak sa)? Hb geldi. j i * # Takım Cuma sabahı İstanbul